Catalog

SAYFA CUMHURİYET 7 EKİM 1998 ÇARŞAMI 8 DIŞ HABERLER AdaletKomisyonu, ABD Başkanı 'm görevden uzaklaştırmak üzere soruşturma başlatılmasına karar verdi köşeye sıkışıyorABD Başkanf nın azil sürec; ABO Ijpr-jTTj ' ^ S L - ^ Kongres: mühurii Laa Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonu (21 Cumhunyetçı, 16 Demokrat) Komrte Starr'ın raporunu mceiedi. Suç ifhndiğine ilifkm kanıt Yet « ii k f nlt ^'f 3 * soruftwm bulunmazsa&em açılmaşma kamyerdı yapdmayacaktı Meclis, bulgulan çoğunluk oyuyla kabul edebılır ya da reddedebılir. Adalet Komisyonu azıl maddeiennı hazıriayacak. Temsilciler Mecfeu (435 uyslı) Maddelerter. hertıangı bırmı çoğunluk oyuyla kabul ederse Cİinton Senato'da yarçjilanacak. 100üyelıSenato mahkemegorevı yapacak. Azıl ıçn uyeterm üçte temın oyugerekli. Cİinton suçlu bulunursa ___ aörevı bırakacak *£P= Ayn br /ftem olarak Uedis Başkan'/ kınamak ıpn oytamaya gtdebilır ABDStnatou (55 Cumhunyetçı, 45 derootcrat) (228 CunhunvetÇ!, 206 IBağımsıı) 206 Oemotvat, FUATKOZLUKLU WASHINGTON - ABD Temsil- ciler Meclisi Adalet Komisyonu, Başkan Bill Cİinton hakkında, Mo- nica Lewinsky skandalı nedeniyle "görevden uzaklaştınhnali ûzereso- ruşturma acılması" karan aldı. Ta- rihi kararda, Cİinton hakkında 15 ayn suçlamaya da yer venldi. Karar, önceki gün sert tartışma- lardan sonra Demokratlardan gelen 16rctoyuna karşı, Cumhuriyetçüer- den gelen 21 oyla kabul edildi. Temsilciler Meciisi 'nin de açılacak soruşturmayı perşembe günü oylayacağı açıklandı. Komisyonun tarihi toplantısı te- Ievizyonlardan kesintisiz naklen ya- yımlandı. Komisyonun Cumhuriyetçi üye- leri, Demokratlaruı şiddetle karşı çıkmasına rağmen, Clınton'a yöne- lik suçlamalann tüm yönleriyle in- celenmesini istediler. Temsilciler Meclisi şayet Adalet Komisyonu'nunaldığıyöndebir ka- rar verirse, konu ABD Senatosu'na sevk edilecek. Clinton'ın azledil- mesi için Senato'nun üçte ikısınin onayı gerekiyor. • Lewinsky skandalının soruşturulmasını öngören karann, Temsilciler Meclisi Genel Kurulu ve ABD Senatosu'nun onayından da geçmesi gerekiyor. Siyasi çevreler, Adalet Komisyonu'nun karannı, Clinton'ın siyasi yaşamını noktalayacak sürecin başlangıcı olarak değerlendiriyor. Siyasi gözlemciler ve hukukçu- lar. soruşturmanın yıl sonuna kadar tamamJanacağını söylüyorlar. Adalet Komisyonu Başkanı Cum- huriyet Partı11 HeryH>de ise soruş- turmanın zaman sınırlamasıyla ace- leye getirilmemesi gerektiğini sa- vunuyor. Hyde, her şeye rağmen bu süreç sonunda Başkan Clinton'ın gerçekten görevden azledileceğini tahmin etmediğini de dile getiriyor. Temsilciler Meclisi Adalet Ko- misyonu Başkanı, kamuoyunun bü- yük bölümünün böylesine katı bir adıma karşı olduğunu, Kongre'nin de bu görüşe uyması gerektiğini be- lirtiyor. Ote yandan kamuoyu anketleri, Demokratlara oy verme eğilimin- deki seçmenlerin, kızgınlık ve düş kınklığıyla, kasım ayındaki seçim gü- nü oy kullanmak istemediklerini or- taya koyuyor. Işte bu nedenle de Cumhuriyetçilerin,perşembe günü Temsilciler Meclisi Genel Kuru- lu'nda da Adalet Komisyonu'yla aynı yönde oy kullanacaklanna ke- sin gözüyle bakılıyor. Bu arada, eski Amerikan başkan- lanndan Cumhuriyetçi Gerald Ford'un, Lewinsky skandalındaki tutumundan dolayj Clinton'ın Kong- re tarafından "Sert biçimde uyanl- masT önerisi, gerek Demokratlar arasında gerekse Beyaz Saray'da destek buldu. Ford, geçen hafta so- nunda yaptığı açıklamada, Cİinton hakkındaki soruşturmanın çabuk sonuçlandınlması gerektiğini söyle- miş ve Lewinsky skandalı dolayısıy- la başkanın Yüce Divan'a gönderiJ- memesi gerektiğini savunmuştu. Cumhuriyetçilerın çoğunluğu ise kasım ayında yapılacak Kongre se- çimlerine kadar Lewinsky skanda- lımn mümkün olduğunca gündem- de tutmak istiyorlar. Bu nedenle, Adalet Komisyonu'ndaCİintonaley- hınde görevden alınma soruşturma- sı açılmasından yana oy kullandık- lan gibi Temsikiler Meclisi Genel Kurulu'nda da aynı yönde oy kul- lanacaklanna kesin gözüyle bakılı- yor. ABD tarihinde bu süreçdaha ön- ce de 1974 yılında Watergate skan- dalından sonra Richard Nuon ve iç savaş sonrası 1868 yılında Andmv Johnson'a karşı ışletiimiştı. Af Örgütü'nün iddiası 'îngiltere Çin'e işkence aleti satü' DışHaberlerServi- si-Çin'in Uluslarara- sı Toplumsal ve Siya- si Haklar Sözleşme- si'ni imzalaması mer- kezi ABD'de bulunan Çin Için Insan Hakla- n örgütünce olumlu karşılanırken Ulusla- rarası Af Örgütü (AI), dün yaptığı açıklama- da lngiltere'nin Çin'e işkence aleti sattığını ileri sürdü. Al'nin açıkJamasın- Ingiltere Başbakanı Blair'iÇinBaşbaka- nı Rongci karşiladı. da, Çin'deki cezaevlerinde, özel- likle bağımsızlık hareketinin gi- derek büyüdügü Tibet'te kulla- nılan çeşıtli işkence aletlerinin In- giliz yapımı olduklan belirtile- rek söz konusu aletlerin felce ve ölüme neden olabileceği kay- dedildi. BütirÇin'de îngiltere Başbakanı TonyBla- ir'in 6 günlük Çin gezisi dün başladı. Çin'in Uluslararası Top- lumsal ve Siyasal Haklar Anlaş- ması 'nı imzalamasınuı ertesi gü- nüne denk gelen gezide Blair'e kalabalık bir işadamı grubu eş- lik ediyor. Hong Kong'un geçen yıl În- giltere'den Çin'e devredilmesi- nin ardından ülkeyi ziyaret eden ilk Îngiltere Başba- kanı olan Blair, Pe- kin'deBaşbakanZu Rongci ile göniştü. tki saat süren görüş- menin ardından Bla- ir ve Zu Rongci, ül- keleri arasında geç- mişte Hong Kong meselesinden çıkan anlaşmazlıklann üzerine sünger çe- kerek 21. yüzyıla dö- nük yeni bir küresel ortaklık üzerinde an- laştıklannı açıkladılar. Buna gö- re iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilergeliştirüerek Çin'in Dün- ya Ticaret Örgütü'ne (WTO) kabul edilmesi için ortak giri- şimler de bulunulacak. Görüşme sonrasında yapılan ortak açıklamada "Hong Kong'un İngiltere'den Çin'e ba- şanlı bir şekilde devredilmesinin ardından Çin-İngiltere Uişkile- rinde>eni birdönem acrimasınm zamanı geldiâ'" kaydcdildi. Yeni Çin-İngiltere ortaklığı ekonomik, siyasi, askeri, kültü- rel ve sanatsal alanlan kapsaya- cak. Yeni ortaklık kapsamında Çin Devlet Başkan) CianZemin de Kraliçe Elizabeth'in resmi da- veti üzerine 1999'un ikinci ya- nsmda Îngiltere'ye gidecek. 'SSOO'ler Türkiye ve NATO için tehdif WASHINGTON(AA)-ABD'nin, düşün- ce ve politika üreten dünyaca ünlü Hentage Vakfi, Kıbns Rum yönetiminin Ada'da ko- nuşlandırmayı planladığı S-300 füzelerinin Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu bildir- di. S- 300 füzelerinin Rusya'dan alınacağı- nın açıklanmasıyla birlikte Ege'de iki NATO üyesi ülke, Türkiye ve Yunanistan arasında- ki gerilimin yükseldiği ve 150 km. menzilli fuzelerin, Türkiye'nin güney kıyısı ve hava sahası için bir tehdit oluşturduğu bildirildı. Türkiye'nin, S-300 füzelerini imha için operasyon provalan gerçekleştirdiğinin alti çizilen raporda, nisan ayında seçimlere gidıl- mesinın planlanmasıyla ,\nkara'ran geri adım atmasının 'çok zor' olduğu ifade edildi. ABD'den, bölgesel ve ulusal güvenlik çıkar- lan açısından Rusya'nın, NATO'nun bütün- lüğünü bozmasına ve Kıbns'ı da bir 'casus- lukadaa' olarak kullanmasına izin verilme- mesi istendı. Raporda, "Vunanistan göz ar- dı edüemez, ancak Türkiye'nin kcodine öz- güjeostratejikkonumusonderecemalgrfan- mahdır"denıldı Raporaynca, 1-Rumtara- finı füzeleri iptal etmeye ya da Ada'ya gö- türülmesini erteleme ve fiizeler Ada'ya gö- türülürse konuşlandınlmayacağı konusunda Rumlardan güvence alma, 2- S-300 satışını ıptal etnıesi için Rusya'ya baskı yapma, 3- AB'yi, Türkiye'nin tam üyeliği konusunda cesaretlendirme, 4- AB'ye, S-300'Ier krızi çö- zülünceye kadar Rum tarafi ile görüşmeleri dondurması için baskı yapma. 5- Ilgıli taraf- lar arasında gerilimin giderilmesi için yeni güven arttuıcı önlemler alma, 6- Krizin gi- derilmesi için ABD"nin kararlılığını göster- me ve Başkan'ın BM Daimi Temsilciliği için aday gösterdiği Kıbns Özel Temsilcisi Ric- hardHolbrooke'un yerine hızla yeni bir aday göstermesi konulannda öneriler de sundu. İNSAN HAKLARI ABD karşıtı kampanya • Uluslararası Af Örgütü, ABD'nin insan haklanna saygı göstermesi için Türkiye'yi de içine alan geniş bir kampanya başlattı. BONN(AA)-Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), ABD'nin insan haklanna saygı gös- termesi amacıyla bir kampanya başlattı. Af Örgütü'nün dün Almanya'nın başkenti Bonn'da yaytmladığı bildiriye göre. "ABDinsan hak- lan koruyucusu mu?" adıyla başlatılan ve Türki- ye'yi de içine alan kampanya, ABD'nin dünyada insan haklannın güvencesi olduğu yolundaki iddi- asıyla ilgili gerçeği anlatmayı amaçhyor. Bildiri- de ABD'de idam cezaian, bu ülkenin silah ve iş- kence aletleri ihracaü, polisin kaba tutumu ve tu- tuklulara uygulanan muamele kınandı. Örgütün yAlmanys bölümü sorumlusu VWkmar Deile. kam- *panya çerçevesinde önümüzdeki aylarda çeşitli et- kinliklerde bulunacakJannı bildirdi. Af Örgütü'nün bildirisinde geçen yıl ABD'de 74 kışinin idam edil- diği, Yüksek Mahkeme'nin idama yeşil ışık yak- tığı, 1976 yılından bu yana idam edilenlerin sayı- sının 479'a yükseldiği kaydedildi. Bildiride idam cezalannın verilmesinde ırkçılık faktörünün de rol oynadığı, örneğin idam edılen 82 siyahın, beyaz- lan öldürdükleri için bu cezayı aldıklan belirtildi. Orgüt aynca New York, Chicago, Los Angeles ve Philadelphıa'da polisin gıderek daha kaba dav- randığı yolunda bilgi aldığını bildirdi ve tutuklu- lara uygulanan kötü muameleyi kınadı. Uluslararası Af Örgütü tzmir Grubu Dönem Sözcüsü Diş Hekimi tbrahim Üzeiün de kampan- ya ileABDhükümeti veyetkililennin sorumluluk- lannı arttırarak insan haklanna uyması için baskı yapılacağını belirtti. BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Gemi Batarken Kamaıu Kavgası Yapılmaz Birileri Türkiye'ye "Ya benım koşullarıma uyacaksı ya da ben Belçika, Hollanda, Fransa, Italya meclisle rinden kararfarçıkartınm, toplantılar yaptırtmm, Avn pa Biriiği Parlamentosu 'nu peşine salanm " böylelikl canını yakanm mı demek istiyor da, son ıki-üç yıldır aı arda kararlar çıkanlıyor? Bu değerlendirme çok "basit olurdu, Avrupa'nın şanına bu kadar ucuz bir şantaj ya kışmazdı. Bir adım daha derineinelim. "Sakınyanlışan lama, aslında benim Sevr'le falan hiçbirilgimyok, am, neyapayım, benim ülkem hür bir ülke, bunlar istedik leriniyapartar" bahanesi arkasına saklanıp: - Önce yavaş yavaş Avrupa Birtiği'ndeki 15 ülkeniı parlamentolanndan PKK, Ermeni kararlannı geçirtıp sonra AB Parlamentosu'na onaylattırıp, daha sonra öi BM'de, ne yapalım elimizden bir şey gelmez, bu 15 ül kenin ortak karandır diye masaya koyarlarsa, - Atlantik'in Batı Yakası da, içerideki lobilerin etkisi ik "benim de zaten şu sızin Lozan 'a onayımyoktı, rezerv- lerim, haritaJanm vardı, ben de Avrupa Biriiği'ne uya- cağım derse" biçimınde bir değerlendirmeyapmak çoh daha gerçekçi oiur. 1990 sonrasında Türkiye'ye ilişkin tutum ve davra- nışlannı alt alta koyduğumuz zaman, işin nereye götü- rülmek istendiği görülmüyor mu? 1984 yılında işin bu- günkü noktaya getırileceğinı biri söylemiş olsa, adamı deli diye kapatırlardı. Ama oluyor işte, ummadığımız taş- lar, umulmadık zamanlarda baş yanyor. Akla geiebilir Öyle diyorsun, ama bunlar Fas'a, Tunus'a, Pakistan'a yüklenrniyorlar da Türkiye'ye neden yüklensinler ki? Biz işi 75 yıl önce kapattığımızı zannediyoruz, ama bırçoklan bakımından meğerse olay kapanmamış, sa- dece ertelenmiş. Bu erteleme, Batı için Sovyetler Birli- ği tehdidi ortadan kalkıncaya kadar sürmüş. - Öyle bir coğrafyadayız ki, bu bölge Sümer'den, Akat'tan, Hrtrt'ten, Roma'dan ve nihayet yüzyılın başın- dan beri, dünya kazanının fokur fokur kaynatıldığı bir bölge. - Yunanı, Ermenisi, Arapı, toprak yüzünden sorunlu. - Hıristiyanı, Müslümanı din yüzünden; Hıristiyanı, sen benden değilsin der, Müslümanı benden çok uzak- laştın diye bahane arar. - Cumhuriyetten başlayarak ateşi biraz söndürmü- şüz, küllendırmışız, derken bu sefer de 1990 sonrasın- da "yeni dönem" başlamış, eski defterler yeniden açıl- mış, hem de Avrupa'da dost sandığımız ülkeler tarafın- dan ve tabiı Atlantik ötesınden. Avrupa'dakı gelişme- leri, bir ülke bazında, bireysel olarak almamak gerekir, bunun Avrupa'dakı, önde gelen ülkelerin, imzalıbirbel- gelen olmasa bile ortaklaşa yürüttükleri bir çizgi oldu- ğunu artık görmemız gerekir. Kissinger'm dediği gibi, Amerika'da 10-15 milyon, Avrupa'da da 15-20 milyon Türk, çok eskilerden ben yerieşmiş olsaydı, Türkiye için çok daha kolay olacaktı. Olan olmuş, biz bugün otur- dugumuz yerde oturuyoruz, devamlı "kaşıyan", ileriye dönük Haçlı Seferi hazırlıklan yapan onlar. Biz şimdi önümüze bakalım ve bir soruya yanrt ara- yalım: Son sekiz yılda dünyada, çok dramatik gelişme- ler olurken bizım hükümetlenmiz, gönüllü kuruluşlan- mız, üniversitelerimız, medyamız olarak nelerle uğraş- tınlıyoruz? Siyasal partılerimiz nasıl bir didişme ve çe- kişme içindeler? Daha genye gidelim; son 50 yıldır, içe- ride birbirimizle kavga etmekten dışandaki ve çevremiz- deki gelişmelen, hesaplan göz ardı etmedik mi, kafa- mızı kuma gömmedik mı? Gemiyı torpillemek isteyen- ter çevnede dolanırken biz içeride kamara benim, gü- verte senin, kaptan köşkünde ben oturacağ<m kavga- sı yapmadık mı, hâlâ bunu sürdürmüyor muyuz? Ok- yanusta buz dağlan arasından geçerken gemide kama- ra kavgası yapılmaz. Bu kavga, gemiyı torpillemek is- teyenleri cesaretlendırmiyor mu? Çevrede olup bıtene gereken özeni ve ağırlığı verme- diğimiz için Fransız Meclisi'nın, Italyan Partamento- su'nun tutumuna şaşınyoruz. Şaşmamız gereken şey, çevremizde böylesine hesaplar yapılırken bizım içeri- de neden birbırimizin boğazına sanldığımız olmalıydı. Türkiye'nin ıçinde bulunduğu coğrafya, çevrede aiev- lerin çok, ama çok uzun süre sönmeyeceği bir coğraf- yadır. Bu alevter, Türkiye'yi de fazlasıyla ısrtmaktadır. Bu- na, iç dengesizlikler ve dıdışmeler de eklenince, Türki- ye sallanmaya başlıyor. İçeride, çevredeki ateşi ve bo- zukluklan dengeleyen ulusal politıkalan oluşturmak ve özenle uygulamak zorundayız. Başka bir çıkış yolu, ke- sinlikleyok. Polıtıkasızlıkvepasrflik, alevleri körükleyen- leri cesaretlendirmekten başka bir sonuç dogurmaz. KASETI ÇIKTI TÜM KASETÇİLERDE VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Cemiyetimız üyesi basın şeref kartı sahibı değerh arkadaşımız MUSTAFA BAYKAL 5 Ekim 1998 Pazartesi günü vefat etmiştir. Çorlu'da 1929 yılında doğan Baykal, gazeteciliğe 1952 yılında Vatan gazetesinde muhabir olarak başladı. Mesleğini çeşitli gazetelerde ve Son Saat gazetesinde sürdürdü. Vefatı camianuzda büyük üzüntü yaratan Mustafa Baykal 'ın cenazesi 6 Ekim 1998 Saİı günü öğle namazından sonra Ataköy 5. Kısım Camii'nden alınarak Kozluca Mezarlığı'nda topraga verilmiştir. Mustafa Baykal'a Tann'dan rahmet. kederli ailesine ve üyelerimize başsağlığı dileriz. TÜRKtYE GAZETECÎLER CEMtYETt KOCAKÖY ASLtYE HUKUK HÂKtMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1998,9 Davacı Memduh Yaşa tarafından davaJılar Zelihe Yaşa \ s. aleyhme açılmış bulunan gaiplik davasının yapılan açık duruşması sııasında verilen ara karar gereğince; Diyaıbakır ili Kocaköy ilçesı Tepecık köyü nüfusuna kayıtlı Memduh ve Zeliha'dan olma, 14.7.1968 doğumlu Tekin Yaşa 'nın 1991 tarihınden bu yana gaip olduğu beyan edilnuş olmak- la, Tekin Yasa hakkında bilgisi olan şahıslann bir yıl içerisinde mahkememize açılmış bulunan 1998'9 esas sayılı dava dosyasına müracaat etmeleri ilan olunur. Basın: 46639 293 89 78 (3 hat) GÜDÜL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DosyaNo: 1998/126 Davacı Bağ-Kur Genel Müdürlüğü veküı Av. Serap Meteris taranndan davahlar Engin De- mirci vs. aleyhıne mahkememize açılan taznunat davasının yapılan açık yargılaması suasmda verilen ara karan gereğince. Davalılardan Engin Değer Demırci adına çıkarülan davetiyelerin tebhğ edılemedığı, adresınin meçhul olduğu, yapılan araştırmalarda da tespit edilemediği anla- şıldığından, dav alıiardan Engin Değer Demirci'nin dava ile ilgili ibraz etmek istediği delilleri du- ruşma günü olan 05.11.1998 günü saat 12.00'ye kadar veya en geç duruşma günü getinnesinin gerektiği, 05.11.1998 günü saat 12.00'de yapılacak durusmaya gelmediği veya bir vekil tarafin- dan temsil edilmedıği takdirde yargılamanın yokluğunda yapılacağı. ışbu ılanın dava dilekçesi ve duruşma gününün teblıgi makamına kaim olmak üzere iîanen teblığ olunur. Basın; 44804 ÜÜGŞHVÜZÜ flNfiOKULU öfieMCil&ıe ve vetd&Uttc eyituu cfdı cUlet. Bu ilanla gelen tam gün öğrencilerine %20 indirim yapılacaktır. Tel: 267 35 96 KULÜBÜ 2PYILPIR FARKLILIĞIMIZI KORUYORUZ. ETÜD 6RUBUNDA CUMHURİYET OKURLARIİNOJRJMLİOİR. KoşuyoluCad. No: 51 Kadıköy Tel: 340 37 50-327 67 37