22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı OrhanErinçO Genel Ya\ın Koordınatoru Hiknıet Çetinkaja # Yazıışlen Müdurlerı ıbrahimSıldu (Sorumlu), DinçTa>anç 9 Haber Merkezı Muduru Hakan Kara # Gorsel Yönetmen Fikret Eser Dii; Haberler Şinasi Danışoğlu # Knhbarat Cengiz \ ıldırım • Ekonomı Biilent Kızanlık • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir \ iicelman • Makalelcr Sami Karaören 0 Duzeltme Abdullah \ azıcı 0 Fotoâraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlerı Mehmet Faraç "launkurulu Orhan Erinç, Okta\ Kurtböke. Hikmel Çrtinkaja. Şûkran Soner, Ergun BakL Dürç Tajaırç, İbrahinı îıldız. Orhan Bursalı, Vtustafa Balba>. Hakan Kara. AnkaraTemsılciM Mustafa Balba> 0 Haber Muduru Doğan Akın Ataturk Bul\arıNo 125. Kat 4. Bakanlıklar- \nkara Tel 4195020 r hat). Faks 419502" 0 Izmır TemsılciM Serdar Kızık. H Zıva Bh 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks 44I9II7 0 Adana Tem.sılcı5ı Çetin Mğenoğlu. InonuCd I19S No 1 Kat 1. Tel 3522550. Faks 35225'7 0 Müessese Muduru Erol Erkut 0 Koordınator Ahmet Koruban 0 Muhas.ebe Biilent ^ ener #J<iare Hüseyin Gürer 0 l>letme Önder Çelik 0 Bılgı-Ulem Nail İnal 0 BıigısavarSıstem Mürihet Çüer \ C: 0 ^ onerını Kurulu Başkanı - Genel Mudur Gülbin Erduran 0 Koordınator Reha Işıtman 0 Genel Mudur Yarduncısı Mine Akdağ Tel 514 07 51 - 51.19580-5n846O-6I Faks 5118466 \a\ımla>an \e Basan: Yerı Gun Haber VanM. Bassn \e Ya>mcıİ!k \ Turk.ocağı C ad 3V 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 24b Islanbul Tel ıl) 2 I2l 5 12 05 05 (20 hat> Fak> tO 212ı 5! 1 »5 24EKİM 1996 Imsak. 5.54 Güneş. 7.19 Öğle: 12.55 fkındi: 15.49 Akşam: 18.18 Yatsı: 19.38 Mao'nun anısına BM'ye göre, gelişmiş ülkelerin bir yılda yaptıklan askeri amaçlı harcamalann tutan giderek artıyor 'Uzun Yürüyüş' • PEKİN(AA)-Çın. ulusal önder Mao Zedung'un ölümünün ardından komünızmı yıkarak dış dünyaya açılırken. "kapitalızmın yaratabılecegi manevi çözülme ve yozlaşmaya karşı" Mao"nun "Lzun Yüniyüş" ruhuna güç kazandırnor. "Uzun Yürüyüş'ün 61. yıldönümü nedenıyle düzenİenen törende konuşan Dev let Başkanı Jiang Zemın. 'Uzun Yürüyüş' ruhunun uygarlıkta zafer kazanmalarının bir teminatı oldugunu \urgulayarak de\nmden sonrakı yolun daha zor oldugunu söyledi. Çevre temizliği eğitimi • GAZİA.NTEP (AA) - Çevre Bakanı Zıvaettın Tokar. toplumun göre\inın. çocuklara kullanılabıhr bir çe\ re bırakmak oldugunu sö> ledı Çocuklara çevre eğitinunı öncelıkle aılelerın vermesı gerektıgıni \urgulayan Tokar, çevre kirlendikten sonra temizlenmesinin mali>etınin. kirletmeden önce alınacak tedbırlerın mali\etinden daha fazla oldugunu söyleyerek çalışmalarının sürdügünü kayderti. Posta İşletmesi anma pulları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Posta İşletmesi Genel Müdürlügü. KOBİ Yılı' anma pulu ıle 'Interpol' konulu özel gün zartları çıkarıyor. Çok renklı olarak basılan pullar satrça sunulmava başlandı. Dün KOBİ vıh'ilk gün damgası kullanılırken özel gün zarflan 25 bin lıradan satılma\a başlandı. Gönüllü bekçiler kaçırılıyop • ANKARA (AA)- Doğanın "gönüllü bekçileri' olarak nıtelendirilen şahınlerin. Türkı\e'den kaçırılarak, Arap şeyhlerının afrodız\ak ıhtıyaçlannın karşılanması amacıyla Sunye'deki kamplarda egıtıldıklerı bıldınldi. Sultan Sazlığı Tabıatı Koruma Vakfı'nın hazırladığı rapora göre Türkiye'den son 30 yılda. 30 bin şahin kaçınldı. Raporda. tarım zararlılarının sayısını dengede tuttuğu vurgulanan şahınlerin savısının azalması nedenıyle tahıl üretıminin de geriledığı belırtıldı. Mantarlara dikkat • ANKARA (ANKA)- Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı \'ecdet Öz. özellikle bahar aylannda ortaya çıkan mantar zehırlenmelenne karşı halkı uvararak kırlarda toplanan mantarlann yenmemesinı istedı. Bü\ük kentlerde zehırlenme oranının voğun olmasının genellikle gecekondularda yaşavan, yöreyi tanıma\an kesimlerde görüldüğüne dikkat çekerek dargelırli. aynı aıleye mensup kişılerde zehırlenmelenn artış gösterdiğını söyledi. Yazılı anlatımm önemi • ADANA(AA)- Çukuro\a Ünnersitesı Eğitim Fakültesı Dekanı Prof. Dr. Adil Türkoglu. okullarda teste dayalı eğitimin önplana çıkması nedeni\le vazılı anlatım becerilerine önem \erilmedıginı. bunun da öğrencılerde "fıkır üretme yeteneğınf olumsuz etkilediğinı belırttı. Türkoglu. hayat boyunca büvük önem taşıyan yazılı anlatımın. düşünen ınsan yetıştirilmesinde çok önemlı oldugunu vurguladi. İzmip'de deprem • İZMİR (.AA) - Izmır'de dün hafit şıdderte deprem oldu. Konuyla ilgili açıklanıa yapan Kandilli Rasathanesi \etkılileri. saat 11.12 de me\ dana gelen 3.8 şıddetındekı depremin merkez üssunün Karaburun ilçesi oldugunu belırttiler. Dünya süahlaınnaya karşı çaresiz ' i n s a n c ı l s i l a h l a r ' g e l i ş t i r i l i y o r Öldürmeyecek, uyutacak İSTANBUL (.\N'K\) - Amenkalı araştırmacılar. ölüme yol açmayacak "insancıl silahlar" gelıştırme vönünde çalışmalarını >oğunlaştırdılar. Toplu göstenlerde de kullanılabılecek "insancıl silahlar" sakathğa da >ol açmayacak. Sandomed dergısınde yer alan. "Silahlar öldürmevip uyutacak" başhklı yazıda, ınsanları öldürmeyen, hatta sakat da bırakmayan. "insancıl silahlann" kullanılma alanının barışı koruma çalışmaları ıçinde olacagı ka\dedildı. Avrıca askeri amaçlar dışında, toplu gösterılerı kontrol altında tutmak ıçın insancıl silahlann de\reye sokulabıleceğı belırtıldi. Bu alandakı çalışmaların gızlılık ıçinde >ürütuldügü. silahlann tam olarak neler olduklarının bilınmedigı kaydedıldı. \'arsayımlara göre gelecekte savaşlar şövle olacak- "Çok diişük frekanstaki sesler askerde yön du\gusunun ka> bolmasına. kusma \e kann kramplanna \ol acacak, \a\ına son >eriidiği anda bu dumtn. geride herhangi bir fıziksel etki bırakmadan ortadan kalacak. Lazer tüfeklen geçıcı körlük yapabıldıgı gıbı silahlann optik duyarlılıklannı da engelleyebılecek Havadan püskürtiilen bir ilaçla askerlerin u\uması sağlanacak. Yola dökülecek güçlü yapıştırıcılar araçlann geçışını engelleyecek. Boya ile karıştırılarak ha\a\a püskürtülecek polimerler. rakip uçakların görüş uzaklığını \ok ederek yerdeki hedefleri korınacak. Dıjıtal % ırüsler aractlığı ıle rakıbın bılgısa_\arlan ışlemez hale getınlecek. \erden \a da füzeden >apılacak elektromanyetik enerji ile silahlann işlemesi önlenecek. Hortumla püskürtülecek vapışkan bir köpük suçluyu oldugu yerde tutacak. fnsan bılıncinın temel alındığı psıkotronık silahlar ıse kışjnın bılinç yapısını. kontrol altına alarak onu saldmdan vazgeçmeye yönlendırecek." îlkyardım çantalan işe yaramıyor ASUMA.N ABACIOĞLL' İZMİR - Taşıtlarda bu- lunması zorunlu olan ilk- yardım çantasındakı mal- zemeler. trafık kazalan sı- rasında işe yaramıyor. Ka- zasonrasındahiçbirvaralı- ya tentürdivot. aspinn. mer- hem veya oksijenli suyla müdahale >apılmadıgını be- lirten Acıl Tıp Derneğı yet- kilılen. boşu boşuna taşı- nan bu malzemeler yerine araçlarda "bo>unluk.tahta parçası, temiz bir bez" gıbı eşyalarbulundurulmasının ilkyardımda daha çok işe yarayacagını sö\lüyorlar. Neler bulunmalı? Trafik Kanunu'na göre taşıtlarda bukındurulması zorunlu olan îlkyardım çan- tasında. "sargıbezLoksijen, tentürdivot, makas, yara merhemi. aspirin \e kan durdurmak için bandaj" o1- ması gerekıyor. TSE'nın " 10 kişiye kadar taşıma ka- pasiteli nakil araçlarında bulundurulacak ilkyardım çantalan ile ilgili** standar- dında ıse şu malzemeler ver alıyor: "Agızdan ağza suni solu- num \apma\a u\gun suni solunum maskesi; hava>olu- nu açıcı tüp: en az 50 santi- raetre uzunluğunda teksril malzemeden >apılnıışturni- ke; 5x10 santimetreebaduı- da en az beş adet kanı dur- durnıa amacıyla kullanıla- cak gaz kompres; 6 santi- metre eninde bir adet orta M\\a çok gerilmeli elastik bandaj: 5 adet 10x350 eba- dında. üç adet 5x350 eba- dında sargı bezi; en az 25 mi- limetre eninde, 2.5 metre uzunluğundaflaster;bir yii- zü ruruncurenkli\e ışık yan- sıtıcı özelliğe sahip olan, 200x250 santimetre bo>ut- larında plastik örgii; pas- lanmaz çelikten makas: en az 5 santimetrelik 10 adet çengelü iğne; 1 adet tıbbi iiç- gen sargı; 10 adet yara ban- dı; en az 5x10 santimetre ebadında 10 vaprakJı not defteri: kurşun kalem; Sağ- lık Bakanlığu Lluslararası Kaza ve Trafik Tıbbi Birü- ği. Kızılay ve kızılhaç tara- findan kabul edilmişilkvar- dım kitabı." Acil Tıp Dernegi Sekre- teri Dr. Ülkiimen Rodoplu. TSE'nın îlkyardım çantası ile ilgili standardında ılaç bulunmadıgına dikkat çe- kerek, "Zaten ilk yardım da ilaçsız, tıbbi malzemesiz. eli- nizin alrındaki malzemeler- le > apılan girişimlerdir" de- dı. Taşıtlarda yasalarla bu- lundurulması zorunlu tutu- lan ve oksijen. tentürdivot gıbı malzemeler ıçeren ılk yardım çantalannın ''janlış'' oldugunu \e "işe yaramadj- ğını" vurgulayan Dr. Ro- doplu. "Hiçbir yara acilen tentürdhotla silme\ i gerek- tirmez. Bunun pansumanı iki-üç saat sonra da yapıla- bilir. Onemli olan kaza son- rasında yaralının yaşamı- nın devam ettirilmesidir. Adam can çekişiyor. biz ko- lundaki yara\a oksijen ve tentürdiyoda pansunıan ya- pıyoruz, bu görülmüş şey değildir"" dı\e konuştu. ANKARA (ANKA) - Bırleşmiş Mil- letler'in kuruluşunun 51'incı yıldönü- mü ile Sılahsızlanma Haftası bugün baş- lıvor. Silahlanmanınbirtürlüönîeneme- diğı. çogu etnık sorunlardan ka\nakla- nan çatışmaların giderek arttığı \e bun- dan en büyük zararı çocuklann gördü- gü. BM"nin ise budurum karşısındaade- ta "çaresiz"" kaldığı belirlendı. BirleşmışMılIetlerverilerine göre ge- lişmiş ülkelenn bir yılda yaptıklan as- keri amaçlı harcamalann rutannın, dün- vanın en yoksul 2 mıl)ar ınsanının top- lam gelırine eşit oldugu belırtılışor. Silahlanmaylabırlıkte. özellikle etnık sorunlardan kaynaklanan çatışmaların artış gösterdigı kaydedılıyor. Dünya ül- kelerinin yaklaşık yüzde 40"ında en az beş etnik nüfusun bulundugu, tüm ülke- lerin vansının son yıllarda şu ya da bu tür bir etnik sürtüşme yaşadığı vurgula- nıyor. \'erilere göre 1990'dan bu > ana patlak \eren çatışmaların hemen hemen tama- mı ulusal sınırlar içinde yaşanıyor. Bu yüz- den. 20"nci vüzyılın başında sa\aş kur- banlannın yüzde 90"ı askerlerden oluşur- ken bugün ölenlerin yüzde 90'ının sıv ıl- leroldugunadikkat çekiliyor. tkınci Dün- ya Sa\ aşı 'nın sona erdigi 1945 "ten bu ya- na. çatışmalarda ölenlerin sayısının 20 mıKonu bulduöu ıfade edilivor. • Son on yılda meydana gelen silahlı çatışmalarda ölen çocuklann sayısı 2 milyona yaklaşırken 5 milyona yakın çocuğun yaralandığı ya da sakat kaldığı kaydediliyor. Çatışmalar sonucu. 12 milyonun üzerinde çocuk evini ya da ailesini yitirdi. Silahlanmayla bırlikte artış gösteren ça- tışmalarda en büyük zararı çocuklann gördüğü belirtildi. Son on yılda meyda- na gelen silahlı çatışmalarda ölen ço- cuklann sayısı 2 miKona >aklaşırken 5 milyona yakın çocuğun da yaralandığı ya da sakat kaldığı kaydediliyor. Çatışma- lar sonucu. 12 milvonun üzerinde çocuk evinı ya da ailesini yitinrken 10 mıKo- nun üzerinde çocuk. savaşla baglantılı psı- kolojık travma çekıyor. Tahminlere gö- re yaklaşık 60 ülkede bulunan 100 mil- yon kara mayını. her ay yüzlerce çocu- ğun ölümüne yol açıyor. Göçler de artıyor Çatışmalar ve sa\aşlar sonucu ortaya çıkan göçlerın sayısında da son yıllarda hızla artış görülüyor. BM verilerine gö- re dünvada her 115 kişiden biri ekono- mık, siy asal ya da askeri nedenlerle evı- ni terk ederek göçmen ya da mültecı ko- numuna düşüyor. Son 30 yılda yaklaşık 35 milyon insanın göç etmek zorunda kal- dığı. her yıl bir milyon kışinın göç Ker- vanına katıldığı belırtiliyor. Etnik çatışmalar ya da sıyası neden- lerle göç edenlenn say ısının 1970'teki 8 milyonluk düzeyinden bugün 64 milyo- na ulaştığı vurgulanıyor. BM çaresiz Ülkeler arasında barış ve gü\enlıgı sağlamak, işbirlıginı arttırmak amacıy- la kurulan BM'nın, son dönemlerde or- taya çıkan çatışmalarda çaresiz kaldığı gözleniyor. BM'nın banş ve güvenhği saglamada etkinlığını yitirmesine. alı- nan kararlarda ABD başta olmak üzere bazı Batı ülkelerinın gücü gerekçe ola- rak gösterilıyor. Bu görüşü öne süren çevreler. başta Bosna-Hersek olmak üzere bazı bölge- lerde çıkan çatışmalarda, BM'nın bu ül- kelerin polıtıkaları doğrultusunda karar alarak kimı zaman sessiz kaldıgına kı- mı zaman da yaptınm uygulamaktan ka- çındığına dikkat çekıyorlar. BM, bunun yanı sıra çok sayıda ülkenin taahhüdü- nü yenne getirmemesı \ üzünden önem- lı birfinansman darboğazıyla da karşı kar- şıya bulunuyor. Gece kıyafeti gibi mayolar Nelson, 1997'nin ma>o kreasyonunu sundu. Harbiye'deki As- keri Müze'de gerçekleştirilen bir defüede toplam 250 parça ma- yo ve bikini izleviciltrin beğenisine sunuldu. Aralannda Deniz Pulaş, Mene Üdeniz, Begüm Özbek, Esin Moralıoğlu ve Demet Şener gibi ünlü isimkrin de bulundugu 18 mankenin taşıdjğı mayolann gecekıvafeti görünümündeol- malan dikkat çekti. Daha çok siyah rengin kullanıldığı mayo- larda küçük desenler de önplandajdı. ( UGL R GÜNYÜZ) Bahkçı Ali Dayı9 denizkıznu unutamadı Ali Dayı 86 yaşında olmasına karşın dinçliğine güvenerek "65>aşında\ım r diyor. (Fotograf: AYDIN TAŞDEMtR) DE\ RİM SEV İMAY Kımileri tstanbuFungerdanlıgını Bo- ğaz Köprüsü sanır. Oysa asıl gerdan- lık, Kuzguncuk'tan Anadolu Kavağı'na kadar uzanan dar cadde üzennde dizi- lıdır. Çengelköy'ün yeşil bademleri zümrüt. Kandilli"nin incırleri safır, Bey- koz'un yaş cevizleri ise topaz gibi sı- ralanır Anadolu yakasının ince, uzun boynuna... Balığa gelen müşteriler. Anadoluka- \ ağfnm gediklisi gibıdır. Genelde mu- hafazakâr bir hayat yaşamalanna kar- şın Kavak halkı. başka diyarlardan ge- len turistlere aldırmadan sadece mid- yesini unlamakla. kahvesinde televiz- yon seyrermekle ya da balık ağlannı ye- nilemekle uğraşır. Elbet onlarla da bir uğraşan çıkar Kavak'ın içinden.. Onun adı da Ali Davı'dır. Bu yaman balıkçı. kızdı mı elındekı bastonu birilerinin üstüne sallamaktan hatta indirmekten çekinmeven koca bir çınar. Çınar, çünkü seksen altı yaşında ve hâlâdimdikavakta. Gözlerinden fış- kıran zekâsı. elini öptürmemektekı ıs- rarı ve külyutmaz tavırlannı görünce. Ali Da>ı'nın t *Ben65yaşında>ım"sö- züne kanmamak elde degıl. Dinçüğini çiğ balığa borçlu "Nasılsın?" dıvenlere, "Ben hükii- met mivûn? Tabii ki çok iyiyim" diye yanıt \eren Ali Dayı. dinçüğini genç- ligindeyken çig balık yemeye ve evle- nip de çoluk çocuğa kanşmamaya borç- lu oldugunu söylüyor. Çocuğu yok. ama torunlan Anadoluka\ağı"nın yan- sı kadar olan Ali Dayı. akla takılabile- cek "Niyeyansrsorusunu ise "Nehep- si benim torunum olmak ister nede ben hepsinin dedesi" şeklinde yanıtlıyor. Konuşurken takındıgı edalannı ızle- mesi bileze\k\eren Ali Da\f nın ufa- cık tefecik cüssesı. kaçıyla bırden çar- pışmak zorunda kaldığı dalgalan anla- tırken birden devleşiyor. Aynı adam. söz kadınlardan açılırsa süklüm-püklüm olup konuyu nasıl değiştirsem diye kıv - ranırken Hereke'deki bir müca\ ır fınn- cı kadından elindeki Istanbul mühürlü karneyle ekmek almayı nasıl becerdi- ginin hikâyesiyle de gururlanıyor Gençliğinde Beyoğlu"ndadolaşma- yıbile "a>ıp'"sa>an Ali Dayı'nıninan- ması güç, dinlemesi güzel bir de anısı var. Ali Dayı, bir gün Fener'ın açıkla- nnda "denizkızı" görmüş. Saçlan ma- vi biryele. vücudupul pul, yiizüde ın- sanın kı gıbiymiş denizkızının. Güzel- liginden pek bahsetmek ıstemese de belli ki Ali Da> ı unutamamış bu kızı Kriton Curi bugün toprağa veriliyor İstanbul Haber Senisi- TÜSİ.AD'ı temsilen yurtdı- şındaki görevınden döner- ken uçakta anıden rahat- sızlanarak yaşamını yiti- ren çevrebılımci Prof. Dr. Kriton Curi, bugün topra- ğa \erilivor. Bogaziçi Ünhersitesi Rektörlügü ile Bogaziçi Üniversitesi Vakfı, bugün Knton Çuri anısına üniver- sitenın Büyük Toplantı Sa- lonu'nda bir tören düzen- leyecek. Üniversıtedeki tö- renın ardından Çuri 'nin ce- nazesı. saat 15.00'te. Kadı- köy Bahariye Çaddesi'nde- ki Aya Triada Ortodoks Ki- lısesı'nde \apilacak dini törenden sonra Kadıköy Hasanpaşa"da Ayıos Igna- tios Ortodoks Mezarlı- gı °nda annesı \nastasianm yanında toprağa \erilecek. ÖZL'R: Dün. arkasay- fadakı "Projeleri yanm kal- dı" başlıklı haberde Maca- ristan'ın başkenti "Buda- peşte" yenne "Brüksel" ola- rak yayımlanmıştır. Düzel- tir. özürdıleriz. \ Evliliğin süresi tartışmanın şekline bağlı Çeviri Servisi - Amen- kalı bir psikolojiprofesörü. ev lıliklenn geleceginin ön- ceden tahmın edılebıleceği- nı ılen sürüyor. Londracla öncekı gün evlilik ılişkısin- de saglıklı ıletişım konu- sunda gerçekleştirilen sem- pozyumda bir bıldırı sunan profesör Howard Mark- nıan. tartışma sırasında çıft- lerın sergıledıği davranış bıçımınm. evlilıgın gelece- gıne ilışkın çok belirgin bir gösterge oluşturdugunu be- lırtıyor. Araştırmalannı 13 yıl bo- yunca 135 çift üzerinde sür- düren Markman, iletişim kopukluğu. onur kırıcı ko- nuşma tarzı ve karşısında- kinın görüşlerinı kabulle- nememe gibi da\ranış bo- zukluklarının olası bir bo- şanmanın en kuvveth ha- bercisı oldugunu öne sürü- yor. "Başansıdığarnahkûm evliliklerde çiftler geneilik- le birbirlerine hakaret et- mekten çekinmezler. Bu gi- bi durumlarda çoğunlukla geri çekilen erkektir"'diyen Markman. tartışma sırasın- da sarf edılen tek bir kırıcı sözcüğün tüm ıyı niyetı ve sevgiyı öldürmeye yettıgı- nı ka>dediyor. ABD'de Denv er Ün i\ er- sitesrndeçalışmalannı sür- düren profesör Markman. çıftlerin boşanmasmda eko- nomik. cinsel \e sosyal fak- törlerden çok. tartışma sıra- sında sergılenen tutumun önem taşıdığına dikkat çe- kivor RASGELE / RAİFERTEM Siyasal Yaşam Umut Vermiyor, Gençlik Arayışlar Içinde Onemli olaylar yaşadık geçen hafta sonu. Birçok kentimizin barolarının genel kurulları yapıldı. Çok çekişmelı geçen üç büyük kentimizde. İstanbul, Ankara, izmır'de. Çağdaşlar kazandı. Çağını yaşayanlar. Gençler. Gençlenn desteklediği gruplar. Çağdaş Avukatlar Grubu adıyla seçime giren, Istanbul'da Yücel Sayman, ızmir'de Çetin Turan başkan seçıldi. Ankara'da Demokratik Sol Grubu'nun adayı Ünsal Toker. Hepimiz başarılar diler. Başkanlara, yöneticilere. Ülkemizdeki tüm barolara. İstanbul'dayım. İstanbul Barosu'nun genel kuruluna katıldım. Duygulandım. Ağlamakh oldum. Bir korku, bir tedirginlik yaşanıyordu. Yalnızca avukatların sorunları değil, hukuk sorunlarıyla birlikte tüm ülke sorunları tartışıldı. Hukuk sorunlan, ülke sorunlarından ayn değildi, ayrılamazdı. Avukatların sorunları da. Laik olmayan birtoplumda hukuk olmazdı, savunma da. Daha, daha da! Ne cumhuriyet ne de demokrasi! Gençlerin düşünceleri, çabaları umut vericiydi. "Yarınlan bizler yaşayacağız, bizlerin istedikleri olacak" diyoriardı. Çalışıyorlar, çabalıyorlardı. Örgütlendiler, kazandılar. Çağdaşlar, çağı yaşayanlar. Dikkatten kaçmaması gereken bir olgu daha var. Laıkliğe karşı olan oylar da! Yine gençlerin oy kullandığı sandıklardan çıktı. Gençler. Bir arayış içindeler. Hepimiz yaşadık o günleri. Altmışlı yıllarda. Umut arayışları. Nasıl parçalara bölmüştü bizleri. 27 Mayıs 1960 Devrimi'yle diktadan demokrasiye geçtik. 12 Mart, 12 Eylül darbeleriyle cezaevlerine doldurulduk. Idam sehpalarına çekildik. Konuya değinmişken belirteyim. Haydar Tunçkanat'ın yeni bir kitabı çıktı Çağdaş Yayınlan'ndan. "27 Mayıs 1960 Devrimi. Diktadan Demokrasiye." Okumanızı isterim. Özellikle gençlerin. Yaşanan çağı anlamak, iyi anlamak için. Söylevlerde söylentilerde. Yanlış anlatılıyor olaylar. Hep üç askeri darbeden söz ediyorlar. Yalan, yanıltıyorlar. Ülkemizde bir devrim iki darbe yaşandı. Başka bir yazımda anlatacağım. 27 Mayıs'a da gerek kalmamasını isterdim. Baro genel kurulundaki gençlerin, ülkemizdeki diğer gençierden farklı arayışlar içinde olduklarını sanmıyorum. Görülüyor. Özellikle siyasi partilerimizdeki yönsüzlük, boşlukta bıraktı gençleri. Hiçbir siyasi partinin, hiçbir ülke sorunu üstünden net görüşleri, programları, çözüm formülleri yok. Gençlik sorunlan üstünde hiç durulmuyor. Üstelik gençlik siyasi partilerden uzak tutuluyor. Partilerde görev alması, çalışması istenmiyor. Laik düzen dışı örgütlenmeler ondan gelişiyor. Özellikle soldaki partiler için acı değil mi? Sahi ülkemizde kaç siyasi parti var? Genel kuruldaki gençlerin çabaları yönelimleri beni bu düşüncelere itti. Ne düşünürler siyasi partilerin sayın yöneticileri? Bekleniyor, isteniyor! Rasgele... e-posta : tan (o vol. com. tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear