25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK1997PAZAR HABERLERM-M-L LLFUJ.lXJXJJ.l. TÜGlK'in hazırlattığı raporda, özgürlüklerin yalnızca yasalarla sağlanamayacağı belirtildi 4 Düşünceye sınır konıılmaz' Bakanlığa su davası • İstanbul Haber Servisi - Sağlık Bakanlığı"nca bir yıl içinde kapatılması istenen su satış, ıstasyonlannın sahıpleri, düzenlemenin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle Danıştay"a dava açtı. Dava başvurusu, 202 ıstasyon sahibi adına avukatlar Vahit Genç ve Hülya Kudun tarafmdan yapıldı. 3 bini lstanbul'da olmak üzere Türkiye genelinde 6 bin dolayında su istasyonu bulunduğu, birçoğunun gerekli şartlara uymadığı belirtildi. 'Drejan' filminm müzikleri • Haber Merkezi - Gösterime girdıği zaman büyük ilgi gören ve 'kan davasına karşı' mesajlanyla ilgi çeken 'Drejan' filmınin müziği kaset oldu. Horasan'dan 11. yüzyılın başında Anadolu'ya göçen Drejanlann çabasıyla çekilen filmin muzikleri, Metin Karataş tarafından düzenlenmişti. Kasedin yapımcılığıni üstlenen Anadolu Müzik fiTmasının yetkilileri. 'Drejan' kasedinin otantik bir yapım olduğuna dikkat çektıler. Koltuklar dana derisr • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Türkiye Büyük Millet Meclisı'nin yenılenen genel kurul salonunun koltuklan için "ceylan densi" sipariş edüdiğine ilişkin haberler yalanlandı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Basın ve Halkla llişkiler Daire Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada. yenilenen genel kurul salonundaki koltuklann. basında çikan bazı haberlerin tersıne ceylan derisi değil, Italyan firması Patrona Frav tarafından ürerilen dana derisi okiuğu belirtildı. Basın sempozyumu • ANKARA (AA)- Devlet Bakanı Cavit Kavak, "Geleneksel Basın Sempozyumu" dolayısıyla Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erdoğan Kahya'ya bir kutlama mesajı gönderdi. Yurtdışında bulunması nedenıyle sempozyuma katılamadığını ifade eden Kavak. "'basının, yeni yüzyıla teknolojiyı yakalamış. çağa ayak uydurmuş, iyı yetişmiş bir kadroyla gireceğine" inancını dıle getirdi. Kavak, "21. yüzyılın en önemli sermayesinin bilgi olacağından arnk kimsenin kuşkusu yok. Bilgi,, gyç demektir. Bu güç mücadelesinin en önemli odak noktası da basın ve enformasyon olacaktir" dedi. Sayıştay'da seçımI ANKARA (AA)- Sayıştay Birinci Başkanlığı ve Sayıştay'da boşbulunan 15 üyelik için TBMM'de seçim yapılacak. Sayıştay Başkanlığı ve üyelikleri için adaylık başvurusu, 31 Aralık'a kadar TBMM Başkanlığı'na yapılabilecek. TBMM Genel Kurulu'nda yapılacak Sayıştay Başkanlığı ve üyelik seçımlen için gerekli değeriendirmeleri yapmak ve aday belirlemek üzere Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri arasından 15 kişilik "Sayıştay Başkanı ve Üyeleri Onseçim Geçici Komisyonu" kurulacak. Egitim-Sen'den kınama • İstanbul Haber Servisi - Eğitim-Sen İstanbul 7 No'lu Şubesi. yaptığı yazılı açıklamada, polislerin gösteri yapan öğrencileri dövmesi kınandı. Açıklamada gözaltmda tutulan tüm öğrencilerin hemen serbest bırakılması istendi. • 'Türkiye'de Düşünce Özgürlüğü Raporu'nda, kanunlardaki 'yasalar dizisi'nin bir kısmı tümden yenilenerek düşünce. kanaat, fikir, dil ve din özgürlükleriyle ifade olanaklannı dogrudan doğruya kısıtlayan. sınırlayan ve yasaklayan hükümlerin ayıklanması gerektiği belirtildi. İstanbul Haber Servisi - Mar- mara Üniversıtesı Hukuk Fakül- tesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İb- rahinı Kaboğlu Türkiye Genç Işa- damlan Dernekleri Yüksek Ku- rulu (TÜGİK) için hazırladığı *Türkiye'de Düşünce Özgürlüğü Raporu"nu kamuoyuna açıkladı. Kaboğlu, Türkjye'nin Avrupa Bırliği'ne kabul edilebilmesi için düşünce özgürlüğünün güvence- ye almması gerektığini belirtti. TÜGlK'in 4. kurultayı dün gerçekleştirildi. Ataköy Olimpi- yatevi'nde yapılan kurultayda Prof. Dr. îbrahim Kaboğlu kurul için hazırladığı "Türkiye'de dü- şünce özgürlüğü" konulu raporu- nu açıkladı. Raporun amacının Türkiye'deki düşünce özgürlüğü sorununu sergilemek olduğunu belirten tbrahim Kaboğlu, bunun yalnızca anayasal ve yasal düz- lemde yapılacak ıyileştirmelerle mümkün olmayabileceğini ifade etti. lnsan hakkının kışi özgürlü- ğü ve güvenliği ile düşünce öz- gürlüğü olmak üzere iki temel kavrama dayandığına dikkat çeki- len raporda, bu iki alanın bütün hak ve özgürlüklenn temeli ola- rak insan haklannm dokunulmaz alanlan şeklinde güvence altına alındığı ifade edildi. "Demokra- si, insan haklan ve gelişme"nın birlikte var olabıleceği gerçeğin- den yola çıkarak Türkiye'de dü- şünce özgürlüğü için anayasal ve yasal bağlamda gerçekleştirilme- si gereken maddeler şöyle sıra- landı: İlk aşamada başta Anayasa, Dernekler kanunu. Si>asal Parti- ler Kanunu, Basın Kanunu. Rad- yo ve Televizyon Yayınlan Hak- kında Kanun. Nüfus Kanunu, İl İdaresi Kanunu gibi'yasalar dizi- si'nin bir kısnu tümden yenilene- rek düşünce. kanaat,fikir.dil ve din özgürlükleriyle ifade olanak- lannı dogrudan doğruya kısıtla- yan, sınırtayan ve yasaklavan hü- kümlerayıklanmahdır. İkinci aşa- mada, "bılgilenme hakkı' ve 'yö- netim sav damlığı' nın sağlanması amacıyla yeniyasal düzenkmekr yapılmaJıdır." Raporda. Türkiye'de genel ola- rak hak ve özgürlüklenn ilerletil- mesi ve korunması amacıyla gü- vence mekanızmalannın da oluş- turulması gerektiği ifade edildi. 1982 Anayasasf nda hak arama özgürlüğünü engelleyen ve hu- kuk devletini zedeleyen hükümle- rin ciddi boyutlarda olduğunun vurgulandığı raporda, Anavasa Mahkemesi'nin Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamele- ri'ni denetleyemediği belirtildi. "Halkın avukatı. savunucusu ya da idari belge ve bilgilere giriş, komisyonu" gibi farklı adlarla anılan yeni mekanizmalann da sisteme dahil edilmesi gerektiğı- nin savunulduğu raporda. " Dü- şünce özgürlükkri çerçevesinde farkhuklan bastırmaya yönelik dü/enlemeler Türkiye Cumhuri- yeti'nin ulus-devlet çaosını zedete- yici boyutiardadır. Cnher devle- tin birieştiriciliği. ancak bu çan ko- runarak işlev görebilir. Birleştiri- ciKk her yerde av nı hukuk kural- lannın konmasıy la münıkündür" denildi. YENİ DÜZENLEMELER Cezaevlerinde hücre sistemine ilk adım Cumartesi Anneleri'nin 136. haftası ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Adalet Ba- kanlığı'nca "tnsan Hakla- n Çalışma Programr başlığı ıle hazırlanan pa- kette. Türk Ceza Yasa- sı'nda bir dizı değışiklik öngörüldü. Bakanlık. de- mokratikleşme paketi kapsamında. tutuklu ve hükümlülerin "hücre sis- temi" gerekçesıyle karşı çıktığı cezaevlerinde "o- da" uygulamasına geç- meyı planlıyor. Adalet Bakanlığfnın hazırladığı öntasanda. "anavasa değişiklikkri. ya- sa çalışmalaru vapısal ivi- leştirmeler. eğitim çalışma- laru hazıruk soruşturma- lannagetirilecekstandart- lar ve gözalb. savcüığın güçlendirilmesL adli tıp konulan, çocuk haklan. kayıp kişikrvefaili meçhul cinayetter, Türk Ceza Ya- sasının (TCY) 243 ve 245. maddelerine aykınlık suç- lannın takibi, cezaevlerin- de hükümlü ve tutuklula- nn haklan" konulan ve "iyileştirmeler ile Avrupa İnsan Haklan Komisyonu ve Divanı'ndaki davalann iztenmesini" ıçeren başlık- lar yer alıyor. Modern cezaevlerinin yapımı ve mevcut cezaev- lerinin revizyonu ıle kü- çük ve harap cezaevleri- nin kapatılması, mevcut cezaevlerinin ortak yaşam mekânlanna açılan \e "hücre tipi olmadığı" sa- vunulan oda sistemine ge- çiş düşünülüyor. Bakan- lık, daha önce de açıkladı- ğı bu u> gulamanın "hüc- retipinegeçiş"olduğu ge- rekçesiyk tutuklularve aı- lelerinden yoğun tepki al- mıştı. İnsan haklan konusun- da eğitim çalışmalanna ağırlık verildiğı belırtılir- ken. yargıç ve savcılann eğitim programlanna in- san haklan konulan da ek- leniyor. Cezae% i yönetici- leri ve personelı de insan haklan konusunda eğıtili- yor. Pakete göre. kışı güven- liğini sağlayacak biçimde yakalama, gözaltına alma ve gözaltından çıkarma formlan hazırlanarak sor- gulamaya standart getiri- lecek. Savcılara yeni yet- kilersağlanacak. Nezaret- hanelerin durumunu ve tu- tulan kayıtlan cumhuriyet savcılannın denetlemesi için genelge yayımlanaca- ğı: soruşturmalann doğru- dan doğruya cumhuriyet savcılannca yürütülmesi ve sorgulamada cumhuri- yet savcısının hazır bulun- ması uygulamasına. savcı sayısını arttırdıktan sonra başlanacağı bildinldı Hasta haklan \e yargı- da iyileştirmeler yapmak amacıyla, açlık grevinde- kı kişilenn ıstekleri olma- sa bıle, tedavilerinın yapı- labilmesini uygun gören uluslararası raporlar top- lanıyor. Kayıp kişiler konusun- dakı sıkıntılan ortadan kaldırmak için. mağdur yakınlannın, savcılıklar- dan gözaltına alınan ya- kınlannı araştırma olana- ğı sağlayan bir sisteme ge- çilmesı de öngörülüyor. Cezaev lerindeki tutuk- lu ve hükümlülerin her türlü gereksinimlerinin karşılanması, insanlık onurunun korunması, eği- tim ve el becenlennin ge- liştırilmesi için çalışmalar yapılırken ınfaz ve koru- ma memurlannm ünifor- malannın çağdaş bir şek- le getirilmesi için de ha- zırlıklar yapılıyor. Raporda, AIHK ve Av- rupa insan Haklan Diva- nı'nda, Türkiye aleyhine açılan davalann savunul- masında bakanlık bünye- sinde bir daıre başkanlığı- nın kurulacağı belirtildi. NAZIM GULMEZ 15 Ekim 1994 Kayıp YakaranüdıCumartesi Anneleri'nin eyleminde bu hafta, 19% yıhnda İstanbul'da bo- V'acılık vaparken gözaltına alınan ve bir daha haber alınamayan Doğube- yazıüı Orhan Yakar (16) anıldı. Avu- kat Eren Keskin, Yakar olavının Av- rupa tnsan Haklan Mahkemesi'nde görüldüğünü belirterek "Güvenlik güçlerinin iddiasına göre, yer göster- mek için Bingöl'e götüriilen Orhan Yakar mavına basarak parçalanmış. Bizkr, gözaltmda kaybediten her in- san gibi Yakar'ın da faiOerini istiyo- nız'"dedL İsci önderi Abdullah Bastürk'e mezarı basında saygı DISK, eski başkaııııu amyor İstanbul Haber Servisi - Eski DİSK Genel Başkanı Abdullah Baştürk. ölümünün 6. yılmda me- zan basında anılıyor. Tarihe geç- miş pek çok işçi eylemine önder- lik yapan Baştürk'ün sendikal hak ve özgürlük mücadelesi ıçerde gö- zaltılar ve yıllar süren tutuklan- malarla karşılık bulurken. yurtdı- şından özgürlük ve onur ödülle- riyle taçlandınldı. DlSK'in faaliyetine yenıden izinverildiği 1991 yılında^DlSK'i 8. Genel Kurul'a hazırlarken ge- çirdiği beyin kanaması sonucu ya- şama veda eden Abdullah Baştürk bugün Zincirlıkuyu'daki mezan basında anılıyor. DİSK'ten yapılan açıklamada saat 11.00'deki anma törenine DtSK ve bağlı sendikalann yöne- tim kurulu üyeleri. işyeri temsilci- leri ve üyelerinin katılacağı belir- tildi. DtSK'e bağlı Tekstil-Iş Sen- dıkası Genel Sekreteri Süleyman Çelebi, Baştürk'ün 1980 askeri darbe dönemınde idamla yargılan- dığı sıkıyönetim mahkemesinde, mücadele çızgisinden en ufak bir ödün vermeyen savunmasıy la hep hatırlanacağını vurguladı. Abudulah Baştürk, işçi haklan- na çok önemli kazanımlar sağla- yan mücadelesıyle tüm işçi sendi- kalannca ülkemizin sendikal mü- cadele tanhinin en saygın isimle- rinden biri olarak anılır. Abdullah Baştürk. 4 yılı aşkın süren cezaevi yaşamı süresince uluslararası sendikal hareketin bü- yük desteğini gördü, 1987 yılmda daha önce NeLson MandeUa'ya ve- nlen "İsyeç Sendikal Hareketi Öz- gürlük Ödülü"ne layık görüldü. 1991 'de DtSK' in faaliyetuıe yeni- den izin verilmesi üzenne genel başkan olarak DlSK'in başına geçti. Eralp özgen 'Herkes yargtya güvensin' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkıye Barolar Bırliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Eralp Özgen, "Bütün vatandaşlarunız için güvendiğimiz yargıya, millervekili söz konusu olunca güvenmemek için bir neden yokrur" dedı. Avukatlık yasa taslağını görüşmek üzere düzenle- nen baro başkan lan top- lantısının açılışında konu- şan Prof. Özgen, yürürlük- tekı yasanın eskidiğıni, ba- zı aksaklıklann yaşandığı- nı belirterek yeni bir yasa- nın gecikmeksizin çıkanl- ması gerektığıni söyledi. Milletvekili dokunulmaz- lığının sınırlandınlması tartışmalanna da değinen Özgen sözlenni şöyle sür- dürdü: "MiUetvekili dokunul- mazltğını hükme bağlayan anavasanın 83. maddesin- deki değişiklik önerisi, iki milletvekilinin dokunıu- mazlığı kaldınlınca. unu- tutanuş,öneri bir yana bıra- kılmıştır. Tüm vatandaşla- runız açıstndan güvendiği- miz yargıya, milletveküisöz konusu olunca güvenme- mek için bir neden yoktur ve böyle bir anlayış çelişki yaranr." Radyo Televizyon Yasa- sı'ndaki değişiklık hazır- lıklanna değinen Özgen, yayının durdurulması gibi ağır bir yaptınmın uygu- lanmasının hemen ikinci ihlal için öngörülmemesi- ni sağlayan değişikliği olumlu bulduklannı belir- tirken para cezalannın her yıl arttınlmasına ilişkin hükmü hatalı bulduklannı belirtti. Özgen. "Enflasyon daha yüksek seyrederse gi- derek öngörülen para ce- zası anlamsız hale dönüşe- bilir. Hükümetin vaaüeri yerine gelir de enflasyon yüzde 25'in altma düşerse, bu takdirde para cezası ku- ruluşu yok edecek bir düze- ye ulaşabilirr dedi. Özgen, yasada gerekli olan esas değişikliğın üst kurulun yapılanmasında olduğunu belirterek kurul üyelerinin özerk kurumlar- dan gelmesi gerektiğini vurguladı. SIFIRNOKTASI/ ORAL ÇALIŞLAR oral.calıslarta raksnet.com Sağlık-lş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoğ- lu'nun Avrupa Birliğı karan üze- rine yaptığı açıklamayı oku- dum. Ülkücü kesime yakınlığıy- latanınan Başoğlu'nun açıkla- ması, ülkemizdeki genel-geçer düşünceleri derii-toplu ifade et- tiği için bir anlam kazanıyor. Ne diyor ülkücü Başoğlu bir bakalım: "Yıliardan beri Avrupa Biriiği'ne girerek, Avrupa ile bütünleşme isteğimize karşı olumlu cevap alamadığımız bi- linmektedir. Bunun kendi poli- tikamızdan, tutum ve davranış- lanmızdan, siyasi partilerimizin iktidar ve muhalefet dönemte- rindeki açıklamalanndan, ya da medyamızda zaman zaman çı- kan ve kendimizi kusuriu gören politikalanmızdan kaynaklandı- ğı, bazı çevreler tarafından id- dia edilegelmiştir. Bu iddiala- nn, AB'nin Türkiye'yi Batı'dan dışlama politikasına dayandığı sürekli olarak gözden kaçınl- mıştır." Başoğlu, tepkilerini şöyle Kof Milliyetçilikle ABD Kapısmda... sürdürüyor: "Batı, güçlü, istik- rariı, kalkınan ve toplumu bü- tünleştirerek huzur içinde var- lığını sürdürmek isteyen bir Türkiye'yi bir türiü içine sindi- rememiştir... Batı, güçlü Türki- ye yerine, hasta Türkiye özlemi içinde olduğunu değişik vesile- lerle belirtmiştir..." "Bu aşamada ben Türk'üm diyen herkes, Batı'ya karşı ken- dimizi suçlamak, bu olumsuz- luklann kendi tutumuzdan kay- naklandığını iddia etmek, AB 'yi haklı görmek, kendimizi suçlu görmekten vazgeçmeliyiz..." "Bu karan reddediyor, alan- lan kınıyor, hükümet, bütün si- yasi partiler, medya ile ilgili bü- tün kurum ve kuruluşlan karar karşısında tutartı tavır almaya çağınyoruz." "Yaşasın Güçlü Türkiye." Bu fikirleri özetlersek ne de- niyor: "Kendimizeyönelik eleş- tirilerden vazgeçmeliyiz. Batılı- lar, 'Türkiye'de işkence yapılı- yor1 dedikçe, biz 'Hayır zinhar Türkiye'de işkence yapılmryor' diye bağınp durmalıyız. Batı, insan haklanndan söz ettiği za- man, lafını ağzına tıkamalıyız. Kürt sorunu dedikleri an, yapı- lan her şeyi reddetmeliyiz, bir- lik ve bütünlük üzenne nutuk- lar atmalıyız. Onlar, güçlü ve büyük Türkiye istemiyoriar, de- meliyiz. 'Şimdi biz güçlü vebü- yüğüz, bundan korkuyorlar. Herkes, hep birlikte hizaya gir- meli ve Batı'ya haddini bildir- meli' diye haykırmalıyız." Bu, basit milliyetçi tavnn Ba- tı ile ilişkilerimizi çözemeyece- ğini herkes bilir. O çok keskin ilk nutuklann ardından Yılmaz'ın ABD gezisini izliyoruz. ABD yö- netimi de Avrupa'nın dikkat çektiği konularda duyariığını di- le getiriyor. Askerin siyasi ya- şamdaki ağıriığının artmasının yanlış olduğu uyansını yapıyor. İnsan haklan, kişi hakveözgür- lükleri konusunda adım atma- mızı istiyor. Teröre karşı müca- delede, yöntemlerin değişme- sinden söz ediyor. ABD'li işa- damlan ise yönetime bakıyor- lar. Türkiye, insan haklan ve de- mokrasi konusunda adım at- mazsa, maddi yardımlann ve yatınmların da kesintiye uğra- yacağı mesajı veriliyor. Gerçek bu. Bir dünyada ya- şıyoruz ve Batı ile biriikte olmak istiyoruz. Bunun bazı ölçüleri olduğu da bir gerçek. Bu ger- çekle ABD'de de yeniden yüz yüze gelindi. ABD'de söylenen- ler ile AB karan arasında bir fark olmadığı ortada. Aynca Batı'nın ve ABD'nin insan haklan konu- sundaki uyanlan, haklı ve ye- rinde. Onlann bu istekleri han- gi amaçlaria öne sürdüğü ayn bir tartışma konusu. Sonuçta, bize insan haklanna duyartı olun, siyasi yaşamı sıvilleştirin ve demokratik kurumları işletin diyorlar. Biz buna ne cevap verece- ğiz? "Kahrolsun Batı Güçlü Türkiye onlan korkuttu. Vurvur inlesin, Hıristiyan Batı dinlesin" mi diyeceğiz? Size de komik gelmiyor mu bütün bunlar. Güneydoğu'da kullanmak için Sikorsky heli- kopteri istiyoruz. Yıllardır ABD kapılannı aşındınyoruz. AB'ye posta attığımızı söyledikten sonra VVashington kapılannda- yız. Bakin ABD Savunma Ba- kanı Willam Cohen, MesutYıl- maz'a neler söylüyor: "Askeri araç gereç ve helikopter veri- riz, eğer siz Batılı demokratik değerier yolunda net adımlar atarsanız. Bunu askerlere de anlattık." Isterseniz demokrasiden vazgeçelim, insan haklannı çiğ- neyelim ve Batı'ya bu talepleri nedeniyle posta atalım. Sonra da bağıralım: "Türkün Türkten başka dostu yoktur." Haydi hep beraber. MİKRO DtNÇ TAYANÇ Yazarımız yıllık iznini kullanıyor. O nedenle bu haftaki yazısını yayımlayamıyoruz. TOBB, 50 yıllık iliskiyi arastırdı 'Darbeler IMF operasyonu • ile bağlantılı' ANKARA (UBA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Bir- liği'nin (TOBB) yayın organı Ekonomık Forum'm) yaptığı araştırmaya göre. Türkiye'de demokratik haya- tı kesintiye uğratan askeri darbelerin, Uluslararası Pa- ra Fonu (IMF) ıle doğrudan bağlantısı bulunuyor. Araştırmada. Türkiye'nin 50 yıllık IMF'lı geçmışın- de, 16 stand-by anlaşması yaptığı belirtilerek 1958, 1970 ve 1980 devalüasyonlanndan sonra askeri darbe olduğu ve IMF'nın istikrar paketlenni askeri yönetim- lenn uyguladığı vurgulanıyor. Araştırmada, dönemin Başbakanı Adnan Mende- res'ın. IMF ıle yaptığı en önemli operasyon olan "1958 devalüasyonu", "Darbe-IMF" ilişkisinin ilk örneği olarak göstenlıyor. Araştırmada. şöyle deruliyor: "DP hükümetL4 Ağustos 1958'de devalüasyon yaparak 1 do- lan 9 TL'ye çıkardı. Hükümet 1946 sonrası en büyük devalüasyonu yapıyor ve bir dizi kemer sıkıcı politika- ya da imza atryor. Karşılığında da lMF'den yeni kredî ve borç erteleıne olanaklan elde eden DP hükümeti, yi- ne de siyasi platfomıda puan kaybetmekten kurrulamı- yor ve 1960 darbesinin ekonomik taşlan da yavaş yavaş, döşeniyor." Aynı araştırmada, 10 Ağustos 1970'te yapılan yüz- de 66'lık devalüasyonun ardından 12 Mart 1971 dar- besinin, 24 Ocak 1980 yılında yapılan devalüasyonun ardından da 12 Eylül 1980 darbesinin geldiği işaret edılıyor. IMF ile yapılan stand-by anlaşmasından son- ra uv gulanan istikrar paketinin sosyal huzursuzlukla- ra neden olduğu belırtilen araştırmada. IMF ıle yapı- lan stand-by anlaşmasından sonra ekonomik dengele- nn yenne oturtulması ile sendikal ve siyasal düzeni IMF paketine uyumlaştıracak düzenleme kararlannı alma görevini, darbe yönetimlerinin üstlendıği vurgu- lanıyor. .Araştırmada, Türkiye'nin 50 yıldır ekonomık sonın- lannı IMF ile çözmeye çahştığı ifade edılerek, ancak 50 yıldır IMF reçetelerini uygulayan Türkiye'nin, eko- nomik darboğazlannı kendi kendıne aşmada bir ilerle- me sağlayamadığına işaret ediliyor. Araştırmada. IMF ıle ilk stand-by anlaşmasının yapıldığı 1961 yılmda. 150 mılyon dolar seviyesinde olan dış ticaret açığının, IMF ıle yenıden masaya oturulmaya hazırlanıldığı bu- günlerde 20 milyar dolarlara ulaştığı belirtiliyor. Darbe mi IMF'yt, EV1F mi darbeyi getiriyor? 4 Ağustos 1958 kararları - Devalüasyon yüzde 220. - Dolar kuru, 9 lıra oldu. .• •••. •• .iu<ı - Dış ticaret kontrolünde gevşeme. .' ı. -KİTzamJan,. . .,, ,,„,<:«•. - İstikrar paketi. - 27 Mayıs 1960 askeri darbe 10 Ağustos 1970 kararları - Yüzde 66'lık devalüasyon. - Dolar kuru, 15 lıra oldu. - IMF reçetesı uygulanmaya başlandı. -12 Mart 1971 'de askeri darbe. 24 ocak 1980 kararları - Devalüasyon ve dolar 47 liradan 70 liraya çıkryor. - İstikrar paketi ve kemer sıkma politikası. -12 Evlül 1980 askeri darbesL 1UJU * - . - • 4İ? Cezaevleri Açlık grevleri yayılıyor NECATİ AYGES İZMİR - Nazilli E Tipi Cezaevi'nde 68 tutuklu ve hükümlünün başlattığı süresiz açlık grevi 33. güne gırdi. Nazilli E Tipi Cezaevi ndeki eylemi destekle- mek amacıyla Aydın. Uşak ve Buca cezaevlerinde bu- lunan toplam 287 tutuklu ve hükümlü de dönüşümlü açlık grevıne başladı. Eylemcilerden 16'sının sağlık durumlannin cıddı olduğu. 8'inin isekısmi felç geçİT- diğı ve gıda alamadıklan bildinldi. TAYD-DER'li aileler. Nazilli Cumhuriyet Başsav- cısı Muzaffer Oztürk'ün olaylara duyarsız kaldığını öne sürerek Adalet Bakanlığı'na suç duyurusundabu- lundular. Nazilli E Tipi Cezaevi'nde bulunan tüm si- yasi tutuklu ve hükümlüler. uygulamalan protesto amacıyla başlattıklan süresiz açlık gervini sürdürüyor. Avukatlar, eylemcilerden 16'sının sağlık durumlannin ciddi olduğunu öğrendiklerini söylediler. DinozoRH A F T A L I K M İ Z A H D E R G İ N İ Z Duran toplara çok sert vuran dergi ÇlKTl Aldınız mıP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear