Catalog

Cumhuriyet îmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatörii- Hikmet Çetinkaya • Yazuşien Müdürû: Jbrahim Yıldız • Sonımlu Müdür: Fikret tlkiz # Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbaraf Ccngiz Yddınm • Ekonomı Öziem Yüzak • Kültur. Handan Şenköken • Spor: Abdülkadir Vücelman • Makaleler: Sami Karaören • Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdofan Köseoğlu # Bılgı-Belge: Edibe Buğra • Ymt Haberlen. Mehmet Faraç Yayın Kurulu: tlhan Selçnk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ibrahim Yıkbz, Orhan Bursah, Mustafı Balbay, HakaoKara. Ankara Temsılcisi: Mastafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125,Kat:4,Bakanlıklar-AnkaraTel.4195020(7hat), Faks. 4195027 • lzmır Temsücısı: Serdar Kıak, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel 4411220, Faks: 4419117 • AdanaTemalcisi: Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119S No:l Kat:l,Td: 363 12 11, Faks. 363 12 15 Müessese Müdürû Üstün Akmen # Koordınarör Ahmet Kornlsan O Muhasebe: Bölent Yener • tdareHöseyin Görer • Satış: Fazilet Kuza MEDYA C: • Yönetım Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gulbin Erdııran # Koordtnatör Reha IşUmao 9 Genel MüdürYanfamcısı SevdaÇotMn Tel 514 07 53 - 51395 80-51384«Wl,Faks:5B8463 \a\ımla>8o \e Basan: \enı Oun Haber Ajansı, Bastn ve Yayıncıhk A Ş Tifkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 lstanbui PK 246 - Sirkecı 34435 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 11OCAK2000 lmsak.5.49 Giineş: 7.22 Öğle: 12.19 Ürindi: 14.40 Akşam: 17.02 Yatsı: 18.29 AKUT'a üye kaydı • ANKARA (ANKA) -17 Ağustos Körfez depreminde gösterdiği yararlılıklarla gündeme gelen Arama Kurtarma Derneğı (AKUT) bir sûredir dondurduğu üye kayıtlanna tnternet'teki web sitesi üzerinden yeniden başladı. AKUT'un "www.akut.org.tr" adresindeki web sitesindeki "Üyelik" bölümünde AKUT üyeliği için başvuru formlan yayımlandı. Arama Kurtaıma Derneği'ne üye olarak çalışmalanna destek vermek isteyenler burada yayırrdanan formlan doldurarak, gerekli belgelerin asıllanyla birlikte derneğe başvurabilecekler. gibi yatsın • ANKARA (AA)- Bebeğin yaüş pozisyonunu değiştinneniii, ani bebek ölümü sendromu riskini arttırdığı belırlendi. Tıp dergisi Literatür'de yayımlanan araştırmaya göre, Yeni Zelanda'da Auckland Üniversitesi'nce 3 yıl süre ile ani bebek ölümüne maruz kalan çocuklar üzerinde yapılan inceleme sonunda, yüzükoyun uyumaya alışmamış bebeklerin yüzükoyun yatınlmalan halinde, bu pozisyonda uyumaya alışmış bebeklere göre daha büyük ölüm riski altında olduklan ortaya çıktı. Genelde yüzükoyun yatınlmayan bebekler, bir gece bu pozisyonda yatınlırlarsa, risk 19.3 kat artıyor. Büyük • Haber Merkeri - Ünlü pop müzik dergisi Rolling Stone. müzik dünyasuıın en iyi gizlenmiş sırlanndan birini su yüzüne çıkarttı. Lezbiyen şarkıcı Melissa Etheridge, iki oğlunun biyolojik babasının ünlü rock yıldızlanndan David Crosby olduğunu açıkladı. Üç yaşındaki kızı ile dergiye poz veren Etheridge, bir zamanlar David Crosby'ye hayran olduğunu gizlemiyor. 90kHoKJk upçrictı • VVASHINGTON (AA) - ABD'nin Michigan eyaletinde doktorlar, ameliyat ettikleri 40 yaşındaki bir kadının karnından tam 90 kiloluk bir tümör çıkardılar. Şiddetli kann agnlan nedeniyle ameliyata alınan Lori Hoogewind adlı kadının, başanh operasyon sonucu hâyati tehlikeyi atlatüğı bıldirildi. Hoogewind, "Artık nonnal bir yaşam sürebileceğim için çok mutluyum" dedi. Sobalara (fikkat • ERZURUM(AA)- Erzurum Çevre tl Müdürü Dr. Haluk Nakipoğlu, her yıl onlarca insanın sobadan sızan gazdan zehirlenerek yaşainını yitirdiğini hatırlatarak, zehirlenmelerin önlenmesi ve az yakacakla daha çok ısınmanın sağlanması için soba tercihinin iyi yapüması gerektiğini kaydetti. Dr. Nakipoğlu, Türkiye'de meydana gelen yangınlann yüzde 20'sinin sobalann yanlış kullanınundan kaynaklandığını belirterek, "Gaz SLZdıran sobalar baş ağnsı, baş dönmesi, astım, üst solunum sisteminde tahribat zehirlenme ve hatta ölümlere neden olabiliyor. Gelişmekte olan hiçbir ülkenın kullanmadığı sobalar Türkiye'de hâlâ kullanılmakta" dedi. Sıvas Madımak Oteli'nde yobazlann yaktığı Hasret Gültekin'in 11 yıl önceki kaseti yeniden çıkanldı 'Gece ile Giindüz Arasında' Hasret• Rahmi Saltuk, çocuğu gibi sevdiği Hasret'in çalışmasına hiç dokunmadıklannı sadece kapakla oynadıklannı söylüyor. Kasetteki 'Dilek' adlı parçaya Hasret'in görüntülerinin yer aldığı bir de klip çekilmiş ancak olanak bulunursa yayımlatılacak. AYŞEYILDIRIM 2 Temmuz 1993'te Sıvas'ta yo- bazlann yakhğı 35 candan biriydi Hasret Gültekin. Kısacık yaşamın- da müzik apayn bir yer tutuyordu. Genç ve yetenekliydi. Bağlamada virtüöz olarak tanımlanıyordu. 22 yülık yaşamındaki en önemli çalışmalardan biri "Gece ile Gün- dûzArasmda" olmuştu. 1989 yıhn- da Saltuk Plak'ı yöneten HasanSal- tuk, bu kaseti çıkarnuştı. O gün 10 bin adet dağıtımı yapılan kaset da- ha sonra çoğalnlamadı. Gültekin'in ölümünün üzerinden 6 yılı aşkın zaman geçti, "Gece fle GündüzArasmda" bugün yine mü- zik düuyasındaki yerini aldı. Kase- ti çıkaran Saltuk Plak'ın sahibi Rah- mi Saltuk, yapıta hiç dokunmadık- lannı sadece kasetin kapağıyla oy- nadıklannı söylüyor. Sıvas Madımak Oteli'ndeki kat- liamdan sonra "içj elvermediğP' için kaseti bu kadar zaman beklettiğini anlatıyor Saltuk: "Srvas olaylanndan sonra piyasa- nın kurah gereği hangj sanatçının ne cahşması varsa ortay-a döküldü, ye- niden çıkanldı. O zaman yeğenim Hasanda'Agbi ne duruyorsun, Has- ret'in kasetını çıkarsana' dediğinde 'Içim el vermiyor yapamam. Dursun bakalım günü geldiğinde yapanz' dedün. Hasret benim küçük karde- şim. oğtum gibiydL Duygusallıktan kendimi kurtaramryordum." Ancak 1997 yıünda kaseti yap- maya karar verebildiğini söylüyor Saltuk. Ama o zaman da CD konu- sunda güçlükler çıkmış. Sinema ve Telif Haklan Müdürlüğü'nden CD eser işletme belgesıni hemen alama- yacaklannı anlayınca işi durdurmak zorunda kahnışlar. Sorunlarancak 3 yıl sonra halledilebümiş ve Hasret'in yapın CD ve kaset olarak bu yıl çı- kanlabılmış. "Bu Hasret'e bir vefa borcumdu" diyor Rahmi Saltuk. Bu- de klip hazırlamışlar "Has- ret'le Anılar" diye. Hasret Gülte- kin'in görüntülerinin yer aldığı 12- 13 video kaseti taranarak yapılmış klip, kasetteki "Düek" adlı parçaya çekilmiş. Saltuk, "Eğer olanak bu- hbilirsek kttbi yayimlatmava çaüşa- cağtz" diyor. Sıvas katliamının yüz- yıla damgasını vurduğunu ancak bu vahşete yeterli tepkinin verilmediği- ni söylüyor Saltuk. "Böyte bir olay için ülke ayağa kalkmahydL Olma- ıb.Amabu oby hunharnkolarak ta- rihe rtamgaom vurdu. Birildmi de muhakkak olacakü. Benim orada gençük arkadaşianm vanh. Behçet, Metin Alnok, Nesimi Çimen—" 2 Temmuz'da kendisinin de Açık- hava'da konseri olduğunu ancak izın verilmediğini söyleyen Saltuk, o günden sonra bir daha konser verme- diğini vurguluyor: "Öylebir ammı oydular ki, sürek- U izinleboğuşturdular. Sonunda sah- neye çıkmama karan akhm." Hasret'in kasetinden sonra kendi- sinin de yeniden başlayacağını söy- lüyor Saltuk. 1991'de çıkardığı an- cak zamanın şartlan nedeniyle ilgı- lenemeyip bekletme karan aldığı iki kaseti yeniden pıyasaya çıkarmaya hazırlandığını anlatıyor. Pir Sultan Abdal'ın deyişlerinin olduğu "Açı- fan Kapılar Şaha Gidetim" ile " A o yı BalEyledik" adlı albümler bu ayın sonunda yeniden çıkanlacak. Ah- m«dArif in anısına onun şiirlerini de bir kasette toplamayı planlıyor Sal- tuk, "ÜşüyorumKapamaGözlerini'' adı alünda. ÖzeUikle genç nesle ken- disini duyurmak istediğini belirti- yor Saltuk ve "şubat, mart ayında konserler düşünüyorum. Bundan sonra yasakfîkn olacağnu sanmıyo- rum ama burası Türkiye, beDi deol- maz" diyor. ZEKÂNEV GELİŞİMİ Doğulu, duyguyla hareket ediyor • Batılılann bilimsel düşünce tarzı ve sebep-sonuç ilişkilerine verdiği önem nedeniyle IQ'lannın yüksek olduğıuıu belirten uzmanlar, Doğululann sezgiye verilen önem nedeniyle duygusal zekâya (EQ) yatkın olduğuna dikkat çekiyor. İSTANBUL (ANKA) - Zekânın gelişimi de Batı- h ve Doğulu toplumlarda farklıhk gösteriyor. Batılı toplumlann büime, sebep- sonuç ihşkilerine verdiği önem IQ'lannı geüştirir- ken, Doğulu toplumlann sezgiye dayanan yaşamla- n duygusal zekâlannı ge- liştiriyor. Zekâ fonksiyonlan itiba- nyla tanımlanırken zekâ- nın gelişiminin uyaranlar- la doğru orantılı olduğu kabul ediliyor. Genetik ola- rak tüm insanlann bir ze- ka potansiyeli bulunuyor ancak kişinin sosyal çev- resinden, duygusal çevre- sinden hattabiyolojik çev- resinden alacağı uyaran- larla işleniyor ve gelişiyor. Son yıllarda zekâ ile ilgi- li araşnrmalarda Duygusal Zekâ (EQ) ve Matematik Zekâ (1Q) şeklinde tanım- lamalara gıdiliyor. Psikolog Kayhan Bin- göl, duygusal zekânın ge- liştirümesi için kişinin ken- dini daha çok ifade edebi- leceği platformlan yarat- ması gerektiğine dikkat çekti. Bingöl, "Birey ne kadar kendini farkfa pbt- formlarda ifade ederse, o kadar farkh u\aranla kar- şılaşacak, okadar çok tep- kigeliştirecektir'-dedı Sos- yal durum karşısında tep- ki üretme becerisinin ki- şinin bu alanlardaki mükâ- fatlandınunası ile doğru orantılı olduğunu belirten Bingöl, bunun da bireyin çocukluktan itibaren ye- tiştirikne biçimiyle orta- ya çıktığını söyledi. Hu- kukçu bir ailenin çocuğu ile sanatçı bir ailenin ço- cuğunun EQ ve IQ zeka- sının birbirinden farklı ola- cağını dile getiren Bingöl, hukukçu bir ailenin çocu- ğunun IQ zekâsının, sa- natçı bir ailenin çocuğunun ise EQ zekâsmuı daha ge- lişkin olacağmı vurgula- dı. Türkiye'de yaşamın hiç- bir alamnda özgünleşme olmadığını dile getiren Bingöl, bu nedenle özgün olan bireylerin yetişeme- diğini dolayısıyla duygu- sal zekânın da bu durum- dan etkilendiğıni bildirdı Batı toplumlannda se- bep sonuç ilişkilerin önem taşıdığı için matematik ze- kâsı olarak da nitelendiri- len IQ'nun geliştiğini söy- leyen Bingöl, buna karşı- lık doğu toplumlannda sezgiye dahaçokönem ve- rildiği için duygusal zeka- ya yatkmlığm daha fazla olduğunu kaydetti. Ancak, Doğu toplum- lannda kişinin birey olma yönünde çabalannın zayıf kalması ve toplumsal de- ğerlerin (normatif yaşam) ön planda olması nedeniy- le duygusal zekânın baskı altında kaldığına dikkat çekti. Bingöl, "tnsanlar aca- ba ne düşünür ile yola ÇJ- kanlann duygusal zekâsı yeterince genşemez. Ama dinamizmimizde duygu- sal zekâ var. İncınımmıı yaşadığı en önemli çeüşki de bu" diye konuştu. Halkın seçtikleri 26. Halkın Seçüni Ödülleri ABD'nin Pasadena kentinde görkemli bir törenle sahiplerini buldu. ABD'nin önde gelen TV kanab CBS'de canlı olarak yayımlanan ödül töreninde gallup taranndan ülke çapuıda gerçekleştirilen birkamuoyıı yoklaması sonucu beHrtendLEniyiıüm ödülü "6. His" fîlmine verflirken, fihnin baş Bruce WDHs en iyi aktör ödûlünü Harrison Ford fle paylaştL Ünlü yıldız Julia Roberts ise en beğenilen kadın oyuncu ödülunü kazandî. En sevilen televizyon dizisi "ER"m oyunculan Erik PaDedino, Alex Kingston. Paul McCrane, Ming-Ha, Michael Michele. Goran Visnjic biriikte poz verdi tŞStZ GURBETÇtLER Avrupa f da278 bin Jüfk i işsİ7X y var ANKARA(ANKA)-Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Avrupa ülkele- rinde ikamet eden Türk va- tandaşlan arasında ıstıh- dam çağına ulaşıldığı hal- de işsiz kalan 278 bin 218 kişi olduğunu belirledi. Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlığı verilerine göre, halen Avrupa ülkele- rinde ikamet eden Türk va- tandaşı sayısının 3 milyon 123 bin 620 olduğu saptan- dı. Bakanlık, Avrupa ülke- lerinde çalışan ve kayıtlara geçen Türk işçisi sayısmı ise 1 milyon 22 bin 172 ola- rak açıkladı. Bakanlık ve- rilerine göre, Avrupa'da ça- lışabüecek durumda olan ancak işsiz bulunan Türk vatandaşı sayısı ise 278 bin 218 olarak tespit edildi. Böylece Avrupa'daki Türk vatandaşlan arasmda işsiz- lik oranınm yüzde 27 dola- yında olduğu ortaya çıktı. Çahşma çağmdaki vatan- daşlar arasmda en yüksek iş- sizlik Hollanda'da bulunu- yor. 284 bin 902 Türk va- tandaşınmyaşadığı Hollan- da'da 56 bin Türk işçisi, 23 bin de işsiz vatandaş bulu- nuyor. Hollanda'da Türkler arasındaki işsizhk oranı yüz- d e ^ . Belçika'da işsiz Türk vatandaşı sayısının 10 bin 473, Danimarka'da 4 bin 776, Fransa'da ise 28 bin 426 olduğu ifade edildi. e-posta: tan @ prizma. net. tr GOZUM SEYREYLE /IŞIL ÖZGENTÜRK tsmSfKa hotmail.com Yübaşı geçti, Şeker Bayramı geçti, kısa- ca avarelik günleri bitti. Şimdi önümüzde uzun bir yıl uzanıyor. Hep birlikte yeni bir dönemi yaşayacağız. Gazetelere, televizyon- lara bakarsak çok iyi bir durumdayız. Ustü- müze pazarlık yapıldı, memleketin her yam ve her şeyi kibarca işgal edildi, ama bizde bir sevinç bir sevinç! Bazılan utanmasalar zil takıp oynayacaklar: "Oh oh canuna değsin, «atıMım, çati^ın padaym saöknm!" Hayırlı olsun. Göriilen o ki, ekonomik ge- lişme açısmdan dünya devletleri içinde 20. sırada olup geür dağıhmmdaki eşitsizlik açı- smdan 90. sırada olmaktan bürokratlanmız, işadamlanmız, siyasetçüerimiz tırnak ucu kadar bile utanmıyorlar. IMF adıyla ülke- mizi işgal edenler bile onlardan daha duyar- lı. "Daha iyi pazar olması için buülkedege- BrHagıhmmı biraz eşitlemek gerek" diye dü- şünüyorlar ve işi gayet sıkı tutuyorlar. An- kara'da bir takip bürosu açmalanna doğru- su ben kişisel olarak çok sevindim. Böylece her şeyi yerli yerine otunıyor. Bu tam bir el koyma! Kolay değil, adamlar tam 17. kez ce- bimize para koyuyorlar ve bu paranın ye- ğenlere, aile fotoğraflanndaki işadamlanna peşkeş çekilmemesi için neredeyse polisiye tedbirler alacaklar. Ama başanlı olacaklan- m ben hiç sanmıyorum. Ne demişleT, tt bir Türk dünyaya bedektir". Biz yine paralan ba- zı bildik ceplere akıtmak için gereken yolu kısa zamanda buluruz. Bulacagız da! Önümüzde uzanan yılın genel görünümü bu. Peki, biz emeğiyle geçinmeye çalışanla- n neler bekliyor? Doğrusu pek şenlikli gün- lerin beklemediği dahailk günden bel- li oluyor. Kâğıtlan borsada değer üstü- ne değer kazanan en büyük şirketler bile, enflasyon yüzde 25 olacak denildi ya, hemen firsat bu firsat deyip çalışanlanna en fazla yüz- de 17 zam yapnlar. Diğerlerini söylemeye ge- rek bile yok. Çoğu çalışan, bu yılbaşma ne- redeyse aç girdı. Öyle de süreceğe benziyor. Efendim üç yıl kadar patronlara çahşılacak. Emir büyük yerden geldi. îşsizlere, evsizlere söylenecek hiç- bir sözümüz yok. Onlar sürünecekler. Üç yıl sonra gene sürünecekler. Bü- yük methiyelerie uygulanmaya başla- yan bu yeni ekonomik programın ben başan kazanmayacağını söylüyorum. Evet, daha önce Arjantin'de denendi ve başanlı oldu, ama Arjantin'de si- yasi erk bütünüyle işçileri yanına çek- mişti ve ülkenin üretici güçleri mev- cut darboğazın aşılması için canlan- m dişlerine takıp dayandılar. Sonuç- ta, Arjantin'de enflasyon dört sıflrlı ra- kamlardan yüzde lO'lara düştü. Biz- de çahşanlar hiçbir zaman adam ye- rine konulmadı, şimdi de onlann dü- şüncesı hiç önemli değil. Ama olma- yacak. Toplumsal uzlaşma olmadan bu modelin rutma şansı yok. IMF bir an önce bu durumu da bir aydırilığa kavuştursa iyi ola- cak. Efendim, bu kapkara tablodan sonra hep birlikte nasıl kemer sıkacağımız konusunda bazı önerilerde bulunmak istiyorum: Avarelik bitti ömeğin, elektrik harcamalannı mutlaka kısın. Eliniz sürekli arkanızda olsun. Tele- vizyon seyrederken, eşinizle dostunuzla soh- bet ederken mum ışığını tercih edin. Bula- şık makinenizi mümkünse kullanmayuı. Öy- le çarşafh, masa örtüsüydu, bunlan ütüleme- yi bırakın. Banyonuzda elektrikli şofben var- sa kendinize bir banyo günü seçin ve diğer günler şofbenin düğmesini kapatm. Dedik- lerimi kulak arkası yapmaym, uygulaym, çünkü yakmda çok yüklü elektrik faturala- nyla karşüaşacaksınız. Aynca biz sadece kendi kullandığımız elektriğin parasını öde- miyoruz, gece- kondu semtlerin- dekiyüzlerceka- çak elektrik kul- lanan ailenin de elektrik parası cebimızden çıkıyor. Gelelim telefona. Genellikle telefon har- camalan bütçedeki en kabank harcamalarolu- yor. Hemen ailenin bütün cep telefonlannı iptal edin. Çünkü hiç konuşmasanız da 5 milyon lira tutannda bir para çeşitli bahane- lerle sizden ahnıyor. En önemlisi, çoluk çocuğunuza telefonun bir • haberleşme aracı olduğunu, bir sohbet aracı ohnadığmı özellikle ammsaün. Dinlemiyorsa telefonu kilitleyin. Bara, lokantaya gitmeyi tümüy- le unutun. Çeşiüi meyve sularuun içine saf alkol (çok ucuz) katarak içki yapmasını öğrenin ve çok öz- lediğiniz dostlannızm ya evine gi- din ya da sizin eve çağınn. Lüfer, dilbalığı gibi balıklann yanına as- la yanaşmaym ve hamsinin binbir yemeğini yapmayı iş edinin. Böy- lece dostlannıza hem çok özel bir yemek sunmanm hem de az para harcamanın yolunu buknuş olur- sunuz. Aynca otlan keşfedin ve et yerine bol bol mercimek yiyin. Marketlerdeki renk renk, biçim biçim raf- lan dolduran temizlik malzemelerine yüz vermeyin, anadan babadan kalma temizlik usullerine geri dönün. Kuru yemiş ihtiyacınızı karşılamak için, ucuz olduklan zamanlarda üzüm, kayısı, in- cir gibi meyveleri kurutun. Salçanızı yazdan kendiniz yapm. Konserve yapmak da öneri- lir. Ayakkabüanrnzı evde kendiniz boyayın ve ikinci elden giyinmeye alışın. tkinci elde birbirinden ilginç ve kaliteli pek çok giysi bu- lacaksmız. Böylece çula çaputa hemen he- men hiç para harcamamış olursunuz. Ayn- ca dikiş öğrenmek çok akıllıca bir yoldur. CD ve kasetleri çoğaltma yoluyla edin- meye özen gösterin. Sinemalann halk mati- nesine gıdin. Kitap ihtiyacınızı hemenher yer- de bulunan kütüphanelerden karşüaym ve bir gazeteyi en az dört kişi paylaşarak alın. Çocuklannızı devlet okuluna verin ve eği- timleri için programlar yapıp bizzat siz öğ- retmen olun. Eviniz genişse evsiz bir dostunuzla evi paylaşın, böylece ev kırasını düşûrmüş olur- sunuz. Bekârsanız annenizin, babanızm sı- cak ve her zaman yemek bulunan evine sı- ğının. Yazm bir deniz kıyısmda dalgalann se- sini dinleyerek, çadırda uyumanın en lüks otel odasmda uyumaktan daha zevldi olduğunu düşünmeye başlayın ve bu düsüncenizi mut- laka gerçekleştirin. Doğum gününe gitriği- niz arkadaşınıza kendi ellerinizle şirin bir armağan hazırlayuı. Dişlerinizi fırçalarken musluğu açık buakmaym. Eyvah yerim bıtmiş, ama benim aklımda daha pek çok öneri var. Gerisini de siz dü- şünün. Işte kemer sıkma böyle başlıyor. Bü- tün bu tasarruf önlemlerini alu-ken çok da üzülmeyin. Göreceksiniz, hayatınız inanıl- maz bir biçimde renklenecek. Deneyin!