Catalog

16 AĞUSTOS 1997 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAM 17 Zonguldak PB 24 Antalya Yurdun kuzey ke- sımlen parçalı bulut- lu, Iç Ege, fç Anado- lu'nun kuzeybatısı, Batı Karadeniz'in iç kesımlen, göller yö- resi ile Doğu Karade- nız kıyıları sağanak ve gökgürultülü sa- ğanak yaöışlı, dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı bütün yurtta artacak. Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn A PB PB PB PB PB PB PB 24 18 15 26 22 24 29 28 Münih PB 27 Mılano Bertın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına PB Y PB Y Y PB PB PB 21 27 33 25 27 28 30 30 PB 27 *) °TaşKefit •Tahran Moskova 21 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire A A A A A A A 39 42 40 35 40 40 34 Şam 33 Parçalı bulutlu Sısl . BuUIu L Çok bulutlu ı Yağmuriu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK H Baştarafi 1. Sayfada ki görüşmelerin oylanarak sona erdiği ve madde- lere geçildiği haberi ulaşıyor. Kabulle ret oyları ara- sındaki fark 38! Olsun! llk tepkisi; (tabii kameralar çalışıyor) "Çağdaşlıktan çıkıyoruz". Daha sonra Karagöz perdesine layık koridor se- fası izleniyor. ANAP'tan ayrıldıktan sonra, bir süre bağımsız kalarak "Refah yahut da doğru adıyla köktendin- ci oylann geleceğini gözleyecek olan" ve son yıl- lar ağabey mirası ün ıle geçinen Korkut Özal, Ba- yan Şaibe'y'e karşılaşıyor. Günümüzde adı "diyalog", oysa aynı ata (irtica oylarına) oynayanlar arasındaki "muhabbet" baş- lıyor: Korkut: "8 yıl olayında büyük yanlışlıklar yapılı- yor." Şaibe: "Evet, çağdaşlıktan uzaklaşılıyor." Bir zamanlar çağdaşlığa sevdalı rolü kesen Ba- yan Şaibe, 8 yıl yasasına öfke kusarken, on iki sa- ât önce kadınlan dayaktan kurtarmayt amaçlayan yasanın RP'lilerin hokus pokusu ile ekim ayına er- telendiğini anımsamıyor bile. Üstelik Şaibe bir bayan. Ola ki, evinde dayak at- mayı, dayak yemeye yeğlediği için, kadınlanmızı bir ölçüde de olsa koca zulmünden esirgeyecek yasayla ılgilenmiyor. ANAP'takı köktendinci zincirinin ilk halkası Kor- kut Özal'dan sonra Ali Coşkun, Cemil Çiçek gi- bi siyasetçiler, konuk olduklan adresten gerçek konutlanna geçecekler. Iktidarı sırasında ülkeyi hangi noktaya getirdiği bilinen Bayan Şaibe ise; ilkesiz, bilgisiz, yüzsüz- lük ve yolsuzluklarla dolu politikal?rına bir yenisi- ni eklemenin arifesinde. Hatta o politikanın tam göbeğinde. Enayilik Aklı sıra Refah'ın varsayılan akıbetini önceden sezmiş. Ne demek önsezi? Bayan Şaibe'nin yan- lış sonuçlar veren öngörüşlerini yadsıyabilir mi- yiz? Köktendinci oylarına ya sahip çıkacak ya da o kesimin odak noktası RP ile, kapatılırsa ad değiş- tiren RP ile seçimlerde bütünleşecek! 27 Mayıs müdahalesiyle 1960'ta kapatılan De- mokrat Parti'nin oylarına sahip çıkan partilerin ku- rulduğu günleri anımsatan bir manzara. Ne ki, DP'den sonra gelenler hiç değilse DP felsefesini benimsediklerini söylüyorlardı. Bayan Şaibe garibime bakınız; kesintisiz 8 yıla karşı çıkarak köktendinci oylan "cezbedeceğini" santyor. Uzun süre, tombul bir yüz, yumuşak avuçlar ve baygın bakışlarla idare-i maslahat eylediği gibi, bu kez din üzerinden oy peşinde. Sahiplenmek istediği oylar; bir yasa, iki yasa ile, hele daha aptes almasını beceremeyen bir kadı- nın peşine takılacak kadar enayi mi? Köktendinci cephesinden kıytırık oylar kapma- yı düşleyen Bayan Şaibe öyleyse ne yapmalı? Önce Kuran kurslarına gitmeli, sonra hafızlık dersleri almalı... RP oylannı düşleyenler, adı Önemli değil, Erba- kan hangi partinin başına geçerse takkeli güruhu- nun orada odaklaşacağını, o partinin şeriat ve ir- tica ocağı olacağını acaba bilmiyoriar mı? Bayan Şaibe, partisinde milletvekili erozyonu başladığı sırada "Giden gider, kalan sağlarbizim- dir" derken, geleceğe de işaret ediyordu. Örne- ğin, seçimdeRPİIeişbirliği... Kimileri var kı DYP'de -tabii andıklarımız Necmettin Cevheri, Mehmet Gölhan vs'nin dışındakiler- RP ile seçim işbirliği- ni sindiremeyebilirler. Şaibe için ne gam! Ona kalan sağlar 25-30 da olsa, yeter de artar bile. Ne ki, partinin başında kal- sın, kocası le birlikte siyaset ve siyaset dışı çeşit- li maddi olanaklardan ellerıni çekmesinler! Bu dünyada hesap vermekten kaçınanlar, "çağ- daşlık+dinsel sömürü" kanşımı yutturma söylem- lerle, Allah' oya dönüştürme peşindeler... Baba'nın tanımıyla "Rejimin kalbi TBMM'de", oy ve iktıdar uğruna laik cumhuriyetin çarkına oku- yacak oluşumlar yeşeriyor. Köktencicephe genişliyor. Kol koja sahneye gi- riyor. RP'nn işadamları derneği MÜSlAD'da ko- nuşmacı olarak Bayan Şaibe ile... Kim, bir arada? Hasan Celal Güzel! Yani: Siyasette sonradan dine dönenler. «JAA*» Kartı EğitiıiKİe reforma îlk acbııı • Baştarafi 1. Sayfada kullandığı bildirildi. Milli Eğitim Bakanı (MEB) Hikmet Uluğbay, maddenin tasandan çıkanlmasının hükümet açısından bir sorun yara- tacağını sanmadjğını, bu durumda mevcut uygulamanın devam ede- ceğini söyledi. ANAP'lılar ıse maddenin reddedilmesinı. "RP'nin kendi kalesine gol atması"olarak yorumladılar. TBMM Plan ve Bütçe Komısyo- nu'ndan 9 günlük bir maraton so- nunda çıkanlabilen sekiz yıllık ke- sintisiz temel eğitim yasa tasansı. TBMM Genel Kurulu'nda da RP'lilerin yoğun muhalefetiyle karşılaştı. Görüşmelerin ilk günün- de tasannın ilk 3 maddesi kabul edilfrken 4. madde üzerinde grup- lar adına konuşmalar tamamlandı ve dün de bu madde üzerinde gö- rüşmelere devam edıldi. Milli Eği- tim Bakanı Hikmet Uluğbay görüş- meler sırasında, "Dayatma ile kar- şı karşıya nusınız" sorusuna, "Da- yatma değfl, haJka verilen vaatlerin yerine getirilmesidir" yanıtını ver- di. RP Kayseri Milletvekili Mem- duh Büyükküıç'ın "Bu tasanyı tek madde olarak getirip imam-harip- ler ile Kuran kurslan kapablacak deseydiniz" sözleri tepkı yarattı. Büyükkılıç. kendisine bağıran ANAP Manisa Milletvekili Tevfık Diker'e. "Sen hiç konuşma, Mesu- din haplannın sahibi" karşılığını verdi. Bunun üzerine Diker ile ba- zı ANAP'lıIar, tartıştıklan RP'lile- ri dışan çağırdılar. Bazı RP millet- vekilleri ANAP sıralanna yürürken idare amirleri devreye girdi. RP milletvekilleri, yerlerinden, Dı- ker'e "hapçı"diye bağırmayı sür- dürdüler. Tasannın 4. maddesi üzerinde CHP adına söz alan An* Topuz, Ha- san Aksayı kastederek "1976 yıhn- da bugün RP'de olan bir bakanın kataldığı konferansta. tslam ülkele- rinin şeriatı benimseyeceği, anaya- sal kurumlann İslami esaslara gö- redüzenleneceği,Arapçanın zorun- lu dil olarak okurulacağTna dair kararlar alındığı ve bu bakanın da kararlann altına imza attığını söy- ledi. Topuz, "Şimdi bu imzanın ge- reğini yapmak için mukaddes dini- mizi siyasete alet etmeye çalışıyorsu- nuz. RP sürekli dayafrnadan söz edi- yor. Ama asıl dayatmayı kendileri yapıyor. Siyaseti dininıizin üzerin- den çekin" dedi RP Grup Başkanvekilı Oğuzhan Asiltürk de sataşma olduğu gerek- çesiyle söz alırken Topuz'un savla- nnın doğru olmadığını söyledi. RP Yozgat Milletvekili AbduUah Ör- nek ise tasannın, "yazın tatile gj- den birinci sınıf çocuklar"ile "yann Kuran kursuna giden ikinci, üçün- cü sınıfçocuklar" şeklinde toplum- sal bölünmeye yol açacağını söyle- di. 4. maddeye ret CHP'nin, 4. maddenin anayasa- ya aykın olduğu gerekçesiyle me- tinden çıkanlması istemini içeren önergesi reddedildi. Önergeye DYP gTubu ile DSP'li Cevdet Selvi, Fik- ret Ünlü, Tahir Köse, V'eli Aksoy, Hilmi DeveB ve Y'ıldırun Aksu des- tek verdi. RP ise çekimser kaldı. Daha sonra CHP'nin istemi üzen- ne yapılan açık oylamada 4. mad- de, 214 'kabul' oyuna karşılık 300 'hayır'oyuyla reddedildi. 1 millet- vekili çekimser kaldı, 3 oy da mü- kerrer sayıldı. DSP'den Yüksel Ak- su. Hilmi Develi, Tahir Köse ve Cevdet Selvi; ANAP'tan Ali Coş- kun, Cemil Çiçek, DTP'den Gen- cay Gûrûn, maddenin reddi yönün- de oyu kullandı. RP'li Ersönmez Yarbay ise çekimser kaldı. Reddedilen 4. madde, şu düzen- lemeyi ıçenyordu: "Yukandaki nkranui dışındaki din eğitim veöğretimi, Idşilerin ken- di isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağhdır. Bu eğitim ve öğretim, örgün eghinı ku- rumlan dışuıda Di}anet İşleri Baş- kanuğı'nca verilir. Milli tğirim Ba- kanlığı'nın denetim ye gö/etimin- de, tatillerde Divanet İşleri Başkan- lığı'nca verilen bu amaçlı kurslar- dan yararianacak olan öğrencüerin, ilköğretimin beşinci sınıfını tamam- lamış olmalan gereldr." 4. maddenin reddedihnesi. ANAP'hlar tarafından "RP'nin kendi kalesine gol atmasT olarak yorumlandı. RP'lıler ise maddenin reddedilmesiyle mevcut uygulama- Gazeteci Işık Yurtçu arbk özgür • Baştarafi 1. Sayfada Saray Cezaevi önünde toplanmaya başladı. Adalet Bakanlığı'ndan beklenen faksın öğle sa- atlerinde cezaevine gel- mesi üzerine Yurt- •çu'nun Adana'dan gelen annesi Kamuran Yurtçu heyecanınj gızleyemedı. Saat 17.30'da Saray Ce- zaevi Savcısı Vahit th- san Karaca ile birlikte cezaevi kapısı önüne çı- kan Yurtçu. burada arka- daşlan ve cezaevi görev- lileriyle vedalaştı. Savcı Karaca'nın kendisine verdiği çiçeği alan Yurt- çu, daha sonra cezaevi kapısı önüne alkışlarla çıkarak kısa bir açıkla- ma yaptı. "Önemli olan benim özgürlüğü- me kavuşmam değil, düşüncelerin- den dota>ı mahkûm edilmiş arka- daşlarunın serbest bırakılmasıdır" diye konuşan Yurtçu, bu konuda ciddi çalışmalar yapılması gerekti- ğini söyledi. Yurtçu, kısa bir süre sonra diğer arkadaşlanmn da özgürlüklerine kavuşacaklanrıı umduğunu belirtti. Tahliye edilmesi için emeği geçen Sınır Tammayan Gazeteciler Örgü- tü, merkezi New York'ta bulunan Gazetecileri Koruma Örgütü. Tür- kiye Gazeteciler Cemıyetı. Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler E>er- negi, Çukurova Gazeteciler Cemi- yeti. özellikle yerel basın ve Kara- deniz basmına desteklerinden dola- yı teşekkür eden Yurtçu, konuşma- sını. gazeteci kökenli milletvekil- 3 yıla yakm zamandır cezaevinde bulunan Yurtçu dün özgürlüğüne kavuştu. lerinin kendisi için yaptığı çalışma- lara teşekkür ederek bitirdi. TGC Yönetim Kurulu üyesi Turgay Ol- ca>tu da "TGC olarak yaphgımız girişimlerin sonucu çıkan yasa ye- terii degildir. Tüm düşünce suçlan- nu tüm basın emekçilerinin cezala- nnı ortadan kaldıracakdüzenleme- ler yapılmasını istiyoruz" dedi. Bu nedenlerden dolayı burukluk yaşa- dığını ifade eden Olcaytu, ancak Işık Yurtçu aralanna katıldığı için duyduğu mutluluğu dile getirdi. Yurtçu daha sonra gazetecilerle bir- likte evine gitti. Kolundaki zincirin çıkanldığını, ancak düşüncenin hâlâ suç sayıl- ması nedeniyle kendisini özgürhis- setmediğini söyleyen Yurtçu, "Bundan sonra da inandığun ger- çekleri söylemeye devam edeceğun" dedi. Yazı işleri müdürlerinin cezası- nı erteleyen yasa kapsamında Işık Yurtçu dışında tahliye edilmesi beklenen yazı işleri müdürlerinin sayısının 7-8 civannda olduğu öğ- renildi. Başka bir davadan tutuklulukla- n olmadığı takdirde tahliye olacak yazı işleri müdürlerinin isimleri şöyle: Bülent Balta, Fatih Yeşilbağ (Özgür Gündem). Kadri Teymur, Güray Ülkü (KJZII Bayrak), Salih Bal (Medya Güneşi). Mustafa As- lan (TJevvroz), Mustafa Demirdağ (Özgür Gelecek). Hatice Onaran (Devrimci Çözüm). Diğer dergi ve gazetelerin yazı işleri müdürleri- nin haklannda başka suçtan tutuk- lamalar bulunduğu ve bu nedenle yazı işleri müdürü sıfatıyla tahliye edilseler de cezaevinden çıkama- yacaklan öğrenildi. nın aynen devam edeceğine dikkat çekerek Diyanet işleri Başkanlı- ğı'nın yönetmelikleri uyannca dü- zenlenen birkaç çeşit kurs bulundu- ğunu vurguladılar. RP'liler, bazı kurslariçin ilkokul diploması arandığını, ancak cami- lerde verilen kurslarda yaş ve okul sınırlaroası getirilmediğini belirte- rek "^yieleri isterse 4-5 yaşındaki çocuklar bile bu kurslara gidebüir. •*ğer 4. madde kabul edilseydi bu kurslara çocuklar ancak 5. sınıftan sonra ve yalnızca tatillerde gidebi- leceklerdir görüşünü dile getirdi- ler. RP milletvekilleri, Diyanet İş- leri Başkanlığı'nın mevcut yönet- meliklen değiştirme nskine karşı n böyle bir tavır izlediklerine dikkat çektiler. 4. maddenin tasandan çıkmasıy- la 4. madde durumuna gelen 5. madde de görüşmelerden sonra ka- bul edildi. İlköğretimin son ders yılmın ikinci yansmda öğrencilere ortaöğ- retimde devam edebilecek okul ve programlann hangi mesleklerin yo- lunu açabileceği ve bu mesleklerin kendilerine sağlayacağı yaşam standardı konusunda tanıtıcı bilgı- ler vermek üzere rehberlik servis- lerince gerekli çalışmalann yapıl- masını öngören madde, 234 ret oyuna karşılık 273 oyla kabul edil- di. Yeni 4. madde üzerindeki görüş- meler sırasında tartışma çıktı. ANAP Içel Milletvekili Halil Cin'nin, grubu adına yaptığı ko- nuşmada RP'li milletvekillerine "Arap milliyetçisisiniz. Arap milli- yetçisi yetiştirmek istiyorsunuz" de- mesi tartışmalara yol açtı. Başta Gaziantep Milletvekili Bedri İnce- tahtacıolmak üzere bazı RP'li mil- letvekilleri, Cin'in üzerine yürüdü. Grup başkanvekillerinin, RP'li mil- letvekillerini yatıştırma çabalannın sonuç vermemesi üzerine birleşi- mi yöneten TBMM Başkanvekili UluçGürkan, genel kurul çahşma- lanna 20 dakika ara verdi. Tasannın, ilköğretim kurumlan- nın 8 yıldan oluşması ve bu okul- larda kesintisiz eğitim yapılarak bi- tirenlere ilköğretim diploması ve- rilmesini öngören 5. maddesi de görüşülerek kabul edildi. Bu mad- de de 236 ret oyuna karşılık 275 oy- la benimsendi. Tasannın. çıraklık eğitim yaşını 13 yaşından 14 yaşına çıkaran 6. maddesi ile Milli Eğitim Bakanlı- ğı'nın, ilköğretim kurumlannın eğitim, öğretim ve yönetimi ile il- gili görev ve hizmetlerinin yürüt- mesini öngören 7. maddesi görüşü- lerek kabul edildi. Saloz uyansı Görüşmeler sırasmda, birleşimi yöneten Uluç Gürkan'ın "sakız" uyansmda bulunması dikkat çekti. Gûrkan, genel kurul salonundan al- dığı uyan üzerine geçirdiği bir tra- fik kazasında ölen eski TBMM Başkanvekillerinden Yümaz Hoca- oğlu'nun, "Genel kurul salonunda iki şey asla çiğnenmez. Bunlardan biri içtfizük, diğeri de salaz" şeklin- deki sözlerini anımsatmak zorunda olduğunu söyledi. Gürkan'uı sakız uyansını yaptığı DYP Milletvekili Ömer Barut- çu'nun ise ağzındaki sakızı çıkara- mayarak yutmak zorunda olduğu kulislerde dile getirildi. Şeriatçılar gazetecileri dövdü CHP'nin dediği oldu Haber Merkezi- Cuma namazı çı- kışlannı gösEriye dönüştürmeye baş- layan şeriatçıgruplar, Istanbul 'da gös- teri merkezi Marak seçtikleri Beyazıt ve Fatih camlerine dün de Cağaloğ- lu'ndaki Cereri Kasım Paşa Cami- si'ni eklediler. 8 yıllık lcsintisiz temel eğitirr^e karşı olanlariün şeriatçı basımn yön- lendirmesiyl: Cezen Kasım Paşa Ca- misi 'nde topandılar. İki panzer eşli- ğinde caddece geniş güvenlik önlem- Ieri alan pols caddede namaz kılın- masına izin ermedi. Namaz sonra- sında tekbır :etırerek camıden çıkan yakJaşıkbın dşilik gösterici grubunu Çev^it KuvA'ît bölmek istedi, ancak baş^nlı olamdı. Ellenne g:çirdikleri her şeyle ve tekrrEİerle öılerini kesmeye çalışan poli ss saldınn şeriatçılar birçok po- lisi ^ıraladılır. Et aş ve göğisleri korumalı olan Ro- bokcp'lann ızellikle kasıklanna tek- me .aıldığı v bunun sonucu bazı po- lisleıin yaraandığı görüldü. Polis, gös«:ericileri ki panzerden su sıkarak etki szhale ptirmeyeçalıştı. Bu ara- da pr»{.nzenn ızerine çıkan bir göste- rici pnzeriniuyunu kapattı. i^riından lanzerin üzerine çıkan bır C^avik K.u^vet polisi panzenn tek- rar s.ı sıkmamı sağladı. Polis, gerek su stuarak grek coplayarak durdur- maya çalıştığı yobazlann Istanbul Milli Eğitim Müdürlüğü önüne kadar yürümesine engel olamadı. Milli Eğitim Müdürlüğü önüne ge- len göstericiler tekbir getirerek çeşit- li sloganlar atarken küçük bir grup da Hürriyet gazetesinin Cağaloğlu Büro- su'na taş ve bozuk para attı. Büronun 2. katının camlan kınldı. Grup. polis tarafından gazete önünden uzaklaştı- nldı. Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan grup ise bir basın açıklama- sı okuduktan sonra dağıldı. Olaylar sırasında esnaf. dükkânla- nnın kepenklermi kapatırken, bazı göstericilerin "jangın söndürücü tüp- ler" taşıması dikkat çekti. Aynı saatlerde Beyazıt Camisi çı- kışında da bir gösteri düzenlendi. İBDA-C ve bozkurt işaretleri yaparak tekbir getiren ve çeşitli şeriatçı slo- ganlar atarak yürüyüşe geçen grup, cami önünde bekleyen 200 kişiiik bir başka grupla birleşip polis koridoru- nu yararak yürüyüşe geçti. Yürüyüşle birlikte medya mensup- lanna da saldıran şeriatçılar İnterstar kameramanı Taner Çelik. Kanal-E kameramanı Şamil Özden. Kanal D kameramanı Cumhur Ayar ve Milli- yetmuhabiri Oktay Yıldinm ile HBB kameramanı Osman Sweritsen'i yara- ladılar. Beyazıt ve Cağaloğlu'ndaki olaylar sırasında 66 kişi gözaltına alındı. \urttaki eyiemler Ankara'da da Hacıbayram Cami- si'nde kıhnan cuma namazının ardın- dan bir grup şeriatçı, gösteri düzen- ledi. Cuma namazı sonrası cami av- lusunda toplanan 200-250 kişiiik grup sloganlar atarak Anafartalar Ğaddesi'ne doğru yürüyüşe geçti. 13 kişı gözaltına alındı. Konya'da Hacı Veyiszade Camii'nden çıkan 200 ki- şiiik bir grup 8 yıllık eğitimi protes- to etti. Şaniıurfa'da Dergâh Ca- mii'nden çıkan bir grup çevredeki >"urttaşlan da tahrik ederek eylem yapmak istedi. 37 kişi gözaltına alın- dı. Bursa Ulu Cami önünde cuma na- mazı sonrası eylem yapan 300 kişi de polisle çatıştı. Slogan atarak caddeye inmek isteyen göstericelere müdaha- la eden polis 20 kişiyi gözaltına aldı. TBMM'de görüşmeleri süren 8 yıl- lık kesintisiz eğitim yasasını protes- to gösterileri, semt camilerine de ya- yılmaya başladı. Bağcılar Ateştuğla Merkez Camii'nde yatsı namazından sonra 150 kişiiik bir grup, protesto gösterisi düzenlemek istedi. Ancak polisin erken müdahalesı üzerine gös- teri gerçekleşmedi. Grup, amacına u- laşamadan sessizce dağılırken gözal- tına alınan olmadı. • Baştarafi 1. Sayfada üzerine din eğitiminin yeniden tasanya so- kulabilmesi için formül arayışına girdi. Ge- nel kuruldaki sürpriz gelişme, özellikle Başbakan Mesut Ydmaz'ın, u Bu bir uzlaş- ma hükümeti \e olağanûstü bir dönemden geçiyoruz" diyerek güçlükle tuttuğu ANAP grubunu kanştırdı. İstanbul Milletvekili Hüsnü Doğan, RP 'nin zaten genel olarak ta- sanya karşı olduğunu, o nedenle bu geliş- menin tamamen Baykal'm isteği olduğunu söyledi. "Baykal'm dediği oldu. Diyanet İş- leri Başkanbğı tarafından düzenienen Ku- ran kurslarına 8 ydlık ilköğretim diploma- sını almayan öğrencOergidemeyecek. Kuran kurslarına gitme yaşı 15'e çıkanldı" diyen Doğan. bu durumda ya tasannın geri çeki-. leceğini ve yeni bir madde eklenerek iste- ğe bağlı din eğitiminin nasıl olacağının ye- niden düzenleneceğini ya da bu şekilde ya- salaştırarak mevcut durumun devamının sağlanacağrnı söyledi. ANAP'lı Devlet Bakanı SaHh Yüdmm da, u Bu durumda bükümetin önünde iki yol var.Ya tasanyı geriçekecekya da bu şek- liyle çıkararak mevcut uygulamanın dc\a- mını sağlayacak" demekle yetindi. ANAP içindeki muhafazakârmilletvekillerinin ge- lişmeden çok büyük bir rahatsızlık duydu- ğu ve tasannın tümünün oylamasında bü- yük fire olabileceği kulislerde dile getiril- di. ANAP Ankara Milletvekili Cemil Çiçek de, tasannın DSP ve CHP'nin dayatmasıy- la hazırlandığını öne sürerek "Yanlış hesap Meclis'ten dönmüştür. Hükümetin, tasan- yı geri çekerek milletin özkmlerine uygun hale gerirmesi lazım. Böylece ANAP'ın gö- rüşleri doğrultusunda bir tasan hazırlama firsab çıkmışur" dedi. DSP'li Devlet Bakam HikmetSamiTürk ise maddenin anayasaya aykınlığının tartı- şılabileceğini vıırgulayarak "Madde metin- den çıkanlarak mevcut uygulama korun- muş oldu. Aynı düzenleme. Diyanet İşleri Başkanlığı Yasası'na atıfta bulunularakya- pılabüirdi. Böyle bir düzenleme yeni bir madde önerisi olarak bu tasanya da eklene- bilir" dedi. RP Grup Başkanvekili Temel Karamol- laoğhı da, dün düzenlediği basın toplantısın- da bu konuyla ilgili sorulan. "Biz CHP'nin anayasaya aykınlık iddiasına kaülmadığj- mız için önergede çekimser kaldık. Ancak, maddeye ret oyu verdik. Bugünkü durum devam edecektir. Tasannın bütünü yasala- şu^a Anayasa Mahkemesi'negJdecegH" di- ye yanıtladı. ANAP Genel Başkan Yardımcılan Agâh Oktay Güner, Yüksel Yalova ve Grup Baş- kanvekili UlküGüneydüzenledikleri basın toplantısında, CHP İle RP'nin aynı yönde oy kullanması sonucu maddenin reddedil- diğini söylediler. Kuran Kurslan Yönetme- liği'ne göre öğrencüerin ilköğretimden son- ra bu kurslara gidebildığine dikkat çeken Güner, "Oyönetmeliktedeğişiklik yapılarak bu suurlamayı aşacağız" dıye konuştu. Sulu kar k Gök gunjltulu G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada ortak toplandı. Toplantının ağırlığına dikkat edin, hem adalet hem anayasa... Ikisini toplayınca ne oluyor? Kalın bir perde oluyor... Adaletli ve anayasal per- de... Komisyon toplantısına, ANAP milletvekilleri ll- han Aküzüm, Metin Emiroğlu, Ali Talip Özde- mir, DSP milletvekilleri Emin Karaa, Ali Günay, Aytian Gürel katılmadı. ANAP'tan Ekrem Pakde- mirii de REFAHYOL'la birlikte hareket edince 18'e karşı 21 oyla Mehmet Ağar ve Sedat Bucak'ın dokunulmazlıklannın kaldınlmasına ilişkin fezleke reddedilmiş oldu. Demokrat Türkiye Partisi (DTP) de komisyona üye vermedi. DTP lideri Cindoruk, hukuksuzluğu görünce cinleri doruğa çıkan bir kişi. Bu parti aca- ba neden komisyona gereken hassasiyeti göster- medi? Yoksa hassasiyeti bizim beklediğimiz yön- de değil de, başka yönde mi gösteriyor?. Bu gelişmenin ardından kimileri feryat ediyor: "Susurluk'u örtmek istiyorlar..." Yanlış... Susurluk zaten örtülü. Hiç açmak istemiyorlar. Işi baştan alıp, nereye geldik, bulmaya çalışa- lım. Susurluk Komisyonu'nun tam adı şuydu: "TBMM Yasadışı Örgütlenmelerin Devletle Olan Bağlantılan ve Susurluk'ta Meydana Gelen Kaza Olayının ve Arkasındaki llişkilerin Aydınlığa Ka- vuşturulması Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu." Komisyon kurulduğunda sadece bu adın bile üç önemli noktayı ortaya koyduğunu aktarmıştık: - Yasadışı örgütlenmeler vardır. - Bunlar devletle ilişkilidir. - Susurluk'ta meydana gelen kazanın arkasın- daki ilişkiler karanlıktır, açıklığa kavuşturulmalıdır. Bunları biz demiyoruz. Komisyonun adı söylü- yor. Şimdi ne oldu? Komisyonun adı kaldı. Aslında şu adla yeni bir komisyon kurmak da- ha doğru olur: "TBMM Yasadışı Örgütlenmelerin Devletle Olan Bağlantılannı Güçlendirmek, Bağlantı Bozukluk- lannı Gidermek, Susurluk'ta Meydana Gelen Ka- za ile Birlikte Sars/lmış Olan llişkilere Yeni Bir Bi- çim Vermek, Bu Biçimi Verirken Kamuoyuna Olaylan Tümüyle Açığa Çıkarıyoruz Görüntüsü Sunmak Amacıyla Kurulmuş Meclis Kanştırma Komisyonu." Sus... Ur... Luk... Ağar ve Bucak'la ilgili fezlekelerirt reddinin ar- dından komisyonun DYP'li Başkanı Ahmet ryima- ya, "Işi nasıl mayaladım ama" der gibi gazeteci- lere durumu değertendirdi: "Komisyonumuz bu iki arkadaş ile ilgili dokunul- mazlık sorununu, kovuşturmanın milletvekilliği sı- fatının sona ermesine kadar ertelenmesi biçimin- de çözmüştür." Arkadaşlanmız yaşadılar. Zira, önümüzdeki dö- nem de milletvekilliğini garantilediler. Iktidar ortaklan dün gelinen noktayı savunama- dılar. ANAP'hlar, "Olmamalıydı" dediler. DSP'liler, "TBMM'de önemli bir konu görüşülürken komis- yon toplanmamalıydı" dediler. Bunlar savunma değil, avunma. Görünen o ki dokunulmazlıklar bu dönem gö- rüşülemeyecek. Sekize dönen TBMM son anda değişiklik olmazsa tatile hazırlanıyor. Vekillerimize iyi katiller.. affedersiniz tatiller... TBMM Başkanlığı karann geçersiz olduğunu açıkladı. DSP de, Meclis ekimde açılınca dokunul- mazlıkların gündeme geleceğini vurguluyor. O zaman ne olur? Geçen dönem Çilo Sahte- karus'un malvarlığı gündeme gelince yepyeni bir formül bulunmuştu: "Tüm liderierin ve akrabalannın malvarlığı araş- tınlsın." Şimdi de, tüm dokunulmazlık dosyalannı, yani 126 dosyayı birden gündeme getirmeyi isteyebi- lirier... O gün gelince de herkes birbirine soracak: Neydi bu dosyanın adı? Sus... Ur... Luk... Saghk sorunu olan 2 kız gözatonda • ANKARA (CumhuriyetBürosu)-lnsanHaklan Demeği (İHD) Ankara Şubesi, Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince Mamak'ta bir eve düzenledıkleri baskında gözaltına alındığını öne sürdüğü 2 genç kızın sağlık sorunlannın bulunduğunu bildirdi. Ankara Emniyet Müdürlüğü yetkililerinin gözaltı işlemini kabul etmediklerini belirten tHD yetkilileri, E.B.'nin daha önce 5 kez intihar girişiminde bulunduğunu, A.B.'nin de sara hastası olduğunu kaydederek genç kızlann gözaltında bulunmasının sakrncalı olduğunu söylediler. Reslan işçilertne baski • İstanbul Haber Servisi - DlSK'e bağlı Basın-tş Sendikası Genel Başkanı Derviş Boyoğlu, sendkalanna üye olduklan gerekçesiyle işten atılan Sefaköy'deki Reslan Matbaası işçilerinin 36 gündür sürdürdükleri direnişe, işverenden sonra polisin de baskı yapmaya başladığını belirtti. Çakıcı çetesine dava • İstanbul Haber Servisi - Alaattin Çakıcı'nın talimatıyla suikast düzenlemek için bir araya geldikleri ileri süriilen ve aralannda Tevfık Nurullah Ağansoy cinayetinin sanıklan Adnan Çiçek, Kenan Ali Gürsel ile gıyabi tutuklu Çakıcı'nın da bulunduğu 11 sanık hakkında, "cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve oluşturulan teşekküle üye olmak" suçlanndan dava açıldı. DSP'li KanîHıoğlu'mın oğlu öUü • BOLU (AA) - Bolu D-100 karayolundaki trafık kazasında, DSP Bolu Milletvekili Mustafa Karslıoğlu'un oğlu Mehmet Yasin Karslıoğlu'nun da arasında bulunduğu 4 kişi öldü. Kazada ölen diğer üç kişinin Ismail Erkahraman, Suat Polat ve Gökhan Türkmen olduğu öğrenildi. Karslıoğlu, oğlunun cenazesini almak üzere dün gece Bolu'ya gitti.