22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 HAZİRAN 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 HABITATII kapsamındaki "Beyazperdenin Ardındaki Kentler HABITART Uluslararası Film Festivali" bugün başlıyor Kentleriıı beyazperdeye izdüşümü... Kültûr Servisi - TÜRSAK Vakfı \e Toplu Konut Idaresı işbirliği ile HABI- TAT II Birleşmiş Milletler İnsan Yerle- şimleri Konferansı kültürel etkinlikler programı kapsamında "Beyazperdenin Ardındaki Kentler-HABITÂRT Llusla- rarası Film FestivalT, adı altında bır film festivali düzenleniyor. 1 - 16haziranta- rihleri arasında düzenlenecek festival, uluslararası üne sahip yönetmenlerin im- zasının taşıyan ve kentlerin tıpkı bir oyuncu gibi yer aldığı filmlerin seçkin örnekleriyle. sinema sanatı yoluyla izle- yici>e, insan yerleşimlennin yarattığı so- runlan. kentsel çevre \e bıreysel mekân- larla toplumsal değişim arasındaki etki- leşimi, doğal ve tarihsel çevreye müda- halenın sonuçlarını ve kent yaşamının insan psikolojisi üzerindeki etkilerinı an- latmayı amaçlıyor. Beyazperdeye yansıyacak bu ürünle- rin sergilenmesi yoiuyla, kentleşme ol- gusuna ilişkin düşünme ve tartışma or- tamı yaratmayı da hedefleyen festival, bu tema çerçevesinde yaratılan nitelikli sinema ürünlerini geniş izleyici yığınla- n ile buluştururken sinema günlerinın keyfini bir kez daha HABITAT II Kon- feransı'nın içınde sunacak. Çeşitli ülkelerden ve Türkiye'den yak- laşık 80 filmin gösterileceği festival sü- resince, dünyanın çeşitli kentlerinde ge- çen ve kentin kendisinı de sosyal. kültü- rel. polıtik yaklaşımlarla izleyiciye his- settiren imgesel filmlerin, kısa fılm, bel- geseller ve festivalin teması çerçevesin- de Cumhuriyet Vakfı ve TÜRSAK Vak- fı işbırliğıyle düzenlenen "Bir Dakika- lık Kısa Film Yanşmasrnda ödül alan filmlenn göstenmı ile söyleşi ve panel- leri kapsayacak. Goran Paskaljevic (yönetmen). Pasca- leAubier(yönetmen). BarnaKaba>(yö- netmen). Katalin Petenyi( yönetmen), Dick Rijnekelyönetmen), Mildred Van Leeıroaarden (yönetmen). Mildred V'an Leeuwaarden(yönetmen). Derek Mal- colm(FIPRECSI). Nenad Dukic(FIB- RECSI) ve Ninos Mikelides'nin (FIP- RESCI) konuk olarak katılacağı festiva- lin. bugün saat 20.00"de gerçekleştirile- cek festival açılış gecesınde Matthieu Kassavits'ın "La Haine" (Nefret)adlı fıl- mi göstenlecek. Kent Filmleri Yanşması Filmin izlenmesine geçilnıeden önce Cumhuriyet Vakfı ve TÜRSAK Vakfı iş- birliğiyle gerçekleştirilen 1 dakikalık Kent Filmleri Yanşması "nın ödüllü film- leri sinevizyondan izleyiciye sunulacak ve ardından kazananlara ödülleri verile- cek. Ayrıca festival için yeniden düzen- lenen Beyoğlu Alkazar Cafe'de festival süresince Hüsamettın Koçan Atölye- si'nın çalışmalan sergılenecek. Yönetmenlığıni Engin YiğitgH'in. program danışmanlığını Vecdi Sayar'ın Mattihieu Kassovitz- 'Kin' Mike Figgis- 'EKeda Las \egas' feşitlı ülkelerden ve Türkiye'den yaklaşık 80 filmin gösterileceği festival süresince 'kentleşme olgusuna ilişkin düşünme ve tartışma ortamı yaratma* amacıyla. dünyanın çeşitli kentlerinde geçen ve kentin kendisini de sosyal, kültürel politik yaklaşımlarla /iciye hissettiren imgesel filmlerin, kısa film, belgeseller ve "Bir Dakikalık Kısa Film Yarışmasf'nda ödül alan filmler gösterilecek, söyleşi ve paneller yapılacak. Andre Techine- 'Sevdiğim Mevsim' Bertrand Blier- 'Erkeğim' üstlendiği festivalde. film gösterimleri Alkazar, Avrupa, Feriye sinemaları ve Alman Kültür Merkezi'nde gerçekleşti- rilecek. Festivalde Uluslararası Sinema Yazarlan Federasyonu tarafından ger- çekleştirilen "Eleştirmenlerin Seçtikle- ri"bölümünün yanı sıra. "Bir Dakikalık Kent Filmleri". "Kent Yaşamı" ve "Yö- netmenlerin Kentleri" gıbı bölümleryer alıyor. "Eleştirmenlerin Seçtikleri"bölümün- de yer alan toplam sekız fılm şunlar: UdayanPrasad'ın "BrothersinTrouble" (Zordaki Kardeşler), Nikolai Dosstal'ın "Cloud- Heaven" (Buluttan Cennet), Vassiüs Vafeas'in "Repo" (Tatil), Goran Paskalje\ic'in "Someone Else's Ameri- ca" (Başkalarımn Amerikası), Saeed Akhtar Mirza'nın "Mohan Joshi Ha/ir Ho" (Mohan Joshi'ye Çağn), Michael Klier" in "Ostkreuz" (Doğu Ka\şağı), Da- vid Elfrick'in "No VVorries" (Hiç Dert Değil), Bertrand Blier"ın "Mon Hom- me" (Erkeğim ),ZekiDemirkubuz'un'*C Blok"adlı filmleri. "Cumhurhet Vakfi işbirliği ile Kent Filmleri Yanşması"adlı bölümde ıse Sa- bahattin Çalışkan \c l'ğur Demirav'ın "Seçeneksiz". Ercan Diler"ın "Yarın". Nazan Koloğlu'nun "Gün Işığı", Ali Pek- şen'in "Mitoz" Önu-r Kangal'ın "Mi- nor",Tüla> AğcaveŞebnemOzpeta'nın "Cift Guide" (Kent Rehberi) adlı film- leri yeralıvor. Festivalin beş usta v önetmene yer ver- dıgı "l'stalara Sa>gı" bölünıünde ıse Chantal Akerman'ın "LesRendez-vous d'Anna" (Anna'nın Randevuları), "To- ute une Nuit" (Tüm Bir Gece),"Di'est" (Doğu),• 'Un Divan a New York" (New York'ta Bir Divan). Imre Gyöngössy, Barna kabav, Katilin Petemi'nin "Mez- telen Vagv " (Çıplaksın), "S/.amiizöttek" (Yurtsuzlar), "Europe is Far Awa\ " (Av- rupa Çok Uzakta), Pascale Aubier'in "Valparaiso, Valparaiso". "Le chant du depart" (A\ rılık Şarkısı), ~ Le fıls de Gas- cogne" (Gascogne'un Oğlu), V\ im VVen- ders'in "Alice in den Stadlen" (Alice Kentlerde), "Der Americanische Fre- und" (Amerikalı Arkadaşım). "l'ntil The End Of The World" (Dünyanın So- nuna Kadar). Jacques Tati'nın "Playti- me~, "Traffie" adlı filmleri izienebilecek. "Yönetmenlerin Kentleri" bulümünde. ünlü yönetmenlerin kentlere bakışlannı içereıı üç fılm yer alıyor Bunlar. Kieslowski, Riöneke. Leeu- \varden, Agresti, Guerin, Altorjav. Klop- fenstein. M'Bave, Kotetishvili, Pennell- YVilliam, Tarr ve Sen'in "Cit> Life" (Kent Yaşamı). Chabrol, Doııchet, Go- dard. Pollet, Rohmer ve Rouch'un Pa- ris'ıanlattığı "Parisvupar", Denys,Ar- cand. Michel Brault. Atom Egoyan, Jac- ques Leduc, Lea Pool, Patricia Roze- ma'nın "Montreal >u par" (Altı Yönet- men Montreal'ı Anlatıyor). Festivalin kapsamlı bölümlerinden bi- nsini "Kentte Yaşam" adlı bölüın oluş- turuyor. Bu bölümde C'haries Bina- me'nin "Eldorado", Stephan Frears'ın "Sammy an Rosie Get Laid" (Sammy ve Rosie tşi Pişirdi), Jacques Rivette'nın "Paris nous appartient" (Paris Bizim- dir), Louis Malle'nin "Zaziedanslamet- ro" (Zazie Metroda). Joe Mayın "Asp- halte" (Asfalt), Merzak Allouache'nin "Bab-ı el Oued Cirv", Goran Paskalje- vic"ın "Tango Argentino", VVoody Al- len'in "Mighn Aphrodite" (Sevimli Fa- hişe), Carlos Saura"nın "Ay Carmela", Helma Sanders- Brahms'ın "Apfelba- um" (Elma Ağacı). Mattihieu Kasso- vitz'nin "La Haine" (Nefret), Vuri Ma- nıin'in "VVindovv To Paris" (Paris'te Bir Pencere),Wa>neWang'ın "Smoke" (Du- man), Isnan Szabo'nın "Budapeşt Ta- les" (Budapeşte Ö> küleri). Krzytof Za- nussi" llluminarion*" (Avdınlannıa), Mi- ka Kaurismaki'nin "Helsinki-Napoli All Night Long" (Helsinki- Napoli tüm Bir Gece), Ikinci Bir Bakışadlı bölümde \\- eente Arnada'ın "Amantes" (Aşıklar), Mustafa Altıoklar'ın "İstanbul Kanat- lanmın Altında". Jean-Pierre Jeunerve Marc Caro'nun "Delicatessen-Şarküte- ri",Luc Besson'un "Leon-Sevginin Gü- cü", Mike Figgis'nin "LeavingLas Ve- gas (Elveda Las Vegas), Emir Kusturka "Arizona Dream" (Arizone Rüvası), Jo- el Schumacher'ın "Falling Dov»n" (So- nun Başlangıcı) Zalman King'ın "Delta of Venus" (Yenüs Deltası), Andre Techi- ne'nın "Ma saison Prefee" (Se>diğim Mevsim), Fernando Trueba'nın "Belle Epoque" (Güzellik Çağı), Quentin Ta- rantino'nun "Pulp Fiction" (L'cuz Ro- man)adlı filmleri >eralacak. Türkfılmlerinin yer aldığı"Türk Sine- masında İnsan Verleşimleri"adlı bölüm- de ıse Zeki Öktenin "Kapıcılar Kralı", Atıf Yılmaz" ın "Adı Vasfiye", Ali Özgen- türk"ün "At",Ya\uzTurgul'un "Muhsin Be>", Fehmi Yaşarın "Camdan Kalp", Kutluğ Ataman'ın "KaranlıkSular" ad- lı fılmlen yer alacak. Kısa filmlerin ve belgesellerin yer al- dığı Belgesel Sinema Kentlere Bakıyor ve Kentlere Kısa Bakışlar adlı festivalin dığer iki bölümü ücretsiz olarak gerçek- leştirilecek. Bu bölümlerden ilkinde Sü- ha Annın "Efeler ve Bacalar", "Sisler KoNUİunca". "Karlı Dağların Ardrve "Kula'daÜçGün",HasanÖzgen'in "İs- tanbul Hatırası", Hilmi Edkan'ın "Tar- labaşı", Altan Valçının "Haliç", Nesli Çölgeçen'ın "Ankarayı Seviyorum", Göksel Gülenso>"un "Âyasofya", Ragıp Tarançın "İzmir İzmir", Hasan Oz- gen"ın "Ve Taşlar tanıktır", Mihriban Tanık'ın'ın "Kayaköy", Enis Rıza Sa- kızh'nın "İstanbul'a Dair". TÜRSAK Vakfı Thomas Balkenhol Atölyesi'nin "Çeek Çek TariheGömülövoruz", Baha- dır Karataş'ın "Porsuk'un Öteki Yaka- sı", Yalçın Demir'in "Nehir ve Yaşam", Nur Akalın'ın "Fener",Gazel Kutların "Ara Güler Belgeseti" adlı belgelselleri yer alacak. Şehir Tiyatrolan 'nın yeni Genel Sanat Yönetmeni Kenan Işık: Belediye, tiyatroya baskı uygulamıyor Kültür Servisi - tstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesı Başkanı Şenol Demiröz,Erol Keskin'in ŞehirTiyat- rolan Genel Sanat Yönetmenliği görevinden alınmasına ilişkin yaptığı açıklamada. Keskin'in görevini iki yıldır ve- kâleten sürdürdüğünü ve zaten bir süre sonra emekliye ay- nlacağını belirfti. Keskin'in yerine Kenan Işık'ın atanması konusunda son iki yıldır girişimlerde bulunduklannı söyleyen Demiröz. "Işık'ın Şehir Tiyatrolan Genel Sanat Yönetmeni olarak atanmasındaki en önemli gerekçe, yazar, yönetmen ve oy un- cu olarak Türk tiyatrosunun önde gelen isimlerinden biri olu- şu, yerii riyatro oyunlarını sahnelemedeki başarısı ve son üç vıldır aldığı ödüİlerie biriikte tiyatromuzu uluslararası dü- zeyde başanvla temsil etmesidir" dıye konuştu. Erol Kes- kin'in de iki vıl boyunca çok başanlı bir performans gös- terdiğini ekleyen Demiröz, Kenan Işık'ın Şehir Tiyatrola- n'nı bir adım daha ileriye taşıyacak ve Türk tiyatrosuna ye- ni bir soluk aldıracak bir sanatçı olarak bu göreve atandığına dik- kat çekti. Erol Keskin ise gö- revden alınma karan- nı, "mesleğin bürokra- si ile olan karşılaşmala- rından doğan sorun- lardan biri" olarak de- ğerlendırdi; genel sa- nat yönetmenliği göre- vinden alınmasının. Şehir Tiyatrolan bün- yesindekı rejısörlük ve oyunculuk meslekleri- ni sürdürmesine engel olmayaca&ını da ekle- di. Öte yandan. IBTŞ Genel Müdürü ve Yö- netim Kurulu üyesi Karabe> Aydoğan. Akit gazetesinde yayımlanan belediye- nin kültür politikasını eleştiren yorumlann, Keskin'in gö- revden alınmasında etkili olabileceği görüşünü dile getirdi. Şehir Tiyatrolan Genel Sanat Yönetmenliği'ne getirilen Kenan Işık ise Şehir Tiyatrolan'ndaki yeni görevinin bir spekülasyon konusu haline dönmesini istemediğini belirte- rek aslolanın. 80yıllıktarihiyle Şehir Tiyatrolan gibi birku- rumu daha ileriye taşımak olduğunu söyledi. Atama kara- nnın kendisi için biremrivaki olmadığını belirten Işık. bu görevın kendisine verilmesi yolundaki taleplerin yaklaşık iki yıldır gündemde olduğunu. ancak teklifi kabul etmek için gerekli şartlann şu an oluştuğunu belirtti. Işık. Büyük- şehir Belediyesi ile yaptığı görüşmede daha özgür çalışma koşullan ve tiyatro yönetmeliğınin çağdaşlaştınlması gibi konular üzennde durduğunu söyledi. Keskin'in görevden alınmasına ilişkin olarak ise gerek Keskin'den gerekse tBŞT Yönetim Kurulu üyesi Aliye Uzunatağan'dan. yerel yöne- 1 timle ilgili herhangi olumsuz bir şey duymadığını vurgula- yan Işık. "Bugüne dek RP'li yerel yönetim konusunda aldı- ğuıı istihbarat geneüikle olumlu yöndeydir 'diyerek beledi- yenin tiyatro üzerinde herhangi bır baskı uygulamasının söz konusu olmadığını belirtti. Işık, Erol Keskin'in görev- den alınmasının yerel yönetimle ilgili bir sorundan kaynak- landığını sanmadığını da sözlerine ekledi. ŞTnin Sanat Yönetmeni Kenan Işık Bozuk kamyonını çevresmde MEMET BAYDUR "Bahçıvan İbrahim'e. Arç kövünden Gülizar'a, oğlu Ali'>e, Gül'e, sebzeci Ago'ya, Fatma'ya, Salih Kfendi'vc. Mehmet Efendi'ye, Kalbi De- lik Bacı'ya ve yerinden vur- dundan edilmiş bütün kövlü- lere." 1990 yılının kış aylarında Akdeniz'in öbür ucunda bir kentin gerçekten küçük bir odasında bu ithafla başladım 'Kamyon' yazmaya. Yedi martta başlamışım, on yedi nisanda bitirmişim. Soluksuz çalışılmış kırk gün. Sonra he- men yeni bir oyun yazmaya başladım. "Kamyon"u yazar- ken beş altı yıl sonra sahnele- neceğini. hele İstanbul Festi- vali seyircisinin önüne çıka- cağını düşünmüyordum elbet. Yerinden yurdundan edil- miş, köylerinden kasabalann- dan çeşitli yöntemlerle sürül- müş, büyük kente doğru itil- miş, oralarda çok kötü şartlar altında çalışma- ya zorlanmış ve sonra hizmet ettikleri insanlar tarafından sürekli horlanmış insanlar vardı ak- lımda. Bir kopukluğun. bir kültürel itiş kakışın oyununu mu yazacaktım? Kentli olduğunu id- dia eden zengin köylülerın küçümsedığıl. hor- ladığı hamalları-kapıcıları hizmetçıleril- şö- förleri- garsonlan-işportacıları mı yazacak- tım? Büyük şehire ve yollanna ayak uyduran kalpazan lumpenleri mi? Dalga mı geçecek- tim yoksa toplumbilim gözlükleriyle mi ~ir- deleyecektim" bu insanlan? Yüreğimin sesine kapılıp yazmayı denedim. Bu bozuk kamyonu Türkiye olarak algıla- "Kamyon' bugün \e yann saat 15.00'te Aziz Nesin Sahnesi'nde yabiliriz. Gelip gelmeyeceği hatta kim olduğu pek bilinmeyen bir tamirciyi bekleyen insan- ları da Türkıveli insanlar olarak görebilinz. Pek yanlış olmaz bu vaklaşım. Keşke bütün mesele bu kadar olsa. Türkiye nüfusunun ya- nsı kentlerde. varoşlarda yaşıyor artık. Köylü. efendımiz değil artık. Bütün bunlan düşün- düm "Kamyon"u vazarken. Ortaya bu hüzün- lü güldüru çıktı. Şanslı bir oyun yazarı olduğumu düşünü- rüm hep. Bir çok oyunumda olduğu gibi. bu yapımda da oyunumu olduğundan daha ıyi bir nokta>a çıkartan ^anatçı dostlarım söz konu- su. Benim için son derece önemli olan oyun müziğini yapan Mazlum Çimen geliyor aklı- ma hemen. Enfes bir çalışma. Dekor, kostüm, ışığı kotaran arkadaşlann emeği. Cengiz Da- ner'den Macit Sonkan'a. Erkan Taşdöğen'den Mümtaz Sevinç'e. Seda Yıldız'dan Halil Do- ğan'a kadar enfes bir takım oyunu çıkaran oyuncular. Oyunu dingin. alçakgönüllü bir us- talıkla sahneye koyan dostum Osman Wö- ber'in gülümseyen emeğini düşünüyorum bir de. Sayın Wöber oyunu anlamakla yetinmedi, katkılanyla zenginfeştirdi. Dediğim gibi şans- lı bir oyun yazanyım ben. Gerçek tiyatronun yazan da aşan bir gönül ve akıl beraberliği ol- duğunu bilen kişilerle çalıştım çoğu zaman. Az şey değildir bu. Herkese iyi seyirler dıli- yorum. (Festival kataloğundan almmıştır.) 'CSO Dostlan' dernek çatısı altında DUŞUNCEYE SAYGI Kültür Servisi - Cumhurbaşkanlığı Senfoni Or- kestrası (CSO) dostlan, dernek çatısı altında top- landı. Kurucu üyelen arasında si>asi partilerden üst düzey >önetıcılennın de bulundugu dernek. CSO'ya destek olmanın vanı sıra dınle> icilerle ılişkileri de geliştırmek. toplumsal güzellik anla- yışına derinleşmesine katkıda bulunmak ve mü- zik sorunlan üzenne eğıtsel çalışmalar yapmayı amaçlıyor. Avni Akyol, Pakizc Lmit Aluçluoğlu. Ethem Aünç, Prof. Dr. Hakkı Akalın. Hikmet Çetin, Öner Dinçer, Prof. Dr. Rıdvan Ege. Coşkun Ertürk. E. Aysel Dural, l lııç Gürkan, Güneş Gürseler, Avla Hatııiı. H. Basri Havran, İlker Havran, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlali. Prof. Dr. Ersin Onav, Hatice San,İsmetSezgin,Prof. Dr. Saadettin Cnal, Kök- sal Toptan \e Mehmet Saffet \atağan'ın kurucu- ları arasında şer aldığı 'CSO Dostlan Derneği'nın ılk genel kurul toplantısına kadar geçıcı ba^kanlı- ğa seçılen DSP'li Güneş Gürseler. çok seslı mü- zıgin gelişıp evrensel nıtelık kazanmasına, beste- cılerin özendirilmesıne maddi ve manev i katkıda bulunacaklarını söyledi. Gürseler, "'ülkemizde sanat kültürünün gelişiminde temel kurumlar- dan olan \e gücünü geçmişinden, Atarürk'ün gösterdiği ilgiden \e yüce makamının adını \e- rerek onurlandırılmasından alan CSO"nun, dünyada bugüne dek kesintisiz vaşamını sürdü- rebilmiş senfoni orkestralarının en eskilerin- denbirisidir"dıverek:orkestranınbugeçmışiıçe- rısınde ve özel yasasının vürürlüge gırdığı 1957 vılından bu yana, kamu kurumu olmanın olanak- İarını veolanaksızlıklarını değerlendirerekbugü- ne gelmış olduğunu söv ledı. Gürseler. hepsı başlı başına değer olan orkest- ra sanatçılarının hukuken memur durumunda ol- duğunu belirterek orkestranın halkla ılışkısinin konser dınlevıcıleriyle binırlı kaldığını. o>sa bü- tün sınırlı olanaklara karşın, dınle>ıcı sa>ısının hızla artmakta olduğunu söyledi. Gürseler. CSO'nun 1960'lıyıllardaSporveSer- gı Salonu'ndan bozularak yapılan 800 kışılik kon- ser salonuna sığamadığına dikkat çekerek çagdaş bır salonun özlemmin yıllardır duyulduğunu söy- ledi. Çoksesli müziğın gelışip evrensel nıtelık ka- zanmasında. bestecılerın özendınlıp desteklenme- sınde CSO'nun önemını bilen CSO Dostlan Der- negrnın. tüm üyeleri ile biriikte orkestranın koru- nup kollanmasında maddı ve manev i katkısını ko- vacagını belirten Gürseler. "Halkla ilişkilerdenje- ni konser salonuna, her yıl bütçe tartışmalan sıra- sında söylenen kem sözkre veıilecek vanıtlara ka- dar her konuda bizlere ve orkestramıza destek ol- mak üzere müzikseverleri dernegimize üye olma- va davet ediyoruz" dedı. Derneğm geçıcı >önetım kurulunda. Ayla Ha- tırlı (Başkan Yardımcısı). Prof. Dr. Sadettın Ünal (Genel Sekreter). Ethem Atınç (Sayman), Clker Hayran (üye)olarak görev yapacaklar. 'CSO Dost- lan Derneğf ne üve olmak ısteyen müzıkseverler. Prof. Dr. Muanımer Akso> Caddesi 12/8 Bahçeli- e\1er, Ankara adresındeki dernek merkezine mek- tupla başvurabılırler. MEMET FUAT Örtülii Zorbalık Yalnız bızde değil, bütün dünyada böyle. insanlar baskıya karşı çıkarlarken bile baskıcılıktan kurtula- mıyortar. Düşüncelerini söylemelerı yetmiyor. çeşitli yollarla onları benımsetmek. ılle üste çıkarmak için birtakım zorlamalara sapıyorlar... Çoğulculuğu birtürlü benımseyemiyoruz... Çoğulculuğu savunurken bile... Bu duyarlığın sanat alanına yansıyışı ise büsbütün anlamsız bir itişip kakışmaya dönüşüyor... Gerçekçi, çağcıl, çağcıl ertesi dıye bir gıdiş var ya Batı sanat çevrelennde, bızde de ıster istemez o gi- dişe uyarlanan bir şeyler yazıhyor şu günlerde. Bu çok doğal. lletışim büyüdü. dünya küçüldü... Birkaç dil bilen yazarlarımız başka uluslann yazar- larıyla yakınlıklar kuruyorlar. Aralannda dış ülkelerde yaşayanlar, hatta yabancı dillerde yazanlar da var. Değişik etkilerle sanaiyiların çeşıtlenmelerinde hıç- bir sakınca yok. Ama şu ya da bu çeşıtlenme doğrudan ya da do- laylı baskılarla üste çıkarılmaya çalışılınca. anlamsız bir itişip kakışma başlıyor. En kötüsü ise kımı eleştirmenlerin bir çeşıtlenme- yi Herleme olarak değerlendırıp öbür anlayışları arka- da kalmış, modası geçmiş saymaları. O zaman kafalar iyice karışıyor... Örnekse yazdıklarının bildirisi olmayan bir yazar bakıyorsunuz bir gün şöyle bır söz edivermiş: "Tat almak için okuma alışkanlığı bizde yeni yeni oluşuyor." Oylesine söylenmiş bir söz, üstünde duımaya değ- mez mi denecek!.. Ama biraz kanştırınca bakın altından neler çıkıyor: 1. Başka ülkelerde yazın yapıtları tat almak için okunur. 2. Biz ise yazın yapıtlarnı okurken toplumbilimsel. ruhbilimsel, siyasal çözümlemeler beklerız. 3. Ben yazınımıza "tat almak için okuma" yeniliği- ni getiriyorum. Doğru mu bunlar? Tat almak için okuma, tam tersine, bizim gelene- ğimizdir. Bu ülkede, Tanzimat dönemine kadar, ya- zın deyince akla gelen yalnızca divan şıırı olmuştur. Yazın yapıtlarını yarar için okumak Türkiye için dev- rim diye anılabilecek bir yeniliktir. Bu yenilik gerçekleştıkten sonra da tat almak ıçın okuma alışkanlığı sona ermemiş, Namık Kemal, Tevfik Fikret, Mehmet Akif gibi yararcı yazın adam- larının ardından Ahmet Haşim ile Yahya Kemal okurlarımızın en sevdıkleri şairler olmuşlardır. Türkiye'de "tat almak Içın okuma" oylesine köklü bir gelenektir kı. düşüncelerine düşman bırçok ınsa- nın, Nâzım Hikmet'ın şiirlerini severek okuduğu, şa- irin hayranları arasında yer aldığı görülmüştür. Aynca. dünyanın her yanında yazın yapıtlarını tat almak için okuyanlann yanı sıra, yararlanmak ıçın okuyanlar da vardır. Çünkü yazın yüzyıllardır bu iki işi de bazen birine. bazen öbürüne ağırlık vererek ger- çekleştirmektedir. Ne yasalar, ne eleştırmenler, ne de sanat kuramları engel olabılmektedir yazarlann gönüllerine göre davranmalarına. Kimi yazın eleştırmenleri her yeni anlayışın önce- kileri bütünüyle yok ettiğini sanıyorlar. Sankı yeni bir anlayışın öne çıkmasıyla biriikte öncekilerin hepsı, es- kimiş, bırakılmış, silinmiş oluyor. Oysa her yeni anla- yış, karşı çıkış döneminde bir sınırlama eğilimiyle ya- sakçı görünse de, sonra bir genışlemeyi getirır. Yazar ister bir bildiriyi aktarmak, ister salt tat ver- mek için olsun, yazın dünyasının bırikiminde işıne yarayan ne bulursa alıp kullanır. Toplumbilimsel, ruhbilimsel, siyasal bir söz söyle- mek, yararlı olmak istediğinde de, bunun için gerçek- çiliği seçmek zorunda değildir. Gerçekçiliğin ıçinde de. öncesinde de, sonrasın- da da, yazarlar anlatmak istediklerini anlatmış, bıldi- rilerini aktarmış, bir şey söylemek istemedikleri za- man da söylememişlerdir. Gerçekçi yazın geleneğini savunmak, sanatta ge- rilik ya da ilerilik, eskilık ya da yenilik göstergesı de- ğil, yalnızca bir seçimdir. isteyen coşumculuğu ya da simgeciliği, isteyen de çağcıllığı ya da çağcıllık erte- sini seçer. Başarı ya da başarısızlık bu seçıme bağlı olmadığı gibi, çağdaşlık ya da çağdışılık da çok da- ha bütünsel bir olaydır. Benim "içi boş güzellikler" sözümü gerçekçi yazı- na çağrı diye anlayanlar, içlerindekı yasakçı eğılim- leri önce görmeye çalışmalı, sonra da onlardan kur- tulmanın yollarını aramahdırlar. Homeros'un, Cervantes'in, Shakespeare'in, Baudelaire'ın, Kafka'nın Joyce'un ıçlen boş mu!.. Makedonya'da Türk karikatürcüler sergisi Kültür Servisi-Altı Türk kankatür sanatçısının eserlerinden oluşan kankatür sergisi. 16 mavıs - 30 mayıs tarihlen arasında Üsküp'te'gerçeUeşt'irildi. Makedonya'nın ünlü mizah dergısi •Osten'in düzenlediği sergıye Mahmut Akgün. Orhan Copkı. Burhanettin Ardagil, Kâmil Yavuz. Muhittın Köroölu ve Alper Susuzlu katıldılar. 80 eserin teşhir edildıdı sergi öncesinde sanatçılar, çeşitli radyo ve televızÇon söyleşilerine konuk oldular. Osten Galerisi'nde Türkiye Büyükelçisi'nin yanı sıra Türk Tıyatrosu ve Kültür Heveti'nin katılımıyla açılan sergıv'e ilişkin. sanatçılan ve eserleri konu alan bır de kıtapçık ba.sıldı. Galatasaraylı bestecilenin eserleri CD'de Kültür Servisi - Dev let sanatçısı Gürer Aykal yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası Galatasaray Lisesi mezunu bestecilenn eserlenni seslendırmek üzere stüdyoya giriyor. Hazırlanacak CD içınde yüzyılın başında önemli eserler veren ve halen çalışmalannı sürdüren bestecilerin eserleri ver alacak. Ulvı Cemal Erkin. Cemal Reşıt Rev. \alçınTura. Tımur Selçuk ve Ali Doğan Sinanaıl'e ait bestelenn seslendirileceği CD. temnıuz ayı başında müzikseverlerin beğenisine sunulacak. BUGUN HABITART E T K İ N L İ K L E R İ 8. ULUSLAR.\R.\S1 İSÎANBLL TİYATRO FESTt\ALİ Aziz Nesin Sahnesi'nde saat 15.00"te 'Kamvon' (İstanbul De\let Tivatrosu), Taksim Sahnesı'nde saat 21.30'da 'Histeri' (Tiyatro Stüdvosuı. Aksanat'ta saat 15.00 - 19.30da 'Abelard v e He'loise" (Aksanat Prodüksiyon Tıyatrosu) atJh ovunlar sahnelenivor. TİYATRO 5. Sokak Tiyatrosu'nun '\loskova Petuşki' adlı oyunu saat 19.00'da Darphane'dt(Topkapı Saravı 1 Av'lu) KONSER Bayanlar Grubu Ses ve Saz Müziği'nin konseri saat 21.15'te Taksim Meydanı nda GÖSTERİ 'Anadolu'dan Esintiler' ba^hklı folklor gösterisi saat 18 OO'de ^'erebatan Sarnıcfnda. Galatasaray Lisesi 13. Uluslararası Halk Danslan Festivali açılış gösterileri xaat 21.OO'de Taksim Gezi Parkı'nda.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear