25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 EKİM 2000 PAZAR 8 HABERLEREV DEVAMI GÜNCELcÜNEYT ARCAYÜREK M Baştarafı 1. Sayfada rir. Fazilet'e gelince; onlann gönlü daha geniş... Çok, çooook geniş af istiyorfar. Ne yapsalar ne etseler af yasası ile Necmettin Erbakan'ı kurtarmalan olanaksız. Hazretin affa gir- mesi anayasa değişikliğini gerektiriyor. Af sözcüğünde uzlaşan partiler, tarihi konusun- da da birieştiler! Şimdi sorun bir atta üç nala kaldı: Affın içeriği, kapsayacağı suçlar veya affa girme- si sakıncalı cezalar... Affın kapsamıyla ilgili hertiangi bir hazıriık göze çarpmıyor. Kimi MHP'li bakanlann söylemlerini güvence ka- bul ederseniz, affın TBMM'deki serüveni ancak ve ancak beş gün sürer... Beş gün sonra hapishane- ler boşalabilir. Ardından hapishaneden çıkanlann bir bölümü- nün yeniden hapishanelere döndüğünü betimle- yen öyküler basında yer almaya başlayabilir. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, endazesiz atanlann hızını kesecekdeğerlendinmeleryapıyor.. "Önümüzdekı haftadan itibaren bu konuda, 'af- fın gecikmesine neden olan görüş aynlığının gide- rilmesine' yönelik çalışma yapacağız" diyor. Ne ki; bakan, hükümet ortakları araşında var ol- duğunu söylediği "aynlığın" cinsini cibilliyetini söy- lemiyor. Bu sözden çıkan bakansal yüksek anlam; de- mek oluyor ki, aynlıklann peşinde medyaya gete- cek hafta hayli iş düşecek! Bakanımız, değeri küçümsenemez bir saptama daha yapıyor "Bu görüş aynlığının giderilmesin- den sonra affın çıkanlmasında fazla güçlük olma- yacağını" müjdeliyori Aynlıklann nasıl giderileceğini de söylüyor baka- nımız: Hükümette var olduğunu yinelediği "uzlaş- ma kültürünü" bir kez daha işleterek! Adalet Bakanı, DSP ile MHP arasındaki görüş aynlığına neden olan Haluk Kırcı ile soruyu genel- leştirerek yanıtlıyor "Bu konulan kişilere bağlaya- cak olursak, düşûnce sistemimizi çok alt düzey- de yürütmüş oluruz." Bakanımızın hoşgörüsüne sığınarak, üstelik dü- şünce sistemimi çok alt duzeyde yürüterek affı ki- şilere bağlayan bir soru sorabilir miyim acaba? örneğin; sahibi olduklan bankaian kişısel he- saplanna ve sahibi olduklan naylon şirketlere hor- tumlayan -Yahya Murat Demirel, Cavit Çağlar gibi- kişiler af sınırlan içine girecekler mi? Hayırlısı mı? Demirel sevdalısı Hikmet Sami Türk'ün bu ko- nuda ne düşündüğünü henüz bilen yok. Fakat daha ilk günden başta Yahya Murat De- mirel ve benzerlerinin affına karşı tepkiler sergile- niyor. Bu dönemde de Adalet Komisyonu başkanlığı- na gelmesi beklenen Emin Karaa, "Demirel aftan yarahanırsa kamu vicdanının ciddi şekilde yarala- nacağını" söylüyor. DSP Genel Başkan Yardımcısı Tayfun Içli'nin "Yahya Murat'ın aftan yarahanmasının söz konu- su olamayacağım" altını çizerek söylediği öne sü- rülüyor. MHP'den de aynı yönde sesler duyuluyor. Düne kadar izlenen gelişmeteri özetleyecek olur- sak: Bakan Türk'ün ifadelerinden "DSP ile MHP ara- sındaki aynlıklann gidehlmesinden sonra" affın içeriği saptanabilecek. MHP, görüş aynlıklanndan söz etmeden affın sü- rüncemede bırakılmamasını, ancak "afta ölçünün kaçınlmamasrn\ savunuyor. ANAP ve FP'den tam tersi görüşler yansıyor. Bu ıki parti "afftn aynm yapılmaksızın adli ve siyasi suçlan kapsayacak şekilde çıkanlmasını" istiyor. Kaynamaya başlayan af kazanının ateşini her parti değişik ölçülerde beslemeye başladı. Daha neter olur neler... CHP'li cevdet Selvi 'İş güvencesi tasansı standartların altında' ANKARA (Cumhu- riyetBûrosu)-CHP Ge- nel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, Iş Güven- cesi Yasa Tasansı'nın standartlann çok altın- da olduğunu söyledi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ise sendikah işçilere sağla- yacağı güvence nede- niyle, tüm yetersizlikle- rine rağmen tasanyı destekleyeceklerini be- lirtti. CHP Ankara îl Baş- kanlığı'nca düzenlenen "lş Güvencesi Yasa Ta- sansı" başlıklı panelde konuşan Selvi, hüküme- tin gündeminde olan düzenlemelerin gerçek bir iş güvencesi sağla- yacak nitelikte olmadı- ğını belirtti. Yapılacak olan en önemli değişik- liğin sendikalı işçinin iş- ten çıkanlmasının en- gellenmesi olacağını kaydeden Selvi, SSK'nin bitirildiği, özelleştirme adı altında yagmalamalann yaşan- dığı, yabancı kaçak işçi sayısının 650 bine ulaş- tığı bir ortamda iş gü- vencesi konusunun da öneminin kalmadığını söyledi. DlSK Genel Başkanı Çelebi ile Özçeiik-îş Başkanı Recai Başkan ise değişikliklerin Tür- kiye'nin de imzaladığı ILO'nun iş güvencesine yönelik 158 sayılı söz- leşmesinin çok gerisin- de kaldığını, ancak "destekkmemelüksleri- nin" olmadığını söyle- diler. Tasanyı sendikal harekete kısmen bir ra- hatlama getireceği için destekleyeceklerine dikkat çeken sendika temsilcileri, bu değişik- liklere başından itibaren karşı çıkan sanayı dev- lerinin de kayıt dışı eko- nominin gerçek destek- leyicisi olduğunun orta- ya çıktığını iddia ettiler. Prof. Dr. Alpaslan Işıkh da yaptığı konuş- mada, üreten sanayinin giderek küçüldüğüne dikkat çekti ve iş güven- cesinden önce ınsanlara iş sağlamanın gerekli olduğunu söyledi. SAYISAL LOTO CEKILDI 6'yı 8 kişi tutturdu ANKARA (AA) - Sayısal Loto'nun bu haftaki çe- kilişinde 7,11,13,15,25 ve 31 rakamlannı kupon- lannda işaretleyerek 6 bilen 8 kişi, 56 milyar 750 biner lira ikramiye kazandı. Milli Piyango tdaresi'nden yapılan açıklamaya göre, dün yapılan bu haftaki çekiîişte 5 bilen 1307 kişi 319 milyon 995 biner lira, 4 bilen 57 bin 923 kişi 3 milyon 675 biner lira, 3 bilen 804 bin 331 kişi ise 515 biner lira ikramiye kazandılar. Kışlalı, yılm AtatürkçüsüANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Atatürkçü Düşünce Demeği (ADD) Genel Başkanı Halil İbra- him Şahin, Atatürkçülük hakkın- da öğrenilecek daha çok şey oldu- ğunu belirterek "Atatürk'ü tam- madığunız için çok kan kaybedi- yoruz.Ulkeeüıikvedinselterörün kucağffida" dedi. ADD'nın "Yı- hn Atatürkçüsü" ödülüne geçen yıl bombalı saldın sonucu yitirdi- ğimiz gazetemiz yazan Ahmet Taner Kışlah değer görüldü. ADD tarafindan 29 Ekim Cum- huriyet Bayramı etkinlikleri kap- samında dün "Cumhurr/etimizin 77. Yık" başlıklı panel düzenlen- di. Ankara Üniversitesi Dil ve Ta- rih Coğrafya Fakültesi (DTCF) Farabi Salonu'nda gerçekleştiri- len paneli eski Anayasa Mahke- mesi Başkanı, Türk Hukuk Kuru- mu Başkanı YektaGüngörÖzden yönetti. Panelde konuşan ADD Genel Başkanı Halil tbrahim Şahin, Türkiye'de değişen pek çok şey olduğuna işaret ederek "Ama Türk toplumu bir beyin erozyo- nıuıa gÜTniştir" dedi. 19 Mayıs 1919'un ulus devlet örgütlenme- sinin başladığı tarih olduğunu kaydeden Şahin, şunlan söyledi: "Cumhuriyet, Ata'nın Sam- sun'a ayak basoğı andan itibaren kurulmaya başlamıştır. Ata- türk'ün gemisinde mandacüık, ümmetçilik anlayışı yoktur. Mi- sak-ı Milli sınırlan içerisinde her şeyiyie yepyeni bir Türkiye Cum- huriyeti ve demokrasi vardır. Ata- tûrk hakkmdaöğreneceğimiz pek çok şey vardır. Atatürk'ü tanıma- dığtnuz için çok kan kaybediyo- ruz. Ulke etnik ve dinsel terörün kucağmda. İrtkacılar, hiç durma- dan yağmur damlalalan gibi Cumhuriyeti eritmeye çahşryor- lar. 150 milyon lira maaşla geçi- nen bir insanın 20 yıl çfle çektik- ten sonra Atatürkçülükflkeve in- kılaplannı anlayabümesi ve uygu- layabilmesi düşünülebilir mi?" Prof Şerafettin Turan, Cumhuri- yet ile ulus anlayışının geldiğini belirterek "Cumhuriyet, bir dün- yagörüşü sağlamışür. oda laildik- tir. Cumhuriyet,vatandaşhk bügi- leriyle donatarak bize Türk oldu- ğumuzu öğretti" dedi. Gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, Balkanlar'da ve Kafkaslar'da yaşanan bölünmele- Kapalıçarşı her Cumhuriyet Bayramı 'nda olduğu gibi bu yılda bayraklarla donaaldı. i HnJV Gürtuna törendeyoktıı Istanbul Haber Servisi - Cumhuriyetin 77. kuru- luş yüdönümü kutlamalan Istanbul'da dün başladı. Istanbul Valisi Erol Çakır, 1. Ordu Komutanı Or- general Necdet Temur, tstanbul Büyükşehir Bele- diye Başkanvekili ÜmitÖzerol siyasi partiler ve si- vil toplum örgütleri, Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk koydular. Harp Akademileri Komutanı Or- general Nahit Şenoğul'un ve yurttaşlann katıldığı törende, Vali Çakır anıt defterini imzaladı. FP'li îstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Görtuna saat 13.00'teki törene "resmi ma- K" olduğu gerekçesiyle katılmazken saat 14.00 te Muammer Karaca Tıyatrosu'nda kimsesiz çocuk- lar için düzenlenen gösteriye katıldı. Gürtuna, ba- sın mensuplannın törene katılmama gerekçesini sorması üzerine "Hayutm; tören yann değil mi" dedi. Gürtuna daha sonra ABD'den yeni döndüğünü ve resmi izinli olduğunu, tö- rene vekilinin kaüldığını ifa- de etti. Anıta çelenk koyan siyasi parti temsilcilerinden HADEP Istanbul ll Başkanı Doğan Erbaş da "Cumhuri- yet bizim de Cumhuriyeti- miz''dedi. ADD Kadıköy Şubesi'nce düzenlenen "24 saat arank- sz Söykv okuma" etkinliği, Kadıköy Anadolu Lisesi Konferans Salonu'nda tö- renle başladı. ADD Kadıköy Şube Başkanı Coşkun Gü- rd, "Türkiye'de birtakun ka- ranbk oyunlar oynanmak '&• tendiğini. bir taraftan ulusal Idmligi unutturmak. bir taraftan da yapay sorunlar >aratılarakülkeyiaçnıazlarlaboğtışâu-maki^eyen- ler oJduğunu" vurguladı. Var oluş destanımızın en doğru kanıü ve yansıtıcı kaynağınm Söylev oldu- ğunu belirten Gürel, "Söylev 'in tüm okullarda zo- runhı ders oiarak okutulması, ulusal bflinç açısm- dan birindl, yasamsal önem ve önceük taşnnakta- dır" dedi. Söylev okuma etkinliğine, çeşitli okul- lardan gelen öğrencilerin yanı sıra tstanbul Cniver- sitesi Senatosu, Marmara Üniversitesi'ndsn bir grup öğretim üyesi, aralannda Rntkav Aziz, Enfa Fosforoğlu, Kenan Işık'm da bulunduğu birçok sa- natçı katılacak. Cumhuriyetin 77. kuruluş yüdönü- mü nedemyle Edirnekapı Şehitlıği'nde de bir an- ma töreni düzenlendi. tstiklal Marşı'nın okuoduğu tören, turistlerden büyük il- gi gördü. Beykoz CHP Dçe Orgütü de akşam meşaleli bir gösteriyle Cumhuriyet Bayramı'nı kutladı. Cumhu- riyetin 77. kuruluş yıldönü- mü, Bahçelıevler'de bulunan Alican Çocukevi'ndeki ço- cuklar tarafindan Bahçeliev- ler Tıyatrosu'nda kutlandı. YoOarkapah Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Fatih Şubesi 'nce 77. yd kutlamalan kapsamında etkinük dûzenleruü. (SENEM ÖZTÜRK) Vatan Caddesi'ndelci res- mi geçit töreni nedeniyle ba- zı yollar 09.00-14.00 saatle- ri arasında araç trafiğine ka- patılacak. Bağdat Cadde- si'ndeki törenler nedeniyle aynı cadde ve caddeye çıkan tüm ara yollar 18.00'den iti- baren tören bitimine dek tra- fığe kapatılacak. re karşm Türkiye'nin "Cumhuri- yet" sayesinde bütünlüğünü ko- ruduğunu söyledi. Panelin ardmdan "ADD 2000 Yıh Atatükçü Düşünce Ödûlkri" dağıtıldı. "Yıhn Atatürkçüsü" ödülünü geçen yıl bombalı saldı- n sonucu yitirdiğimiz gazetemiz yazan Ahmet Taner Kışlah adına eşi Nilüfer Kışlalı aldı. "Atatükçü Düşünce Başan Ödülü", Uğur Mumcu Araştu-- macı Gazetecilik Vakfi'na (um.ag) verildi. Ödülü Güldal Mumcu'ya ADD Genel Başkanı Halil tbrahim Şahin verdi. ADD tstanbul Bağcılar Şubesi'nde öl- dürülen Şükrü Demirkürek, Türk Dil Derneği üyesi AK Dündar ile öğretim üyesi Güiseven Yaşer de onur ödülüne değer görüldüler. Recai Kutaıı Cıımhuriyeti hedef aldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan, 29 Ekim Cum- huriyet Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajda siyasal sistemi hedef aldı. Kutan, "Cumhuriyetin, getinen nok- tada halkımn bu kutlamayı gönrance ve coşkuyla gerçek- leştirmesini sağlayacak bir portre çianfriiğini, keodisin- den beklenen ve istenen ölçü- de basanb olamadığmı" ileri sürdü. Kutan dün yayımladığı me- sajında, Cumhuriyetin yeteri kadar halkla kucaİdaştınlma- dığını ıddıa ederek "Türki- ye'nin, evrensel normlann ve standartlann uzağmdaki de- mokrasisi, insan haklan ve hukuk devletianlaytşı ile dün- ya milletler ailesinin onurlu bir üyesi oiarak, modern ve hür dünyanın karşısma çıka- bflecek bir konumda olmak- tan uzakolduğunu" savundu. Sistemin yozlaştığuıı söy- leyen Kutan, "Bugün Cum- huriyetimiz, miDetmbütünhı- ğünü temsil etmekten uzak temsil anlayışryla, demokra- tik cumhurivetlerde görün- meyen antidemokraük ku- rumlanyla halkuı ihtiyaçJan- na cevap vermekten uzak bir durumdadn"" dedi. Cumhuriyetin dünyadaki değişime ve gelişmelere sır- tını döndüğünü iddia eden Kutan, "Cumhuriyetimizin, içe dönük kapah bir toplum görüntüsü çizerek, resmi ide- oloji içerisinde giderek bir ya- şam tarzı oiarak dinseUeşen laikliği demokrasinin önüne koyarak 20001i yıüarda ken- disioden beklenen bedeflere ulaşması mümkün değüdh-" dedi. FP lideri Kutan, Türkiye Cumhuriyet'nin "toplumsal dokuyu zedeleverek çaüşma alanlarmda başhca rolü oyna- yantaikikilkesine bakışınıye- niden gözden geçirmea gerek- tiğini" savundu. • • G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 3. binyıla girerken tarihsel-güncel görünümü maddelere dökelim: 1 - Son üç bin yılın tüm tarih sahnesinde vanz. MÖ 220'de kurulan Hun Imparatorluğu 268 yıl yaşadı. Tarihte ilk oiarak, ordusunu onlu gruplarhalindedü- zenleyen Hun Hükümdan Mete Han oldu. Mete Han'ın MÖ 209'da yaptığı bu düzenleme, bugünkü Kara Kuvvetleri Komutanlığımızın da kuruluş yılı oia- rak kabul ediliyor. 2- Birinci binyılda güçlü bozkır imparatorluklan kurduk. Bu süre içinde yazılı kalıtlanmız oluşmaya başladı. Tarihte bilinen ilk Türkçe yazılı eser Orhun Anıtlan 732-35'te dikildi. Usul usul bilimsel gelişme- ler başladı. Uluğ Bey'in astronomiye katkıları dün- yaca biliniyor. insanoğlu aya ilk ayak bastığında, u- laştığı ifk üç tepeye uzay bilimine katkıda bulunan- lann adını verdi: Galilei, Copemicus, Uluğ Bey... 3- Ikincı binyılda Müslüman olduk. Isiamiyetin or- taya çıkışından itibaren ilk 250 yıl içinde, Islam dün- yası bilime önemli katkılar sağladı. Ancak bundan sonraki süreç aynı yönde gitmedi. Türklerin Islami- yeti kabulü, bu gerileme döneminde oldu. 4- Ikinci binin başında başlayan Anadolu serüve- ni, Anadolu'da onlarca beyliğin kurulup dağılmasıy- la dalgalandı. Osmanlı Imparatoriuğu'nun yükseli- şiyle önce Balkanlar'a, sonra Doğu Avrupa'ya uzan- dı. Askeri alandaki başanlan bilimsel, toplumsal alan izlemedi. Istanbul'da ilk rasathaneyi kurma girişimi, Şeyhülislam'ın, "Gökyüzûnün derinliklerini incele- meye kalkışmak, Allah'a karşı çıkmaktır" fetvasıyla yıkıldı. Piri Reis'in adım adım geliştirdiği haritalar, gerileme döneminde, "bunlar resme benziyor, di- nimize aykın" düşüncesiyle çöpe atıldı. 5- Ikinci binin son yüzyılında Osmanlı'nın çökü- • şünün ardından, Kurtuluş ve Kuruluş Savaşı verile- rek Türkiye Cumhuriyeti tarih sahnesine çıktı. Ana- dolu'daki bağımsızlık savaşı 20. yüzyıl boyunca mandayönetimleri altındaki pek çok ulusa ömek ol- du. 6- 20. yüzyıl boyunca başta Balkanlarolmak üze- re çevremizdeki tüm devletler en az bir kez sınır ya da rejim değiştirdiler. Yüzyılın başında evrensel önem taşıyan devlet başkanlannın çoğu 21. yüzyı- laçıkamadı. Bugün, Şili'den Bangladeş'e kadar on- larca ülkede, Mustafa Kemal caddeleri, liseleri var... Bozkır imparatorluklannın çöküşüyle birlikte ne- redeyse 300 yıldan bu yana hiç kalıcı deviet kura- mayan Orta Asya insanlan, 1990'larla birlikte ba- ğımsız devtetlerine kavuştular. Bunlann çoğu, Tür- kiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temellerini dikkate ala- rak yürümeye çalışıyor. Başanya inanmak... 7- Geldik 3. binin başına... Derin tarihin ardından bugüne baktığımızda iyimser olabileceğimiz pek çok gelişmenin yanında, daha bu kadar mı yol ala- bildik diyeceğimiz konular var. Yukanda vurguladık; çevremizdeki coğrafya sü- rekli çalkalanıyor. Bunlann ortasında 21. yüzyıla sı- nırlanmızı koruyarak girmek büyük başan. Yeter mi? Hayır. 8- Cumhuriyetin ilanından hemen sonra Batıda Balkan Paktı'nın, Doğu'da Sadabat Paktı'nın te- melterini atan Atatürk, Kabil'den Belgrad'a kadar geniş bir coğrafyada işbiriiğini başlatmış oldu. Ata- türk 1 ün hayalinin ucu, bugünkü Avrupa Birliği'ne kadar uzanıyor Özellikle2. Dünya Savaşı'ndan sonra "verilen rol- lerin en iyi oynayıcısı" ülke oiarak Batılı müteffikler- le "iyi" ilişkiler kurduk. Ancak aynı başanyı komşu- lanmızla başaramadık. 9- Yeni binyıla girerken, ben iyimserim. Içimizde- ki, dışımızdaki çalkantılar elbette rotamızı etkileye- cek. Hititler"den bu yana, Anadolu coğrafyasında devlet kuranlar hep savaş olasılığını gündemde tut- mak zorunda kaldılar. Içimizde üç temel sorun van Bölücülük, irtica, yolsuzluk terörü. Her üç soruna karşı, 1997'den bu yana atılan adımlar var. Şimdi bunlan çözüp eğitim savaşına girmezama- nı. Türkiye'nin gidişinden kaygı duyan pek çok ki- şi, iyimserliği yadırgıyor. Okuma-yazma oranının yüzde 7 olduğu, kişi başına düşen gelirin uzun sü- re birkaç yüz dolan geçmediği Anadolu'da cumhu- riyeti kuranlann en büyük gücü şuydu: Başanya inanmak! balbay@cumhuriyetcom.tr fld bankanm de^iete yüldi 415 trflyon I Baştarafı 1. Sayfada BDDK Başkanı Zekeriya TemizeL i- ki bankanm ilk etapta saptanan batık yükünün 415 trilyon lira olduğunu açıkladı. Söz konusu iki bankanm, ya- sa hükmü gereğince zararlanna kar- şılık sermayeleri tutannda 40 trilyon üra kaynak fon tarafindan konularak devralmdığı öğrenildi. Sırada başka bankalann olup olmadığma ilişkin kaygıya ise Temizel, "Sistem içinde aynı durumda başka banka olsaydı kesimikle bunlar için de aym şey yapı- hrdı" yanıtını verdi. Temizel, banka- cılık sektöründe yaşanan polisiye olaylann "azmhğm, azmhğm azmhğı oiarak değerlendirUmesini" ıstedi. 'Cörevimlzl yerine getlrdik' Bankacılık Düzenleme ve Denetle- me Kurulu Başkanı Temizel, kurul üyeleriyle birlikte dün düzenlediğı basm toplantısında, "Kurulumuzun ve kurumumuzun, daha 60 gününü doldurmadan faaliyete başlarken söy- lemiş olduklaruu gerçekleştirmiş ol- duğunu tüm toplum görüyor. Kurum oiarak yasamn bize yüklediği sorum- hüuklanyineyasamn bizeverdiğiyet- kileri kullanarak ve tüm meslek biri- Idmlerimiziortaya koyarak toplumun uğrayacağı ekonomik ve sosyal zarar- lan en aza indirerek hatta hiç zarar vermemeye çahşarak görevierünizi ye- rine getirme>e çahşryoruz'' diye ko- nuştu. tkı bankaya el konulmasmın, bu kapsamda gerçekleştiğini belirten Temizel, bankacılık sektörünün son zamanlarda hiç hak etmediği ve sek- törün tamamına mal edilemeyecek suçlamalann ezikliği altında bu^kıl- maya çalışıldığını söyledi. "Herkes sektörle ilgili dehşetve hay- ret uvandıracak bir şeyler söyleme ya- nşı içerisine girmiş. Peki. bu taröşma- yıizleyenyurttaşlarneyapacak? Bun- dan kim ne yarar sağlayacak. kim ne çıkar sağla>acak? Bunun yanmm, bu tartışmayı yapanlar ya da bu taröş- malara neden olanlar ya da bunlan yayımlayanlar çok açık oiarak ortaya koymalı" diyen Temizel, sektörle il- gili gerekenlerin kesin oiarak yapıla- cağuıı, bu durumda artık bu tür söy- lentilerin ve olayı abartmanın mana- sını anJamanın güç olduğunu söyledi. Mudilerin endişe etmesine gerek yok' Zekeriya Temizel, dünyanın en güçlü sistemlerinin bile bu tür dedi- kodu mekanizmasından zarar görece- ğini anlatırken artık polisiye nitelik kazanmış olan olaylann sektörün ta- mamına mal edilemeyeceğini, bunla- nn sektörde azınlık bile olmadığım söylerken "Azınlığm, azınlıgın azmh- ğı olayiar oiarak, bunlann algdanma- sı gerektiğmi kamuoyuna kesinhkle duyurmak istiyorum" dedi. Polisiye olaylann bankacılıkta istinaı olduğu- nu, bu tür bir durum olduğu zaman da gereğinin yerine getirileceğinden ar- tık hiçbir kuşku duyuknaması gerek- tiğini vurgulayan Temizel, Etibank ve Bank Kapital'in TMSF güvencesi al- tında olduğu üzerinde durarak mev- duat sahiplerine şu uyanda bulundu: "Bu bankalarla ifişkide bulunan mudilerin ve diğer alacakhlann hiçbir şekilde endişe etmesini gerektirecek bir durumyok. Pazartesigünü banka- larma gittiklerinde her türlü işlemle- rinin yerine getirildiğmi görecekler. Ancak onlara buradan çok açık öne- rim: herhangi bir şekilde dedikoduya kapıhp veya yanhş söylentilere inanıp ban haklanndan mahrum ohnasm- lar. Örneğin paramı çekeceğim diye vadesini bozup faiz geBrinden mah- rum olma gibL." TMSF'nin iki bankanın sistem için oluşturacağı nski tamamen ortadan kaldırmış durumda olduğunu belir- ten Temizel, incelemelerini sonuç- landırdıklan zaman yasaya aykın iş- lemler tespit edilirse onlann da gere- ğinin yapılacağına kımsenın kuşku- sunun olmamasını istedi. Zekeriya Temizel, kunılun ekono- mik bir karar orgam olduğunu, yap- tıklan işlemlerde her zaman bir suç ya da suçlu arama beklentisüün ol- maması gerektiğmi söyledi. Temizel, yasa çerçevesinde sistem için risk oluşturacağı saptanan ban- kalardan belli önlemleri almalanm istediklerini, banka sahipleriyle yo- ğun oiarak görüştüklerini anlatırken "başka banka var mı" kaygılarına, "Sistem içinde aynı dnnımda başka banka olsaydı kesinlikle bunlar için de aym şey yapüınu. BDDK, bağun- sızbirkuruİdur.Bunuyapmasuuen- geDeyecek hiçbir güç de yoktur" ya- nıtını verdi. BDDK Başkanı, yabancı sermaye gelmiyor diye yakınmalar olduğunu, ancak aslı astan olmayan dedikodu- larla sisteme saldınhrsa başkalanmn da sisteme güvenmeyeceğini söyledi. Temizel, bankacılık ve banka sahip- liginin anlammın artık değişeceğini. bankacılarm artık banka kaynağmı kullanmak için banka sahibi ohnaya- caklannı, tersine sermaye koyacak, yeterli kaynağı getiren insanlann ban- ka sahibi olacağını anlattı. Yaptıklan ilk incelemede, Sabah Yaymcüık'ın hisselerinin Turgay Ci- ner'e devrinin, Etibank'la arasında bağlantı obnadıgınm ortaya çıktığmı söyleyen Temizel, özelleştirilen ban- kalann yeniden kamuya dönmesini "üzücü" oiarak nitelendirdi. 'Ortaklar hakkmda Işiem yapılablllr' Temizel, işadamı Sakıp Saban- a'nın 20 bankanın zor durumda oldu- ğu yönündeki açıklamalan hakkında işlem yapılıp yapılmayacağı sonısu- na karşüık oiarak da "Deffl ortaya koy- madan, somut bilgi ortaya koymadan, sisteme verecekleri zarar için ne gere- kryorsa onu yapanz. Ondan sonra adaktte gereken yerine getirilecek şe- küdeişJeminigörür" dedi. El konulan iki bankaıun ortaklanyla ilgili "şahsi sorumluluk" hükmünün uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin soru üze- rine Temizel, "17. madde gereği mut- laka yerine getirüir. Şahsi sorumluhık veya diğer sorumhıluklar açısından yapılan inceleme sonucunda gereğinin yapdacağı çok açık" diye konuştu. Temizel, bankalar yeminli mura- kıplanna yönelik son dönemde yapı- lan spekülasyonlara ilişkin oiarak da tüm ortaya çıkanlann yeminli mura- kıplann raporlanyla olduğunun göz ardı edılmemesini istedi. Bu kurumun gerekli gereksizyere "töhmetaranda hırakılma«nı hakstzhk" oiarak nite- lendiren Temizel, murakıplann smır- lı sayılan ve olanaksızlıklara karşm bu sektörü denetlediklerini vurguladı. Yeni yönetlm Alınan bilgiye göre Etibank Genel Müdürlüğü'ne Atilla Taşdemir, Bank Kapıtal Genel Müdürlüğü'ne de Engin Akçakoca getirildı. Eti- bank'ın yeni yönetim kurulu, Metin Artım, Oğuz Aydemir, Cemalettin Hasdemir, Mehmet Topçu'dan olu- şurken, bankanın denetleme kurulu- na da Murat Tenekecioğlu ile Or- han Güleç getirildı. Bank Kapital'in yeni yönetim ku- rulu, Adnan Özen, Oğuz Aktan, Yü- mazOcakçtoğhı ile İbrahim Yayaoğ- hı'ndan oluştu. Denetleme kuruluna da Turan Ozbay ile Azmi Yıkunm getırildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear