25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 TEMMUZ 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 ALLEGRO EVİN tLYASOĞLU Istanbul festivaHerîııiıı arcbndanIstanbul'da festivaller, geçen hafta so- na erdi. Doğan Hızlan'ın dediği gibi sa- nat ve yaratıcıl ık durur mu neden birden- , bire kesiliveriyor bu etkinlikler? Yaz ay- ,'. lannda sanat da mı tatile çıkıyor! Sanat '. değil ama sanatı yöneten kurumlar tati- , le çıkıyor. 25. Müzik Festivali'nin tortulannaba- kınca büyük senfoni orkestralan ve ün- lü şeflerle taçlandığını görüyoruz. Sa- walltsch'ı. Muti'yi, Kuhn'u ve Slatkin'i uzun zaman anımsayacağız. Ve izleyici- •lerden gelen kimi eleştirilere kulağımı- - zı açıyoruz: tzleyiciler, genel olarak sponsora ka- patılmış konserlerden, Smartel uygula- masından, Aya Irini'deki konser sayısı- nın fazlalığından, dinsel içerikli prog- ıamlann yükünden, lngiliz sanatçılara agırlık verilmesinden, konçertolann az- lığından. piyanist, şancı ve tno eksikli- • ğinden yakınıyorlardı. Sponsora tümüye verilmiş konserler- de hep bir kalp çarpıntısı yaşanır Kapı- ' larda kuyruklar oluşmuşken içeride ni- ce koltuk boş kalacak mı acaba? Sahne- ' deki sanatçı açısından da rahatsızlık ya- ratan bir durum! Kimi konserlerde bu telaş yaşanmış. Smartel uygulamastnda en iyi yeri aldım sanan nice dinleyici, en yüksek rakamlı biletin en arka sırasında bulmuş kendini. Bir arka sıra neredeyse yan fiyatmiş. Ve de başından sonuna ay- nı yer çıkmış şansına! Aya trini, trafik bakımından ulaşılma- sı en zor yer. Korolu yapıtlar ve oda mü- zikleri için iyi bir akustik olsa da telli çal- 1 gılar ve piyano için hamam etkisi yara- - tıyor. Bir de kuşlar! BBC Senfoni'nin • kemancılankemanlannınnedenlideğer- li olduğunu ve kuş pisliği istemedikleri- • ni belirtince, topluluğun üstüne bir bez gerilmiş. Bu arada Brahms ve Schubert yılı bir yana. en çok dinledığimiz besteciler de lngiliz bestecileriydi. "tngOizşeıüiğinedö- nüştü festival bu yıl" diyenler ne derece ' haklıydı bilemem. Çokdeğerli orkestra- lar. nitelikli sanatçılar ve ilginç yapıtlar- dı Ingilizlerin sunduklan. Ancak korolu ve dinsel içerikli yapıtlann art arda di- zilmesi ruhani havayı fazlaca ağırlaştır- dı. Bütün bu ufak tefek eleştirilere karşın yirmi beşinci yıl çok özel bir yıldı. Ni- teliğinden ödün vermeden bir kente can katan festivahn 25 yıllık tarihini yazan- ları kutluyoruz. lüzik Festivali'nin tortulanna bakınca büyük senfoni orkestralan ve ünlü şeflerle taçlandığını görüyoruz. Sawallisch'ı, Muti'yi, Kuhn'u ve Slatkin'i uzun zaman anımsayacağız. Geçen hafta Istanbul Caz Festivali kapsamındaki resitalinden sonra Fazıl Say, bu akşamdan başlayarak son derece yoğun bir yaz takvimine giriyor. lstanbul Kültür ve Sanat Vakfı yöne- ticileri, Müzik Festivali'nin 25. yılını kutlarken diğer festivallerden de klasik müziğe gönderme yaptılar. Örneğin caz festivalinde Feldneller'in ve FanlSay'ın çalması gibi. Fazıl Say. caz çalmayı birdinlenme. bir eğlence olarak kabui ediyor. Geçen yıl Aktüel dergisinin bir söyleşisinde şöyle dıyordu: "Konserehazııİanırkenzorlan- (fağundaeseıieri caza uyarbyorum. Bir an- lamda alav ediyorum. Beni rahatlatıvor. Cazla ilgim bu kadar. Yoksa ne caz din- leykisinden ne de caz kulüplerinde hoş- lanryorum." Doğrusu ben de Fazıl'ı bir caz piya- nisti, bir caz mûzikçisi olarak değerlen- dirmek istemıyorum. Caz öğelerini gü- nün diger bestecileri gibi seçmecilik yo- luyla (eklektik) bestelerine katmasını; ritimsel ve dogaçlama özelliğinden ya- rarlanmasını, bu arada kompozisyonla- rının da katmanlannı zenginleştirmesi- nı dilıyorum. Geçen hafta lstanbul Caz Festivali kap- samındaki resitalinden sonra Fazıl Say, bu akşamdan başlayarak son derece yo- ğun bir yaz tak\ imine giriyor: Bu akşam Monaco Prensi'nin huzurun- da çalıyor. Şef Lawrence Foster yöneti- mindeki Mo.nte Carlo Fılarmoni Orkest- rası eşliğinde Saint-Saens'ın ikinci pi- yano konçertosunu seslendirecek. Gari- baldi Hanedanı'nın 700. yılını (1297- 1997) kutlama çerçevesinde. Monaco Sarayı'nda yer alan bir haftalık gala kon- serinde. Gunther Herbtg, Yuri Temirka- nov, Jean-OaudeCasadesus ve Cansug Kakhidze gibi şeflerle Murray Perahia. Anne- Sophie Mutter, gibi ünlü solistler de var. Yann akşam, Radio France de Montpeller Festivali'nde Budapeşte Oda Orkestrası eşliginde Mozart'ın La Ma- jör (KV 488) piyano konçertosunu çala- cak. Fazıl, bu konserde dinleyicilerden gelen temalar üstüne o anda dogaçlama yapacakmış. ilginç bir deneme olacak. 31 temmuz günü, Menton Festiv r ali'nin açılış konserine Mozart'ın Do Majör (KV 467) konçertosu ile solist olacak. Bu açılış konserinin şefı ise ünlü kemancı ShJomoMintz.' Eylül ayındaünlü MermozGemisi'nin solistleri arasına katılacak ve Lord Vfehu- di Menuhin yönetimindeki English Cham- berOrchestra ile tpek Yolu başlıklı ikin- cı piyano konçertosunu seslendirecek. Bu deniz üstü şöleninde dünyanın en ün- lü, en deneyimli sanatçılanyla yeni par- layan yetenekler bir araya geliyor. Gerek geminin seyri sırasında, gerekse vardıgı antik kentlerde konserler veriliyor. Fazıl Say, geçen yıl bir rastlantıyla çagnldığı Mermoz Denizüstü Festivali'ne bu yıl özel olarak çagnlmış. Onunla gemide yer alan ünlüler arasında; Bruno Cani- no, Chrisrian Zacharias, Gidon Kremer, Vladimir Spivakov, Yuri Bashmet, Jose Van Dam, Jean- Pierre Rampal gibi isim- ler var. Geçen nisan ayında piyanist Ashke- nazy'nin rahatsızlıgı nedeniyle ıptal et- tiği Zürih ve Cenevre konserlerini üstle- nen Fazıl, ünlülerin müzik menajerliği- ni yapan Cecillia Ajans'm bünyesinde önümüzdeki kış boyunca geniş çaplı bir Avrupa turnesi yapacak. Sonraki yılın progTamıdabelirlenmiş: Aralık 1998'de New York Philarmonic Orkestrası eşli- ginde Gershvvin Gala Konseri'ne solist olacak. Bu arada Teldec plak fırması ile yap- tığı anlaşma sonucunda agustos ayında kayda alacağı Mozart-Bach içerikli ilk kompakt disk ardından Liszt-Scarletti içerikli ikinci kompakt disk de ekim ayın- da piyasaya çıkacak. Bunlardan da önem- Iısi Fazıl'ın önümüzdeki mevsim Ma- rim Vengerav ile kaydedeceği Mozart'ın piyano- keman sonatlan dizisi.. Bütün bunlar gerçekten kıvanç verici. <£_ Ustiinyetenekli çocukyasasının acıklı öyküsii '- AHMETSAY ANKARA - Profesyonel müzik egitiminde *yurt- dışında öğrenim yapma' olanagı, sadece bizim gibi ( , işe sıfırdan başlayan ülkelerde değil, özellikle çağı- mızda hemen her ülkede başvurulan bır yoldur. Ça- ğımızı bırakalım, ilkçağdan başlayarak tarihin bütün " dönemlenndebenzeruygulamalarhepgerçekleşmiş- tir: Düşünür, bilgin ve sanatçılar, heybeyi omuza atıp yedi düveli dolaşmışlardır. Ne demiş atalarımız? "Çok yaşayan değfl, çok gezen biBr." Uluslararası kültür etkıleşimi kapsamında Batı ül- • kelerine öğrenci gönderilmesine ilişkin uygulama. bizde 1925 yılında başlamıştır. Bunu 1929'da çıka- ' nlan 1416 sayılı yasayla 1943 'te yürürlüğe gıren 4489 sayılı yasanın getirdiği olanaklar izlemiştir. 1948'de ise idU Biret ve Suna Kan için özel bir yasa çıkanl- mış; bu yasanın yerini, 1956'da 'üstün yetenekli' ço- cuklar ıçın 6660 sayılı geniş kapsamlı yasa almıştır. Özetle devietin sagladığı yurtdışında eğitim olanagı yasalarla pekiştirilmiş ve geliştirilmıştir. Biz şımdi en son kabul edilen ve en gelişkin olan 6660 sayılı yasanın durumuna bakalım: Bu yasa, ' 1960'lann sonlannda uygulamadan kaldınlmıştır. Birnoktayıvurgulamak istiyorum: Yasa kaldınlma- mış, 'uyguhması kaldınlmış'tır. Bu nasıl olur? Yü- rürlükteki bir yasa. nasıl olup da 'uygulama dış«' bı- rakılır? 'Uygulanmayaıı yasa' ne demektir, ne işe ya- rar° İşe yaramayacaksa neden yasalaşmıştır? Yasa- • laştıysa otuz yıldan beri neden uygulanmamaktadır? (Bu bir araba soru karşısında bizım Muzaffer Buy- rukçu olsa $öyle derdi: 'Asabımı bozma! Salatayı bV rak.hikâyeniyaz!') Hıkâyesı şöyledir: Otuz yıl kadar önceleri. bu ko- nuya bakan Rıfkı Danışman adlı 'Bakan'ın şu mın- val üzere sözlerı gazetelere geçmıştir: "Ne Paris'i? Kon>a'ya gitsinJer! M«1ana'yı öğrensinkr!'* Amma velakin, Konya'da "Paris KonservahıvarT bulunma- dığından ve Mevlana'nın çoksesli müzikle ılgisı ol- madığından. bu dahiyane proje de 'hayat-ı insani'ye geçememiştir. 6660 sayılı yasanın kapısını çalanlara ise şu yanıt \erilmıştir: "Kanun mu dediniz? Kanu- nu çiğneyen mi var? Biz hukuk devleti>iz be\im! Ka- nun tabii Id >ürürlükte. ancak jüri toplananuyor." Bujüri, otuz yıldan beri toplanamamıştır. Jüri top- lanama\ınca "üstün yetenekli' çocuklarımız belırle- nememış, yasa kendiliğinden 'işlemez' hale gelerek tavandan sarkan sönmüş ampule benzemiştir. Bunun "mucid'ı Rıfkı Danışman "dır. Yasanın uygulanmayışından doğan boşluk. birkaç yılda hemen hıssedildi. Her yıl yeniden gündemdeolan yetenekli çocuklanmızın egitiminde şimdi ne gibi bir yol yöntem tutulacaktı? Konservatuvarlanmızda eğitim on ikı yaşında başlatılıyordu. Bu yaş sının, eğı- timin en değerli ve bır daha 'elegeçmez' yıllan olan ilk beş yılı gözden çıkaran bır 'yitik zaman' karşısın- da önlem alınmasını dayatıyordu. Yaşamını müzige Başvunı Puam 105 (Say. Söz.'EA.) 105(say./Söz./EA.) 105(Say./Söz.^ EA.) 105(Say.;Söz.EA.) 120 sayısal Başviıru Puanı 120 (Sa>. Söz.'EA.) 120 (Say.'Söz.'EA.) 120(Sây./Söz./EA.) ÖN KAYTT DUVTJRUSU ANADOLU ÜNİVERSÎTESt ENGELLİLER ENTEGRE YÜKSEKOKULU «tŞÎTME ENGELLİ VE ORTOPEDİK ENGELLİ LİSE MEZUNLARINA YÜKSEKÖĞRENLM OLANAGI SUNUYORUZr İni\ersitemiz EngeOiler Entegre Yüksekokulu'nda Işitme Etgelli Oğrendler: - Yapı Ressamlığı ÖnlısansProgramı -Bilgisa;ar Operatörlüğü Önlisans Programı - Seramii Sanatlan Lisans Programı - Grafık Sanatlan Lisans Programı - Mimartk Lisans Programı Ortopcdik Engelli ÖgrencUer: -Yapı Ressamlığı Önlısans_Programı - Bilgisa^ar Operatörlüğü Önlisans Prograıru - Grafik Sanatlan Lisans Programı Tukandad programlardan birisinde eğitim görmek istıyorsaruz, önkavnt için başvurunuz. TûksekcKula, 1997 yılında ÖSS sınavını kazanan ve yukandaki başvuru puanına uygun pıanı bımnanlar, başvuruda bulunabilirler. 1997 ÖSYS sonucunda bır fakülte veya yuk- sekokulayerleştirilmiş olanlar da önkayıt için başvurabileceklerdir. Önkayıtlır : 1-5 Eylül 1997 ^etenek.ınavlan : 8-11 Eylül 1997 JLesin kî/ıtlar : 12 Eylül 1997 saat 15.00-18.00 ve 15 Eylül 1997'den itibaren me- sai saatleri ıçinde 19 Eylül 1997 saat 12.00'ye kadar yüksekokulumuzda yapılacaktır. Önka>ıt çin gerekli bdgeien İşitmc erşclli ada>lar için: ' Her ık kulakta sensorineural ışitme kaybı olduğuna daır, heyet raporu ile son ıkı yıl çinde ainmış safton odyogramı. Ortopedk engeüi adajlar için: " Tekerlddı sandalye kullanmak zorunluluğunu ve üst uzuvlannın işlevselliğınde kaybı »lmadığnı belirten heyet raporu. Her iki «Ja> grubu için: " ÖSS sinuç belgesi ash veya fotokopisi. ' Fotğralı nüfus cüzdanının noterden tasdikli sureti. ; - . 1 Dört aiet fotoğraf. ' Ortaöjretim basan puanını gösterir belge. ** Önkant sonrası yetenek sınavlan ile ilgili bilgiler önkayıt sırasında açıklanacaktır. ' Posta m önkayıt yapılmayacaktır. Basın: 32307 KÜLTÜR • SANAT 293 «9 78 (3 HAT) asasıns /•>, ^ Orkestra eşliginde •/ j Yılmaz m r a Dogulu * Genç Uygurlar HARBİYE AÇIKHAVA TİYATROSUNDA. Davetiyeler tıim Vakkoramalar ve A.K.M. gişelerınde sanlmaktadu. E F E S P i l s e n ' ı n kullur ve s a n a t a k a t k ı l a r ı a r t a r a k surecc KADIKÖY 2. SULH HLKUK MAHKEMESİ TEREKE HÂKİMLİĞI'NDEN TAŞINIR MALLAR1N SATIŞİLANI DosyaNo 1996 748 Kadıköv 2 Sulh Hukuk Mahkemesi tarâfından satılmasına karar \erilen aşağıda değeri ve va- sıfları yazılı mallar bulunduğu Kozyatagı Hılmıpaşa Cad. Çamlık Apt. 28^9 adresinde açık artür- ma ile satılacaktır Birincı amırmanın 25.8.1997 Pazartesi günü saat (12.00-12.15) arasında yapı- lacağı. bu arttırmada alıcı çıkmaz \eya tahmın edilen değerin %75 ile satış masraflannı geçmez- se ikinci arttırmanın 26.8 1997 Salı aynı yer ve saatlerde yapılacağı, ikinci ihalede de tahmın edi- len bedelın o o40 ve satış masraflannı. rüçhanlı alacakların toplamını geçmek kaydı ile yapılaca- ğı, satıştan dolayı tellaliye. damga vergısı ve Katma Değer Vergısı'nın müştenye ait olduğu. sa- tışın peşin para ile yapılacağı, ıstenildiğındc 7 (yedi) gûnü geçmemek üzere satış bedelini ödemek için mûşteriye mehil venleceğı. satış şartnamesınin ve satışa konu taşınır mallann dosyasında gö- rülebileceğı. masrafı verildığındc şartnamcnın bır örneğı ıstcyene göndenlebıleceğinin, fazla bü- gı almak ısteyenlenn vukanda dosya numarasıyla daıremize başvurmalan ilan oiunur 10.7.1997 Muhamnıcn bedeli lira, Adedi. Cinsi, V asıflan 80.000.(XK) - Muhtelıf kullanılmış ev eşyası. beyaz eşyalanyla bırlikte Basın: 32636 ve öğrencilerine adamış olan Mithat Fenmen, yetki- lıleri geriletecek saygın kişiligiyle 'harikaçocukya- sası'nın uygulanmasını istedi. Oysa yetkililer, karan- lık niyetlerinde ısrarlıydılar: "Yurtdışıöğrenimin ve- ri m sağlamadığı. de\ let bütçesine yük olduğu, baa öğ- rencilerin kendi büdiğini okuyarak de>letin paraanı çarçuretûğf" yolunda sahte gerekçeler ileri sürdüler. Tanh onlan yalanlamıştır: Cumhuriyet döneminde uy- gulanan 'yurtdışı öğrenim" dizgesinde tek bir üre' yoktur. Bu müzıkçilerimızın tümü, sanatlannı ulus- lararası düzeyde kabul ettırmişler, insanımızm yete- neğini dorukta sergileme başansını göstermişlerdir. Son çare. devietin desteğine gerek kalmayacak ye- ni bir 'model 1 yaratmaktı. Piyanist Mithat Fenmen ve kompozitör İlhan Baran, çağdaş dünyayla lafta de- ğil. 'konser podyumlannda' yarışacak yeni kuşak müzıkçıler yetıştiımeye yönelik bu modelin mimar- landır. Kısaca 'özd statü' olarak nitelenen yeni mo- del. yetenekli çocuklann eğitimine 6-7 yaşlannda özel olanaklarla başlanmasını, 12 yaşında konserva- tuvara devTedilmesıni ve konservatuvarda 'htdandı- nlmış yoğun eğHûiTle beş yıl içinde yetiştirilmeshıi, sonra da yaratılacak olanaklarla yurtdışına gönderil- mesini öngörüyordu. 'Devlet'i ilgilendiren tarafıyla sadece 'devlet konservatm'an'nda uygulanacak oian 'üstün yetenekli çocuklar için özel statü', Fenmen ve Baran'ın büyük çabalanyla 'Bakanlar Kurulu'nda onaylanmış, Resmi Gazete'de 15725 sayıyla 15 Ekim 1976 tarihinde yayımlanmıştır. Olağanüstü başarı ka- zanan bu modelin ilk örneği, Fenmen'in öğrencisi pi- yanist Oya Ünler'dir. Daha sonra gelen büyük dalga- nın verimlerini 1982'de ölen Fenmen görememiştir. Paris Konservatuvan'ndan mezun olan piyanist Ka- munuı Gündemir ve Tulga Cetiz ile kompozitör İlhan Baran, 'hızlandınlmış yo- ğun eğitim' in bütün yükünü üstlenerek Muhiddin Dûrrü- oğlu Demiriz, Fazıl Say ve Yeşim Akkaya'ya çağımız sanatımn tüm donanımlan- nı kazandırmışlardır. Mu- hiddin, Belçika Kraliyet Konservaruvan'nda bugün piyano profesörüdür ve vir- tüöz olarak başanlarını sür- dürmektedir. Yeşim, Amerika'da ödül- ler kazanmaktadır. Fazıl'ın tırmanışındaki 'ivme', (ken- di adıma söyleyeyim), 'dûş- sd'dir. Ve 'özel statü' kuşağı iş- te burada noktalanmıştır. Ba- kanlar Kurulu Karamamesı kapı gibi ortadadır. Konser- vatuvar yönetiminin karşısın- da hıçbir engel yoktur. Ama olağanüstü başan kazanmış bu modelin uygulanmasın- dan kaçınılmaktadır. Neden? Çok değerli müzikçıler olan ve dostluk bağlanm dolayı- sıyla yakınlık duyduğum konservatuvar yöneticileri, bu konuda kendilerinı sorgu- lamahdır. Sorun, "Türki- ye'nin sorunu"dur ve evren- sel planda düşünüldüğünde 'insanlığın' sorunudur; sav- saklamaya hiç gelmez. Yanıt beklıyorum. Roma Yolu kazılıyor • TARSUS(Cumhuriyet) - Içel'ın Tarsus ılçesınde ortaya çıkanlan tarihi 'Roma Yolu'yia ilgılı kazıya, Berdan Tekstil A.S'nin desteğivle başlandı. 1993 yılı sonunda Tarsus Beledıyesı tarâfından Cumhuriyet Alanı'nda yapılan hafriyat sırasında fark edilen tanhı 'Roma Yolu'. yaklaşık 3.5 yıldır kazılıyordu. Bir süre önce ödeneksizlik yüzünden durudurulan kazıya, Berdan Tekstil Yönetım Kurulu Başkanı Muhteşem Ekenler'in sagladığı destekle devam ediliyor. Prof. Dr. Levent Zoroglu'nun denetiminde yapılan kazılarda 2300 yıl öncesıne ait uygarlık yapıtlan günışığina çıkartılmaya çalışılıyor Yedi metre genişliğinde. üzeri balık sırtı biçiminde kaplama taşlan, siyah bazalt olan antik caddenin. Helenistik döneme ait olduğu belirlendi. Yer yer bozulmalar olmasına karşın caddenin zeminınin. eski çağlardaki görünümünü önemlı ölçüde koruduğu da anlaşıldı. Her ıki kıyısında kum taşından yapılmış, iç bükey biçımli yağmur ve kanalizasyon kanallan bulunan tarihi Roma Yolu. yerli ve yabancı turistlerin de ilgi odağı. Enka Vaktı'nda Çıplak Ayak' • Kültür Servisi - Enka Vakfı tarâfından düzenlenen 'Yaz Dönerrü Kültür Programı" kapsamında perşembe günü saat 21.15 'te Enka Vakfı Sadi Gülçelik Spor Sitesi'nde, Neil Simon'un yazdığı. Türkçeye Betül Mardin'ın çevirdığı "Çıplak Ayak' adlı oyun sahnelenecek. Göksel Kortay'ın yönettığı, Figen Soysal'ın dekor-kostümünü yaptığı o>unda. Ash Öyken. Münir Kutluğ, Hakan Gerçek. Alp Öyken ve Göksel Kortay rol alıyor. 3. Uluslararası Eskişehir Festivali ppogpamı belli oldu • Kültür Servisi -11 -19 ekim tarihleri arasında bu yıl üçüncüsü düzenlenecek olan " Uluslararası Eskişehir Festivali'nin programı belli oldu. Açılışını, Uluslararası Eskişehir Festivali Senfoni Orkestrasf nın yapacagı festivalde 'Musıca Viva Oda Orkestrası' ve 'Leipzıg Yaylı Çalgılar Dörtlüsü'nün de büyük beğeni toplaması bekJenıyor. Brahms Yılı olması dolayısıyla ünlü bestecinın yapıtlannı şef Betın Güneş yönetımınde seslendirecek orkestraya, solist olarak devlet • •» sanatçısı Ayla Erduran (keman) ve Rus çellıst Alexander Rudin eşlik edecek. Ayrıca Moskova 'Musıca Viva Oda Orkestrası'da bu kez Eskışehirliler için çalacak. Şef Alexander Rudin'in yönetimindeki topluluğa soprano Natalya Gerassimova solist olarak katılacak. Festival programında aynca bugüne kadar 40"dan fazla ülkede konser veren ve birçok uluslararası festivale katılan Leipzig Yaylı Çalgılar Dörtlüsü de Beethoven'ın yaylı çalgılar için bestelediği ve Avrupa dostluğunun ifadesi olarak kabul edilen yapıtlannı, 97'98 sezonunda 15'den fazla Avrupa ülkesınde seslendirecek Kardeşlik adına dans • İZMİR(.\.A)- Avrupa Bırliği (AB) tarâfından 1997 yılının 'lrkçılığa Karşı Mücadele Yılı' olarak ılan edilmesı dolayısıyla farklı külturlere bağlı 35 kışılik Roman grubu, Izmir'de dans erti. Gcleneksel Çingene danslannı sergileyen 35 kışılik grup, gösterinin ilk yansında enstrüman kullanmadan söyledikleri halk şarkılanyla izleyicilerin beğenisini topladı. ikinci bölümde gitar eşliginde müzıği yorumlayan grup, sanat merkezini dolduran Izmirliler tarâfından uzun süre alkışlandı. 'Anadolu ve Endülüs Izmir'de Buluşuyor" isimli gösteri. 24 temmuza dek Ismet tnönü Sanat Merkezi'nde izlenebılecek. Yapı Kredi'den yeni kitaplar • Kültür Servisi - Yapı Kredi yaz dönemine birçok yeni kitapla girdi. Seyhan Özçelik'in "Gül ve Telve", Orhan Duru'nun 'Yalvaçlann Öyküleri'ni anlattığı ve ilk kez 1978 yılında basılan ve yirmi yıl aradan sonra tekrarokur kaşısına çıkan 'Kısas-ı Enbiya": son yüzyılın Boşnak edebiyatçı ve şairlerinin tanıtıldığı 'Çağdaş Boşnak Edebiyatf. Tuğrul Tanyol'un "Toplu Şiirler/1971-1995" adlı yapıtı Yapı Kredi'den çıkan yeni kitaplar arasında yer alıyor. Yayınevinin yaz döneminde çıkardığı bir başka vapıt da Memet Fuat'ın 'Unutulmuş Yazılar" isimli kitabı. 'Unutulmuş Yazılar' Memet Fuat'ın bütün yazılannın derlenmesi yolunda ilk adım. Kitaptaki yazılann büyük çoğunlugunu, yazann 1951-1955 yıllan arasında kaleme aldığı yazılar oluşruruvor. Yapı Kredi tiyatro alanında yayımladığı yapıtlara da biryenisini ekledi. Prof.Sevda Şener, "Yaşamın Kınlma Noktasında Dram Sanatı' adlı yapıtında antikten postmoderne dram alanındaki değişmeleri, gelişmeleri değerlendiriyor. Marsalis, caz festivallerinden şikâyetçi • Kültür Servisi - 4. Uluslararası lstanbul Caz Festivali'ne katılan ve geçen hafta Fransa'da 37.'si düzenlenen Antibes Festivali'nin açılışını gerçekleştiren Plutzerödüllücaz sanatçısı Wynton Marsalis, yaptığı açıkJamalarda caz festivallerine yönelik şikâyetlerini dile getirdi. Amerikah trompet sanatçısı; özellikle Avrupa'da düzenlenen caz festivallerinde sergilenen müzigin artık cazla uzaktan yakmdan bir ilgisi olmadığını ve festival programlannm giderek pop ağırlıklı olmaya başladığını belittti. Pek çok caz grubunun caz geleneği, zihniyeti, ruhu ve felsefesinden uzaklaştığını belirten Marsalis, bu tür değişikliklerin ıleriki yıllarda daha da seviyesiz bir boyuta ulaşacagına inanıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear