Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
23C3C411 9?7 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Öprelmensizlic
OUİ
/
• w»OİC-A (Cımhuriyet
Bta»su)-Vlıll Eğitiır
Bâ^nı rvefrurmt Sağlam.
Dt»i »e jCime-dogu'ca
'öretmeiîAzlic' nedeniyle
bitsrce ocauğınöğrenim
gcermedçcnu bei.rtti.
Saj.ara 99-6--997
öğ;*ıır. \kndi
OLş^nJsû H a Bölgesı
(OîjAl) e micavir illerde
bü Ak böûmû
topam 12*?6 cxulun
kapıSı clcuğvıru bıldirdi.
Sasarn. OJP'l Sabri
ErgLl'ûn ;azah soru
önegesire -verdiği yanıtta.
bu îgrenn y ı l n d a 7O7'si
Oh\.L. lıl 'i rrûca-viriller
olnaJc Lztre toslam 868
l
ned;niylekapaı oldugunu
bildrdı.
Ptfisler* Sarıyer
Adiyesi'nde
• ktanbü Haber Senisi -
" Kımarhanel erKrah'
olank tannan Ömer Lütfîi
Topıl'ın ödürÜTnesı
olavını soitştuıan Sanyer
Cunhunyst Sa^cılığı,
olava adı ianşan özel tım
görcvlisi Ayhan Çarkın'ın
ış arkadaş ü ç polisi tanık
olanık dinledi. Ayhan
Çarkın, Tcpal c nayeti ıle
ileilı olarak emnı^ette
verdigı ıfadede 38.88.
kodu ile çalıştığmı
belırtmıştı Sanyer
Cumhuriyet Sa\cılığı
bunun üzenne Çarkın'ın iş
arkadaşı üv- polis
memurunu tanık olarak
dinledi. Çarkın :1e birlikte
rutukJanan özel tim
görevlılen ve Sedat
Bucak'ın korumalan Ercan
Ersoy. Oğuz Yorulmaz,
Mustafa Alnnok, Enver
L'lu ile şofor Gani
ICızıkaya hâlâ Metris
Cezaevi'nde buljnuyor
Ögrencilere
cezaya tepki
H Haber Merkezi -
Demokrat Türkiye Partisi
Genel Başkan Yardımcısı
Ismet Sezgin, Manisa'da
ögrencilere verilen cezayı
ağır bulduğunu açıkladı.
Sezgin. "Çocuk HakJan
Sözleşmesi titizlikle
değerlendirılmeli ve en
önemlisi, işkence
iddialannın üzerinde
durulmalıdır" dedi. Öte
yandan Grup Yorum,
Özgürlük Türküsü, Ayşe
Gülen Halk Sahnesi,
Fotoğrafve Sinema
Emekçileri. Kültür ve
Sanatta Halktan Yana Tavır
Dergisi. Anadolu Halk
Kültür Sanat Merkezi ve
Okmeydanı Halk Kültür
Merkezi adına yapılan
ortak yazılı açıklamada.
gözaltında işkence gören
Manisah lise öğrencilerine
Izmir DGM tarafından
ceza verilmesi protesto
edildi.
Sopumluluk
sınavları
• İstanbul Haber Senisi -
Mılli Eğitim Bakanlığı,
sınıf geçme yönetmeliğine
tabi olan onaöğretim
öğrencilerinin sorumluluk
sınavını, sömestr tatilinin
uzaması nedeniyle 17-19
şubat tarihlerine erteledi.
istanbul 11 Milli Eğitim
Müdürlüğü'nden yapılan
açıkJamada daha önce 12-
14 şubat tanhlen arasında
yapılması planlanan
sınavlann. sömestr tatilinin
uzaması nedeniyle 17-19
şubat tarihleri arasında
yapılmasının
kararlaştınldığı belirtildi.
Türk-İş sahip
çıkacak
• ANKARA. (AA) - Türk-
tş Genel Setreteri Şemsi
Denizer, Çalışma ve
Sosyal Gü\enlik Bakanı
Necati Çelk'in, Halil
Tunç'u SSk Yönetim
Kurulu üye ığinden almaya
çahştıgını ıidiaederek,
'Türk-1ş Hslil Tunç'a sahip
çıkacaktır' jedi. Denizer,
Tunç'un, yıüarca Türk-îş
genel başkaılığı ve genel
sekreterligiyaparak işçi
sınıfı \e Türk halkına
büyük hizTretlerde
bulunduguru belirterek
'•Sa>ın Çelk'in çabalan,
işçilerimizn ve
em«klilerimzin dert kapısı
olaıı SSK'nn sorunlannı
çözecek çaJalar değildir.
Bu gibi panzanca
yaklaşımla-
kurumun
içinde bulınduğu önemli
sonınlan ç<zmez. aksine
dahada artınr" dedi.
Satılıil990sulu
BİS
Tel: 31 15 96
Aksiyon dergisi iki gencin bilerek AIDS mikrobu bulaştırdığmı duyurmuştu
Yalan haber yaşam karartb
• Aksiyon dergisinden sonra Zaman ve Gözcü gazetelerinde
de yer alan haber C.Ü. ve İ.G. adlı gençlerin toplumdan
dışlanmasına neden oldu. Biri işyerini kapattı, diğeri işinden
atıldı. AIDS mikrobu bulaştırdıklan ileri sürülen gençlerin iki
hastanede yapılan testlerde temiz olduklan anlaşıldı.
şilere nasıl bulaştırmaya çalıştıklan anlatı-KEREM1LGAZ
"Korkunç intikam", "Taşıyıcüardan kor-
kunç itiraflar: Bulaştırmak zorundayız",
"Sinsi intikam"...
Işte bu başlıkları içeren haberler düzen-
li bir yaşamlan olan C.Ü ve İ.G.'nın yasam-
lannı altüst etmeye yetti. Haftalık Aksiyon
dergisinin bu hafîaki sayısının kapak konu-
su olan haberde adı geçen kişilerin AIDS'i
insanlara nasıl bulaştırmaya çalıştıklan an-
latılıyor. İki hastaneden rapor alarak temız
olduklannı kanıtlayan C.Û. ve İ.G., habe-
ri yazanlar hakkında suç duyurusunda bu-
lunacaklannı belirtiyorlar.
Medyanın insanlann özel yaşamlanna
girmesi artık kamuoyu tarafından yadır-
ganmıyor. Ancak. gerçeği y ansıtmayan ha-
berler, insanlann yaşamlannı olumsuz yön-
de etkileyebiliyor.
Aksiyon dergisinin bu haftakı sayısının
kapak konusu olan \ e daha sonra Zaman
ve Gözcü gazetelerinde de yayımlanan bır
haber, iki kişınin iş yaşamlannın sona er-
mesine ve toplum tarafından dışlanmasına
neden oldu. Habere göre, C.Ü. ve t.G. adlı
hastalann \ irüsü arkadaşlanna v e diğer kı-
lıyor.
tnsanlara şınngayla kan enjekte etmeyi.
Kızılay Kan Merkezi'ne giderek kan ver-
meyi ve kasten insanlarla cınsel ilişkide
bulunmayı hedefledikleri öne sürülen bu
kışılerin amaçlannın "toplumdan intikam
almak" oldugu belirtiliyor. Derginın muha-
birlerinden Mehmet Baransu ve Giivenç
Ayar'ın haberine göre. erkek kuaföründe
çalışan ve AIDS hastası oldugu belirtilen
Î.G. şöyle konuşuyor:
"Her giin öleceğimi düşünmem. ölümü
bekJemem insanlardan nefret etmeme ne-
den oluyor. Bensiz dünya olmamalı. Bana
gelen müşterilere AIDS hakkında soru so-
ruyorum. Onlann AIDS'lileri alaya alan
konuşmalannı duydukça, bakışlarını gör-
dükçe çıldınyorum. Tıraş sırasında yüzle-
rini kesip, kendi elimdeki kesikten kan bu-
laşünyonım."
Haberde adı geçen diğer kişi ise Laleirde
tekstil firması olan C.Ü. Yabancı birisinden
kaptığı belirtilen vırüsü yine yabancılara
bulaştırma çabasında oldugu kaydediliyor.
Aksiyon dergisinin yayınından sonra Za-
man ve Gözcü gazetelerinde de yayımla-
EZAMAN
orkunç inti
Haftalık Aksiyon dergisinin bu haftaki savısının
kapak konusu olan haberde adı geçen kişilerin
ALDS'i insanlara nasıl bulaşürmaya çalıştıklan
anlanlıyor. İki hastaneden rapor alarak temiz
olduklannı kanıtlayan C.Ü. ve İ . C haberi
yazanlar hakkında suç duyurusunda
bulunacaklannı belirtivorlar.
nan haber sonrası bu ıkı kişinın hayatı bir
anda karanyor. Haberi yapan Mehmet Ba-
ransu ıle akraba olduklannı \e t.G. ile bir-
likte hatıra fotografı çektırdilderini belirten
C.Ü.. kcndisiyle bu hastalık konusunda hiç
konuşmadıklannı söylüyor. Kendisinin de
l.G.'nindebu haber üzenne evlerindendı-
şan çıkamadıklannı sövleyen C.Ü. "Biz
ga/etede fotoğrafi görünce şaşkına döndiik.
Ben dükkânımı kapattım. İ.G. ise işinden çı-
karüldı. Akrabalanmız bile bizden kaçıyor.
Türkiye'nin her yerindeki > akınlanmız bi-
ri arayıp haberin doğru olup olmadığını so-
ruyor. İ nsanlan inandırmak için hemen Ha-
seki Hastanesi'nden ve bir özel hastaneden
rapor aldık"diye konuşuyor. Bu işin peşi-
nı bırakmayacaklannı söyleyen ikj "med-
yazede", en kısa sürede haberi yapanlar
hakkında dava açacıklannı da söylüyorlar.
Konuyla ilgili görüştüğümüz Aksiyon
gazetesi Genel Yayın Müdürü Mustafa
Sungur, haberi yapan arkadaşlannın genç
ve belkı de kandınlmış olduğunu belirte-
rek, yazıda hatalar olabileceğinı söyledi.
Fotoğrafi yayımlanan kışilenn yüzlenni
kapattıklannı ve isimlenni rumuz olarak
verdiklerini anlatan Sungur. hukuki sonun-
luluk altında olmadıklannı öne sürdü.
EKMEK
ADEIEPTT işçisi taşeronlaşıııaya karşı
Türk-İş'e bağlı Haber-İş Sendikası'na üye bir grup işçi, KİT'lerin özel-
lestirilmesini sağlamaya çalışan REFArTYOL hükümetinL taşeronlaş-
ma uygulamalanndan dolavı protesto ettiler. Haber-İş Sendikası İstan-
bul 1 No'lu Şubesi'ne üye \°aklaşık 100 kişilik PTT çalışanı, dün Gay-
rettepe'deki Telefon Başmüdüriüğü'nün önünde toplandı. Burada \a-
püan açıklamada. ~PTT hizmetlerinin önemli bir bölümünün taşeron
firmalar tarafından ele geçirildiği" belirtilerek taşeron firmaların
PTT'ye girdikten sonra çeşitli aksaklıklann meydana geldiği savunul-
du. Açıklamada, bu firmalann. işçileri açlık sınınnda yaşa>abiiecekle-
ri kadar bir ücretle, sigortasız ve sendikasız çalışmaya zorladığı kayde-
dildi. Kendi çıkanndan başka hiçbirşe> düşünmeyen bu firmalann abo-
nelerine daha pahalı hem de kalitesiz hizmet sundukları ifade edilen
açıklamada, ö/ellestirme uygulamalarının yaklaşık 15 yıldan bu yana
uygulanmak istendiği surgulandı. Öıelleştirme öncesi oluşturulma>a
çalışılan "taşeron mafŞasının PTT'den atıiacağı"ka>dedilen açıklama-
da, Ankara'da 4 >ıl önce bombalı bir suikast sonucu öldilrülen gazete-
miz yazan L'ğur Mumcu için bugün İstanbul'da düzenlenecek \ üriiyü-
şe \e diğer etkinliklere katılma çağnsı yapıldı. (ÖZKAN GÜVEN)
İstanbul îl Başkanı Mehmet Atay, yanan il binasının tamir edilmesi için yardım istedi
ODP birinci yılını kutluyor
Haber Merkezi-Özgürlük ve Da-
yanışma Partisi, (ÖDP), kuruluşu-
nun birinci yılını "adalet, banş ve
demokrasi" ısteğiyîe kutluyor.
ÖDP'lüer Izmir, Ankara. Adana.
Bursa ve Trabzon'da düzenlenen
"İşsizliğe, zamlara, özeUeştirmeye,
çetelere hayır: katıl, değiştirelim"
mitinglerine hazırlanıyor.
ÖDP İstanbul II Başkanı Meh-
met Atay \e beraberindekı ÖDP
Yönetim Kurulu üyeleri. yanan bi-
namn önünde bir toplantı düzenle-
di. Atay. geçen günlerde partınin
Beyoğlu'ndaki il binasında çıkan
yangın sırasında 3 mılyarliralık za-
rar meydana geldiğını belırterek
tüm ÖDP'lileri yangının yarattığı
tahribatın giderilmesı için "ime-
ce"ye çağırdı. Atay, yangının ÖD-
P'nın birinci kuruluş yıldönümü ta-
rihıne denk gelmesının de anlamlı
olduöunu vurguladı.
HÂDEP temsilcılenyle KESK
Genel Başkanı Siyami Erdem'ın de
katıldığı toplantıda konuşan Atay,
tüm bilgisayarlann zarar gördüğü
'Çocuklar için Şefkate Çağn' kampanyası
İstanbul Haber Senisi - Türkiye Çocuk Hareketi tara-
fından, tüm Türkıye genelmde "Çocuklar İçin Şefkate
ÇağrT kampanyası başlatıldı. Çocuk Vakfı'nın ev sahip-
liğinde başlatılan kampanyada, Türkiye'deki çocuklarla
ilgili tüm dernek ve vakıflann yer alması planlanıyor.
Biryıl boyunca de\am edecek olan kampanya çerçeve-
sinde çocuklarla ılgılı yasal düzenlemelen içeren bir ta-
san hazırlanarak Meclıs'e sunulacak. "Çocuklar İçin Şef-
kate Çağn" kampanyası için dün, Çocuk Esirgeme Ku-
rumu Eyüp Çocuk Yuvasfnda Boşnak ve Türk çocukla-
nn katıldığı bir toplantı düzenlendi.
Toplantıda konuşan Çocuk Vakfı Başkanı ve kampan-
ya sözcüsüMustafaRuhiŞirin. Türkiye'de toplam 8 mil-
yon yoksul çocuğun yaşadığını belirterek,. Doğu ve Gü-
neydoğu Anadolu bölgelennde 3 mılyon çocuğun açlık
sınınnm altında, eğitim, sağlık, beslenme ve giyecek so-
runlan ile kuşatılmış bulunduğunu söyledi.
(Fotoğraf: İPEK YEZDANİ)
yangın sırasında ÖDP'nın önemli
bir bölüm arşıv inin de yanarak yok
olduğunu söyledi. Atay, yetkililerin
çıkan yangının nedenini henüz be-
hrleyemediklenni kaydederek "An-
cak yangmın kuruluşumuzun tam
365'inci gününde me> dana geunesi-
nin birim için özel biranlamı var. Bir
yıllık faaliyetimiz, tüm özgürlük, de-
mokrasi, banş vanülannuı ve emek-
çilerin yüreklcrinesu serpnıiştir. Bu-
na karşılık bir yıllık çalışmanuz,
tüm emek ve demokrasi düşmanla-
nna korku salma\a başlamıştır. Fa-
kat bizler, küllerinden yeniden doğ-
mayi beceren insanlanz. ÖDP en kı-
sa süre içerisinde \anguun bıraknğı
izleri silecektir" dedi.
İl örgütü binasındakj telefonjann
halen çahştıgını bildiren Atay. ÖDP
dostlannın, yardımlannı Türkiye fş
Bankası Beyoğlu Şııbesi'nde açılan
1422595 numaralı hesaba yatırabi-
leceklerini belirtti.
Olayın ardından biraçıklamaya-
pan ÖDP Genel Başkan Yardımcı-
sı Atilla Aytemur da partılennin Su-
surluk'ta meydana gelen rrafik ka-
zasıyla ortaya çıkan ılışkılenn üze-
rine gittiğini, bu nedenle de sabotaj-
dan kuşku duyduklannı belirtti.
Aytemur, yangının başladığı sa-
atte Beyoğlu Büyükparmakkapı
Sokak'ta bulunan Mımarlar Oda-
sı'na bomba ihban yapıldığının al-
tını çizerek bunun dikkati başka bır
noktaya çekmek için yapılrruş ola-
bileceğıni ifade etti. Yangında en
çok hasann bilgisayarlann bulun-
duğu odada meydana geldiğını kay-
deden Aytemur, yangın soruştur-
masını dikkatle izleyeceklerini bil-
dirdi.
Erdem de bir açıklama yaparak
ÖDP tstanbul tl Orgütü'nün kun-
daklandığını iddıa etti.
Yazar
Odabaşı'na
ödül
ANK\RA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yazar Yıhnaz
Odabaşı'na. PEN Yazarlar
Derneği'nin Onat Kutlar
adına düzenlediği "Fihn
Ö> kü Yanşmasrnda
kâzandığı "Başan Ödühı",
"Düş ve Yaşam" adlı
kitabıyla ilgili davanın
duruşmasından çıkarken
mahkeme önünde verildi.
Yılmaz Odabaşı, "Düş ve
Yaşam" adlı kitabı
nedeniyle yayıncı Niyazi
Koçak ile birlikte
yargılanmaya başladı. Dava,
kitapta "Atatürk'ün
haürasına hakaret edilme"
ve "İstiklal Marşı'nın tezlil
(aşağüama)edildiği" savıyla
açılmıştı. Yazar ve yayıncı
hakkında 2.5 yıldan 7.5 yıla
kadar hapis cezası isteniyor.
Ankara 2. Asliye Ceza
Mahkemesı'nde görülen
davanın ilk duruşmasında
Odabaşı, Atatürk'ün
hatırasına hakaret
suçlamasıyla ilgili olarak
şöyle konuştu:
"Atatürk'ün önemli
reformlanna
birçokJanndan daha fada
sahip çıknorum. Bu nedenle
kastettiğim Atatürk'ün
şahsı \e reformlan değiL
genel anlamda KemaUzm
ideolojisinln baa
vanlışlandır."
Odabaşı. İstıklal Marşı'nı
tezlil ettiğı savlanna karşı
savunmasında, Istiklal
Marşı'nda yer alan "Şu
ezanlar ki _." diye başlayan
ve "Benim iman dolu
gö^ûnu." diye biten
dızeleri laiklik anlayışıyla
bağdaştıramadığını belirtti.
Istildal Marşı'na hakaret
etmek amacında olmadığını
belirten Odabaşı, şiddet ve
dınsel fanatizm içerdiğini
iddia ettiği bu ikı dizeye
2000'li yıllann
Türkiyesi'nde eleştirel
bakmak gerektığıni söyledi.
Yayıncı Koçak ise, kitapta
suç unsuru
bulunmadığından
yayımladığını ve suçsuz
olduğunu belirterek.
beraatını istedi. Duruşma.
dosyadaki eksık belgelerin
tamamlanması amacıyla
ertelendı. Yazar Odabaşı
aynı kitabında bölücülük
yaptığı suçlamasıyla da
Ankara DGM'de
yargılanıyor.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Ne İsteniyor?
Üniversitelerımizde bir terör estirilmek isteniyor.
Tabii benim bildiğim bizim üniversite. Ama istan-
bul'da böyle işler olduktan sonra, Anadolu'da ne-
ler olabileceğini tahmin etmek bile istemıyorum.
Bızim bölümden, yani uluslararası ilişkiler bölü-
münden genç bir araştırma görevlisı, geçen hafta
sınavdan çıkmış odasına geliyormuş. İki sıvil me-
mur merkez binanın ortasında yolunu kesmişler.
'Dur' demişler, 'Üzerinı arayacağız.' Ortadafolyok
yumurta yok. Ayrıca ihbar falan da söz konusu de-
ğii.
Genç arkadaşımız öğretim görevlisı olduğunu ve
öyle canlannın istediği zaman adam arayamaya-
caklarını söylemış. Hüviyetinı istemışler. Gostermış
elbette.
Sivil memurlardan biri, 'Hadi gidelim' demiş ar-
kadaşına, 'Gerçekten öğretim görevlisıymış.' Ama
öbürü aramakta ısrarlı olmuş ve aramış. Maksat
'taciz etmek.'
Genç arkadaşımız kendisıni fakülte dekanlığına
davetetmiş. Ağzaalınmayacakküfürleretmışler. İs-
tediğin yere şikâyet et' demişler. Bölüme geldiğin-
de eli ayağı titriyordu. Ne olduğunu sordum. Olayı
anlattı. Hemen fakülte dekanlığına resmi bır yazı
yazarak olayın peşine düşmelerini arz ettim. Ve bu
işin takıpçisi olacağım.
Bunu yapan adam, zaten bilinen bir adam. Bana
da gösterdiler. Kızlara laf atmak mı istersinız? Er-
keklere 'posta koymak' mı istersinız? Gelenı geçe-
ni pis pıs süzmek mi istersiniz? Hepsı mevcut. Oğ-
renci olaylarında da 'müthış kahramanlık' gösterı-
yormuş. En önde o saldınrmış ögrencilere...
Bır öğretim görevlisine bunlan yapan adam, oğ-
rencilere neler yapmaz? Bunun amirlerı, mudürleri
yaptıklarını görmüyorlar mı, bilmiyorlar mı? Bunca
olaya girmiş çıkmış. Hâlâ üniversıtede tutmanın ve
öğrencileri tahrik etmenin bir anlamı var mı?
Üniversıtelere, özel güvenlık birımlerı kurulma-
sından söz ediyor kimileri. Doğrusunu ısterseniz,
ben bu 'özel güvenlık binmi' kavramına çok sıcak
bakmıyorum. Geçenlerde bir dergide gördüm. Er-
zurum Atatürk Üniversıtesi'nde ve Hacettepe Unı-
versitesi'nde denemışler ve başarılı sonuç almışlar.
Doğrudur. Fakat o üniversiteler zaten oldukça so-
runsuz üniversiteler. Türdeş öğrencileri var. Çatış-
maya her an hazır, farklı öğrencı gruplannın oldugu
üniyersitelere pek benzemezler.
Özel güvenlik birımlerıne sıcak bakmayışımın bır
nedeni de her işi özel sektöre ihale etmeye karşı
duyduğum tepki oluyor. Devletin kolluk kuvvetleri-
nin suyu mu çıktı? Zaten Güneydoğu'da kolluk kuv-
vetleri aczini ilan etti; korucu sistemine geçıldi. Bir
de büyük kentlerimizde mi pes edecekler?
Devleti devlet yapan tum hızmetlerde, vatandaş
ya da özel kesim göreve çağrılıyor. Eğitim, sağlık,
ulaştırma vs. derken şimdi sıra güvenlığe geldı her-
halde. Çok ayıp.
Devlet tüm asli görevlerınden kaçma çabasında.
'Devletiküçülteceğiz' derken, korkanm tümüyle or-
tadan kaldıracaklar. Eğer devlet vatandaşına bu
hizmetleri veremiyorsa, eğer devlet vatandaşlanna
bu hizmetleri vermekten âcızse, varlığını neyle açık-
layacak, varlığını nasıl meşrulaştıracak?
Ama emniyet güçleri, bu tür görevliler yüzünden
'sorun çözücü 'özelliklerini yıtiriyor, tam tersine 'so~
run oluyor' ya da 'sorun yaratıyorlar.'
Şu anda önümde İstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü'nün öğrenciler için hazırlattığı ve dağıttığı 'Terö-
re Hayır' başlıklı bir broşür var. A-4 boyutundakı bır
kâğıdın üçe katlanmasıyla oluşmuş. Kapağında bır
resim var, sormayın. 1930'ların ilkokul kitaplarında-
ki çizim teknıği. Tam geri zekâlılar ıçın hazırlanmış.
Kim çizer bunlan, kım çızdirir? Emniyet müdürlüğü
böyle broşür basar mı?
Bu broşürle okula gelen yeni ögrencilere teröre
ve teröriste karşı ne gibı önlemler alınması gerektı-
ği öğretilmeye çaltşılıyor. Bazı önerilere ben de ka-
tılıyorum. Fakat çok 'maksatlı' ıfadeler de görülü-
yor. Örneğin 'Üniversitelerdeki Tehlikeler' başlığı
altında, 'Okulda sizı bazı toplantılara, sosyal faalı-
yetadı altında kulüplere davet edeher...' denılıyor.
Üniversitelerimızdekı kulüplerın ne gıbi zorluklar-
la yaşama geçirilebildiklerinın en yakın tanıklanndan
biriyim. Öğrencilerimize değişik alanlarda formas-
yon kazandırmaya çalışıyoruz bu kulüplerle. Ve İs-
tanbul Emnıyeti, bu kulüpleri, sanki bireranarşı yu-
vası gibi değerlendiriyor. Aynı broşürde, dincı vakıf-
lardan hıç söz edilmemesı de bir başka ilginç nok-
ta.
İstanbul Üniversitesi'nin merkez binası ve çevre-
sindeki binalarda, bu ders yılında dört buyük saldı-
n oldu. Birçok öğrencımiz bıçak, balta ve tabanca
ile yaralandı. Basınımızın bir bölümü bunu her za-
manki gibi 'farklı düşüncedeki öğrenciler arasında
çıkan çatışma' olarak duyurdular. Ne münasebet?
Ortada farklı görüşten öğrencilenn çatışması falan
yok. Ortada öğrencilerimize yönelık saldınlar var. Ve
bu saldınlan engellemekle yükümlü memurlann bir
bölümü, saldırganlarta birlikte davranıyor.
1980 öncesinin iğrenç 'işbırliği', Susurluk sonra-
sı ortaya çıktı. Tansu Çiller'in vatansever olarak i-
lan ettiği katıllerin, kimden emıraldıkları ve kime hiz-
met ettikleri, gün gibi 'aşikâr' artık. Ve Türkiye'de de
varlığını demokrasiye borçlu olanlar ve ancak de-
mokrasi içinde var olabilecek bazı akılsızlar, şımdi
demokrasımizin altını oymak isteyen bu gibi 'ma-
şalann' varlığına göz yumuyor.
'Ne isteniyor' diye düşündüğüm zaman, gerçek-
ten akıl erdirmekte çok zorlanıyorum. insanların bu
kadar 'kör' ve 'bilinçsiz' olmaya hakları var mı?
Sevgili
Tevfik Akistanbuüu
Dönem arkadaşım, meslektaşım.
Var olduğunu ve çok özlemiş bir zamanda buluşacağımızı
aklımızın bir kenannda rutarak yaşıyoruz.
Hayatın sürprizlerini hep öğrenmek zorunda
kaldığımız halde bir türlü öğrenemiyoruz.
Oysa artık yoksun ve buluşma ihtimalimiz ortadan kalktı. Bu
beni çok üzüyor. Ve çaresiz olduğumu biliyorum. Hoşçakal.
Dr. Gürbüz ÇAPAN
Esenyurt Belediye Başkanı