Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
# Genel Yayın Koordinatörıı Hikmet
Çetinka}a#YazıışIerıMüdürü Ibrahim
Yıldız 0 Sorumlu Mudiır: Fikret İlkiz
• Haber Merkezi Müdürü Hakan
Kara # Görsel Yönetmen. Fikret Eser
l.slıhhar.ıl: Cenjji/ Yıldırım • Ekonomi: Özlem
Yiizak 0 Kültür: Handan Şenköken • Spor:
Abdülkadir Vücelman • Makaleler: Sami
Karaören 0 Du/eltnıc Abdullah Vazıcı #
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bilgi-Belge
Edibe Buğra 0 Yıırt Habcrlerı Mehmet Faraç
Yayın Kurulu: llhan Selçuk
(Ba^kan). Orh»n Eriırç. Oktay
Kurthökc Hikmet Çetinka>a.
Şükran Soner. İbrahim Yıldız.
Orhan Bursah. M ustafa Balbaı.
Hakan Kara.
Ankara Temsilcisi Muslafa Balba> Atatürk BuKan
No- 125. K.at:4. Bakanl'klar-Ankara Tel- 4195020 (7
hat). Fak> 41950270IzfnirTeiTisılcısi:SerdarKızık,
H.ZivaBlv. 1352 S.2/3Tel.44i 1220, Faky 4419117
0Adana Temsilcisi: ÇetinYiğenoglu. tnönüCd. 119
S. No:l KatM.Tel- 363 \2 ll.Faks 363 12 15
Müessese Müdürii l stün Akmen
• Koordınatör Ahmet Korulsan
• Muhasebc: Bülent Ycner0lda-
re" Höse>in Gıirer 0 Bılgı-lş-
lem: Nail tnal 0 Satıv Fazilet
Kuza
MED\ A C: 0 Yonelım Kurulu
Başkanı - (joncl Mudur Cûlbin
Erduran 0 Koordınator Rebl
Işıtman 0 Oenel MüdıirYardınıcısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
515 95 80 - 513M6Ü-61. }•aks: 5138463
Yayımlavan \e Basan: ^ cnı Gün Haber Ajansı. Basın \e Vavıncıllk A Ş
Türkocağ'ı Caci :-Q 41 Cağaloglu 34334 Istanbul PK: 246 - Si'rkeci 34435 Isıanbul
Tel ı ( ) 2 i : ı 5 [ 2 i l
l-ak» ı ( ) : i
05(20 han
www.cumhurjyet.com.tr 31 EKİM 1999 tmsak:4.58 Güneş: 6.26 Öğle: 11.55 İkındi: 14.43 Akşam: 17.10 Yatsı: 18.32
Al Pacino'nun
yeni filmî
• ANKARA (AA) - Ünlü
aktör Al Pacino. yeni filmi
"Içerideki'nin Beverly
Hills'de vapılan galasına
sevgilisi Beverly de Angelo
ile katıldı. ABDde 5
Kasım'da gösterime girecek
olan film tütün
endüstrisinde geçen güncel
olavlar üzerine kurulu.
kavşağa verildi
• İZMİR (Cumhuriyet
Bürosu) - G üzelbahçe
Belediyesi, öncekı gün
yaptığı meclis
toplantısında, Çelebi
Mahailesi ile tstikbal
Caddesi üzerindeki kavşağa
Kı^lalı nın adının
verilmesini kararlaştınrken;
Karşıyaka Belediye Meclisi
de Atakent'te yapımı süren
parka Kışlalı'nın adının
verilmesi karannı aldı.
Aliağa Belediye Meclısı de
Aliaga'nın en büyük
caddelerinden bıri olan
Atatürk Caddesi üzerindeki
parka, Kışlalf nın adının
verilmesini oybirliğiyle
kabul cttı.
Kutupta
gergedan fosili
• EDMONTON(AA)-
Kuzey Kutbu'nda
gergedana benzeyen 40
milyon yıllık fosil bulundu.
Kanada'da yayımlanan
Edmonton gazetesi. A.\el
Heıberg Adasf nda yazın
vapılan kazılarda ortaya
çıkanlan fosilin.
Brontoterıdae gergedan
ailesine nıensup bir
gergedana ait olabileceğini
bildirdi Âynı adada. 1985
yılında fosilleşmiş çok
büyük bır ormanlık alanın
ortaya çıkanldığına da
işaret eden gazete.
gergedan fosilinin de
bulunmasıyla. bu bölgenin
bir zamanlar yar:-tropikal
iklime sahıp olduğu
yolundaki tezin
kanıtlandığını belirtti.
Sarmısagm
yararı tartışmalı
H Çeviri Servisi -
Londra'da Royal Free
Hospital'dan Anthony
\V'inder ve Oxford'daki
Sağlık Biümleri
Enstitüsü'nden Andrew
Neil 120 denek üzerinde
yaptıklan araştırmada
sarmısağın kolesterol
düzeyinde yalnızca yüzde
3 civannda bir düşüş
yaptığını tespit ettı.
Aynca. sarmısağm
kandaki trombositlerin
yapışkanlığını azalttıgı
yolundaki inancın da
doğru olmadığı ortaya
çıktı. çünkü sarmısak
yiyenlerin kanlanndaki
trombositlerin
yapişkanlığında herhangi
bir değişiklik saptanmadı
Organ nakHnin
basarılı isimleri
NKARA(AA)- Organ
naklinin başanlı bilim
adamlan, 'Doku ve Organ
Transplantasyonunda Son
Gelişmeler' konulu bilimsel
toplantıva katılmak üzere
Ankara'ya geliyorlar.
Başkent Üniversitesi ve
Türkiye Organ Nakli
DerneğTnin işbirliğinde, 3-
6 Kasım tarihleri arasında
Kızilcahamam'da
gerçekleştirilecek
toplantıva. 200'e yakın
bilim adamı katılacak.
Dayak
• A.MKARA (ANKA)-
Sosyal Hizmetler dergisinde
yer alan 'Ergenlerin Suça
Ycnelmelerinde Ailenin
EtLisinin Incelenmesi"
ba;lıklı çaiışmada. çocuğu
ileiletışîm kuramayan
ebtveynin dayağı tercih
ettgı vurgulandı. Dayağın
'tırarsız disiplin yöntemi'
ola^ak tanımlandığı
çaişmada. "Dayak bazı
ail:lerde zaman zaman.
baalannda ise çok sık
uyjulanan ve hiçbir yaran
oînayan yöntemdir''
'eııldi.
Anne-Çocuk Eğitim Programı'na altı yaşında çocuğu olan tüm anneler ücretsiz olarak katılabilecek
Çocıığun öğretmeııi anne olacak
FİGENATALAV
Önce anneler eğitilecek. Sonraço-
cuklar. Ama çocukların öğretmeni
anneleri olacak. Böylece hem okula
daha hazır başlayacak, hem de anne-
leriyle daha uyumlu bir ilişki kura-
caklar.
Bogaziçi Üniversitesi öğretim üye-
lerince 1982 yılmdahazırlanmış olan
Anne Çocuk Eğitim Progranıı
(AÇEP), Milli Eğitim Bakanlığı Çı-
raklık ve Yaygın Eğitim Genei Mü-
dürlüğü ve Anne Çocuk Eğitim Vak-
fı (AÇEV) işbirliğiyle uygulanıyor.
Buyıl 1994 doğumlu çocuklann an-
nelerinin katılacagı program, hafta-
da yalnızca üç saat sürüyor. 25 haf-
ta süren programa katılan anneler.
hem kendilerinde hem de çocuklann-
da önemlı ve olumlu değişiklikler
yaşıyorlar. Program sırasında anne-
lere. çocuklan ile çalışmalan için 25
çalışma formu ve sekiz hikaye kita-
bı venliyor.
u
Her çocuğun vaşamaya ve potan-
sivclini en iist noktasına kadar geliş-
tirmeye hakkı vardır" diyen AÇE\'
yetkililen. bu temel hakkın korunma-
sı ve kullanılmasmın, tüm çocukla-
nn nitelikli erken çocukluk gelişımi
ve eğitimi programlarından yarar-
lanmalanyla yakından ilgili olduğu-
nuvurguluyorlar. Yapılanaraştırma-
lara göre. sosyal ve ekonomik yön-
den olumsuz koşullarda yetişen ço-
cuklann zihinsel. sosyal. duygusal
ve bedensel yönlerden gelişimleri
eksik kalabilıvor. okulda basanlan dü-
şük olabiliyor ve olumlu koşullarda
yetişen çocuklardan geri kalabiliyor-
1ar. Ancak. çocuğun yakın çevresinin
• Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerince 1982 yılında
hazırlanmış olan Anne Çocuk Eğitim Programı. Milli Eğitim
Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü
Anne Çocuk Eğitim Vakfı işbirliğiyle uygulanıyor.
eğitim yoluyla desteklenmesiyle.
olumsuz koşullann etkilen ortadan
kaldınlabiliyor. eşit fırsat olanağı ya-
ratılabiliyor.
Okulöncesi programlardan yarar-
lanan çocuklann oranının yalnızca
yüzde dokuz olduğu Türkiye'deki er-
ken çocukluk eğitimi sorununa bir çö-
züm olarak geliştirilmiş bilimsel te-
mellive bilimsel araştırmalaradaya-
lı bir okulöncesi eğitim programı
olan AÇEP'te yaygın eğitim mode-
liyle doğrudan annelere ulaşılarak, an-
nenin eğitici potansiyelinin geliştiril-
mesi için çok yönlü eğitim destekle-
n venliyor. Böylece. kadınınbirey ola-
rak güçlenmesi ve anne olarak egi-
tici rolünün gelişmesi mümkün olu-
yor ve çocuğunun gelişim gereksinim-
leri ev ortamında karşılanıyor.
Programda neler var?
Sosyal ve ekonomik yönden olum-
suz koşullarda yaşayan altı yaşında-
ki çocuklan ve annelerıni hedefkyen
AÇEP, üç bölümden oluşuyor. Bun-
lar, şöyle sıralanıyor:
Anne Destek Programı: Her hafta
annelerle sohbet şeklinde işlenen bu
bölümde. anneler, çocuklann zihin-
sel, sosyal ve bedensel gelişimi. bes-
lertme. hastalıklar. tuvalet alışkanlı-
ğı, disiplin yöntemleri, çocuğu din-
lemfk, annenin kendini duyurması gi-
bi koıiularda bilinçlendirilerek, çocuk-
lannın gelişimini daha bilinçli ve ra-
hat de'steklemeleri sağlanıyor.
Zihinsel Eğitim Programı: 25 adet
çalışma formu \ e sekiz hikaye kitabın-
dan oluşan bu bölüm, çocuğun zihin-
sel gelişimini desteklemeyi ve okula
iyi hazıflanmasını amaçlıyor. Bu prog-
ram. ço«^uğa anneler tarafından hergün
ortalam^ ' 5 dakika uygulanır. Uygu-
lamalar. ev ziyareti yapan öğretmen-
ler tarafından desteklenir.
İrem** Sağlıgı ve Aile Planlaması:
Sohbet şeklinde işlenen bu bölümde.
anneler,fcadınüreme sistemi, gebelik-
ler ve etk<n doğum kontrol yöntemle-
n konulannda bilınçlendirilirler.
Tamamen ücretsiz olan AÇEP kurs-
larına katılmak isteyen 1994 doğum-
lu çocuğu olan anneler en yakın Halk
Eğitimi Merkezi'ne başvurabilir yt
da AÇEV'in (0212-225 00 63-64 )nu-
maralıtelefonlanndanbilgialabilirler
Sonuçlar
AÇEP'in etkili olup olmadığınır
anlaşılması amacıyla yapılan araş-
tırmalardan elde edilen sonuçlar şöy-
le:
• Anneleri programa katılan çocuk-
lar okula daha hazır başlıyorlar.
• Okulda daha başanlı oluyorlar.
• Öğretmenleri okula çok dar -
uyumlu olduklannı söylüyor.
• Anne-çocuk ilişkileri çok da
olumlu oluyor.
• Annelerin kendilerine güven
ri artıyor.
Şaıııpiyonluk kııtlaııutsı
1999 Dünya Şampyonu olan Nevv-York
Yankees'in fanatik hayranları aşağı Broadvvay' in
cadde ve sokaklannı kâğıt denizine çevirdiler.
Şampiyonluk kutlamalanna, Atlanta Braves'i dört
maçta da yenerek sampivonluga hak kazanan Nevv-
Yorİv Yankees munculan da katıldı. Ancak
oyuncuların bindikleri araç kalabalıktan adeta
yürümiiyor. yü/iivordu. Kaldınmları kapla\nn
binlerce taraftann ve çevredeki binalann
pencerelerinden sarkarak kâğıt atan binlerce
hayranın alkış sesleriyle devam eden kutlamalar
gecenin geç saatlerine kadar sürdü.
(Fotoğraflar: REUTERS)
Çan santrahna büyük direniş
Kıyı ülkelerin ekonomileri cokme noktasında
Karadeniz'in kurtarüması
anlaşmalanna uyulmuyor
TURAN NARLER
ÇANAKK.ALE - Enerji ve Ta-
bii Kaynaklar Bakanlığı'nca iha-
lesi yapılarak yapımı gerçekleşti-
rilecek olan Çan Termik Santralı 'na
kitle örgütlerinin tepkıleri sürü-
yor. Çan'da inşa edilecek santra-
lın gerçekleşmesi durumunda çev-
redeki bitki örtüsünün yok olaca-
ğını. kanser hastaiıklannın arta-
cağını, KocabaşÇayrndaki balık-
ların öleceğini, hava kirliliğinin
en üst düzeye erişeceğıni vurgu-
layan çevreciler. santral için veri-
len ÇED raporunun iptali için gi-
rişim başlatılacağını bıldirdıler.
Çanakkale Çevre Gönüllüleri.
dün kitle örgütlerinin de katılımıy-
la bir protesto gösterisi düzenle-
di. Çanakkale. Çan. Bayramiç ve
Edremit'ten gelen kitle örgütleri
üyeleriyle Bayramiç ilçesindetop-
lanan protestocular. dünyanın en
verimli ormanlan. bitki örtüsü ve
doğal su kaynaklannın bulundu-
ğu Kaz Dağları'nın eteğindeki
Ayazma mevkiine gittiler. Burada
gerçekleştirilen ve birçok TV ka-
nalınında izlediği protesto göste-
risinde, termik santralın bütün bu
doğal güzelliği ortadan kaldıraca-
ğı belirtildi.
Kaz DağlarTnda yapılan toplu
incelemenin ardından grup, Bay-
ramiç"den Çan'a geçti. Katılımm
giderek büyümesiyle santralın ku-
rulacağı bölgeye geçen kitle ör-
gütlerinin üyeleri. burada çevre
halkıy la bütünleşti. Çanakkale Çev-
re Gönüllüleri Derneği Başkanı
Halil Dalmtş. kaplumbağalan. fok-
ları ve batakhktaki böcekleri ko-
ruma altına alan Çevre Bakanlı-
ğı'nın, Çanakkale halkmı santra-
lın zararlı etkilennden korumayı dü-
şünmediğıni bildirdi. Dalmış,
"Kanser hastalıkJan yüzde 14 ora-
nındaartacakdiyesözedilirkea ha-
vamızın kiriiliği son sımrdayken.
ikinci bir kiriilik viikünü niçin bi-
zün sırtımıza yüklüyorlar" dedi.
Özlüce Deresi Karadeniz'i kirletiyor
Bilinçsiz sanayileşme
yaşamı tehdit ediyor
YUSLFÖZKAN
İZMtR- Kastamonu'nun Inebolu ilçe-
sindeki Özlüce (Zabana) deresinin. Küre
Eti Bakır lşletmeleri'nce yoğun olarak kir-
letildiği belirtilerek. önceki yıllara oranla
akan suyun değişime uğrayarak grı renk al-
dığı bildırildi. Yapılan incelemelerde de-
renin, Izmır Körfezi'nden 100 kat daha
fazla kirli olduğunun belirlendiğini vur-
gulayan uzmanlar, kirliliğin tanmsal çalış-
malan ve başta kunduz olmak üzere böl-
genin diğer canlılarını da
büyük ölçüde tehdit etti-
ğinı vurguladılar.
Bilinçsiz sanayileşmev -
lebirlikte ortaya çıkan çe\ -
re kiriiliği. yaşam alanla-
rını olumsuz yönde etki-
lemeyi sürdürüyor. Me\ -
cut yasalann öngördüğü
yaptınmlan. çevTeye du-
yarlı kesimlerin uzun uğ-
raşları sonucu yaşama geçirmek zorunda
kalan işletmeler. bu kez de kurdukları ant-
ma tesislerini işletme maliyetlerini gerek-
çe göstererek çalıştırmaktan kaçınıyorlar.
Ozellikle Trakya ve Ege'deki zengin tanm
alanlarının yok olmasıvla gündeme gelen
sanayi atıkları sorunu. Karadeniz'de de
kendini gösteriyor.
Karadeniz'e kıyısı olan Kastamonu'nun
Inebolu Ilçesi'ndekı Özlüce (Zabana) de-
resinın de Etibank'a ait Küre Eti Bakır tş-
letmeleri tarafından yoğun olarak kirletil-
diği. yapılan incelemelerde atıklar sonucu
akarsuyunkullanılamazhalegeldiğibildi-
• Uzmanlar. tzmir
Körfezi'nden 100 kat
daha fazla kirli olan
Özlüce deresinin
canlılan büyük ölçüde
tehdit ettiğini
söylüyor.
rildi. Dereden aldığı ömekleri Kanada'da-
ki Memorial Üniversitesi ile Dokuz Eylül
Üniversitesi Denız Biümleri ve Teknoloji-
si Enstitüsü'nde incelettirdiğini belirten
ÖmerÇubukadlı v urttaş, "Sularda.olağa-
nüstü ağır metal bulunduğu beiirlendLAna-
lizi yapılan bakır. çinko, arsenik ve kurşun
yoğunluklannın. Izmir İç Körfezi'nin en
yoğun kiriilikgösteren liman bölgesi dipça-
murlanndan 10 ila 200 kat daha > üksek ol-
duğu saptandı. Derevi besleven diğer su kol-
lanndan da çamur ömekleri alındı, halen
analizieri sürüyor*1
dedi.
Bilim adamlannın. özel-
likle arseniğin olduğu yer-
de, doğal yaşamdan söz et-
menin zor olduğunu vur-
guladıklannı belirten Çu-
buk. "Derede, adı nesli tü-
kenmekte olan hayvanlar
arasında savılan kunduz
baştaolmak üzere kurbağa-
larda yok oMıı. Balıklar ko-
kuyor ve içleri simsiyah. İnekler dahi dere-
den su içmiyor. Kiriilik, buğday, nıısır ve fa-
suhe ekiminin olduğu tanmsal alanlan da
etkiliyor" diye konuştu. Kırlenmenin. Ka-
radeniz kıyılarını ne şekilde etkilediğini
belirlemek için çalışmaların sürdüğünü
kaydeden Çubuk. çevreye duyarlı kesim-
lerin konuva dikkatini çekme amacını ta-
şıdığını belirterek •sunlan söyledi: "Bilim
adamlarıçevrenin inanılmavacakşekildeza-
rar gördüğünü belirtiyorlar. Ben bir baş-
langıç yaptım. Elimdeki verileri toparla-
vıp. duyarlı kesimlerle birlikteörgütlü mü-
cadele yapılması gerektiğine inanıyorum."
İstanbulHabef Senisi- IEAE Ulusal Ka-
radenız Çevresel Yönetım Proje Yöneticisı
Gül Göktepe. Ki*radeniz'in rehabilitasyonu
ve korunması iç»n hazırlanan "Karadeniz
StratejikEylemPİanı"'nın31 Ekim 1996 ta-
nhinde. Istanbul'Ja, 6 kıyı ülkesi çevre ba-
kanlıklannca imzalannıış olduğu halde. ha-
len uygulamayageçiı'rnemesini eleştirdi.
Karadeniz TOrkiye LJusal Sivil Toplum
Kuruluşları Forumu'nca, "31 F-kim Uluslara-
rası Karadeniz Günü" nedeniyle. dün İstan-
bul Çevre Konseyı Lokali'ndebirbaşın top-
lantısı düzenlendi. Toplantıda, 30-40 y!İ ön-
ce dünyanın ekolojik yönden en zengia,ta-
lıkçılık yönünden en bereket-
li denizlerinden bıri olan Ka-
radeniz'in. bugün dünyanın
en hızlı kirletilen denizi ko-
numunda olduğu ve bu duru-
mun da. geçimlerini balıkçılık
ve turizmle sağlayan kıyı ül-
kelerinin ekonomilerini çökme
noktasına getirdiği kaydedil-
dı. Karadeniz'in temizlenme-
si için kabul cdilcn antaşnıa
çerçevesinde 2 yil önce bitiril-
mesi gereken eylem planının
tamamlanmadığını belirten
Göktepe. "Karadeniz ülkeie-
ri hükümetlerince resmen
onaylanan bu anlaşma ile Ka-
radeniz'in, deniz ve deniz kı-
yılan ile birlikte korunması ve
ktaresine>öneGkortak birstra-
teji üzerinde birieşilmişa'r. An-
laşmanın Türkive'de uvgula-
mava geçUmesi için İstanbul'da
kurulnıası gereken sekretarvanın halen kurui-
maması. hükümetin verdiği sözleri rutmadı-
ğını gösteriyor" diyerek sivıl toplum kuruluş-
lannın rolünün, alınan kararlan hükümete
anımsatmak olduğunu kaydetti. Karadeniz'in
temizlenmesini sağlayacak gerekli tesislerin
kurulması için yatınmlann gerektiğıni belir-
ten Göktepe. anlaşmaya imza koyan diğer 5
ülkenin ekonomik durumlarının bozuk ol-
masının, bu ülkelerde eylem planının haya-
ta geçirilmesini güçleştirdiğini ifade etti.
Göktepe, Karadeniz'in kiriilik kaynakla-
nnı. sadece 6 kıyı ülkenin lağım. katı atıkla-
nnın oluşturmadığını, 17 ülkenin 13 başken-
• Ulüsal Karadeniz
Çevresel Yönetim
Proje Yöneticisı Gül
Göktepe, 17 ülkenin
13 başkentinden
yaklaşık 160-170
milyon insanın
.aHkiarmınjîehklerJe
Karade'niz'e
taşındığını belirtti.
Analiz için 2-3 balık
çeşidini bulmakta
bile güçlük çektiğini
anlatan Göktepe.
göçmen deniz
analannın ayn bir
tehlike olduğunu
söyledi.
tinden yaklaşık 160-170 milyon insanın at:
lannın da nehirlerle denize taşındığını bc-
lirtti. Denızde analiz yapmak için 2-3 bal'.
çeşidini bulmakta bile güçlük çektiğini an
latan Göktepe. Karadeniz'e taşınan ve 900 mil-
yon tona ulaşan göçmen deniz anası türünür
de ayn bir tehlike oluşturduğunu söyledi.
Karadeniz Bölgesi'ndekı çevre kirlilikle
rini şöyle özetlendi:
• Karadeniz'e akan nehirlerle birçok ze
hirli madde. denize ulaşmaktadır.
• Evsel ve endüstriyel atıklar insan sağ-
lığı yanında bitki ve hayvan topluluklann
tehdit etmeye devam ediyor.
• Doğal afetler özeliikh
sel. plansız yerleşmeleri teh-
dit etmekte, can ve mal kay-
bına neden olmaktadır.
• Karadeniz Bölgesi deül-
kemızin geneli gibı depren
tehlikesı altındadır. Bu konı
ile ilgili alınmış hiçbir önlen
1
voktur.
• Do*u Karadeniz sahjUo-
1u ve kıyı yerleşvfnlerinin pıan-
sız büyümesi sonucunda kıyı
ekosistemini yok eden deni?
dolgusu devam etmektedir.
• Fırtına Vadisi'nde kurul-
ması planlanan hidroelektrik
santralı gibi projelerbölgenir
hassas ekosistemini tehdit et-
mektedir.
• Çernobil benzeri nükle-
er tehlikeler devam etmekte-
dır.
Karadeniz Ekonomik Iş
Konseyi (KElK) Genel Sekreteri Mustafa
Akşin de kapalı bir deniz olduğu için nazık
birekosistemi olan Karadeniz'i kirleten asıl
kaynağın Tuna Nehri olduğunu söyledi.
Denizin temizlenmesi için gereken kayna-
ğın yaklaşık 750 milyon dolar olduğunu be-
lirten Akşin. şehırlere antma tesislerinin ku-
rulması. çöplerin tasviyesi. atık suların an-
tılması için gerekli 750 milyon dolarla. iş
adamlannın da ilgileneceklerinı. yatınm ya-
pacaklannı söyledi. Akşin. "Türkiye''rangün-
demindeöyle vahim sorunfar var ki. Karadenb
kiriiliği insanlara fantazi gibi gelivor
n
diyf
konuştu.
Ben de Yuhahyorumi
1ŞİLÖZGENTÜRK
Ahmet Taner Kışlah'nın cenazesinde Mec-
lis binasında ve kapısı önünde sloganlar atıldı
ya.. herkeste bir telaş, bir telaş... Herkes bir-
den demokrasi havarisi kesildi. Herkeste baba-
lan azarlanmış toramanlar misali bir eleştiri,
bireleştiri... Hani ellerinden gelse Ahmet Ta-
ner Kışlah'nın bir ajan provokatör olduğunu söy-
leyip kendi kendini bombaladığını bile iddia
edecekler.
Çünkü kaybedecek çok şeyleri var. Adı de-
mokrasi ama. içi bir vurgun ve talan düzeni-
nin dik alası olan bu düzenin sürmesi için ya-
pamayacaklan şey yok. Onlann telev izyon ek-
ranlannda boy gösterip vaaz v erir gibi demok-
rasi dersi verdiklerine bakmayın, onlann anla-
dıği demokrasi, içindebulunduğumuzhal. Ya-
ni. devletin 700kuruluşa hergün 55 trilyon fa-
iz borcu ödediği. bu nedenle devlet bütçesin-
den Dışişlerine sadece 160 trilyon, yani 3 gün-
lük faiz borcu, 1 milyon öğrencisi, 20 bin öğ-
retim görevlisi olan üniversitelere I katrilyon
yani 19 günlük faiz borcu tutannda para ayı-
rabildiği birdüzen.
Her türlü yatınmın durduğu.. sadece para-
nın parayı kazandığı birdüzen.
Bu nedenle Meclis'in yuhalanması bu kadar
onurlanna, pardon.. çıkarlanna dokunuyor.
Meclis'in yüksek iradesinin seçmen oylanyla
oluştuğunu söyleyip duruyorlar. Öyle mi.. ben
de seçmenım ve bu Meclis'i yuhalıyorum.
Evet, yuhalıyorum! Ozellikle Türk hatkını
koyun yerine koyan ANAP Milletvekili Yılmaz
Karakoyunlu'nun telev izyonlardaki muhteşem
demokrasi dersini de yuhalıyorum.
Çünkü ben arkadaşlanmın ölümünü gördüm
ve katillerinin ellerini kollarını sallayarak do-
laştıklannı da!
Çünkü ben deprem bölgesindeki ölü sayısı-
nın gerçeği ifade etmediğini kendi deneyim-
lerimle bıliyorum ve ölü sayısını saklayan bu
Meclis'i yuhalıyorum!
Dünv anın her yerinden gelen yardımlan hâ-
lâ kalem kalem kamuoyuna açıklamayan bu hü-
kümeti yuhalıyorum!
Bütün dünya devietleri bir anda güzelim pre-
fabrike evler kurarken, içi tarumar evleri mil-
lete "bakm biz size ev yapük" diye dağıtmaya
kalkanlan. gidip kurdele kesenleri. halkı selam-
layanlan yuhalıyomm.
Birileri bazılannın babası olabilir. Ama be-
nim babam değil. Benim babam yaşamını dü-
rüstçe sürdürmüş, her ölümde içi kan ağlayan
bir Cumhuriyet öğretmeni.. benim babam ban-
ka batınp sonra devlet tarafından kurtanlan
biriyle hiç resimçektirmedi.. benim babam hiç
yetim hakkı yemedi ve üç gencecik insan, De-
niz, Yusuf ve Hüseyin sadece "Bağımstz Tür-
kiye," dedikleri ve buna yürekten inandıklan
için idam edilirken sadece utandı.
Evet, ben bir yurttaşım ve seçimle başa ge-
tirdiklerimi yuhalayarak götürme hakkına sa-
hibim. Benim gibi binlerce insan da! Baylar de-
mokrasi dersi vermeye kalkmayın. Artık he
kes delege sisteminin ne olduğunu biliyor. Ne-
den istenmeyen parti başkanlannın bir türıü
düşürülemediğinı de. Çünkü delege olmakde-
mek para demek, iş demek. Hangi demokrasi-
den söz ediyorsunuz siz
9
Benim ve benim gibi düşünenlerin Medi
yuhalama hakkını nasıl elinden alabilirsîiL
Halk Meclis'i yuhaladığında ne olacak? Asker-
ler mi gelecek? Yapmayın. Kırk yıldırbaşı-
mızdasınız ve her seferinde şapkanızı başını-
za takıp paşa paşa o Meclis'i terkettinz. Siz
mi şimdi bize demokrasi dersi veriyonunuz?
Yapmayın!
Evet, birde Ecevit, Başbuğ Ecevit sloganı atıl-
dığı için çok üzülmüş. Ya bizim üzüntüleri
miz, hayal kınklıklarımız. Ecevit bunları hiç
düşünüyor mu? Bir yurttaş olarak ben. bir za-
manlar "Karaoğlan" diye dağları taşlara adı
yazılan ve umut bağlanan bir siyaetçinin bu-
gün geldiği durutn ve verdiği tavider karşısın-
da ağırbir hayal kınklığı içindeyim. Bunun na-
sıl bir hayal kınklığı olduğunu Ecevit asla bi-
lemez.
Bilse anında istifa eder ve vakur bir biçim-
de elini kolunu bağlayan nedenleri. sorunlan
anlatır ve tarihe Türk halkının en sevd ği siva-
setçi olarak geçer. Ama yapmıy ar. Ve cendisi-
ne Başbuğ Ecevit diyenlere b^iuluycr. Bun
hiç hakkınızyok efendim. Hi<, -..
Yazının sonuna gelmişim. 1 ^\:t. ne demı
tim.. şuyaşadığımızsözümon i<eraoırasi >
dece bazı çıkar çevrelerinin i "\vaç aıydu
bir demokrasi. Her şeyin bozl
kaçakçıiığa. çetelere, rüşvete.
ızni veren bir demokrasi. Bö;
yuhalamak gerek.
Yuh olsun!..
ısoz50(« hotmail.com
jıanıkoldui
»lsuzuğa g.
>ıni virekte