Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
UKASIM1999CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İrtika gazetesinin 8 Eylül 1899 tarihli nüshası: Büyükada kürek yanşlan heyeti. Şehzade Abdürrahinı Efendi \e dört paşa çocuğunun topiufotoğrafi.İrtika gazetesi, tarih 9 Haziran 1899.
1899 yılı gazetelerinin gündemini deprem, cinayet, ekonomi ve 'nasıl adam oluruz' haberleri oluşturuyor
100 yü sonra ne değişti?Haber Merkezi - 100 yıl öncesinin
gündeminde de deprem, ekonomik so-
runlar ve siyasi boyutu da olan bır ci-
nayet sadrazamın oğlu Cavit Bey'in öl-
düriilmesi bulunuyordu.
Eski CHP milletvekili araştırmacı
Bülent Tanla 1899 yılının gazetelcn
üzerinde ikı aydan fazla süren bir araş-
tırma yaptı, günümüze de ışık tutan so-
nuçlara vardı.
Süreli yayınlar bakımından zengin
olan Hakkı Tank Us kütüphanesi"nin
uzun süredir hizmet verememesi. bazı
kütûphanelerde kaynağa ulaşmanın çok
zaman alması, her kütüphane ve kayna-
ğa özgü yıpranma, eksik sayılar, bazı
ciltlerin okura çıkanlmaması gibi so-
runlar bu tür çahşmalarda kars.ilas.ilan
engeller olarak sıralanıyor. Araştırma-
da çalışma koşullannın en iyi olduğu ts-
tanbul Büyükşehir Belediyesı Atatürk
ICitaplıgı'nın olanaklanndan büyük öl-
çüde yararlanıldığını belirten Bülent
Tanla. hemen hepsi dört sayfalık çok
sayıda günlük gazeteye başvurulduğu-
nuekliyor. İncelenen yayınlararasında
İstanbul'dayabancı dillerdeçıkan gaze-
telerdebulunuyor.
1899'da yayımlanan günlük gazete-
lerden inceleme olanağı bulunanlar Ba-
siret. tkdam, Malumat, Sabah. Servet,
Tarik, Tercümariri Hakikat olarak sayı-
yoriijtoC.es Musavvsr J;en ve Edep,
.esirhfrGazete. frtika; "Servet-ı unun
île L'Illustration le Monde lllustre ve
The Oriental Advertiser Le Moniteur
Oriental'e de başvuruluyor.
1899 yılında Osmanlı devieti dışın-
da gelişen belli başlı olaylar Güney Af-
rika'daki BoerlerSavaşı, Filipinlerdeki
milliyetçi devrim sonucu tspanyollarla
ABD arasındaki savaş ve Fransa'da Al-
manlara ordunun sırlannı satmakla suç-
lanan Fransız subay Alfred Dreyfus'un
10 yıl hapse mahkûm edildiği dava ola-
rak sıralanıyor.
Cavlt Bey tn öldürülmesi
Osmanlı devletinin de içinde yer al-
dığı gelişmeler I. Lahey konferansı.
Bağdat demiryolu imtiyazının Alman-
lara verilmesı, Osmanlı devieti ile Yu-
nanistan arasında müzakere edilen de-
nizcilık. sınır boyu ortaklık ve konso-
losluk konvansiyonlan ile 1900 Paris
sergisi için hazırlıklan yapılan resmi
Osmanlı pavyonu çalışmaları olarak
basında yankı buluyor.
Sadrazam Halil Rıfat Paşa'nın oğlu,
Şûra-yı Devlet (Danıştay) üyesi Cavit
Bey'in Büyükada'ya gitmek üzere gel-
diğı Karaköy köprüsünde tsmail adın-
da bir şahıs tarafindan öldürülmesi, 9
Ekim tarihli gazetelerde "korkunç bir
cinayefolarak niteleniyor. Daha önce
Istanbul 'da Ermenilerin yol açtiğı kan-
şıklıklan, Anadolu'da başgösteren
ayaklanmalan bastıran Serezli Sadra-
zam Halil Rıfat Paşa bu olay üzerine is-
tifa ediyor. Ancak kendisiyle uyum
içinde olan II. Abdülhamit istifasını ka-
bul etmiyor. 2 yıl daha bu görevde ka-
lan Halil Rıfat Paşa görevi başında 73
yaşında vefat ediyor. Bu haber The Ori-
ental Advertiser (Le Monirerur Orien-
tal) gazetesinin 9 Ekim 1899 nüshasın-
da geniş biçimde yer alıyor.
Eylül sonu ile ekim başındaki gaze-
• "Gazeteci tarihin tanığıdır" sözünü arşivler doğrular. Basında yer alan
haberler o yılın, o ayın, o günün tanıklığıdır. Geçmişe yapılan bir yolculukta
ilginç ve düşündürücü bir durum ortaya çıkıyor. Bir toplumun nereden gelip
nereye gittiği sararmış yapraklarda görülebilir. 100 yıl önce Osmanlı döneminde
yayımlanan gazetelerdeki haberler size bir şeyler anımsatıyor mu? "Depremle
sarsılan kentlere yapılan yardımlar, demiryolu imtiyazının Almanlara verilmesi,
Ermenilerin isyanlan, sadrazamın öldürülen oğlu, su şirketindeki yolsuzluklar, vapur
ücretlerine yapılan zam, Türkler hakkında Batı basınındaki olumlu düşünceler, okurlar
bölümünde eğitim sistemindeki ezbercilikten şikâyet."
İrtika'dan 28 Temmuz 1899 tarihli bir fotoğraf. Lahe> Banş Konferansı'nda Osmanlı Devteti'ni temsil eden sekiz paşa.
(Solda) L'Illustration gazetesinde yer alan fotoğrafta Paris Sergisi'ndeki Osmanlı Pavyonu görülüyor.
teler deprem ve deprem bölgesine yar-
dım haberleri vermektedirler. 19 Eylül
1899'da Aydın vilayeti dahilınde Salih-
li, Bayındır, Kuşadası ve Aydın kasaba-
lannda ve Sıvas vilayetinin Havza ka-
sabasmda hareket-i arz vuku buluyor.
Bu depremler Istanbul'da da hissedilı-
yor. Avusturya ve Hevrek'te de deprem
oluyor, hasara sebebiyet vermiyor.
Tarik gazetelerinin depremle ilişki-
lendırmediği bir olay 17 Ağustos 1999
Izmit depreminde de görüldüğü için
özellikle dikkate değer: 17 Eylül gece-
si Papazlık'tadoğudanbatıyadoğrubir
tarafı yeşilimsi, bir tarafı kırmızımsı
balon gibi bir cisim gökten yere dogru
iniyor. üç saniye sonra da gök gürültü-
sü gibi bir ses duyuiuyor. 16 Eylül gü-
nü de tzmir ve Manisa'da gökte parlak
bir cisim görüldüğü kaydediliyor.
Aydın depremi
Aydın depremi can ve mal kaybına
yol açıyor. İzlenen günlerde de tzmir.
Köyceğiz ve Mugla'da deprem olduğu-
nu Rasathane-i Amire bildiriyor. tzmır
depreminde 200'den fazla kişi hayatmı
kaybediyor. Daha sonraki günlerde de
Aydın ile Sarayköy arasında da şıddet-
li bir deprem oluyor. 20 Eylül'den iri-
baren Kazahisar, Sandjıklı, Aydın ve
köyleri, Bursa, Balıkesir, tnegöl. Bile-
cik, Bigadiç, Sakız, Midilli, Ayvalık.
Foça ve Ege sahili boyunca sarsıntılar
devam ediyor. Köprüler ve istasyonlar
yıkıhyor.
Samsun, Bafra, Alaçam'da da hafıf
yersarsıntılan oluyor. Aydın depremin-
de 12932 bina hasar görüyor, 738 kişi
ölüyor. 657 kişi yaralanıyor. Deprem-
zedelere yardım için komisyonlar ku-
ruluyor, padişah, vekiller, şeyhülislam.
bazı şirketler para yardımında bulunu-
yor. Usküdar Türk Tıyatrosu'nda oy-
nanan oyunun geliri depremzedelere
bağışlanıyor. 1 Ekim sabahı Bursa,
Gemlik ve Bahkesir'de. 3 Ekim akşa-
mı Denizli, Aydın, Muğla ve Bozdağ'da
sarsıntılar hissediliyor. Deprem haber-
leri tlkdam. Ahenk, The Oriental Ad-
vestiser, (Le Moniteur Onental) gaze-
telerinde genış ölçüde yer alıyor.
Ekonomik ve sosyal yaşamı ilgilen-
diren sebepler arasında fes sanayiinde
tekel talebi, bazı vilayetlerde petrol ga-
zı bulunması, Rusya ve Romanya'da
bulunan petrol, Fınncılan Loncası'nın
belediye sınırlan dışında fınnlann ek-
mek satamayacağına ilişkin kanun uy-
gulamalannatepkisi, Haydarpaşa lıma-
nının genişletilmesi ve Boğaz köprüsü
inşası projeleri, Şirket-i Hayriye Vapur
Işletmesi'nden şikâyetler ile yabancı
sermayeli Terkos şirketinin Bahnye'ye
ve Askeri Mektebe yeterli su vermeyi-
şinin eleştirisi dikkati çekiyor.
Hükümet fes sanayiindeki tekel ta-
leplerini olumlu karşılamamakla bir-
likte, fes yapımı için kolaylık göster-
mekten yana bir turum göstenyor. Ha-
ber 5 Temmuz 1899 tarihli The Orien-
tal Advertiser (Le Moniteur Orien-
tal)'de yayımlanıyor.
Aydınlatma ve ısmmada kullanılan
petrol gazı gündemi meşgul ediyor ve
bu konuda dehşetli bir rekabet icra edil-
diğinin altı çiziliyor. Habere 20 Şubat
1899 tarihli Sabah gazetesi geniş yer
veriyor.
Fınncılar Loncası ekmek satış yerle-
ri ve fıyatlanyla ilgili talepleri kabul
edilmezse fınnlarını kapatacaklannı
duyuruyorlar. Günümüzde başka alan-
larda da örneklen gorülen, örneğin ga-
zete dağıtımında yaşanan rekabeti ha-
tırlatan bu haber 13 Ekim 1899 tarilli
The Oriental Advertiser'de yayımlanı-
yor. Haydarpaşa Limanı'nın genişletil-
mesi, Anadolu ve Rumeli hısarlan ara-
sında 40 metre yüksekliğinde demir bir
köprü projesi ile rrenlerin feribotlarla
taşınması için Üsküdar ve Dolmabah-
çe'de küçük limanlann inşası projeleri
tkdam gazetelerinde yayımlandığı gibi,
tstanbul daki Alman gazetecilerin de il-
gisini çekiyor.
Vapur tarifelerl
Şirket-i Hayriye'den vapur tarifeleri,
organizasyonun kötülüğü yüzünden ba-
zılan boş, bazılan çok kalabalık sefer-
ler, yüksek bilet fıyatlan, bazı vapurlar-
da kapalı bölüm olmaması konulann-
da şikâyetler dile getirilmekte, Kuzgun-
cuk'a yeni bir vapur tahsisi istenmekte
ve Beşiktaş'taki gecikmelere dikkat çe-
kilmektedir. Haydarpaşa Limanı seferi
The Oriental Advertiser'in 23 Şubat
1899, Şirket-i Haynye üzenne okur
mektubu ise 14 Mart 1899 nüshasında
yayımlanıyor.
Ikdam gazetesi u
su şirketinin yolstız-
luklannı yazayaza usandıklannı, kum-
panyanın ise>üzünün büe kızarmadığı-
nı" vurgularken kışlalara, asken mek-
teplere, büyük binalara su verme taah-
hüdünü yerine getirmeyen Terkos şu
şirketini eleştın yağmuruna tutuyor. Bu
eleştiri 8 Teşrinisani (Kasım) 1899'da
yayımlanıyor.
Sabah gazetesi 24 Temmuz 1899'da
Düyun-u Umumıye ldaresi Başkanının
hazırladığı Osmanh Maliyesi ve dış
borçlanma üzerine raporun özetinı ya-
yımlıyor. Raporda 1897 Yunan muha-
rebesi nedeniyle masraflar olağanüstü
arttığıhalde yeni bir borçlanmayagidil-
memış olmasından övgüyle söz edilı-
yor. 1881 'den beri ıcra olunan amortis-
man tediyatı Düyun-u Umumiye yö-
nünde 312 milyon frank azalmaya yol
açıyor. Bu rakamın da padışah tedbır ve
icratıyla Osmanlı maliyesinın dikkat ve
özenı sayesindetakdiri icabederbırba-
şan olduğunun teslimi ısteniyor.
Azaryan Efendl'nln ölümü
1899 olaylan arasında 1 Mayıs gecesi
Ermeni Katolik Patriği Azaryan Efen-
di'nin vefatı da yeralıyor. Müteveffa Der-
saadet (Istanbul) doğmuş, Dersaadet ve
Roma'da öğrenim görmüş, 1877'den bu
yana görevinı sürdürüyor olup 73 yaşın-
da-idi. Tercüman-ı Hakikat 3 Mayı»
1899"da Azaryan Efendi 'nin \-efatina ge-
niş yer veriyor.
Tercüman-ı Hakikat okuru Ömer Lüt-
fu Bey, gazeteye gönderdıği yazıda sana-
yide, ticarette, eğitimde nasıl ilerleme
kaydedileceği üzerine, görüşlerini açıkla-
makta ve hükümet halk işbirlığinın gere-
ğinden, hükümetin şirketlerin gelişmesi
için hangi kanunlan ve hangi kolaylıkla-
n göstermesinin uygun olacağından söz
etmektedir. Bu yazı 18 Kanunievvel (Ara-
lık) 1899'da yayımlanıyor. Bir süreden
beri bakılmayan Rejı idaresınin açtığı ka-
çakçılık davaları da yeniden gündeme
gelmiş ve zaman aşımı konusu açıklığa
kavuşturulmuştur. Tercüman-ı Hakikat 3
Mayıs 1899'da habere birinci sayfasında
yer veriyor. Sabah gazetesi 7 Kânuni- sa-
ni 1899 nüshasında Berlin'de çıkan bir
gazeteden alıntı yaparak Avrupalıların
Türkler hakkındaki düşüncelennin batıl
olduğunu, Türklerin sadık, misafirper-
ver, namuslu, dürüst olduklannı ve Türk
kadınlannın itibarlı mevkiıde olduklan-
nı, onlara mehsus birçok gazete olduğu-
nu yazmaktadır. Ünlü yazar Şemsettin
Sami 2 Kanuni-sani (Ocak) 1899 tarihli
Sabah'da yayımlanan yazısında okullar-
daki zaman kaybını eleştirmekte, ezber
sistemine karşı çıkmaktadır. Yazara göre
az zamanda ve az emekle çok şeyler öğ-
retmenin yolunu bulmak gerekmektedir.
Mektepler bir program ıslahına ve yeni-
lenmesıne muhtaçtır.
Bülent Tanla sansür uygulaması yü-
zünden iç ve dış siyaset alanında eleştiri
niteliği taşıyan haberlere rastlanmadığı-
nı, gazetelerdeki haberlerin çoğunluğunu
sel, yangın gibi doğal olaylarla. cinayet,
büyük elçilik etkinlikleri, ekonomi ve
borsa gündeminin oluşturulduğunu be-
lirtiyor. Tanla sansür uygulanmasının II.
Meşrutiyet'le resmen kaldınlmasına kar-
şın çeşitli biçimlerde günümüze kadar
sürmüş olmasının konuyu bugün de gün-
demde tuttuğunun altını çiziyor.
DUZYAZI
ORHAN BtRGİT
Samuraylardan Ne
Kalmış?
Shımanoseki, Japon anakarasının güne-
yinde, birdönemlerülkenin üçüncü büyük
kenti olmasının kendisine sağladığı avan-
tajları teknolojinin zorlamasıyla kurulan bir
asma köprü sevdası yüzünden yitirmiş.
Kuşkusuz, anakara ile son Japon adası
Kyuşu'yu ayıran Kanmon Boğazı'na ge-
len büyük ticaret gemilerini de, stratejik
olayları da denetimi altında tutmak iste-
yen ingilizler, limandaki konsolosluk bina-
larını kapatmışlar. Öteki bazı deniz ticare-
ti kuruluşları da toparlanıp Kyuşu Adası'nın
çeşitli kentlerine taşınmışlar.
Ama yine de Japon teknolojisinin 1972
yılında Kanmon Boğazı'nın iki yanındaki
kentleri ile adadaki Kitakysu'yu bağlayan
asma köprüden Shımanosekililer gurur du-
yuyorlar.
Bunun nedeni de 1972'de, kentlerine bir
inceleme gezisinegelen dönemin Istanbul
Belediye Başkanı'nın, "Biz de Boğaziçi'ne
bir asma köprü yaptınyoruz madem, si-
zinle kardeş şehir olalım " demesinde ya-
tıyor. O gün bugün belki Istanbul bu küçük
Japon kenti ile kardeş olduğunu unutmuş.
Ama Shımanosekililer tam tersine bir tu-
tum izlemişler.
Sanat müzelerinde, birisi Topkapı Sara-
yı'ndaki kilim koleksiyonundan oluşan iki
sanat sergisi açmışlar. Bu yıl da müzenin
kuruluşunun on altıncı yılı nedeniyle Aydın
Doğan Vakfı'nın Uluslararası Karikatür Ya-
rışmalarında on altı yıldırderece alan eser-
leri sergiliyorlar. Ben de bu yüzden iki gün-
dür Shımanoseki'deyim.
Asma köprü, kente, ticaretteki üstünlü-
ğün yitirilmesine mal olmuş; ama Japon
teknolojisi o köprüyle yetinmemiş ve Kan-
mon Boğazı'na iki de tüp geçit yapmış.
Üçüncü boğaz köprüsünün yeniden gün-
deme alınmak istendiği bir sırada bizim
yetkililerimizin bu tüp geçitleri görmelerini
isterdim.
Her tüp geçit ikişer katlı.
Birincisinin üst katı yayalara, altı motor-
lu araçlara ayrılmış. Ikincisinin bir katından
banliyö, ötekinden hızlı tren geçiyor. Bu
yüzden de Kanmon Köprüsü, istanbul'da-
ki kardeşleri gibi tıkanmıyor ve doğrusu
yorulmuyor da.
Shımanoseki ise daha çok bir yaşlılar
kenti olmanın kendisine yüklediği yeni gö-
revlerin üstesinden gelmeye çalışıyor.
Caddelerdeki trafik ışıkları, aynı zamanda
görmezler için farklı sesler ile "dur" yâjda
''geç"uyarısı ile donatılmış. Götfrî&mmln
bir başka ayrıcalığı da kaldırımlarcla^^z
bastonları ile izleyecekleri yol ve yönleri
belirten özel taşların bulunması.
Gelelim, Shımanoseki'ye yaşlılar kenti
olduğu için gelen iç turistlere.
Onlar, ya ülkenin en eski dini olan Çinto-
izm'in buradaki tarihsel tapınağı, Akama'y\
ziyaret ederek artık sadece sembol haline
gelen saygı ibadetini yapıyorlar; ya da Bu-
dizmin yine giderek sembolleşen kuralları
ile kendi tarihlerinde önemli bir yeri olan
Genji ve Henke klanları arasındaki kanlı
deniz savaşının geçtiği yerleri geziyorlar.
Sekiz yıl süren bu savaşta ölen impara-
torları, Budist Kozançi Tapınağı'nın hemen
yanındaki bir anıtmezarda yatıyor.
Shımanoseki'nin Istanbul ile kardeş kent
olmasından sonra, Yamaghushi Bankası
her yıl Boğaziçi Üniversitesi'nden iki öğ-
renciyi birer yıllığına Japon dili eğitimi al-
maları için buradaki üniversitede konuk
ediyor.
Ve dahası kent belediyesinde ilköğretim
öğrencilerine Türk kültürü ile ilgili bilgiler
aktarmak amacıyla kurulan masada Ça-
nakkale Üniversitesi Japonca öğretmenlik
dalını bitirmiş bir genç yurttaşımız görev
yapıyor.
Gencin adı, Burak Tutan.
Dün sabah yaptığımız kenti tanıma ge-
zisinde, eski Samuray evferinin bulundu-
ğu mahalleyi de gördük.
Kiraz ağaçlarının yoğun olduğu sokaklaf-
da bu evlerin bugünkü sahipleri, eskf ge-
niş bahçelere, yeni aileler için evlef yap-
mışlar.
Samurayların köşkleri mi?..
Onlar, eski Istanbul'un Erenköyü'ndekiler
gibi tam bir değişime uğramış!
Faks: 0212 677 07 62
E-Mail:orhan.birgit(ft do.net.tr.
MEKTUP
Baba! - ^ ^ .'•:
• ' .
Uzun masmavi bir yolculuğa . .
çıktığını biliyorum . -
Ve iyi olduğunu da - .. ... .
Sanınm söyleyecekler ' -;
s
. '• v . '
Zaten hiç bitmeyecekti •" , •' r
. ' , -
Ben kendimi kandırmışım , :..;.-.
Ama her şeyi gördüğüne ve duyduğuna eminim,
neler düşündüğüm aramızda
Şimdi bıraktığın onurlu ve hiç kirlenmemiş geçmişinin haklı
gururunu omuzlarıma aldım. Yüreğin biraz acısa da baba
Auguste ne demişti ölüm yatağında "Acta est fabula"*
Işıklar içinde ol. . '
* Oyun bitti. •
Kızın PÜRLEN
ÖLÜM VE TEŞEKKÜR
Değerli varlığımız, gazeteci
OKTAY KURTBÖKE'nin
son yolculuğunda bizzat gelen, çelenk gönderen,
telefon ve telgrafla acımızı paylaşan başta
T.C. Cumhurbaşkanı Sayın
SÜLEYMAN DEMİREL'e,
, ; "" TBMM Başkanı Sayın
YILDIRIM AKBULUT'a,
Başbakan Sayın
BÜLENT ECEVtT'e,
Bakanlar Kurulu sayın üyelerine ve TBMM sayın üyelerine,
Istanbul ve Kırklareli Valilerine, emniyet müdürlerine, üniversitelerin rektör
ve öğretim üyelerine, siyasi partilerin değerli başkan ve yöneticilerine.
bizi yalnız bırakmayan tüm belediye başkanları ve çalışanlarına, basın
kuruluşları ile değerli gazeteci meslektaşlarına, spor camiasına, dernek,
vakrf ve sendika başkanlarına. adını sayamadığımız tüm dost, akraba ve
yakınlanmıza sonsuz teşekkürlerimizi sunanz.
GUFRAN-PÜRLEN KURTBÖKE
TEŞEKKÜR
Değerli varlığımız
OKTAY KURTBÖKE'nin
hastalığı süresince yardımlarını esirgemeyen Florance Nightingale
Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Sayın
Prof. Dr. CEM'İ DEMİROĞLU'na,
grup koordinatörü Sayın
Opr. Dr. MÜCAHİT ATMANOĞLU'na,
yönetim kurulu üyesi
Doç. Dr. CEMŞİT DEMİROĞLU'na,
- ' başhekim Sayın Yard.
Doç. Dr. İSMAİL HAKKI EREN'e,
bu son yolculukta bizi hiç yalnız bırakmayan dostumuz
Uzman Doktor AFİFE BERKYÜREK UÇAR'a,
hastane 3B servisi acil ve yoğun bakım üniteleri doktor, hemşire ve
çalışanlanna sonsuz teşekkürlerimizi sunanz.
GUFRAN-PÜRLEN KURTBÖKE