Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3-1 OCAK1997 CUHA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
RTİKMGK
garüşecek
• A,YHARA(Cumıuriyet
Bürosu)- Radyo ve
Televizjon Üst Kurau'nun
(RTÜtCj,MillıGüveılik
K^irulu'nun(MGK)
"toölücü ve yıbcı yannlara
karşı süresiz kapatmi cezası
getırilmesı" >olundad
önensım bugun
değerlerıdırecegi bilcirildi.
,RTÜK'ün toplantısıtda.
MGlC'n n "böliicü ve yıkıcı
-yayınlan karşı süres^z
4capatma cezası verirnesi"
yoltında hiikümete yıptiğı
ta-vsiye ele alınacak.
v
Satacakbîrşey
kalmayacak'
• AMvARA(Cumiıuriyet
Bîirosu)- Tiirk Sanayici ve
Işadamlan DernegTnden
{TÜSİAD) sonra Türk
Sanayıcı ve tşadamkn
Vakfı (TÜSİAV)
yöneticileri de Türk-lş'i
ziyaret ederek. Türkıye'nin
sorunlan ûzerinde ortak
platform önerdiler Türk-İş
Genel Başkanı Bayram
Meral, özelleştirme
politikasının Türkiye'nin
nimetlerini yağmalatma
noktasına geldiğini
vurgulavarak •' 1997. 1998
belki iyi geçecek, araa
1999*a satacak bir şey
kalmayacak" dedi. TÜSİAV
Başkanı Veli Santoprak da,
yurttaşlann siyasetçılerin
zaafiyetleri karşısında
"bunalım içinde olduklannı
belirterek "'Gün ülke için
herkesın elini taşın altına
koyması gerektığı gündür"
diye konuştu.
Mumcu
komlsyonu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Lğur Mumcu
cınayetini araştırmak üzere
kurulan TBMM
komisyonunun başkanhğına
RP Ankara Milletvekili
Ersonmez Yarbay seçildi.
Komisyon. 3 şubat pazartesi
günü çalışmalanna
başlayacak. CHP'lilenn
önergesi üzenne kurulan
Uğur Mumcu Cinayetini
Araştırma Komisyonu dün
toplanarak görev bölümü
yaptı. Başkanlığa RP
Ankara Mittetvekili
Ersonmez Yarbay" ın
seçildiği toplantıda,
başkanvekilliğine ANAP
Manisa Milletvekili Tevfik
Diker. sözcülüğe de CHP
Ankara Milletvekili Eşref
Erdem getirildi.
Haâne'den nema
açıklaması
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Çalışanlan
Tasarrufa Teşvik hesabında
geçen yıl aralık sonu
itibanyla 525 trilyon 842
milyar 202 milyon lira
bıriktiğı bildirildi. Yılın son
ayındaki nemalandırma
oranı da yüzde 233.79
olarak açıklandı. Hazine
Müsteşarhğı'ndan yapılan
açıklamaya göre 1996
Aralık ayı itibanyla hesapta
bulunan paranm 189 trilyon
64 milyar 230 milyon
lirasının anapara, 336
trilyon 777 milyar 972
milyon lırasını nema
oluşturdu. Hesaptaki
^aranın 116 trilyon 634
milyar 461 milyon lirası
anapara ve nema olarak hak
sahiplerine ödenirken, 1
trilyon 765 milyar 68
milyon lira ıade olarak
kurumlara, 2 trilyon 22
milyar 883 milyon lira da
yatınm harcamalan ve
komisyon olarak Ziraat
Bankası'na verildi.
Kadtnlardan
pantolon eylemi
• BURSA (Cumhuriyet) -
REFAHYOL'un kamu
kurumlannda
kullanılmasını yasal hale
getırmeye çalıştığı türbana
kamu kesiminden tepkiler
gelmeye başladı. Bursa
Sigorta Müdürlüğü'nde
görevli kadınlar, önceki
günden itibaren ışyerlenne
pantolonla gelmeye
başladılar. SSK bünyesinde
bazı kadın çalışanlann
türbanla işe
başlatılmalanna
tepkı olarak önceki gün
pantolonlarla işyerlerine
gelmeye başlayan
kadınlann bu eylemlenni
sürdürecekleri öğrenildi.
Bursa Sigorta
Müdürlüğü"nde başjatılan
uygulamanın diğer kamu
kurumların da da devreye
sokulacağı ve kadınlann
etek yerine pantolon
giyerek mesaiye
başlayacaklan bu yolla
protestolannı dile
getireceklen de bildirildi.
Şeriatçı Akit gazetesinin yaymlanndan sonra Danıştay'a tehdit telefonlan geliyor
Danıştay ve Güzelgün hedef
ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - 12
Daire'nin "'devleteramazandüzenlemesi"
hakkında yürürlüğün durdurulması kara-
n vermesinın ardından Danıştay'a tele-
fonla tehdit mesajlan gönderildiği bildi-
rildi.
Şeriatçı Akit gazetesi Danıştay'ın tele-
fon ve faks numaralan ile iptal davasını
açan Bartın Adliyesi Yazıişleri Müdürü
Abduırahman Güzelgün'ün ev telefon-
larını açıkladı.
AJcit, "İşte hasta adam" başlığını kul-
lanarak fotoğrafinı yayımlayıp hedef gös-
terdiği Güzelgün hakkında, "Görüntü-
süyle Apo'yu andınyor" ifadesini kullan-
dı. Güzelgün, "Cehennemebiktin kesildP
ıçerikli tehdit mesajlan aldığını. devletten
koruma görevlısi isteyeceğini açıkladı.
Akit gazetesinin kendisini "Yeni Gü-
naydınw
dan aradığını belirterek demeç al-
dığını anlatan Abdurrahman Güzelgün ise
oruca göre mesai düzenlemesi yapan hü-
kümetin rejimi dinselleştirmeyi amaçladı-
ğını söyledi.
Alınan bilgiye göre, yürürlüğün durdu-
rulmasına ilişkin karar Başbakanlığa teb-
liğ edildi. Derhal uygulanması gerektığı-
ne işaret edilen karann uygulanmaması
durumunda. Türk Ceza Yasası'nda tanım-
lanan "görevi ihmai ve görevi kötüye kul-
lanma" suçlannın oluşacağına dikkat çe-
kildi.
Ancak Başbakanlık dahil. kamu kurum
ve kuruluşlannın önemli bır bölümünde,
Danıştay' ın yürürlüğün durdurulması ka-
ranna karşın, mesai saatlerinin normal
akışına kavuşturulmadığı bildirildi. Baş-
bakanlığın yapacagı itırazın Danıştay lda-
n Davalar Genel Kurulu'ndagörüşülerek
karara baglanacağı kaydedildi.
Akit gazetesinin dünkü sayısında iptal
davasını açan Bartın Adliyesi Yazıişleri
Müdürü ile Danıştay hedef gösterildi.
"Bunu Ytınan yapmaz" başlığıyla gaze-
tenin manşetinde yer alan haberde karara
bazı siyasetçilenn tepkılerine yer verilir-
ken Danıştay "ın telefon ve faks numara-
ları açıklandı.
Akit, "İşte hasta adam" başlıkh habe-
rinde de Danıştay'da iptal davasını açan
Bartın Adliyesi Yazıişleri Müdürü Güzel-
gün'ün fotoğrafinı da yayımlayarak "Gö-
rüntüsüyle Apo'yu andınyor" nitelemesi-
ni kullandı.
Haberde, sosyalıst görüşe sahıp bır
CHP'li olduğu öne sürülen Güzelgün'ün
ev telefonlanna yer verilirken Güzel-
gün'ün sicil dosyasının da bozuk olduğu
iddia edildi.
Akit gazetesi, 1995 yılının ağustos
ayındaki yayınlannda türbanlı 2 avukatın
kaydını barodan sılen Gümüşhane Baro-
su Başkanı AliGünday'ı hedef göstererek
Mesai sorunu
Dış
ilişkiler
aksıyor
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu)-Hükümetin,
ramazan ayı nedeniyle
mesai saatini geriye al-
ması, zaman dilimi 2 sa-
at ileri olan Avrupa ülke-
leri ve 7 saat ılen olan
ABD'yle yürütülmesi
gereken işlemlerde ak-
sakhk yarattı. Yetkıliler,
özellıkle ABD'de çalış-
ma saatinin başladığı
9.00 civannda, Türki-
ye'de mesainın fiilen bit-
tiğini, bu nedenle yazış-
malarda gecikme oldu-
ğunu söyledıler.
Dışişleri Bakanhğı.
Maliye Bakanhğı, Hazi-
ne, Dış Ticaret, Gümrük
Müsteşarlıklan, Özelleş-
tirme Idaresi Başkanlığı,
Emniyet Genel Müdür-
lügü, kamu bankalan gı-
bi Batı'yla ilişkileri yo-
ğun olan bakanlık ve ku-
rumlarda, iftara göre
ayarlanan mesai saatleri
nedeniyle sorun çıktığı
öğrenildi.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
şeriatçı lzzet Kıraç tarafmdan işlenen ci-
nayete giden süreçte etkin rol oynamıştı.
Aynı gazete, İsrail'le imzalanan savun-
ma ışbirlıği anlaşması aleyhine yaptığı ya-
yınlarla Cumhurbaşkanı Süleyman Demi-
ret'i hedef göstermiş, Akit'ın yayınlann-
dan etkilendiğinı ifade eden İbrahim
Gümrükçüoğlu adlı şeriatçı. Izmit'te
Cumhurbaşkanı"na karşı başansız bir su-
ikast ginşimınde bulunmuştu.
'Hedeflen
dinselleştirilmiş rejim'
Cumhuriyet'm sorulannı yanıtlayan
Abdurrahman Güzelgün ise davayı açma-
ya arkadaşlanyla konuştuktan sonra karar
verdiğini söyledi. Hükümetin uygulama-
smı "Udyüzlü" olarak değerlendiren Gü-
zelgün. şöyle devam etti:
"İktidar, açlık sınınnda tuttuğu geniş
memur yığuüanna 'Size para veremiyo-
ruz, ama ramazanı rahat ge-
çırin diye mesai düzenle-
mesi yapıyoruz' diyor.
Oruç tutmavan arkadaşlar,
rutan arkadaşlan zaten ida-
re ediyor. Onların açığını
kapaüyor. Burada amaç, fı-
ili durumu yasalaştırmak,
hukuku dinsellcstirmek.
Hükümet memurlan düşü-
nüyorsa insanca yaşayabile-
ceğjmiz bir maaş versin. in-
sanlann iftar sofrasına ko-
yacağı yivecek versin."
1992-1993 yıllannda
Tüm Yargı-Sen'ın örgütlen-
me sekreteri olarak görev
yaptığını anlatan Güzelgün,
Türkiye'deki inanç moza-
iğinin korunmasının ancak
laik ortamda sağlanabilece-
ğıne işaret ederek Akit ga-
zetesinin yayınıyla ilgili
olarak şunlan söyledi:
"Akit benimle Yeni Gü-
na>dın"dan anyoruz' diye-
rekgöriiştü. Bana gelip mü-
lakat isteseler verirdim. Bu
durum ahlaksızca. Benim
gizle>ecek bir şeyim yok.
Birtakım adamlan görev-
lendirmiş, 2-3 kişi dönü-
şümlü olarak arayıp "Ce-
henneme biletini kestin' gi-
bi tehditler savuruyortar.
Devlete, koruma görevlisi
için başvuracağım."
Güzelgün, davayı gazete-
de savlandığı gibi "menfaat
ihlaliT nedeniyle dpğiJ.
anayasaya aykınlıktan aç-
tığını da vurguladı.
Hükümetin küçük ortağı TEDAŞ ve TOFAŞ oylamasına kadar türbana dokunmayacak
DYP türban konusunda temkinliANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Hükümetin RP kanadının ka-
mu kurum ve kuruluşlannda tür-
ban serbestisine yönelik girişimiy-
le sıkışan DYP, Başbakan Yardım-
cısı Tansu Çilkr'le ilgili TEDAŞ
ve TOFAŞ oylamalanna kadar ko-
nuyu tartışma zeminine çekmeme-
ye çahşıyor. DYP, 18 şubatta TB-
MM Genel Kurulu'nda yapılacak
oylamaya kadar türbanı gündem-
den indirmeyi planlarken. parti üst
yönetimi de bu konuda sert açıkla-
malarda bulunmayacak. Geri adım
atmak ıstemeyen Başbakan Nec-
mettin Erbakan'ın ise muhalif
DYP'lileri, görevlendirdiğı millet-
vekilleri aracılığıyla ikna etmeye
çalıştığı kaydedildi.
RP. tabanına yönelik vaatlerini
gerçekleştirmek için türban, kur-
ban derileri ve karayoluyla hac ko-
nulannı yeniden gündeme getirir-
ken. hükümet ortağı DYP'nin, üni-
versıtelerde türban serbestisine ve
Türk Hava Kurumu'nun yanı sıra
özel kişi ve kurumlarca da kurban
derisi toplanması önensıne soğuk
bakmadığı belirtildi. DYP Genel
Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci.
türbanın ülke gündeminden çıka-
nlması gerektiğini belirterek. Üni-
versitelerde kıyafet serbestisınden
yana olduklannı söyledi.
-Türban devtetteolsun derseniz,
kıyafet yasası ve disiplin geliyor.
Ona uygun da\ ranılması gerekir"
dıyen Ekinci, öğrencilerin okuma
sürecinde türbanla ilgili bir sorun-
la uğraşmalannın doğru olmadığı-
nı söyledi.
DYP yönetimi, TBMM Genel
Kurulu'nda 18 şubatta yapılacak
olan TEDAŞ ve TOFAŞ oylamala-
nnda Genel Başkan Çüler'i riske
atmamak için kamu kurumlannda
türban serbestisi konusunda ısrar-
lı tutum sergilemeyecek. Oylama
süresine kadar ortağının güvence-
sini kaybetmek ıstemeyen
DYP'nin, kurban derilerinin THK
dışındakı kişi ve kurumlarca da
toplanması konusunda ortağına
Şaibeli oylama incelenecek
ANKARA (Cumhuri)-et Bürosu) - TBMM
Başkanlık Divanı. TURBAVın olanaklarını
kendi çıkan için kuHandigı gerekçesiyle DYP
Genel Başkanı. Dışişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Tansu Çilfcr hakkında verilen
sonışturma önergesinin oylamasmda sahtecilik
yapıldığı iddialannı incelemek üzere alt
komisyon oluşturdu. Çiller'in TBMM Genel
Kurulu'nda dün oylamanın yenilenmesi
olasüığıra dikkate alarak
yurtdışında bulunanlar da dahil olmak üzere
oylamaya katılmayanlann Ankara'da hazır
bulunmalan için verdiği talimat üzerine
Strasborg'da bulunan Sedat AJoğhı'nun katıldıgı
toplantı sona ermeden, Susurluk kazasmdan
sonra evine kapanan Sedat Bucak'ın da hasta
olmasına karşın korumalanmn eşliğinde
TBMM'ye gelmesi dikkat çekti.
TÜRBAN oylamasındaki sahtecilik iddalan
üzerine TBMM Başkanı Mustafa Kalemli
başkanlığmda toplanan Başkanlık Divanı, 8
iddiayı görüştü. ANAP, oylamaya katılmadıklan
halde katılmış ve ret oyu kullanmış gibi
göstenlen DYP'li Ergun Özdemir, Ergun Özkan
ve Şamfl Aynm'ın dtşında 2 sahtecilik iddiasını
daha gündeme getirdi. TutanakJara göre
oylamaya katılmış görünen DYP'li Turan Arınç
ve Abdülkadir Cenkçikr in de genel kurulda
olmadıklan; Annç'ın Izmir'de, Cenkçiler'in ise
hastanede olduğu savunuldu.
ödün verebileceği belirtildi. DYP
Genel Başkanı Çiller'in, TEDAŞ
ve TOFAŞ oylamalannın ardından
"Grubumu ikna edemcdim" ge-
rekçesiyle türbana izin vermeme
eğilimınde olduğu belirtildi.
Muhaüflere çengel
Başbakan ErbakaıTın Şeker
Bayramı'na kadartürban yönetme-
liğinin çıkanlabilmesi için RP An-
kara Milletvekili Hasan Hüseyin
Ceylan ve bir grup milletvekilini,
türbana muhalif DYP'lilerin ikna
edilmesi içingörevlendirdiği belir-
tildi.
Erbakan. önceki günlerde
DYP'li Devlet Bakanı Nevzat Er-
can. RP'li devlet bakanlan Lütfii
Esengün ve AbduDah Gül ile Ada-
let Bakanı ŞevketKazan'labir ara-
ya gelirken. toplantıda koalisyon
arasında sorun olan türban serbes-
tisi. kurban derileri ve karayoluyla
haccın gündeme geldiği belirtildi.
Devlet Bakanı Ercan, karayoluyla
haccın güvenlikli olmadığına iliş-
kin kendisine gelen rapor ve bil-
gileri Erbakan'a ilettiğini söyledi.
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (â planet.com.tr
Bir Alman yargıcın doğrudan
Çiller'i hedefleyerek yönelttiği
yenilir yutulur olmayan suçla-
malar, Türkiye'deki uyuşturu-
cu sorununu, ülke gündemine
kolay kolay çıkmamacasına
yerleştirdi. (Bir parantez: Bu-
rada şu çokça yinelenen gün-
dem saptırması korkusuna da
yer yok. Uyuşturucu kaçakçı-
lığı ve oradan sağlanan mılyar-
larca dolarlık rant da Susurluk
prizmasının yüzlerinden biri.
Gündem sapmtyor çeşitleni-
yor, derinleşiyor).
Emniyet Genel Müdürlüğü
ayyuka çıkan uyuşturucu reza-
letlerine karşı saldınya geçti.
Emniyetin kaçakçılıktan so-
rumlu birimlerinin en tepesin-
deki polis şefi basın toplantıla-
rı düzenledi, moda deyimle ga-
zetecilere brifing verdi. Dikkat-
li izleyici ve okuyucu fark et-
miştir. Polis şefi eroınin ham-
maddesi asit anhidrit'in üreti-
mini denetlemekten kaçınan,
asit anhidritticaretinden büyük
gelirier sağlayan Avrupa ülke-
lerini iki yüzlülükle suçladı.
Uyuşturucu ve Rantı
"Kesin ya da denetleyin asit
anhidritüretimini, olsun bitsin.
O asit yoksa eroin de yoktur"
demeye getirdi.
Avrupa'nın bu ve benzeri ko-
nularda sabıkasının epey ka-
labalık olduğu biliniyor.
Saddam'ın Halepçe'de
Kürtlere yönelik cankırımmda
kullandığı zehirli gaz Federal
Almanya'da üretilmiş, ihraç
edilmişti. Aynı günlerde, Fede-
ral Almanya, Saddam rejimini
insanlık için tehlikeli ve zararlı
bir rejim olarak niteliyordu.
Batı Avrupa devletleri he-
men tümü yoğun ticari ilişkıle-
n olmayan Şili faşist darbesini
mahkûm etmekte birbirleriyle
yanşmıştı. Sıra "önemli ve vaz-
geçilmez bir pazar" olarak ni-
teledikleri Türkiye'deki 12 Ey-
lül faşist rejimine gelince ağız-
lar kilitlenivermışti. (Bu satırta-
rın yazarı on iki yıllık siyasal
göçmenlik döneminde bu kilit-
li ağızlara çok tanık oldu. On-
ları demokratik duyarlığa ça-
ğırmaya yönelik pek çok girişi-
mindegeri püskürtüldü, sepet-
lendi. Yani dolaysız tanıktır).
"Baba " diye ünlenen nice iri kı-
yım uyuşturucu kaçakçısı, yıl-
lardır isviçre başta olmak üze-
re Batı Avrupa'da fink atıyorlar.
Kara para trafiğinin esas kay-
mağını yiyen saygın (!) banka-
cılarla kol kola vize, oturma iz-
ni, pasaportgibi bürokratik en-
gellerle karşılaşmaksızın yaşı-
yorlar.
Polis şefi bu tanıtlan (argü-
man) göstererek uyuşturucu
kaçakçılığının asıl sorumlusu-
nun Batı Avrupa ve ABD oldu-
ğunu ileri sürdü. Ekran başın-
da birlikte izlediklerimizden ki-
mileri "Valla adam haklı" dedi-
ler. Vapurda gazetesini okuyup
katlayanlardan, "Meğer haltı
Avrupa yiyor, suçu bize yıkı-
yormuş arkadaş" diye sıkı ah-
kâm kesenlere rastladık.
Zaten biraz gecikmeyle de
olsa bu Tırmık'ın yazılış nede-
ni bu yargılar. Polis şefinin açık-
lamaları. altı çizilmesi gereken
bir gerçeği gizliyor ve bu giz-
lenmemeli.
Türkiye ne asit anhidrit üre-
tebilecek düzeyde yüksek
kimya teknolojisine sahip ne
de denetimsiz, büyük çaplı af-
yon tarımı yapılıyor. Yani Türki-
ye'de dönen trilyonluk eroin
rantını ne "sanayici babalar"
(asit anhidrit), ne "çiftçi baba-
lar" (afyon tarımı) yiyor. Olsa
olsa "ulaştırma babalan "ndan
söz edilebilir. Yüksekova'dan
Türkiye'ye giren eroin, Avrupa
pazarındaki toptancılara ulaş-
tırılıyor. Zaten eroin ve öteki
uyuşturucularda rantın kayma-
ğı üretimden, perakende pa-
zariamadan filan değil, taşıma-
dan geliyor. Yüksekova, Van,
Adapazan, Düzce dolayların-
daki laboratuvarlarda asit an-
hidrit ile buluşan afyon sakızı
Avrupa'ya açılan sınır kapıla-
rından çıkarken, kaynaktaki
(Hindistan, Pakistan, Afganis-
tan) fiyatını birkaç yüz kere kat-
lamış oluyor.
Yani Türkiye'nin uyuşturucu
pazanndaki yüzde 80'lik ağır-
iığı üretimden, perakende pa-
zarlamadan filan değil, basit la-
boratuvar işlemlerinden ve ta-
şımadan geliyor.
Nice polis şefinin, özel tim-
cinin, aşiretreisinin, "vatanse-
ver katillerin", politika esnafı-
nın gırtlağa kadar gömüldüğü
uyuşturucu pazarından aldık-
ları pay da işte bu taşıma sü-
recine şu ya da bu ölçüde des-
tek olmalarıyla sağlanıyor.
iğrenç uyuşturucu ticaretinin
tek suçlusu yok. Avrupa'dan
Hindistan ovalarına kadar uza-
nan coğrafyada iç ıçe geçmiş
uğursuz halkalar var. Her biri
ötekinin tamamlayıcısı ve suç
ortağı. Türkiye'nin yüzde 80'lik
paymı bu "işbölümü" çerçeve-
sinde ele almak, Batı Avru-
pa'dan Türkiye'ye yönelen
suçlamaları bu açıdan değer-
lendirmekgerek...
POLtTİKA GÜINLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKA\A
Palavracı...
Şeriatçılar; başörtüsü özgüriüğü. Taksim'e cami gi-
bi konulan ortaya atıp gündem değiştirmeyi çok
seviyoriar. RP'nin giderek eriyen oylannı 'din bezir-
gânlığı'm öne çıkararak engellemeyi birinci görev
olarak kabul ediyorlar .
Şeriatçılar, özel televizyon kanallannı çok iyi kul-
lanıyoriar bu arada...
Demokrasi düşmanlannı tartışma programlann-
daben de izlıyorum...
Diyoriar ki:
"Kadınlar ister mini etek giysin, ister başörtüsü
taksın. Bunlar demokratik haklardır..."
Bu söylem aslında kandırmacadır...
Bugün Türkiye'de 'başörtüsüyle dolaşan' hiçbir
kadın baskı aitında değildir Üniversitelerde ba-
şörtülü, çarşaflı öğrenciler rahatlıkladerslere girmek-
tedir. Yıne 15-17 yaşındakı çocuklarlstanbul'un cad-
delerinde yeşil sarıkla dolaşmaktadır...
Şeriatçı yayınlar her yerde satılmakta yine laık
cumhuriyet düşmanı radyo, televizyonlar rTTÜK'ün
gözünün içine baka baka yayın yapmaktadır...
Acaba şeriatçılar 'zulüm edebiyatı'rn niçin yap-
maktadır?
Halkı kandırmak için...
RP giderek 'kurulu düzenin' partisi olmaktadır. De-
mokrasiyi ve insan haktannı savunduklannı söy-
leyen RP sözcüleri, iktidarda olmalanna karşın 'dü-
şünce özgühüğü' konusunda tek adım atmamış-
tr...
Devlet içinde örgütlenen çeteler hakkında yargı
yolunu bile açamayan RR din ve inanç sömürüsüy-
le 'kışkırtmacıhk' yapmaktadır...
Ikide bir 'Batı demokrasilehnden' ömek veren şe-
riatçılar, bilgisiz televizyon sunuculannın karşısın-
da milyonlarca insana 'demokrasi dersi' verdiğini
sanmaktadıriar...
Kimse bu oyuna gelmemeli, kimse Türkiye'yi or-
taçağın karanlığına götümnek isteyen şeriatçılann
tuzağına düşmemelidir...
Ne Almanya'da, ne Fransa'da, ne Ingiltere'de, ne
de Amerika'da 'dini giysilehe' öğrenciler okula gide-
mez, hiç kimse devlet dairelerinde çalışamaz...
Şeriatçılann anlattıklannın tümü palavradır...
•••
Dolar bugün 115 bin liradır...
Istanbul'un, Ankara'nın, izmir'in, Adana'nın varoş-
lannda yaşayan halk açtır. Diyarbakır'da açlıktan
ölenler vardır. Hakkâri'de bir yıldan beri çöplükte ek-
mek toplayan çocuklann sayısı giderek çoğalmak-
tadır...
1 Ocak 1997'den 28 Ocak 1997'ye dek Fak-Fuk-
Fon'dan yoksullara dağrtılan para ne kadardır?
Tam 3 trilyon 300 milyar lira...
Bu sayıyı RP'lı Devlet Bakanı Prof. Dr. Sacit Gün-
bey açıklamıştır...
Acaba 3 trilyon 300 milyar lira hangi iller aracılığıy-
la dağrtılmtştır, bu para kimlere verilmiştir? Hangi
ile ne kadar ödeme yapılmıştır?
Bu konuda RP'lı Devlet Bakan Günbey'in açıkla-
ma yapmasını bekliyoruz...
Çünkü bizim aldığımız duyumlar şöyledir:
"RP'Iİ belediye başkanlan ve RP'li muhtarlar bu
parayı kendi yandaşlanna vermışlerdir. Aynca bu
paralarla iftar sofralan kurulmuştur. Yine Fak-Fuk-
Fon'dan alınan paralarla RP'li il, ilçe başkanlan, be-
lediye başkanlan ve muhtarlar, gıda paketleri ha-
zırlayıp "RP'nin yardımı" diyerek yurttaşlara dağıt-
mışlardır...
Yine RP'li Devlet Bakanı Günbey, Hazine alanlan-
nın konutsuz yurttaşlara dağıtılacağını, para yar-
dımı yapılarak bu kişilere konut yapma olanağı sağ-
lanacağını açıklamıştır...
Bu durum gecekonduculuğa destek vermek de-
ğil midir? Hazina alanlan RP'nin tapulu malı mıdır?
•••
Pir Sultan Abdal Derneği Genel Yönetım Kuru-
lu üyeleri bir açıklama yaptı. Özetleyerek veriyorum:
"Bize göre Taksim 'e bir camiyetmez, Taksim Mey-
danı, Beyoğlu ve çevresine yan yana en az yüz ta-
ne cami yapılmalıdır. Ülkenin yüzde 99 'u Müslüman
olduğuna göre kimin malını kimden sakınıyorsunuz?
Hem diyelim ki bir cami yapıldı; hangi tarikat işle-
tecek (pardon yönetecek) bu camıyi?.. Bize sorar-
sanız Istanbul Belediyesi, Taksim çevresinde ciddi
ciddi kamulaştırma yapmalı; oradaki Atatürk Kültür
Men<ezi ve benzeri gereksiz, hatta zararlı bütün bi-
nalan yıkmalı; B/zans'tan Roma'dan ne kadar kâfir
kalıntısı varsa hepsi temizlenmelidir. Böylece Tak-
sim-Beyoğlu ve çevresineyüzlerce cami, Kuran kur-
su, imam okulu, dergâh ve tekkeler yapılarak tari-
katlar arasında bölüştürülmelidir. Dergâh ve tekke-
lerin yapımında harem daireleri ihmai edilmemeli;
şeyh, şıh ve dergâh başkanlanna yüzlerce güzel ca-
riye verilmeli, ücretleri de bütçeden ödenmelidir.
Ülkemizde imam-hatip ve Kuran kursu mezunla-
rına yenı iş alanlan yaratılmalıdır. Bu çocuklarımız iş-
sizlikle karşı karşıyadır. 'Din sektörüne' daha çok
kaynak, daha çok arsa ayn/ma/ı; Müslüm Gündüz,
Ali Kalkancı ve din okullanndan mezun olan, ülke-
mizın güzide evlatlan işsiz kalmamalıdır."
Din bezirgânlannın amacı; Taksim'e cami değil, iş
merkezi yapmak. Bu ış merkezine de iki minare di-
kip halkın gözünü boyamak...
Siz siz olun, din bezirgânlarının oyununa gelme-
yin, palavracılara kanmayın...
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (y Planet.com. TR
ÇAĞDAŞ YAYINLARI
HİKMET CETİNKAYA
KUBİLAY OLAY! VE
TARİKAT KAMPLARI
Hikmet Çetinkaya
300.000 TL (KDV dahıll