Catalog

SAYFA CUMHURİYET 13 KASIM 1999 CUMARTESİ HABERLER BUGUN ALİSİRMEN Hangi Çağda Yaşıyoruz? Bu yıl Kitap Fuan'na gösterilen ilginin geçen y<l- lardakinden fazla olmasj, okuma alışkanlığını iyice yitiren bir toplum açısından sevindirici bir gösterge olarak algılanabilir. Belki de, on gün süren bu etkinliğe giden bir ya- bana, Türkıye hakkında yanlış bir izlenim bile edi- nebilir. Her yaştan, ama özellikle gençlerden oluşan zıyaretçiler, sanki Türkıye kitaba düşkün bir ülkey- miş sanısını uyandırabilir. Ne yazık ki gerçek bu değil. Hâlâ okuma alışkanlığı çok düşük, yönetimi kita- ba düşman bir ülke durumundayız. Olaya bu açıdan bakınca, sanınm, bu yılki etkin- liğin en anlamlı gösterisi, önceki gün TÜYAP bina- sı önünde yapılan "kitapyasağınıprotesto" eylemi oWu. Insan Haklan Demeği Başkanı Akın Birdal, sa- natçı Suavi ve ünlü yazar Vedat Türkali kitap ya- saklanmasını protesto ettiler. Eyleme, Türkiye'de istenmeyen adam ilan edilen, ama AGlTzirvesini iz- lemek ıçin gelmesine ses çıkanlamayan Norveç Ba- rolar Biriıği Başkanı Jon Rud da katıldı. Jon Rud ile Akın Birdal'ın yaklaşımlarındaki çifte standardı onaylamasak, kimi girişimlerindeki art ni- yetleri açıkça görsek bile, bu eyteme hak vermemek mümkün mü? Bir doğruyu, yanlışı da olanlar söylerierse, doğ- runun doğruluğu ortadan kalkar mı? Eğer, onların bu gerçekleri söylemeleri kimilerinin hoşuna gitmiyorsa, şikâyet edecekleri yerde, çar- pıklığı ortadan kaldırmaları daha akıllı bir tutum de- ğil midir? * • • Evet, gerçeği bütün açıklığıyla görmek zorunda- yız. Kitap okuma alışkanlığı gittikçe azalan bir top- lumda, hâlâ kitap toplama geteneği sürdüğü gibi, yazarları kitaplanndan dolayı hapse atmak umuru adiyedendir. insan elinde olmadan soruyor: "Hangi çağda yaşıyoruz Allahaşkına?" Bu arada gazetelerde gösteriyi bildiren haberin yanında, bir de toplatılan kitapların listesini görün- ce hem ürperdim hem de güldüm. Çünkü bunlardan biri de, 30 yılı aşkın süre önce Hayati Asriyazıcı'nın sahibi olduöu Sinan Yayın- lan'naçevirmeyi önerdiğim Phillip Roth'un "Port- noy ve Kompleksi" adlı yapıtıydı. Demek ki, üstün bir zekâ ve mizah gücünün ki- tabı; çevirseymişim... Olayın hemen ertesi günü, ne menem kişiler ol- duğu artık kamuoyunca bilinen Adnan Hoca ve Oktar Babuna'nın gözaltına alındığı haberini TV ekranlannda izlerken, bir kez daha 12 Mart, 12 Ey- lül günlerine döndüm. Bu iki kişi gözaltına alınırlarken suç delili olarak kimi kitapları da götürmüştü polis. Kitaplann kamyonlarlatoplatıldığı iki ara dönemin geride kalmış olmasına karşın hâlâ kitap suç delili- dir. Hangi çağda yaşıyoruz Allahaşkına? • • • Türkiye önümüzdeki hafta AGtT'e ev sahipliği ya- pacak. Türkiye AB'ye üye olmak için uğraşıyor. A- ma Türkiye hâlâ kitap toplatıyor, hâlâ yazar hapse- diyor ve insanlara kitatM umacı gibi göstererek, oku- mayı ve yazmayı suç olarak kabul edebiliyor. Bu alışkanlıkla nice yılımızı heba ettik. Bu alışkan- lıkla, daha yıllar önceden geleceğimizi ipotek altına sokmakta olduğumuzu durmadak yazdık, kimseye anlatamadık. Bugün vardığımız yer ise ortada. Bugün de hem vardığımız noktanın acısını çeki- yor, ot gibi yetiştirilen eğitimsiz kitlelerin sıkıntısını yaşıyor, bir yandan da yine geleceğimizi ipotek al- tına atıyoruz. Görün işte, bilgi çağını hangi kafayla yaşıyoruz. Aman Yarabbi! TaziyeDefterinden: Siz umut, siz aydınlık, siz çağdaşhk, siz insanlık, siz gülümseyen gözleriyle yolumuzu ışıtan bir güç idiniz. Sizden öğrendiklerimizle çağdaş Türkiye'yi kurma yolunda yılmadan çalışacağız 'Dkelerinden ödün yermeyeceğiz' Nurten Çetingöz (Eski CHP YDK Üyesi, Eski Eğit-DerAnkara Şub. Bşk.): Sevgili Hocam, Cumhuriyetimizin 76. yılı olan bugün, 29 Ekim 1999 günü, si- zinle baş başa olmak ne güzel bir rast- lantı. Tannyı kullananlann cirit attığı ül- kemizde Cumhuriyet Bayramımızm da- ha da görkemli kutlanmasını isterdim. Sizin gibi değerlerin bir bir katledilme- si yüreğimi yakıyor. Her yazınızı oku- yor, her fikrinizi onaylıyordum. Ama ar- tık yazmayacaksınız, ne acı. Fikirlerini- zi yaşatacağız ama sizi de unutmayaca- gız. Yılmaz Demir (17. Dönem Bilecik Milletvekili), Semra Demir(Sarar tlköğ- retim Okulu Öğrermeni). Doğu Berk De- mir (Hukuk Fak. Öğr.): Sevgili Hocam, iki Cumhuriyeti yaşatacağız. Söz veriyo- ruz ilkelerinden ödün vermiyeceğiz. B. Berkin-Sevim-Ilkin Taşçı (ADD Devrek Şub. üyeleri, CHP üyeleri): De- ğerii Hocamız; seni katleden alçakJarbu yaptıklan ile aslında kendi hayatlannı kararttiklannı bilselerdi, belki de kendi amaçlan için anlamsız bir yöntemi ter- cih edip teröre yönelmezlerdi. Çünkü kendileri de bir gün sistemin dışına iti- leceklerini biliyorlar ve kendi kendileri- ni inanıyorum ki yine kendileri yok ede- cekler. Zira bizden korkmasaJar da sizin gibi yiğit bir uç beyimızi katletmezler- di. Işık içinde yat. B. Nüket Hürmeriç: Sevgili öğretme- nim, biz bilımin ve sanatın şemsiyesi al- tında yaşamayı sürdürüyoruz. Rahat uyu! Işıklar içinde yat. Sami Demird (P. AJb.): Sevgili Ahmet Taner Kışlalı, "Kalem yazmaz, bir nice sevda". Kalemlerin yazamayacağı, duy- gulann ıfade edemeyeceği bir nice sev- dadır, bir büyük sevgidir," aşktır bizde, cumhuriyet devrimlerine bağlılık, çağ- daşhk, özce Atatürkçü düşünce. Anado- lu'nun aydınlanması... Onlar siz kalpak- sız Kuvayı Milliyecileri alçakça katleden Derviş Vahdeti ve günümüzdeki temsil- cileri bilmelidirler ki, sadece bizim bu sevdamızı ve sevgimizi yüceltmekte bi- zi birbirimize daha yaklaştırmakta, Ko- catepe'de ve Ankara caddelerinde görül- dügü gibi saflanmızı daha da sıkJaştırma- mızı sağlamaktadırlar. Bundan öte birka- zançlan olamaz. Rahat uyu. Mücadele- niz hedefe ulaşmcaya kadar sürecek, sür- dürülecektir. Işıklar içinde yat. Figen Bacak: Aydınhk insan.' Sana çok yazık oldu, ama bizlere ve Türki- ye'ye daha da çok yazık oldu. Yaptıkla- n asla boşa gitmeyecek. Şoför Halil Doğan: Kıymetli Ahmet Taner Kışlalı, bilin kı olmayahm şeriat- çı ne tarikatçı ne de ırkçı. Atatürkçüm Atatürkçü. Katil hedef almış Cumhuri- yet'i/Atatürk verdi bize bu hürriyeti/Bel- li ki bunlann niyeti kötü/Canavar katil doymuyor kana. Atatürkçü çağdaş ay- dınianmızı/Tek tek kestiler fidanlanmı- zı/Bomba koydu, devirdiler dağımı- zı/Gerici yobaz kalmasm sana. Yazardı Ahmet Taner Kışlalı/Devrilmiş çmar, kı- nlmış dalı/Aydmlar ülkede, birlik olma- lı/Cehalet ders almış kasteder cana. Ge- rici, irtica, molla elele/Bunlann inancı belli ki hile/Saklıyor katili vermiyor ele/Karanlık güçleT çünkü yan yana. An- laşılmaz Arapçadır diIleri/Kınlsm bun- lann kanlı elleri'/ Devletimiz bulsun şu katilleri'Kaleme düşmandır şuna bak şu- na. Düşün DOGAN'ım, derince dü- şün/'Böyle giderse, zor senin işin/Verir- ler yazara, hükiimü peşin/Uyan DO- ĞAN, fırsat verme zamana. Fatih Kule (Yalan Doğu Üniv. Huk. Fak. Öğr.): Saygıdeğer hocam, yaşamı- mı ve benden sonraki yaşamlan da ay- dınlatacak ışığınız.. Siz umut, siz aydın- lık, siz çağdaşhk, siz insanlık, siz gü- lümseyen gözleriyle yolumuzu ışıtan bir güç idiniz... Sizden ögrendiklerimizle çağdaş Türkiye'yi kurma yolunda yıl- madan çalışacagımıza ant içerken sizi nan bu kirli elleri ortaya çıkarmaktan çok uzaktır. Bizler sivil toplum örgütle- rinin daima yanında olarak ATA- TÜRK'ün yolunda çağdaş, laik, uygar- lık düzeyine yürümeye devam edeceğiz. Yaşasın Cumhuriyet, laiklik, demokrasi. Cefcü Ühan (IP Keçiören Jlçe Bşk.): Merhaba yiğit kardeşim. "Cumhuriyet devrimlerini yerine oturtamadınT diye üzülme. Bizler ne güne duruyoruz, ne güne yaşıyoruz? Gidişinde bilincimizi bir kere daha bilemiş oldun. Durmak, yorulmak ve yılmak yok bizim için. Mustafa Kemal gibi senin gibi, yaşamı- nı bu yolda hiçe saymış tüm devrimciler gibi kararlıyız. Sana; sevgiler, saygılar, teşekkürler. Atatürk ve cumhuriyetrejimineolan ide- aliniz, ölmeden sönmeden ebediyete ka- dar yaşayacak. Fikirlerinizle, demokra- siye olan tutkunuzla daima anılacaksı- nız. D. Aktulga (E. Orgeneral): Sevgili A. Taner Kışlalı, huzurunda selam duruyo- rum. NillVlısırlı(Ing. Öğ.): Sevgili büyüğü- müz A. T. Kışlah'ya, huzur içinde uyu- yun. Sizaydınlarölmezsiniz. Atatürkler ve Atatürkçüier TÜKENMEZ! Devrim O/er: Büyük insan, kıymetli hocam, fıkirleriniz sonsuza kadar bizım- le yaşayacaktır. Biz ögrencileriniz olarak daima yolunuzdan yürüyeceğiz. Prof. Dr. OğuzCKan (Türk Sosyal Bi- 'Saygıdeğer hocam, yaşanumı ve benden sonraki yaşamlan da aydınlatacak ışığınız-.' yüreklerimizde yaşatacağımızdan emin olun diyorum. SebahatveSeyit Yıkünm: Saygıdeğer yazanmız, hocamız, sizi hiçbir zaman unutmayacağız. her zaman kalbımızde yaşatacagız, karanlığın sonu hüsrandır. Onlar hiçbir zaman emellerine ulaşama- yacaklardır. Bize bırakmış olduğun bay- rağı taa ki bu ülke aydınlığa çıkana ka- dar bir okur olarak bırakmayacağız. Zehra Okuyncu (Cumhuriyet okuru): Eşsiz insan, sevgili Ahmet Taner Kışla- lı, Atatürkçülüğe, O'nun ilke ve devrim- lerine uzanan lanet elleri ve bunlan des- tekleyen kokuşmuş insanlan lanetliyo- rum. Biz ki yılmadan Atatürk iike ve devrimlerinin bekçisi olacağız. Devlet yapısı cumhuriyetimizin varlığına uza- - Mösifinı Doğan (Harita Müh): Son elli yıllık cumhuriyet süreci incelendi- ğinde siyasal lslamın cumhuriyeti nasıl kuşattığı, kurumlannın nasıl geliştiği çoknetbirşekildegörülecektir. Cumhu- riyetin hoşgörüyle yaklaştıgı şeriat ve kurumlan artık yöneldikleri insanlan çok iyi seçmektedirler. Şeriatın devlet olma özlemi, tüm dünya insanlannı ilgi- lendiren korkunç bir projedir. Bu proje- ye karşı ülke insanlanmızın dik, uyanık ve sürekli kuşku duyan anlayışını şeri- ata karşı dayatmalıdır. Cumhuriyetin da- ha demokratik ve laik konumu için tüm güçler birleşmelidır. Hilmi fşgüzar, A. Rıdvan Yıldınm: Değerlı kardeşimiz A. T. Kışlalı. gönlü- müzde, kalbimizde silinmez sevginiz, limler Der. Bşk.): Ödünsüz yurtsever, gerçek Kemalist, değerlı bilım adamı, Türk Sosyal Bilımler Derneği'nin seç- kin üyesi Ahmet Taner Kışlalı'nın al- çakça katledilmesinin acısı büyük. Tür- kiye Cumhuriyeti düşmanı karanlık güç- lerin bu yeni saldınsını lanetle kmıyo- ruz. Merhumun eseri ve anısı. üyesi bu- lundugu TSBD aracılığıyla da yaşatıla- caktır. Mehmet Kervankıran: Değerli insan A. Taner Kışlalı, keşke bu yazıyı yazmaz olaydım. Ama yarasa tipı. karabeyinli ve kara kalpli insanlar sizin verdiğiniz ışığı söndürdüler. Verdiğin bu ışık da çok güçlenecek. Rahat uyuyunuz. Onlardan tiksiniyorum. Hüsnü Mübürcüoğlu (Hv. Mu. Astsb.): Ulaşmayaçalıştığım bir ışık da- ha söndüriildü... Daha çok okumalıyım. Daha çok çahşmalıyım.. Daha... Daha... O ışık ben olmalıyım, eşim olmalı, ço- cuklanm olmalı... Çoğalmalıyım. Işıkla- n çoğaltmalıyım... Gözün arkada kal- masm ! Ardınca gelen daha çok A. Taner Kışlah'lar olacak. Sen rahat uyu... Giray Balcı (DYP Gen. Bşk. adayı, Zi- raat Yük. Müh.): Değerli ınsan, kıymet- li düşünür Prof. Dr. Taner Kışlalı'nın ölümü tüm ülkeyi oldugu gibi beni de zi- yadesi ile üzmüştür. Cumhuriyet cami- asına ve tüm Türk aydınlanna başsağlı- ğı dilerim. Bahri Küpeli (Safranbolu Cumhuri- yet Muhabiri): Hayatımda düşün usu- mun gelişmesine katkısı olduğuna yü- rekten inandığım yiğit insan, Atatürk devrimlerinin yılmaz savunucusu Prof. Dr. A. Taner Kışlalı'nın katledilmesini kınıyor. üyesi bulundugum Cumhuriyet ailesine ve Kışlalı'nın yakınlanna baş- sağlığı diliyorum. Binali Taşlıçay (E. Polis): Çok değer- li abim, Fıkirdaşım, yoldaşım, büyüğüm, yol gösterenim Sayın Kışlalı: Banadik- kat et diyordun, sen neden dikkat etme- din, gericilerin. faşıstlerin oyununa ne- den aldandın, anlamıyorum. Senin gibi dürüst Atatürkçü bir aydının haince kat- ledilmesini içime sindiremiyor. katle- denleri de, katlettirenlen de lanetlıyo- rum. Kışlalı ailesınin, Cumhuriyet gaze- tesinin ve tüm aydınlann başı sağolsun diyorum. Kendisine rahmet diliyorum. Dr. Burhan Topal (Çocuk S. Hast. Uzm.): Değerli hocam, günlerdir seni kjmler öldürmüş olabilır diye düşünüyo- rum ve şu sonuca vanyorum: Hiç aksat- madarı okuduğum yazılannız bende bu kanaati oluşturuyor. Tetıkçiler çok önemlı değil, ancak emri verenler, her- halde: 1) Türkiye Cumhuriyetı'ni yık- mak suretiyle, yerine; kendi öz kardeş- lerini, eşlerini ve hatta anne-/ babalan- nı bile öldürtecek kadar insanlık ve ah- lak yoksunu Osmanlı padişahlığını ge- tirerek, ona da Osmanlı Cumhuriyeti ya da Osmanlı Demokratik Cumhuriyeti adını koyabilecek karakterde örgütler olabilir. 2) Dünyanın hiçbir yerinde (kendi ülkeleri dahıl) hiçbir bilimsel ki- şiliği olmayan. bilimsel arenada sıfır olan Arabistan. Iran. Irak. Libya gibi ül- kelere benzeme özentisi içinde olan ve memleketimizi bu ülkelerin devlet ida- resine benzer şekilde yönetmeye çalışa- cak bir grup örgütler olabil ir. 3) Demok- rasi görünümü altında. cumhuriyeti yı- karak ülkemızi karanlıklara götürmek isteyen, "AUah" adını kullanarak, insan- lanmıza ve dinimıze en tehlikeli düş- manlığı yapan örgütler olabilir. 4) Son yıllardaki yazılannızı dikkatle okuyacak olan değerli cumhuriyet savcılanmız, herhalde katillerinize ve emri veren ör- gütlere kolayca ulaşacaklardır. Yazılan- nızı okuyan vatandaşlanmız ise herhal- de bunlan biliyorlar. Değerli hocam. ben 1971 yılında Hacettepe Tıp Fakül- tesi'nde ders verdiğiniz ilk öğren- cilerinizdenim. Işıklar içinde uyu, her dolunayda, size özellikle dua edeceğim. Sürecek Tarcan: Türk tarihi MÖ 8000li yıllarda başbyor • İstanbul Haber Servisi - Mustafa Kemal Demeği tarafından düzenlenen "Türk Dil ve Kültürünün Doğuşu" konulu konferansa katılan bilimsel araştırmacı ve etnolog Haluk Tarcan. Türk tarihinin kökenlerinin bilinen tarihten çok önce başladığını belirtti. Türk tarihinin MÖ 8000'li yıllarda başladığını söyleyen Tarcan, "Ön-Türk uygarlığı, evrensel uygarlıklann temelini attı. Avrupa, Doğu Asya, Anadolu ve Mezopotamya'da, yazı, dil ve kültürün temelini oluşturdu" dedi. Yasadışı örgüt davasmda karar • İstanbul Haber Servisi - Yasadışı TKEP/L örgütü adına çeşitli bombalama ve gasp eylemlerine kanştıklan gerekçesiyle tstanbul 2 No'lu DGM'de yargılanan 14 kişiden 5'i. müebbet hapis cezasına çarptınldı. 8 kişi çeşitli hapis cezalanna mahkûm edilirken 1 kişi de delil yetersizliğinden beraat etti. Dortmund ADD ödültePi • İstanbul Haber Servisi - Dortmund Atatürkçü Düşünce Derneği'nin, "'Atatürk Olmasaydı Ne Olurdu" konusunda düzenlediği gençler arası kompozisyon yanşmasının ödülleri bugün törenle sahiplenni bulacak. Dernekten yapılan yazılı açıklamaya göre birincıye 500 DM, ikinciye 300 DM, üçüncüye 200 DM ve onuncuya kadar 50 DM ile bir kitap verilecek. 'Vural ve Yüksel isüta etsin' • İstanbul Haber Servisi - Akit Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karahasanoğlu, bir süre önce gözaltına alınan ve daha sonra Ankara DGM tarafından serbest bırakılan gazetenin yayın kurulu üyesi Hasan Hüseyin Maden ile yazarlanndan Hasan Karakaya ile birlikte Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi'nde dün basın toplantısı düzenledi. Karahasanoğlu toplantıda, Maden ile Karakaya hakkındaki soruşturmalan eleştirerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş ve DGM Cumhuriyet Savcısı Nuh Mete Yüksel'in görevlerinden istifalannı istedi. Rkret ve DHaçar BİTde yaşayacak • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Ermenüeri Patrikliği tarafından Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kütüphanesi için yaptınlan. ünlü şair Tevfik Fikret ile Türk Dil Kurumu'nun kuruculanndan dilbilimci Agop Nartayan Dilaçar'ın büstleri dün törenle açıldı. BÜ Rektörii Prof. Dr. Üstün Ergüder; Fikret ve Dilaçar'ın Türk diline büyük katkılan olduğunu belirterek "büstlerin kendilerine yakışan yerde olduğunu" söyledi. Artçı sarsıntınm ardından bir kişinin daha kalp krizi geçirmesi sonucu ölü sayısı 3'e yükseldi Adapazaıi geceyi dışarıda geçirdiYurt Haberleri Servisi - Depremde büyük hasar gören Adapazan'nda, ya- vaş yavaş. evlere girme hazırhğı yapan depremzedeler, önceki gün meydkna gelen 5.7 büyüklüğündeki artçı sarsın- tının ardından yine geceyi evlerinin önüne kurdukJan dermeçatma çadjrlar- da ve sokakta yaktıklan ateşlerin ba- şında geçirdiler. Merkez üssü Sapanca olan artçı sarsıntının ardından Izmit'te de bir kişinin kalp krizi geçirmesi so- nucu ölü sayısı 3'e yükseldi. Bu arada tçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın baş- kanlığında İstanbul ll Genel Meclisi Sa- lonu'nda bugün yapılacak toplantıda, İstanbul'da olası bir deprem öncesinde alınması gereken önlemler görüşüle- cek. Depremde büyük hasar gören Adapa- zan'nda. merkez üssü Sapanca ilçesi olan 5.7 büyüklüğündeki artçı sarsıntı- nın ardından, Adapazan halkı geceyi sokakta geçirdi. Bu arada, valilik kara- nyla kaldmlan bazı çadırkentlerin bu- lunduğu alanlara da yeniden çadırlar kurulmaya başlandı. Deprem nedeniy- le kentin büyük bölümü ile yaklaşık 12 bin kişinin yaşadığı Emirdağ ve Der- nekkın çadırkentleri. sabaha kadar elektriksiz kaldı. Marmara depreminin ardından en büyük ikinci artçı sarsuıtı olan 5.7 bü- yüklüğündeki depremin ardından ölü sayısı 3'e yükseldi. Adapazan Namık Kemal tlkögretim Okulu'nda hizmetli olarak çahşan Okta>r Selamet (40), art- çı sarsmtı sırasında, dışanya çıkmak is- terken koridorda düşerek yaralandı. Kaldınldığı Sakarya Devlet Hastane- si'ndeki ilk müdahalenin ardından, Kartal Araştırma ve Uygulama Hasta- nesi'ne sevk edilen Selamet, müdaha- leye karşın dün sabaha karşı yaşamını yitirdi. Izmit'in Uzuntarla beldesinde evli ve 5 çocuk annesi ÇakırDemir (44) ve Sapanca'da emekJi polis memuru İn- san Bayraktar da artçı sarsmtı sırasın- da heyecanlanarak kalp krizi geçirme- leri sonucu yaşamlannı yitirmişlerdi. Artçı sarsıntı sırasında, başta Sakarya valilik bması olmak üzere Telekom ve Önceki gün meydana gelen artçı sarsıntının ardından okullann tatil edilmesi şündilik düşünülmüyor. Adapazan Belediyesi'ne ait BELPAŞ binası da hasar gördü. Türk Telekom bınasımn 17 Ağustos'taki depremden sonra onanm gören duvarlan. önceki günkü artçı sarsmtıda yeniden çöker- ken, dün sabah işe gelen personel, uzun süre kapı önünde bekleyerek içeri gir- mek istemedi. Ancak, yetkilılenn "işle- rin aksamaması için çalışmak zonında olduklannı" bildirmesi üzerine, perso- nelden bir kısmı işbaşı yaparken BEL- PAŞ çalışanlannın bir bölümü ise bina önünde bekJemeyi tercih etti. Afet Bölge Koordinatör Valisi Kut- luayÖktem, artçı sarsıntının merkez üs- sü olan Sakarya'nın Sapanca ilçesinde, önceki akşam saatlerinde incelemeler- de bulundu. lçişleri Bakanı Tantan'ın başkanh- ğında bugün yapılacak toplantıda, İs- tanbui'da olası bir deprem öncesinde alınması gereken önlemler görüşüle- cek. İstanbul 11 Genel Meclisi Salo- nu'nda gerçekleştirilecek toplantıya, bakan Tantan'ın yanı sıra lçişleri Ba- kanlığı Müsteşan Saim Çohır, Deprem Koordinasyonundan Sorumlu Müste- şar Yardımcısı Ahmet Karabilgin. İs- tanbul Valisi ErolÇakır. Sivil Savunma Genel Müdürü Rasim Baş ile devlet ba- kanlıklannın ilgili ve bağlı kuruluş yet- kiiileri, Bayındırhk Bakanlığı ile Kül- tür Bakanlığı'ndan üst düzey temsilci- ler katılacak. Toplantıya aynca, İstan- bul Belediye Başkanı Ali MüfitGürtu- na, Mimarlar Odası Başkanı Oktay Ekinci ile Hukuk Müşaviri Derviş Par- lak, tstanbul'daki üniversitelerin dep- remle ilgili anabilim dalı başkanları, Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, kaymakamlar, il- çe belediye başkanlan. mühendis oda- lan ve tstanbul Şehir ve Bölge Planla- macılan Odası ile İstanbul Jeoloji ve Jeofızik Odası temsilcileri çağnldı. TBMM Genel Sekreterliği Meclis'te- ki milletvekillerinden ve idari personel- den 250 milyar 516 milyon lira deprem yardımı toplandığını belirterek deprem bölgesinde bir konut sitesi yaptırmak için Başbakanlık Kriz Merkezi'ne baş- vurdu. Toplanan para Ziraat Bankası TBMM Şubesi'ne yatınldı. TBMM'nin paranın konut sitesi yaptırmak için blo- ke edilmesi amacıyla Başbakanhğa başvurusu Kriz Merkezi'nce kabul edil- di. Yardımlar milletvekillerinin 15 Ekim-15 Ocak dönemi ödeneklerinden yapılan 500 milyon liralık kesintilerden oluşuyor. Kapatma davası FP,yazılı savunmasını verdiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca açılan kapatma davasına ilişkın son ya- zılı savunmasını Anayasa Mahkeme- si'ne sundu. FP istanbul Milletvekili MehmetAliŞahin. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın gazete kupür- leri ile üzerinde imza ve tarih olmayan birtakım dokümanlan kanıt olarak sun- duğunu yüksek mahkemenin bilgisine sunduklannı belirterek ABD ve Fran- sa'daki laiklik uygulamalanyla ilgili de- ğerlendirmelerinin de eksik ve hatalı ol- duğunu savundu. Şahin, 177 sayfası eklerden oluşan 2 klasör halindeki 243 sayfalık son yazılı savunmayı, Anayasa Mahkemesi Genel Sekreteri Sadi Büvükerene verdi. Şa- hin, mahkemeden ayrılırken yaptığı açıklamada. savunmada özellikle Sa- vaş'ın esas hakkındaki mütalaasında y- eralan görüşlereyanıt verildiğini belirt- ti. Savaş'ın mütalaasının çoğunlukla te- rör ve mafya ile mücadele yöntemleri ve Batı'daki uygulamalan içerdiğini anlatan Şahin. partisi hakkındaki davanın bu- nunla ilgili olmadığını bildirdi. Savunmada bunun uygun bir dille an- latıldığını kaydeden Şahin. bu gerekçe- lerle davanın reddedilmesi talebinde bu- lunduklannı belirterek görevlerini yap- manın rahatlığı ve huzuru içinde bulun- duklannı, Anayasa Mahkemesi'nin hu- kuk çerçevesinde en isabetli karan vere- ceği inancında olduklannı dile getirdı. Savaş'ın ABD ve Fransa'daki laiklik tatbikatı ile ilgili değerlendirmeleri oldu- ğunu kaydeden Şahin, "Bunlaneksik ve hatalı bukiuk. Doğrusu ile ilgili belgeleri yüksek mahkemenin bilgisine sunduk" dedi. Savaş'ın "Laik cumhuriyet safin- dayım" sözlerini anımsatarak basında bunun muhatabının FP olduğu biçimin- de haberler yer aldığını kaydeden bir ga- zetecinin sorusu üzerine Şahin. "Laik demokratik cumhuriyet konusunda sa- yın başsavcı ile aynı sanayız" dedi.