Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
17 H/ZİRAN1997 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 15
TURKİYE
Istantıl
Edımt •
Çanakale
Kocaei
Izmir
Mania
Aydın
Deniz
PB
PB
A
PB
A
A
A
A
29
33
30
29
33
34
35
30
Sinop PB 20 Adana
Samsun 21 Mersin
Trabzon Y 24 Dıyarbakır A
Gıresun Y 23 Şanlıurfa A
Ankara PB 25 Mardin
Konya PB 24 Siirt
Eskişehir PB 24 Hakkâri
Sıvas
PB 27
Zongıidak PB 26 Antalya
PB 20 Van
A 27 Kars
PB 22
32
30
23
Yurdun kuzeydoğu
kesımleri çolcbulutlu,
Orta ve Doğu Karade-
mz. Iç Anadolu'nun
kuzey doğusu ile Do-
ğu Anadolu'nun kuze-
,ı sağanak ve gökgü-
rultulu sağanak yağış-
dığer yerter az bu-
Jtlu ve açık geçecek.
Hava sıcakİKjı yurdun
ç kesimlennde bıraz
azalacak, dığer yer-
.erde değişmeyecek.
MMMMMJk
Londra
Paris
Roma
Berlin
Amsterdam
Madrid
Sofya
Brüksel
PB
Y
PB
PB
PB
Y
PB
PB
1/
18
27
18
16
27
23
16
Atına
Mılano
Oslo
Helsinki
Stockholm
Belgrad
Viyana
Bonn
HB
PB
Y
Y
Y
B
Y
PB
2Ü
27
19
17
20
26
22
20
Budapeşte Y 25 Münih 19
A S Y A
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
A
Y'
Y
Y
A
Y
A
1b
30
28
36
29
32
27
30
Şam 29
Parçaiı btılutiu i Sısl , BüljtL t Çok bulutlu Yağmunu Kariı Sulu kar > Gok guaıltiilü
G Î T N C E L CÜNEYT ARCAYTJREK
• Batarafı 1. Sayfada
laik nasıl kucaklaşır, birlikteyaşarmış. Kafatutan ge-
nerallerin hesabını görecekmiş, biryığın saçmasa-
pan sıhte Jeanne d'Arc numaraları.
Oysa, iktidara gelsin, ilk işi Genelkurmay kapısında
soluğu almakolacak. TSK'ye bağhlığını, saygısını "an
etmeye" koşa koşa gıdecek.
Yararlanmanın ucunu gördü mü her şeyi ve her şe-
yini, bliyoruz ki veriyor Şaibe. Devletin geleceğini gü-
vence altına almaya uğraş veren generalleri emekli
edeceğine, Takkeli'yi son dakikada tavlamak için ye-
minle söz vermiştir.
Çarşamba'yı ya sel alacak ya da... Öyle bir yangın
çıkacak ki değme söndürme araç ve gereci yetersiz
kalacak.
Ama kimin umuruna? Devletin başından aşağı kat-
lara değin hemen her kesimden yöneticinin öğüdü
"rahatolun, rahat uyuyun" diye özetlenmiyor mu?
Kimı yazarlar "kurallar ve kurumların işlediğini" söy-
ledi diye Cumhurbaşkanı'na karşı çıkıyorlar. Ne kadar
büyük haksızlık!
Neden mi? Kısaca anlatalım:
Cumhurbaşkanımız, anayasanın 104. maddesinde
yazılı "devlet organlannın düzenli ve uyumlu çalışma-
sını gözetme yetki ve görevine" geçende açıklık ge-
tirdi: 'Türkiye Devleti, bir kurumlar devletidir. Bir tek
yerden idare edilen devlet değildir. Anayasa; bu ku-
rumlan yerliyerine koymuş, görevlerini, yetkilehni, so-
rumluluklannı belirtmiştir.
Eğerbunlara riayet edilirse, sanıyorum bu devleta-
henk içerisinde işler" diyor. (MGK'nin kuruluş yıldönü-
mü konuşması - 31 Mayıs 1997).
Kısacası Cumhurbaşkanı demek istiyor ki devletin
önemli kurumlart anayasada yazılı görev ve yetkileri-
ne uygun davranırlarsa... Devlet ahenk içinde işleye-
cek ve"cumhurbaşkanı
1
nın, anayasanın 104. madde-
siyle yüklendiği kurumların düzenli ve uyumlu çalış-
maları gözetmesine ve gerekli müdahaleleri yapma-
sına" gerek kalmayacak.
Önemli değil mi?
lyi, güzel ve pekâlâ doğru. Ancak; şubattan bu ya-
na REFAHYOL hükümetıyle TSK arasında gelip geçen,
şayet kurulursa YOLREFAH'ta da süreceği anlaşılan
tezatlı olayların, karşılıklı direnmelerin "düzen, uyum
ve ahenkle" ne ilgisi vardır, lütfen söyler misiniz? •
Kuşkusuz laik cumhuriyetin temellerini koruyup kol-
lamak TSK'nin anayasal ve yasal görevi. TSK ile hü-
kümet arasındaki olup bitenlerin ya da olacaklann içe-
riğini, anlamını saptamak 104. maddeye göre cumhur-
başkanının görev ve yetkileri arasında önemli öğeler-
den bin değil mi?
Ammavelâkin; cumhurbaşkanı, hükümet ile TSK
arasındaki rejimi dara sokan olaylan en azından "ça-
tışma" olarak görmüyor, kabul etmiyor.
Cırmhurbaşkanı Demirel, "hükü
sında bir çatışmanın vahığı" ile ilgii
yu, "Bir çatışma var demek doğru değil" diye yanıtlı-
yor ve sonraki cümlesi konumuza genel anlamda bir
açıklama getiriyor:
"Yalnız Türkiye'de 'önemli tartışmalar var' demek
doğru" diyor. (13 Haziran 1997- Gazetecilere demeç).
Anlaşılıyor ki Cumhurbaşkanı. TSK'nin laiklik konu-
sundaki kesin duyarlılığını ve RP'nin Türkiye'yi şeriat-
çılığa yönlendirmesine karşı çıkışı sadece "önemli bir
tartışma" evet, sadece "tartışma" olarak niteliyor.
Ola kı kafalarda -ama hangi kafada olursa olsun- gi-
derek büyüyen "darbe korkusunu" asgarı düzeye in-
dirmek çabasında.
Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Bayan Albright, Tür-
kiye'deki çözümsüzlüğe, "demokrasinin oluşturduğu
kurumların uzlaşması ile" çare bulunabileceğini söy-
lüyor. "Kurumlar arasında uzlaşma"... Acaba Bayan
Albright anayasamızın 104. maddesinden mi esinlen-
di? Yoksa Cumhurbaşkanımıza bir gönderme mi ya-
pıyor?
Ne çare; "Sultanahmet mitinginde arkasına dizilen-
lerden hemen hepsinin Şaibe 'yi terk etmeye başlama-
sı", bizim mahaliedeki büfeciyle marketçinin "Darbe
ne zaman ağabey" diye sormaya başladığı günlere
rastlıyor.
Haftamız arayışlarla, örneğin Şaibe'nin son çaresi
DYP'nin RP destekli azınlık hükümeti arayışlanyla, a-
ma Çankaya'nın siyasete vereceği hedefe yönelenle-
rin antamlı anlamsız çabalanyla geçeceğe benziyor.
Bu arada Mesut Yılmaz da tek desteği durumuna
gelmesi olası "so/u" boşuyor. Kardeş dediği, ama bir
türlü bıiikte olamayacağı DYP'yi yine ön plana alıyor.
: Bu siyasal ferasete doğrusu maşallah!
Yargıda 2. sürgün depremi
EVİNGÖKTAŞ
ANKARA - Adalet Bakanı Şevket Kazan. ha-
zırladığı ikinci "sürgün kararnamea"ni. Hâkim-
ler ve Savcılar Yüksek Kurulu'rta (HSYK) dün
sundu. Kararnamede. 1996'da olduğu gibi bu yıl
da Atatürkçü-laik isimlerin hedef alındığı bildi-
rildi. Kararnameyle RP'ye yakın yargıç ve sav-
cılann ödüllendirildiği. yakın olmayanlann ise
"cezalandHTna" olarak nitelendirilebilecek yer-
lere atandığı kaydedildi. 1125 yargıç ve savcıyı
kapsayan kararnamenin. HSYK'de görüşüldük-
ten sonra yayımlanmasının beklendiği bildinldi.
Yargı mensuplannın, Genelkurmay Başkanlı-
ğı"nın "irticai faaliyetler'1
konulu brifinglerine
katılımını. soruşturma tehdidine karşın önleye-
meyen Adalet Bakanı Kazan. hükümetin yann
beklenen istifasından hemen önce yargıç ve sav-
cılar için yeni bir kararname hazırladı. Kazan. se-
çim bölgesi olan Kartal'a. Cumhuriyet Başsav-
cısı olarak kendisine yakınlığıyla bilinen Adalet
Bakanlığı tetkik yargıçlarından M. Ünal Ank'ın
atanmasını önerdi.
Kararname. HSYK'de aynen kabul edilirse;
Antalya'da 3 yıl önce yayımlanan "laiklik bildi-
risTne imza atan Izmir Cumhuriyet Başsavcısı
Melih Tan Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı'na,
eşi Meüke Tan da Denizli'ye yargıç olarak ata-
nacak. Tan'dan boşalan Izmir Cumhuriyet Baş-
savcılığı'na, Susuriuk skandalımn odağına oturan
isimlerden DYP Elazığ Milletvekili Mehmet
Ağar'ın bakanlığı döneminde Ceza ve Tutukev-
leri Genel Müdürlüğü yapan Ccmal Sahir Gür-
çay getirilecek.
Kararnameye göre laiklik bildirisini kameralar
karşısında okuyan Muğla Cumhuriyet Başsavcı-
sı Ertem Türker tzmİF Cumhuriyet Savcılığı'na.
Elazığ'da geçen yıl Aczmendi dergâhlannı kapa-
tarak Müslüm Gündüz hakkında iddianame ha-
zırlayan Cumhuriyet Başsavcısı tlmettin Köklü
İzmir Cumhuriyet Savcılığı'na atanacak.
Kararnameyle. Susuriuk çetesi ile bağlantılı
biçimdekamuoyunayansıyanÖnıerLütfiiTbpal
cinayeti soruşturmasmı açan Sanyer Cumhuriyet
Başsavcısı VeBEnginAslan Şişli Cumhuriyet Sav-
cılığına gönderilecek.
Adalet Bakanı Kazan. kararnameye. Atatürk'e
hakaretten yargılanan Akit gazetesi yazan Ab-
durrahman Düipak'ı ifadesinı almadan tek cel-
sede beraat ettirdikleri için Mehmet Moğuhay
döneminde Tekirdağ'a tayin edilen eski Istanbul
savcılanndan Orhan Zeybek ile yargıç Mustafa
Kutluk'un tekrar eski yerlerine atanmalannı da
dahil etti.
Adalet Bakanlığı üst düzey yetkililerinin ver-
diği bilgiye göre Kazan'ın karamamesiyle görev
yerleri değiştirilmesi planlanan 1125 yargıç ve
savcıdan bazilannın adlan ile öngörülen görev
yerieri şöyle:
- Antalya Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Nu-
reöin Albuğa lstanbul'da yargıçlığa.
- Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Me-
tin Ozhan Adana'da yargıçlığa.
- Burdur Cumhuriyet Başsavcısı NusrettinÇe-
Kazan'ın soruşturma çarkı
ANKAR\ (Cumhuriyet
Biirosu)- Adalet Bakanı
Şevket Kazan, irtica
brifıngine katılan yargıç ve
savcılar hakkında başlattığı
'soruşturmayı Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu'nun
(HSYK) uyansı ûzerine geri
çekti. Kazan, Genelkurmay
Başkanlığı'nın geçen hafta
çarşamba günü "irtfcsd
faaliyeder" konusunda
verdiği brifmge kahlan adli
yargıç ve savcılar hakkında
ın 48/inâdöfcr'
uyannca soruşturma
başlatmıştı. Brifınge katılan
HSYK Başkanvekili ve
üyeleri, ertesi gün Kazan'la
' görüşerek, söz konusu
brifınge kendilerinin de
katıldığtnı belirterek, bu
nedenle haklannda
soruşturma açılan yargıç ve
savcılarla ilgili işlem
yapamayacaklannı
bildirdiler. HSYK
Başkanvekili ve üyeleri
Kazan'a aynca, yargıç ve
savcılar hakkında
soruşturma açmaya
yetkisinin olmadığını, bu
yetkinin ancak yüksek
kurula ait olduğunu da
söylediler. Yargıç ve
savcılann Genelkurmay
Başkanlığı'na gitmemeleri
için iki gün üst üste uyan
yazılan gönderen Kazan^
brifingin düzenlendiği gün
TBMM Genel Kurulu'nda
yapttğı konuşmada,
talimatını dinlemeyen yargı
mensuplanna ceza
verecegini belirterek, "Ben
bostan korkuluğu değüim"
demiştı.
tin Istanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne.
- Marmaris Cumhuriyet Başsavcısı Tekin Ö-
zer Erzurum Cumhuriyet Savcılığı'na.
- tskenderun Cumhuriyet Başsavcısı Cengiz
Çakıroğlu Çorum Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hida-
yet Lygunlar Pendik Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Diyarbakır Cumhariyet Başsavcısı İbrahim
Alttaş Eyüp Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Batman Cumhuriyet Başsavcısı İhsan Aras
Yozgat Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Bayburt Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çe-
lebi Marmaris Ctlmhuriyet Savcılığı'na.
- Kartal AğırCeza Mahkemesi Başkanı Ekrem
Kibaroğlu Istanbul Çocuk Mahkemesi Başkanlı-
ğı'na.
- İzmir Yargıcı Kemal Tara> Eskişehir'de yar-
gıçlığa.
- Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Arif
Hikmet Korkmaz Ankara'da yargıçlığa.
- Mustafa Kemal Paşa Cumhuriyet Başsavcısı
Kemal N'ur Çetinkaça Gaziantep Cumhuriyet
Savcılığı'na.
- Çorum Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Dön-
mezBakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne.
- Kartal Cumhuriyet Başsavcısı Osman Talat
Bektaş Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Gaziantep Cumhunyet Başsavcısı Naci Ayaz
Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Denizli Cumhuriyet Başsavcısı İsmet Balse-
\er Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Tekirdağ Cumhuriyet Savcısı Orhan Zeybek
Istanbul Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Tekirdağ Yargıcı Mustafa Kutduk lstanbul'da
yargıçlığa.
- Adalet Bakanlığı Başmüfettişi Necati Söz An-
kara"da yargıçlığa.
- Adalet Bakanlığı Başmüfettişi Muharrem
Coşkun Bolu Cumhuriyet Savcılığı'na.
- Adalet Bakanlığı Başmüfettişi Cemil Doğru
Beyoğlu'nda yargıçlığa.
- Adalet Bakanlığı Başmüfettişi Mümtaz Çal
Denizli'de yargıçlığa.
- Adalet Bakanlığı Başmüfettişi Hicabi Dur-
muş Afyon'da yargıçlığa.
- Adalet Bakanlığı Tetkik Yargıcı Mustafa Nu-
ri Sıla\dır Muğla'da yargıçlığa.
- Adalet Bakanlığı Tetkik Yargıcı İbrahim Öz-
yurt Malatya Cumhunyet Savcılığı'na.
- Adalet Bakanlığı Tetkik Yargıcı Doğan Sara-
çoğlu Kınkkale Cumhuriyet Savcılığı'na.
r Adalet Bakanlığı Ceza ve Tutukevleri Genel
Müdür Yardımcıst Menmei ^ĞKnjsiın Ankara
Cumhuriyet Savcılığı'na.
Sürgün işlemlerinin 600'e ulaştığı SHÇEK'e 735 kişilik yeni kadro için sınav yapıldı...
Yeni imam-lıatip SHÇEKBAMJ SALMAN
Sivil girişimden
DemirePe ziyaret
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - REE\rTYOL hükü-
metine karşı sivil girişim
oluşturan Türk-Iş, DİSK,
TESKTlSKveTOBB genel
başkanlan. Uluslararası Ça-
hşma Orgütü'nün (ILO) ge-
nel kurulunun ardından yeni-
den bir araya gelerek dün
Cumhurbaşkanı Sülcyman
Demirel'i ziyaret ettiler.
Türk-Iş Genel Başkanı Bay-
ram ^leral. çözümün erken
seçim olduğunu. Cumhur^
başkaaı'nın da böyle düşün-
düğürü söyledi.
Cumhurbaşkanı Demirel
ile yaklaşık 1.5 saat süren gö-
rüşmtden sonra sivil girişim
temsiicileri. REFAHYOL'un
ıstifasının ardından yeni ge-
lişmeleri izleyeceklerini bil-
dirdiler. Bayram Meral, de-
mokrasinin yaşaması ve so-
runlann parlamenter sistem-
de çözülmesinden yana ol-
duklarını Demirel'e ilettikle-
rini bildirdi. Mefal. "Dini kış-
laya. okula sokanlardan siya-
si ve şahsi çıkarian için kuİla-
nanlardan rahatsızız" görü-
şünü bildirdi. DİSK Genel
Başkanı Rıdvan Budak ise bu
hükümetin girmesimn yeter-
li olmadığını, RP'nin siyasal
ve ideolojik olarak yenilme-
si. örgütlenme önündeki en-
gellerin kaldınlması. sosyal
sorunlann azaltılması gerek-
tiğini söyledi.
rolaşma hareketi, erken seçim önce-
si yeni personel ahmlanyla hız ka-
zandı. RP'li Devlet Bakanı Sacit
Günbey'in Sosyal Hizmetler ve Ço-
cuk Esirgeme Kurumu'nda
(SHÇEK) yürüttüğü kadrolaşma
hareketi çerçevesinde yapılan sür-
gün işleminin 600'e yaklaştığı be-
lirlenirken; kuruma 735 kişilik per-
sonel alımı için 14 haziran cumar-
tesi günü, taşra örgütlerinde sınav
yapıldı. Imam atamalanyla kadro-
laşma hareketinin yaşandığı
SHÇEK'te çocuklara dini eğitim
verilmesi için iç hizmet genelgesi
yayımlandığı öğrenildi.
RP'li Devlet Bakanı Günbey'in
göreve gelmesinin ardından imam-
hatip ve ilahiyat kökenliler
SHÇEK'e yerleştirilirken, çalışan-
lar üzerinde çeşitli baskılar kurul-
duğu bildirildi. Çalışanlann emek-
li olmalan için zorlandıklan. tele-
fonla tehdit edildikleri. üst düzey
yönetim kademesindekilere disip-
lin cezalan verildiği öğrenildi.
SHÇEK'te çocuklara ve gençle-
re dini eğitim verilmesi için yakla-
şık 8 ay önce iç hizmet genelgesi
yayımlandığı savlandı. Yetiştirme
yurtlan ve çocuk yuvalannda izin
günlerinde "Kuran" okutulduğu
ileri sürülürken; kurumda dini ki-
taplann dağıtılmasına. erkek-kız
çocuklann aynlması girişimlerine
de dikkat çekildi.
SHÇEK'e psikolog. sosyal hiz-
met uzmanı. sosyolog, bakıcı anne,
çocuk gelişim uzmanı. şoför ve aş-
çı gibi yardımcı hizmetler alanında
735 kişilik personel alımı için cu-
martesi günü gerçekleştirilen sınav-
da kurşun kalem lcullandınldığı öğ-
renildi. Sınavın "RP'ıün oy potan-
siyelinin" yüksek olduğu 14 ilde
yapıldığı öne sürüldü. Sınava baş-
vuru formlanmfi referansla ve el al-
tından verildiği, RP teşkilatlannca
tanınmayan yurttaşlann başvnru
formu almalannda sorun yaratıldı-
ğı belirtildi.
Sosyal Hizmet Uzmanlan Der-
neği Genel Başkanı Müjdat Ünsa-
lan, Cumhuriyet'e yaptığı açıkla-
mada. kadrolaşmaya dönük olarak
sınav yapıldığına dikkat çekti.
"Akılcı. verimli personel politikası
uygulanmıyor. İşe adam değfl, ada-
ma iş>^ratma politikası güdülü yor"
görüşünü bildiren Ünsalan şöyle
konuştu:
"11 ayhk REFAH\OL iktidann-
da SHÇEK'te, cumhuriyet tarihin-
de devlet yapısında belki de en bü-
yüklerden biri olan tasfiye hareket-
leri sürmekte, buna bağh olarak da
gerici>e faşist büyük bir siyasal kad-
rolaşma sürdürülnıektedir. Mesleki
formasyon. ihrisaslaşma. birikim ve
tecrübe gibi özellikle sos>al hizmet-
lerde anlaın taşı\an kadrolar verine,
bu özeUiklerie hiçbir alakası ouna-
yan kendi siyasal kadrolaşmasım,
'ilahıyatçılarla. imamlarla. Milli
Gençlik Vakfı. tarikat ve parti mili-
tanlanyla' atuşrurmaktadır."
SHÇEK'te çalışanlann "muHyet-
çi cephe iktidarlan, 12 Eylül cunta-
cılan ve Melih Gökçek'lere karşı
onurlu direniş verdiklerini" kayde-
den Ünsalan. çok sayıda dava açıl-
dığını belirterek. "Buyapüklanhu-
kuk tanımazhklaıia milvariarca li-
ra tazminat ödeyecekler" dedi. Yu-
va ve yetiştirme yurtlannda kalan
çocuklann "potansiyel Taleban"
olarak görülüp "Refah müitanı"
olarak yetiştirilmeye çalışıldığını
savunan Ünsalan şöyle konuştu:
"Sevgi ve şevkat temelinde bilim-
sel \e mesleki uygulamalar yerine
çağdışı bir shasi görüşün bilinıdışı
uygulamalan zorla, baskıv la bu özel
kitiderc dav atılmaktadır. Bu durum
Bolu Kız Yetiştirme Yurdu'nda bir
kız çocuğuııun ölümüne neden ol-
muş, Sakarya Erkek Yetiştirme Yur-
du'nda 14-15 yaşındaki çocuklann
emniyette işkenceden geçiril-
melerine, > urttan sürgünlere neden
olmuştur."
ABD: Türkiye'de
laiklik saldın altıııda
FUATKOZLUKLU
'TSK'nin söylemi Marksist'
• Bcştarafi 1. Sayfada
Denkli Milletvekili Haluk
Miiftüler, Genelkurmay
Başkınlığı' nın "irticai faali-
yetler" konusunda milletve-
killertne de brifing vermesi
isterriyle TBMM Başkan-
lığrrabaşvurdu. Müftüler,
isterrini gerekçelendirir-
ken. 'Sivil toplumörgütteri
ve bann kadar, gelinen nok-
ta>ı ginneleri için millerve-
külerininde bUgilenme>e ih-
tiyacıvar" dedi.
RP Genel Sekreteri O-
ğuzhan Asiltürk ise dün dü-
zenlediği basın toplantısın-
da, Müftüler'in brifing ko-
nusundaki tutumunu "Ne
gereği var? Marksistlerin ki-
taplarında bunlann hepsi
yanyor, alsuı okusun" diye
değerlendirerek şaşkınlık
yarattı.
W4SH1NGTON - ABD Dışişleri
Bakanlığı Sözcüsü Nicholas
Burns. Türkiye'de laik
demokrasinin bir saldınyla karşı
karşıya kaldığını söyledi.
Günlük olağan basın brifingini
düzenleyen Burns, Türkiye ile
ilgili gazetecilerin soru
yağmuruna tutuldu. Türkiye'deki
gelişmeleri yakından
izlediklerini söyleyen Burns.
ülkede bir siyasi çekişme
yaşandığını belirterek ABD'nin
bu çekişmeye taraf olmak
istemediğini bildirdi.
Türkiye'nin laik demokrasinin
devam etmesini arzuladıklannı
vurgulayan Burns, "Türkiye'nin
cumhurbaşkanı bir sivildir.
İçeride bir saldın ile karşı karşıya
olmasına rağmen, laik demokrasi
Türkiye'de gelişiyor. Biz bu iç
tartışmaya katılmak, müdahale
etmek ya da bu iç tartışmarun
parçası olmak istemhoruz. Biz,
Türkiye'nin laik demokratik
temel yapısının, ABD için uzun
bir süredir çok büyük önem
taşıdığmı söylüyoruz" dedi.
Nicholas Burns, Türkiye'nin
laik. demokratik geleneğini
bozacak olan askeri müdahale
dahil. anayasa dışı hiçbir önleme
başvurulmayacağını umduklannı
belirterek kısa bir süre önce
Washington'ın görüş ve
düşüncelerinin, askeri yetkıliler
de dahil olmak üzere. Ankara'ya
en üst düzeylerde ve kısa bir süre
önce iletildiğini kaydetti.
Türkiye'nin NATO'da. Bosna'da
taahhütleri olduğunu kaydeden
Burns. "Dışişleri Bakanımız
Madeline Albright da söyledi
Anayasa dışı önlemleri
desteklemeyeceğiz. Bu Amerikan
poltikasının açık bir ifadesiydi"
diye konuştu.
Ejnııiyete saldırı
• Baştarafi 1. Sayfada
lahı, Vakıf Gureba Hastane-
si'nin bahçesindeki kullanılma-
yan birbinanm 3. katında bulun-
du.
Aksaray Vatan Caddesi'nde
bulunan İstanbul Emniyet Mü-
dürlüğü bünyesinde yer alan B
Blok 5. kattaki Narkotik Şube
Müdürlüğü'ne dün saat 17.15 sı-
ralannda tahrip gücü yüksek lav
silahıyla saldın düzenlendi.
Bezmi Âlem Valide Sultan Va-
kıf Gureba Hastanesi'nin için-
deki bir binadan, biri kadm 2 ki-
şi tarafından atılan roketin kiri-
şe isabet etmesi sonucu, binanın
5. katının camlanndan 4'ü kınl-
dı ve maddi hasar meydana gel-
di.
Güvenlik ve siîah kaçakçılık
mühimmat şubelerinin de ye ral-
dığı B Blok'taki Istanbul Narko-
tik Şube Müdürlüğü'nün bulun-
duğu katın duvanna isabet eden
roketin patlamasından sonra,
çevrede yapılan araştırmalarda,
oiayda kullanılan lav silahı, Va-
kıf Gureba Hastanesi'nin bah-
çesindeki kullanılmayan bir bi-
nanın 3. katında bulundu. Aynı
yerde, saldırganlann parmak izi
bırakmamak için kullandıklan
bir çift doktor eldiveni ile roke-
tatan sarmak için kullandıklan
hasır örtü de ele geçirildi. Saldı-
nnın hemen ardından yarah ve
ölü olabileceği gerekçesiyle olay
yerine çok sayıda ambulans sevk
edildi.
Saldm sırasında A Blok'taki
makamında olan Istanbul Emni-
yet Müdürü Ramazan Er, olay-
dan hemen sonra B Blok'a geçe-
rek incelemelerde bulundu. Is-
taîibul'daki bazı gazete ve TV
merkezlerini telefonla arayan bir
kişi, saldmyı yasadışı DHKP-C
örgütü adına üstlendiklerini bil-
dirdi. Görgü tanıklan saldırgan-
lann 18-19 yaşlannda olduklan-
nı ve bordo renkli Broadvvay
marka otomobille kaçtıklannı
söyledi.
4 kişi gözaltmda
Istanbul Emniyet Müdürü Ra-
mazan Er yaptığı açıklamada,
oiayda 64 milimetre çaplı Rus
yapımı lav silahı kullanıldığını
söyleyerek biri kadm 4 kişinin
gözaltına ahndığını kaydetti.
Hastane binasında ele geçirilen
lav silahının boru bölümünün o-
lay yerinde kaldığını bildiren Er.
saldında kimsenin yaralanma-
masının sevindirici olduğunu
söyledi. Er. olayla ilgili operas-
yonlann çok yönlü olarak sür-
dürüldüğünü belirtti.
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Zor görünüyor.
Başrollerini Erbakan ve Çiller'in paylaştığı bir
oyunda, sürprizlere, ani iniş-çıkışlara hazırlıklı olmak
gerekiyor.
Genel beklenti şu:
Erbakan yarın saat 10.00'da istifasını verecek...
Ancak, RP'den bu konuda da her an bir ters çı-
kış beklenebilir. Örneğin, RP ekibi çıkıp "Istifa du-
rumunda, Köşk'ün alacağı tavn kestirmekzor. Ge-
lin bu devir-teslimi biraz erteleyelim" de diyebilir.
Ya da, RP'liler, "Ver kurtul" politikasını iyice be-
nimsediler. Çiller'in yapamayacağını gördüler. Se-
çim alanlarında şunu demeye hazırlanıyorlar:
"Biz Çiller'e emaneti devrettik ama, kaçtı..."
Çiller de iki hamle sonrası için şunu hazırlıyor ola-
bilir:
"Laik Türkiye'nin teminatı biziz. RP biryılda ba-
şaramayacağını anlayınca kaçmıştır..."
Ya da, ya da RP'liler Erbakan'ın istifasından son-
ra görevin yine Hoca'ya verileceğini düşünüyorlar.
Erbakan, D-8 zirvesiyle ilgili basın toplantısında
olası erken seçim için şu tanımlamayı yaptı:
"Havadaikmal..."
Erbakan'ın izlediği politikayı iyi anlatan birtüm-
ce. Bununla Erbakan şunları söylemek istiyor olma-
h:
. - Benzinim bitti...
- Uçmaya devam edeceğim...
- Ayaklarım yerden kesik...
- Ikmale kaldık...
Erbakan laiklik için deşunu söyledi:
"Batı tipi laikliğin teminatı biziz..."
Demek ki Batı uşaklığına soyunuyor...
Hoca'yı lstanbul'da hayalleriyle baş başa bırakıp
Ankara'ya gelelim.
116 altın adam...
DYP'nin içindeki kaynama daha da şiddetlendi.
Bu gidişle DYP kaynaya kaynaya buhar olup tüke-
necek...
Kulislerde, Çiller'in başkanlığında kurulacak ye-
ni hükümete DYP içinden güvenoyu vermeyecek
milletvekili sayısının, Hacı'yla Bacı'nın hayallerini
sarsacak düzeyde olduğu soyleniyor.
Kilis'lerde ise ses yok. Doğan Güreş. dört haf-
tadır DYP'nin grup toplantısına katılmıyor.
Anlaşılan Güreş için Kilis ilimizin adını tersinden
okumak gerekecek...
Ankara'da dün siyasetin nabzı, Türkiye Ihracat-
çılar Meclisi'nin (TİM) genel kurulunda attı.
Kabız siyasette nabız da doğal olarak damarla-
nn kalbe kan taşımaktan uzak olduğunu gösteriyor-
du.
Baykal. seçtm alânlannın rüzgânyla konuşması-?
nı yaptı. Ecevit, hükümet krizinin devlet krizine dö-
nüştüğünü vurguladı. Yılmaz da bu düşünceyi pay-
laşırken Çiller'i de paylamayı ihmal etmedi.
Çiller, tüm siyasiler gittikten sonra boş kaleye gol
atmak için son anda salona gelip konuşma yapma-
yı yeğledi. Bunu haber alan Yılmaz, programını de-
ğiştirdi, sonuna kadar bekledi.
Günün incisi ise DYP Genel Başkan Yardımcısı
Hasan Ekinci'den geldi. Ekinci, Çiller'in başkanlı-
ğında kurulacak yeni hükümete ANAP'ın da des-
tek vermesini istedi. Ardından ekledi:
"Seçimde de işbiıiiğiyapalım..."
Sonuç olarak, Çiller bir azınlık hükümeti kurarda,
güvenoyu alamayınca, "Var mısınız seçime, hodri
meydan" derse şaşırmamak gerekir.
Biz filmi başa sarıp, yeniden izlemeyi severiz...
Yazıyı, Ekinci'nin dünkü basın toplantısında DYP
milletvekilleri için yaptığı tanımlamayla noktalaya-
lım:
- 116 altın adam...
Şaşırdık... Biz dolar biliyorduk...
KUZEY IRAK OPERASYONU
Ordıınun geri
dönüşü sürüyor
Yurt Haberleri Servisi -
Kuzey Irak'taki PKK
kamplarına karşı düzenle-
nen askeri harekâta katılan
Türk Silahlı Kuvvetleri (T-
SK) birliklerinin geri dönü-
şü devam ederken yurtiçin-
de PKK'ye karşı operas-
yonlar sürüyor. Şırnak'ta
koruculara ait koyunlan ka-
çırmak isteyen 10 PKK'li
öldürüldü. Hakkâri'deteröi
ristlerin askeri bir araca dü-
zenlediği roketli saldında 6
güvenlik görevlisi şehit ol-
du. Şırnak, Batman ve Li-
ce'de 16 korucu ile üç çoban
teröristlerce kaçınldı.
TSK'nin sınır ötesindeki
PKK kamplanna karşı dü-
zenlediği askeri harekât 35.
gününe girerken, Kuzey
Irak topraklannda beş bine
yakın PKK'li etkisiz hale
getirildi. Teröristlere ait 50
kadar kampı imha eden
TSK birlikleri geri dönüşü
de hızlandırdı. Dün 100
araçlık bir askeri konvoy
daha Kuzey Irak toprakla-
nndan Türkiye'ye geçiş
yaptı. TSK birlikleri bölge-
den çekilirken, boşalan yer-
lere İran Kürdistan Demok-
rat Partisi'ne (IKDP) bağlı
peşmergeler yerleştiriliyor.
Teröristlerin Türkiye'ye ge-
çişlerinin önlenebilmesi
amacıyla da Bolu ve Kayse-
ri'den getirtilen komando
birlikleri sınır hattı üzerin-
de konuşlandınldı.
TSK'nin yakın bir zaman
içerisinde tamamen bölge-
den çekileceği belirtilirken.
Kuzey Irak'ta izlenecek
stratejinin belirlenmesi için
Silopi Sınır Tugay Komu-
tanlığı'nda TSK yetkilileri
ile KDP'liler arasında gö-
rüşmeler sürüyor.
Bu arada PKK'liler, tran-
lı pastarlann denetimi altın-
da olan Hacümran bölge-
sinde kendilerine lojistik
destek veren Hizbullahçı-
larla birlikte KDP bırlikle-
rine saldırdı. Çıkan çatış-
mada6KDP'lıile4PKK'li
öldü.
Gaziantep'te kırsal alan-
daki teröristlere silah götü-
ren birörgüt elemanı suçüs-
tü yakalandı. Başpınar
mevkiinde sebze taşırken
şüphe üzerine durdurulan
63 FD 534 plakalı triportör-
de arama yapıldı. Çalıntı ol-
duğu belirlenen araçtaki 20
kilo domates. 20 kilo sala-
talık ve 10 kilo soğanın al-
tında poşetlere sanlı olarak
bir adet RPG-7 roketatar, 2
adet Kalaşnikof tüfek, 5
adet RP.G-7 mermisi, 3 adet
RPG-7 roketatar sevk tüfe-
ği ve çok sayıda mermi bu-
lundu.
Gözaltına alınan sürücü
Orhan Samur (22). söz ko-
nusu silahlan Şanlıurfa 'dan
Nurdağı'na götürdüğünü
itiraf etti. Samur'un daha
önce örgüt elemanı olmak
suçundan üç ay cezaevinde
kaldığı saptandı.