22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 24 NİSAN 1997 PERŞEMBE 12 KULTUR Wenders, Rosi, Yimou gibi ustalarla Depp, Kassovitz, Oldman gibi oyuncu-yönetmenler dikkat çekiyor Cannes'ın 50. yıl programı açıldandı • Yirmi filmin yer aldığı yanşmalı bölümde çok sayıda ünlü yönetmenin yanı sıra genç yaratıcılar da yer alıyor. 5O.Cannes Film Festivali, 7 mayısta Luc Besson'un "Beşinci Element" filmiyle açılıyor. VECDİSAYAR 7-18 Mayıs 1997 tarihleri arasında düzenlenecek olan 50. Cannes Film Festivali'nin resmi programı açıklandı. Festival yönetmeni Gilles Jacob'un düzenlediği basın toplantısında açık- lanan programda, çok sayıda ünlü yönetmenin yanı sıra genç yaratıcılara da yer verilmiş. Festival, 7 mayıs akşamı Fransız yönetmen Luc Besson'un yönettiği "Beşinci Element" adlı filmle açılıyor. Yirmi filmin yer aldığı yanşmalı bölümde Fransa. dört filmle başı çekiy- or Besson'un yanı sıra yanşmaya seçilen Fransız yönetmenler genç kuşağın temsilcilen. "Nefret** adlı filmiyle büyûk başan kazanan, geçen yıl Cannes'dan "En tyi Yönetmen" ödülü ıle dönen oyuncu-yönetmen Mathieu Kassovitz, bu kez yanşmaya "Assassins* (Katıller) adlı filmi ıle katılıyor. Diger Fransız yapımlan ise Philippe Harel'in "La Femme De- fendue" (Yasaklı Kadın)ve Emmanud Pttirier'ın "Western"i. Amerika'dan gene genç yönetmen- lerin imzasını taşıyan üç film yanşa- cak: John Cassavetes" in oğlu Nick Cas- savetes'in "Call it Love" (Aşk Diye- lim), Johny Depp'in "Brave" (Cesur) veCurtisHansone'ın "L. A.Confîden- tiaT (L. A. Gizli). Yanşmada Italya'dan iki ustanın son yapıtlan yer alıyor: Marco BeUochio'nun "II Principedi Homborg di Heinrich von Kleist" (H. von K- leısfın Homborg Prensi) ve Francesco Rosi'nin "LaTregua"sı. Ingiltcre de yanşmaya ıkı film gön- deren ülkeler arasında: Genç yönetmen Michael Winterbottom'un "VVelcome toSarajevo" (Saraybosna'ya HoşGel- diniz) ve Gar\ Oldman'ın "Nil bv MoutlTu (Nil'in Ağzı). Almanya adına ıse VVim VVenders yanşacak. "The End ofYTolence" (Şid- detin Sonu) adlı filmiyle. Avrupa krtasından programa seçilen bir diğer yapıt da Avusturya'dan geliyor: Michael Haneke'nin "Funnv Game"i (Komik Oyun). Yanşmaya eski sosyalist bloktan tek bir yapıt bile seçilmezken Uzakdoğu sinemalan modasının geçerliliğini ko- ruduğu görülüyor. ProgTamda Uzak- doğu'dan tam dört yapıt yer al ıyor: Fes- tivallerin gözde yönetmeni, Çin sine- masının ustalanndan Zhang Yimou ("Kızü Dan Tarlalan", "Ju Dou", "Kırmızı Fener", "Qui Ju'nun Öyküsü", "Yaşamak", "Şangay ÇetesT filmleri pek çok festivalin yanı sıra ts- tanbul'da da gösterilmişti). "Keep Cool" (Soğukkanh) adlı filmi ile katılıyor 50. Cannes Festivali'ne. Diğer Uzakdoğu filmleri ise Tayvanlı Ang Lee'nin "The Ice Storm" (Buz Fırtınası), Hong Konglu VVbng Kar- VVai'nin "Happj Togetber" (Mutlu Be- raberlık) ve Japon sınemasının usta- lanndan Shoeilmamura'nın ("Naraya- ma Türküsü") "Unagi'' adlı yapıtı. Larin Amerika'dan hiçbir filmin yer almadığı programda. Kanada'dan Er- meni asıllı Atom Ego>-an'ın "TheSweet Here After" adlı filmi var. Afrika ve Avusrralya kıtalan ise bırer filmle tem- sil ediliyor: "Burkina Faso"nun en ün- lü yönetmeni Idrissa Ouedraogo'nun "Kiny ve Adams"ı ve Avustralyalı yönetmen Samantha Lang'ın "The Wefl" (Kuyu) adlı yapıtı. Jüri başkanı Isabelle Adjani 50. festivalin jüri başkanlığını ünlü yıldız Isabelle Adjani yapacak. Jüride yer alan diğer ünlüler arasında Amerikahlar başı çekiyor Lnlü yazar Paul Auster ("Smoke"un yazan), genç oyuncu Mira Sorvino ("Mighty Apnrodite" - Sevimli Fahişe) ve Amenkan sınemasının şu günlerde gözde yönetmeni Tim Burton. Jüride aynca; Çin sinemasınm ünlü yıldızı Gongli, Fransız tıyatro yönetmeni Luc Bondy, Fransız dansçı Patrkk Dupond, Sri Lanka asıllı Kanadalı yazar Michael Ondaatje'nın ("tngiliz Hasta"nın yazan) yanı sıra Avrupa'dan iki ünlü yönetmen. ttalyan Nanni Moretti ve geçen yılın Altın Palmiye'sinin sahibi Mike Leigh de yer alıyor. Festival, 18 mayıs akşamı yanşma dışı gösterilecek olan Clint East- wood'un "Absolute Ptover* 1 (Sonsuz Güç) adlı filmi ile sona erecek. Nadir'in zimmetindeki 'kayıp' yapıtlar satddı Kültür Servisi - Dünyanm en ünlü müza- yede salonlanndan biri olan Sotheby "s, Asil Nadir'in yasal olmayan yollarla zimmetıne geçirdiğı ve uzun zamandır kayıp zannedi- lenikjtabloyusattı. Londra'da sanat hırsızlığıru araştıran ku- rumun yaptığı incelemede. 19. ^üzyılda Belçikalı sanatçi Femand Khnopff tarafirr- dan yapılmış iki yapıtın Asıl Nadir tarafın- dan yaklaşık 200 bin pounda iki ay önce Sotheby s'in New York'daki şubesinde sa- tıldığını ortaya çıkardı. Satılan sanat yapıtlannın, kayıp yapıtlar olduğu Sotheby s Müzayede Salonu'nun ka- talogdakı ısımlerini değıştirilmiş olmasın- dan dolayı anlaşılamadı. Asıl Nadir'ın iflas etmesinden sonra bu yapıtlan satışa cıkar- masınm ayn bir suç oldx?ğontt«ifatfö'«len vetkililer, bu yapıtlann satışının Sotheby's de çalışan iki elemanm işten çıkanlmasın- dan bir hafta sonra gerçekleştiği ve satışın Sotheby's' tarafından sahte belge düzenle- nerek yapıldığını belirtıyorlar. Bu yapıtlann satışından elde edilen pa- ranın Asil Nadır'e değil, haciz memurlan- na gittiği iddıa edilse de elde edilen para- nın, 1990 yılında 1.4 milyar poundluk borç ile iflas eden Polly Peck firmasına gittiği an- Iaşıldı. Nadir'in daruşman avukatı Richard \Vright, Asıl Nadir'in eski eşi Ayşegül Te- KÜLTÜR • SANAT • • • • • • • • • • • •TfTTB • • cimer'in bu yapıtlan kendisinin olduğunu iddıa ettiğini ve Tecimer'in Türkiye'de yap- tığı antıka kaçakçılığıyla adının sık sık ba- sına malzeme olduğunu belirtirken Teci- mer'in şu sıralar Florida'da yaşadığını ve Nadir'le ilişkılerinin olmadığını söylediğı- ni belirtti. Wnght aynca, Asil Nadjjjü&bu taMolan eski kansı Tecimer'e aldf§M;fa- kat daha sonra bu tablolann Tecimer tara- fından ıade edildiğini de sözlerine ekledi. 293 89 78 (3 HAT) •lıUÎISU.l I SfiNfiT GPienlsı | KAİNAT BARKAN PAJONK MUVAFFAK İREN Resim Serglsi 28 NİSAN - 18 MAYIS 1997 Açık; • 28 Naın Pıanesı 18,00 -2000 jnsı Tarrtya OteU • TarabynETANBU. MIM Ejki Nıjantajı ZİYA Leyla Tekül Aila Turca - Alla Franga Musiki Sohbetleri Cuma-Cumartesı 22 30 <?ez 225 <6 62 Fını.SokıkV«Boı»!rti Gı^e TeL 1Î12) 240 28 26 ı'ederAdamKitabevi ••eVakkoramalarda 24,251banl997 Kadıkdy Halk Eğitim Merkezi 19.00-21.15 Tel (0-216) 346 98 59 26,27,30!feaal997 Şişli Bomonü Sahae Foks Tel (0-212)240 28 26 28,29ITnanl997 19.00-21.15 Ataköyftıniıs Emre Kiiltnı Merkezi Tel: (0-212) 661 38 95 MaltepeYayU Kâltnı Merkezi Tel. (0-216) 383 99 2019^0-21.15 E F E S Pilsen in költârve sanatakatkılaıı artarak sürecek. BU HAFTA HIZMETÇILER O\Tjn / Tiyatro Ovunevi Yazan JeanGenet Rep. Mahir Günşıray Dramaturgı: Ç. Saıikartal 25 Nisan Cuma 2030 KARDES SOFRASI Oyun Ankara Sanat Tiyatrosu Yazan: Yeşim Donnan Yoneten. Rutkay Aziz 26-27 Nısan 14.nb-20.30 30 Ntsan 19.00-21.15 -İ ISTANBUL BUYUKŞEHIR BELEDIYESI ehır Tıvatroları 23 - 28 NİSAN 13. ÇOCUK ŞENUGI M*RBIYE MUHSIN tmUG«Ul SAHNESI W.:0(3H)3«77» KARAGOZ-HACIVAT(Seyiriik Oyun) Şehir Tiyatrosu Oyuncuları. Saat 11.00de ÇOCUK KAFE (Volkan-Ziya-Erkan) Saat: 15.00 (Fuaye) FAI1H REİ»T NURI SAHNESI M. 0 312 52» « 1 0 M M M BUYULU60LIKIKOVASU .AKfcankÇocukTjyatrost;, Saal 11.00de ŞetıirTıyataO/uncaian, Saat *5CC'de Saat 11.00de Doç. Dr. Fûgen Çullu "Çocuklarda Bulaşıcı Hastalıklar" USKUDJUI MUSAHIPZADE OtAl SAHNESI kU0ilUIU30a«7 SU DAMLASI VE ÇOCÜK Pınar Çocuk Tıyatrosu. Saat 11.00 ve 1 5.00'de Saat 15.00'de Uz. Dr. Barbaros llıkkan "Yenidoğanın bakımı ve sorunları' KAMCOr HA1OUN T*NE« SAHNISI W.: 0 (216) 349 04 M BISKUVIADAM UÇTU UÇTU OYKU UÇTU ŞehrTryafrosu Oyuncı^an, Saat 11.OO'de Tr/airo Tempo Ankara Saat 15.00'de Saat 11.OO'de Uz. Dr. Mûjgan Alikaşıfoğlu "Oku! Çocuğunun Sorunian" GA2MSMANMSA SAHNIS M.:0[21*sn«>67 HAYVANMAYVAN KAYIK IKgrayı-Hadvat) TaceftıDter, Saat 15.00*Tryafro Oyunevı, Saat 11.OO'de Saal 11.00% Uz. Dr. Örgûr Kasapçopur "Çocüklada Romatirmaf Hastalıklar" ILHAN SELÇUK RUTKAY AZİZ Düşünüyonım Öyieyse Vunm HalkaAçıkProva 26-27 Nısan îo3O CETİNALTAN 31) \&m Çmarla 163^ W) 101 DALMAÇYALI Walt Oısney Pıctures tarafından hazırlanan "101 Dalmaçyalı' adlı çizgı Iılm, kısa süre ıçerisınde bu türûn klasıklen arasına gırmekle kalmamış, tûm zaman'arm en popüler konulu filmlerinden bıri olmuştu. Yine Walt Dısney Pıctures tarafından hazırlanan "101 Dalmaçyairnın yenı versiyonunuda bu kez insanlar ve canlı hayvanlar boy göstererek yepyeni bir macerayla sınemaseverierin karşısına çıktılar. Londra ve çevresındeki evlerde yaşayan Oaimaçya cınsı köpeklerın çahnması olayiarı günden güne artmakiadır. Günün bırınde pıyango Pango ve Pardy adlı Dalmaçya köpeklerının yenı doğan yavrulanna da vurur Ev sahipierinın evde olmadığı bir sırada çalınan yavru köpekler konusundakı kuşkular. kürklere büyûk ilgı duyan CrueNa DeVıl adlı bir kadm tarafından çalındığı uzerınde yoğunlaşmaktadır .dostkır tiyatrosu PAULO COELHO r jn romamndan MEVL4NA dan alıntılarla Mehmet Ulusoy Tasdi - Duygu Sağıroğlu - MCZ* Kudsi Erguner Oyray3n ; ar Genco Erkal - Tülay Çimenser - Emre Kınay 5 Ma/ıs tan baş.ayarak - Yalnız 13 Oyun KENTER TiYATROSU'nda-Te! (0-212)247 36 34-246 35 89 ı Hergün20.3O-Pazar15 0O Kuıtur Baksnlığı'rvn maâdı katk&yta Oyur. hâkıarı OHKApns'tan alınmçtır İDSO ISTANBUL IÎE\T.ET SEN'FONI ORKESTRAS1 25 Nisan 1997 Cuma SdOt I 9.00 26 Nisan 1997 Cumartesi Saat I 1.00 23 NİSAN ÇOCUK KONSERİ Sunan ve Yöneten: H İ K M E T ŞİMŞEK İDSO ÇOKSESLI ÇOCUK KOROSU Koro Şefı: GÖKÇEN KORAY W. A. Mozart - J. Haydn - A. Saygun B. Tarcan - L. van Beethoven C. R. Rey - C. Akın - Y. Tura H. Şimşek - A. Karlıbel YER: ATATURK KÜLTÜR MERKEZt BÜYÜK SALON Bu ıl.ın OyakUBank ın katkılanyla yaymlanmıjtır 1İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ehır Tıvatroları HARBITl MUHSIN ERniGMJL SAHNISI h l O 5i: Î4C772C Fazıl Hayatı ÇORBACIOĞLU KOCA SİNAN Yönetmen Can DOGAN 23-24-25-26-27 NISAN F*TIH RISAI NURI SAHNESI W 0 UIJ) 576 5310 Yahya Kemal BEYATLI/Sonmez ATASOY KENDİ GÖK KUBBEMİZ Yönetmen: Engin ULUDAĞ 23-24-25-26-27 NISAN USKUD/UIMUSAHIPZADE CEUU. SAHNİSI M.: 0 :15 m 0 MelihCevdetANDAY MİKADO'NUN ÇÖPLERİ Yönetmen: Erol KESKİN 23-24-25-26-27 NISAN KADIKOTHAUHINMNE* SAHNCSI M:0 216 349(M63 GülsünSİREN FARKLI BİR KADIN Yönetmen Engin GÜRMEN 23-24-25-26-27 NISAN GAZIOSMANPASA SAHNESJfcl-01213:57160 67 Hüseyın Rahmı GÜRPINAR'Guner SÜMER KUYRUKLU YILDIZ ALTINPA Yönetmen Savaş DINÇEL 23-24-25-26-27 NISAN HMUnCVTIYMIIOSU fcl:0 213,240 77 20 Behıç AK AYRILIK Yonelen Taner BARLAS 29 NISAN 1-2 MAYIS OYUN GÜNLERI: SAU: 2O.3O / CARŞAMBA: 15.0O-20.30 PERŞEMBE: 2O.3O / CUMA: 2O.3O C.TESI: 1S.0O-20.30 / PAZAR: 1S.OO-18.3O BİLETSATIŞ YERLERI: ŞEHİR TIYATROLARI GIŞELERI ILE CAPİTOL. KAOIKÖY HALOUN TANER ıMERKEZ G/SESİI Birkin'den Ingilizlere Fransız popu Kültıir Servisi - Fransız- larlngiliz yemekle- riyle ilgi- lenmedi- gı gibiln- gılizlerde F r a n s ı z JaneBiıidn pop muzı- giyle hiç ilgilenmez. An- cak bu kuralın tek istisna- sı yine bir Ingiliz olan Ja- ne Biıidn'ın müziği. Bir- kin, geçen hafta Royal Fes- tival kapsamında verdiği konserle Ingilizlere tam anlamıyla müzik ziyafeti yaşattı. Ingiltere'ye. mûziğinin yanı sıra Parisli genç kız- lan anımsatan tazeliği ve güzelliğini de taşıyan sa- natçı. dar kotuyla çıktığı sahnede adeta 50 yaşında olduğunu mkâr ediyordu. Sanatçmın nefesi artık ya- şının izlerini taşısa da tngı- üzlerin hemfıkir olduğu nokta, yorumunun özgün- lüğünden hiçbir şey yitir- memış olduğu. Jane Bırkin, konserinde, ölen eski eşi ve ortaği Ser- ge Gainsburg'a ait yirmi parça seslendirdi. Birkın; Kraliçe Vıktorya ve Yoko Ono gibi, terk ettıkleri eş- leri öldükten sonra onlara büyük sevgi ve sadakat gösteren kadınlar grubuna katılmış durumda. Sanat- çıya, yakın zaman önce Serge Gainsburg"u neden terk ettiği sorulduğunda eşinin kendisi ıçin sevgı ve aşk yüklü bir şarkı yazdı- ğını, ancak kendisinin bu şarkıdaki duygulann ger- çek olmadığını fark ettiği- ni söyledi. Jane Birkin'in konserde en çok ilgi gören parçası elbette Ingiltere listelerine girmeyi başaran tek Gaıns- bourg yapıtı 'Je t'aime' i- di. Sanatçınm konserdeki en büyük başarısı ise be- lirgin Fransız aksanı\ la konuştuğu Ingilizcesıyle seyircilerle kurduğu ileti- şimdi. 500"ün üzerindeki İngiliz ızleyicıler de kon- serde Birkin'in isteğini kırmadan yoğun İngiliz aksanlanyla Fransızca şar- kılara eşlık ettiler. tngilızler. Birkın'in or- kestrasının çaldığı bazı parçalan pek beğenmese- ler de konser; kültür ve sa- natın sınırlan, dilleri tanı- madığını bir kez daha ka- nıtlamış oldu. IŞILDAK VE YELPAZE ATİLLA BİRKİYE Ganip Bir Yolcuiuk Eskiden böyle olur muydu? Çocukluğumuzda, Is- tanbul'da. Sokaklar böylesine kan gölü haline dö- ner miydi? Anımsadığım kadanyla böyle değildi... Çocukluğumun bayramlannda, hep yeni giysiy- le bayram karşılanırdı. Hep bir coşku vardı. Bayram- larda çikolata, şekerin yanı sıra "bayram harçlı- ğı'nm ayn bir yeri vardı. Bir de likör. Şimdilerde bayram ziyaretlerinde ne oluyor pek bilmiyorum. Gelenek hangi biçimiyle sürüyor? Bay- ramlarda yalnızca annemin ve teyzemin evine yani yalnızca onlarla "bayramlaşmaya" gidiyorum. Biz- leri, bayramda görmek istedikleri için. Son yıllarda bayram günleri Istanbul'un görünü- mü genellikle aynı. Araba sayısı azalıyor; trafik sıkı- şıklığı kalkıyor. Yollar boş. Özellikle Istiklal Caddesi gibi "ünlü" yerterdeki, "krtle" gözle görülür bir biçimde değişiyor. Sanki bir "ziyaret" yeriymişçesine caddede bir dolaşım göz- leniyor. Yollarda gördüğünüz insanlar temiz, pak; hemen giyimleri dikkatinizi çekiyor. "Sıradan" günlerde Is- tanbul'da insanlan bu kadar temiz, pak göremez- siniz. Yollan böylesine boş göremediğiniz gibi. Ortıan Veli'nin şiirinde, "Hereke'den çıktımyola I Selâm verdim sağa sola" dediği gibi ben de Istin- ye'den yola çıkıyorum bayramın birinci günü. As- lında hiç sevmiyorum bayramlarda dışanya çıkma- yı ama... Yolum uzak, taa Bakırköy; çocukluğumun geçti- ği, o zamanlar bana göre dünyanın en güzel yeri olan, yeşilliğiyle, insanlanyla, iki katlı bahçeli evle- riyle, gülleriyle, sahilindeki çay bahçeleriyîe benim cennetim olan Bakırköy. Ya şimdi; hiç uğramak istemediğim bir yer benim için... Son yıllarda "rant"\a birlikte, doğal olarak Bakır- köy de bozuldu, kalabalıklaştı. Bahçelerinde gülle- rin bulunduğu iki katlı evleryerini dört beş katlı, çir- kin beton yığınlarına bıraktı. Çarşısında yürümek olanaksız. Hele bir ara yanılmıyorsam, dünyanın en kalaba- lık ilçesiydi. Sonra belediyelere aynldı. Şimdi galr- ba Türkiye'nin en kalabalık ilçesi. Belki Avrupa'nın da. Güllerden eser yok. Artık Bakırköy'e yolcuiuk pek hoş değil. Hele bayramın birinci günü. Hele Kurban Bayramı'ysa... Evden adımımı atar atmaz, kesilen "kurtania karşılaşıyorum. Kendine göre uygun biryerbulan, kurbanlık hayvanı, koyun, manda vb. oracıkta ke- siveriyor. Derisini yüzüyor. Kanlar sokaklann orta- sında akıyor. Hayvanın iç organlan sağa sola saçıl- mış. Bakmamaya özen gösteriyorum; ama böylesine bir gerçekten nasıl kaçabilirim. Istinye'den Taksim'e kadarki minibüs yolunda et- raftaki görüntü hep aynı. Yıllardır böyle. YoJun or- tasında kesilen bir hayvanı görmeye bir türiü alışa- madım. Hani bir iki tane olsa neyse; her yerde kar- şınıza çıkıyor. Kimse de bunu düzeltmiyor. Ama iki görüntü var ki; şaşkınlığa düşmemek elde değil. Birincisi, Taksim Meydanı'na paralel olan, tam Gezi'nin katsjsına dyşen, (Harbiye yönünde) Ayde- de Caddesi ndekii Bu yolun girişi metro inşaatı do- layısıyla kapalı. Tam caddenin ortasında yapılan- "kesim" işini bir türlü çözemiyorum. Nasıl bir iştir bu, anlayan beri gelsin. Ikincisi, artık tüm bu kan görüntüsü bir kâbusâ dönüşmüşken; çünkü yol boyu bir türlü bitmekbil- miyor; Yenikapı'da karşılaştığım "manzara". Gül- sem mi, ağlasam mı, ne yapsam bilemiyorum. Yenikapı sahil parkındaki Yaşar Kemal'in heyke- linin altında birileri "kurbanlık bir hayvanı" kesiyor- du. Galiba biraz heykelin gölgesinden yararlanıyor- lardı. Insanın aklına başka şeyler de geliyor. Belki de heykelin "ermiş" birine ait olduğunu sandıklan için orada kesiyorlardı. Ne bileyim, belki de Yer Demir Gök Bakır'ı oku- muşlardı da, hani Taşbaşoğlu'nun etkisinde çok kalmışlardı da, onun için orada kesiyorlardı. Belki de Yaşar Kemal için bir adaktı... Garip bir yolcuiuk oluyor, bayramın ilk günü Ba- kırköy'e.. . Garip ve insanı çok rahatsız eden bir yol* cujuk... Özcesi, yirmibirinci yüzyılda benim kafam böyle- sine görüntülere pek basmıyor. Tüm bunlara kar- şın istanbul'suz kalmak" da olanaksız geliyor ba- na. Attilâ llhan'ın dizelerini anımsamanın tam sıra- sı: "ulan yine sen kazandın Istanbul sen kazandın ben yenildim kulaklanmdan kan fışkınncaya kadar yine emrindeyim" Ömer Hayyam'm nıbaileri tiyatro sahnesinde • Kültür Servisi - Şaır Omer Hayyam'm rubailerinden oluşan tiyatro oyunu, 26 nisan tarihinde Tiyatro Vizyon tarafından Türk-lngiliz Kültür Derneği'nde sahneye konulacak. "Hayyam'm Bu Sözlerine Ne Dersin" adlı tek kişilik oyunu sergileyen Sancar Tanışman, oyunu aynı zamanda yönetiyor. Belirli bölürnlerin şan, piyano ve flüt ile zenginleştirildiği oyun, Ömer Hayyam'm piyasada bulunan rubailerinden seçilerek kolaj . . ı tekniği ile sahneye konuldu. Oyunda, Sancar j Tanışman'a soprano solist Sinem Şarapçı, piyanoda Esra Betül Gülsoy ve flütte Ahmet Bozacı eşlik edecek. Oyunun koreografısi Seval Kaya'ya, dekoru tlhan Ateş'e ait. Yapı Radyo'dan Vanilya ve Çikolata •Kültür Servisi -102.2 Yapı Radyo her perşembe saat 21.00-22.00 yeni bir caz programı sunuyor dinleyenlere: Vanilya ve Çikolata. Erhan Altunay'ın hazırlayıp sunduğu programda adından da anlaşılacağı üzere beyaz ve zenci cazından örnekler, cazın ilk dönemleri, büyük orkestralar, müzikaller ve Latin caz yer alıyor. Bu hafta müzikallerden ve film muziklerinden seçmelerin yer alacağı programda, Lisa Minelli, Lorenzo Fuller. Gene Kelly, Fred Astaire, Ginger Rogers gibi sanatçılann yapıtlanna yer veriliyor. Ferhan Şensoy Hollanda ve Belçika'da • Kültür Servisi - Ferhan Şensoy, 300. gösterisine ulaşan, tek kişilik "Felek Bir Gün Salakken" adlı oyununu sahnelemeye hazırlanıyor. 25-26 nisan tarihlerinde Amsterdam Nieuvve De La Mar Theater'da sahnelenecek olan oyun 27 nisan tarihinde1 de Briiksel'de Auditorium 44'te sahnelenecek.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear