25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27EKİM1998SAL HABERLER SEKA İşçüer hakiçin Ankara'ya yürüyecek İstanbul Haber Servisi - Başbakan Mesut Ydmaz'ın, "İzmit SEKA Fabrikası ile Be> koz Deri Fabrikası'mn iş- çilerinin mağdur edilmeden başka yerlere taşuıacağT yö- nündeki açıklamasını sendi- kacılar, "işçilerin biriiğinj boz- maya yönelik yeni bir oyun* olarak değerlendirdiler, Türk- Iş'e baglı Selüloz-lş Sendika- sı Genel Başkanı Davut Boz- kan. hükümetin kapatma ka- rannı iptal etmemesi halinde 31 Ekım'de 4 konfederasyo- nun katılımıylagerçekleştıre- cekleri mitingin hemen ardın- dan Ankara yürüyüşünü baş- latacaklarını ıfade etti. Türki- ye Den-tş Sendikası Genel Başkanı YenerKaya ise fabri- kayı başka \ ere taşıma düşün- cesinin kaynağında "fabrika arsasının peşkeş çekflmek" ıs- tenmesinin yattığını ileri siir- dü. Ankara yürüyüşünü 22-23 günde tamamlamayı planla- dıklannı anlatan Bozkan. yü- rüyüşün her gün gündoğu- munda başlayıp günbatımın- da sona ereceğini ve günbaü- mında vardıklan yerde konak- layacakalannı söyledi. Eş ve çocuklann konaklama yerle- rinde. erkeklenn ise kahv eler. camı ve okul gıbi yerlerde ge- ceyı geçıreceklerinı ifade e- den Bozkan, yürüyüş güzer- gâbını Izmit Köseköy, Uzun- tarla, Eşme, Adapazan, Hen- dek. Düzce, Bolu, Gerede, Kı- zılçıhamam \ e Ankara olarak beiirlediklenni kaydetti. Boz- kan, Ankara'ya ulaştıklannda hâlâ karar degişmemişse ka- rar degişene kadar Ankara'da kaJacaklannı kaydetti. Başbakan'ın önerisi o>un Davut Bozkan. Başbakan Yılmaz'ın işçiler mağdur edilmeden fabrikanın başka bir yere taşınacağı yönündeki önerisınin sendika ve işçinin birliğini ve direnişin gücünü bölmeye yönelik yeni biroyun olduğunu söyledi. Başba- kan'a sundukJan raporda fab- rikanın iddia edildiği gibi ekö- nomık ömriinü tamamlama- dığı ve hurdalık olmadığı yö- nündekı raporun bırcümlesı- nin dahi yalanlanmadığuu ifa- de eden Bozkan, fabrikanın yüzde 85 kapasiteyle çalışa- rak yılda 120 bin ton üretim yaptığını anımsattı. Türki- ye'nın yıllık 7 00 bin ton kâğıt açığı olduğunun altını çizen Bozkan. "SEKA'nın peşkeş çekOen arsasuun degeri 20 tril- yondur. Bunun 8 trilyonu ya- nnnıa aynlsa SEKA, Kanada. İngiltere \e İskandinavya gibi ülkelerin kaljtcsini ve teknolo- jisini yakalayacaktır" dedi. Bozkan. "Bu yannmdan ka- çıyoriarsa vatan haini arama- ya gerek yok- Cumhuriyetin fabrikalannı mevcut yerinde kurtarma şansı var" diye ko- nuştu. Beykoz Kundura Fabrika- sı'nda örgütlü Türkıye Deri-lş Sendikası Genel Başkanı Ye- ner Kaya da. fabrikayı başka yere taşıma düşüncesinin kay- nağında "fabrika arsasının peşkeş çekUmesi"nın yattığı- nı sa\ıındu. Valide Sultan Köprüsü kapalı • İstanbul Haber Servisi - Valide Sultan Köprüsü bugün, bakım ve onanm çahşmalan nedeniyle 08.30- 16.00 saatleri arasında kara trafı|ine kapatılacak. Gazeteciye gözaltıya tepki • İstanbul Haber Servisi - Yeni Asır Gazetesi yazarlanndan Mehlıka Türkmenoğlu'nun gözaltuıa alınrnasına, Izmir Gazeteciler Cemiyetı ve Çağdaş Gazeteciler Derneğı Ege Şubesi"nden tepki gösterıldi. Sukesintisi • İstanbul Haber Servisi - Su borularının yenilenmesi nedeniyle bugün Anadolu yakasındakı bazı semtlere su verilemeyeceği bildirildi. Saat 0^.00-19.00 arasında su alamayacak semtler şunlar: Beykoz'un tamarru, Anadolu Hisan. Çubuklu, Kanlıca, Paşabahçe, Tokatköy ve Anadolu Kavağı Ekmek duyurusu • İstanbul Haber Servisi - Halk Ekmek"ten yapılan duyuruda. 29 Ekim günü üretim yapılmayacağı, ilgilı yerlerin ekmek ihtiyaçlannı 27 Ekim'e kadar Halk Ekmek Fabrikası'na bildirmeleri istendi. 'Dededen, babadan, dayıdan SEKA lıların' direnişinden izlenimler 'Bu işyerinde üretim var'IŞIKKANSU KOCAELİ- Derinden derine homurda- yan binalann çatısından süzülüp gelen o. Inanmayacaksınız ama ta kendisi. Evet, evet; Richard Bach'ın özgüriüğu arayan martısı Jonathan bu. Jonathancıgım, bırak diğerlerini. Bırak dalsınlar Körfez'in kirli balçığına. Dalıp çıksınJar, dalıp çıksınlar. Kon omuzuma bir, dolaşalım, haller nicedir görelim. Yorgun da olsa gözlerin şu incir agacı- nı seçti mi? Hani. şu tek katlı küçük evin arka bahçesindekini. Tam orası, elinde ya- ralı bir kumru tutan çocuğun bahçesinde- kini. Kumruya henüz ad koymadı, ama kendisininki elbette biliniyor: Berker. Bak, dinle; babaannesinin 30 yıl önce ken- disine bıraktığı hazineyi açıklıyor bize: "Dedem de SEKA'lıydı biliyor musu- nuz? Büyijk dedem de dayun da amcam da. Babam da». Babaannem dikmiş bu in- ciri biliyor musunuz?" Jonathan be, bir çocuğun gizini öğren- mek çok zordur. Helal bize. Dahasmı kur- calamak gerek. Anne Mürüvet Ebeoğtu'na kulak verirsek, anlaşılıyor kı ters giden bir şeylervarbuyıl: "Çok güzel incir verirdi N'eriman anne- nin diktiği agaç. Bu güz küsmüş gibL" Tanıştırayım, baba Başer Ebeoğlu. 22 yıllık SEKA işçisi. incir ağacının yama- cındaki lojmanda oturuyor. Tıpkı babası Faruk Ebeoğlu gibi. Bu evde doğmuş, bu evde büyümüş. Aileden SEKA'lı. Çogu SEKA işçisi, çoğu Izmitli gibi. Kendi de- yimleriyle "bizün" SEKA'ntn üçüncü ku- şağı. Küskün incir agacırun gölgesinde "bî- ziın SEKA"lılann dost meclisindeyiz. Şaşkınlık ile hüzün oynaşıyor yüz hatlann- da. Dolu dolu konuşuyorlar, durmaksızın. Sözleri. birbirlerinden kapıyorlar. Murat Ciner de SEKA'da çeyrek yüzyılı tamam- lamak üzere: "Fabrikamız kaparılmak isteniyormuş, zarar ediyornıuş filan. İnanmıyoruz. Daha geçen yıllarda makinelerimiz hurda fry^ö- na satıldı. Sabn alanlar ükır ükır çaJıştın- yorlar makinelerimizL Tıkır ükır da kâr ediyorlar. Biz, fabrikanuzı cahşüracağız. Çocuklanmızın, bu ülkenin çocuklan da- ha iyi, daha ucuz defter, kitap alabilsin di- ye." Kerem Hocaoğlu yenilerden. 14yaşın- da SEKA'lı olmuş. Kâğıtçılık Sanat Oku- lu'ndan mezun. Sanat Okulu "Mehmed Ali Kâgıtçı" admı taşıyormuş. Ta 1928'de. Cumhuriyet'te yayımlanan bir konuşma- smda, "•ülkemtöe kâgıt yapımma eh«riş- li çokdegJşik hammadde \urken hâlâ dışa- nya mihonlarta lira para ödenmesinin doğnı olmadıgınr söyleyen yurtsever Yüksek Kâgıt Mühendisi Mehmet AJi Kâ- ğıtçı var ya, o. 1934'te, üzerinde Gaa'nin imzası oian bir kararname ile SEKA Izmit Fabrikasf nı kuran Mehmed Ali Kâğıt- çı 'run coşkusunu, üretim hevesini, ülkeye ve topluma yarann soluğunu içinde du- yumsayan 26 yaşında bir genç Kerem Ho- caoglu: "Kâgıt namurunua, tozunun kokusunu akün mı kurtuluşun yoktur. Bir farkh, an- latılmaz sevdadır bu." Başer Ebeoğlu, doğruluyor onu: "Gerçekten SEKA'nın havası ve suyu başkadır." Evin çarkının dümeni annelerdedir ya, Mürüvet Ebeoğlu vurguyu tamamlıyor: "SEKA'ıun ücreti çok değfldir, ama he- lal ve bereketlidir." Hişt Jonathan, duyuyor musun, özgür martı! Neymiş? Icerideki muhabbet kuşunun cıtiamala- n da eşlik ediyor bize arük. Söyleşi koyu- laşakça "biziın SEKA"nın, Izmitlinin gün- lük yaşamına bir takvim yaprağı, saniye sektirmeyen eski bir çaiar saat gibi ince- den inceye sızdığına tanık oluyoruz. Ke- rem Hocaoğlu'nun gözlemi bu: -Anneannem Naciye Çeliker 80 yaşın- da. Gününü SEKA fabrikasının vaırÛ> < a diidüğüne göre ayariar. Sabahı, ikindiyi ve akşami-.*' Uretimin sesi, emeğin, yaratının çıknğı yine Kerem'in sözlerinde: "Kule derter, 60 metre vardır. Pirit ku- lesi. Yugosta\-ya'dan yurda göçtüktea, İz- mit'e yerleştikten sonra dedem, d^vn u- vasuu yapmışlar." Ya ana sınıfina giden, daha beşine yeni girmiş ana kuzusu Kaan ne derse beğenir- siniz: "Anne, bizi İzmh'ten mi atacaklar?" O küçücük lojman odasında herkesin küçük baş devinimleriyle onayladıklan, paylaştıklan ortak görüşe gelince: U SEKA btdm mutluluğumuz, geieceği- miz. 3-5 kişinin imzasıy la haJkın olan bu fabrika neden kapablır ki? Neden kapaüJ- smld?" Ebeoğlu ailesi ve komşu işçiler uğurlu- yor bizi. Armağanımız, bu kez dedenin diktiği ağaçtan kopanlmış, azman yum- ruğu büyüklüğünde iki adet ayva... Ne de- mek istiyorlar sence Jonathan? "Madem Ankara'dan geldin. Bunlan fabrikamıa kaparmaya kalkışan siyasilere götür de ye- sinler'' demeye mi getiriyorlar? Hani se- çim yakın ya!... Yok yok, bu ancak bir iş- ldlli gazetecı yorumu.. Şerefli insanın direniş kapısı SEKA fabrikasının giriş kapısının he- men ardı. İşçiler çardagı kurmuşlar. San- daJyeleratılmış. Görevlilerce (Bunlar, grev gözcülen gibiler ama "grev gözcüsü" de- giller. Çürükü, kapının girişinde koca koca harflerle "Bu işyerinde üretim var" yazılı. Dolayısıyla "üretim gözcüleri" diyebili- riz) denetim altma alınan kapının fabrika- ya bakan girişine "Şerefli insanın direniş kapısı" yazılmış. Dostum Jonathan, çak- tın mı dalgayı? "Şerefli insanın direniş ka- pısı" yazmanın iletisı ne? "Vardiyan bhti mi nrtma" uyansı anlayacağın. Sabab.vardiyası bitmiş. Diğerieri içeri- de, fabrikada, üretimde. Sabahçılar, bran- da bezinden yapılma derme çatma çarda- ğın altında sandalyelere kaykılmış bekle- şiyorlar. Bangır bangır müzik yaym yapan radyo. haberlere geçince uğultu kesiliyor,' kulak kabartılıyor: "POAŞ'ın özeUeştirilmesi hakkmda böl- geidaremahkemesinceyürütmeyi durdur- SEKA Izmit Fabrikası'nı kuran Mehmed Ali Kâğıtçı'run coşkusunu, üretim hevesini, ülkeye ve topluma yaranmn soluğunu içinde duyumsayan 26 yaşında bir genç Kerem Hocaoğlu: "Kâgıt hamurunun. tozunun kokusunu aJdın mı kurtuluşun yoktur Birfarkü, anlatümaz sevdadır bu~" Başer ve Mürüvet Ebeoğlu. Başer Bey 22 jıllık SEKA işçisi. İncir agacırun yamacındaki lojmanda oturuyor. Tıpla babası Faruk Ebeoğlu gibL Bu evde doğmuş, bu evde büyümüş. Aileden SEKA'h.Çoğu SEKA işçisi, çoğu İzrnidi gibL ma karan ahndı.'' "Hımmm" türünden mınltılar... işçiler, Metin Çardak'ı "Temsflcimiz- dir ha!" diye tanıtıyorlar. Çardak'a, "Du- nun ne" diye soruyoruz. Biraz beylik bir yanıt alıyoruz: "Öhnek var, dönmek yok." tkinci soru: "Sence neden fabrikavı kapatma kara- nverdfler?" - Jonathan başlanm çıgiığına... Gümü- şî istavrit görmüş gibi bakma bana. Ne ya- ni, Adana'daki depremzedelere yöneltilen "Af buyıırun ama tu valetinizi nereye yapı- yorsunuz? Çok merak edi>t)nım" gibisin- den sorular mı soracaktık? Metin Çardak, bu kez form tutmuşa benzer: "Onu bana değü Başbakan Mesut Yıl- maz'a, bir de işçi babası var, Ecevit,ona so- racaksın." Aldım mı ağzımın payını. Bari etrafa bakınayım da hava degişsin. O da ne? Jo- nathan, sen de farkında mısın o dövizin? Safi oynama işte, tam karşında duruyor: "Dün fidanhk, bugün SEKA,yann Tür- kive." Işçi Ahmet Vzuaer yaklaşıyor yanımı- za. "Medya" diyar. "GeüyDrgeliyorceki- yor, tek saör habes, tek saör görünfü yok." Dertlı anlaşılan. Sökün ediyor düşüncele- ri: "SEKA'nın 1600 dönümlük fıdanbgını bedavaya verdiler ya Ford'a. Ben oraya ya- kın otunıyorum. Piyasada o arazinin met- rekaresi 20-25 müyon lira. Gelelim bizim fabrikaya. Eskimiş dedikleri. kapanlması mutiaka gerekli dedikleri fabrikayı bugün biz işçiler yüzde 85 kapasi- teyle çalıştınyoruz. Ne der- lerse desinler, biz fabrikayı kapatnrmayacağız, çaüştı- racagE." Bir mikrofonik çagn ke- siyor sözleri: "Arkadaşlar; hanımlan- mız, çocuklanımz ayakta kakh, yer ayırahm." Meğer, her vardiya çıkışı işçilerin çocuklan, eşleri, babalan ile birlikte olmaya geliyorlarmış. Onlarda yer- lerini aldılar. Kadınlar ses- siz, bebeler mızmız. zırzrr. Ailecek direnişteler. Üretim direnişi! Ne haber uçuk martı? Dinle dinle, duy! SEKA ça- lışanlan, "üretim direnişi"ni desteklemeye gelen Kordsa işçilerini nasıl karşıhyorlar: "Yügınhk yok, direniş var", "Dayanışma büyüyor, direniş sürüyoK" "SEKA HALKINDIR, KAPATILAMAZ-" TIM NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR calislar@cumhuriyet.com.tr Mihri Belli, sosyalistlerin yakından tanıdığı, yaşamı si- yasi baskılara göğüs germek- le geçmiş, devrimciliğini ömür boyu sürdüren, ülkemizin en deneyimli siyasetçilerinden. Mihri Belli, 1915 doğumlu, ya- ni 83 yaşında. 83 ytllık yaşamı- nın 10 yılını cezaevlerinde ge- çirdi. Neden Mihri Belli hapislere girdi? Eşitliği, özgüriüğü, ada- leti aradığı, sömürüye başkal- dırdığı için. Bu tutumu nede- niyle devletin takibinden kur- tulamadı. Mihri Belli, her sos- yalist gibi düşündüklerini açık- ça söylemekten çekinmeyen, bu yüzden başına gelecek dertleri umursamayan bir ki- şiliğe sahip. Mihri Belli, ne yaptı da uzun yıllar hapislerde kaldı? Ne yaptı da her askeri darbeden sonra, darbeciler onun peşine düştüler? Düşüncelerini söy- lemekten ve bu düşüncelerini yaşama geçirmek için örgüt- lenmeye çalışmaktan öte bir şey yapmadı. Bunun karşılığı- nı ona bu devleti yönetenler fazlasıyla ödettiler. Mihri Belli Davası... Mihri Belli, 83 yaşında yeni- den mahkûm edildi. Geçen günlerde bir konuşması nede- niyle Türk Ceza Yasası'nın 312/2. maddesinden bir yıl hapis cezasına çarptınldı. Bu- raya kadar Türkiye'nin bugün- kü koşullannda böyle bir karar bile normal karşılanabilir. An- cak Belli davası, yargı süreci açısından da skandal sayıla- cak özellikler taşıyor. Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mah- kemesi, Mihri Belli'yi yüzünü görmeden, savunmasını al- madan mahkûm etti. Mihri Belli bu yargılama sü- recini şu espriyle dile getiriyor: "Savcı Nuh Mete Yüksel, sırf beni görmek üzere gece yan- sı saat 03.00'te Istanbul'daki evimden alıp apar topar An- kara'ya getirdi. Dava böyle açıldı. Ancak işyargılama aşa- masına geldiğinde, kimse ara- yıp sormadı." Belli, Yargıtay'a yolladığı iti- raz gerekçesinde bu süreci şöyle anlatıyor: "Adresim bel- li ve çağnldığım herzaman il- gili adli ve diğer merciler önünde hazırbulunacağım bi- lindiği halde ben, mahkeme yüzü görmeden, iddianameyi okuyup usulü gereğince sa- vunma hakkımı kullanmadan mahkûm edilmiş bulunuyo- rum. Dolayısıyla, 'gerekçeli karar'da geçen 'açık yargıla- ma' sözü gerçeği ifade etme- mektedir." Belli, bir kez alınan ifadesi- nin hangi koşullarda yerine getirildiğini şu sözlerte aktan- yor: "Ankara DGM'nin talima- tı üzerine ifademi alan İstan- bul 2 No 'lu DGM 29/06/1998 tarih ve 1998/19 Tal. No'lu tu- tanağında adlan yazılı mahke- me heyeti ile ben karşılaşma- dım. Sorgum, beş aJtı masa- nın bulunduğu birçok görev- linin çalışmakta olduğu, İstan- bul 2 No'lu DGM kaleminde alındı. Avukatım veben, kâtip bayanın yanında oturan sorgu yargıcının karşısında ayakta dunıyorduk." İfade alındığı yerdeki duru- mu ise Belli şöyle dile getiriyor: "Odadaki gürültüden yargıcın yanındaki kâtibe neler dikte ettiğini duymuyorduk. Tuta- nağı imzalama sırası geldiğin- de, ben özellikle kendi ifade- min doğru yazılıp yazılmadı- ğını kontrol ettim. Tutanağın geri kalan kısmını foımalite sa- yarak okumadan imzaladım. Yani tutanakta yazılı olduğu gibi usulü gereğince kurul- muş bir mahkeme huzuruna çıkmadığıma dairbirşem koy- madan tutanağı imzaJamış ol- mam birgaflet eseridir. Böyle bir durumun adalet cihazının ciddiyeti ile ne denli bağdaş- tığını yüksek heyetiniz takdir eder." Belli, bundan sonra da sav- cının mütalaasıyla karşılaşma- dıklarını ve bu nedenle savun- ma yapamadıklarını, bir gün gazetede mahkûm olduğu ha- beriyle karşılaştığını belirterek, "Bu sırada Ankara mahkeme- si huzurunda savunmamız için bazı hazırlıklara girişmiştik ki, Hüıriyet gazetesinde hakkı- mızdaki mahkûmiyet karan haberini okuduk. Aradan an- cak birkaç hafta geçmişti. Adalet cihazının bu denli sü- ratli çalışması karşısında hay- ranlık duymaz da ne eder in- sanl" diyor. Mihri Belli'nin bir konuşma- sı nedeniyle açılan ve düşün- celerini hiç ifade etmeyen, ya- lan yanlış bant çözümlerine dayanan bir dava, 83 yaşında onu yeniden cezaevine gir- menin eşiğine getirdi. Belli, hakkındaki karan temyiz etti- ğini belirtiyor, yine de yargıdan umudunu kesmemek gerekti- ğine inanıyor. Dosya şimdi Yargrtay'da. Bizler ise Cumhuriyetin 75. yılını kutluyoruz. Belli, bu Cumhuriyet'in, özgürlük, ada- let ve demokrasi içinde geliş- mesi için bir ömür tüketmiş devrimcilerden. Onu, düşünceleri yüzünden bu yaşında hapse atmak bu Cumhuriyet'e ne kazandıra- cak doğrusu çok merak ediy- orum. Kâgıthane Belediyesi 15 trflyonluk kuşkulu ihale MtVASE İLKNUR istanbul Büyükşehir Belediyesi 'nin 27 ilçe için hazırladıgı ve toplam be- deli 15 trilyonu bulan iha- le dosyasından pis koku- largeliyor. Hazırlanan tek- nik şartnamenin yönetme- liklere aykın olması bir yana, FP'li belediye gide- rayak yandaşı şirketlere para kazandırmak için iha- le dosyasının 15 gün gibi kısa bir sürede hazırlan- ması için ilgili birimlere talimat verdi. Kâgıthane Belediye- si'ndeki yasadışıhğı ört- mek için aynı yasadışıhğı tüm ilçelere yaymak iste- yen İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 15 gün zarfin- da hazırlanmasını istediği ihale dosyası için bürok- ratlara baskı yapıyor. Sözkonusu ihale dosyası, Büyükşehir'e bağlı 27 il- çede cadde, sokak tabela- lan ile evlerin numaralan- ması işlemini kapsıyor. Once iş, sonra ihale İstanbul Büyükşehir Belediyesi "nin bu konuda- ki girişimi. Kâgıthane Be- lediyesi'nin bır şirkete iha- le yapmadan tüm ilçenin cadde ve sokak isimleri ile evlerinin numaralannı gösterirtabelalannı değiş- tirme işini vermesiyle baş- ladı. Kâgıthane Belediye- si'nce, geçen yılm sonla- nndan itibaren ilçenin 16 mahallesinde cadde, so- kak ve bulvar tabelalan ile evlerin numaralama işi bir şirkete verilerek degiştiril- meye başlandı. 3030 sayı- lı yasanın 6. maddesine ve uygulama yönetmeliğinin 38. maddesine göre ilçe belediyesinin böyle bir iş- lemi yapma yetkisi yok. Yasalara göre bu yetki Bü- yükşehir Belediyesi'ne ait. Kendine ait olmayan bir yetkiyi kullanmakla kal- mayan Kâgıthane Beledi- yesi, verdigi işle ilgili de bugüne kadarherhangi bir ihale açmadı. İhale açma- masına karşm Kâgıthane ilçesinde tabela değiştir- me işlemi gerçekleştirildı. FP'li belediye bu işte is- tim arkadan gelir' sözün- den hareketle önce işi yap- tırdı, arkasından da forma- liteyi tamamlamak için Büyükşehir Belediyesi'ne başvurarak bu konuda iha- le açmasını istedi. FP'li Kâgıthane Beledi- yesi'nin yasalara aykın olarak yaptığı işler bu ka- darla sınırlı değil. 1963 yı- lında çıkanlan ve Türki- ye'nin tamamında tabela birliği sağlamak amacıyla çıkanlan 1003 sayılı kanu- nun 5. maddesine göre ta- belalann boyutu, rengi ve imal edildiği madde aynı olmak zorunda. Yönetme- liğin ilgili maddesi uyann- ca tabelalann 20x50 cm boyutunda, 2 mm kalınh- ğında, zemin lacivert, ya- zılar beyaz renkte ve alü- minyumdan yapılması ge- rekiyor. Ancak Kâgıthane Belediyesi'nce RP'li yan- daş şirkete yaptınlan tabe- lalann hiçbir özelliği yö- netmeliğe uygun değil. Tabelanın boyutlan 20x50 cm yerine 12x13 cm eba- dında. Mavi beyaz yerine, yönetmeliğe aykın olarak yeşil beyaz renkleri tercih edilmiş. Yasadışılık bu ka- darla da kalmıyor. Alü- minyumdan yapılması ge- reken sokak tabelalan ile evlerin numaralan ABS plastik mineralden imal edilmiş. Yasalara aykın olarak hazırianan tabelalar yine yasadışı olarak ihale yapıl- madan bir şirkete yaptın- lırken mali yükü de konut sahiplerinin sırtına yük- lendı. Kâgıthane Beledi- yesi 1998 yılı 'emlak be- yan'döneminde her evden 'tabela asma tahsis bedeli' adı altında 500'er bin lira- yı hane sahiplerinden pe- şin olarak kesti. T- MMOB Harita ve Kadast- ro Mühendisleri Odası is- tanbul Şubesi'nin uyansı üzerine Kâgıthane Beledi- yesi, para işlemini encü- men karanyla iptal ettiği- ni ve alınan paralann iade edilmesi yönünde karar al- dığını açıkladı. Ancak ip- tal karannın alındığı güne kadar toplanan paralann ne şekilde ve şu ana kadar kaç kişiye iade edildiği bi- linmiyor. İlçe belediyesinin yaptı- gı bu yasadışı prosedüre yasallık kazandırmak için bu kez İstanbul Büyükşe- hir Belediyesi harekete geçti. Tabela değiştirme işlemini bitiren Kâgıthane Belediyesi, formaliteyi ta- mamlamak için eski tarih- le Büyükşehir Belediye- si'ne başvurarak bu konu- da ihale açması talebinde bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kâgıthane Be- lediyesi'nin yasadışı işle- mini örtbas etmek için tüm istanbul'un tabelalannı Kâgıthane'ye uydunnaya çalışıyor. Yani Kâgıthane istanbul'a uyacağına, ko- ca istanbul Kâğıthane'ye uyacak. Ancak Büyükşe- hir Belediyesi Harita Mü- dürii Mustafa Takan'ın, başkanlık makamının ona- yına sunmak üzere hazır- ladıgı resmi yazı ve teknik şartname okunduğunda, amacın sadece Kâgıthane Belediyesi 'nin gayri yasal işini örtbas etmek değil, Kâgıthane'nin ihale yap- madan işi verdiği yandaş şirkete daha fazla para ka- zandırmak için kollann sı- vandığı görülüyor. Zira bugüne kadar mevcut yö- netmelikteki koşullara uy- gun araçlara sahip müte- ahhitlerin 15 gün gibi kısa bir sürede ABS plastik mi- neralden tabela üretecek donaıumı sağlaması müm- kün değil. Bu konuda tek hazırlıklı firma daha önce Kâgıthane'de tabela deği- şikliği çalışmasmı ihalesiz olarak alan ve gerçekleşti- ren firma olacağından Bü- yükşehir Belediyesi de ha- zırladığı ihale dosyasında bu firmayı tarif ediyor. Tüm tstanbul için yapı- lacak bu çalışmanın keşıf bedeli 15 trilyonu aşıyor. Plastik mineral Takan. imzasını taşıyan resmi yazıda, Kâgıthane Belediyesi'nin ihale dos- yası hazırlamak için başla- tılan çalışmada kapı nu- maralama işleminde 12x13 cm ebadrnda ABS plastik mineral kullanıldı- ğını belirtirken diğer ilçe- lerde ise bugüne kadar bi- na kapı numarası olarak alüminyum üzeri kabart- malı levhalar kullanıldığı- nı da itiraf ediyor. 1003 sa- yılı kanunun 5. maddesini hatırlatan Takan, İstanbul genelinde birliği sağlamak için ilçelerdeki numarataj çalışmalannda da Kâgıt- hane'deki malzemenin ve boyutlann kullamhnası gerektiğini vurguluyor. Bu konuda Başkan Re- cep Tayyip Erdoğan'ın onayını isteyen Harita Mü- dürlüğü, tüm ilçelerde iha- le açılması için ihale dos- yasmın 15 gün gibi kısa sürede tamamlanması için ilgili birimlere talimat ve- riyor. Ancak bürokratlar, Harita Müdürlügü'nün sı- kıştırmasuıa rağmen bu- güne kadar dosyayı hazır- lamadı. Kısa... Kısa... Kısa... Kısa. • DİSK'e bağh Lastik-İş Sendikası yapOğı yazdı açıklamada, DİSK \v TtP kurucularuıdan Rıza Kuas'ın öhnnünün 17. yıh olan 30 Ekim Cuma günü Edirnekaprdaki mezan basında anılacağuu bfldirdL • Personel alımında sınav başan sıralamasına göre atama yapmayarak görevlerini kötüye kullandıklan iddia edilen eski tSKl Genel Müdürü Ergun Göknel ve Ziya Kurtaran'ın yargılanmalanna devam edildi. • Hakkında gıvabi tutuklama karan bulunan eski Şişli Belediye Başkanı Gülay Asbtürk'ün babası fhas Çokay'u 10 ay önce silahJa yaralayan Kadir Tekuı yakalandı. • ÖDP, Kadıköy Emniyet Müdürü ye görevli polis memurlan hakkında, Kadıköy ilçe Örgütü önünde düzenlenen "Yurttaş Adalet Anyor" eyleminde, polisin bazı partilileri döverek gözaltına aldığı ve parti binasına zorla girdigi gerekçesiyle savcılıga suç duyurusunda bulundu. • İP Öncü Gençlik İstanbul îl Başkanı Gökçe Fırat Çulhaoğlu. eüi yıUık karşt-devrim sürecüıden sonra cumhuriyet devriminin ikinci büyük atılımını yaşadığımızı betirterek cumhuriyetin sahipsiz olmadığmı v urguladı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear