17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHÜRİYET 25 EYLÜL 1999 CUMARTESİ 10 f İ A B t j R L E R [email protected] Washingtonyönetimi, Ecevit-Clinton görüşmesinin çok olumlu geçeceğini umut ediyor Görüşmede 5 noktaÖZGEN ACAR ANKARA - ABD Başkanı Bill CHııton'ın yanı sıra VVashington ve New York'ta bir dizi siyasal ve eko- nomik görüşmeler yapacak olan Baş- bakan Biilent Ecevit yann ABD'ye hareket ediyor. Beyaz Saray'da salı günü Ecevit- Clinton arasında baş- başa yapılacak görüşme, daha son- ra heyetlerin katıhmı ile sürecek, ar- dından öğle yemeğinde uluslarara- sı sorunlar ve ikili ilişkilerin değer- lendirilmesi ile noktalanacak. ABD Büyükelçisi MarkParris, Cumhun- yet'e. "ABD-TC iöşkileri mükem- mel bir düzevdedir. Belki de şimdi- ye değin böylesine bir dostluk iUşkisi yaşanma- dı. Gerek Ecevit'in ABD'de ve gerek Chn- ton'ın kasımda Ankara'daki görüşmeleri, iki ülke arasındaki ilişkilerin 21. yüzyıl yapılan- masının mimarhk çahşmasını otaşturacak" dedı. Yüksek düzeyde bir başka ABD diploma- tının deyişiyle 'CUnton-Ecevit arasuıda. An- kara-VVashington ilişkileri açısından son 55 jilın en olumlu görüşmesi" gerçekleşecek. Clinton, Ecevit'i davet ederken temmuzu öner- miş. ancak Türk başbakanı eylül sonunda ge- lebileceğini bildirmişti. Amerikalı birdiplo- mat bu konuda Cumhuriyet'e şu değerlendir- meyi yaptı: "Sayın Ece\ıt'in temmıız önerisi- ni reddetmesi ile bir tavır takuıdığııu sandık, 'Sizin istediginiz tarihte değıl, ben istediğım tarihtegelirim' mesajınıvermeyeçalışıyordi- ye yorumladık. Vanılmışız. Zaman Türk Baş- bakanmı haklı çıkardL" Diplomat, bu yoru- linton'ın temmuz için yaptığı daveti Ecevit'in eylül sonuna aktarmasındaki keramet, TBMM'den geçen yasalardan sonra anlaşıldı. Bir diplomat, 'Eğertemmuzda gitseydi Clinton, yasa tasanlannın çıkması yönünde telkinde bulunabilirdi' diyor. muna şu açıklamayı getirdi: "Ecevit'in, ABD'ye tahkim, sosyal güvraı- lik, bankacıkk. özeİlestirme. insan haklan ile ilgili yasalan çıkardıktan sonra VVashing- ton'a girmek istediğini şimdi algıladık. Eğer temmuzda gelmiş oisaycü, Clinton bu yasa ta- sanlannın çıkanlması telkininde bulunabi- BrttL Böyle teHdnlerlekarşüaşmak yerine, üs- telik bir koalisyon hükümeti ile bu reform- lan gerçekleştiren bir başbakan olarak Was- hington'a gelmesi. inanıiırlığını ve müzake- regücünüdaha da arttırnuş oJdu. ABD Baş- kanına söyleyecek fazla bir şey bırakmayıp, silahını elinden aldı. Aynca temmuzda gelip döndükten sonra bu yasalan çıkarmış ol- saydı, Türk kamuoyunda 'Clinton istedi, Ecevit de çıkarmak zorunda kaldı' gibiler- den eleştirilerle karşılaşacakü. Ecevit, böyle- ce pazarhkta daha güç.lenmiş olarak YVashing- ton'a gftme akübğuıı gösterdi." Beyaz Saray'daki müzakerelerin pusulası- nı, Türk Başbakanı Mesut Yıhnaz'ın Aralık 1997'de Clinton ile görüşmesınde saptanan '5 nokta' oluşturacak. Şu '5 nokta'da ikı yılda yapılanlar ve bundan sonra yapılması gere- kenler. salı gûnkü görüşmenin çerçevesini çi- zecek: 1. Ekonomi ve ticaretin geliştirilme- si, 2. Enerji yatınmlan, 3. Bölgesel (strate- jik) işbirliği, 4. Kıbns sorunu, 5. Savunma- güvenlik. Ecevit konuşma yapacak Yann, özel uçakla VVashington'a gidecek olan Başbakan, pazartesi günü 'Meçhul As- ker' anıtını ziyaret edecek ve büyükelçilikte bir toplantıya katılacak. Salı günü Beyaz Sa- ray'dan sonra Türk gazetecilerine yapacağı basın toplantısının ardından 'The VVashington Institute'da konuşacak, çarşamba günü Ulu- sal Basın Kulübü'ndeki öğle yemeğinde ya- bancı gazetecilerin sorulannı yanıtlayacak. Ecevit'in VVashington'da Clin- ton dışmdaki en önemli görüş- meleri ise Dünya Bankası (IBRD) Başkanı James VVotöens- sohn ve Uluslararası Para Fbnu (IMF) Başkanı Michael Cam- dessus arasında geçecek. Anka- ra'da ekonomi ile ilgili bir Ame- rikan diplomatı bu iki buluşma- ya şu sözlerle ışık tuttu: u Her ild kunıluşta ABD'nin etkisi yadsınamaz. 57. hüküme- rin ekonomik istikrar için biz- zat hazırlayıp önerdigi program ve bunu uygulama azminiciddi- ye alan bu kurumlar. Türki>e'ye deprem ya- ralannı sarma dışında. dünya ekonomik çev- relerine kasım ayında yeşil ışık yakacaklardır. Bunungerçekleşmesi için Türk hükiinietinin ata- cağı son bir »dım kaldı. O da, 2000 bütçesinin yeni birvergi paketi iledesteklenmesidir.'' Ece- vit çarşamba günü aynca Senato Dış llışkiler Komitesi Başkanı JesseHelms ve bazı senatör- lerle Senato'da bir araya gelecek, bu kanalla gö- rüşlerini Kongre'ye aktaracak. Perşembe günü Amerikan- Türk Dernekle- ri Asamblesi'nin geleneksel yıllık toplantısını bir konuşma ile açacak olan Ecevit, daha son- ra New York'a geçecek. Cuma günü ABD Ya- hudi örgütyönen'cilerini kabui edecek olan Baş- bakan. çeşitli Türk ve Amerikan kuruluşla- nnın toplantılanna da katılacak. 1 ekimde eski ABD Dışişleri Bakanı Hen- ri Kissinger ile bir öğle yemeğinde buluştuk- tan sonra akşam Türkiye'ye hareket edecek. Yılda 5 milyar dolar ABD'nin silah pazarı Türkiye 'cevit, Clinton ve , Senato Dışilişkiler Komitesi Başkanı Jesse Helmes ile de 6 milyar dolarlık askeri yardım-4-1« borcunun silinmesini ''•'' '-'^ görüşecek. M ABD Savunma Bakanlığı, Türk Kara Kuvvetleri'nin 60, Deniz Kuv- vetleri 'nin 25. Hava Kuvvetleri'nin de 65 milyar dolar olmak üzere tüm Si- lahlı Kuvvetlerin (TSK) 21. yüzyılm ilk çeyreğinde silah, araç ve gereçle- re 150 milyar dolar harcamasının ge- rekeceğini saptadı. TSK'nin şu anda bu gereksiniminin yaklaşık yüzde 20'sini yerli sanayiden ve yüzde 80'ini de dışalım yolu ile karşıladığı bilini- yor. Bu oran aynen sürdüğü takdirde gelecek 25 yıl boyunca Türkiye, başr ta ABD olmak üzere dünya silah üre- tıcileri için yılda yaklaşık ve ortala- ma 5 milyar dolarlık bir pazar anla- mma gelmektedir. 30 kakmlik ahşveriş listesi Başbakan Bülent Ecevit'in Başkan Bill Clinton'a, TSK için içeriği açık- lanmayan 'yaklaşık 30 kalemlik bir ahşveriş listesi' ile gittiği belirlendi- ğine göre iki ülke arasındaki dış ti- caret dengesinin ABD lehine daha daağırbasacağı anlaşılmaktadır. Bir Amerikalı diplomat, Cumhuriyet'e, "Türldye'de F-16Tann yapun proje- si tamamlanmak üzeredir. Türkiye istediği takdirde 32 adet yeni bir par- ti F-16 uçaguun Türldye'de yapunı konusunda Ecevit, Clinton ile görüş biriiğine ulaşabiür" dedi. Beyaz Saray görüşmelerinde 7 mil- yar dolarlık tank modernizasyonu, 3.5 milyar dolarlık helikopter yapı- mı, sınır güvenliğinde kullanılmak üzere 250 milyon dolarlık insansız uçak projelerinin de ele alınması bek- leniyor. Anımsanacağı üzere, 19801e- rin başında yürürlüğe giren Savunma ve Ekonomik işbirliği Anlaşması (SE- lA) gereğince Türkiye, ABD'ye ba- zı üs ve tesisler vermiş, karşılığında da bir bölümü bağış olmak üzere si- lah alımı için FMS denilen krediler- den yararlanmıştı. Kredi borcu 6 milyar dolar Uygulamada, üs sayısını azaJöp In- cirlik'le yetinen ABD'nin, Türkiye'ye savunma amaçlı kredi açma olanağı bu yıl sıfira inerken Türkiye'nin FMS kredi borcu da 6 milyar dolara yük- seldi. Ecevit'in Clinton ile görüşme- sinde bu borcun, bazı Ortadoğu ül- kelerine yapıldığı gibi, silinmesini ya da birikmiş faizi ile birlikte ana- paranın yansının silinip geri kalanı- nın daha düşük faizli, uzun vadeli bir plana bağlanmasmı isteyeceği bildi- riliyor. Ankara'daki Amerikalı dip- lomat, "Ecevit'in bn önerisi konusun- da Washington'da kurumlar arasın- da jyinryetii bazı çahşmalar yapılmak- taysa da son kararı verecek makam Kongre'dir. Ecevit, Senato Başkanı Jesse Helms ile görüşmesmde bu ko- nuda destek istejebilir" dedi. 1922 Ankarası'nda Amerika BiıieşikDe>letieri'ninilkbüyükelçiliğL(Fotoğraf: Özgen Acar'ın özel arşivi) ABD Başkanı, Türkiye ziyaretiyle Amerikan tarihinde bir ilke imza atıyor Clintongezisinin kodadı: 6günlükztyaret Amerika Birleşik Devletleri tarihinde ilk kez bir başkan, bir ülkeye altı günlük ziyaret yapacak. Başkan Bill Clinton, eşi Hillary ve kızı ile birlikte geleceği Türkiye'de çeşitli temaslar ve özel gezilerle birlikte 'altı gün' kalacak. Kod adı 'altı günlük ziyaret' olan bu gezisinde Clinton, Ankara'da bir gece Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in konuğu olacak. Bülent Ecevit'in Washington'a yapmakta olduğu ziyaret sırasındaki görüşmelerin ışığı altında her iki Türk lideri ile görüşecek. koalisyon ortaklannı kabul edecek. Clinton, VVashington "da yapılan NATO'nun 50. Yıldönümü'nden de kalabalık devlet ve hükümet başkanlannm kasımda Istanbul'da Çırağan Sarayı'nda katılacağı 20. yüzyılın en son toplantısı olan Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı (AGtT) toplantısında da ülkesini temsil edecek. ABD Başkanı, bu arada iki gün bir gece Antalya'da ailece bir tatil sitesinde dinlenecek. Site, güvenlik nedeniyle o tarihte tümden Amerikalı konukJar için kapatılacak. Izmir'e gidecek olan Clinton ailesi Efes'i gezecek ve Meryemana'nm kutsal kabul edilen evini de ziyaret edecek. ABD Başkanı için Türkiye'deki bir başka önemli olay ise Adana'da lncirlik Üssü'nde geçireceği gece oluşturacak. Bölgeye gelmesi nedeniyle Clinton Atina'ya da uğrayacak. Clinton, bir plan dayatmayacak ancak 'işin peşini bırakmayacağı' mesajı verecek Gündemin en hassas komısu: Kıbns Başkentteki Türk ve Amerikalı diplomat- lara göre Ecevit-Clinton görüşmesindeki '5 nokta' arasında en hassas konuyu 'Kıbns so- runu' oluşturacak. Buna karşılık aynı nokta içinde yeralan Ankara-Atina arasındaki so- runlara ilişkin olumlu gelişmeler ise Beyaz Saray'da övgüyle yankılanacak. Diplomat- lar, ABD Başkanf nın, gerek çok olumlu ola- cağı anlaşılan ikili görüşmelerin geneline göl- ge düşmemesi, gerek bu alanda olumlu bir yön- de ilerleme sağlanması umuduyla Türk Baş- bakanı 'na her hangi plan benimsetmeye yel- tenmeyeceginden emin görünüyorlar. Ancak, bir yıl sonra seçime gi- derken Clinton'ın, aday olan yardımcısı Al Gorelehinde Yunan ve Rum seçmenlerde ortam yaratmak ama- cıyla 'Kıbns işinin pe- şini bırakmayacağız. Doğu Akdeniz'de çö- zümlenmemiş bir so- run kakın istemiyoruz' gibilerden azim ıçeren bir mesajı Ecevit'e ve- receği anlaşılıyor. Bir yanda yedi zen- gin ülke ile Rusya'dan oluşan G-8'lerin çag- nsı, bir yanda BM Gü- BD Başkanı 1 nın Başbakan Ecevit'e, 'Akdeniz'de çözümlenmemiş bir sorun kalmasını istemiyoruz' mesajı vermesi bekleniyor. venlik Konseyi 'nin BM Genel Sekreteri 'ni gö- revlendirmesi, aynca Türkiye ve Kıbns'm AB'ye adaylıklan konusunda yaratılan çık- mazlarla Türkiye ve KKTC üzerinde baskı ya- pıhnaya çalışılıyor. ABD'nin Kıbns siyasa- 30 milyon dolarlık radar ihalesi ABD sirketine verildi Türk boğazlannın güvenliği İstanbul ve Çanakkale boğazlanndaki gemi trafiginde güvenliği sağlamak amacıyla kurulacak 30 milyon dolarlık radar sistemi ihalesi Amerikan firması Lockheed Martin Overseas Corp'a verildi. Teknik koşullara uymayan 5 firmadan biri dışında şu dört yabancı şirket 19-32 milyon dolar arasında öneride bulundu: 1. Lockheed Martin Overseas Corp., 2. Daimler Chrysler Aerospace AG., 3- S«nkoSTN Atias Elektronik Konsorsiyumu. 4. Holland Institute of Traffic Technology. Ecevit'in ABD gezisi öncesinde alınan bu kararın, birkaç gün içinde resmen açıktanacağı bildiriliyor. Boğaz güvenliği ile ilgili bu sistem devreye girdiğinde. bir benzerinin de Gürcistan'da oluşundan dolayı Güney Karadeniz'deki deniz trafiği daha güvenilir bir duruma kavuşturulmuş olacak. smı Beyaz Saray adına yönlendiren temsil- cilerin, toplum lideri' olarak oturtacaklan müzakere masasında KKTC Cumhurbaşka- nı Rauf Denktaş'a destek verilecegi yolunda vaatlerde bulunduklaıxbiliniyor. Ancak. Rum lideri GteikosKlerides'in ma- saya 'devlet başkanı' olarak oturmasının ya- rattığı dengesizliği Dehktaş gibi Ankara da kabul etmiyor. Bu nedenle Ecevit'in Clinton'a farklı bir öneri götüreceği anlaşılıyor. Öneriye göre Türk ve Rumlar arasında daha alt düzeyde top- lumlararası görüş- meler başlatılmah, bu görüşmelerde saglanacak geliş- melerle iki liderin bir araya daha rahat gelecekleri bir or- tam yaratılmalıdır. Ankara'daki göz- lemciler, deprem olayının yeniden ya- pılanma için yarat- tığı 8 milyar dolann karşı lanmasında dış yardım beklentisi- nin, Türkiye'nin Kıbns müzakerele- rinde 'yumuşak karnı' olabileceğine dikkati çekiyorîar. İSTAN "AN lncirlik: Türk 1 ABD işbirliğinin stratejik başkentiBaşkentte görevli yüksek dü- zeyde bir Amerikan diplomatı, "ABD'nin Türkiyedeki çıkan, ekonofnikifişkilerinartnıasındaoJ- duğu kadar. bölgede iki ülke ara- sında gerçekleşecek 'stratejik iş- birlığrnedebağbdırB dedi. Türk Dışişlen Bakanlığı'ndan bir yet- kili ise şu değerlendirmeyi yapt: "Arahk 1997'deABD Baskaıu Bffl Clinton üe zamanın TC Başba- kanı Mesut Yıunaz arasında va- nlan '5 nokta' anlasmasından bi- ri 'bölgesel işbirliğı'niöngönnek- tedir. .\radan gecen iki yıl boyun- ca ABD'nin 'bölgesel işbirliği'nin amacuungerçekte 'bölgesel stra- tejik ışbırliği' olduğunu Koso- va'dan sonra algıladık." Anka- ra'daki Türk ve yabancı diplomat- lara göre Türkiye ile Amerika ara- sındaki 'Bölgesel Stratejik tşbir- fiğf nin süngesel başkentini tncir- lik Üssü oluşturuyor. Körfez Sa- vaşı'nda önemi ortaya çıkan ln- cirlik Üssü'nün, Sovyetler Birli- ği'nin dağılmasından sonra ABD'nin çıkarlan açısından böl- gede 'stçrama tahtas' olarak da- ha da kapsamlı bir stratejik önem kazandıgı görûşünde birleşiliyor. ABD Başkanı Clinton'ırı Türki- ye'ye kasım ayında yapacağı ge- zide bir gecesini lncirlik'te geci- recek olması, bu üssün Pentagon açısından »nemini dünyaya vur- gulayacak.Clinton, böyleceyakm- dan, 'stratejik tndrük başkentini" tanıyacak. Bu üssün Pentagon açı- sından önemini anlatmak ama- cıyla bir pergelin ayağı, merkezi ln- cirlik olmak üzere 1.500kmyançapin- daki bir bölgeye. Olimpiyatlar bayra- ğmabenzerbiçimde ilginç şu beş strate- jik alanm girdiği dik- kati çekiyor 1. Bal- kanlar, 2. Kuzey Ka- radeniz, 3. Kafkas- ya ve Hazar. 4. Su- riye, Irak, Iran, 5. Is- rail- Mısır. Balkanlar: Diplomatlar, Türkiye ile ABD arasında 'Bölgesel Stratejiktşbir- üği'ne örnek olarak Balkanlar'da- ki çatışmalan gösteriyorlar. Ön- ce Bosna, ardından Yugoslav- ya'nın yarattığı Kosova-Arnavut- luk'taki çatışmalarda haN^da Türk ve Amerikan uçaklannın, yerde kara kuvvetlerinin ve Adriyatik'te donanmalann işbirlikleri anım- satılıyor. Yörede güç kullanma işbirliğinin yanı sıra savaş kurba- nı göcmenlerin yardımnıa koş- mada da iki ülkenin birlikteliği- nin bölgesel işbirliğinin bir baş- ka örneği olduğu belirtiliyor. Kuzey Karadeniz: şu an- da bir sorun yaşanmamakla bir- likte ABD'nin Incirlik'teki bir gözünün de Kuzey Karadeniz'de- ki Ukraynave Rusya'daolduğubi- liniyor. Bölgedeki nükleer yapı- lanrnanın tasfıyesi ve donanma- lann varlığı nedeniyle bu bölge- nin de Incirlik'ten denetlendiği anımsatılıyor. Kafkasya ve Hazar:sov- yetler'in dağıiması ile Kafkas- lar'da, petrol ve doğalgaza bağlı olarakbeliren istikrarsızlık ve sür- tüşmelere karşı Washıngton'un ileri karakol görevini yine lncir- lik Üssü'nün yüklendiği öne sü- rülüyor. Rusya'nın, Dağıstan ve Çeçenistan ile çatışmalan, Gür- cistan'daki etnik istikrarsızlık, Azerbaycan ve Ermenistan arasın- daki Karabağ anlaşmazhgı, Orta Asya'run kapısı Hazar Gölü cev- resindeki Türk cumhuriyetlerin- de demokraükleşme ve pazar eko- nomisine geçiş sürecindeki siya- sal sorunlardan dolayı bölgede sıcak günler yaşandığı biliniyor. ABD'nin, AGlT Minsk Grubu çerçevesinde Ermenistan Cum- hurbaşlanı Robert Koçaryan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı H^- dar ABj'ev arasında Cenevre'de başlattığı diyalogdan bu yana olumlu gelişmeler olduğu bildi- riliyor. VVashington'un, Bakû-En- van diyaloğu çerçevesinde ABD'de Türkiye aleyhindeki Er- meni lobısinin gücünü kırarak ill Clinton'ın, kasımda bir geceyi lncirlik'te geçirecek olması, bu üssün Pentagon açısından önemini dünyaya vurgulayacak. Türkıye-Ermenistan arasında olumlu gelişmelere yol açması amacıyla çaba harcadığı gözlenı- yor. Clmton'ın, Ecevit'in ziyare- ri sırasında bu konuda iyi haber- ler veıme\e çabaladığıbelirtiliyor. Ankara'daki Amerikalı dıplomat- lar, Ermenistan'ın Türkiye ile ara- sında açılacak sınır kapısı ile ne- fes alacağı, bölgeye ekonomik canlılık geleceğıni söylüyorlar. Suriye-lrak-İran: ABD'nın, dünyada '7teröristdev- letten üçü' olarak ilan ettıği Tür- kiye'nin bu üç komşusuna Was- hıngton'un farklı yaklaştığı bili- niyor. ABD. Iran'a ekonomik am- bargo uyguluyor. Irak'ı ise bazı- lan lncirlik çıkışlı olmak üzere hemen hemen her gün bombala- yıp Cumhurbaşkanı Saddam Hü- seyin'i devirmeye çalışıyor. Suri- ye'yi ise lsrail karşısında Mısır gibi kazanmaya çalışıyor. Yasadı- ş_ı PKK örgütünun başı Abdulkh Ocalan ın yakalanmasındaki kat- kısından sonra Türkiye'nm Incır- lık'i kullanmada ABD'ye daha hoşgörülü davrandığı dikkati çe- kiyor. Ancak VVashington'un Irak'taki bazı gırişimlerinin Tür- kiye'yi rahatsız ettiği de bir ger- çek. Kuzey Irak'ta bir Kürt dev- letinin yaratılmasından kaygı du- yan ABD Dışişlen Bakanı MMtf teine Albright 6 Eylül'de tstan- bul'da "Irak'm toprak bütünlüğü- ne inanıyoruz'* sozleri ile Türki- ye'ye güvence vermeye çalışmış- tı. Yardımcısı Martin Indykdabu demeçten bir hafta sonra bir soruya ya- nıt olarak. "Herhan- gi birKürtcumhuri- yeti ya da bağımsız devleti karşısında tu- tumumuz çok açık- ur. lrak'ın toprakbü- tünlüğünü destekli- voruz. Amacımız, Saddam Hüsevm'iik- tidardan uzaklaşn- racak çabalan des- teklemektir" güven- cesini verdi. Beyaz Saray görüşmesinin 'en önemli konuşma noktalann- dan birini' Türkı>e'nin bu kaygı- sı oluşturacak. 'TC Başbakanı'nın. güvenceyi 'ABD Başkam'nın ağ- zından dujııp görüşme tutanakla- nna geçirtmekte ısraredeceği an- laşılıyor. Ecevit'in de. Saddam'ın uzaklaştınlması durumunda do- ğacak kargaşa konusundaki bir ikinci kaygısını dile gerıreceği ve Clinton'dan, Irak'a uygulanan am- bargonun yarattığı insancıl sorun- lann düzelmesinde BM'de görii- şülmekte olan yeni karar suretin- de daha anlayışlı olmasmı isteye- ceği anlaşılıyor. İSrail-MlSir: ABD'nin bu bölgede çıkaryumağında en stra- tejik odak nokiasını lsrail oluştu- ruyor. ABD. Süveyş Kanah'nı de- netleyen Mısır'ın bölgedeki ağır- lığıru her açıdan destekliyor. Was- hington'un, özellikle bölgedeki politikasının temelini oluşturan '^ahudilooia'nin de etkisiyle Tür- kiye-tsraıl arasında uygulamaya konulan 'stratejik ortakuk'tan duyduğu mutluluğu gizJemiyor. Son yıllarda Türkiye-tsrail ara- sında başlayan ekonomik, siya- sal ve askeri alandaki işbirliğinin olağanüstü gelişme göstermesi Beyaz Saray'ı da sevindiriyor. Bu güvenlik işbirliğınde kaldıraç görevini ise, İsrail'e de destek olmak üzere yine lncirlik yapı- yor.Apo olayında Ankara'nın, Şam karşısında 'bölge süper gü- cü' rolünü başan ile oynamasının israil'e güven verdiği de arum- satılıyor. Merkezi VVashington'da bulu- nan ünlü Yahudi örgütü B'nai B'rith'inyöneticisi DanielMari- aschin, "ÂBD'de pek çok uJusai kurumlanngündemini ABD-TC \e Türkiye-tsrail ilişkilerinln olş- turduğundan kimse kuşkuduyma- malıdu-''dedı. Başbakan Ecevifin de gerek bu örgüt ve gerek başka Yahudi kuruluşlan ile New York'ta görüşmeler yapacağı açıklandı. YARIN: Enerji. ekonomi ve yatırımlar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear