Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14ARALJK1999SALJ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Meclis'teki
Icottuk' davası
• ANKARA (AA)-
"TBMM Genei Kurul
Salonu'nun yenilenmesi
sırasmda görevlerini
kötûye kullandıklan"
gerekçesiyle eski TBMM
Başkanı Mustafa Kalemlı,
TBMM'nin eskı üst düzey
5 yöneticisi ve Emlak
KonutAŞ'ninl3
yönetıcisüun
yargılanmasına devam
edıldi. Ankara 11. Aslıye
Ceza Mahkemesı'nde
görülen davanın dünkü
duruşmasında yargıç
Mehmet Berber, Ankara
3. Asliye Hukuk
Mahkemesi'nden gelen
dosyadaki keşif zapü ve
rapordan birer ömeğin
dosyaya konulmasına ve
bu nedenle de TBMM'de
keşif yapılmasına yer
olmadığına karar vererek
duruşmayı 2000 yılının
şubat ayına erteledi.
Demirenn
lidertik sırlan
• ANKARA (AA)-
Cumhurbaşkanı
Sûleyman Demirel'in
"liderlık sırlan", bir
kıtapta toplandı. Gazeteci-
yazar Celkl Kazdağlı'nın
kaleme aldığı
"Demirel'in Liderlik
Sırlan",
Cumhurbaşkanı'nın 50
yıldır siyaset sahnesınde
lider olarak kalmasının
altın sırlanru anlatıyor.
Gelecek hafta okuyucuyla
buluşacak olan kıtap,
"profesyonel bir siyaset
gözlemcısinin"
gözlüğüyle Demirel'in
"neden hep lıder
olduğuaa" ışık tutuyor.
Yenidede'nln
davası duştii
• ANKARA (AA)-
Ankara 2 No'lu DGM,
Türkiye Büyük Millet
Meclisi'nde düzenlediği
basın toplandsında,
"halkı, din ve mezhep
farldılığı gözeterek kin ve
düşrnanlığa açıkça tahrik
ettigı" gerekçesiyle 3 yıla
kadar hapıs istemiyle
yargılanan eski FP
Denizli Milletvekili
Ramazan Yenidede
hakkındaki davayı
düşürdü. Ankara 2 No'lu
DGM'de görûlen davanın
dün yapılan karar
dunışmasında mahkeme
Başkanı Mehmet Turgut
Okyay, Yenidede'nin
konusmasının anayasanın
83. maddesine göre
"yasama
dokunulmazlığı" kapsamı
içerisinde
değerlendirildiğini
belirterek, CMUK'un
253/5. maddesi uyannca
davannı düşürülmesine
karar verildiğini büdirdi.
SıtkıTıran
toprağa verildi
• ÇANAKKALE
(Cumhuriyet)-MHP
Istanbul MılJetvekiIi
Bozkurt Yaşar Öztürk'ün
danışmanı Merin Demir
ile birlikte Balıkesir-
Edremit karayolunda
geçirdiği trafik kazasında
yaşamını yitirenMHP
Çanakkale Milletvekili
Sıtkı Turan, dogum yeri
olan Çanakkale'nin Çan
ilçesine bağlı Bahadırlı
Köyü'nde toprağa verildi.
Cenaze törenıne MHP
Genel Başkanı Devlet
Bahçeli, Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı
Cumhur Ersümer, Sağlık
Bakanı Osman Durmuş,
MHP Genel Başkan
Yardımcısı Nazif
Okumuş,, Genel Sekreter
Abdurrahman Küçük,
MHP'li milletvekiUeri Ue
Çanakkale milletvekiUeri
Nevfel Şahin, Sadık
Kırbaş, Turan'ın yakınlan
ve 10 bine yakın yurttaş
kanldı.
Eski SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu: Kurum gözden çıkanldı
'Bakan yolsuzhıkları açıldasın'
İLHANTAŞÇI
ANKARA-Eskj SSKGenel Müdürü Ke-
mal Kıbçdaroğhı. Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın son dönem-
de SSK'ye ilişkin eleştirilenne dikkat çeke-
rek, kurumun sağlık tesislerinın çalışmadı-
ğı, bir anlamda gözden çıkanlması gerek-
tiğı yönünde kamuoyuna mesaj verilmek
istendığinı vurguladı. Kuruma cihaz alma-
yanlann suçlu olduğuna dikkat çekenKılıç-
daroğlu. "Sayın Bakan etrafina baknğmda
kuruma cihaz aJdınnayanlan çok yakınra-
da görûr. Arzu edhorsa tasarruf geneigeie-
rinin alündaki imzalara baksuı yeter. Ken-
di genel başkanı" dıye konuştu. Yolsuzluk-
lann üzenne gitme diye bir olayın söz ko-
nusu olmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu,
"Bir fatura ödenmediyse orada yotsuzhık
yokturId" dedi. Küıçdaroğlu. SSK'nin hiz-
met üretmesı yerine, dışandan sahn aknma-
sının istenmesinin altmda yatan nedenin dı-
şanya kaynak transferinı sağlamak olduğu-
na dikkat çekti.
Kılıçdaroğlu, Okuyan'ın son günlerde
SSK'ye yönelık "Opuyoriar,yoisuzluk var"
yönündekı sözlennın altında yatan neden-
len Cumhuriyet'e anjattı.
Yolsuzluklann üzenne giden herkesi al-
kışlamak gerektiğmi vurgulayan Kılıçdar-
oğlu şu çarpıklığa dikkat çekti:
"Ama bu olayda yolsuzluklann üzerine
gitme diye bir şey yok. Çünkü ödenmeyen
fotıındar basına gösterüryor. Bir fatura
ödenmediyse orada volsuzluk yoktur kL.
SSK'nin agiB hastanelerinde çuvaOarla do-
hıdur. Her fatura gelir. gözden geçirflir; uy-
gun olmavan geri gönderilk Bunun önlemi-
nin alınması gerekir. Onleme ilişkin Ba-
kan'ın söylediği bir şey yok. tki faturayı gö-
rüp 'Katnlyonluk yolsuzluk var' diyor.
SSK'nin 1998 yıiında dışandan aldığı hiz-
met 111 trilyon lira. Şimdi 111 trihonun ta-
mamı yolsuzluk olsa yine katrüyonu bul-
maz. O zaman katruyonhık yolsuzluk nere-
den çıkryor?" "ŞişirOıniş fatura" sorunu-
nun tüm dünya ülkelerinın ortak sorunu ol-
duğunu bildiren Kılıçdaroğlu, faturalan de-
netleyen hekımlere gerçek dışı faturalarda-
ki açıklamalan bulmalan durumunda yöne-
tim kurulu karanyla ek prim ödendiğini
'Gürüz
erken
profesör
oldu'scm
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Eskı
YÖKBaşkanvekiliUy-
gur Tazebay'ın ıddiala-
n üzerine harekete ge-
çen TBMM YOK
Araşünna Komisyonu,
Kemal Görüz'ûn pro-
fesörlük unvanını pro-
sedüre uygun alıp al-
madığı konusunda bir
inceleme başlattı. Ko-
misyon YÖK'ten bu
konuda belge istedı.
YÖK'ün uygulama-
lan ve iinıversitelerle ıl-
gılı iddıalan araştırmak
üzere TBMM'de kuru-
lan komisyon, geçen
hafta dinlediği bazı es-
ki YÖK yöneticilerinin
gündeme getirdiğı sav-
lar üzenne harekete
geçti. Alınan bilgiye
göre eski YÖK Baş-
kanvekili Uygur Taze-
bay, "Gurüz'ün profe-
söriök unvanını afaşm-
da gerekli prosedure
Hvufcnadığr savını dile
getirdi Tazebay'ın bu
iddiası üzerine hareke-
te geçen Komisyon,
Kemal Gürüz'ün do-
çentlık ve profesörlü-
ğüyle ilgili belgeleri
YOK'ten istedi. Top-
lantıda Gürüz'le ilgili
eleştirilerini sıralayan
Uygur Tazebay, ''Ke-
mal GBTÜZ'ÜH OD-
TÜ'de sıradan bir do-
çentken hızia yüksekö-
ğmi" savunarak bunu
TÜSlAD'la üişkilerine
bağladı. Tazebay, Ke-
mal Gürüz'ün TÛSt-
AD için bir rapor hazır-
ladığını ve o tarihten iti-
baren de önünün açıldı-
ğuıı savundu.
Uygur Tazebay, Ke-
mal Gürüz'ün isteme-
diği bazı rektörleri teh-
ditle istifaya zortadığı-
nı öne sürerek, kendisi-
nin de zaman zaman bu
tür görüşmelere tanık-
lık ettiğini söyledı. Ta-
zebay, " Gürüz'ün fete-
mediği Idşileri 'Cum-
hurbaşkanı seni istemi-
yor. Eğer aynlmazsan
seninle ilgili belgeleri
açıklanm' diye tehdh
ettiğİDe Mnnn ranyın
şahit oldum" diye ko-
nuştu.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
söyledi. Açıklamalann devlet ciddiyetiyle
bağdaşmadığına işaret eden Kıhçdaroğlu,
"Açridamalar SSK'de çahşanlan da rahat-
SH edivor. Katrflyonluk yolsuzhıkları Ba-
kan'm açıkiaması lazun. Hangi kurumun
elemanı ödedi bu paralan? Ödenen para
varsa bu Idşüerneden açığa ahnmıyor? Bun-
brçokciddiiddialar.YapılmakisteneaSSK
sağbk tesislerinin çahsrnadığı, bir anlamda
gözden çıkanlması gerektiği yönünde ka-
muoyuna mesaj vermek" diye konuştu. Kı-
hçdaroğlu, bu mesajın işçi ve işveren kuru-
luşlaruıca doğru algılanması ve kuruma sa-
hip çıkmalan gerektiğini söyledi.
Kıhçdaroğlu, kurumateknolojinin geliş-
meleri doğrultusunda cihaz almayanlann
suçlu olduğunu belirterek, Okuyan'ın çev-
resıne bakması durumunda
cihaz aldırmayanJann, çok
yakmında olduğunu görece-
ğini kaydetti. Okuyan'ın, ta-
sarruf genelgelerinin altın-
daki imzalara bakmasuun
yeterli olacağmı vurgulayan
Kıhçdaroğlu, "Hangibaşba-
kan imzaladı bu tasarruf ge-
nelgelerini, kendi genel baş-
kanı" dedi. Sağpolıtıkalann
SSK'nin hızmet üretmesi
yerine, dışandan sann alın-
masının ıstendiğini kayde-
den Kıhçdaroğlu. amacmkay-
nak transfen olduğunu söyte-
di. Kıhçdaroğhı, SSK'nin bu
tür faturalann önüne geç-
mek için paket anlaşma yap-
tığını belirterek yapılması
gerekenleri şöyle anlattı
"Paket anlaşmalannda
bugün anjivo, by-pass fatn-
ndanna yer yok. Hdnti aşa-
masj üniversitevedevlet has-
taneieriile bk>kanlaşmayap-
makbr. Blok anlaşma pek
çok ülkede gördüğümüz bir
uygulama. Çünkü32 mflyon
kişiye SSK'nin tek başma
bakma şans yok. Üniversj-
te, devlet hastaneterine has-
ta sevkederken, bu tür ohım-
snz faturalarla karşuaşma-
mak için btokanlaşmayapd-
maa laznn. Hacettepeve Ga-
zi hastaoekri ile öngörüşme
yapüdL ÜnKvrsttelerin yak-
laşbğını gördük. Butür fitfu-
ra oyunlan dediğimiz, bflgi-
sayar hatalan denilen hata-
lar kendinğinden ortadan
kalkacaknr. Hasta sevkedi-
Br, orada taburcu mu, ame-
nynt mı ofaıra bakdmaz. Pa-
ra bloku yaprinf
'SSK'yi öpüyorlar' diyen Okuyan'a Hakan Tartan tepki gösterdi
'Sorunlar şikâyetle çözülmez'ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)
-Çahşma ve Sosyal Güvenlık Baka-
nı YaşarOkıryM'ın "SSK'yiöpmüş-
ter" açıklamasıyla başlayan tartış-
malarhükümetm DSP kanadında ra-
hatsızlık yarattı.
Eski Çalışma bakanlanndan,
DSP Izmir Milletvekili Hakan
Tartan,"SSK'nin w sosyal güven-
iksistemininsorunianşikâyctedi-
krek çözülmez. Her >il Türkiye
nüfusununneredeysey^rKinabiz-
metgöfüren birkonunu.3-5 mün-
feritoâaynedeniyieyerlebiretmek,
oba oba sosyal de\1ete darbe vnr-
mak isteyen özeDestinne tutkunu
birtakım çevreieriıı ekmegme yağ
sürecektir" dedi.
Tartan, hatalan düzeltmek için
çahşmak gerekriğıne dikkat çeker-
ken şu değerlendirmeleri yapö:
"Çahşanian şikâyct etmek ve
eJestirmek en kolay yotdur. Oysa
doğnısu,20 bin eksikie sosyal dev-
ktin gerekkrini yerine gebrmeye
çakşan kurumun özerk bV yapıya
kavıışınasıiçinmûcadeleetmekrir.
SSK'deki saMirganbğm ve yanhş-
brm en önendi nedeni pobtik baskı-
br ve poiiuk tercihlerdir. Bunun ya-
ptktağı her dönem, SSK'nin \e sosyal
guvenMk asteminin zafivete uğradı-
ğı dönem ohnuştur. Bu anlamda ku-
rumu çağdaş ve verimli bir yapıya
dönüşrürmenin temei yolu, özerldi-
ği jtrieştirmektir.''
Tartan, kısa vadede yapılması ge-
rekenlerden birirun özverili alışma
sergileyen SSK'nin sağlık hizmetle-
rini teknik ve kadro anlamında ge-
liştirmek olduğunu söyledi Tartan,
"Geçmişte haznianan bir kadro ya-
saa beldemektedir. Kadro eksfliği
tamamlaadığıveakyiipıeksikfkieri
gkkrfldiği zamanbirçokSSKhasta-
nesi örnek otacaknr" dedi
Türkiye, Rusya'yı Çeçenistan saldırıları için uyardı
Cem: Insanhktehdhaltmda
ANKARA (Cumhuriyet Böro-
n ) - Dısışleri Bakanı ismaO Cem,
Rusya Federasyonu'nun Çeçenis-
tan'da yaptığı operasyonlann *ia-
santak dışı ve son derece tehHkea"
olduğunu belirterek olaylann da-
ha kötüye gidebıleceği uyansında
bulundu. Cem, Çeçenistan'da ya-
şanan tüm sivil halkın terörist ılan
edilmesinin bütün insanlığa yöne-
lik bir tehdit olduğunu da söyledi.
EhşişJeri Bakanı Cem, dün dü-
zenlediği basın toplanfisında ılk
olarak Çeçenistan'da yaşanan ge-
lişmeleri değerlendirdi.
Rusya'nınGrozni'yi terketme-
yen tüm srviDerin terörist sayılaca-
ğı açıklamasınm çok kaygı verici
olduğunu belirten Cem, şunlan
kaydetti:
bedef «hn«ıın hiçbtr anlamı ve
meşruiyeti yoktur. Hem Avrupa
(AGİT) hepimizin katkısryfaı oJuş-
muş karan ortada>ton ve AGİT
döoeaı başkanı Norveç Dtşlşkri
Bakanı Knut Vollabaek'in Çcçe-
rüsran'agranesmel-lgünkalnufr-
ken Çcçeo hafkmın üzermdeki bu
tarz bir tendidm bütÖB msanağa
yönelikolduğudüsfincesindeyizve
bukoüHda Türkrye'ninkarariıto-
tumuBU bir kezdaha bütün dön-
yaya duyuruıaktavız.''
Cem, Çeçenistan'daki olaylann
Gürcistan'ı olumsuz etküemesi-
nm de sözkonusuolduğunubüdir-
di.
IRMIKIAYDEV ENGtN aengin@doruk.nettr.
Bu satıriar pazartesi sabahı yazılıyor.
Türk ve AJman gazetelerinden oluşan
kocaman bir tomar eşfiğinde yapılmış
keyifli bir kahvattının ardından.
Baş ya da başlıca konu gene Türki-
ye'nin Avrupa Birliği'ne aday üye oluşu.
Türk gazeteleri umut saçıyor. Biri
"2004'e kalmadan tam üye///f"derken,
öteki "Bizim Avrupa'ya değil, Avru-
pa'nın bize ihtiyacı var" kerametini öne
çfkarmakta; Avrupa - Asya köprüsü
Türkiye'nin, genç ve dinamik nüfusu ile
tüketici ve üretici olarak Avrupa'nın
"açıkiannı" kapatacağından filan dem
vuruyor. Herhalde vardır bir bildikleri.
Alman gazeteleri daha sorgulayıcı.
ön sayfalannda "Türklerin acelesi
var"dedikten sonra Ecevit'in 2004'e
varmadan tam üyelik beklentisini akta-
nyorlar. Ama iç sayfalardaki daha derin
ve ayrıntılı yorumlarda Türkiye'nin
adaylığı bağlamında Kıbns düğümünün
çözüm olanak ve olasılıklannı irdele-
mekteler.
Besbelli ki Kıbns, Türkiye'den görül-
düğü gibi salt birTürk-Yunan uyuşmaz-
lığı değil, Avrupa Biıiiği'nin belli başlı si-
yasal sorunlanndan biri.
Yani adaylık sürecinde, Türkiye'nin
önüne, Kopenhag ölçütlerine uydun uy-
madın tartışmasından önce Kıbns so-
runu gelecek.
Türkiye buna hazır mı ?
Şu Kıbns Düğümünü
Bir Daha Düşünsek mi ?
Yunanistan buna haar mı ?
Çünkü bu günden sezip çıkardığımı-
za göre Avrupa buna hazır.
Çok yalın bir takvım işleyecek:
2002'ye kadar sorunun siyasal çözümü
için çaba gösterilecek. Oldu oldu. 01-
madı, Kıbns düğümü Lahey'deki Ulus-
lararası Mahkeme'nin önüne gelecek.
Mahkeme, Birteşmiş Milletler Sözleş-
mesi'ndeki ilkeler çerçevesinde bir ka-
rar verecek.
O zaman karar üç aşağı beş yukan
belli:" Kıbns bağımsız bir cumhuriyet,
egemen bir devlettir. Bir başka ülkenin
silahlı gücünün o topraklarda üstlen-
mesi ve kalması BM ilkelerine aykındır.
Kıbns'ın geleceğine Türk ve Rumlar-
dan oluşan Kıbns halkı karar verecek-
tir" denecek. Helsinki'de alınan ilke ka-
ranna göre de mahkemenin karan taraf-
lar için bağlayıcı olacak.
• • •
Gençken "Kıbns Türktür, Türk kala-
caktır" mitingleri duzenleyen, bugün si-
yaset sahnesinde başrole çıkan ve ge-
ne o kafayı taşıyanlarla tartışmak zor.
O günkü ve bugünkü Kıbns, o günkü
ve bugünkü Azerbaycan, Türkmenis-
tan, özbekistan, Türkistan, Kazakistan
ne kadar Türkse o kadar Türk'tür.
Türkiye'nin o günkü ve bugünkü Kıb-
ns üstünde, o günkü ve bugünkü Girit,
Rodos, Midilli üstünde ne kadar hakkı
varsa, o kadar hakkı var.
Biz böyle düşünüyoruz ve doğrudan
ya da dolayiı "Kıbns Türktür, Türk kala-
caktır" diyen, bu iddialannı en çok "Ku-
zey Kıbns Türk Cumhuriyeti" ile sınıria-
maya yanaşanlaria tartışarak bir somut
sonuca ufaşılabileceğini, bir uzlaşma
düzlemınde buluşulabilecegini sanmı-
yoruz.
öyleyse geçelim.
Gelelim, Türkiye'nin şovenlerinden,
kaba milliyetçilerinden hiç de geri kal-
mayan Yunan milliyetçiliğı ve şoveniz-
mini anımsatıp, Kıbns'ta yaşayan 120
bin Türk'ün yaşam güvenceleri üstüne
haklı soaı işaretleri taşıyanlara.
Kıbns, Ingiliz egemenliğinden kurtu-
lup bağımsız bir devlete dönüşürken
imzalanan anlaşmalarda "garantör"
devlet olarak uluslararası hukukça tes-
cilli haklar ve sorumluluklar üstlenen
Türkiye Cumhuriyeti'nin, Kıbns Türkle-
rinin can ve mal güvenligini, siyasal ve
demokratik özgürlüklenni güvenceye
almakta titizlik göstermesi doğal ve
haklı.
Peki o zaman şu sorunun yanrtı ne?
Avrupa Birliği'ne "tam üye" olmuş bir
Kıbns'ta mı Türklerin can ve mal gü-
venliği sıkı güvencelere bağlanın yok-
sa AB'ye katılımı engellenmiş, "fede-
rasyon mu - konfederasyon mu" itiş
kakışı içinde yuvarianıp giden bir Kıb-
ns'ta mı ?
Tek ordu, tek güvenlik örgütüne adım
adım ilerleyen, Helsinki'de bu konuda
önemli adımlar atmış bir Avrupa Birli-
ği'nin "tam üyesi" Kıbns'ta, Rumlann
"Megalo idea"\an da, Türklerin anlam-
sız Rum düşmanlığı da, dar ve fanatik
gruplann, etkisiz ve umutsuz çabalan-
na dönüşmez mi ?
Yani...
Yani haarhızırrnzı alıp, haddimizi aşıp
uluslararası diplomasi alanında "tinvık-
larken", dilimizin ucuna geleni söyle-
mezsek olmayacak:
Kıbrıs'ın AB'ye tam üyeliğini Yuna-
nistan'dan önce ve Yunanistan'dan faz-
la Türkiye'nin desteklemesi galiba en
doğru diplomasi olacak...
Hani Türkiye Dışişleri Bakanlığı'nın
aklına gelmedi, gözünden kaçtıysa biz
buradan bir anımsatıverelim dedik...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HÎKMET ÇETtNKAYA
Kan Parası...Güz aylannda bozbulanık akar Munzur Çayı...
Yaşam Ahmed Arif'in dizelerindeki gibidir. O der-
ya dibindekı yangınlar, banşa ve bayrama hasrettir...
Kaç yol ağlamaklı olunmuştur geceleri Munzur
Dağı eteklerinde; kaç yol uçmuştur kuş tüyü hafifli-
ğinde sevda!..
Bilinmez, çetele tutulmaz...
Tunceli'nin Ovacık ilçesinin Söğütlü köyü, Mun-
zur Dağlan'nın eteklennde acının, hüznün fotoğrafı-
nı mor umutann arkasına yerleştirmiştir...
Umut ve umutsuzluk...
On iki yaşındakı Ünal Cilo hiçbirimizin bilmediği
düşler kurmuştur Munzur Dağı'nın eteklerinde belki
de...
O on iki yıllık yaşamında gizli karanlığın kara tah-
talanndan hep habersiz kalmıştır...
Çocuksu evreninde ölümle yaşamı hiç ama hiç'
ayırt edememiştir...
Güz aylannda kar örter Munzur Dağı'nın yamaç-
lannı...
Başkaldıran bir rüzgâr dağlann eteklerinden ova-
ya iner... <
Geceler korku doludur. .-
Sabah bir türlü gelmez...
Ilk ışık bir umuttur.
Zaten beklenen de gökyüzüne düşecek turun-
cu birçizgidir...
Korku PKK vahşetidir, terördür!..
Günün şafağı ovaya vurduğunda bilinmedik bir
türkü yoksul Söğütlü köyünün kerpiç damlan üze-
rinde yankılanır...
Yaşamın o karanlık derinliği Ahmed Arif'in, Hasan
Hüseyin'in dizelerinde yıllardır saklı olsa bıle onlar
habersizdir...
Oratarda yaşamak bir sevdadır, bir duman kendi-,
ni Ötdüresiye her yeri viran etse bile!..
Dağlann, dağlann ardı nazlıdır...
Hasret, uykularda o beklenen sabahlardadır...
Anne Huriye, baba Cemal, Söğütlü köyünün aya-
an da kara kışı beklerken, bir güz sonunda oğul
Ünal Cilo'nun öldürüleceğinı hiç akıllanna getirme-
mişlerdir...
•••
Bir güz şabahında her zamanki gibi uyandı on iki
yaşındaki Ünal Cilo...
Tarih25Ekim1999'du...
Annesı ve babası da ayaktaydı...
Hava pusluydu.
Gök gri yalnızlığın perdesı gıbıydi...
Kimse bilmezdi Munzur'un krtlık ve kıran olduğu-
nu.. tıpkı Çiçek Dağı gibi.
Gül açmazdı, çağla dökmezdı ağaçlar da...
Yangınlar, kahpe faklan, korku çığlıklan yaşamın
içinde oynaşan gölgelerdi...
Ünal Cilo, keçileri, koyunlan önüne koydu...
Munzur Dağlan'nın ardından söktü şafak...
Ünal Cilo, keçileri ve koyunlanyla ormanlık alana
girdi...
Yeşil Yazı Karakolu'na bağlı güvenlik güçleri or- •,
manda kışlık ağaç kesıyorlardı...
On iki yaşındaki Ünal Cilo ile güvenlik güçterinin
arasında yüz metre mesafe vardı... ^
Erlerden biri fıriadı, sılahım doğrulttu ve ateş eder-
ken de bağırdı... • '>-~y -""-^
*Terörist komutanım!.." '•'
Ünal Cilo yere yığıldı, kanlar ıçindeydi, gözleri açık-
ft... -.
Yaşamıyordu Ünal!.. •>..
Çocuk bedeni buz kesmişti...
Diğer erier, Ünal'ın başına toplandı.
Onun bir çocuk olduğunu gördüler...
Erlerden türnü Ünal'ı tanıdı...
Çünkü küçük Ünal, karakolun elektrik işlerini ya-
pan Cemal Cilo'nun oğluydu...
Ünal'ın cansız bedeni Ovacık Devlet Hastanesi
morguna kaldınldı ve aynı gün toprağa venldi...
Anne Huriye ve baba Cemal perişandı...
Para toplandı (500 milyon TLJ aileye verildi. İki gün
sonra Ovacık Kaymakamlığı'ndan 250 milyon lira
sosyal yardım da geldi...
Acaba toplam 750 milyon lira kan parası mıydı?
•••
Neredeyse iki ay geçtı aradan...
Ovacık Cumhuriyet Savası'nın kamu adına açtığı
soruşturmadan bir sonuç çıkmadı...
Yetkililer, Cilo ailesini ziyaret ettiler...
Dediler kı: ,
"Biryanlışlık oldu!"
On iki yaşındaki Ünal Cilo, Söğütlü köyü mezanV
ğında sonsuz uykusu içinde...
O bilinmeyen mevsimler, o acılar, hüzünler, umut- ,
lar, umutsuzluklar Munzur Dağı'nın eteklerinden her "
akşam Söğüttü köyünün üzenne iner...
Aytşığı yan gecenin içindedir...
Avrupa ınsan Haklan Sözleşmesi'nin ikinci mad-
desi ise aynen şöyle der
"Her bireyin yaşama hakkı hukuk tarafından ko-
runur. Kanunun ölüm cezası öngördüğü birsuç ne- î
denryfe bir mahkemenin verdiği ölûm cezasının in- .
fazı dışında, hiç kimseyaşam hakkından kastenyok-
sun bırakılamaz..."
hikmetcetinkayacg cumhuriyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
GOZLERIN POYRAZ
Cumhuriyef
k ı t a p I a r ı HHonetÇelHMI
Gazeteci-Yazar Hikroet Çetinkaya'nın içındekı firhnalı
evrende geliştırdiğı, duygu denızınde damıttığı yazılan.
Bir solukta okunacak, kımı zaman bir nisan yagmuru
altında. bazan poyraz yelinın soğuk sa\Tirganlıgında ya da
karanlık bir gecenin yalnızlığında yenıden okunacak, yer
yer okunacak bir kıtap bu kıtap
Cumhurlyrt Çağ Pazarlama A Ş. Tûrkocağı Cad Mo:39/41
^ kltap kulubu !
Ç ğ Ş ğ
(34334)Cağaloğlu-!stanbul Tei (212)514 0196