25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14ARALIK1999SALI CUMHURİYET SAYFA İ L J I \ kultur@cumhuriyet.com.tr 13 Kamran İnce'nin yeni albümü 1982'den bu yana yazdığı parçalann bir seçkisi 4 EMnleyici taraf olsun istiyorum' AHSENERDOĞAN Çağdaş müzık bestecisi Kamrantn- ce, İTU Devlet Konservatuvan bünye- sinde kurulan bir müzık yüksek lisans programına önayak olmak için bir sü- redirlstanbul'da. Amacı, nitelikli mü- zik eğitıminin verildiği bir kurum ohış- turmak. Bu arada, sanatçının geçen yıl New York'ta kaydedılen, 1982'den bu yana yazdığı parçalann bir seçkisi olan ye- ni albümü 'Kamran Ince & Friends' (Kamran înce ve Arkadaşlan) Doub- lemoon Records tarafından Türkiye'de piyasaya sürüldü. Önceki üç albümün- de büyük oda müziği orkestralan için yazılmış parçalan, senfonik yapıtlan ve fîlm müzıklerini kaydeden İnce, 'Kam- ran Ince &Friends'de bu kez küçük oda müziği bestelerine yer vermiş. Kamran tnce (piyano), SusanWrter- bury (keman), Leonard Schranze (vi- yola), Paul Gmeinder (çello), Afflen Rippe (alto saksofon), James Baird'in (perküsyon) yorumcu olarak katıldığı albümün sanatçı açısından farklı bir • "Müziğimi dinleyenleri taraf olmaya davet : " ediyorum. Bunu da dinleyiciyi iterek, çekerek, karşıtlıklan, tutkulan ilginç biçimlerde birbirine bağlayarak yapmaya çalışıyorum. Insanlar, yaptıklanmı sevseler de, sevmezseler de benim dünyama - girsinler, bana tepki göstersinler istiyorum." önemı de var: "Bestecikr oda müzik- lerinde, küçük gruplarla yapılan mü- zUderde kendi kiınliklerini korkına- dao. çekmmeden ortaya koyuyorlar, deneysei olabili> orlar. Bu albümü din- leyenler de benim hayal gücümün uç noktalanm görecekler." 1980'Ierin başında, Türkiye'den ABD'ye yeni gıtriği sırada çok keskin karşıtlıklar, ani ınış-çıkışlar ıçeren mü- ziği, zaman içersınde tarih, kültür. mi- tolojiden ve en önemlısi Anadolu'dan beslenerek, ilkellikten, hamlıktan kur- tularak ruharu bır boyut kazanmış, çok sivri köşeler yuvarlaklaşmış: * Yaşadığım bocalama dönemi, mûzt- ğüne karşıthklar olarak yansıd]. Ancak zanıanla olgunlaşam. hem oralı olmayı öğrendim hem de kendi köklerime ya- kuılaşüm. Türkiyelilik, artık müziğim- de hep duyulan bir şey haline gekü CH- gunlastım diyonım ama, umanm genç- Hğin o kendine özgü, beyecan ve hayal- lerle dolu havasmı kay beönemişimdir.7 ' Hanefi Yeter duvar kitaplanndan heykellere kadar geniş bir perspektif sunuyor Değt^mak^meyeçağdaşyorum• Gelişen teknik bana yeni olanaklar sunuyor. Yaptığım işlerde beni heyecanlandıran bu; değişik iş yaparken çağın gerisinde kalmamak. Değişik malzemeleri resme çekmeye çalışıyorum. Onlan yeni bir dille, yeni bir şekilde, çağdaş sorumluluk içinde kullanmaya çalışıyorum. Kültür Servisi - Yaşamını Berlin'de sür- düren ressam Hanefî Yeter'in seramik, re- sim. heykel ve diğer özgün çalışmalanndan oluşan sergisi Galeri G'de yer alıyor. Şair- lere adanmış çay takımlanndan küçük bo- yutlu heykellere, duvar kitaplanndan hey- kel tasanmlı şarap kutulanna kadar geniş •trirperspelcfirt olan, 'tkiMnin tlkf başlığı-" nı taşıyan sergi 8 Ocak 2000 tarihine kadar açık kalacak. - Yapıttannızda çok çeşitü ouüzeme kut- lanryorsunuz_ YETER - Değışen dünya koşullannda sanatçının çağını yakalaması bakımından de- ğişik teknıklen, malzemeleri kullanması, ye- ni gelişmelere de açık olması gerektiğüıe üıanıyorum. Bu sanat akımı olsun, malze- me olsun, teknik olsun... O kapıyı açık bı- rakmayı yeğliyorum. - Sözünü ettîğiniz açık kapı sanınz tekno- lojik getişmelerin tüm nimetlerinden yarar- lanma anlamını içeriyor- YETER - Gelişen teknik bana yeni ola- naklar sunuyor. 'Ben bundan nasd faydala- nabilirim' sorusunu soruyorum kendime. Yaptığım sanatın, olanaklannı genişletme- ye çabalıyorum. Yaptığım işlerde beni he- yecanlandıran bu; değişik iş yaparken ça- ğın gerisinde kalmamak. Değişik malze- meleri resme çekmeye çalışıyorum. Onla- n yeni bir dille, yeni bir şekilde, çağdaş so- rumluluk içinde kullanmaya çalışıyorum. - Seramik, sanatınıza nasıl girdi? YETER - Berlin'de bır bınarun cephesi- ne resim yapmamı önerdıler. Daha önce başka binalann cephesine resım yapmış- tım. Büyük şehirde binalann cephesinde resimler uzun süre yaşamıyor. Bir süre son- ra renkler ışığa karşı zayıflıyor. Bu neden- le başka bir teknik kullanmaya karar ver- Yeter; değişen dünya koşullannda sanatçımn çağını yakaiaması bakımından değişik tekniklere açık olması gerektiğine inanıyor. dım. Seramığın bu ış ıçın uygun olduğunu düşündüm. Çünkü boyanan cismın rengi solmuyor. Ondan sonra seramik tabaklara başladım. Ardından da gelıştirmek için çay takımlanna geçtim. - Daha zaman abcı işierle ugraşırken da- ğüan düşüncelerinizi seramikle topladığuu- a veortaya çıkanfigürterinyeniişlerinize esin kaynağı olduğunu söylüyorsunuz. Bu an- lamda seramik sizin için bir yan uğraş mı? YETER- Her gün resim yapıyorum ama seramik yapmıyorum. Bunlar bır anlamda yan ürün gibi görülüyor. Desen çizmek de yan üründür ama aynı zamanda altyapıdır da. Bunedenle yan ürün dıyorum. Yoksa res- mimi, desenimi tabağuı üstüne aktanyo- rum. Değişen sadece altmdaki malzeme - Birbirinden çok farkh ürünleri bir ara- ya getirme fîkri nasd oluştu? YETER - Almanya'da yaptığım resim sergilerinde bir köşeye birkaç seramik ta- bak koyuyordum. Bu galende bır sergı aç- mak söz konusu olunca yaptığım bu üriin- len hiçbır zaman bir arada görmediğimi düşündüm. Burada bu" sanatçmm atölye- sinden çıkan değişik malzemeyle yapılnuş işler sergılendiğınde ne olur; onu deniyo- ruz. Crünlerin kardeşliğı mi çıkacak orta- ya yoksa karman çorman bır şey mı olacak 9 - Seramik sizi etkileyen Islam geleneğüıin sanatınıza bir yansunası mı? YETER - Tabiı ki... Gerçi çocukluğu- muzda pek seramikle karşılaşmadık. Za- nıanla insan kendı kültürünü ve geçmışini tanımaya başlayınca daha önce neler ya- pıldığını görüyor. Onlan dağarcığınıza al- maya başlıyorsunuz. Bu- gün zamanı geli- yor, dağarcığıruzda topladığınız şeyi dışa vur- mak ıstıyorsunuz. Bunun yollannı anyor- sunuz ya da o yol karşınıza çılanca kulla- nıyorsunuz. Bir imkân çıkınca karşuna onu kullanmaya çalıştım. Islam geleneğine bi- raz bakıp da ondan yola çıkarsak belkı dün- yaya açılan bir kapı da aralamış oluruz. - 70Ti yıOardan buyana poürik,çevreci re- sûnlerden iç dünyantzıyansrtan resimlere ka- dar birçok konudaçabşmalannız var. Bu bağ- lamda sananıuzı besieyen kaynaklar neler? YETER- Yırmı altı senedır Berlın'deyim. Sanatı doğrudan takıp etme ımkânım var. Bu imkân, sanatçı 'antenmi' acmışsa çok yar- dımcı oluyor. Bütün gücümü ve enerjımi sa- natuna verdığim için bu, büyük bır potan- sıyel, venmlılik sağlıyor. Ama enerjinizı başka işierle uğraşarak harcadığınız zaman sanat bunu kaldırmıyor. Avrupau sanatçı- ya baktığmız zaman onlar şanslı insanlar. Bir ömek vermek gerekırse, Türkıye'nin ge- neline baktığınızda doğru dürüst işleyen bir tane resun heykel müzesi yok. Ama Al- manya'dan ömek verirsem Almanya'nın en ufak şehrinde var. Müzesi olmayan bir mem- lekette sanatın işlemesi mümkün değıl. BEKSAV Tiyatro Atölyesi'nin ilk oyunu, yaşadığımız gerçekleri sorguluyor Hayatmuz ild 8aürbk haberde sakhKültür Servisi - Kimsenın butinyle ilgılenmedı- ği, faılı meçhul cinayetlerin basit gündelik olaylarla unutturulmaya çalışıldığı bu- süreç yaşıyoruz... Kimi zaman da gazete say falanndan okuyoruz dostlanmı- zuı ölüm haberim.... BEKSAVTTyatro Atöl>«i'nin "ÇokUzaUardanGe- Hyoruz" oyunu bugün içinde bulunduğumuz gerçek- leri çarpıcı bir şekilde sahneye taşıyor. Rejı, koreog- rafı ve dekor tasanmını Ayşe Emel Mesci'nin yaptı- 61 oyun, ilk kez geçen yıl haziran aymda sahnelendi. Iki sahrlık faılı meçhul cınayet habennin duyulma- stnın ardından, insanlann suskunluklanm bozmala- nnı ve tepkilerini bir tarihi belgesel gıbı aktaran, Nâ- znnHikmet'in, BertoJtBrecht'ın ve Mayakov^ki'nın de yer aldığı şiirlerden kurulu metın Ali Berktay'a ait. tki satırlık gazete haberinde aslında hepımizm haya- tı var. DuşTerimiz, hayal kmklıklanmız. tutkulan- rnız... Meyerhokl'un bıyomekanık teknığıyle tasar- lanan oyunda, Orta Asya'dan Anadolu'ya, Doğu'dan Baö 'ya bir yolculuk yapılıyor. Bu yolculukta Nâzım Hikmet'ten Che Guevara'ya, Brecht'ten Deniz Gezmiş'e kadar hem Türkiye'nın hem de dünyanın siyası tarihine damgasını vuran kişiler bulunuyor. Oyunun nıüzikleri Jean-Jacques Le Metere ile Yenigün Müzik Topluluğu'na. "Çok Lzaklardan Gefiyoraz" şarkı- sının müziği ıse Tahsin İncirciye aıt. Muammer Karaca Tıyatrosu'nda sahnelenen oyunun yö- netmeni Ayşe Emel Mescı ıle konuştuk. - p>iında beden kuflanımma ağrhk verii>»r_ Dandar,15&- götge ovunlan gibi pek çokgörsei efekt sözyerinegeçiyor. Me- tin ise bedene hizmet ediyor. AYŞE EMEL MESCI - BEKSAV Tiyatro Atölyesi'nde ilk yılda verdığım derslerde Meyerhold tekniği bulunuyor- Ük kez geçen yıl sahnelenen oyunu Ayşe Emel Mesci yönetti. du. Dolayısıyla sahne. mask kullanunı, vücut plasüğı, ses. nefes, hareket, sahne enerjisi ve hareket ekonomisı çalışma- lannı yapnrdım. Meyerhold'un yöntemi bıyomekanık ile il- gili alışnrmalardan oluşuyor. Öriemli olan, ekonomik oyun- culuk ve özdenetun... Ozetle, mınimum etkınlık için mak- sımum yoğunluk gerekiyor. Biyomekanik yöntemde nesne- ler oyunculann rol arkadaşıdır. Hareket ise oyunculuk için- de bir aksesuvar değıl, oyunculuğun ana aşamasıdır. Tabiı burada müzik de önemlı. Çünkü müzikle yapılan araştırmalar, rolün resminin ve plastığinın gücünü arttınyor. -Neden şiirlerden kurgulanmış bir metin_. Me>erhold'un biyomekanik yöntemi ile klasik bir oyun sahnelenemez mi? MESCİ-Meyerhold dramatık tıyatronun unsurlan yen- ne, işçı smıfinın hareket ekonomisinı getinyor. Bu hareket snli 50-60 egzersızden meydana geliyor. Oyun kişisi- nin psikolojisine girmeden, vücudun devinımlerinden çıkan hareket tiyatrosu geliyor karşunıza... Önce dü- şünce, ardmdan da hareket; hareketin duygusu ve söz şeklinde gehşıyor oyun. Müzık de sözün yerine geçe- bılıyor Meyerhold teknığiyle klasik dramatık örgüsü olan bır oyun sergileyemezdik. Çünkü her şeyden ön- ce, oyunculanmla bu kadar kısa süren çalışmalarla bir Çehov sahneleyemezdim. Bu yüzden şiirlerden kuru- lu bir oyunu tercih ettim. Şiir, sahnelenmesi zor, ama görselliğin bol miktarda kullamlabıleceğı bir alan. Ay- nca vırtüöz olmayan aktörlerin bulunduğu bır tiyatro topluluğu ıçın de şıınn uygun olacağını düşündüm. - Nâzun Hikraet, Brecht, Mayako\ski şürlerL. Che Gue\ara. Deniz Gezmiş. Bedrettin. Kurtuluş Savaşı, Cumartesi Anneleri, Şamanlar, rirüeller... Yaşam ve ölüm kavramlan» Sahnede tarihsel bir belgesel sonn- luyor._ MESCİ - Türkiye coğraiyasımn kendi köklennde, Orta Asya, Mezopotamya, Anadolu medeniyetleri ve bu medemyetlerin getirdıği birçok kültür var. Hikâye anla- tıcılığı. folklor, karagöz, gölge oyunlan, kukla tiyatrosu ve rirüeller... Kendi coğrafyamızın köklerinden gelen ve evren- sele ulaşan bır tiyatro yapmamız gerektiğuıi düşünüyorum. Oyunda doğum ve ölüm de iç içe işleniyor. Hayat da bu za- ten... Dolayısıyla geçirdiğimiz 20-30 yıh, devrimci tarih ıçuıden geçerek aktarmak ıstedim. Bunun için de zaman za- man kronolojik bu- sıra ızledim. Failı meçhul bır cuıayete kurban gıden çocukla birlikte hepımizin hayallenni, sevda- laruu. darbe sonrası gelişen göç olaylannı, Cumartesi An- neleri'nın acısını anlatmak istedim. Seyircıyi geliştırmeyi, algıkma ve düşünce duzeyını yükseltmeyi, kısacası alışkan- lıklannı kırmayı amaçladım bu oyunla. Albümdeki en erken tarihli parça 'Kaç!'(1982).lnce,durağarüıktanvah- şi çağnşımlar uyandıran seslere ve ri- timlere geçişlerin bolca kullanıldığı yapıtı, o dönemde müziğin tipik bir örneği olarak görüyor. 1984'te beste- lediği 'Köçekçe'de ise kemençenın efektlerini kemanla vermeye çalışıyor. 'Fantasie of A Sudden Turtk' (Ani Bir Kaplumbağamn Fantezisi) adh par- ça 1990'da piyano dörtlüsü için yazıl- mış. Yapıtın temasını, bır kaplumba- ğamn 'Kabuğumdan çıkma firsatı ve- rilseydi neler yapardım' sorusu üzeri- ne yaratüğı fantezıler oluştunryor. Kap- lumbağa, çıküğı bu hayali yolculukta tıpkı insanlar gibi değişik ruh halleri- ne giriyor Tutkulu, kızgm, saplantılı, hiper vb. tnce, albümdeki 'Tracing' adlı par- çayı ürüü çellist Paul Gmeinder için yazrruş: * Yapıtı bestefemeyv başiadığnı- da, bUmesini hiç istemediğim bir yol- cuhığa çıkbğnıu hissettim. Araviş tema- sı üzerine, tutkuhı bir yapıt çıkn orta- ya. En sevdiğim bestecöerden biri olan Brahms'1çağrtşbran yerieri var. Ben de müziğe çelloyla başlamış- hm. Tracing'i yazarken terk ettiğim bir sevgiliye geri dönmüş gibi okhun." 'Lines"ı (1997) beste- lerken, iç dürryasınm derin- liklerinden gelen ve ken- disini Bizans'a, Osman- lı'ya, Anadolu'ya ve Tür- kiye'ye uzanan köklerine çağıran seslere kapılmış. Kamran Înce için Türki- ye'deki dinleyiciyle bulu- şabilmek çok önemli: "Besteci olarak dünyaca tanınryorsam ve kendime özgü bir niş yaratabilmiş- sem, bunu kendimde ve müziğimde var olan Türk içerikle yapüm. Türk mü- ziğüıi nıotif olarak kullan- madun belld, ama bu top- raklann tarihi, mimarisi, getenekleri müziğimi yön- lendiren temel etkenler ol- du. Böyle bir müzik yazı- yorsam.dbette bunun Tür- kiye'de nasıl karşüandığı benim için en önemli me- selelerden biri olacaktır. Bir yerde, Türkije'de yap- tığım iş görülüyor ve de- ğertefldirtry'orta, o zanUM' gerçekten bir şey yapıyo- rum demeknr benim içm." 'Dûmama girsinler' 'Son yıllann en heyecan verid bestecisi' olarak ni- telendirilmesini şöyle de- ğerlendinyor. THyeürn ki heyecan verici>im; sanı- run bu. içimdeki hiçbir şe- yi dizginlemeden olduğu gibi dışavurmamdan kay- naklanıyor. Vals kullan- mak istiyorsam kullamyo- nım, köçekçe istiyorsam onu da kullanryorum. Mü- ziğimi dinleyenleri taraf ol- maya davet ediyorum. Bu- nu da,dinleyTcr>i iterek. çe- kerek, karşıtiıklan, tutku- lan ilginç biçimlerde birbi- rine bağlayarak yapmaya cabşryorum. tnsanlar, yap- nklanmı sevseler de, sev- mezseler de benim dünya- ma girsinler, bana tepki göstersinler istiyorumr ÎTÜ Devlet Konserva- tuvan bünyesinde kurdu- ğu müzik yüksek lisans programı, İTÜ Rektörü Gülsün Sağlamer'ın öne- nsıyle gerçekleşmış. Yedi ABD'li profesörün de eği- tim vereceği programda Kompozisyon (geleneksel kompozisyon, fılm müzi- ği, elektronik müzik, akus- tik müzik...), Müzikoloji, lcra, Tonmaisterlik gibi bölümler bulunuyor. Tüm eğitimin Ingilizce olarak yapılacağı program kap- sarmnda bir de müzik kü- tüphanesi yer alıyor. Bir ay sonunda tamamlanacak olan kütüphanede dünya- da çıkmış CD'ler ve mü- zik yayınlan bulunabile- cek. Aynca, kurulacak ka- yıt stüdyosunda oda mü- ziklerinden orkestra yapıt- lanna ve film müziklerine kadar her şey kaydedilebı- lecek.. Program kapsammda kompozisyon dersleri ve- ren Kamran înce, dokuz ay sonra ABD'ye döne- cek. Mart ayında, kendı yapıtlanndan oluşan bir konserdüzenleyecek. Kon- serde pıyamst Ayşegül Sa- nca, kemancı Cihat Aş- km, çellist Reyen Bölükba- şı ve viyola sanatçısı Ru- şen Güneş yer alacak. Bu arada bir orkestra yapıü, on kişilik bir oda müziği par- çası, sekiz çello için bir yapıt, bir bale müziği ve bir de koro parçası çalışma- laruıı gerçekleştirecek. Tom Hanks, ABD'de Mrfnci sırada • VVASHINGTON (AA) - Amenkalı ünlü aktör Tom Hanks, Şerif Woody'yı seslendırdiğı çızgi fUm "Oyuncak Hikâyesi" (Toy Story-2) ve hapıshane gardıyamnı canlandu-dığı "Yeşil Yer" (Green Mile) adlı iki fihniyle, 18 milyon dolann üzerinde hasılat yaparak bu hafta Amerikan sinema listelennde birincı sıraya >erleştı. Üçhaftadu-gösterimdeolanve birincilıği kaptırmayan Oyuncak Hikâyesi, sadece bu hafta sonu 18.7 milyon dolarlık hasılat yaparken, ıki haftadır gösterimde olan ıkinci sıradaki Yeşil Yer, 18.57 milyon dolarla haftayı kapattı. Üçüncü sırada ise 13 nulyon dolar hasılatla Rob Schneıder'm komedi türündekı "Erkek Jıgolo" (Deuce Bigalow) fılmı yer alırken, James Bond'un son filmı "Dünya Yetmez" (The World is Not Enough) fıhni bu hafta 6.2 milyon dolarla dördüncü sırada kaldı. Son Bond filmı, bütün Bond filmlen tarihınde göstenme girdiği hafta elde ettiğı 34 milyon dolarla rekor krrmıştı. Sinema eleştırmenlen, "bu yıl, içinde Tom Hanks'in bulunduğu bütün fümlerin altuı değenne ulaştığı" yorumunu yapıyor. Hanks'ın başrolünü oynadığı, Er Ryan'ı Kurtarmak filmı, büyük başan kazanmıştı. Çfci'de kmci Dünya Savaşı'na ait bir film bulundu • PEKtS (AA) - Çının kuzeydoğusundaki Jilin eyaletinin merkezı Changchun'da tkinci Dünya Savaşı yıllannın ilk dönemme ait bir film bulundu Çınli bir film yönetmenı tarafindan bulunan 20 dakika sürelı siyah-beyaz filmin 1939 yıünın temmuz ayı sonJan ve ağustos ayı başlannda Çin-Rus sının yakmlanndaki Zhangguafeng'de Sovyet ve Japon ordulan arasındaki çaüşmalarda çekildiği bilduiliyor. Yeni Çin Haber Ajansı'nuı bıldirdığine göre, Japon ordusunun buradan Sovyetler Birliği'ne girmeye çalışması sonucu 20 gün süren çatışmalarda 2 bin 227 kişi hayatmı kaybetti. Bulunan fıhnin, Sovyet ordusunun zaferiyle sonuçlanan bu çatışmalar sırasında bir kısmı uçaktan olmak üzere Sovyet askerleri tarafindan çekildiği belirtiliyor. Jilın televizyonunun söz konusu filmi yayımlayacağı kaydedıliyor. Kent Oyuncularrndan Dyunun Oyunu' • Kültür Servisi -Kent Oyunculan 18 Aralık tarihınden ıtibaren Ingiliz mızah yazan gazeteci Michael Frayn'uı ödüllü üç perdelik komedısı 'Oyunun Oyıuıu' ile ızleyicı karşısma çıkacak. Ingıltere'de 1992 yılında kapalı gışe oynayan oyun, ödül jünlennden de olumlu eleştiriler aldı. Oyun, Ingıltere'nin en ıyi komedısı, standart drama ve Socıety of West End Theatre gibi önemli ödüllere değer görüldü. 'Oyunun Oyunu', üyatronun mutfağuu, oyuncular arasındaki çekişmeleri, aşklan, hırslan konu alıyor. Müşfik Kenter'in sıcak, cana yakın, ustaca planlanmış rejisi ile izleyici karşısma çıkacak olan oyunun çevirisi Lale Eren'e, dekorlan Cengiz Öjjek'ej ait. Oyunda, Müşfik Kenter,Mehmet Öirkîye, Kadriye Kenter, Hakan Gerçek, Güneş Berberoğlu rol alıyor TDT 'Birimc Hepimiz İçin'i sahneleyecek • TRABZON (AA) - Trabzon Devlet Tiyatrosu (TDT), 1999-2000 sezonunun ikınci oyunu 'Birimiz Hep İçin'i, 16 Arahk'ta Atapark Haluk Ongan Sahnesi'nde sahneleyecek. İnsanlann düşünme ve karar venne yetısi olduğunu hiçe sayanlann ve onlann yerine düşünenlerin eleştirildiğı, on sanatçımn rol aldığı oyunun yazan ve yönetmeni Zühtü Erkal. Ramiz Aydm'ın resim sergisi • Kültür Servisi- Ressam Ramız Aydm'ın yeni sergisi Vakko Sanat Galerisı'nde dün açıldı. Yapıtlan A.B.D, Avusturya, Aknanya, Kuveyt, Bulganstan. Hollanda ve Japonya'da sergilenen Aydın, genellikle Türk sanatını tanıtun amaçh gnıp sergileri ve sanat fuarlanna katılmayı tercih edıyor. Bunun yanısu-a sanatçmm resimleri yurt içi ve yurt dışı kolleksıyonlarda ve yurt ıçi müzelerde yer alıyor Genellikle figüratif eğilunli yanşmalarda birçok ödül ve başan belgeleri kazanan Aydm'm sergisi 7 Ocak'a kadar görülebıhr Mehter Takımı Ue ADOB Viyana'da • ANKARA (AA) - Türk Mehter Takımı ıle Ankara Devlet Opera ve Balesı (ADOB) Orkestrası, 18 Ocak'ta, klasik müziğin merkezi sayılan Viyana'da sanatseverlerle buluşacak. Osmanlı Devleti'nin 700. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen konserde, Kültür Bakanlığı Tarihi Türk Müziği Topluluğu ile ADOB Orkestrası, alaturka müziğin seçkin örneklerinın yanı stm bu müziğin ilham verdiği ünlü bestecilerin yapıtlannı sunacak. Bu konserden sonra topluluk, 19 Ocak'ta Slovakya'nın başkenri Bratislava'da sahne alacak. Bu etkinliklerin yurtdışuıda kaydedilecek CD'si de önümüzdeki günlerde müzikseverlere sunulacak. hgiliz tiyatro grubu Rejects Revenge Diyarbakır'da • DİYARBAKIR (AA) - Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ilk kez bır tiyatro oyunu Ingilizce sahnelenecek. Ingıliz tophıluk Rejects Revenge'in sahneledıği 'Bezelye Çorbası'nı Tim Hibberd yazdı, Bun Mason yönetti. Başrollenni Ann Farrar, David Alison ve Tım Hibberd paylaşacak. 22 Aralık'ta sahnelenecek olan oyunda hu^, kıskançlık, insanoğlunun develere karşı acımasızhğı ile Mıstt'ın j kavurucu sıcağmda bir kadının bir erkeğe duydugu . | aşk işleniyor. t Füstm-Tanju Sağlam pesim sepgisi • Kültür Servisi - Füsun ve Tanju Sağlam resim sergisi yanndan ıtibaren 7 Ocak'a dek Almelek Sanat' Galerisı'nde görülebılecek. Tatbıki Güzel Sanatlar > Yüksek Okulu'nu bıtirdıkten sonra Avustralya'da - çalışmalanm sürdüren sanatçılar, 1984'te yurda 1 dönerek çeşıtlı karma ve kişısel sergiler açtılar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear