Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 MSAN 1999 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
TURKIYE
B 16 Sinop B 14 Adana B 20
Eciırra B 21 Samsun
Kocsli B 18 Trabzon
B 14 Mersin B 20
Çanfrkale B 18 Giresun
Izrriı B 2? Ankara
B 13 Diyarbakır Y 17
B 13 Şanlıurfa Y 18
B 15 Mardin
Mansa J3 20 Eskişehir B 15 Siirt
Ay<ir B 22 Konya PB 13 Hakkâri Y 12
Dentiı B 17 Sıvas PB 13 Van
Zonçıidak B 14 Antalya B 18 Kars PB
P a r
?
a
"
b u l u t l u
Yurdun güney ve doğu
keamlen parçalı bulut-
lu, Doğu Akdenız, Gü-
neydoğu Anadolu ıle
Doğu Anadolu'nun gü-
neyı sağanaK yağışlı,
ötekı yerier parçalı ve
az bulutlu geçecek. Ha-
va sıcakhğı tnraz arta-
cak. Ruzgâr, guney ve
batı yönlerden baW ara
sra orta kuvvette, ya-
ğış antnda yer yer kuv-
vetit olarak esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo 8 Berlin Y 17 Moskova
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
PB
Y
Y
Y
Y
7
14
17
15
16
17
14
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
Y
B
B
Y
Y
19
24
16
23
18
20
20
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
B
Y
PB
Y
PB
PB
23
13
21
21
21
21
28
Münih Y 16 Zürih Y 17 Şam Y 24
£23 Bulutlu ^Çok bulutlu Yağmurtu
<UWAl
Sulukar , Gök gûrûttûlü
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Btştaraft 1. Sayfada
Ecevt'i başbakanlığa, Yılmaz'ı da yardımalığa uygun
gorüor.
E&yakıştırma ANAP lideri Yılmaz'ı rahatsız etmi-
yor.
Ne demişti Yılmaz: "Ecevit'in yardıması olmak
beniniçin onurdur!"
Bö/lece, hükümet sorunu kendiliğinden ortadan
ka)kı\or.
Kanpanya kızıştıkça Türkiye'yi üç-beş yıl istikrar
içinde yöneteceğine inanılan bu formüle "etkin kimi
başki çevreler" destek ve omuz vermeye başladı.
"Bişka çevreler" deyince sakın aklınıza hemen
askerer gelmesin.
Örreğin böyyük medyayı kimi hesaplara katmak
gerekmiyor mu? Zira; dolaşan söylentiye göre gele-
ceği hesaplayan medya "ikiliyi" her organıyla des-
tekliyx
Aycınlık dergışınin Fethullahsever diye tanımladı-
ğı Hüsamettin Özkan'ın, (Ecevit'in aynlmaz parça-
sı, Başbakan Yardımcısı) daha bugünden böyyük
medyanın işadamlığısever kimi önde giden gazete-
cileriye sık sık görüştüğü, sorunlannı dinlediği öne
sürüliyor.
Seçimden sonra başka "ortaklık formülleri" orta-
ya çıknazsa; ünlü ikilimizin kuracağı hükümetle med-
ya arasında daha derin muhabbetlere tanık olabili-
riz.
Buçünkü "temaslar" ısınmaturian.. Gelecegeya-
tınm!
Olası iktidar-medya ilişkilerini düzenleyen senar-
yo, dogrusu dikkatle hazırlanmış. Hükümetin sol ka-
nadından yüz bulmayan bir öneri, medya ile iyi ge-
çinmeyi ilke edinmiş sağ partiyle kotanlacak!
Gelsin gitsin çeşitli olanaklar... Krediler, teşvikler,
bol keseden banka ilanlan vs.
Vatandaş ise, bir umut ocagı gözüyle baktığı TB-
MM'nın eşiğini aşındırmaya devam.
TBMM'yi ziyaret edenlerin sayısı bu irdelemeyi
doğruluyor. "Sorunlannın çözümü için" Meclis'e ge-
lenlerin sayısında bir gelişme var.
Geçen yıl ziyaretçi sayısı 1 milyon 91. Bu yılın ilk
ayındasayı 134 bin.
Yazgı!
Ne ki, ne söylesek ne etsek, ardı ardına seçim üs-
tüne seçim yapsak galiba yerleşik yazgıyı degiştire-
meyecegiz.
Nedir o yazgı? Siyasetçilerin koyduğu bir kural, ku-
rumlaştı: "Birzaman önce söylediğinibirzaman son-
ra unut!"
Büyügünden küçüğüne siyaset erbabının her bi-
rine egemen olan siyaset anlayışı bu..
Yeniden milletvekılı olma şansını yitiren milletvekil-
iaa^eçefKie TBMtvt.'^tûlağanüstu toplamayı başar-
iı.
Seçimi erteletmeleri zordu ama gereksinilen kimi
yasalan çıkarmak için bu toplantı "bir fırsattı".
Avrupa Insan Haklan Sözleşmesi'ni imzalayan Tür-
kiye; Apo'yu sivillerin yargılamasında direnen Ba-
tı'dan daha çok eleştiri almayı önleyebilmek için
DGM yasasını "bu fırsattan istifade" değiştirebilir ve
mahkemeyi askeri yargıçtan anndırabilirdi.
Yol göstericiliği kimseye bırakmayan Demirel'den
o sıra "Fırsatı kullanın, DGM'leri yeniden düzenle-
yin" diye tek sözcük duymadık.
Sözüne inanılır bir çevre, DGM'lerın askeri yargıç-
lardan arındınlmasına askenn karşı çıkmadığını öne
sürdü. Ama sonradan öğrendik; bu bilgiler sadece
bir söylenti. Dogru değil.
Anladık ki; Cumhurbaşkanfnın susmasının, Ece-
vit'in erteleme çabalannın "birnedeni varmış".
Yakın geçmişi anımsamamıza, Demirel'in Askeri
Yargıtay'ın 85. yıldönümündeki bir cümlesi neden
oldu. Cumhurbaşkanı dünkü suskunluğu unutmuş,
bugün "Evrensel hukuka uymak zorundayız" diyor.
Peki ama; fırsat çıktığında evrensel hukuka, ulus-
lararası anlaşmalara uymak "zorunlu" değil miydi?
Burası Türkiye! Zoru gören susuyor. Daha sonra
bülbül..
'Sığmmacı göçmen değil, misafir'HATİCE TUNCER / ERDAL
ÖZCAN / ÖZKAN GÜVEN
ÇORLl/KIRKLARELt - Baş-
bakan Bülenl Ecevit Bütün Koso-
vahlann özgür ve başı dik olarak
anayurtlanna dönmelerini istediği-
ni belirterek "Orası anavatanlan,
burası da ikinci vatanlan. Bütün
Kosovalüar bizim kardeşimizdir.
Onlar bize tarihimizden tniras kal-
düar" dedi. NATO'nun Yugoslav-
ya'ya düzenlediği hava harekâtı ve
savaş nedeniyle Türkiye'ye gelen
Kosovalılann, Kırklareli Valiliği
Gazıosmanpaşa Göçmen Misafir-
hanesi'ne yerleştirilmesi devam
ediyor. Gelen 8 bini aşkm mülteci-
den yaklaşık 2 bin 500'ünün yer-
leştirildiği belirtiliyor. Türkiye'ye
gelen Kosovalılann sayısı dün gece yansı itibany-
la 8 bin 68'e ulaştı. Kosovalı mülteciler, Makedon-
ya'dan uçaklarla Çorlu Havaalanı'na taşınıyor.
Mülteciler buradan da otobüslerle Kırklareli Va-
liliği Gaziosmanpaşa Göçmen Misafırhanesi'ne
getiriliyor. Kırklareli'nin 5 kilometre dışmdaki
göçmen misafirhanesi, daha önce de Bulgaristan
ve Bosna-Hersekli mültecileri konuk etmişti.
Kampta uzun süredir sadece 174 Bosna-Hersekli
mültecı kalıyordu.
Ecevit'ten ziyaret
Ecevit, dün akşam saatlerinde Kırklareli'deki
Gaziosmanpaşa Misafırhanesi 'ne gelerek Kosova-
lı mültecileri ziyaret etti. Başbakan Ecevit ve eşi
Rahşan Ecevit, Kosovalı mülteciler için hazırlanan
prefabrik evleri de gezdi. Ecevit çifti, Kosovalı ai-
İelerle hatıra fotoğraffan çektirdi. Daha sonra
kamp yetkililennden çalışmalar hakkında bilgi
alan Ecevit, burada Kosovalı mültecilere kısa bir
konuşma yaparak kampta 2 bin 500'ü aşkın Ko-
sovalı bulunduğunu, bu sayının daha da artmasını
Çocukiar, yaşamlanndaki değişikiiğin farkmda değiUer. (HATlCE TUNCER)
beklediklerini söyledi. Kosovalılann bütün gerek-
sinımlerinin karşılandığını görmekten büyük
memnuniyet duyduğunu kaydeden Ecevit, yetki-
lilere, yürüttükleri uyumlu çalışmadan dolayı te-
şekkür etti. Ecevit, kampta bulunan Kosovalılara
özellikle "göçmen değil misafir" dedıgini belirte-
rek şöyle konuştu: **Bütiin Kosovalılann özgür ve
başı dik olarak anayurtlanna dönmesiıü istiyoruz.
Orası anavatanlan. burası da ikinci vatanlan. Bü-
tün Kosovalılar bizim kardeşimizdir.Onlarbizeta-
rihimizden miras kaldılar." Konuşması bir tercü-
man aracılığıyla çevrilen Ecevit, Kosovalı mülte-
cilerden bütün gereksinmelerini kendisine iletme-
lerini istedi. Çocuklann, sürekli top isteminde bu-
lunduğunu bildiren Ecevit, Kosovalı mültecilere
içinde top, bebek ve çikolata bulunan torbalar da-
ğıttı. Ecevit, Kosovalılann alkışlan arasında heli-
kopterle göçmen misafirhanesinden aynldı.
Cem^in çağnsı
Seçim çalışmalan için Kayseri'de bulunan Dı-
şişleri Bakanı tsmail Cem, Bosna'da sadece Müs-
lüman olduklan için 200 bin insa-
nın öldüriildüğünü anımsatarak
"Kosova'nın Bosna otmaması için
büyük gayret gösteriyoruz. Bugün
Kosova'da, o capta bir felaketi ön-
lemişgibiviz. Bundan sonrası da ta-
bü ki kolav değil. Daha çok yol kat
edilecek'" dedi.
"Kamp" görünümündeki misa-
firhanede konaklama yerlerinin
yanı sıra, 900 çadırkunıldu. Çadır-
lara elektrik çekme çahşmalannı
da sürdüren görevliler, akşam sa-
atlerine kadar tüm mülteciler için
yaşanabilir bir ortam yaratmaya
çalışıyorlar. Köy Hizmetleri'ne ait
iş makineleri kamp içındeki yolla-
n düzeltirken Kızılay da günlerdir
sıcak yemek yemeyen mülteciiere
yiyecek dağıtmayı sürdüriiyor. Te-
Devlette mülteciseferberliğiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Kosova'dan kaçan mülteciler için
Kırklareli'nde 20 bin kişilik cadırken-
tin kuruluşuna hız veriidi. Kanalizas-
yon şebekesi tamamlanırken, elekt-
' rlR, icme suyove haberleşme altyapı-
sına ilişkbı çalışmalar sürdürülüyor.
Havayoluyla 2 bin 40 mülteciyle
birlikte Türkiye'ye gelen mülteci sa-
yısı dün 7 bin 933'e yükseldi. Mülte-
ciler için açılan yardım kampanyası-
na Kültür ve Orrnanbakanlıklanda
destek verirken, Diyanet Işleri Baş-
kanlıgı, yurttaşlara kampanyaya des-
tek çagnsmda bulundu.
Çadırkenflere hız veriidi
Türkiye, Kosova'dan kaçarak Ar-
navutluk ve Makedonya'ya sığınan
mülteciler İçin insani yardım malze-
mesi göndermeye devam ederken,
KırkJareli'ndeki çadırkentin kurulu-
şuna da hız veriidi. îçişleri Bakanı
Cahit Bavar başkanlığında kurulan
"Geçki Lrf Koortünasyon Kuruhı",
dün yaptığı toplantıda, çadırkentin
elektrik hizmetlerinin TEDAŞ, alan
içi yolların ve içme suyu tesisleri ile
kanaJizasyon sisteminin Köy Hizmet-
leri Genel Müdürlügü, haberleşme ve
posta hizmetlerinin Ulaştırma Bakan-
lığı, güvenlik hizmetlerinin Îçişleri
Bakanlığı, sağlık hizmetlerinin Sag-
hk Bakanlığı, sıcak yemek hizmetle-
rinin Türk Silahlı Kuvvetleri ve Kızı-
îay Geheî'MndSrffifS'ncc karşrian-
ması kararlaştınldı.
Kırklareli Valiliği'nde alt koorda-
nisyon kurulu oluşturulurken, Başba-
kanlık Sosyal Yardımlaşma ve Daya-
mşmayı Teşvik Fonu'ndan şu ana ka-
dar mülteciler için 155 milyar liralık
yardımda bulunulduğu belirtildi.
Kamplarda kalan mültecilerin, işlem-
len yapıldıktan sonra akrabalanna da
gidebilecekleri belirtildi.
Genelkurmay Başkanlığı Şehit Ga-
zeteci Hasan Tahsin Bilgi Merke-
zi'nden yapılan açıklamada, son iki
gündür hava koşullanna bağh olarak
154 uçakla NATO harekâtının sürdü-
rüldüğü, uçaklannkayıpsız olarak üs-
lerine döndüğü kaydedildi.
ltalya-Ghedi"de konuşlu Türk F-16
uçaklannın önceki gûn 19 saat sürey-
le hava savunma görevini yürüttüğü-
ne dikkat çekilen açıklamada, Belg-
rad'ın 150 kilometre güneyinde bulu-
nan Aleksinac kentinde bir sivü yer-
leşim biriminin yanlışlıkla isabet al-
dığı kaydedildi.
ABD'ye ait Theodorc Roosevelt
adlı uçak gemisi grubu ve bir denizal-
tının da Adriyatik'te göreve başladı-
ğı anımsatıldı. Türk Genelkurmayı,
NATOTe ABiynin "ateşkes koşula-
n" konusunda da şu anımsatmalarda
bulundu: "Kosova'da Strp şiddetinin
durmasu Sırp biıüklerinin Koso-
va'dan çekilmesive mültecileriçingü-
venlik ortanunın ohışturularak uhıs-
lararası bir güvenlik gücû ile bunun
desteklenmesl"
TIR'larAnıavııflak'ta
insani yardım kapsamında TSK ta-
raftndan saglanan 110 ton yiyeceği
taşıyan 6 TIR'ın Arnavııtluk'a ulaşft-
ğı, Kızılay'ın 250 çadır ve 2 bin 500
battaniye ile uyku tulumundan olu-
şan yardım malzemesinin 2 uçakla
Makedonya'ya, 2 bin 500 battaniye
ve 400 çadınn da Arnavutluk'a sevk
edildigi vurgulandı. 30 ton yiyecek
ve 500 ton battaniye, çadır ve çeşitli
yardım malzemesinin de hazır oldu-
ğu kaydedilen açıklamada, TSK'ce
saglanan 20 bin portatif karyolanın
Kırklareli'ndeki kampa se\'kİnin de-
vam ettiği bıldirildi.
lekom yetkilileri de Türkiye'deki ve Kosova'daki
yakınlanyla haberleşmek isteyen mültecilerin te-
lefon gereksinimlerini karşılamak için kampa te-
lefon hatlan çekıyor. EGS Grubu da Kosovalı mül-
tecilere giyim yardımmda bulunmaya hazırlanıyor.
Kampta sağlık çalışmalan da yapılırken Kırklare-
lı Valisi KemaJ Önal. 127 mültecinin ayakta teda-
vilennin yapıldığını sövledi.
Yaşblar dayanamadı
Türkiye'ye önceki akşam uçakla geldikten son-
ra sağlık durumu iyı olmadığı ıçın Çorlu Devlet
Hastanesi'ne kaldınlan Melke Lbaca (80). kalp
yetmeziiği ve zatürree nedeniyle dün sabah öldü.
Biba Odici (87) adlı Kosovalı da iki gün önce ko-
roner kalp yetmezliğinden ölmüş ve hastane mor-
gunda bekletilmişti. Cenazeler Çorlu Süleymanı-
ye Camii'nde kılınan öğle namazını takiben, Çor-
lu Asri Mezarlığı'nda defhedildi.
Kosovalı mültecilerin Edırne'nin Kapıkule Sı-
nır Kapısı'ndan karayoluyla gelişleri durdu. Yet-
kililer, son 24 saatte sınır kapısından mülteci giri-
şi olmadığını belirttiler. Ka-
*"" ~" pıkule Sınır Kapısı'ndan 5
bin 536 Kosovalı mülteci gi-
riş yapmıştı.
Bu arada. ABD'nin tstan-
bul Başkonsolosu Carolyn
Huggens, konsolosluk gö-
revlileriyle birlikte göçmen
kampına gelerek Vali Kemal
önal 'dan çalışmalar hakkın-
da bilgi aldı, Kosovalı mül-
tecilerin sorunlannı dinledi.
Başkonsolos Huggens, izle-
nimlerinin sorulması üzeri-
ne Türkiye'nin, Kuzey I-
rak'tan gelenlere yardım ko-
nusunda yaptıklannı unut-
madıklarını, bugün de Ko-
sovalılar için büyük çaba
gösterildiğini gözlemledik-
lerini söyledi. Huggens,
kampta bazı sorunlarbulun-
makla birlikte kısa sürede
önemli diizenlemeler ger-
çekleştirildiğini ifade etti.
K.Çekmece'de intihar
Bu arada, Küçükçekme-
ce'de 1968'de Kosova'dan
Türkiye'ye göçmen olarak
gelen 70 yaşındaki Azem
Ahmedoğlu dün akşam bir
binanın 4. katından atladı.
Ahmedoğlu olay yerinde ya-
şamını yitirdi. Ahmedoğ-
lu'nun 2 çocuğunun Koso-
va'da olduğu öğrenildi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Birleştikleri noktalandan biri şu olmuş:
"DSP-CHP-ÖDP arasında dengeli bir ortaklık."
Nerede, hangi aday biraz öne çıkıyorsa, oylan ora-
da yoğunlaştırmak. Parti farkı değil, sol farkı gözet-
mek!
Mektubu yazanlar, yaş ortalamalannın 75 olduğu-
nu vurgulayıp şu paragrafı da eklemişler
"Gençler karaharını duygu ve coşku ile alıhar, or-
ta yaşlılann karartannda kişisel çıkahar etkili olabilir.
Yaşlılann karariannı ise çok etkilerden annmış, sa-
dece doğruyu ve yarahıyı bulma çabası saymak ge-
rekir... Sol eğilimli siyasalpartiler toplam olarak ala-
bilecekferi en yüksek oranı alsınlar, bu durum yur-
dumuziçinyeterli ve mutlakayarariı olur. Gerisinion-
lar yürütürier... Sağa oy vermek yurt yaranna değil-
dir. Her aklı başında seçmen sola oy vennelidir..."
Ne kadar genç bir degerlendirme!
İlk kez yerel-genel seçimlerin bir arada yapılacağı
18 Nisan'a 10 kala, genel görünüm de adım adım
netleşmeye başladı. Oyle anlaşılıyor ki bu seçimler
"kalelerin yıkıldığı" bir dönem olacak. Eskiden kimi
kentler için bu tanım kullanılırdı. "Kaie kentler'de bir
parti, milletvekillerinin çogunu siler süpürür, ötekile-
re 1 -2 ya düşer ya düşmezdi.
Buna dayalı olarak seçmenin oyunu "parçalaya-
cağı" anlaşılıyor. Ne diyelim? Parçala seçmen!
Bu parçalamanın olumlu sonı/ç vermesi için, sol
seçmenin bu seçimlere bir bakıma "ikinci tur" gö-
züyle bakmasında büyük yarar var. Nerede, kim bir
adım önde görünüyorsa onu desteklemek!
Anakentte CHP'nin adayıysa merkez ılçede DSP...
ÖDP'nin ya da İP-Sol Güçbirliği'nin "gönüllerde ba-
rajı geçmiş" bir adayı varsa milletvekilliğinde onu...
Vurguladığımız gibi, özellikle yerel seçimlere "ikin-
ci tur" gözüyle bakmak, önyargıdan annarak oy kul-
lanmak sonuç verebilir.
Her kentin derdi ayn, amaAnkara'nın mutlaka Me-
lih Gökçek'ten kurtanlması gerekiyor. Politik yakla-
şımlar bıryana, kente karşı işlediği suçlann haddi he-
sabı yok.
Yargı karariannı hiçe saymak onda...
Kent insanlan arasında aynm yapmak onda...
Belediye ihalelerinde yasanın dışına çıkmak on-
da...
Ankara'nın kimliğiyle oynamak onda...
Bütün Ankaralılann vergisiyle oluşmuş belediye
olanaklannı siyasal amaçla kullanmak onda...
Bu durumda Ankaralılann yakın çevreleriyie görüş
alışverişinde bulunup, onde giden adayı çok iyi sap-
tamalan ve oylan orada toplamalan gerekiyor. Sade-
ce kişisel karar vermek yetmez, yakın çevreyle de di-
yalog kurup, bu düşünceyi pekiştirmek, yaygınlaş-
tırmak gerekiyor.
Ankaralı seçmenlerin 18 Nisan'a, "kendileri gibi
düşünen kişinin belediye başkanlığına getirilmesi"
diye bakmaktan çok, "kentin Gökçek'ten kurtanl-
ması" diye yaklaşmalan şart...
Onun yerine gelen kişinin onaylanmayan davranış-
lan olursa, kamuoyu baskısıyla düzeltilebilir. Ama
Gökçek'in neresini düzelteceksiniz? Sadece ağzını
düzeltmeye çalışsanız yıllar alır!
Konuyu sloganlı noktalayalım:
Ankara'nın başından gitmeli Gökçek...
Bunu başaracak adayı öne çek...
Telci: Gazetelerüstü gazeteci...
Annem, kafasındakileri yaşama geçirmeye başla-
mış, orta yaşın hemen ertesindeki kişilerin ölümünü
duyduğunda şöyle den
"Sac düzenini bulur hamur biter, ev düzenini bu-
lur ömürbıteri"
Gülçin Telci, yaşamının en verimli, en paylaşımcı
döneminde aramızdan aynldı. Telci, gazetelerüstü
bir gazeteciydi. Cumhuriyet bir konuda iyi haberci-
lik mi yaptı, Hürriyet'te çalıştığına bakmaz, "Onun şu
yanı da var, hemen işleyin" derdi. Geri mi kaldık, ne-
denini sorardı!
Kalemini, ekonomiden politikaya her şeyin dürüst
yapılması için kullandı.
Tertemiz ışıklar içinde yatsın!
Diplomatik baskı Abdullah Ocalan'a kesintisiz yargılamaI Bastarafı 1. Savfada lararası camianm da tatminkâr cözüm peti- •' ^SI Baştarafi 1. Sayfada
kelçisi olarak görev yapıyordu. Büyükelçi-
liğin tahliye edilmesinin ardından Cumhur-
başkanı'nın Kosova Özel Temsilcisi olarak
atandı. Sözcü Atacanlı, Dışişleri Bakanı İs-
mail Cem'in de bugün Lüksemburg'da Ko-
sova konusunda yapılacak AB toplantısına
katılacağını söyledi. AB, bölge ülkelerinin
dışişleri bakanlanyla Kosova bunalımının
ulaştığı durumu ele alacak. Atacanlı,
Cem'in. pazartesi günü yapılması beklenen
Avrupa Konseyi toplantısına da katılabile-
ceğini söyledi.
Sermet Atacanlı, Arnavutluk'a konuşlan-
dınlacak kara gücü ile ilgili bir soruyu ya-
nıtlarken de "Birfiğin çapu mahiyeti beürlen-
diktensonraülkelere çağn yapılacak Bu ka-
rar doğruitusunda Türkiye uygun bulduğu
adımlan atacak" dedi. Birliğin saldın amaç-
h olmadığını anlatan Atacanlı, a
Ama meş-
ru savunma uhıstararası hukukta var olan
bir durumdur. Saldın olursa kendini koru-
yacak olması varsavdmalıdır'' diye konuş-
tu.Dışişlerı Sözcüsü, Kosova bunalımının
boyutunun gittikçe arttığını, insani bir tra-
jedinin yaşandığını belirterek "Bu kapsam-
da doğal olarak çabalar da güçleşiyor. Llus-
Motorineyüzde 5 ymt
AJVKARA (AA)- Benzine geçen günlerde yapılan yüz-
de 7.5 oranındaki zammın ardından dün gece de kalori-
fer yakıtı ve 6 numaralı füeloile zam yapıldı. Zam oran-
lan yüzde 5.1-5.6 arasında belirlendi.
Yapılan yeni zamla birlikte kalorifer yatatının litre fi-
yatı Ankara'da 106 bin 300 lira, Istanbul'da 102 bin lira,
îzmir'de ise 100 bin 500 liraya yükseltildi. 6 numarah fij-
eloilin litre fiyatı da Ankara'da 61 bin 600 lira, Istanbul'da
57 bin 700 lira, îzmir'de ise 56 bin 200 lira oldu. Zam
oranlan. kalorifer yakıtı ve 6 numaralı fueloilde, sırasıy-
la Ankara 'da yüzde 5.5-yüzde 5.1, tstanbuTdayüzde.5.6-
yüzde 5.5, İzmir'de ise yüzde 5.6-yüzde 5.6 düzeyinde
hesaplandı. Kalorifer yakıtı ve füeloile en son 24 Mart
1999'da zam yapılmıştı.
lararası camianm da tatminkâr çözüm geti-
recek mesafeler aldığı söyienemez" dedi.
Başbakan Bülent Ecevit ise önceki gün
CNN'decanlı olarak yayımlanan "LarryK-
ingSho»" programına Ankara'dan katılarak
Kosova bunalımıyla ilgili sorulan yanıtladı.
Ecevit, Türkiye'nin Kosova'dan kaçan mül-
tecilere her türlü insani yardımı yapmakta
kararlı olduğunu belirtirken, kara harekâtı
ile ilgili bir soruya şu yanıtı verdi: "Böyk
bir tavır almak güç. NATO, askeri operas-
yonlannı etkin biçünde sürdürmeli. NATO,
kuruluşumın 50. yıhnda mutlak başarüı ol-
mak zorunda. Bu aynı zamanda NATO'nun
gerçek bir çabşma içinde vaşadığı ilk tecrü-
be. Şaj et NATO bunda başansa olursa tüm
dünya açısından büyük sorunlar doğar. Bu
nedenle NATO. şu ya da bu şekilde mutlaka
başan kazanmak zorunda."
Rusya Federasyonu'nun, NATO'nun Ad-
riyatik'te konuşlu güçleri konusunda istih-
barat toplamak amacıyla bölgeye göndere-
ceğini açıkladığı 6 geminin 12-13 Nisan
günlerinde, 1 geminin de 15 ya da 16 Ni-
san'da Türk Boğazlan'ndan geçeceği bildi-
rildi. Rusya'nın Dışişleri Bakanlığrna da-
ha önce yaptığı bildirimlerde gemilerin ge-
çişinin 8 Nisan'a kadar
tamamlanacağı kayde-
dihnişti.
Ancak bakanlığa yeni
ulaşan bildirimlere göre
3 savaş gemisi 12 Ni-
san'da, 3 savaş gemisi de
13 Nisan günü Türk bo-
ğazlanndan geçerek Ad-
riyatik'e gidecek. Son
geminin geçişinin ise 15
ya da 16 Nisan'da olaca-
ğı kaydedildi. Böylece
Liman adb keşif gemisi-
ni daha önce Türk bo-
ğazlanndan geçirerek
bölgeye gönderen Rusr
ya'nın Adriyatik'teki sa-
vaş gemisi sayısı 8'e u-
laşmış olacak.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Abdullah Ocalan'ın, ek id-
dianamenin yetişmesi halinde
lmralı Adası'nda 30 Nisan günü
başlayacak olan yargılamasına
kesintisiz devam edileceği, du-
ruşmalara en fazla birer hafta ara
verilerek yargılamamn bir ay
içinde tamamlanacağı bildirildi.
Cumhuriyet'e açıklama yapan
Ankara DGM Savcısı Talat Şalk,
Öcalan'a ait olduğu ileri sürülen
ifadelerin daha önce basına yan-
sıması nedeniyle büyük sıkmtı
yaşadıklannı belirterek "Bir da-
ha aynı sıkınnya düşmek istemi-
yvruz. Onun için kkuaname mah-
kemede okunmadan önce kesin-
likle hiçbir gazetedye verümeye-
cek"dedi.
Şalk, duruşmalar sırasında te-
rör örgütünün daha önce yakala-
nan "ikinci adamı" Şemdin Sa-
kık'ın tanık olarak dinlenmesinj
istemeyeceklerini söyledi. Alınan
bilgiye göre, Öcalan hakkında ha-
zırlanan ek iddıanamenin yazımı-
na Ankara DGM Başsavcısı Cev-
det Volkan'ın başkanlığında
DGM cumhuriyet savcılan Talat
Şalk, Nuh Mete Yüksel ve Ham-
za KeJeş taranndan yoğun şekil-
de devam ediliyor. lddianamenin
20 Nisan'a kadar tamamlanıp
mahkemeye sunulacağı bildiril-
di
Yoğun bilgi akışı
tddianame. yazımı tamamlan-
dıktan sonra, daha önce açılan da-
va ile birleştirilmek üzere Anka-
ra 2 No'lu DGM'ye gönderilecek
ve mahkeme ek iddianameyi sa-
nık Öcalan'a tebliğ edecek. Yar-
gılama kesintisiz yapılacak ve da-
va sona erene kadar duruşmalara
en fazla birer hafta ara verilecek.
Ankara 2 No'lu DGM, bütün
eksikliklerin tamamJanması du-
rumunda, esas hakkındaki müta-
laasını vermesi için DGM savcı-
lanna 15 güne kadar süre vere-
cek. Bu durumda mahkeme heye-
ti Ankara'ya dönecek ve süre bi-
timinde tekrar adaya gidecek.
lddianamenin belirlenen tarih-
te bitirilebilmesi için, gerek Öca-
lan gerekse PKK hakkında başta
Genelkurmay Istihbaratı olmak
üzere, îçişleri Bakanlığı, Emni-
yet Genel Müdürlügü, MÎT ve
Jandarma Genel Komutanlı-
ğı'ndan Ankara DGM Başsavcı-
lığı'na yoğun şekilde bilgi akışı
yaşanıyor.
"Askeri bölge" ilan edilen İm-
ralı Adası'ndaki hazırlıklann ta-
mamlanmak üzere olduğu, gecik-
me olursa Ankara'da bir duruşma
daha yapılması yönünde küçük
birolasılık bulunduğu belirtildi.
Ocalan'ın davaşını izlemek
için şu ana kadar Basın-Yayın ve
Enformasyon Genel Müdürlügü,
Başbakanhk Eşgüdüm Merkezi
ve Ankara 2 No'lu DGM Başkan-
lığı'na yerli ve yabancı basın ku-
ruluşlanndan, dünyanın hemen
hemen tüm ülkelerinden 200'e
yakın başvuru yapıldı. Yaklaşık
200 kişinin sığabileceği belirti-
len duruşma salonuna kimlerin
alınıp alınmayacağını duruşma-
dan bir hafta önce mahkemenin
belirleyeceği bildirildi.
Çok sıkı güvenlik önlemi altm-
da bulunan îmralı'ya sınırlı sayı-
da gazetecinin girebileceği, du-
ruşmayı "gözlemd" olarak ya-
bancı hiçbir heyetin izlemesine
izin verilmeyeceği bildirildi.
Cezaevleri kitabı
Sanık ve müdahil tarafını tem-
silen eşit sayıda avukatın kaöla-
cağı duruşmada şehit yakınlannı
temsilen de taşkınhk çıkarma-
mak koşuluyla en fazla 5 kişinin
bulunmasına izin verilecek.
Diğeryandan, Adalet Bakanlı-
ğı, belgesel amaçla tüm cezaev-
lerinin tarihini yazmaya başladı.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Mü-
dürlügü Tetkik Yargıcı Yılmaz
Sağtam taranndan kaleme alınan
cezaevleri antolojisinde, başta
lmralı, Bodrum, Sinop, Sultanah-
met ve Niğde gibi tarihi cezaev-
lerine agırlık verilecek. Yaklaşık
bin sayfayı bulacağı tahmin edi-
len ve üç ay sonra tamamlanarak
dağıtırmnabaşlanacak olan kitap-
ta, hemen hemen tüm cezaevleri
hakkında aynntılı bilgilere yer
verilecek.
Cezaevi mahkûmluğunun
Türk yazınındaki yeri ve önemi-
ne de değinilecek olan kitapta,
Osmanlı döneminden yola çıkıla-
rak Cumhuriyet dönemi yazarla-
n Nâzım Hikmet, Orhan Kemal,
Sebahattin AK gibi ünlülerin ya-
nı sıra cezaevinde yatan Yümaz
Güneygibi sinema oyunculanna,
12 Eylül döneminde ve sonrasın-
da içerde yatan sağ ve sol örgüt
liderleri ve militanîanna, hüküm
giyen BülentEcevit gibi politika-
cılar ile ünlü mafya babalan hak-
kında bilgilere de yer verilecek.
Ş e m d i n S a k ı k d u r u ş m a y a k a t ı l m a d ı
Askeri savcı idam istemini yineledi
ENVERSEVtŞ
DİYARBAKIR-Güneydoğu'da 238 kişi-
nin öldürülmesi eylemlerinden dolayı hak-
lannda idam istemiyle dava açılan PKK'nin
merkez komite üyelerinden Şemdin Sakık
ve kardeşi ArifSaJak'ın yargılanmasına de-
vam edildi. DGM savcısının hakiannda i-
dam istemini yinelediği Sakık kardeşler,
doktordan aldıklan 5 günlükraporumahke-
meye göndererek duruşmaya katılmadılar.
Diyarbakır 1 No'lu Devlet Güvenlik
Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü
oturumunda îçişleri Bakanlığı avukatlann-
dan Füsun Tannöver. 1993'te Bingöl-Ela-
zığ karayolunda 33 erin şehit edilmesi ola-
yı ile ilgili asker ailelerinin bakanhk aley-
hine açtığı tazminat davasına ilişkin bir ya-
zıyı okudu. Tannöver, Bingöl'de şehit edi-
len askerlerden Murat Mentese'nin ailesi-
nin Îçişleri Bakanlığı aleyhine açtığı dava-
nın sonuçlandığını, 15 milyar liralık tazmi-
natın Sakık'tan tahsil editeıesini istedi.
Mahkeme heyeti, daha sonra Şemdin Sa-
kık'ın cezaevinden duruşmaya gönderdiği
yazılı bir metni okudu. Sakık yazısmda,
Bingöl'deki olay ile ilgili herhangi bir bağ-
lantısının bulunmadığını yineledi.
TTB, kararın mevzuata aykırı olduğunu savundu
OHAL'den aynlaııa sağlık ambargosu
MUTLUSERELİ
ANKARA - Siirt Valiliği, çeşitli ne-
denlerle bölge dışına ataması yapılan ka-
mu personelinin "keyfi doktor raporu"
almasını önlemek gerekçesiyle "her ne
suretle olursa olsun" sağlık kurumlanna
sevkini ve muayenesini yasakladı. Türk
Tabipleri Birliği Merkez Konseyi (TTB)
avukatlan ise işlemin kişi hak ve özgür-
lüklerinin yanı sırahekimlikle ilgili mev-
zuata ve etik kurallara aykın olduğunu
savundular.
Siirt Valiliği Olağanüstü Hal Bürosu,
II Sağlık Müdürlüğu'ne 4 Nisan 1999 gü-
nü bir genelge göndererek, il kamu ku-
rum ve kuruluşlannda görevliyken çeşit-
li nedenlerle bölge dışına atanan perso-
nelin doktor raporu almasını önlemek
amacıyla sağlık kurumlanna sevkinin ve
muayenesinin yapılmamasını istedi. Va-
lilik, personelin sevkini yapanlar ve mu-
ayene eden doktorlar hakkında yasal iş-
lem yapılacağmı bildirdi. Siirt Valisi Os-
manAcar'ın imzasmı taşıyan genelgede,
bazı kamu personelinin atama karanna
karşın doktor raporu alarak kurumdan
ilişkilerini kesmedikleri ileri sürüldü.