Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 TEMMUZ 1997 PAZAR • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 15
TURKİYE
Istanbul
Edırne
_A 29 Sinop 25
A 33 Samsun 25
Kocaeli 29 Trabzon Y 24
Çanakkale A 32 Giresun
Izmir
Y 25
36 Ankara B 27
Manisa A 36 Eskişehir B 27
B 28"Aydın
Denizli
A 40 Konya
34 Sıvas
Zonguldak A 24 Antalya
Adana
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkârı
Van
A
A
A
A
A
A
Y
Y
34
21
34
37
34
32
27
2'22
37 Kars Y 19
Yurdun kuzeydoğu
kesimlerı parçalı bu-
lutlu, Orta ve Doğu
Karadeniz, Iç Anado-
lu'nun kuzeydoğusu Helsinki
ile Doğu Anadolu'nun gtockholm
kuzey ve dogusu sa-
AVRUPA
Y 21 Berlın
_Y 26 Budapeşte PB 30
Y 26 Madrid PB 25
kuzey ve dogusu sa : j
ğanakveyeryergök- Lonora
ü l ü l ü k A t d
Vıyana 29ğ y y g
gurültülüsağanakya- Amstefdam
ğışlı, oteki yerler az Brüksel
bulutlu ve açık geçe- 5—^-
cek. Hava sıcaklığın- ^ a n s
daonemlibirdeğişik- Bonn
lık olmayacak
_Y 20 Belgrad
Y 20 Sofya
A 34
A 32
_Y 20 Roma
Y 21 Atına
Y 31
A 35
Münıo Y 22 Milano PB 26
Tahran
Taşkent
O
ASYA
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahire
A
PB
PB
PB
Y
PB
Y
A
2/
36
36
34
28
36
26
37
Şam 38
Açik Parçalı bulutlu ~. 3 . .- „ k
Çok bulutlu 1 Yağrrurlu K a f h Sulukar 1 Gok guruftulü
GUNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
liği ortadan kaldırmak ve uzlaşmayı güçlendirmek,
ahlaki yozlaşmayı durdurmak, kamu yönetimin-
deki yıpranmaya son vermek, temiz toplum özle-
mini gerçekleştirmek, ülke ekonomisini yeniden
üretken niteliğe kavuşturmak."
Kuşkusuz, oncayüklü sorunları kısa vadeli bir "se-
çim hükümeti" üstlenemeyeceği için... Yılmaz Me-
sut Bey, tövbeler olsun diyor, seçim sözcüğünü ağ-
zına almıyor. 55. hükümetin uzun vadeli bir "çözüm
hükümeti" olacağını vurguluyor.
' Zaten görünen köy kılavuz ister mi? Başta Çan-
_ kaya, RP ile DYP geçen ay sürekli yineledikleri ve kur-
. tancı nitelikte gördükleri "şipşak seçim" tezinden u-
,fak ufak geri duruyorlar.
Cumhurbaşkanı, artık "seçim için 'altyapı'n/n" ha-
. zırlanmasından dem vuruyor. RP ile DYP. bir zaman
, içinde şöyle güzel güzel önce muhalefet yapmayı,
hükümetin kimi beceriksizliklerini halkımıza anlat-
mayı erken seçime yeğler görünüyor.
Işte halkımıza yeni hükümetten Cumhurbaşkanı'nı
• ve bütün partileri içine alan "seçimden geçime doğ-
ru" olumlu, yeni, gıcır gıctr bir icraat!
;Geliyorum demez
"' Bu fıükümeti sadece "çözüm hükümeti" diye an-
-mak ya da adlandınmak yanlış. 55. hükümet aynı za-
- manda geçmişte kalan hükümetler gibi "kurtancı".
Nelerden? Öncelik ve ivedilikle Takkelişaibe'den
miras, içine düştüğümüz "rejim ve devlet bunalımın-
\ dan ülkemizi kurtaracak!"
Oysa; ülke, rejim bunalımından "şimdilik" kurtul-
muş görünüyor. Devlette bunalım var mı yani? Dev-
; let demek, Cumhurbaşkanı demek. Hakkını yeme-
mek gerekiyor. Devlet bunalımı yok. Zira, Çankaya
. hemen her gün sağa sola, Başbakan'a, bakanlara
birkaç mektup göndererek anayasal görevi olan
"devlet kunımları arasında düzeni de uyumu da pe-
kâlâ sağhyor".
1
' Bunalım munalım kalmıyor ortalıkta.
1
Ne var ki, bir olasılığı gözardı edemeyiz:
"• Çözüm hükümetinin karşısına yeni yeni sorunlar,
'.olaylar çıkmaz ve tabii, taze hükümetimizin dizleri-
nin bağı çözülmezse...
, Böylesi bir kaygı, kuşkuya kapılmamak elden gel-
. miyor. Hükümetin daha kurulduğu saatlerde Bülent
Orakoğlu diye adını sanını bilmediğimiz bir istihba-
ratçı bürokratın Genelkurmay'dan hafıf hafrf gizli bel-
geler sızdırdığı, kapı kapı dolaşarak darbenin günü-
• nü saatini öğrenmeye çalıştığı biliniyor muydu?
Amma, pat diye Orakoğlu olayı patladı.
Mesut Bey bile bilmiyordu. Öyle ki, Şaibe Hanım
da bilmiyor(muş). Çankaya'ya yeni sorunu yazılı bir
metinle ihbar eden Takkelime bugün sorsanız, aaa,
bakarsınız o da bilmiyor.
•niı-İrlŞ^'M Ç^kpğlUj darbe yapılacak rp olmayacak
. mtaiye sorup soruşturacak kadnplar kuracagı yefSfe
gizli belgelerte konuşmalan yayımtâyan medyayı dik-
katle izleyecek yetenekte üç beş kişi bulsa, neyin
(hatta darbenin) ne zaman yapılacağını kestirip Ak-
şener'e rapor etmesi çok daha kolay ve devlete ucu-
za mal olmaz mıydı?
Orakoğlu. New York'taki dinlencesini -yazık- yan-
da keserek geldi, geliyor. Ne ki, hadi suçlama deme-
yelim, ama göreviyle ilgili türlü çeşit "laf" kulislerde
dolaşırken Meral Akşener ortalıkta, sahi niçin gö-
rünmüyor?
"Türkiye büyük birdevletin adıdır" savına sığınan-
lar yüzlerine uyancı birtokat gibi çarpan gerçek kar-
şısında acaba şimdi ne düşünüyorlar?
Mars'a gidenlerden geri kaldığımızı içermiyor bu
gerçek. Basit!
Kınkkale'de büyük birfacianın eşiğinden döndük.
' AJmanya'dan ABD'den bu tür yangınlan söndürmek-
te kullanılan uçaklar istedik. Gelmedi.
60 milyonluk "böyyük Türkiye'de 4-5 milyonluk Is-
rail'in gönderdiği iki özel yapımlı helikopter yangının
.sönmesinde önemli rol oynadı.
Ah, unuttuk ama anımsayalım, anımsatalım:
Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız yangın yerine
Sikorsky helikopterteriyle geldiler ve döndüler.
Türk; öğün. çalış ve.. büyüklerine...
Mevsim şaşırdı
Yurt Haberteri Servisi-
Hakkâri'nin Şemdinli ve
' Yüksekova ilçelerinde ön-
eeki gün başlayan ve yük-
. sek kesimlerde kar şeklin-
de gerçekleşen yağışlar
can aldı. Şemdinli'de beş.
Yüksekova'da bir kişi öl-
dü. Bölgede bin dolaymda
küçükbaş hayvan telef
olurken. binlerce dönüm
.ekili arazi sular altmda
kaldı.
Giresun'un Espiye ilçe-
sinde heyelanda ölenlerin
sayısı 5'e yükseldi. Yağış-
lar Iran'da da 11 kişinin
ölümüne neden oldu. Is-
tanbul. Ege ve Akdeniz
sahillerinde sıcaktan bu-
nalanlar denizlerde serin-
İemeye çalışırken. Kara-
deniz ve Doğu Anadolu
-bölgelerinde kar. yağmur
Ve dolu can ve mal kaybı-
na yolaçıyor.
Şemdinli ve yöresinde
önceki akşam saatlerinde
başlayan ve arahklarla de-
vameden yağmur. Altınsu
ve Bağlarköylerindeki de-
relerin taşmasına neden
oldu. Altınsu köyünde, de-
re kenannda halı yıkayan
Pakize Sevik (22) ve H.S.
(12) ile Bağlar köyünde,
Hürmet (18) ve Habibe
Oguz(20)ileB.O.(12)sel
sularına kapılarak kaybol-
du. A.O. (17) ise köylüler
tarafından yaralı olarak
kurtanldı. Yüksekova'nuı
Ortaç köyünde de sel sula-
nna kapılan ZakirSungur
kayboldu.
Yörede sel sonucu, bin
dolaymda küçükbaş hay-
van telef oldu. binlerce dö-
nüm ekili arazi de sular al-
tmda kaldı. Birçok köyle
ulaşım sağlanamazken,
belediye ekipleri de yol
açma çahşmalannı sürdü-
rüyor.
Batman'da saljjm kapıda
SvRİFASLAN
BATMAN-Batman'da son 6 ay içerisinde muayene edi-
len 25 bin kişiden 6 bin 500'üne sıtma tanısı konuldu. Bi-
ne yakın ishalli hastanın da bulunduğu kentte son olarak
devlet hastanesine kaldınlan Meral Ak (2) ile ElifAkde-
mir (3) adlı çocuklar su kaybından öldüler.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en sağlıksız illerin-
den biri olan Batman'da 60 sağlık ocağından 45"inde dok-
tor ve hemşire bulunmaması, 20 sağlık evinden de 5'inin
kapalı olması, bulaşıcı hastahklan büyük boyutlara ulaş-
tırdı. Uzmanlar. Batman'da bebek ve çocuk ölümlerinin
>üzde 50'sinin ıshal ve zatürreeden kaynaklandığına dik-
kat çektiler.
Işte 'Çifler Özel Örgütii'ANKARA(LBA) - DYP'de genel
sekreterliğe kadar yükseldikten son-
ra Genel Başkan Tansu Çiller ile ters
düştüğü için ANAP'a geçen asker
kökenli Manisa Milletv ekili Tevfik
Diker. UBA'ya yaptığı şoke edici
açıklamalarla. son günlerin tartışma
konusu olan "Telekulak Operasyo-
nu" ile ortaya çıkan çeteye bir yeni-
sini daha ekledi.
Dıker, UBA'ya yaptığı açıklama-
da. Özer Lçuran Çiller'ın siyasi
yönlendirme amacı ile "Özel Çalış-
ma Grubu" oluşturduğunu öne sü-
rerek. "Bu grubun içinde Öncü ve
BTV*'nin sahiplerinden Bekır Altı-
nok, eski İçişleri Bakanı Meral Ak-
şener, Sevgi Hastanesi sahibi Orhan
Özcanlı. eski Sağlık Bakanı Ismail
Karakuyu, eski Türizm Bakanı Ba-
hattin Yücel ve eski \IİT mensubu
Tolga Atik vardt Bahattin \'ücel işi
erken anlayıp a> nldu Tolga Atik de
bu örgütle ters düştü. askere gidhor"
dedi.
Bu grubun Özer Çiller başkanlı-
ğında toplantılar yaptığını öne sü-
ren Diker, bu toplantılann Çiller'in
başbakanhğı döneminde Başbakan-
lıkKonutu'nda. Özer Çiller'in çalış-
ma odasında, başbakan yardımcılı-
ğı döneminde de Bılkent'te Özer
Çiller'in çalışma odasında yapıldı-
ğını, zaman zaman da Genç Demok-
ratlar Vakffnın Kızıhrmak So-
kak'taki çalışma bürosunda haftada
en az bir kez yapıldığını kayderti.
Diker. Tolga Atik hariç gTubun üye-
lerinin hepsinin maddi ya da mane-
vi olarak önemli yerlere geldiğıni
belirtirken. üyeler hakkında ayn ay-
n şunlan söyledi:
TOLGA ATİK: "Başbakanlık'ta
müşavir. Grubun sekretaryasını ilk
olarak yürüten isim. Genç ve dina-
mik. Ancak bir süre sonra Özer Çil-
ler ile ters düştü. Bunun üzerine, bir
süre Özer Çiller'in MlT'e getirdiğı
bilinen Kontr-Terör Daire Başkanı
Mehmet Ejmür'ün yanında çalıştı.
Ancak burada da barınamadı. Bir
sonraki celpte askere gitmek için
başvTiruda bulundu."
Özer Çil-
kurmay'ı dinleyen Orakoğlu'nu da
göre\e getiren o oldu. Bakan olduk-
tan sonra yerini Bekir Altınok'a bı-
raktı."
BEKİRALTINOK: 'Öncü gaze-
tesınin sahibi. BTV'nin (Buys) or-
taklanndan. Halen DYP-MKK üye-
si. 15 milyon kiracının temsil edil-
diğı Kiracılar Derneği Başkanı ıdi.
Kendisi de kiracı idi. Ama Çiller
Özel Çalışma Grubu'na girdikten
sonra. bir gazete \ e bir TV kanalı sa-
hibi oldu. Halen Özer Uçuran Çiller
ile birlikte çalışıyor."
BAHATTİN Vt'CEL: "Önce Öz-
er Çiller"in yanında yer aldı. Bu gru-
bun birkaç çalışmasına katıldı. An-
cak daha sonra işin vahametini an-
lar anlamaz gruptan a>nldı. Fakat
Çillerler'e yakınlığı sayesinde ba-
kan oldu."
ORHAN ÖZCANLI: Sevgi
Hastanesi'nın sahibi. Orhan Özcan-
lı ile Genelkurmay'ın dinlenmesi
skandalına adı kanşan Emniyet Is-
tihbarat Daire Başkan \'ekili Bülent
Orakoğlu'nun tanışması 1980'li yıl-
lann başında Diyarbakır'a kadar da-
yanıyor. Orakoğlu. Diyarbakır Em-
niyeti'nde polis olarak görev yapar-
ken. Orhan Özcanlı Diyarbakır Ce-
zaevi'nde askerlik görevini doktor
olarak yapıyordu. Özcanlfnın adı
daha önce basında. "işkencej'e olur
veren doktorolarak'anılmıştı. Şim-
di Çiller Özel Çalışma Grubu için-
de yer alıvor."
ISMAİL KARAKUYU: "Her za-
man Tansu ve Özer Çiller'e yakın
bir isim oldu. Genel Başkan Yardım-
cısı olarak Tansu Çiller'in yanında
yer alırken, diğer taraftan da Özer
Çiller'in Özel Çalışma Grubu'nda
yer aldı. Bu nedenle de kısa süre de
olsa Bakan yapılarak ödüllendiril-
dı."
Diker, proje esasına dayanarak ça-
lışma yürüten bu gruba kendısinin
de bir proje sunduğunu açıkladı.
DYP içerisinde genel sekreterlik gö-
revine kadar getırildigini vurgula-
yan Diker. "Ben Tansu Çiller'e Baş-
bakanlık bünyesinde Sos\al İstihba-
rat Teşkilatı Organizasvonu (SİT)
projesini sundum. Ancak bu proje
benim sunduğum şekli ile oluşturul-
madı. SİT projesi daha sonra şekil
değiştirerelt. özel bir amaca hizmet
eden Çiller İstihbarat Teşkilatı'na
(ÇİT) dönüştürüldü" dedi.
Grubun, Kıyı Kanunu, kumarha-
neler, Hazine arazileri gibi Türkiye
gündemini belirleyen pek çok konu-
da proje hazırladığını anlatan Diker,
**Ben çok yakından biliyorum. O za-
man hazııianan bu projeler Tansu
Çiller'in nüruzu kuUanüarak yaşa-
ma geç.irildi" dive konuştu.
Dıker, bu grubun yürüttüğü
önemli projelerden birisinin de
ANAYOL hükümetinin dağılması-
nın ardından süren ANAREFAH gö-
rüşmelerinin önünü kesmek olduğu-
nu öne sürerek "Hatta bu alanda "üst
düzev bir askeri yetkili' imzası atı-
larak. sahte bir faks metni de vazıla-
rak Anadolu Ajansı (A,\) bültenin-
deh bu haberin geçmesi sağlandı"
iddiasında bulundu. Diker. bu iddı-
asını şöyle anlattı:
"O dönem ANAREFAK hükü-
metinin kunılmaması için Türkiye
çapında kampanya başlattılar. Çe-
şitîi illerde .\NAP'h okluğunu söyle-
yen insanlar e\lemler yaparak Yıl-
maz'ın hükümeti kurmasının önüne
geçmevi hedeflediler. Bunlann yanı
sıra AA bülteninden "üst düzey bir
askeri yetkili' adı ile ANAREFAH'ın
kurulmasını istemeven vönde bir
açıklama yapıldı. Fdindiğim istihba-
rata göre, bu faks metni öyle askeri
yetkililer tarafından falan dcğiL Çil-
ler'in 0 dönemdeki basın müşaviri
Mehmet Bican ve Öneü gazetesinin
sahibi Bekir Altınok tarafından ka-
leme alındı. Zaten, o güne kadar im-
zasız hiçbir metni servise kovmayan
AA'nın bövle bir haber geçmesi
mümkün göriinmüyor. Bu açıklama
rüm kamuov unu sarsmıştı. Sonra da
zaten ANAREFAH kurulmadı."
ler'eyakınlığısayesindemillerveki-
li ve parti yöneticisi oldu. Atik ay-
rıldıktan sonra. Çiller'in Çalışma
Grubu'nun sekretaryasını yürüttü.
Bakanlık görevi sırasında da lçışle-
ri Bakanlığı bünyesinde Çiller aile-
si için çalışmaya devam ettı. Genel-
RP'nin emekli asker kadrolan
Haber Merkea-Türk Silahlı Kuvvetleri'mn (TSK)
üst kademelerinde görev yapmış emekli ve müstafi
bazı generallerin; RP Gençl Başkanı Necmettiıı Erba-
kan ile bazı tarikatlarca kullamldıği beliriendi.
Edinilen bilgiye göre. faaliyeti belirienen üç emek-
li general ve amiralden birinin danışman olarak hazır-
ladığı metin, geçen mart aymda MGK'nin toplantısın-
da Erbakan tarafından aynen okununca komutanlar
'"alarma" geçti. Yapılan araştırmanın izi emekli Tü-
mamiral GA'ya dek uzandı. Genelkurmay Başkanlı-
ğı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda yarbaylık rüt-
besindan başlayarak 12 yıl üst düzey istihbarat göre-
vind^bulunan G.A'nm. 1995 yılında istifa ettikten
sonra Necmettin Erbakan'a danişmanhlc yaptığı ve
özellikle TSK ile yapılan görüşmeler öncesi Erbakan'a
çeşitli raporlar hazırladığı öğrenildi.
G.K'nin 1995 seçimleri öncesi RP'nin îstanbul'da
milletvekili adayı olduğu, ancak eşini tesettüre sokma-
yı başaramadığı için adayhğından vazgeçildiği belir-
tildi. Eşini tesettüre sokmayı başaramadığı için eşin-
den de boşanan G.K'nin Halveti tarikatının Fatih Ka-
ragümrük'te bulunan Cerrahiler'den Şeyh Şabani Vfe-
li'nin müritlerinden olduğu öne sürülüyor.
Erbakan'ın okuduğu merinde yer alan ve genellik-
le askerlcrin kullandığı "durumdan vazife istihrac et-
mek" (çıkarmak) sözcüğünün yer alması ve aynı ko-
nuşmadaki bazı bilgiler askerlerin dikkaüni çekti. Bil-
gilerin "içeriden smmş" olabilecegi kuşkusu üzerine
harekete geçen Genelkurmay'a bağlı istihbarat birim-
leri, Erbakan'a danışmanlık yapan GA'nın Izmir'de
danışmanlık şirketi bulunduğunu ve amiralin Batıh
tarzda bir yaşam sürdüğünü belirlediler. TSK içinde,
dinçi kesimle ilişki içinde olduğufsarjtanan KKK Şa-
v^ınma ve Araştırma Daire Başkanıığı gorevinde bu-
J
lunan ve 1996'da emekli olan K.T. adlı tuğgeneralin
de dinci kesimin yararlandığı emekli generaller arasın-
da olduğu saptandı. K.T'nin FethuflahGülencemaati-
nin yurtiçi ve yurtdışmdaki eğitim kurumlannm koor-
dinasyon görevini yürüttüğü ve Gülen'e danışmanlık
yaptığı beliriendi.
besuderneklenneyonelıkbaskıve
kapatmalan protesto etmek amacıvla diin dördüncü kez orurma eyle-
mi düzenledi. L yelerin ağızlannı siyah bantlaıia kapatarak dernek bi-
nası önünde yaptığı. -siyah sessiz oturma" ey leminde konuşan İHD ts-
tanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi avukat Eren Keskin, baskılar ve
kapatmalar nedeniy le uluslararası insan haklan sav unuculany la day a-
nışma içerisine girerek mücadele ettiklerini beürtti. Eyleme, Mazlum-
Deryöneticileridedestek verdi. (Fotoğraf: BERTAN AĞANOĞLL)
Köşk'ü de dinlediler
• Baştarafi 1. Sayfada
yansı oparasyonu ile Emniyet
Genel Müdürlüğü'nden uzaklaş-
tınlan Alaaddin Yüksel'in de ta-
nık olarak dinleyebileceğine dik-
kat çekildı.
Savcılığın. TSK'de istihbarat fa-
aliyetleri yürüten kişiler hakkında.
Askeri Ceza Yasası'nın 'devletin
şahsiyetine karşı cürümler'i düzen-
leyen 132. maddesi çerçevesinde
soruşturma yürüttüğü öğrenildi.
Söz konusu madde şöyle: "Devle-
tin emniyetine veya dahili, yahut
bevnelmilel siyasi çıkarlanna taal-
luk eden evrak veya vesikalan ta-
mamen veyakısmenyok eden,tah-
rip eden veya üzerinde sahtelik ya-
pan veyahut muvakkaten de olsa
bunlan tahsis olunduklan yerden
başka bir yerde kullanan. hile ile
alan veyaçalan kimse 8 yıldan azol-
mamak üzere hapis cezası ile ceza-
landınür."
Orakoğlu hakkında dava açılma-
Bombayla oyun iki can aldı
KIRIKK4LE (Cumhuriyet)-
Makina Kimya Endüstrisi Kurumu
(MKEK) Mühimmat Fabrika-
sı'ndaki patlamalann ardından uy-
gulanan su ve elektrik kesintisi ne-
deniyle kentte gıda sıkıntısı sürü-
yor. Halk, halen çalışan birkaç ek-
mek fabrikası önünde uzun kuyruk-
lar oluştururken, belediye. emniyet
ve valilik ekipleri elektrik kesintisi
nedeniyle bozulan etleri, zararlann
karşılanacağı vaadiyle kasaplardan
topluyor.
Fabrikadaki patlamalar sırasında
sokağa saçılan patlamarnış bom-
bayla o>nayan Gökhan Öztem adlı
çocuk bombanın infilak etmesi so-
nucu yaşamını yitirdi. Olay sırasın-
da Gökhan Öztem'in babası Siyami
Öztem, ağabeyi Ali Öztem ve kar-
deşi Şengül Öztem ile 60 yaşlann-
da olduğu belirtilen Fadime Boztaş
yaralandı. Ali Öztem hastaneye
kaldınlrken yaşamını yitirdi.
Kentte çalışan birkaç ekmek fab-
rikası önünde halk uzun kuyruklar
oluşturdu. Gıda ve giysi mağazala-
rtnın patlama nedeniyle camlan kı-
nlarak korunmasız ve boş kalması-
na karşın talana uğramadığı öğre-
nildi. Onanm çalışmalan başlayan
Kınkkale Belediyesi Imar Müdür-
lüğü binasının. ytong (gaz beton)
ikinci katı da patlamalarda tama-
men çöktü. Patlamalarda çıkan yan-
gının söndürülmesinden sonra de-
vam eden soğutma çalışmalan da
dün sona erdi. Kentte meydana ge-
len hasann giderilmesi için TC Zi-
raat Bankası Başkent-Ankara Şu-
besi'nde ve Türkiye Vakıflar Ban-
kası Merkez Şubesi'nde yardım he-
saplan açıldı.
Hesap numaralan
Yurtiçinden yardım yapmak iste-
yenler Ziraat Bankası'nın 30440-
506884 no'lu Türk Lirası hesabına,
yurtdışından yardımda bulunmak
isteyenlerse Alman Markı (DEM)
hesabı 30103-506872 veya Hollan-
da Florini (NLG) hesabı olan
30103-506896 no'lu hesaplara ha-
vale yapabilecekler.
Zarara uğrayanlara yardım ama-
cıyla Kınkkale Valiliği emrine tah-
sis edilmek üzere dün kampanya
başlatan ve Merkez Şube'de TL için
2.000.080, mark için 4.021.111, do-
lar için de 4.021.112 no'lu hesabı
açan Vakıfbank. toplam 30 milyar
lira da banka olarak yardımda bu-
lundu. Bankadan yapılan açıklama-
da. olay yerine giden vakıflardan
sorumlu Devlet Bakanı Metin Giir-
dere'nin incelemelerinden sonra
kampanyaya karar verildiği belir-
tıldı.
Dışişleri Bakanlığf ndan yapılan
açıklamaya göre. Müsteşar Büyü-
kelçi OnurOymen. Israil Büyükel-
çiliği Maslahatgüzan'nı bakanlığa
davet ederek tsrail hükümetinin
yangının söndürülmesindeki deste-
ğinin Türk hükümetince takdirle
karşılandığını iletti.
Patlamalar sırasında zarar gören
Kınkkale Devlet Hastanesi'nin bir
bölümünde dün hizmet verilmeye
başlandığı bildirildi. Kentteki suke-
sintisinin ardından olası su kirlen-
mesine karşı halka klor tableti da-
ğıtıldtğı, tüm sulann ve gıdalann
gönderilen uzman heyet tarafından
denetlendiği belirtildi.
Bakanlar Kurulu toplantısı sonra-
sında bir açıklama yapan Devlet
Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Şük-
rii Sina Gürel, Kınkkale Valili-
ği'nin hasar belirleme çalışmalan-
na göre yurttaşlann zararlarının
devlet tarafından giderilmesinin ka-
rarlaştınldığını söyledi.
sı durumunda. 'Emniyet Genel
Müdürlüğü İstihbarat Daire Baş-
kan Yekilliği' görevini yürüten bir
bürokratın devlet aleyhine eylem
nedeniyle yargılanacağına dikkat
çekildi.
Topçu. gazetecilerin TSK'nin
telefonlannın dinlenmesine ilişkin
sorulannı yanıtladı. Topçu. iddi-
alarla ilgili olarak adı geçenlerin
devlet memuru olduklannı kayde-
derek. açılan soruşturma sonucun-
da gereken işlemin yapılacağını
anlattı. Orakoğlu'nun. 'mafyanın
orduya kadar sızdığı' yönündekı
sözlerinin anımsatılması üzerine
Topçu. "Her olaya kendi ölçûleri
içinde y aklaşmak lazım. İşin maf-
ya ölçüsüne kadar vardığuıı sanmı-
yorum. Ama belli ki Genelkur-
may'm telefonlan dinlenmiş. Hat-
ta bana sorarsanız Cumhurbaşka-
nı'nın da telefonlan dinknmiş" de-
di. Topçu. bu konuda somut bir bil-
gi olup olmadığının sorulması üze-
rine,u
Yetkililerin bana söyledikle-
rini söylüyonım. İstihbarat araşbr-
ması yapılmış. İçişleri bakanımız
gerekli talimatlan verdi. Soruştur-
ma sürüyor" diye konuştu.
Sezgın de, konunun yargıya in-
tikal ettirildığini belırterek. "Ko-
nu nereye kadar giderse oraya ka-
dar gJdiUr" dedi. Mafyanın ordu-
ya sızamavacağını kaydeden Sez-
gin, ''Nereye sızdığı belli oluyor de-
ğil mi?'"dedi. tçişlen Bakanı Mu-
rat Basesgioğlu da. konuyla ilgili
soruşturmanın sürdüğünü söyledi.
Menzir ise, Çumhurbaşkanrnm
telefonlannın dinlenip dinlenme-
diğine ilişkin soruya. Telekom
AŞ'nin, kendisine "yasadışı bir şey
olmadığını' bildirdiğinı söyledi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı
Hasan Ekinci, Emniyet Genel Mü-
dürlüğü İstihbarat Dairesi eski
Başkanvekili BülentOrakoğiu'nun
kendi başma görevlendirme yaptı-
ğını savunarak. "Meral.\kşener'in
haberi olduğunu da zannetmiyo-
nım" dedi.
DYP Başkanlık Divanı 'Yeni
YüzyıT gazetesinde yer alan Tan-
su Çiller'in. Orakoğlu'nun faali-
yetlerinin Akşener'ın bilgisi dahi-
linde olduğu yolundaki haberin
'gerçek dışı' olduğunu savundu.
DYP'den dün yapılan açıklamada.
"Önemli olan, faaliyetin yasalar
çerçevesinde olmasıdır" ifadesine
yer verilmesı dikkat çekti.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Yolculuğumuz DİSK Genel Başkanı Rıdvan Bu-
dak, Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen
CHP Milletvekilleri Nihad Matkap, Atilla Sav ve
Fuat Çay'laydı.
Hatay-Serinyol Belediyesi'nin davetlisiydik. S'e-
rinyol İkinci Kültür Sanat Şenliği'nin açılışına katı-
lıp panelinde konuştuk.
REFAHYOL'u, Serinyol'da göndermenin keyfini
de şenliğe ekleyip güncel gelişmeler üzerine dü-
şüncelerimizi aktardık.
Çay'ın yönettiği panelde, Budak ve Taşdelen'le
birlikte konuştuktan sonra, kimi Hataylılar sordu:
- Sayın Balbay, siz bakanlığı döneminde Çay'ı
eleştirdiniz. Şimdi birlikte panelde konuşuyorsu-
nuz. Hangisi doğru?
"Ikisi de" dedim. Sosyal demokratlar, hem bir-
birlerini eleştirip hem deyan yana olabildikleri gün,
hem sosyal hem demokrat olacaklar...
Hatay'da Nihad Matkap'la Fuat Çay arasında
dozunda bir siyasi çekişme var. Bu daha ikinci ne-
feste hissediliyor. Nihat Bey, siyasette soyadının
hakkını veren bir kişi. Çay için ise olumlu-olumsuz
duygulann ortası yok...
Hatay'da, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme
Kurumu (SHÇEK) çalışanı sürgünlere de rastla-
dım. REFAHYOL sayesinde Anadolu'nun pek çok
yerinde tanıdığımız kişiler olmuştu. Ankara'dan sü-
rülenlerle Hatay'da karşılaşınca, "Şükür görüştü-
rene" deyip kucaklaştık...
Çok sevdiğim bir sözdür:
"İnsan görmeden bilebilir ama, görmeden se-
vemez."
Hatay'a çok gidip-geldim. Fazla gezemedim.
Bildiğim ama ilk kez gördüğüm Mozaik Müzesi'ni
hakkıyla dolaşmaya saatler yetecek gibi değil...
Mücevherlerin olduğu bölüme girerken takıldık:
"Burayı Enişte görmesin..."
Bir görevli karşılık verdi:
"Görse boşalırdı abi..."
Samandağ'da, kayalara oyulmuş tünelde uzun
yürüyüşün ucundan yine kayalara oyulmuş mağa-
ralara çıktık.
Rıdvan Budak'la kaya mezarlarının arasından
ayrılırken az ötemizde 8-10 kadar Samandağlı
gencin sesi geliyordu:
"Günlerin bugün getirdiği..."
'Barışın dedim, o kadar...'
Adana'ya dönüşte, uçağın kalkış zamanından i-
ki saat önce gelip Adana Tuncelililer Derneği'nin
gecesine katıldık.
Selamlaşmanın, gecenin anlam ve önemini be-
lirten konuşmaların ardından, "açık arttırma" bö-
lümü geldi. Tunceli yöresinde güzel bir coğrafya-
nın üzerine, her^örenin alkışladığı bir kişinin res-
mi oturtulmuş.
Dernek Başkanı Yılmaz Zeroğlu mikrofonu eli-
ne aldı:
"Tuncelimizin saygıdeğer delisinin resmini su-
nuyoruz..."
Yanımdakilere sordum:
"Ne dedi?"
"Deli, dedi", "saygıdeğer delimiz."
Seyhuşe, tüm Tuncelililerin sevdiği, saydığı bir
deli. Başkandan Seyhuşe'yi biraz anlatmasını rica
ettim.
1950'li yıllar. Seyhuşe evlenip askere gider. Bir
yıl sonra haber gelir:
- Seyhuşe öldü...
Aile, "dulkalan"eşi, Seyhuşe'nin kardeşine ver-
me kararı alır.
Ama ulaşan bilgi yanlıştır. Seyhuşe ölmemiştir.
Askerliği biter, çıkar gelir. Eşinin kardeşiyle evlen-
diğini öğrendiği an garip hareketler yapmaya baş-
lar.
Akli dengesini yitiren Seyhuşe artık Tuncelilile-
rindir. Yeme-içme, yıllık giyim...
Seyhuşe en çok küs olanlara bozulur. Birinin
ötekine dargın olduğunu öğrenince başlar bağır-
maya:
- Banşın, beddua ederim, barışın dedim, o ka-
dar...
Seyhuşe ne demek istiyor dersiniz?
Tunceli'de banş.. delilik mi?
Erol Bilbilik'in iddiası
Haber Merkezi - Emekli
Deniz Binbaşı Erol Bilbi-
ük. Kınkkale'deki MKE
fabrikasında meydana ge-
len patlamadan ABD'nin
sorumlu olduğunu öne sür-
dü. Bilbilik, ABD'nin Kı-
nkkale'deki yangınla. ordu
ve devlet içindeki C1A eki-
bine karşı operasyon dü-
zenleyen Genelkurmay "a
"darbe vurmayı" hedefle-
diğini iddia etti.
Haftalık Aydınlık gaze-
tesinde yer alan habere gö-
re, ABD-Türkiye ilişkileri
konusunda uzman olduğu
belirtilen Erol Bilbilik, Ge-
nelkurmay'daki casusluk
olayı ile Kmkkale'deki
yangının birlikte değerlen-
dirilmesı gerektiğini söy-
ledi. Ordunun devlef için-
deki CIA'lı ekibe operas-
yon yaptığını. bunun da
'•ABD'yi vurduğunu" be-
lirten Bilbilik. iddialannı
şöyle sürdürdü: "Bunaya-
nıt olarakKınkkale'de ger-
çek bomba patladı. Yangın,
Genelkurmay'adarbe vur-
mak için. TürkSilahh Kuv-
vetleri'nin savaş giicü azal-
tüıyor. Kınkkale Mühim-
mat Fabrikası'ndaki yan-
gınla imha edilen, Türk Si-
lahlı Kuv"vetleri'nin Kuzey
Irak Harekâtı'nda kullan-
dığı bombalar. Cephaneli-
ğe saldın gibi, 1 triryon lira-
lık hasar var. Fabrika yerle
bir edilmiş. Bu patlama,
ABD'nin silah ambargosu-
nun bir devamıdır. Parası-
nın ödenmesine karşın fir-
kateynleri vermivor. Türki-
ye'nin savunma ihriyaçla-
nnı karşılamaması için İs-
rail'e baskı yapıyor. Kınk-
kale'yi berhava ettirerek
"Can damannı keseriz' me-
sajı verfliyor.''
ABD'nin. Türk Silahlı
Kuvvetleri kendisine karşı
üç noktada direndiği için
böyle bir cevaba başvurdu-
ğunu ileri süren Bilbilik,
bu üç noktayı ise şöyle sı-
raladı:
"Yem hükümet ABD'yi
çok rahatsız ediyor. Yıl-
maz-Ecevit hükümetinin
'Atatürk dönemindeki böl-
ge merkezli dış politika'yı
izleyeceğini söy lemesi bü-
yük reaksiyona neden oldu.
Kuzey Irak'taki Çelik Ha-
rekâtu Türkiye'nin Penta-
gon'un Kürt senaryosuna
direnmesidir. KeşifGüç ko-
nusunda ABD ile TSK ara-
sında büyük çatışma yaşa-
myor. ABD, Kıbns'ı çöze-
ceghn diye Türkiye'ye aba-
nıyor. Türkiye, Kıbns'ta
ABD çöziimüne karşı dire-
niyor."
Bilbilik, ABD'nin, yeni
hükümetin güvenoyu al-
maması için yoğun bir ça-
ba içinde olduğunu da sa-
vundu.