02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet tmthaz Sahibi: Berin Nadi Oenel Yavın Yonetmenı Orhan Ennç 0 Genel V ayın Koordınatoru Hikmel Çetinkaya • Yazıışlen Muduru Ibrahim \ ıldız 9 Sorumlu Müdur Fikret llkiz # Haber Merkezı Muduru Hakan Kara • Gorsel Yönetmen Fikret Eser lbtıhbarat Cengız Yüdırımt Ekonomı Öziem \uzak0Kultur Handan Şenkoken 9 Spor Abdulkadir Yucelman 0 Makaleler Sami Karaoren # Duzeltme Abdullah Yazıcı # Fotoğrat Erdoğan Koseoğlu • Bılgı-Belge Edıbe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yavın Kurulu llhan Selçuk (Başkan) Orhan Ennç, Oktav Kurtböke Hikmel ÇHınkava. Şükran Soner, Ergun Balcı, Ibrahim \ ıldız, Orhan Bursalı, Mustaf» Balbav, Hakan Kara. ^nkaraTermıIcısı Mustafa Balba> Ataturk Bulvan No 125 Kat 4 Bakanlıklar-Ankarâ Tel 419S020C hat) Falcs 419502 7 mizmnTemsılusı SerdarKızık. HZıvaBlv 1352 S 23Tel 4411220 Faks 44191 r • AdanaTemMİcisi Çetin Vığenoğlu, inonuCd 119 S No 1 Kat 1 Tel 363 12 11 Fak, 363 12 15 Muesaese Muduru Csttın Aknıen 0 Koordmator Ahme» Konılsaıı • Mııha sebe Bulent V ener • ldare Husevın Gurer* Bılgı Wcm Naıltnal*Bılgı ^ajarSıstem Muruvet Çıler#Saüş FazrictKuzı MEDYA C: • Yonetım Kunılu Başkanı Genel Mudur Gulbtn Erduran 9 Koordınator Reha Işıtnun • Genel MudurYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 0" 7 53 - M3958O 51384«W1 Faks 5138463 ^atımlatan \e Basan ^ enı Cun Haber A)an*ı Basın \e ^ avınulık \ Ş TuriocagıCad W 4! Cagaloglu 34U4 Ist PK 246 Sırkecı Uıanbul Tel (0 2!2| 512 05 0î 120 hall Faks (0 2I2l '13 8' 2 1 N İ S A N 1 9 9 9 Imsak 4 35 Güneş 6 10 Oğle 13 10 Ikındı 16 54 Akşam 19 56 Yatsı 2125 Escada'dan yaz koleksiyonu • İstanbul Haber Servisi - Escada. yaz koleksı>onunda etek-ceket takım ıçınde bustıyer. elbıse-ceket \e ışıltılı pantolon-ceketlen on plana çıkanyor Kırmızı ve sıyahın ağırlıklı olarak yer aldığı koleksıyonda. metalık pınltılı danteller. parlak şantuklar. puskuller ve boncuk işlemeler dıkkatı çekıyor PUPO ye pipo da öldürüyor • NE\V VORK(AA)- Dunya Sağlık Orgutü (WHO), sadece sıgaranın değıl, zararsız olduğu sanılan puro ve piponun da ınsan sağlıgı açısından tehlıkelı olduğunun ve olume >ol açtığının belırlendığını açıkladı Araştırmdya gore, puro ıçenler, ıçraeyenlere gore 9 kat daha fazla akcıger kansenne yakalanıyorlar Pıpo ıçenlerde ıse bu oran 8 kat olarak belırlendı Gunde bır paket sıgara ıçen bır kışının. ıçmeyenlere gore akcığer kansenne yakalanma nskı ıse 20 kat daha fazla Ayasofya sergisi • İstanbul Haber Servisi - Ressam Ismaıl Acar'ın Ayasofya Muzesı'ndekı Avasofya'yı konu alan 10 yıllık çalışmasımn urunu olan sergıye. Armada Otel tarafindan pazar kahvaltısına gelen konuklar ıçın ucretsız araç tahsıs edıldığı belırtildı Acar'ın "Ayasofya'va En Son Ne Zaman Gıttınız" adlı sergısı, 11 Mayıs tanhıne kadar gorûlebılır Sezon yüzde 10-15 doluluk oranıyla açıldı; turizmciler gelecek yılın kurtanlması için tanıtım atağı istiyor TurizmderanutsuzbeldeyîşÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA -Tun2m sezonu bu yıl yuzde 10-15'lıkdoluIukılebaşla- dı Mayıs ayı doluluğunun yuzde 20'yı geçemeyeceğını behrten ve gozlennı Tunzm Bakanlığı'na çe- vıren tunzmcıler2000 yılının kur- tanlmasını beklıyorlar Tunzm sezonu yavaş yavaş açı- lırken Guney Ege'de hâlâ tunstın olmaması tunzmcılen endışelen- dınyor Marmans ve Bodrum'da Nısan ayı doluluğunun yuzde 20'lerde seyretmesı bekleniyor Yenı sezonun değerlendırmesını yapan Bodrum Tunzmcıler Deme- ğı (BODER) Başkanı MuratŞe- remetii onumûzdekı sezon ıçın ka- ramsdr bır tablo çızdı "Her sene aynı sorunlan yaşıyoruz, sezon açı- luica ayağa kalkjvoruz" dıven Şe- remetlı şunlan söyledı "Nisan ayı ölü. Vlajıs da öyle olacak. Yazdan umudumuz yok. Turizm Bakanlığı'nın aldtğı ön- lemler veterli değil. Şu anda yılla- nn yanlışlarının acısını jaşıvoruz. YuzdeKMfdoluluğuyakalavante- • BODER Başkanı Murat Şeremetli, Turizm Bakanlığrnın aldığı önlemlenn yeterh olmadığım belırterek uluslararası bır ajans aracılığıyla tanıtım yapılmasını ıstedı. GETOB Başkanı Asım Gemş, bu sezon körfez bunalımı dönemıne benzer bır sıkıntı yaşanacağını vurgularken Bodrumlu tunzmcıler fiyat indınmı ıstemme tepkı gösterdıler. stsler yildızlı tesisler. Bakanlık der- hal venı tedbirler alnıalı. Uınacak en önemfa tedbir, hemen tamnm Bu tanıtım. birilerine para kazandır- mak için yerli ajanstara değiL ulus- lararası tanıtım organizasv onlan- na yaptınlmaİL Yurtdışı temsiki- Kklerimiz yetersiz. Baa haberter geç geliyor ve onlemler zamanında an- namıyor. Turizm tek tip de\ let po- litikası olarak ele alınamadı. Her gelen kafasına gore bir şev yapıyor. Bundan sonra nevapdacaksa sek- törle birtiktevapıbnah ve hemen ya- pılmalı. Bu seneyi kaybettik. bari 2000'i kaybetmeyelim.'' 'Daha kötü olacak' BODER Başkanı kadar karam- sar olmadığım belırten Marmans Guney Ege Otelcıler Bırlığı (GE- TOB) Başkaıu Ason Geniş ıse "Yi- ne de her şe> eskisinden daha kö- tü olacak" dedı Nısan ayının Marmans'te de kö- tü geçtığını belırten Genış, Mayıs ayında hareketlenme olacagı umu- dunutaşıyor Butün umuduna rağ- men. yenı sezon ıçın "Körfez kri- zinden daha kötü bir kriz vaşana- bilir" dıyen Genış şoyle devam et- tı *Bu senezor bir sene. Geçmişyü- lann olumsuzluklarının hemen hepsini yaşıyoruz. Körfez kririnden daha kötü. Bir çok tesis açılmaya- cak. Geçmiş vıllara göre. yüzde 40 geür azalması vaşanz. Mayıs orta- lannda bir hareketlenme olabiür, ama bakanlığın veni onlemler al- ması şart. Gözümüz bakanlıkta. Beklentimiz, Turizm Odalar Bir- lıği ve TÜRSAB tarafindan bakan- lıktan talep edilenlerin derhal ve- rine getirUmesL V iizde 50 indüim- B benzin veyüzde 25 indirimli ayak- bastı i\i, ama veteıii değil. Bu on- lemlerle turizm olmaz." İndirim istemine tepki Bu arada Bodrumlu tunzmcı- ler tarafindan bır bıldın yayımla- narak ındınm taleplenne karşi çı- kılması ıstendı Tunzm ışletmecı- len ıle pazarlığa oturanlann PKK tehdıdı kozu sayesınde fıyatlan aşağıya çekmeye çalıştıklanna dık- kat çekılerek şu değerlendırmeye yer venldı "Sektördeki kuruluşlann bi- re\ sel tavizlerden kaçınarak ken- dilerine v önelik indirim talepleri- ne kararh biçimde karşı koyma- lan beklenmektedir. Hepimizin bildiği gibi flyatlann duşurulme- shle turistin can guvenliğine yö- netiktehdit ortadan kalkmayBcak, aksine, turiste verilen hizmette kalitc düşecektir.n Danslar engelliler için Yüdız Alpar Bak Okulu, Zihinsel Engelliler Rehabilitasyon Vakfi (ZEREV) yaranna önceld akşam Atatürk Kültür Merkezi'nde bir bale gösterisi düzenledl Yıldız Alpar Bale Okulu"nun 34. resitaünde vaşlan 3 ile 20 arasında değişen balerinler rengârenk givsiJeri. figurleri ve kostümleriyle i/levicilerden buyuk alkış aldılar. Sunuculuğunu ÇÎğdem Tunçun >apdğı geceye ünliı balerinler HuKa \ksular ve Nil Berkan danslan ile katkıda bulundu. Rutkav Aziz de Nâzun Hikmet'in Kuvayı Milliye şiirini genç dansçdann eşliğinde vorumladj. (Fotoğraf HATİCE TUNCER) Koç r»T V«fcoçHoldmgin duztnlsdığl Çocuk Bjlosu bu J>;4IJI sul 20 50 d$ a ulkstindsn j|Slsn ^ocukljırl^ T&n'in Duny^ ÇocubUrı &ğl8niyor f>rogr&mınd% ^ımı2 ^sceds Ayn% Qr-ubu ılg sunütümm Omer Ondsr ds ol^cjık 23 Mıt^tt blütJil &^emenfrk vg Çoeuk B^jjrîmımısı kutl^rken l\«pımız çocuk Turizm Haftası etkinlikleri 'Rakiplerimiz ürküyor' ANKARA/IST\NBLL (Cumhuriyet) -Turizm Bakanlığı Musteşarvekılı Bü- lent Serim. Turkıye'nın gelışen tunzmı ve benzen olma>an doğal, tanhı ve m- sanı değerlerının. ülkenın guçlenmesı- nı ıstemeven rakıplennı urkuttuğunu soyledı Geleneksel olarak 15-22 Nısan tanh- len arasında dûzenlenen "Turizm Haf- tası"nın bu yıl seçımler nedenıyle erte- lenen açılış törenı. dun gerçekleştınldı Torende konuşan Bulent Senm tunzmın, Turkıye'nın dünya çapında başanlar ka- zandıği ulu;>al bır zengınlığı oldugunu soyledı Tunzmın dunyada en hızlı ge- lışen sektorlenn başında geldığını vur- gulav an Senm. "Turizm, sınırlar \e ulus- lar ötesi, dev letten dev lete değıl. halktan halka. insandan insana bir ev sahipliği sek- törüdür" dedı Istanbul'da Tunzm Haftası'nın açılı- şı nedenıyledun BahçelıevlerOzel Ere- sın Anadolu Otelcılık Lısesı'nde bır tö- ren duzenlendı Torene Vah ErolÇakır, tstanbul Mıllı Eğıtım Muduru ÖmerBa- lıbey, tl Tunzm Muduru VaJçın Manav. TURSAB Genel Sekreten Çetin Gürcün. TUROB Yonetım Kurulu uyesı Ali Lçar katıldı Torende konuşan tstanbul Valısı Erol Çakır, tunzmcıler ve ışadamlarının bü- yuk yatınmlar yaparak oteller mşa ettır- dıklennı, ancak bu otellere yangın mer- dıvenı gıbı hayatı bır unsuru koymadık- lannı belırttı Çakır, buyuk kuruluşlar- dan, her şeyı devletten beldemeyıp ken- dı guvenlık onlemlennı kendılennın al- malannı ıstedı TURSAB Genel Sekre- ten Çetın Gurcun de, Avrupa Bırlığı'nın ekonomısı zayıf Avrupa ulkelenne tanı- dığı oncelık nedenıyle Turkıye'ye venl- mesı gereken tunzm kredısının gelme- dığını bunun da tunzmı olumsuz etkı- ledığını soyledı SÖYLE$I ATTİLAİLHAN Gâzi'nin Savunduğu: ( Dolaysız Demokrasü' Q adi Borak, tzmir'de, Gâzi'nin halk- O layaptığı soyleşının 'tamamını' ya- yımlarken, bır açıklamaya gerek gor- muş, once ona bır goz atar mıyız'? "..J^tatürk'ün 2 Şubat 1923 gü- nünde, izmir'de halkla yapmış oldu- öu, altı saat suren konuşmaya, Turk Inkılâp tarıhi Enstıtusu'nce yayım- lanan Ataturk'un Soylev ve Demeç- leri II' deıiemesinın 1952 basımının 83. sayfasında 7.5 sayfa olarak yer verilmıştir: konuşmanın yapıldığı gün de 31 Ocak 1923 olarak göste- rılmıştır; oysa soyleşının yapıldığı tarih 2 Şubat 1923'tur; konuşma metni, 7.5 sahife değıl, esas kayna- ğında 83 sahıfedir. Konuşmanın tam metnı, Sıirt mılletvekilı Mahmut (Soy- dan) bey tarafindan çıkanlmış olan Milliyet gazetesınde süreli olarak yayımlanmıştır..." (Ataturk'un Resmı Yayınlara Gırmemış Soylev Demeç Ya- zışma ve Soyteşılen, s. 125 Kaynak Ya- yınları, 1997) Soyleşı kurtuluşu muteakıp, Gâ- zi'nin TBMM Reısı veya Başkuman- dan olarak değıl, sadece bır meb'us olarak' duşuncelennı açıklaması ba- kımından son derece onemlı gorunu- yor, daha çok 'halkçılık ve ınkılâpçtlık' konusundakı 'radıkaljakoben' tavrını ortaya koyuyori Okudukça ınsan ken- dı kendısıne sormadan edemez Inkı- lâp Tanhı Enstıtüsü, 1952 de soyle- şıyı 'Soylev ve Demeçler ll'ye alır- ken, yoksa kuşa çevınp bu yuzden mı 7 5 sahıfeye ındirmıştı"? Çunku konuşurken Gâzı, 'halkın doğrudan doğruya ıdareyi ele aldı- ğı'TBMM Hukumetı nı, açıkçaovuyor, o TBMM Hukumetı kı hatırlayacaksı- nız, ismet Paşa, Edouard Herriot'ya ondan soz ederken, 'Parıs Komü- nü'nden ılham alındığını soylemıştı; Gâzi nın sozlennde bu ılham çok açık, aslında Montesquieu'yu eleştırmesı de, bununla alakâdar Sıra galıba ona geldı Kolayca anlaşılmıyor mu? Mustafa Kemal demış kı, 'TBMM Hukumetı mevcut hukumet şe- kıllerinden hıçbırısıne benzemez; çünkü onların dayandığı esas, kuv- vetlerin aynlması, kuvvetlerin denk- leştınlmesı nazarıyesıdır; halbukı bızım hukumetımız, kuvvetlenn bır- leştırılmesı esası uzerıne kurulmuş bır hukumettır. Bu şekıl ve mahıyet- te hükümet, denılebılir ki, bugün mevcut değıldir, ancak mevcut ol- mayan bir şeyi hiç vücuda gelme- miş bır şeyi de yapmış değılız. Insan- lık tarihi tetkık edılecek olursa, gö- rülür kı aynı mahıyette kurulmuş ve faaliyet icra etmiş hükümet var ıdi..." (Aynı eser, s. 181/182) Kolayca anlaşılmıyor mu9 Gâzi Mus- tafa Kemal Paşa, konuşmasında, -adı- nı anmıyor ama-, 'Paris Komünü'nu hatırlatıyor, zaten, ardı sıra, bu tarz bır hukumetle 'kuvvetlenn denkleştınlme- sı esasına gore kunılmuş hukumetle- nn' mukayesesıne gırmış kı, bu da ne- yı anlatmak ıstedığıne bır kanıt "... bu nazariye esasen Montes- quieu tarafindan kurulmuş bır naza- riyedir. Montesquıeu bu nazanyesı- nı yaparken, dunyada mevcut mo- dellerden bınnı aramıştır ve onu In- giltere'de bulmuştur. Ingiltere'de ve heryerde krallar vardır: krallarcüm- lece bilındıği üzere, Allah tarafin- dan dahı kuvveüendınlmiş sarnhrdı..." (Aynı eser, s 182) Gâzi, krallann elınden 'ıcra kuvvetı- nın' alınabılmesı, adeta ımkânsıztelâk- kı edıldığı ıçın, Montesquieu'nun 'ço- zumu' bu 'gerçeğı' esas alarak aradı- ğının ustune basıyor "... Montesquıeu değişmeyen, sâ- bit bir karan kabul etmışti; bu nok- tadan hareket ederek, şımdı bu kra- lın kendı ıstıbdadı ve hukmu altın- da ıdare ettıği milleti hakıki saade- te götürebılmek ıçın ne yapmak im- kânı vardı? Montesquıeu bunu dü- şunürken dahı bılıyordu kı, bu an- cak ve ancak milletin hâkımiyetini millete vermekte mümkün olurdu; fakat buna ımkân tasavvur edeme- dığı ıçın bu mıllet egemenlığını -ki kralın elindedir- bunun hıç olmaz- sa bır parcasını millete verelim, par- çalara bölelim; kral istediği gibi key- fine göre hareket edemesin, az çok mıllebn arz, emek ve egemenligi de kralın hareketlen uzennde etkili ol- sun ve bu suretle zarar yan yanya insin; işte 'kuvvetlerin denkleştirH- mesi' nazariyesinin esasını koyan Montesquıeu'nün zıhniyeti bu Jdi..." (Aynı eser, s 182) Yetennce açık değıl mı? Montesquieu, Rousseau, birtesadüfmü? fakat, Gâzi'nin 'temel tesbıtı'şu- dur "... insanlık daıma ve daıma bir- takım zor kullananların karşısında kalmışbn İnsanlık bütun variığını, daima bu zor kullananların elınden kurtarmak ıçın sarfetmıştır. Bu zor kullananlar, bır milletin egemenlığı- nı elınden zorla almış olanlardır, in- sanlık bazen bu zorbalıklan yıkmış, parçalamış, asmış ve kesmiştir; fa- kat matteessüf, kurtulunmuş far- zedildiğı noktada tekrar aldatılmış- tır; ve böylece, zavallı insanlık, da- ıma bırtakım zorbalann esin olmak- tan kurtulamamıştır..." Oyledır de, acaba ınsanlar elını ko- lunu bağlamış, getecekten umıdını kes- mış oturuyor mu 9 Elbette, hayır" 'ça- lışmalar durmaz, durmayacaktır; Montesquıeu'nün önerisı bunlardan birisidır, ortaya konulduğu gün in- sanlığın en sevınçlı günüdür'; hep- sı, o kadarda değıl, Gâzı aynca bırbaş- ka 'aydınlanma'omn da adını anmış, bır de 'uygulama 'dan soz etmış "... Jean-Jacques Rousseau'nun yazdığı kıtaplar da bılhassa bu na- zariye uzerine kurulmuştur; fakat bu nazariyenin vaadettığı saadet, ınsanlığın arzu ettıği saadet değil- dir; mücadele devam ediyor..." "... bu kadar parlak olan bu naza- riyenin, Amenka'nın hayat ve esas ihtiyaçlanna yeter karşılıkta olma- dığım anlamak ıstersenız, daha dun cumhurreısı olan VVılson'm en son kitaplannı okuyunuz; bu zat dıyor ki: -Bu yeterlı değıldir; denkleştirilmiş kuyvetter olamaz ve yoktur; kuvvet- lerin aynmı esasen yanlıştr..." (Ay- nı eser, s 183) Eleştlrilerin 'anlamı' Bu eleştırılerden çıkan ne9 Gâzi Mustafa Kemal Paşa, açıkça, 'do- laysız demokrası'y\ savunuyor; onu Padışah/Halıfe'yı 'konımak ve kurtar- mak' nıyetıyle suçlamış olanlara karşı, onlann ulaştıklan 'dolaylı demokrası'y\ yetersız bulduğunu, hâkımıyetın halka ıntıkâlının, mutlaka 'kayıtsızşartsız'o\- ması gerektığını vurguluyor Onun de- meçlennde sık sık 'halk hukumetı' de- yımını nıye kullandığı, nıye sırası gel- dıkçe 'butun ıdareyi halkın elıne vere- ceğız' dedığı ancak bu sozlen, Inkılâb'ın koşulları ıçensınde dıyalektık olarak ele alınıp, degertendınlınce daha lyı an- laşılır Yine de kafamızda, rahatsız edıcı bır soru ışaretı, kıvnlmıyor mu? Bu dın ve canlı, 'dolaysız demokrası' fıknnden yola çıkılsa bıle; nasıl olmuş da, -ve ne- den,- totalrtef sayılamasa bıle, 'otonter1 olduğu kesın, tekpartılı' cumhunyete geçılmıştır9 Bunu kım açıklayacak"? http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/- bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear