Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 11 AĞUSTOS 1999 ÇARŞAMBA
HABERLER
Ş
sağlık
Yücel'in
tfurumu
• İZMtR(AA)-
Bademcik kanserine
karşı yaşam mücadelesi
veren şair Can Yücel'in
genel sağlık durumunun
iötüye gittiği bildirildi.
Şairin doktoru Dokuz
Eylül Üniversitesi
(DEÜ) Tıp Fakültesi
.Radyasyon Onkolojisi
Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Mehmet Şen,
yaptığı açıklamada.
Yücel'in sıkıntılı günler
geçirdiğini belirterek
"Bugün gördüğüm
tablo, genel durumunun
biraz daha kötü olduğu
yolunda" dedi.
Petrol Oflsj'nin
damşman
• ANKARA(AA)-
Petrol Ofısi AŞ'nin
özelleştirilmesinde
danışmanlık hizmeti
verecek firma Deloitte
Touche-Türkiye (DRT
Denetim Revizyon
Tasdik ve YMM AŞ)
olarak belirlendi.
Tüpraş'ın
özelleştirilmesinde
aracılık ve danışmanlık
hizmetı verecek firma
- olarak da Salomon
Smith Barney.seçildi.
Özelleştirme ldaresi
Başkanlığı'ndan yapılan
açıklamada. ihaleyi
kazanan teklif sahibi ile
sözleşme görüşmelerine
başlandığı ve söz konusu
şirketin özelleştirilmesi
çalışmalanna hızla
başlanacağı belirtildi.
Epginler'in
yakınlarına
gözaltı
• Istanbul Haber
Servisi - Eskişehir
Cezaevf nden Kartal
özel Tıp Cezaevi'ne
nakledilen ve
"Karagümrük çetesi"
olarak bılinen organize
suç örgüt elebaşı Nuri ve
Vedat Ergin'i dün
ziyaret eden yaklaşık 25
kişi, polis tarafından
gözaltına alindı. Polis,
gözaltına gerekçe olarak
ziyaretçilerin cezaevi
önünde kurban keserek
basın açıklaması
yapmak istemelerini
gösterdı.
Katorifer
yakrtinazam
• ANKARA (AA)-
Akaryakıtta otomatik
fiyatlandırma
gerekçesiyle kalorifer
yakıtına yüzde 5
oranmda zam yapıldı.
Petrol Ofisi AŞ'den
yapılan açıklamada,
kalori'fer yakıtının
kilogram fiyatı
Ankara'da 161.300
liraya, Istanbul'da
15&.600 liraya, lzmir'de
de 154.400 İiraya
çıkanldı. Yeni fiyatlarla
satışm bugünden
itibaren yapılacağı
kaydedilirken diğer
petrol ûrünlerinin fiyaü
ise değişmedi.
findık taban
fiyatı açıklandı
• GİRESUN(AA)-
Fmdık Tarım Satış
Kooperatifleri Birliği
. (FlSKOBlRLİK) 1999
ürünü findık alım
fiyatını açıkladı.
FlSKOBlRLİK Genel
Müdürü Vefa Erarslan,
1999 ürûnü kabuklu
tombul fındığın
kjlosunun 1 milyon 20
bin liradan almacağmı
belirtti. Üreticilerin
acele etmemeleri
gerektiğini söyleyen
Erarslan "Bu fiyat
kampanya süresince
yeniden
değerlendirilecektir"
dedi.
Sendikanın ilk kongresinde sendikacılık anlayışınm sorgulanması istendi
Türk-Iş'te denge değîşiyor
ELHANTAŞÇI
ANKARA - Türk-lş"in aralıkta
yapılacak genel kurulunda "kişfler değU,
sendikal anlayışlann tartışüması"
gerektıği vurgulanıyor. Tiirk-lş Genel
Sekreten Şemsi Denizer de son
dönemlerde genel kurulda aday
olacağının sinyallerini vermeye
başlamıştı. Ancak Denizer'in 6 Agustos
Cuma günü uğradığı silahlı saldın
sonucunda yaşamını yitirmesinin
ardından Türk-İş'te taşlar yerinden
oynadı.
Sendikal çevrelerce solun adayı Tûrk-îş
Genel Başkanı Ba>Tam Meral olarak
değerlendirilirken; aday olabilecekler
arasmda adı geçen Türk Metal
Sendikası Genel Başkanı Mustafa
Özbek "sağ ve ıhmlı sağuT adayı olarak
gösteriliyor. Ancak, birçok sendika
genel başkanı arasında "Sağ sol diye
aynşttrmak yaıüış. Sendikalar sımf
• Sendikal çevrelerce solun adayı Türk-Iş Genel
Başkanı Bayram Meral olarak değerlendirilirken aday
olabilecekler arasında adı geçen Türk Metal Sendikası
Genel Başkanı Mustafa Özbek "sağ ve ıhmlı sağın"
adayı olarak gösteriliyor.
örgütleridir ve ideolojilerine
bakmaksızuı ortak amaç için mücadele
ederler" görüşü ağırlık kazanıyor.
Mustafa Ozbek'in "koşullann
oluşmasını" ve kendisine "sizi başkan
olarak gönnek istiyomz" dileğinin
iletilmesi durumunda genel başkan
adaylığına sıcak bakabileceği
belirtiliyor.
Ozbek'in, Denizer'in yasamını
yitirmesinden önce yakın çevresine
genel başkanlığa aday olabileceğini ve
"dayanabildiği kadar dayanıp" ardından
Denizer lehine çekilecek şekilde bir
strateji izleyeceği öne sürülmüştü.
Birçok sendika başkanı, Tûrk-lş'e bağlı
büyûk sendikalardan Petrol-lş, Yol-lş,
Tek Gıda-Iş gibi sendikalann genel
kurullannın henûz yapılmaması
nedeniyle dengelerin henüz netlik
kazanmadıgını dile getiriyorlar. Aynca,
Türk-Iş'in Emek Platformu içinde,
özellilde sosyal güvenlik yasa tasansı
ile uluslararası tahkim konusunda
takınacağı tavra göre de dengelerin
oluşabilecegi kaydediliyor. Yani Türk-
lş'in, emeklilik yaşının 58-60 olmasına,
özelleştirmelere karşı olup olmadığının
ve uluslararası tahkime karşı takınacağı
tavnn genel kuruldaki dengelerde
netleşeceği belirtiliyor.
Asıl sorunun, Türk-lş'in kişilerle
değerlendirilmesinden kaynaklandığı
belırtilırken, "Kişilerin değil, sendikal
anlayışlann taröşıtaıası" gerektıği
vurgulamyor.
Şemsi Denizer de, son dönemlerde
genel başkan adayı olacağının
sinyallerini veriyor, hatta son dönemde
sosyal güvenlik yasa tasansına ve
uluslararası tahkime karşı sert çıkışlan,
sendikal çevrede, "Arahktaki genel
kurul hazu-uklan" olarak
değerlendiriliyordu.
Denizer, emeklilik yaşının 58-60
olamayacağını vurguluyor, hükümetle
yapıldığı söylenen pazarhklan da sert
dille eleştiriyordu. Hatta Türk-lş'in
yaptığı bu pazarhklardan kendisinin
habersiz olduğunu ve "kişiseJ
açıklamalann Türk-lş'i
bağlajnayacağmı" söylüyordu.
Denizer'in bu çıkışlan yönetimde de
çatlağa neden olmuş ve rahatsızlık
yaratmıştı.
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
KİM5E MERAK ETAIESİK,»
tW $HRA Z&AKANİH
YASA& W
TÎKKO
uyesı 1 kışı
yakalandı
fstanbul Haber Servisi -
Çankın Valisi Ayhan Çe-
vik'e yapılan bombalı sal-
dın olayına katıldığı ileri
surülen yasadışı TKP/ML-
TlKKO örgütüne üye ol-
duğu iddia edilen bir kişi
yakalandı.
Saldın sırasmda çevre-
ye saçılan şarapnel parça-
lannda, parmak izine rast-
Iandığı belırtılen bu kişi-
nin, örgüt üyelerine bomba
eğitimi verdiği belirlendi.
Istanbul Terörle Müca-
dele Şube Müdürlü-
ğu'nden yapılan açıklama-
ya göre, 3 Ağustos günü
yasadışı TKP/ML-TÎKKO
örgütüne yönelik başlatı-
lan operasyonlarda, örgü-
tün "Konferam" grubuna
üye 2 kişi yakalandı.
Yakalanan 2 kişiden bi-
rinin, 5 Mart 1999 tarihin-
de Çankın Valisi Ayhan
Çevik'e yapılan bombalı
saldın olayına katıldığı ve
tstanbul'da çeşitli yerlere
yapılan molotofkokteylli
saldınlara katıldığı ileri sü-
rüldü.
SPY değişikliği önerisi Anayasa Komisyonu'nda kabul edildi, bugün TBMM Genel Kurulu'nda
Siyaset, Erbakan'a koşuüanıyorANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-Yasaklı liderNecmettin Erba-
kan'a bağımsız adaylık yolunu
açan ve partilerin kapatılmasını
güçleştiren Siyasal Partiler Yasası
(SPY) değişikliği önerisi, dün TB-
MM Anayasa Komisyonu'nda jet
hızıyla bir saatte kabul edildi.
Anayasa Komisyonu'jıun DSP'li
üyelerinden Mehmet Ozcan. Ana-
yasa Mahkemesi'nin yetkilerinin
sınırlandığı gerekçesiyle öneriye
karşı oy kullandı. TBMM Genel
Kurulu'nda bugün ele alınması
beklenen önerinin yasalaşması du-
rumunda Erbakan'ın bağımsız a-
day olup olmayacağı tartışılırken
sonbaharda bir grup FP milletve-
kili istifa ettirilerek ara seçimin
zorlanacağı ve böylece Erbakan'a
TBMM yolunun açılacağı senar-
yolan yaygınlaştı. Başbakan Bü-
lent Ecevit ve ANAP lideri Mesut
Yılmaz, Erbakan'ın aday olama-
yacağını söylerken bu yöndeki ha-
berleri yalanlayan FP Genel Baş-
kanı RecaiKutan. "Değiş.iktikEr-
bakan'ı kapsar mı" sorusuna "Ta-
bö kapsıvor" yanıtını verdi. Iktidar
partileri! "tstifalanTBMM'de ka-
bul etmeyiz" derken bazı FP'liler
"Meydanlara çıkanz. Meclis'i ü-
kanz" görüşünü dile getirdi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK)
Başkanı Tufan Algan, son seçim-
ler öncesinde "bazı Idşilerin ba-
ğunsız aday olamayacağtna, mev-
cut anavasa sistematiği \ e o günkfi
SPY'ye göre göre karar verdikle-
rini" söyledi. Algan, Erbakan'la
ilgili sorulara da "\asanin Mec-
Ks'ten geçmesini beklemek lazun"
karşılığını verdi.
FP'nin "uluslararası tahkim
önerisine destefe karşı SPY deği-
şikt^j" pazarlığı sonunda vanlan
uzlaşma nedeniyle TBMM'nin
geçen yasama döneminde oluştu-
rulan uyum komisyonunda hazır-
lanan ve bu dönemde de DYP'li
Ahmetîyimaya taraftndan güncel-
leştirilen SPY değişikliği önensi,
dün anayasa komisyonunda ele
alindı. Komisyonda geçen yasama
döneminde kabul edilen metnin e-
sas alınması ve sadece üzerinde
değişiklik önergesi bulunan mad-
delerin görüşülmesi kararlaştınldı.
SPY'deki "odakolma" tanımı net-
leştirilerek "Bir siyasi partinin
anayasarun 68. maddesinin dör-
düncü fikrası hükümlerine aykın
flillerin işlendiği bir odak haline
geldiğinin Anayasa Mahkeme-
si'nce tespit edümesi halinde, o si-
yasi partinin kapanlmasına karar
verilir. Bu, siyasi parti. birinci fik-
rada yaalı fiiüer o partinin üyele-
rince yoğun bir şekilde işlendiği ve
bu durum o partinin büyük kong-
re, MKYK vey« TBMM'deki grup
genel kurulu veya grup yönetim
kurulunca zunnen veya açıkça be-
nimsendiği yahut bu fiiller doğru-
dan doğruy a anılan parti organla-
nnca işlendiği takdirde söz konu-
su flillerin odağı haline gehniş sa-
MHP ve FP'nin hedefi YÖK
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel
Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Deviet Bahceli ile
FP Genel Başkanı Recai Kutan. dünkü grup top-
lanülannda YÖK Başkanı Prof. Dr. KemalGüriH'ü
hedef aldılar. Bahçeli, YÖK'ün antidemokratik bir
tavır sergilediğinı, öğrencilerİEİ ve öğretim üyele-
rini de bunaltan bir polıtika izledığini behrterek
"TBMM bu poUtikalan ve yolsuzluk iddialannı
mutlaka araşOracaknr'" dedi. Kutan da. 'miHete ve
mflfctin degerferine savaş açtmş bir kişiyc ünrvenö-
teterin tesüm edildiguü. hiçbir demokratik ülkede
böyle bir kisinin görevde kalamayacağııu" söyledi.
Bahçeli. dünkü grup toplantısında yaptığı ko-
nuşmada, son yıîiarda insanyetiştirme sistemi, eği-
tün düzeninde ortaya çıkan sorunlann başında
YÖK'ün geldiğini \urgulayarak şunlan söyledi:
"Büimsei bilginin üretimi, çok özel bir yapılanma-
yı, itinayı gerektirir. Özgür büimsel 7İhniyete ihti-
yaç\-ardır. Yüksekögretim sKteminde mevcutyooe-
timin degiştirilnıeaııin yeterii olmayacağı ortada-
dır. Yüksekögretim sistemirnk bilgi üretecek. büm-
sel bilgi üretimini kurunısal çerçevede sürdürebfle-
cekbiröohvrstteanlayişına yönelmek zonmdaduf
FP lideri Kutan da partisinin grup toplantısında
YÖK Başkanı Kemal Gürüz'e yüldendi. Hiçbir de-
mokratik ülkede bu kadar çok skandala yol açmış
birkişinin görevinin başmda kalamayacağını savu-
nan Kutan, "Medis bu konuya el kmmah. Ortsya
rezaletier çj(a\w. Başbakan, bu bizi aşar, diyx>r. De-
mokratik bir ülkede böyle şey olabiMr mi"' dedi.
yıhr" ifadesi getirildi
DYP'li îyimaya, amaçlarının
Anayasa Mahkemesi'nin yetkisini
suurlamakolmadığını. "odakkav-
ramının beh'rsiz olduğunu. yasada
bunu tanımlama yetkisini kullan-
dıklanm" söyledi.
Erbakan tarüşması
Komisyonda, önerinin kapatı-
lan partiler ve üyelerinin duru-
muyla ilgili 14. maddesi konusun-
da hiçbir tartışma olmadı.
SPY'nin 95. maddesinde değişik-
lik yapıhnasını öngören bu mad-
dede "Kapanlan siyasi parti bir
başka ad alnnda kurulamaz. Birsi-
yasi partinin kapanimasına söz ve
eylemleriyle neden olan kurucula-
n dahil üyeleri Anayasa Mahke-
mesi'nin kapatmaya itişkin kesin
karannın Resmi Gazete'de gerek-
çeli olarak yayımlanmasının arduı-
dan 5yıl süreyie bir başka partinin
kurucusu. üyesuy önetkisi veya de-
netçisi olamazlar. Siyasi partilerbu
kjşileri hiçbir suretie seçiınlerde a-
day gösteremezter" deniliyor.
FP liden Kutan ise yasanın tüm
partilerle ilgili olduğunu söyledi.
Kutan. "28 mffletvekili istifa ettiri-
lip ara secim zorlanacak" ıddiala-
nnın anımsatılması üzenne. "Biz-
debununla ilgili ne bir düşüncevar,
ne bir tasavvur var" dedi.
Siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlannın uluslararası tahkime tepkileri sürüyor
6
Hükümet ahlaksız uzlaşmadan vazgeçmeli'
İstanbul Haber Servisi- Siyasi partiler ve
sivil kuruluşlann uluslararası tahkime tep-
kısi artarak sürüyor. ÖDP Genel Başkan
Yardımcısı AtiHa Ayteımır, uluslararası tah-
kimi TBMM'den geçirmek amacıyla hükü-
met ortaklan ile FP arasında, vanlan uzlaş-
mayı, "ahlaksız uzlaşma" olarak niteledı
DİSK hükümeti yeniden uyardı. istanbul
Tabip Odası. hekim milletvekilleri ile İstan-
bul milletvekıllerine gönderdiğı mektupta,
uluslararası sermayenin operasyonuna or-
tak olmamalannı diledi.
Aytemur yaptığı yazılı açıklamada, hü-
kümetin tahkımi TBMM'den geçirmek içın
FP ile vardığı uzlaşmanın siyasi yasaklı Nec-
mettin Erbakan'ın bağımsız milletvekilı
olabilmesi karşılığmda sağlandığmı öne sür-
dü. Aytemur, "Ahlaksız uzlaşma bozulmab
ve anayasa değişikliği halkın oy una. vani re-
feranduma götüriilmelidir"' dedi Iktidan
oluşturanlar ile siyasal tslamın bu süreçte
birbirlerine aldıklan tavnn unutulmadığını
belirten Aytemur şöyle devam etti:
"Siyasal Partiler Yasası antidemokratik-
tir \e ülkenin kanayan yarasıdır. Secimlerde
secmenlerin yüzde lS'inin oyunun heba ol-
masına ve iradesinin Meclis'e yansımamasn
na yol açmışnr. Parti kapatma ve siyasi ya-
saklar Türkiye'nin ayıbıdır, hemen ve her-
kes için kaJdınlmalıdır. Siyasi iktidann. Er-
bakan ve siyasi İslama rüş\et vermek ama-
cıyla baa değişiküklere gitmesi ve FP'nin
her zaman olduğu gibi demokrasi ve özgür-
lük istemlerini yahuzca kendileri için savun-
ması isesiyasalçürümeninen katmerüsidir."
Sosyal devlet olmanın ön koşullanndan
birinin, elektrik. ulaşım, su dağıtımı ve sağ-
lık gibi kamu hizmetleri alanının esas ola-
rak halkın çıkannı gözeterek düzenlenmesi
olduğunu ifade eden Aytemur, "MecHs'teki
'milliyetçi' 'solcu', 'çağdaş', 'muhafaza-
kâr' cüalı partilerin tahkim konusunda Da-
mstay'ı devre dışı bırakmaçabalannın ama-
cı ise bu alanı tam anlamıyla uluslararası
sermayenin av alam haline getirmektir. Bu-
nun sonucunda halka \erilen hizmetierin ka-
Btesini. fıyaO ve sosyal karakteri uluslarara-
sı sermaye taranndan belirlenecek. Türkiye
Cumhuriyeti'nin sosyalu'ği ise tayin ettigi ha-
kemin terazisi ile tarblacakür" dedi.
MiDetveldllcrme mektup
tstanbul Tabıp Odası, hekım milletvekil-
leri ile İstanbul milletvekillerinden ulusla-
rarası tahkime karşı çıkmalannı istedı. İTO
tarafından milletvekillerine gönderilen
mektupta, tahkim için anayasada yapılmak
istenen değişiklenn Sevr Antlaşması'yla ay-
n tarihe rastlamasına dikkat çekildi. Ulus-
lararası tahkimin kamunun çıkannı koru-
yan Danıştay'ı devre dışı bırakarak ülkemi-
zin yeraltı ve yerüstü kaynaklanm, toplum
sağlığının ve geleceğimizin karartıhnasına
neden olacağı savunulan mektupta, ulusla-
rarası sermaye temsilcilerinin tahkimle ilgi-
li sözlerinden örnekler verilerek milletvekil-
lerinden uluslararası sermayenin bu operas-
yonuna ortak olmamalan istendi.
CHP Silivri tlçe Başkanı Necmi Şimşek
de yaptığı açıklamada, hükümetin FP ve
DYP ile kirlipazarlıklaryaptığını belirterek
uluslararası tahkimin kapitülasyonlann
2000'li yıllarda değişime tabi tutulan yoz-
laşmış bir biçimi olduğunu belirtti.
Tahkime savunma
Izmir Sanayici ve Işadamlan Demeği (ÎZ-
StAD) Başkanı trfan Erol, tahkime karşı
çıkmanın, tahkimi kapütilasyon olarak gör-
menin "cehaletk özdeş" olduğunu savundu.
GLOBALPOLİTtKÜLTÜR
ERGİN YILD1ZOĞLU
'Yeni Jeopolitik' - II
(Çin ve Japonya)
Pazartesi günü, uluslararası yeni jeopolitik orta-
mın kimi özelliklerini incelerken, ABD'nin küresel
hegemonyaanın, Avrupa ve Asya ülkeleriyle ara-
sındaki bir seri ilişkinin bu amaca yönelik olarak
saptanması ve düzenlenmesine bağlı olacağına
değinmiş, bu denklemin en önemli iki ülkesinin
Çin ve Japonya olduğuna işaret etmiştim.
ABD, Çin'in etkinliğini bölgeyle sınırlamayı, ulus-
lararası alana yansımasını önlemeyi, Japonya'nın
ise bölgede bir etkinlik geliştirmesini engelleyerek,
bu ülkeyi uluslararası platformda yedeğıne alma-
yı amaçlıyor. Ancak, son aylardaki gelişmeler her
iki ülkenin de ABD'nin hesaplanna uymayan ref-
leksler sergilemeye başladıklannı gösteriyor. Üs-
telik, Çin ve Japonya'nın bu tür refleksleri, Rusya'yı
da denklemin içine çeken dinamiklere sahip.
Çin yönetimi, ABD'nin temel amacının Çin'in bü-
yük devlet olmasını engellemek, bölgede oluştu-
rulan bir seri anlaşmayla çembere almak olduğu-
nu düşünüyor. Yan resmi Jiefan Ribao'nun
(22/0S/99) yorumuna göre, ABD'nin Asya-Pasifik
Stratejisi'nin temel taşını, Japonya ile geliştirme-
ye başladığı Güvenlik ve Savunma Işbiriiği Anlaş-
ması oluşturuyor. Buna ek olarak ABD-Güney Ko-
re, ABD-Filipinler arasında yapılan iki taraflı aske-
ri anlaşmalar, Tayvan'ı füze koruma alanı içine al-
ma çabalan, Çin'de büyük endişe yaratıyor. Çin
yönetimi açısından bu gelişmeler, ABD'nin "insan
hakJan" kavramına yüklemeye başladığı siyasi iş-
levle birleşince, yeni NATO konseptinin Asya-Pa-
sifik bölgesine taşınması anlamına geliyor. Çin yö-
netimi, ABD'nin bu yönelimlerini. aynı zamanda
küreselleşme (dış piyasaları ABD mallanna, şir-
ketlerine açma) sürecinin, üst yapısı, askeri yan-
sıması olarak da algılıyor.
Diğer taraftan, yeni bir askeri strateji geliştirmek
amacıyla hazırlanan "Sınırianmamış Savaş" kita-
btnın yazarlan Albay Kiao Liang ve Albay Wang
Ziangsui'nin tespit ettikleri gibi, ABD ile doğrudan
bir askeri çatışma halinde, Çin'in güçlerinin yeter-
siz kalması olasılığı çok yüksek (Intemational He-
rald Tribune, 9/08/99). Bu koşullarda Çin, savaşı,
terorizmden, mali silahlara, elektronik araçlardan
Internet vb. medyaya kadar her türlü aracı kulla-
nacak bir şekilde, çok yönlü sürdürmesine olanak
verecek bir strateji geliştirmeye çalışıyor. Çin'in, 2
Ağustos'ta, beklenmedik bir şekilde, 5.000 mil
menzilli, 750 kilo nükleer başlık taşıma kapasiteli,
hareketli platformlu, Dong Feng-30 füzelenni ba-
şarıyla denemiş olduğunu, benzer kapasiteli, de-
nizaltından atılabilen füzelerin önümüzdeki aylar-
da deneneceğini açıklaması (New York Times
3/08/99)) caydırıcı stratejik silahlan da geliştirme-
ye özellikle önem verdiğini gösteriyor. Bu iki yö-
nelime ek olarak, Çin'in 2 milyar dolar ödeyerek
Rusya'dan 60 adet, F-15 muadili, Sukhoi-30 uça-
ğı alması, Hong Kong'dan bildiren Sydney Mor-
ning Herald muhabirine göre, Çin'in Rusya ile iliş-
kilerinın giderek geliştiğini gösteriyor (09/08/99).
1996'da da 22 SU savaş uçağı için 2 milyar dolar
ödemiş olan Çin, böylece, Rusya'nın en büyük si-
lah müşterisi haline geliyor.
Japonya'ya gelince; bu ülke, soğuk savaşın bit-
mesinden sonra, Brezesinzki'nin ifadeleriyle "f\-
ilen birABD protektorası olma statüsünden gide-
rek rahatsız olmaya" (Foreign Affaires, Ekim 97),
1976'dan bu yana geçerli olan savunma strateji-
sini yeniden gözden geçirmeye başladı (Japon
Economic Institute Report, 7/09/94). Ancak, ge-
çen aylarda bu alanda gelişmelerin birdenbiretek-
nik ve ideolojik olarak hızlandığı görülüyor. Yukar-
da değindiğim Ortak Savunma Işbirfiği Anlaşma-
sı Japon ordusunun rolünü, bir kriz anında ABD
güçlerine doğrudan yardım etmesine olanak ve-
recek şekilde genışletti. Japon hükümeti askeri
amaçlı uydu atmaya ılişkin bir karar aldı. Japon De-
niz Kuvvetleri ilk kez "şüpheli" bir gemiye ateş aç-
tı. Japoya, ABD ile birfikte balistik füze geliştirme-
ye karar verdi ve buna yönelik mali kaynak ayırdı-
ğını açıkladı (IHT 8/08/99). Stratejik Araştırmalar
Ensthüsü'nün Temmuz 1999 tarihli bir raporunun
(The Trends in the Asian Military Balance) işaret
ettiği gibi, ilk kez geçen sene Japonya'nın askeri
harcamalan Çin'i geçti.
Tüm bunlann yanı sıra Japon hükümeti, Tokyo
Üniversitesi'nden hukuk profesörü (eski general)
Tshiyuki Shikata'nın tespit ettiği gibi, II. Dünya
Savaşı sırasmda kullanılan, ama sonra yasaklanan
bayrağı ve milli marşı yeniden resmileştinme yö-
nünde tarihi bir adım attı ve bu adımını 9 Ağus-
tos'ta meclise onaylattı QHT10/08). Anayasanın,
Japonya'nın uluslararası anlaşmazlıklan çözümle-
mek için güç kullanmasını yasaklayan 9. madde-
si de resmen tartışmaya açıldı (Far Eastem Eco-
nomic Revievv 12/08). Tüm bu gelişmeler, her ne
kadar sendikalar, aydınlar tarafından eleştirilse de
geneide Japonya kamuoyunun militarizme olan
alerjisinin giderek sulanmaya başladığını, yöneti-
min de giderek daha sağa kaydığını gösteriyor.
ABD, önümüzdeki 25 yıl içinde, uluslararası he-
gemonyasına yönelik olası tehditlerin gelişmesini
engelleyecek bir uluslararası ortam yaratılmasını
amaçlıyor. (Ouadrennial Defense Revievv, 1997).
Ancak, son aylarda Asya'da izlenen gelişmeler,
Japonya'daki silahianmanın Güney Kore'deyarat-
tığı gerginlik (Korean Herald), Tayvvan ile Çin ara-
sında bir savaş olasılığının yeniden güçlenmeye
başlaması, Kuzey Kore'nin, Japonya'ya yönelik
tehditleri, balistik füze denemeleri, bölge giderek
istikrarsızlaşırken, Çin ve Japonya'nın da hegemo-
nik güç olma potansiyellerine uygun militarist ref-
lekslerini güçlendirdiklerini gösteriyor.
Prof. Dr. Suat
Sinanoğlu öldü
Haber Merkezi - Gaze-
temizin cuma günleri kül-
tür hizmeti olarak okurla-
nna sunduğu aydınlanma
kitaplan arasında yer alan
Türk Hfimanizmi 1-Iim
adlı kitaplann yazan Prof.
Dr. Suat Sinanoğlu öldü.
TRTveUNESCO Tür-
kiye Milli Komisyonu es-
ki yönetim kurulu baş-
kanlanndan, Ankara Üni-
versitesi Dil-Tarih ve
Coğrafya Fakültesi emek-
li öğretim üyelerinden
Prof. Dr. Suat Sinanoğlu,
daha çok Atatürkçü, dev-
rimci, çağdaş ve yönlen-
dirici bilimsel çalışmala-
nyla tanınmıştı.
Prof. Dr. Suat Sinanoğ-
lu'nun cenazesi, bugün
Ankara Kocatepe Ca-
mii'nde kılınacak öğle na-
mazından sonra toprağa
verilecek.