Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
11 HAZİRAN 1998 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 17
Fenerbahçe isteyince göze girdi
Murat Yakmiçin
G. Saray da devrede
Sf>or Servisi - Galatasa-
ray, Fenerbahçe'nin trans-
fer listesinde yeralan Stutt-
gart "ın Türk asıllı ls\ içrelı
futbolcusu Murat Yakın'la
ilgil«nmeye başladı.
Murat Yakın'la yaklaşık
2 ay 'önce görüştüklerini ve
ünlik futbolcudan, "Kulü-
bümJe anlaşırsanız geli-
rim" yanıtını aldıkJannı id-
dia eden Galatasarayli yö-
neticiler, ezeli rakıpleri Fe-
nerbahçe'yle bu transfer
için <;ekişmeye başladılar.
Yönetici trfan Kurdoğ-
Ju'nun dün vaptığı, "Bu
transferi Fatih Terim iste-
di" şeklindeki açıklama, zi-
hinlerde zoru ışaretleri ya-
rattı. Irfan Kurdoğlu. "Biz
Murat için 7 milyon mark
karşdığında bir anlaşma ze-
mini aramak için görüşme-
leriıtıizi sürdürüyorduk.
Fenerbahçe tipkı Balıç'in
transferinde olduğu gibi pi-
yasayı yükselttT dedi.
Öte yandan Galatasaray,
2. lig takımlanndan Ka-
sımpaşaspor'da oynayan
Murat Çolak'la sözleşme
imzaladı. fCocaeliporlu Nu-
ri'nın kardeşı olan Murat'a
ödenecek ücret açıklanma-
dı.
Divan kurulu bugün
Galatasaray Kulübü'nün
olağan divan kurulu top-
lantısı, bugün Kuruçeşme
Adası'nda gerçekleştirile-
cek.
Basın Sözcüsü Ateş Ünal
Erzen'in babası Edip Ünal
Erzen Bursa'da vefat etti.
Erzen'in babasının cenaze-
si, bugün Bursa'daki aile
kabrıstanında toprağa veri-
lecek.
Ibrahim'in transferi
TOFAŞbettiyor
BURSA (Cumhuriyet) - Basketbol Milli Takımı
ve Fenerbahçe'nin yıldız oyuncusu İbrahim Kııthj-
ay ileprensip anlaşması yaparak, spor kamuoyunun
dikkatini ûzerine çekmeyi başaran TOFAŞ'ta, genç
oyuncunun bonservis bedelinin 12 milyon dolar
olarak açıklanmasımn ardından bekleyiş içine gi-
rildi.
TOFAŞ Genel Menajeri Efe Aydan, Ibrahim Kut-
luay ile transferi konusunda her koauda anlaşma-
lanna karşılık, bonservis bedelinin 12 milyon do-
lar olarak açıklanmasımn ardından, bu konuda do-
gacak gelismeleri. seyrine bıraktıklannı kaydetti.
TENİS KL LİS / JZZET ZIYA
Kimin Rumeninde Pürüz Yok?
1998 Türkıye 1. Tenis Lıgı Erkekler Şampıyonu ya-
rın bellı olacak. Hafta başından bu yana Izmir'de Kül-
türpark Tenıs Kulübü'nde devam etmekte olan play-
off mücadelesinin kılıt maçlan bugün TED-Kültürpark
ve yarın TED-Enka arasında. Son yılların en zor-
lu ve renklı play-off'unun en ilgınç yanlanndan bı-
ri, şampıyonluk düğümünü Rumen oyunculann çöze-
cek plması.
Bilindiği gibi Türkiye lıgı statüsüne göre her ku-
lüp bır yabancı tenisçi oynatmak hakkına sahıp bulu-
nuyor. TED, ENKA ve Izmir Kültürpark bu haklannı Ru-
men tenisçilere kullanıyoriar. Buraya kadar her şey nor-
mal de, bundan sonrası bıraz karışık. Çünkü üç ku-
lüp de bırbırlerının Rumenine resmen itiraz etmış bu-
lunuyor Gerekçe de lisanslann usulsuz çıkanlmış ol-
ması. Daha doğrusu şöyle; bir yabancı tenısçinın lig-
de bir kulüpte oynayabilmesı için o sezon başka bır ül-
kede bir takım adına ligde oynamamış olması gereki-
yor. Üç kulüp de karşısındakı kulübun, bu kuralı ıhlal et-
miş Rumen oynattığını ılen surüyor. Ortalığı en fazla ka-
nştıran da TED'den, ENKA'ya geçen Rumen antre-
nör Adrian. öyle sanıyoruz kı lıg bitecek. Ama bu tar-
tışma bitmeyecek. Kesin karar, günler sonra verilebi-
'1(r.Bü kafaY, ligsıratamasını degiştırecekniteliktebile
olabrtir...
Konu pürüzlü işlerden açılmışken devam edelım.
Zaman zaman yazdığımız gıbı tenıs tumuvası düzen-
lemek cazıp b1r iş halıne gelmeye başladı. Bu durum
karşısında kulüplerın dışında, şahıslar da tumuva or-
ganizatörlüğüne soyundular. Ancak bu işler göründü-
ğü kadar kolay değil.
Geçen hafta sonuçlanan bir turnuvada, ödül töre-
ninde önceden vaat edilen para ödülleri venlmeyince,
dereceye giren tenisçiler kazan kaldırdılar. Unlü bır
otelde düzenlenen tumuvanın kapanış garden-partisı
esasında hıç de fena değıldı. Organızatörler yıyecek,
içecek, kupa ve hediye masrafından pek kaçmamış-
tı. Ama para ödülünü vermeye yanaşmamışlardı. Tep-
kiler karşısında bulduklan çare de ılginçtı: "Siz banka
hesap numaralannızı bildınn, biz en kısa sürede pa-
ranızı yatıracağız" diyorlardı. Tenisçiler yemekleri bır
güzel yediler ama bunu pek yemediler.
Milli takımda
kadro
değişikliği
Spor Servisi - Milli
Futbol Takımı Teknik
Direktörü Mustafa
Denızli'nin yardımcılığına
Ümıt Milli Takım Teknik
Direktörü Rıza Çalımbay
getirilıyor. Dün Dünya
Kupası ıçın Fransa'ya
gıden Mustafa Denizli'nın,
özellikle Almanya'yı yakın
takibe alacak ve bu takımın
finale kalması durumunda
kupanın sonuna kadar
kalacağı öğrenildi.
Yıldızlardan
Trabzon'a ret
TRABZON (Cumhuriyet) -
Trabzonspor yabancı
arayışlannı sürdürüyor.
Bordo-Mavililerin uzun
süre peşinde olduğu
Hırvatistan Milli
Takımı'nın ve Real
Madnd'in golcüsü Suker,
Belçika'nın yıldızlan
Schifo ve Nilis,
Trabzonspor'a
gelemeyeceklerini
açıkladılar. Trabzonspor,
Vansporlu Metin ve
Sınan'la tam anlaşmaya
vanrken önanlaşrna yapılan
Altaylı Murat ve Onsal'ın
transferlerinin bitirilmesi
için ıdari menajerliğe
getırilen Süleyman Hurma,
Izmir'e giderek temaslara
başladı.
YEŞILELMJ
Toksim: (212) 24? 52 \
249 52 I
Levent (212)284 21.
284 21',
•Copito/: (216) 391 51.
Ankam: (312) 440 56 i
'(Pazar gunu oçık)
MADRİD • BARSELONA
291-boanOS Temru 8GÛN-7
750^ gr13
-^
BUDAPEŞTE
W Termz-13 Tfrnî 4GÜN-3GECE
31 Terım2Q3 Pgam Vç*. 3 * OMBKJB
OKkcröclama.
t»Bferier şehr luu420^
FLORANSA • VEHEDİK
06 Taıme-13 Tanae 8GÜN-7
*
59?
OK»
tan^erier. şert u u
BUDAPEŞTE
« n :
HER 6UN ^ ;
3
m m
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Çin'den döner dönmez Başbakan Yılmaz'la ittifakın
içeriği üzerindekı uzun bir görüşmeden sonra "kimi
kaygılan" olduğunu söyleyen Ecevit, seçim tarihi bir
yıl önce açıklanırsa devletin ve hükümetin işleyemez
duruma düşeceğini önesürdü. Seçim hükümetinin kar-
şısında olduğunu açıkladı.
Bu kısa açıklama buz gibi bir havanın esmesine y-
ol açtı.
24 saat geçti geçmedi; DSP yöneticileriyle görüşme-
den çıkan Ecevit, bir başka Ecevit'ti. Bu kez seçimin
aylarca önceden açıklanmasından "doğacak mahzur-
lan göğüslemeye hazır"d\. Erken seçimin gelecek yılın
nisan ayında yapılmasına da karşı degildi.
Son birkaç gün içindeki siyasal uygulamalarda bir
farklılık dikkati çekiyor. Mesut Yılmaz, bu kez ortakla-
nna uygun adım atmıyor, kendi bildiği yörüngede yü-
rüyor.
Baykal'la yaptığı anlaşmanın "iki parti arasında bir
uzlaşma" olduğunu ortaklanna duyuruyor. Boylece,
CHP ile ANAP'ın birlikte hareket etmeleri durumunda
"iki ortağının ızleyeceği ters siyasetlerden etkilenme-
yeceğini" anımsatıyor.
Gerçi, Yılmaz'ın "mutabakattan" vazgeçmesi dün-
den bugüne artık olanaksız. Dokuzuncu zirveden çı-
kan uzlaşmaya uymadığı kamuoyuna egemen olursa
güven vermeyen siyasetçi damgası yiyecek ve oy ora-
nı önemli ölçüde düşecek.
Ya DSP ile DTP? Ikili bir anlaşmadan sonra yapacak-
lan hiçbir şey yok. "Ikili mutabakata" uymayacaklannı
söylemeleri bir değer taşımıyor.
Zira, CHP ile ANAP mutabakata ilişkin öğeleri uygu-
lamaya kararlı görünüyorlar.
Hangi gerekçeyle olursa olsun, bütün partilerin er-
ken seçime artık karşı çıkma şanslan da yok. Üstelik,
hükümetin -örneğin ekonomide- daha başanlı olabil-
mesi için kimı yasalann çıkması birincil ölçüde önem-
li bir koşul. Çetelere karşı savaşımda küçük de olsa ala-
cağı olumlu mesafe, seçimlerde önemli bir silah.
Yılmaz, son günlerde, siyasetin labirentlerinde ken-
dini yitirmeyen tutartı bir siyaset adamı gorüntüsü ve-
riyor. Duygulann, inatlann, anlamsız kavgalann, alın-
ganlıklann adamı izlenimı ya da gorüntüsü vermiyor.
Kimi noktalarda partisel yaklaşımlardan sıyrılıyor.
Kısacast gerçek şu ki son 10 gündür başanlı perfor-
mans çiziyor.
Hakkını vermek
TBMM'nin çalışmasına ve çalıştrılmasına özellikle
özen gösteriyor. Sadece hükümetin başarısına bağla-
mıyor bu isteği, bu dileği. Grup konuşmasında "Mec-
lis'i çalıştıramazsak o zaman Türkiye'ye başka elbise-
ler biçilir" diyor. Bu, darbe korkusu salmak amacıyla
söylenen bir söz değil. Bu söylem, TBMM çalışmazsa
başkanlık sistemi isteklerinin yoğunlaşacağına işaret
ediyor. Nitekim, Meclis'in yasa çıkaramaz bir görüntü
vermesi başkanlık tartışmaJanna olgun ve dolgun bir
gerekçe oluşturuyor.
CHP ile ANAP arasındaki mutabakat metni imzalan-
dığı gün, iç siyasette fırtınalar kopmasını bekleyenler-
le bu olanaktan yeni siyasal çıkarlar sağlamayı umut
edenlerin hesaplan, Meclis kapısından dönecek!
Seçim tarihinin Meclis tatile girerken ilan edilmesi,
tutucu siyaset anlayışına darbe vuracak. Genel ve ye-
rel seçimlerin sıralanan onca sakıncaya karşın aynı gün
yaptlmasi bır tabu anlayışın yıkılmasına önayak ola-
cak.
Yılmaz, son davranışlanyla çarpık siyasal gelişmele-
ri önlüyor. Özellikle faturayı "sisteme" çıkaranlara ye-
terii bir yanıt veriyor.
Parlamenter rejimin daha çok yara almasını engelli-
yor. Demokratik sisteme önemli katkıda bulunuyor.
48 saat içinde neler olduğu elbette bir gün yazı dizi-
lerinde boy gösterecek. Ama bilinen bir gerçek; iki ay-
n dünyanın adamı, Cindoruk ve Ecevit'in ayn mekân-
larda söyledikleri bir söylem var ki; siyasetteki "ani" de-
ğişimlere örnek oluyor
Ecevit (Ankara'da), Cindoruk (Havza'da) aynı gün
aynı şeyi söylüyor:
"Seçim tarihi tespit edilirse buna karşı çıkmakye-ri-
ne olumsuz sonuçlannı ortadan kaldırmak lazjm" di-
yorlar.
Büyük mutabakatı, sözcükleriyle aynı nitelikteki işte
bu küçük mutabakat onaylıyor.
Boşuna, siyasette 24 saat bile uzun zamandır de-
memişler...
Istanbul'daki belediyelerin 16 bin işçisi grev karan aldı
Eı\loğaıı'a büyük protesto
İstanbulHaberServisi-FP'lı Istan-
bul Büyükşehir Belediyesi ile ılçe be-
lediyelerinde çalışan 16 bın ışçıyi kap-
sayan toplusözleşme görüşmelerinde
anlaşma saglanamaması üzerine alı-
nan '"grcv karan" ışçilerın protesto-
suyla belediye kapısına asıldı. Nuret-
tin Sözen döneminde 600 dolara kadar
çıkan belediye işçilennın maaşı bu-
gün 100 dolar civannda bulunuyor.
12 Şubat 1998 tarihinde başlayan
toplusözleşme görüşmelennın bugüne
kadarsonuçlanamamış olmasından İs-
tanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Tayyip Erdoğan'ı sorumlu tutan bin-
lerce ışçı düa belediyenin önünde pro-
testo gösterisı düzenledı.
Yasal sürede anlaşma saglanama-
ması üzerine 8 Haziran tarihinde grev
karan alınmasıyla, belediye işçileri
dün sabah iş bırakarak. Unkapa-
m'ndaki TEKEL Genel Müdürlüğü ve
Edirnekapfdaki belediye garajında
toplandılar.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne
doğru yürüyüşe geçen işçiler, "Vur
vur inlesin Tavyip Erdoğan dinlesin",
"Susma sustukça sıra sana gelecek",
"Adil düzen dediler hakkımm yedi-
ler" şeklinde sloganlar artılar.
istanbul Belediye Sarayı önünde
toplanan binlerce ışçı farklı protesto
gösterileriyle dikkat çekti. Işçilerin bir
kısmı davul zurna eşliğinde halay çe-
kerken bir başka grup, protestosunu
havuza gı'rerek sürdürdü. Kımısı de si-
mit parasına mahkûm edıldıklerını
göstermek için elbiselerını çıkartarak
yerde süründü.
Erdoğan''a suçlama
Belediye-lş Sendikası Genel Baş-
kanvekilı Mustafa Solmaz, burada
yaptığı konuşmada FP'lı İstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi, Bayrampaşa. Ga-
ziosmanpaşa, Ümraniye, Üsküdar ve
Beykoz belediyelen ile I Mart 1998
itibanyla yürürlüğe gırecek toplusöz-
leşme için işveren sendikası ile 12 Şu-
bat 1998 tarihinde görüşmelere baş-
landığını, ancak anlaşma sağlanama-
dığını belirtti. Türk-Iş 1. Bölge Tem-
silcisi Faruk Buyükkucak da. Erdo-
gan'ı daha önce söyledıği sözlere sa-
hip çıkmaya çağırdı. Buyükkucak.
Başkan Erdoğan'ın, etrafındakı bazı
bürokratlar tarafından yanıltıldıgını da
ıddia ederek, kendisiyle görüşmeye
hazır olduklannı söyledi.Bu arada, bır
grup Beykoz Belediyesi çalışanı da
kürsüye çıkarak. sözleşmenın 10 gün
içinde bağıtlanmaması durumunda
Fatih Köprüsü'nden atlayacaklarını
açıkladılar.
Konuşmalann ardından sendikacı-
largrev karannı belediye binasınm ka-
pısına astılar.
CHP istanbul tl Baskanı EtemCan-
kurtaran ile bazı memur sendıkaları
yönetıcilen de eyleme destek verdı-
ler
Grev karan asıldı
Öte yandan Türk-lş'e bağlı Türki-
ye Belediyeler ve Genel Hızmetler iş-
çileri Sendikası'nın (Belediye-lş), İs-
tanbul Büyükşehir Belediyesi ve bazı
ılçe belediyelennı temsılen Mahalli
Idareler ve Kamu Işverenler Sendika-
sı (MİKSEN) ile sürdürdügü toplu-
sözleşme görüşmelerinde anlaşma
saglanamaması üzerine alman grev
karan da dün ışyerlerine asıldı.
Yaklaşık 16 bin işçiyi ilgilendiren
grev karan 6 gün askıda kaldıktan son-
ra. 60 gün içinde herhangi bır tarihte
uygulamaya konulabilecek. 60 gün
içinde uygulanacak grev, su. mezarlık.
saglık ve İETT harıç, belediyedekı
tüm binmleri kapsıyor.
HileH ittifak engelleneeek
• Baştarafı 1. Sayfada
ANAP-BBP ittifakmda
görüldügü gibi hile yoluy-
la aşılıyor.
Son genel seçimlerde
BBP'yle yaptığı ittifakın
pişmanlığını yaşayan Baş-
bakan Mesut Yılmaz'ın,
merkez sagdaki rakibi
DYP'nın olası ittifaklan-
nın da önünü kesmeyi
amaçladıgı bildirildi. Baş-
bakan Yardımcısı Bülent
Ecevit ise bugüne dek sü-
rekli olarak ittifaklara kar-
şı olduğunu ifade ettı.
CHP Genel Başkanı De-
nizBaykal'ında, SHPdö-
nemindeki HEP deneyimi
nedeniyle ittifaklara sıcak
bakmadığına dikkat çekil-
di. Baykal. "yapao ittifak-
lann sagüksc sonuçlar do-
ğurabilecefi" görüşünü
birçok kez ifade etti.
DSP'ye yaptığı işbirliği
ve ittifak çağnlan karşı-
lıksız kalan Baykal'm; it-
tifaklann "hile" yoluyla
da olsa açık olması duru-
munda HADEP, ÖDP, İP,
Banş Partisi gibi partiler-
le ittifak yapılması baskı-
lanyla karşılaşacağına
dikkat çekildi.
Hükümet ortaklan, FP-
DYP önderliğindeki bir
cephenin ittifakını da ön-
lemeyi amaçlıyor.
FP Genel Başkanı Re-
cai Kutan. FP ve DYP'nin
öncülüğünde MHP, BBP,
DP, YDP ve Liberal Par-
ti 'yi kapsayan bir cephe
oluşturularak seçime gi-
dilmesi durumunda, yüz-
de 60 oyla iktidara gelebi-
leceklerini söyledi.
DYP lideri Çiller, bu
aşamada ittifak önerisine
karşı çıkar görünse de se-
çim ortamında tavnnın de-
ğişebileceği hesabını ya-
pan hükümet ortaklan, it-
tifaklann kesinlikle önlen-
mesi gereğini voırguladı-
lar.
Hükümet ortaklanndan
DSP, ittifaklann engellen-
mesinin yanı sıra, ülke ba-
rajının da yüzde 6-7'ye
düşürülmesini istiyor.
ANAP ve CHP'nin partı
çıkarlanna aykın görün-
düğü gerekçesiyle barajın
düşürülmesine sıcak bak-
madığı bildirildi.
ANAP'ın, barajın düşü-
rülmesi durumunda mer-
kez sağda parlamento dı-
şında kalan küçük partile-
rin oylannı kaçırabileceği
hesabını yaptığına dikkat
çekildi. CHP'nin de mer-
kez soldaki HADEP, ÖDP
gibi partilerin oylannı böl-
mesinden çekindiği bildi-
rildi.
Türbanın hedefi
I Baştarafı 1. Sayfada
testo gösterilerini arttırma
karan aldılar.
- Tarikatlann; türbana
uygulanan yasağı protesto
ettikleri bilinen bazı de-
mokrat kişıler ve toplum
kuruluşlannı dayanlanna
çekmek amacında olduk-
lan, bu yolla laik sistemi
yıpratmak amacında ol-
duklan bildirildi.
- Bır tarikat lideri yakın
çevresıne şu görüşleri ilet-
ti:
"Türfoan yasağı, bizim
karşımıza gelen en büyük
nimettir. Anadolu halkını
yanımıza çekmede daha
iyifirsatbuJamayız. Bu ko-
nuda sadece üniv ersiteler-
de değil, devlet dairelerin-
de de protesto yapmalıyız.
Laik rejimi yıkmada böy-
k bir firsaü kolay kolay bu-
lamayız. Hatta bu konuda
akıtılacak bir Müslüman
kanı bize binlerce insan ve
zamdn kazandıracaktır.
Bu sebepte Idmsenin akb-
na başı açma gelmesin.
İran'da ne oldu\ sa burada
da aynı olacak. Misal var-
ken başka şeyler aramak
olmaz. Başı açmak dinen
doğru mu değil mi?
Buna kimse akhnı yor-
masın. Halkı yanımıza al-
mak için 'Türban eşittir
din' diyeceğiz. Dinen doğ-
ru olsa da. olmasa da aç-
mayacağız ve bağıracağız
çağıracağız."
- Tarikatlar, türbansız
da okunabileceğini bil-
mekte. ancak halkın dini
konulardakı hassasiyeti-
nin sokağadökülmesi için
türbanı kullanmaktadırlar.
- Devletin, "Biz türba-
na karşı değüiz, sadece
devlet dairelerinde siyasi
amaç için kuüandmasına
karşıyu" propagandası-
nın zayıf kaldığı, bu duru-
mun ırticaı unsurlar tara-
fından bilindiği anlaşıl-
mıştır. . .• • .
Liselere Ciris Deneme Sınavı
CEVAP ANAHTARI (A)
TÜRKÇE
1.B, 2.B, 3.A, 4.C, 5.A, 6.C, 7.B, 8.D,
9.D, 10.D, 1 l.A, 12.C, 13.A, 14.B, 15.B,
16.D, 17.C, 18.C, 19.B, 20.D, 21.D,
22.C, 23.D, 24.A, 25.D, 26.C, 27.C,
28.C, 29.B, 30.D
SOSYAL
1.D, 2.C, 3.B, 4.A, 5.D, 6.A, 7.A, 8.B,
9.B, 10.C, 11.A, 12.C, 13.C, 14.D, 15.B,
16.A,17.C, 18.D, 19.C,20.C
MATEMATtK
l.C, 2.C, 3.C, 4.B, 5.A, 6.B, 7.D, 8.A,
9.B, 10.C, 11.C, 12.A, 13.A, 14.B, 15.C,
16.A, Î7.D, 18.C, 19.B, 20.D, 21.B,
22.B, 23.D, 24.D, 25.C, 26.A, 27.A,
28.B, 29.D, 30.C
FEN
1.A, 2.B, 3.D, 4.A, 5.B, 6.B, 7.C, 8.B,
9.D, 10.D, ll.D, 12.C, 13.B, 14.A, 15.C,
16.C, 17.D, 18.C, 19.A,20.B
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
lığın ders almaktaki becerisini gösteriyor. Adeta her
kuşak, kendi yaşam dilimınde tarihi yeniden yazma-
ya girişiyor.
Dünyanın gözü yine, "çok kolay sevebilen ve çok
kolayöldürebilen insanlannyurdu" Balkanlar'da. 20.
yüzyıl Balkanlar'la başlamıştı, görünüme bakılırsa
Balkanlar'la bitecek.
1980'li yılların sonunda Balkanlar'ı mercek altına
yatıran Amerikan strateji uzmanlan şu yorumu yaptı-
lar:
"Balkanlar Kosova 'dan karışır."
Süreç biraz farklı işledi. Almanya unsuru kanşıklığı
biraz daha Batı'ya ıtti. Bosna dört yılda 250 bın ölüm-
le, bütün dünyanın gözü önünde kıyımı yaşadı. Elde-
ki veriler çok sağlıklı değil, ama belki de Balkanlar'da
1990'lann başında başlatılmak istenen süreç bugun
başlıyor.
Konuya Balkanlar, Türkiye, Avrupa ve dünya açı-
sından bakmaya çalışalım.
istanbul'da öncekı gün noktalanan Güneydoğu Av-
rupa Dı.şişleri Bakanlan Zirvesi, "ortak dilı" yakalama-
nın daha zaman alacağını gösteriyor. Yugoslavya'nın
karşı çıkması sonucu, en güncel sorun Kosova ortak
bildiriyeyansımadı. Bunun üzerine, Yugoslavyadışın-
daki altı ülke Kosova'daki kanın bir an önce durma-
sı istemini içeren bildin yayımladı.
Bu gelişmenin Türkçesi şu; Balkanlar'da bir karı-
şıklık olduğunda dışişleri bakanlan bir araya gelirse,
o sorun dışında her şeyın konuşulduğu bır zirve ya-
şanacak1
Bu tür bir araya gelmelerın önemini küçümsemiyo-
ruz, ama sonucuna bakınca zirve sözcüğü başka
çağnşımlara neden oluyor.
Kosova'daki gelişmelerin Türkiye açısından bır
başka açmazı da şu:
Başta Priştine olmak üzere bolgede yaşayan Türk-
lere Sırplardan çok Arnavutlar baskı yapıyor. Türkiye,
Sırplann Amavutlara yönelik katı tutumunu onayla-
mıyor, Arnavutlar oradaki Türklere "500 yıl biz sizi
dinledik, şimdı siz bizı dinleyeceksinız" diyor!
Bir Balkan klasiği...
Dünya için değişen bir şey yok
Konunun Avrupa ve dunya yanında ıse özde deği-
şen bir şey yok. Soğuk savaş dönemini anımsarsak,
dünyadaki tüm kutuplann bir ucu Balkanlar'daydı.
Arnavutluk önce Çin'le, sonra daha farklı bır çizgi...
Yunanistan Batı'yla... Bulgaristan Sovyetler'le... Yu-
goslavya üçüncü dünyayla...
Bugün Kosova konusunda da parçalılık dikkati çe-
kiyor.
Dün akşam saatlerine kadar gelen haberlere göre.
Çin Kosova'yaaskeri müdahaleden yana değil. Insa-
nın aklına ister istemez, "Acaba tarihi bir tavırmı var"
sorusu geliyor.
Rusya Devlet Başkanı Yettsin, Yugoslavya Devlet
Başkanı üzerindeki ağırlığına güveniyor. "Müdahale-
de acele etmeyelim, hele ben bır Miloseviç 7e görü-
şeyim" diyor.
ABD, NATO kalkanıyla hareket etmekten yana.
Clinton "Etnik temizliğe izin verilemez" diyor.
Ingittere gerekirse askeri müdahaleyı de öngören
bir karar tasansı üzerinde çalışıyor.
Bütün bu girişimlerin sonucunda bölgeye ola ki ba-
nş gelirse bu, "el zoruyla" getirilmiş olacak. Kalıcı
olanı, bölge insanlannın bunu sağduyuyla başarabil-
meleri.
Yazı aramızda, ben ülkeleri tanımaya girişince, halk
kültürlenne ayn önem verir, onlan da derlemeye ça-
lışınm.
Madem atasözüyle girdik, atasözüyie çıkalım. Biz
sözleri aktaralım, yorumunu siz yapın.
Arnavut atasözü:
"Akıl insanın külahında bir çividir, yumnık yeme-
den içeri girmez."
Sırp atasözü:
"Insanlarbalık gibidir, balık sudan çıkınca, insan in-
sanlıktan çıkınca ölür."
Son atasözü de genel olsun:
"Kardeşe kardeş gibi davranmayan, bir yabancı-
ya efendi demek zorunda kalır."
9. Ulastırma Sûrası sona erdi
Demiryollanna
yatınm istendi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -11 yıl aradan son-
ra toplanan 9. Ulastırma Şû-
rası çalışmalannı tamamla-
dı. Türkiye'nin ulaştırma ve
haberleşme polıtıkalanna
yön verecek kararlann alın-
dığı 9. Ulastırma Şûrası 'nda,
21. yüzyılda ulaşım siste-
minde yapılacak yatınmla-
nn demiryollan eksenınde
gerçekleştirilmesi kararlaştı-
nldı.
3 gün süren 9. Ulastırma
Şûrası. Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirelin de katıl-
dıgı oturumda "Şûra Sonuç
Bfldirgesi1
' okunarak dün so-
na erdi. Ulastırma Bakanlığı
Musteşan Süreyya Yücd Öz-
den tarafından okunan sonuç
bildirgesınde. dünyadaki ge-
lişmelere koşut olarak toplu
taşımacılıga gereken önemin
verilerek yeni politikalann
bu eksende oluşturulması
kararlaştırıldı. Türkiye'yi
bilgi toplumuna taşıyacak
teknik altyapı konusundaki
diizenlemelerin bir an önce
yapılması gerektiği vurgula-
nan bildirgede, halkın Inter-
net ve benzeri hizmetlerden
yararlanmasının sağlanması
gerektiği kaydedildi. Bildir-
gede şu kararlar alındı:
"Elektrik şebekesi,demir-
yolu hatlannın \e kablolu T\
şebekelerinin haberleşmede
kullanılmasL sanal eğitim sis-
teminin altyapısuun vaygın-
laştırüması. daha kaliteli sa-
yısaJ radyw-TV yayınlan ya-
pılması, posta hizmetlerinde
insan gücünden tasarruf sağ-
layıcı elektro-mekanik sis-
temlerin hızla de>re>e sokul-
masu kiıii bir dünya yarat-
mamak. tarihi değerleri boz-
mamak ilkelerini dikkate
alarak çevre bilincinin yay-
gınlaştınlmasu ulastırma ve
haberleşme sektörünün tüm
alt) apı birimlerinde veniden
vapılanmaya gidilmesi. ülke
savıınması öncelikli olmak
üzere,yüzyıl ihtiyacuu karşı-
layacak vasalann çıkanlma-
sı. Y'atınmlarda öncelik sıra-
S)şöyleolmahdır: Demiryolu,
denizyolu, boru hatlan. ka-
rayohı ve havayfllu."
Demırel de ulaşım. ener-
ji ve iletişimin önemine dik-
kat çekerek Türkiye'nin,
yaptıklannı tamamlamak.
daha iyisini gerçekleştirmek
ve altyapı zemınini hazırla-
mak zorunda olduğunu vur-
guladı.
Ona kimler yansın
• Baştarafı Arka Sayfada
Günlüğünde yazdığı gi-
bi, hıdrellez günü, insanlar
köyünyakınındaki mesire-
de eğlenirken o, onların
birkaç adım ötesinde, tüfe-
ğini tam karşısma aldı ve
tetiğe bir dal parçasıyla do-
kunarak hayatına son verdi.
Öldü.. Onu, istediği gibi
köy girişindeki tepeye
gömdüler. Şimdi serin bır
çınarın altında uyuyor.
O. bu tek taraflı aşkının
günümüzün gelgeç ilişki-
leri içinde nasıl değerli ol-
duğunu hiç bilmeyecek.
Ama o gece gökte koca-
man bir ay vardı ve Mu-
rat'ın günlüğündeki bütün
aşk satırlan ayın belleğıne
yazıldı.