28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 KASIM 1999 ÇARŞAMBA OLAYLAK \hj olay.gorusy cumhuriyetcom.tr Ankara Gan Resimleri... ABDÜLKADÎK PAKSOY D oğrusu, Sayın Ser- vet Sanaslan tara- fından hazırlanan "Ankara Gan Re- sim Yarışması (1937)" broşürünü görünceye kadar Ankara Gan Re- simleri konusunda bilgim yoktu. Broşürii okuduktan ve kimi resim- leri gördükten sonra başım döndü. Büyük bir sanat olayıyla karşı kar- şıyaydım. Sevinçten üzüntüye, üzüntüden öfkeye, bir şaşkınlık burgacında çır- pınıp durdum... Sevindim, çünkü Cumhuriyet dö- nemi resim sanatının önemli birev- resine ışık tutan, hem resim sanatı- mız hem de Aydınlanma Devri- mi'miz açısmdan çok büyük değe- re sahip olan yitik tablolar günışı- >enı ğına çıkartıfmıştı. Üzüntülü ve öf- keliydim; çünkü, bu değerii sanat ya- pıtlan 1983'te sessiz sedasız (sin- sice demek gerek) göz önünden kal- dınlmış ve birkaçı dışında tümü 'uçurulmuş'tu!.. Sayın Servet Sanaslan bu konu- da şu bilgıyi veriyor: "(„) Elimize geçen birtek 'demirbaş' etiketnıegö- rebu resimler," 1. sınıfdemirbaş1 ola- rak sayıimışlar. Ancak nedendir. 1983 ydmda, mü- zenin(KıırtuhışSavaşı'nda Atatürk Konutu ve Demiryollan Müzesi) ye- niden düzenlenmesi sırasında, bu resimler Kültür Bakanlığı uzman- lannca sergiJemeden kaldınlmışlar- dır. Bu yanşmada ikınciiik" ödülü verilen Kripppel'in yapıtı ile yanş- mava katılan öbür vapıtlar nerede bikmiyoruz. Biz, bu resimleri 1990'da kaldınl- dıldançaü kanndaki depoda gördük. Çok baJamsız, iyice kararmışve' ru- muz'la kaüldıklan için görece 'dil- siz' tabkdann sırruu, başka bir araş- tırma için çalışırken çözdük. (—)" Kurtuluş Savaşı'nda Atatürk Ko- nutu ve Demiryollan Müzesi*nde (Ankara Garı Direksiyon -Yöne- tim- Binası). Ankara Gan Resim- leri 'ni TV'de deprem haberlerini iz- ler gibi izledim. Sergilenen tablo- lara, depremde kurtarılan canlara bakar gibi baktım. Bugün, sanat tarihinde, her bıri kendi alanlannda birerdevolan sa- natçıların onurlu seslerini duydum. Bu sanatçılann büyük bölümü dev- rimle özdeşleşmişler. kendilerini Cumhunyete adamışlardı: "(_)Genç ve yaşlı kuşak sanatçüar, Cumhuri- yetin yaşam bulmasının. bir bir uy- gulamaya konulan devrimlerin kök rutmasının sanatın da yaşayacağı, kök süreceği toprağı beskyeceğjni bi- liyorlardı. Bu nedenle, Âtatürk'ün anıtsalçabasma, Anadolu AydınJan- ması'na destek olmak için kollan sıvamrşlardı. (...) Ressamlanmız, 'Güzel sanatlan Atatürk devrimle- rine nasıl mal edebiliriz?' diye so- ruyoriardı. (_)" Bu resimlerin, tıpkı Yurt Gezisi Resimleri gibi. sinsice göz önünden kaldınlması ve yok edilmesinin ne- deni, konulanndan anlaşılıyor. Bu yapıtlann konusu "JVliHiMücadele'' ve "lnkılâplar"dır... Nereden nereye? Altmış yıl ön- ce. '"Güzel sanatian Atatürkdevrim- lerine nasıl mal edebiliriz?" dıye çır- pınan sanatçılar bir yanda; altmış yıl sonra. ayağı toprağından kopuk kör bir Batı özentisi içinde, anlaşmaz- lıklanyla övünen bir dolu "sanat- çı" öte yanda... Bakıyorum da, günümüzde sa- natçılann büyük bölümünün Cum- huriyet değerlerine sahip çıkılma- sı. Cumhuriyet'in temeline su yü- rütenlerle mücadele edilmesi gibi bir kaygılan yok... 30Ekim 1937'de açılan ve Anka- ra'yı Ankara yapan yapılardan bi- ri olan Ankara Gan'nın değerii mi- man Şekip Akalın'ı, Ankara Gan Re- sim Yarışması 'na katılan ve yürek- leri genç Cumhuriyet için çarpan gerçek sanatçıları (Nurettin Ergü- ven, Refik Epikman, Halii Oik- men...), Ankara Gan Resimleri'ni günışığına çıkaran elleri öpülesi Cumhunyet kadını, sanat tarihçisi ve TCDD Müzeler Şube Müdürü Sa- yın Servet Sanaslan'ı sevgiyle se- lamlayarak... Infrared modem, dual band, faks/data, geniş elcran, dayanıkli metal çerçeve ve gelişmiş GSM özellikleri. T 1 I I I E L L •ATTIYLA Enasm Miîftıri Hızmttlerr. (0212) 286 86 86 Ttiritye Yetkiti Dis/rUaitür/tri: GEN-PA Mafferi Hizeutim: (0212) 287 17 17 (pix) K.V.K. Müsten Hnnutttri: 10216) 445 70 45 (pbx)ERICSSON TURKCELL PENCERE Oktay Kurtböke Öldii mü?.. Kalleş Azrail, elinde tırpanı, Cumhuriyet'in çev- resinde dolanıyor. Kurtböke yi de yitirdik.. Nasıl bir kişiydi Oktay?.. Bir iletişim olanağı doğsaydı da, kendisine ses- lenebilseydim: - Oktay sen öldün!.. Kapalı gözleri, gönlünden fışkıran ışıkla parlar, kahkahayı basardı: - Tamam abi, derdi, ben öldüm, ama çok işimız var, bugpn neyapacağız, sen onu söyle!.. En kötü zamanında bile sıradan insanın kaldı- ramayacağı kadar ağır yaşam halterini omuzlama- sı, güreşçi yapısından değil, gönül adamı olma- sından kaynaklanıyordu. Gazeteciydi.. Ancak gölgesinden korkan, özçıkarını kollayan, dandik gazetecilerden değildi; adam gibi gazete- ciydi. Iktıdar sahibine ya da para babasına yala- kalık bu tür gazetecinin defterınde yoktur; mesle- ğin onuru her şeyden önce gelir. Büyüğün, küçüğün, sıvilin, askerin, güçlünün, zayıfın, zenginin, yoksulun karşısında bir tek Ok- tay Kurtböke vardı. • Onu binlerce fotoğraflık bir albümde nasıl anım- sanm?.. Bilmem ki hangi birıni seçeyim?.. Maltepe Tutukevi'nde, çıplak ayaklarında tok- yo, sırtında eşofman, elinde kova, ayakyoluna ko- va kova su dökerken aklıma gelir Oktay... Cumhuriyet'e saldıranlarla gazetenin bahçesin- de yumruk yumruğa geldiğı günü nasıl unutu- rum?.. Mahkemede sanık sırasında yan yana oturur- ken kulağıma eğilip fısıldadığını duyar gibiyim: - Abi, şu heriflere bak, suratlannda yargıç ha- vası varmı?.. Başkanın uyarısı: - Konuşmayın!.. Önce bir sessizlik, sonra Oktay Kurtböke umur- samadan konuşur: - Dılerim, söyledığimi anlamıştır. Oktay o yargrlamanın sonunda aklandı; ama, da- va sivil mahkemeye aktanldıktan sonra... Tutukevinde yattığı günler için -çogu dürüst ga- zetecı gibi- devletten alacaklıdır. • Tutukevindeyiz. Oktay'ı geçici bir süre için tahliye ettiler. Kurtböke koğuştaki devnmcı gençlerin "Oktay Abi"si idi. Çıktıktan bırkaç gün sonra içerdekılere bir sandık elma yolladı. Sandığı açtık, kıpkırmızı elmalar bir gazeteyle örtülmüştü. Biri gazeteyi alıp baktı: Cumhuriyet!.. Cezaevine o günlerde gazete gırmesı yasaktı; Cumhuriyet bize elmalardan tatlı geldi. • Cumhuriyet gazetesınin tanhinde Oktay Kurtbö- ke adı önemle yazılacak!.. Hiçbir gösterişe yüz vermeden çağdaşlığın kimliğini özünde taşırdı; öylesine hayat doluydu ki "ötdü" demeye dilim var- mıyor. ölüm rte ki?.. Ölümün karşısına 'hayat'\ mı koyacağız, yoksa 'doğum'u mu?.. Çağımızda hayatımız biz doğmadan başlıyor, biz öldükten sonraki zamana yayılıyor; bılıncımiz biz- den önceki yaşamdan kaynaklanıyor, bizden son- raki yaşamın öngörüsünü kapsıyor. Ömür, geçmışten geleceğe yönelen hayat bilin- cimizin içinde bir parantez... 1999 Bugün depremin JÇ^.günü Profesyonel lüllülerimiz hâlâ depremzedclerin yanında! Işte ei ete verip yapbklarımız... • Adapazarı ve Kocaetrne brer kaltcı iköğretini okulu yapımı kesınleşti • 4 yeni ÇYDD Rehabılitasyon Mefkezı yapımı devam ediyor. • 180 öğrencilik bir Çadır-Yurt için her türlü işiem sonleınmak üzere. Kocaeli'ne her birı 150 bın Dofar tutarında, 60'ar kişilik 2 yurt binası ıçın destek arıyoru2. Destek vermek ısteyenler btze telefonlarımızdan ufaşabHirler. - Yardımlanne için: (0212) 292 08 00 - 292 08 01 »Turkcell carafindan ücmsiz açıUraktır. KulJanımı aylık Ocfetr rabıdır. İDAKÖY ÇİFTLİK EVİ -yeşile yolculuk- CUMHl'RİVTT BAVRAMI'NI V EŞILGÖLDE KL'THDrK. Sevgılı dostlanmız Füsun - Zafer Kurdakul. Necmı Banışta. Ye- şım - Selçuk Yalınkılıç. Şebnem - Serhat Çetınfcaya. Fatoş Sal- man. Kaspar Zakaryan. Ulkü Kapucu. Mahır ünal Yeşım Cen- gız - Atıl Ozus, Tuna - Cem Gırgın. Celıl Denkaş ıle Yeşile yol- culuk yaparak Kazdagı'nın gızemlı dennlıklenne daldık. Zeytın- lı Beldesı, Beyoba Köyü, Sutüven Şelalesı. Hasanboğuldu rota- sını ızleyerekvebol fotoğrafçekerek Yeşılgöl'e \ardık Idaköy 'ün ekmefinı yiyen ve Kazdağı"nın suvunu ıçen bu dostlanmız "Kaz- dağı Hacısı'" oldular. Bu guzel gıinun akşamında ıse şömınede kestane patlatarak. dıa ızleyerek yorgunluklar atıldı. tatlı uy ku gel- dı Bir başka yeşıl yolculukta bırlıkte olmak dılegı ile. Sema-lskender Azatağlu / Çamlıbel Kö\ ü - Edremıt Kasım avıfıyatım,:. 12.000 000-TL- YP Tel/Faks- 0266 - 387 34 02 / 38? 33 93 CepTel 0532-636 34 50
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear