Catalog

SAYFA CUMHURİYET 12 NİSAN 1999 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAM1 URKIYE istanbul PB 16 Edirne PB 18 Kocaelı B 14 Çanakkale Y 18 Izmir PB 18 Manisa PB 18 Aydın Y 20 Denizli Y 18 Zonguldak Y 15 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışerıır Konya Sıvas Y Y Y Y Y Y Y Y 15 15 13 13 13 15 13 12 Adana Y 17 Y 15 Kars Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıirt Hakkârı Van Y Y Y Y Y Y Y 17 17 20 16 16 13 9 Y 12 Açrk Parçaıı bulutlu Marmara'nın ba ı'e kuzey ege kıyı dı- şındakalanbO' urt yağışlı geçec ğışlar yağmı ğanak, yer y rultulu sağ iındeoiac S MERKEZLER ra- sa- Oslo 8 Helsinki Y 74 Stockholm Y 8 Londra Y 15 caklığı az- gârgüne lerden h takuvv dakuı a sı- lüz- yön- aor- anın- jcek. Amsterdam Y 9 Brüksel 9 Paris Y 16 Bonn Y 15 Miinih Y 14 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB B PB Y Y Y PB 13 16 22 15 14 15 18 19 Y 14 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y B B B B PB B B 9 21 7 20 16 19 16 26 B 28 Yağmuriu w w Karlı 840bin Arnavut • Baştarafi 1. Sayfada na-Hersek'te 24 bın 500, diğer ülkelerde 4 bin 413, Kosova içinde yerlerinden edilenler 280 bin olmak üzere, toplam 840 bin 113 kişiye ulaştığı bıldırildi. Hava saldırılannın hedef- lerini havaalanlan, hava sa- vunma-kontrol sistemleri, lojistik depolar, Kosova'da konuşlu ordu ve polis güçle- rinin oluşturduğu belirtilen açıklamada, Türk F-l 6 uçak- lannın önceki gün toplam 30 saat görev yaptığı, bugüne kadar da toplam 507 saat uç- tuğu kaydedildi. NATO kuvvetlerince son 24 saat içensmde Makedon- ya'ya 79 yardım sortisi ile 119 ton yiyecek. su, 119 ton tıbbi malzeme, 781 ton çadır malzemesı. Arnavutluk'a ise 66 yardım sortisiyle 382 ton yiyecek. su. 34 ton tıbbi mal- zeme \ e 100 ton çadır mal- zemesı yardımı yapıldı. Bugüne kadar Türkıye'ye Kapıkule'den karayolu ile 5 bın 676 kişi pasaportlu. Çor- lu meydanından hava yolu ile 3 bin 252 kişi pasaportsuz olmak üzere. toplam 8 bin 928 sığınmacı geldi. tçışleri Bakanı Cahit Ba- yar, Emniyet Müdürü Neca- ti Bilican ile birlıkte Kırkla- reli'ndeki Gaziosmanpaşa Göçmen Mısafırhanesi'ni ziyaret ettı. Bayar, incelemeleri sonu- cu mültecilerin tüm gereksi- nimlerinin karşılandığını be- lirtti. ÇYDDten yardım Çağdaş Yaşamı Destekle- me Derneği de (ÇYDD) dûn Göçmen Misafirhanesi'nde kalan kadın ve çocuklara yardım malzemeleri gönder- di. Misaftrhanede kalan 400 kadm ve 700 çocuk için on beş gün yetecek mıktarda ço- cuk bezi. biberon. hijyenik kadın maizemeleri karnp gö- revlilenne teslim edildi. ÇY- DD yetkilileri aynca görev- lılere kamplarda gençlerin ve gönüllülerin çalışabile- ceklerinı belirttiler. Bombalı saldırı • Baştarafi 1. Sayfada niye Valisi Ümit Karahan saldırganlann yakalanması için başlatılan operasyonda teröristlerle sıcak temas sağlandığını söyledi. Dereli Köyii Çardak or- man deposunun çevresin- de askerlerin dün akşam saat 18.15'te yol konrrolü yaptığı sirada toprağa gö- mülü mayın terönstler ta- rafından uzaktan kuman- dayla patlatıldı. PKK'lile- rin gerçekJeştirildigı öne sürülen saldırıda Uzman Çavuş Zekariya Şahin,Jan- darma Onbaşı CüneytKar- lı ve Er Süteyman Acar şe- hit oldu. Askerlere çay gö- rürdüğü belirtilen Uğur Dağ adlı köylü de olay ye- rinde yaşamını yitirdi. Osmaniye Valisi Ümit Karahan. "Olaydan sonra çevnede başlatılan operas- yonlar sonucu, bir grup te- röristle sıcak temas sağlan- dı. Çatışma bir süre devam etti. Daha sonra terönstler kaçtı. Çanş,ma sırasında bir teröristin ölü ele geçiriküği bilgisi verildi. Fakat cesedi- ne rastlanmadı" dedi. Karayoüarında \?on terörükamyt • Baştarafi 1. Sayfada hak Gtilşen. Haiil Ydmaz, Mehmet Aksoy, Harun To- pal ve Zekaİ BayraJrtar, Os- mancık \e Çorum devlet hastanelerinde tedavi altına alındılar. Eskişehir kent merkezinde Muammer Kurt yönetimindeki 26 FP 142 plakalı otomobil, Ihsan Yıkunın'ın kullandığı 26 KP 581 plakalı kamyon ile çarpıştı. Kazadaağıryarala- nan Nazik Kurt kaldınldığı devlet hastanesinde öldü. Konya-Antalya karayolunda meydana gelen kazada Rıza Polat'ın kullandığı 42 ZA 101 plakalı otomobil, Sey- dişehır ılçesi yakınlannda virajı alamayarak kayalık- laraçarptı Polat, olay yerin- dc hayatını kayberti. Demirel: Insanb7 ,ayıbı bitsin• Baştarafi 1. Sayfada uvgar dünyarun bir ayıbıdır. Kosova'da ya- pılan muamele tüm insanJığa karşıdır. Bu muameleyiyapanın yaıuna kabnayacak&r'' dedi. Dernire! bir soru üzenne, sığınmacı kam- pında gördüklerinin hiç unutamayacagı man- zaralar olduğunu belirterek "Hepsi geçecek" dedi Demirel daha sonra da helıkopterle Tı- ran'a geçerek. Arnavut Cumhurbaşkanı Re- cep Meydani. Parlamento Başkanı tskender Bunişi ve Başbakan PandeH Majko ile bir araya geldi.Göriişmelenn ardından ikı cum- hurbaşkanı ortak basın toplantısı düzenledi. Demirel özetle şu görüşleri bildirdi: 'Manzara hafizalardan süinmeyecek 1 "Kamplarda gördüğüm manzara 21. yüz- jılın eşiğinde. Avrupa'mn ortasında yaşanan insanbk ayıbını tüm açıklığıyla orta>a ko\- maktadır. Yaşanan trajedi uzun yıllar hafiza- lardan silinme>ecektir. Bugün Kosova'da ya- şanan olay deniokrasi) le tntalitcrizmin müca- delesidir. Ortak değerierimizin ya^atdabilme- siveumudun karamsarlığa galebe çalabilme- si için. insanlık dışı bir soykınmın müsebbibi olan Belgrad rejimine karşı NATO'nun ka- rarlılıkla başlattığı harekâbn mutlaka başa- nya ulaşması \e insanlık ayıbımn sorumlula- rııun adalete hesap vermeleri gerekmcktedir. Kosma krizinin başlangıandan bu yana so- runa diplomatik \ollardan bir çözüm bulun- ması yolundaki tüm gayretlere aktif desteği- ni v«ren Türkiyıe'nin. Belgrad rejiminin etnik milliyetçiligc dayanan şiddet politikası sonu- cunda ortava çıkan insanbk trajedisinin açü- ğı yaralan sarma konusunda da üzerine dü- şen sonımluiukJan yerine getirme hususun- daki karariılığını siirdürdüğünü ve 65 mil- yonluk Türkive'nin tek \iicut şekliode geli$- mcleri kaygı ile izlemekte olduğunu Arnavut yetkililerin dikkatine getirdim. lluslararası toplum olarak NATO'nun kararhhğını sonu- na kadar destekiemek durumundayız. Mflo- şeviç'e vcrilecek mesajın açık olması gerek- mektedir. Kosova, eli kanlı canilerden temiz- lenecek. Hunharca etnik temizlikten kaçarak evlerini, yurtlannı terk eden masum insanlar mutlakaevlerine korku$uzca dönebilecekler- dir.F ger ul Ü yeı. tiyoruir» hğakarşTsuv. a bu mesajı iyi anlaması O harekân. bu hedeflere jrecektir. Miloseviç ilete- ler ve kendisini destekle- bulunmayıgerçekten is- jlemekte olduğu insan- âsedecek\ecesaretfen- direcek poiitikalardan süratle vazgeçmelidir- ler. Banşçı yoUara ağuiık verilmesi gerektigm- den hâlâ bahsedebilenlerin Miloseviç'in NA- TO'nun mesajını alması için çaba sarfetmek- ten başka yapacaklan berhangi bir katkı yok- tUK" Araavutluk Devlet Başkanı Meydani de Demirerin bölgeyi ziyaretinin hem manevi hem de siyasi bırdestek olduğunu belirterek, Türkiye'ye ve Türk halkına teşekkürlerini iletti. Meydani, tüm uiuslararası toplumun gözlerini Balkanlar'a çevirmesi gerektiğini belirterek bölgeye yeni bir "MarshaD pJanı" programının uygulanmasmı ıstedı. Makedonya temasian Demirel ve beraberindekı heyet, Arnavut- luk'taki temaslannın ardından Makedon- 4 MGV salıte belge düzenledi' • Baştarafi 1. Sayfada burs veriliyormuşçasına belge düzenlenivor. - Misafırhane adı altında öğrencilere ya da ünı- versite sınavına hazırlanan gençlere yurt hizmeti verildi. ancak Mıllı Eğitim Bakanlığı bundan ha- berdaredılmedı. - V'akfin gelirlerinin tespit edilmesi amacıyla ya- pılan çalışmalar. vakfın belge basımının kontrulü- nü ve kaydını takipedecek bir kurumun bulunma- ması nedeniyle sonuçsuz kakü. Bu nedenle de ka> - da alınmayan birçok geiir için işiem yaptiamadı. - Vakıf kayıtlannın sağlıksız olması ve gerçeği yansıtmaması, \akfin malvarîığının tespıtinde güç- lükler yarattı. Gelirlerin bir kısmı kayda alınma- dı. kayıtlara gıren bir kısmı ise belgelendirilmış harcamalar dışmda kullanıldı. daha sonra da bu harcamalar başka harcama belgeleriyle kaydedil- di. Malı açıdan ortaya çıkan bu aksaklıklar yanın- da ıstihbarat birimleri, MGV'nin laık demokratık devlet aleyhinde faaliyetlerinı sürdürdüğünü sap- tadı. Son olarak vakfın Gölcük"te yayımladığı bir bildiride halkı, dinsız olarak nitelediği, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı ayaklanmaya çafırdığı be- lirlendi ,\nkara 2 No'lu DGM ise "Devietin siyasi, hu- kuki, iktisadi temel nizamlannı dini esaslara göre değiştirmek amacıy la anayasal düzeni yıkmay a te- şebbüs" ettikleri gerekçesıyle kapatılan RP'nin es- ki genel başkan yardımcısı AhmetTekdal ile eskı milletvekilien Şevki N'ılmaz. Hasan Hüseyüı Cey- lan ve tbrahim Halil Çeük hakkında ıdarn, 24 sa- nık hakkmda ise 22 yıl 6'şar aya kadar hapis ce- zası ıstemiyle açılan davanın tensip tutanağını ha- zırlayarak duruşma günü olarak 18 Mayıs 1999 ta- nhinı belirledi. Tensip tutanağ) ile birlikte, Anka- ra"da bulunan sanıklann adlanna davetiye çıkaran mahkeme, başkent dışmda bulunan sanıklann ifa- delerinın de. bulunduklan yerde talimatla alınma- sı için müzekkere yazdı. Iddianamede aynca, Sultanbeyli Belediye Baş- kanı Ali Nabi Koçak. Sultanbeyli Belediyesı Me- zarlıklar Müdürü İmdal Kaya, Müstakıl Sanayici ve lşadamlan Derneği (MLStAD) Genel Başka- nı Eroi Yarar. Milli Gençlik Vakfi (MGV) Genel Başkanı Adnan Demirtürk, eski MGV Genel Baş- kanı Nevzat Lakli ile MGV yöneticilerinin de ara- lannda bulunduğu 24 sanığm ise aynı suça iştirak ettikleri gerekçesiyle TCK'nin 146-3 ve Terörle Mücadele Yasası'nın 5. maddelerine göre 7 yıl 6'şar aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptınlmalan talep ediliyor. ya'ya geçerek Cumhurbaşkanı Kiro Gögo- rov ile görüştü. Üci cumhurbaşkanı görüşme- den sonra ortak basın topiantısı düzenlediler. Demirel bir soru üzerine, "Türkiye, NA- TO'nun bir üyeskür. \ATO neye karar vçrir- se Türkiye deonu yapar.Ama ;u anda NATO kara barekâbaı yapmayacağuu söyiüyor" di- ye konuştu. 'Kara savaşı konuşulmuyor' Demirel. Ankara'ya dönerken uçakta ga- zetecilerin sorulannı yanıtladı. Demirel, Sırplara yönelik kara harekâtına ilişkin soru- yu, "Kara savaşuu bugün hiç kimse telafTuz etmiyor. NATO dahiL, Amerika dahil. Ameri- ka ve NATO, bu işi havadan bitireceği kana- atinde. Askeri kanat çok kararfa. Genenü Clark'ın beyanlan var. 'Bu işi bitireceğiz' di- yor" diye yanıtladı. Demirel, bu konudaki kişisel görüşünün sorulması üzerine şunlan söyledi: "Benim görüşüm olur mu? Ben sizeGene- ral Clark'ın görüşünü veriyorum. Ben birgö- rüş söyleyemem. Bizim Genelkurmay "ın gö- rüşü de ona yakın. Kara harvkiünı henuz te- laffuz etmiyoıiar. O askerle- rin bileceği iştir." Demirel. "Kosma'nın si- yasi geieceğini nasıl görüyor- sunuz? Otonomi mi. bağun- sızük mı" sorusuna. "Hangi- si olacagını. bu askeri hare- kât tayin edecek. Nani tabii NATO'nun siyasi iradesi ora- da çok önemli olacak" yanı- tını verdi. Emniyet uyardı: Silahlı mücadeleye hazırlanıyorlar EVtVGÖKTAŞ ANKARA - Emniyet Genel Mü- dürlüğü Terörle Mücadele ve Hare- kât Daire Başkanlığı'nca (TEMÜH) hazırlanan raporda, ırticaı terör ör- gütlerinin, tıpkı PKK gibi. Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı silahlı müca- deleye hazırlandığı vurgulanarak u Bu örgütlere karşı. İslami\etle irti- cayı, Müslümanla mürtedyi ayirarak mücadele edilmelidir" denıldı. trtı- cai faalıyetlenn Cumhuriyetın kurui- duğu günden bu yana çeşıtli şekil- lerde devam ettigine dikkat çekilen raporda, "Günümüzde irtkai örgüt- ler legal ve illegal ortamlarda yürüt- tükleri faaliyetlerle Cumhuriyetiniiz ve demokrasimiz için tehlikeü olabt- lecek.laik-anrilaik. dindar-dinsiz ku- tuplaşmasuıa zemin hazırlamaya ça- aşıyoriar*' görüşüne yer \enldi. Ra- porda, felsefeleri "şeriat" olan bu ör- gütlerin. tıpkı sol örgütlergıbi Mark- sist-Leninist stratejiye göre örgütlen- dikleri bildirildi. Türkiye"deki dini kesimlerin. "ir- tkai terör örgütleri, radikal dinci gruplar, tarikatlar ve dini akımlar. şahsi >e siyasi istismarcüar" diye de- ğişik smıflarda de|erlendirilmesi ge- rektiği yazılan raporda. irticai terör örgütlerinden olan -Hizbullah. tsla- mi HareketÖrgütü (İHÖ), İslami Bü- yük Doğu Akıncılar Cephesi (İBDA- Q, Vasat Örgütü >e İslami Cemiyet ve Cemaatler Biriiği (İCCB)" hak- kında aynntılı bılgılere yer verildi. Emniyet. halihazırda. "Malatyab- larGrubu. Hizbullahi \ahdetGrubu, Vıldız Grubu, Aktepe Grubu" gibi 20 cıvannda radikal dınci grubun fa- aüyet gösterdigını bildirdi. Emniyet raporunda, irticai örgütlere karşı yü- rütülen mücadelede şu temel esasla- ra dikkat edilmesi istendi: "Ozellikle son dönemlerde irticai terörörgütleri radikal dini gruplann kesintisiz 8 yıllık eğitim. türban. ezan genelgesL merkez \aaz gibi konulan da suiistimal etmek suretiyle propa- ganda unsuru olarak kuüanmışlar- dır. Buna karşı irticai örgütlerin yü- riittükleri bu propagandalara yöne- lik alınacak karşı tedbiıier de şu şe- kilde belirtiiebiur: İslamiyetle irticayı, Müslümanla mürteciyi aynı platformda görmeme- liyiz. Bilindiği gibi İslanı dini yoruma müsait ve ber tüıiü ilmi gelişmeye açık bir dindir. Bu nedenle konuyu b- rismar eden kesimlerle. saf. temiz ve hiçbir art niyeti olmayan kesimleri birbirindeo ayırt etmek zorundayız, Bu noktada yapılacak hatalar, devle- ti vey önetkiİeri kâfîriikie itham eden radikal gruplann ve terör örgütleri- nin propagandalan için çok müsait bir zemin oluşturacaknr.Diğertaraf- tan, tslami duyarhhgı olan tüm ke- simleri potansiyel bir tehdit olarak görmemeUyiz.Muhafazakâr halkke- simleri adeta birer potansiyel tehdit unsuruolarak görülmeye ve bu şuur- la hareket edilmeye başlandığı tak- dirde. toplumun büyük kesimleri hiç joktan yere rahatsız edilecek \e bun- dan irticai grup ve örgüüer istifade edecektir. Devleti temsil eden bizte- rin dini istismar eden kişi. grup veör- gütkrle mücadele ederken yapacağı- mız her hatanın radikal gruplar ta- raflndan birer propaganda unsuru olarak kullanıldıgı ve kullanılacağı unurulmamalıdır. Bizler de>letimizin ayTiasıyız. Dola- yısıyla vatandaşlanmıza hizmet ve- rirken onlan dil, ırk, din. mezhep ve düşünce farkhhklanna göre ayırma- dan hizmet \ernıek mecburiyetinde- yiz. Bunun yolu da laik arüayışla va- tandaşlanmıza hizmet vermektir." Raporda, Türkiye'nin coğrafi ve stratejik konumu gereği sürekJi olarak iç ve dış tehditlere maruz kaldığına dikkat çekilerek, dışan- dan gelen tehlikelere karşı mücade- le etmenin kolay, içeriden gelen tehlikelere karşı mücadelenin ise zor olduğu \urgulandi. Bunun ma- sum insanlarla masum olmayanla- n ayırmadaki zorluktan kaynaklan- dığı kaydedilen raporda şu görüş- lere yer verildi: "Sonuç olarak şunu söylemek herhalde yerinde olacakür: Aradan uzun ydlar geçmesine karşın laiklik. hâlâ üzerinde tarüşılan bir konu ol- maya d^vam etmektedir. Bunun en büyük nedeni, bu dc\rimin halkımı- za yeterince anlaülamamış olmasıdır. Poksolarak üzerûnizedüşen göre\1er ise laiküğin dinsiziik olmadığuıı mil- letimize anlatmak, dini bu şekilde is- tismar ederek toplumumuzun düze- nini bozmaya çahşarüara hukuk ku- rallan cerçevesinde engel olmak. de- mokratik ve laik Cumhuriyetimizin teminab olduğumuzu herkese göste- rebilmektir." 'Rusya yanhş yapıyor' Demirel, Rusya'nm tutu- muna ilişkin görüşünün so- rulması üzerine, "Yanltşür, yani Mfloşeviç'e destek ver- mek veya cesaredendirmek bu insanlann ısOrabuıa sebep olmakör ve bu zııbne iştirak etmektir" görüşünü kaydetti. Yunanistan'ı da eleştiren De- mirel. "Pek anlaşılan bir iş depdir. Yunanistan. NA- TO'nun bir üyesidir. Kârâ ortakur daima, zarar varsa onaortak değildir. Haydi ba- na ey>allah" diye konuştu. Seçim değeriendirmesi Demirel, gazetecilerin hangi partiye oy vereceğini sormalan üzerine, "Oy mese- lesi ifşa edilme2 r dedi. Demi- rel, "Yüzde 25 oranındaki kararsızlardan biri de sizsi- nizgaliba" sorusunu, "Hayır. daha bir hafta var. Ölçecegiz biçecegiz" diye yanıtladı. Demirel, kaç partinin Meclis'e gireceğinüı sorul- ması üzerine ise şunlan sö'y- ledı:"Sizin hesaplanıuza gö- re her halde 6 parti girer go- rünüyor. Öyle görünüyor. Anket yok. Anket olduğu za- man kolay dıonlan söylemek. Ankete başlangıçta o kadar sempati Ue bakmadım. Ben desempatiilebaktlmadı. Ben de sempati ile karşılamadım. Fakatankeder rurru. 1991 se- çimlerinde anketier tutmuş- tur. 'Dur bakalım' bu da ge- çerdemişadam.'" Milli Görüş'te çaüak Gottgurûltûlû G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada Spor tesislerinin her tarafı kampa elverişli hale getirilmeye çalışılmış. Araçla gelenler bahçeye ku- rulmuş. Minibüsü, kamyoneti olanlar, onlarca dö- nüm arazinin ortasına oturtulmuş villada gibi. Çadır bulabilenler, onlann hemen arkasından ge- len şanslı kişiler. Kuru bir karton sahibi olmak ipek halıya eşdeğer, desek abartma sayılmaz. Çocuk- lar olup bitenden habersiz, her şeyden zevk alıyor- lar. Orta yaşın üzerindekilerin gözyaşlan kurumuş. Spor salonunun içi ise kocaman bir koğuş hali- ne getirilmiş. Her aile bir yatağın üzerinde oturu- yor. Her yatak aynı zamanda oturma odası, yemek salonu, balkon... Kirli çamaşırtarı asmak için de- mirçubuklaryerleştirilmiş. Dışansı yağmur. Birkaç kare fotoğraf çekeyim, dedim; deklanşöre basar- ken içim titredi. Sanki bütün olup bitenlerin suçlusu benim... Kampta bir gençle tanıştım; 16-17'sinde. Adı Muhammed. Hal hatır sormaya kalmadan Koso- va Kurtuluş Ordusu (UÇK) üyesi olduğunu söyle- di. Türkçeyi kesik kesik. ama anlaşılır konuşuyor. Cüzdanından küçük bir kâğıt çıkardı. UÇK vermiş. "UÇK'nin elemanı olduğuma dairdir" diyor. Az sonra babası geldi, Veli. 6 nüfus yola çıkmışlar, giysilerini 13. günde çı- karabilmiş. Kafasında bir an önce dönmek var, a- ma nasıl olacak, o da bilmiyor. Iki-üç tümcede bir "Inşallah" diyor. Oğlu Muhammed'in UÇK'ye ya- zıldığını yineleyip ekliyor: "Biraz keyifsizdi, iyileşince gidecek. Artık UÇK'de ne vazife verirlerse... Sonu ne olurbilmi- yonız." Veli Bey'e göre artık Sırpla bir arada yaşanmaz. O devir geçti. Aynlırken Türkiye'den gelen heyetin korumasını üstlenen Türk askerierini gördüler. Ve- li Bey aynen şöyle sordu: "Bunlar Mehmetçik mi oluyor." Sonraki durağımız, Arnavutluk'un 3. büyük ken- ti Elbasan yakınlannda Kızılay'ın kurduğu kamptı. 5 bin kişiyi banndıracak kampın misafirleri henüz gelmemiş. Ama anlatıldığına göre yakındaki köyün kimi sakinleri "Buraya bizi de alın" demişler! Arnavut Cumhurbaşkanı Recep Meydani, De- mirel'le görüşmesinden önce gazetecilere bilgi verirken temel hedeflerini açıkladı: "Kardeşlerimizin bir an önceyurtfanna dönme- leri." Yani Meydani, "Ne kadar Arnavut varsa gelsin, kucaklanz. Kapımız açık, nüfusumuz bilmem kaç milyon olur" havasında değil! Erdal inönü'ye "meslektaşım" diyen fizik pro- fesörü Meydani, "Kardeşlerimiz yurtlanna döne- cek" sözünü birkaç kez yinetedi. Bu yuzden Arna- vutluk, Kosova'dan gelen kardeşlerinin ülke top- raklarındaki akrabalannın yakınlarının yanına yer- leşmelerini değil, dönmeye hazır olarak toplu hal- de bulunmalarını istiyor. Tiran'dan aynlırken havaalanı askeri uçaklar ve yardım malzemesi taşıyan kargo uçaklarryiadoluy- da Sarsılan iç banş ' Makedonya'daki durum ise daha karışık... Bü- tün yaşananların kavşak noktası. Bu yüzden ne yapsa bir eksik. Ne yapmasa çok fazla! Makedon'un, Arnavut'un, Türk'ün, Sırp'ın, Ro- men'in bir arada yaşadığı Makedonya'nın bütün dengelerinde bir gevşeme dikkati çekiyor. Hükümet dengeleri sarsılmış... İç banş dengeleri sarsılmış. Uiuslararası ilişkilerde güçlükle kurduğu denge- ler sarsılmış. Yeni Dünya Düzeni ikliminde kurulan Makedon- ya, şimdi yağmurunda ıslanıyor. Makedonya ile ilgili gözlemlerimizi sonraya bı- rakalım. Tarihle nokta koyaJım. Makedonya'nın geçmişindeki pek çok kilomet- re taşından ikisi şu: - Büyük Iskender dünyayı ele geçirmek için bu- radan yola çıktı. - Tarihteki, efendilere karşı ilk köle ayaklanması (Spartacus) burada yaşandı. Gönül ikinciyı anımsamak istiyor! METtNGÜR KÖLN - Avrupa'daki merkezi Alman- ya'nın Köln kentinde bulunan fslam Top- lumu Milli Görüş (IGMG) Genel Başkanı iki evli AK Yüksel'in Kamen kasabasmda bir arkadaşınm 25 yaşındaki kızıyla hoca nikâhlı üçüncü evliliğini yapması örgüt içinde sert tepkılere neden oldu. Teşkilat- tan gelen tepkıler üzerine Yüksel istifa et- mek zorunda kaldı. Olayın duyulması üzerine Kamen'dekı Milli Görüş eamısınden, Köln'deki genel merkeze gelen çok sayıda kadın, "Bunlar İslamiyetin yüz karasL İnsanlan dinden uzaklaşörmaya çahşıyoıiar. Kocalanmıza. yapuklanyla kötü örnek oluyorlar. Böyle rezalet olmaz"' diyerek Ali Yüksel'in ısti- fasını iseyerek genel merkez yöneticileri- ni protesto ettiler. Bölge yürütme kurulla- nnın ve şube başkanlannın Frankfurt'ta yaptığı olağanüstü toplantıda Ali Yûksel başkanlıktan istifa ettiğini açıkladı. Ali Yüksel, 1985'teOsmanYumakoğul- lan ile birlikte Necmettin Erbakan'ın di- rektifiyle Avrupa Milli Görüş Teşkilatı 'run başına getirilmişti. Refah Partisi 'nin ve Fa- zilet Partisi'nin Avrupa'da kilit konumun- daki üç adamından biri olan Ali Yüksel, 13 yıl süresincedeğişmeden genel sekreterlik yaptı. Yumakoğullan'nm Türkiye'ye RP milletvekili olarak transfer edilmesi sonu- cu Milli Görüş'ün genel başkanı oldu. Al- man Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın yıl- lık raporlannda tehlikeli sayılabilecek ör- gütler arasmda yer alan IGMG'nin birinci derecede sorumluluğunu taşıyan Ali Yük- sel. geçen genel seçımlerde RP'nin Antal- ya milletvekili aday adayı olmuştu. RP'nin ve onun devamı olan Fazılet Par- tisi'nin nihai amacı dünya müslüman dev- letini, buna bağlı olarak Erbakan'ın çağn- sı üzerine "tslam Ülkeleri NATO Teşkila- n" nı kurma uğraşılannda önemli bir rol oynayan 1965"ten bu yana Milli Görüş'ün mimarisi Ali Yüksel, 27-28 Nisan 1991 de Almanya'nın Koblenz kentinde yapılan "5. Avrupa Müslümanlan Meseleleri Konfe- ransrnın da düzenleyıcileri arasındaydı. Bu konferansın nihai bıldirisinde, "Avnı- pa MiUi Görüş Teşküaü'nın daveri üzerine toplanmış ve iki gün sürmüş bu konferan- sa Avnıpa ülkelerinden mevcut 1000'den fazla mescit ve bu mescitiere ait cemiyeöe- rin bir kısım temsilcikri delege olarak veyi- ne Baü AvTupa'dayaşayan binlerce Müslü- manise dinleyici olarak kaülnuşlardır" de- niliyor. Bu toplantıya katılan örgütler arasında Dünya İslama Çağrı Cemiyeti (Trablus- Libya), Düny a Islam Cemiyeti (Mekke-Su- udi Arabistan), Cemiyeti Hayriye (Ku- veyt), Dünya Müslümanlar Talebe Fede- rasyonu (ICuveyt), Dünya Müslüman Kongresi de (Karaçi-Pakistan) bulunuyor- du. Takıyye yapmalda tanınan zaman zaman yerine göre sol içenkli deyimler kullanan Ali Yüksel. Salman Rüsdi'ye HumeynTnin ölüm fetvası çıkarmasraı şu açıklamasıyla destekliyordu: "Eğer küfür varsa cezası verilmeti. Mut- laka cezalandınlması gerektiğine inanryo- rum. İnsanlara şeref veren inançlann da dokunulmazlığı vardır. Herkes dilediğine küfür ederse v e bu cezasız kalırsa hiçbir şe- yin önüne geçilemez. Dünyada bir mflyar mensubu olan dinin peygamberine veomuı temiz ailesine kimse dil uzatamaz. L'zatan cezasız kaiamaz." CHP istanbul adayı, Ali Sami Yen Stadı'nı dolduran 40 bin kişiye seslendi Polat'tan 6 imar anlasması' Polat Milli Takun Teknik Direktörii Denizli'nin küçük kıa HUal ile yurttaşlan selamladı. (HATİCE TUNCER) İstanbul Haber Servisi - CHP tstanbul büyükşehir belediye başkan adayı Adnan Polat, seçimi şimdiden kazandığını savu- narak " 18 Nisan'da Atatürk'ünpartisinin aJü okhı bavrağuu tstanbul'a dikecegiz" dedi. Polat, Ali Sami Yen Stadı'nı tamamen dolduran Istanbullularla "imar anJaşma- »" imzaladı ve belediye başkanlığına se- çiJdiginde 5 yılda tstanbul'da imar ve ruh- sat sorunu çözülmemiş tek yapı kalmaya- cağı sözünü verdi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile dün sabah saatlerinde Erzu- rum'da seçim gezisine katılan Adnan Polat, daha sonra Ali Sami Yen Stadı 'nda düzenle- nen "Adnan Polat ile el ele konserir> ni izledi. Cipin üzerinden eşi Ay- je Polat ile birlikte 40 bin kişilik stadı tama- men dolduran yurttaş- lan selamlayan Polat, bir kez de sahada dola- şarak tribünlere el salladı. Milli Takım Teknik Direktörü Mustafa Deniztinin kü- çük kızı Hflal'in takdimiyle konuşmasına başlayan Polat, biri hizmetlerden yararla- nan, diğeri varoş denilen hizmetlerden ya- rarlanamayan iki İstanbul olduğunu kay- dederek "Dd tstanbul'u reddediyDruz,biz sadece bir tstanbul Istiyoruz" dedi. Cum- huriyet tarihinin ilk gerçek "imar anlaş- ması r 'nı imzaladığmı anlatan Polat, an- • Polat, biri hizmetlerden yararlanan, diğeri varoş denilen hizmetlerden yararlanamayan iki İstanbul olduğunu kaydederek "İki Istanbul'u reddediyoruz, biz sadece bir İstanbul istiyoruz" dedi. Polat, herkesin inancına saygılı olduklannı belirtti. laşmanın içeriği ile ilgili şunlan söyledi: "Imarla ilgili kazanımuş tüm haklar ko- nınacak, mevcut yapılar palana bağlana- cak, 5 yılda imar ve ruhsat sorunu çözül- memiş tek yapı kalmayacak. Tüm varoş bölgeleri kentte yaşayanlann istedikleri takdirdeAtaköy benzeri modern yerleşim alanlan haline getirilecek. Evi olmayanla- ra 15ydvadelikonutkredi$iilekonutedin- me imkânı sağJanacak." Herkesin inancına ve yaptığı ibadete saygılı olduğunu söyle- yen Polat, "Ancak de- mokraök, laik cumfıu- riyet ve ulusal bütünlü- ğümüzden asla taviz vıenneyeceğiz'' dedi. Halkın kendisine olan ilgisini medyanın görmezden geldiğin- den yakınan Polat iddi- alı konuştu: "Sahte ka- muoyu yoklamaian ve anket sonucu açıklaya- rak sizi aldatmak iste- yenlerin tezgâhına gei- meyin. Seçimi biz ka- zandık. Biz yürüyomz, gümbiir gümbür İstanbul'da iktidara gelivoruz. 18Nisan'da Atatürk'ün partisinin altı oklu bayrağnu tstanbul'a dikeceğjz". "Adnan Polat ile el ele" konserinde De- met Sagıroglu, Ferhat Tunç, tbrahim Er- kal. Kenan Doğuiu, Pınar Dilşeker ve U- fuk Yıldırun, seslendirdıkleri parçalarla izleyicileri coşturdular ve Polat'a destek verdiler.