Catalog

Cumhuriyetİmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yavın Yonetmenı.Orhan E r i n ç # Du, Haberler Ergun Balcı • Istıhbarat: >alçın YayınKurulu tlhanSelçuk(Başkan). Genel Yayın Koordınatorü Hikmet Çakır • Ekonomı Bülent Kızanlık • Kültur. Orhan Erinç. Okta> Kurtböke. Çetinkava • Yazıışlerı Müdurlerı Handan Şenköken # Spor Abdülkadir V ücelman Öigen \car, Hikmet Çıtinka>a. fbrahim VlldlZ. Dinç Tayanç(Sorumlu) • Makaleler Sami karaören #Çe\ın Se\fettin ŞGkran Soner. Ergun Balcı. Dinç • H b k M d H k K İ •\nkara Temsılcısı Mustafa Balbay • Haber Müdürii: Müessese Müdüru ErolErkutSKo- MEDYA C: • Yonetım MEDYA G: • Doğan Alan Ataturk Bulvan No. 125. Kat 4 BakanlıUar- ordınatör Ahmet Korulsan • Kurulu Başkanı-Genel Yöıunm Kunılu AnkaraTel 4195020 (7 hat). Faks: 4195027 •IzmırTem- Muhasebe: Büient Yener • Idare Müdur Gülbin Erduran Bajkanı - Genel sılcisı Serdar Kınk. H ZıvaBlv 1352S.23Tel 4411220. Hüseyin Gürer • Işletme Önder • Koordınator Reha Mudur Cstin \k- # t Çtik#Blİl t• Haber Merkezı Mudürü'Hakan Kara Turhan • Duzeltme AbdullahYazırı^Bılgı-Bel- Tayanç. İbrahim Vıldız. Orhan Faks-44141 !7#AdanaTemsılcısı:Ç«mViğenoğfu,tnonû Çetik#Bılgı-İşlem Nailtnal• Bıl- Ijıtman • Genel Mudür mcn • Murahhas Gorsel Yönetmen Fikret Eser ge Edib* Buğra • Fotoğraf Erdogan Köseoglu Bursata. Muslsfa Balbay Cd 119 S. No 1 Kat. l.Tel 3522550. Fafcr 3522570 gısayar Sıstem MürihetÇiler Yardımcısı MineAkdağ u\e Bora Goneırç V. avımla\an v e B a s a n : ^ enı G ü n Haber ^|ansı. B a s m K Yavıncıhk A S T ü r k o c a i ı C a d 3 9 41 Cagaloglu 3 4 3 3 4 tsı PK 2 4 6 lstanbul f el ( 0 2121 512 0 5 0 5 . 2 0 hall Faks ( 0 212ı 5 1 3 85 95 13EYLÜL1995 Imsak: 5.08 Güneş: 6.35 Ögle: 13.07 Ikindı: 16 38 Akşam 19.26 Yatsı: 20.47 M E D Y A C T e l 5 1 4 0 7 53 - 513 95 80 - 513 84 60-61. Fak^ 5118466 İstanüul'da su kesintisi • İstanbul Haber Servisi - İSKJ, bakım ve onanm calışmalan nedenıyle istanbul'un Avrupa yakasında üç gün su kesintisi yapılacağını açıkladı. Bugünden başlayarak 3 gün sürecek olan su kesintisinden etkılenecek bölgeler şunlar: Cankurtaran, Suitanahmet, Kumkapı, Yenikapı. Aksaray. Namıkkemal, Samatya, Yedıkule, Kocamustafapaşa, Topkapı, Tozkoparan, Fındıkzade. Çapa. Şehremini. Fatih. Zeytmburnu, Yenimahalle, Merter. Osmanıye, lncırlı. Bakırköy. Ataköy. Yeşilyurt. Yeşilköy. Florya. Kâğıthane, Hasdal, Alibeyköy. Çağlayan. Hürriyet Mah., Gürsel Mah., Okmeydanı, Anadolu ve Şark Kahvesi, Kuştepe, Mecidiyeköy, Şışli, Teşvikiye, Nişantaşı, Maçka, Taksim, Elmadağ, Kurtuluş, Cihangir, Sıraselviler Cad., Feriköy, Yeni Levent tamamı, Oyak Sitesı, Hisarüstü, Seyrantepe, Ayazaga, Harp Akademilen. Istinye, Tarabya, Sanyer, Rumelikavağı, Silahtar, Küçükköy. Yıldıztabya, Bayrampaşa. Terazıdere, Atışalam, Esenler, Yıldınm, Cebeci. Sultançiftlıği. Metris, Hasköy, Kasımpaşa, Eyüp, Edirnekapı. Erek'in hterstar açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - L'Iaştırma Bakanı Alı Şevkı Erek. Interstar televizyonunun kablolu yayından çıkanlmasmda siyasi bir müdahalenin söz konusu olmadığirtı. oîayın tamamen uluslararası sözleşme hükümlerine aykın tutumdan kaynaklandıgını söyledı. Polonyalı turîstler olayı • AYVALIK(AA)- Balıkesır'ın Ayvalık ilçesinde bulunan Denız Otelı'nin, 40 bın dolar dolandınlması olayına karışan Pölonyalı tur operatörü hakkmda. Polonya makamlan nezdinde girişımlerin sürdüğü bıldırildi. Olay üzenne Ayvalık'a gelen Polonya Başkonsolosu Janus Janczevvskı ıse turist grubunun pasaportlanna el konulduğu ıddıalannın doğru olmadığını belırttı. TEV, okul yaptırdı • İstanbul Haber Servisi - Türk Eğıtim Vakfı. Kırşehir'ın Çayağzı kasabasında. 15 dershaneli. fizik-kimya laboratuvan. spor ve müsamere salonlan olan ılkokul yaptırdı. Vakfa bağışta bulunan Danımarkalı Karl Johannes Garring ve Türk eşi Zahide Zehra Garring'in vasiyeti üzerine yaptınlan ılkokul dün açıldı. 'Biz bize yeteriz7 kampanyası • İstanbul Haber Servisi- Çağdaş Yaşamı Destekleme Dernegı, TRT ışbirlıği ile Doğu ve Güneydoğu'dakı köy ilköğretım oku'llanna yönelik 'biz bıze yetenz' isimli kitap ve kırtasıye malzemeleri yardı'm kampanyası başlattı. Doğu ve Güneydoğu'daki köy ilköğretım okullannda okuyan çocuklann eğıtimlerine destek vermeyi amaçlayan kampanya 15 Ekım 1995"ekadar sürecek. Foto-safari yarışması • ANKARA (Cumhuriyet Bflrosu) - Çe\re Bakanlıgı ve Rama'nın ortaklaşa düzenlediğı foto-safan yanşmasında, Tempo dergisinde çalışan Recep Tanıtkan bırincilık ve üçüncülük ödülüne deger görüldü. Anadolu Ajansı'nda çalışan lsmail Yeşılyurt da ikıncılik vejüri özel ödülünü kazandı. Çevre Bakanlıgı Özel Jürı Ödülü'nü Mıllıyet gazetesinden Cem Yorulmaz'ın. Rama Özel Ödülü'nü Zaman gazetesinden Güntay Şımşek'ın. Foto Muhabirleri Ozel Ödülü'nü Türkıye gazetesinden Zekeriya Albayrak'ın ve Ankara Fotoğraf Sanat Kurumu Özel Ödülü'nü de Türkiye gazetesinden Alı thsan Gülcü'nün kazandıgı belirtildı. Yeni bir gazete • Haber ıMerkezi - Şırket. kurum ve kuruluşlann düzenlediklerı toplantılar. konferanslar. sempozyumlar. ulusal ve uluslararası kongrelerden haberlerin yer alacağı yeni bır gazete çıkıyor Felek Yayınlan tarafından ayda bir yayımlanacak gazete Kongre adını taşıyor. İstanbul'da 3 yıl önce başlatılan 'Mesleki Denetimde Çevresel Etki Değerlendirmesi' tüm Türkiye'de uygulanacak Almıarlar Odasi'ndan denetim atağı MEHMET DEMİRKAYA Mimarlar Odası. mimarlar tarafın- dan hazırlanan projelenn. 'Mesleki Denetimde Çevresel Etki Değeriendir- mesi'ne (ÇED) tabi tutulması uygula- masını Türkiye genelinde uygulama karan aldı. 1992 yılında sadece İstan- bul'da yürürlüge konulan Mesleki De- netimde ÇED uygulaması. büriin ülke düzeyinde birkaç ay ıçerisinde başla- yacak. Uygulanmasında sakınca görü- len projenın üzenne çekince kaşesı ba- sılarak hazırlanan rapor. projenin in- şası ve onayıyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlara gönderilecek. Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu; 26-27 Agustos 1995 tarihle- rinde Izmir'de yaptıgı toplantıda aldı- gı bir kararla 'Mimarlar Odası. Mes- ieki Denetimde Mimari Çevresel Etki Değeriendirmesi Yönetmeliği'ni kabul etti ve yönetmeligi. 27 Ağustos 1995 tarihınden geçerli olmak üzere yürür- lüge koydu. Yürürlüge konulan yönetmeligin te- mel hedefi; mimann varatıcı sanatı ve • Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu; 26-27 Ağustos 1995 tarihlerinde İzmir'de yaptıgı toplantıda aldığı bir kararla 'Mimarlar Odası, Mesleki Denetimde Mimari Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'ni kabul etti. özgürlügünün, çevre ve toplum yara- nna bir yapılaşma sürecinin temel gir- disi olabilmesi için gerekli duyarlılı- gı. kendi meslek örgütünün sağladığı demokratik denetim kurallan içerisin- de. tüm meslek alanına yaygınlaştır- mak olarak açıklandı. Mimarlığın meslek ve toplum yara- nna bır gelışme düzenı ıçerisinde sü- rebilmesi. önemli ölçüde projeye yön veren ımar koşullarının irdelenmesi ve gerektiginde sorgulanması süreci- ni içerdigi belitilen açıklamada daha sonraşöyledenildi: "Üvıelerimizin Mimarlar Odası bi- rimlerine mesleki denetim kapsamın- da sunduklan mimari projelenn ince- lenmesi sırasında, söz konusu projele- re vön veren inıar koşullan sonucun- da projev le ortaya çıkacak vapılaşma- nın kentsel külriirel ve doğal çevre de- ğerieri ile kamu yaranna ya da huku- ka açıkça aykın olanlan önceden bc- lirlenecek, uvgulanmasında sakınca görülenlcr için ajnntılı bir VID/ÇED raporu hazırlanacak ve raporiann ta- rih ve sav ısı "çekince kaşesı' ile birlik- te proje üzerine şerh edilecektir. Mi- mariar Odası, bu uvgulamava yönet- melik gereğince, bütiin ülke düzeyin- de, birkaç av içerisinde başlayacakar." Yönetmelik. 6235 (7303) sayılı Türk Mühendis ve MimarOdalan Bir- ligi Yasası'nın 2. maddesı ile odalara verilmiş bulunan 'meslekle ilgili konu- larda kamu yaranna faalivet göster- mek ve mesleğin kamu yaranna gelis- mesini sağlamak' yükümlülügüne da- yanılarak çıkanldı. Mimari Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeligi 13 maddeden oluşuyor. Her yetki belgesi sahibi mimann, • Yeni yönetmeliğe göre, mimarlar tarafından uygulanmasında sakınca görülen projenin üzerine çekince kaşesi basılarak hazırlanan rapor, projenin inşası ve onayıyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlara gönderilecek. mesleki çalışmalannı Mimarlar Oda- sı'nın mesleki denetimine sunmasının bir zorunluluk oldugu vurgulanan yö- netmelikte ÇED ilkeleri şöyle sırala- nıyor: "Buyönetmeligin amaçvekap- sam maddelerindeki hususlar dikkate alınarak ülke bütününde uygulanacak genel ÇED ilkeleri, Oda MD/ÇED Da- nışma Kurulu tarafından belirlenir ve bu karar, Oda Yönetim Kurulu kara- rı ile yürürlüge girer. Mesleki Denetim için sunulan projelenn çevresel etki de- ğeıiendirme (ÇED) uygulama koşulla- n. şube M D/ÇED Danışma Kurulu ta- rafından belirlenir ve Yönetim Kuru- lu karanv la v ürürlüğe girer. ÇED ilke- lerinin belirienmesinde, proje müelli- finin müelliflik haklan sakh tutularak yörenin sağhklı yapılaşması ve mima- ri projelenn çevreye uyumlu kaniımın sağlanması yönündeki ülke ve yerel ko- şullar dikkate alınır. Birimlcr. ÇED U- ke önerilerini oluşrururken. genel ilke- lere uygun hareket eder." Oda merkezlenne bağlı olarak oluş- rurulacak Oda MD'ÇED danışma ku- rullannda. doğal üyelerine ek olarak Oda MYK. tarafından belirlenen ye- terli ve gerekli sayıda mesleki dene- > im ve binkime sahip mimarlar görev alabilecek. Gerekli göriildüğünde sa- nat tarihçileri. şehir plancılan, arke- ologlarda danışma kurulunun sürekli ya da geçicı üyesi olarak atanabilecek. Uç VTİhk değeriendirme lstanbultiakı üç yıllık ÇED uygula- ması, Mimarlar Odası istanbul Bü- yükkent Şubesi'nin yayınında şöyle degerlendiriliyor: "Mimarlar Odası'nın mesleğin ül- ke, toplum ve çes re çıkarlan gözerile- rek uygulanması hedefıne dönük ola- rak kendi hukukundan gelen mesleki denetim yükümlülüğünde, mimarlığın çağdaş sonımluiuklan içerisinde ha- reket etmesinin ilk adımlân atılmıştır. (_) Kentieri ve doğal, kültürd çevre değerierini spekülatif imar politikaia- nna karşı koruma çabalanna ek olarak doğrudan mimarlık eyJemini de bu rür imar politikalannın tutsağı olmaktan kurtarnıava dönük bir kunımsal dav- ranışın temel ilkeleri yaşama geçirilme- ye başlanmıştır. (~) Aynca beledivelerin herhangi bir sakıncalı proje hakkında'ruhsattan ön- ce' uvanlması Oda'nın kente ve çevre- ye sahip çıkan hukuksal mücadelenin dayanaklannı daha da güçlendirmek- tedir. Mesleki Denetim uv gulamasın- da ÇED sürecine geçiş, öteden beri ki- mi siyasi kesimlerde bunJara bağlı ve- rel yöneticilerin ve bürokratlann ileri sürdükkri 'Oda vizesı. uygulamada bir katkısı olmayan gereksiz bir for- malite" şeklindeid saviann, aynntüan bilemeyen kamuoyu üzerindeki yanıt- öcı etkiierine de son vtrmektedir." Gözler Ege'deki son SÎT kararlarmı görüşecek Koruma Yüksek Kurulu'nda Güzel Izmir'e çiridn projeler• Görünürde bugünlerde hemen herkes fuann renkli dünyasına kapılmış gibiyse de aslında 'lzmir çukurunun' gündeminde, son SÎT kararlannın görüşüleceği 14 eylüldeki Koruma Yüksek Kurulu toplantısı ile 'Kordonyolu', 'hafif metro' gibi bu güzel kenti çirkinleştirmeye niyetlenen projeler var. OKTAY EKİ>Cİ Bugünlerde magazin medyası- na aldanarak Izmirlilerin sadece fuarianyla ya da fuardakı eglence dünyasının renkli yaşamıyla ilgi- lendikleri sanılmasın. Kent veböl- ge gündemindeki asıl önemli ko- nulan Koruma Kurulu'nuo son SİT kararlan ile Güzel İzmir'e ya- kışıp yakışmayacagı tartışılan "Kordonyolu" ve "hafif raylı sis- tem" projeleri oluşturuyor. Nitekim, özellikle yöresel ba- sın da fuann ve eglencelerinin ge- çıci, SİT karannın ise "kahcı"ol- duğunu bilerek, korumaya alınan arazilerin yazgısıyla birlıkte diğer projelerdeki gelişmeleri hemen her gün duyurmaya devam edıyor. Böylece, geceleri fuardaki lüks gazinolarda ünlü şarkıcılara coş- kuyla eşlik edilirken gündüzler ise gösterişli bürolarda duvarlan süs- leyen yeni tatil sitelen planlann- dan "kaygıyla'' söz edilıyor. Çünkü eger Çeşme ile Selçuk arasındaki hemen tüm kıyı kuşa- gını ve yanmadadaki henüz be- tonlaşmamış dogal alanları SlT kapsamına alan Bölge Koruma Kurulu karan, 14 Eylnl 1995 günü Ankara'da toplanacak olan Kül- tür ve Tabiat Yarlıklannı Koruma Yüksek Kurulu nca da benımse- nirse, yıllardır arazı yagmasından elde edilen hesapsız ve vergisiz kazançlann fuarda oluk gibi har- canmasıyla yaşanagelen "renkli geceter" de belki artık böylesine çılgınca süremeyecek. öyle görünüyor ki tzmir'de şu önümüzdekı "14 e>r lülden sonra" yaşam bir başka türlü olacak. Koruma Yüksek Kurulu'nun Ankara'da alacagı karar. sadece yöredeki dogal ve kültürel zengin- liklerle bezeli SlT alanlannın ge- lecegini belirlemekle kalmayacak. Bununla birlikte yine lzmir ve yö- resideki sosyal. kültürel ve siyasal tzmir'in tarihi Pasaport iskelesi ve nhümını gösteren bu güncel fotoğrafta, denizin üzerinde uzayıp giden ve iskeleyi de parçalavan geni; bir otoyol düşünün. Sonra da o yeni görüntüye yine İzmir adını verin. Kente duyaıiı kesimlerin. "Kordonyolu" denilen bu ilkel projeve neden karşı çıkbklannı hemen fark edeceksiniz. Çünkü o yeni fotoğrafa artık "tzmir" diyeme>eceksiniz. (Fotoğraf: OKTAY EKÎNCİ) yaşama "Ege uygarhklanyla çeü- şen" bir yoz kımlık kazandırma- ya çalışan "rantekonomisinin" ül- kede tek egemen olup olmadığı da anlaşılmış olacak. Ulusal önlem Aslına bakıhrsa, bu tür geliş- melerin yankılan bölgesel sınır- lar içinde de kalmıyor. Hemen her köşesi bir kültür ve doga cennetı olan Türkiye'nin diger yörelerin- de de umutlann tazelenmesine ve toplumsal duyarlılıgın güçlenme- sine önemli katkılan oluyor. örnegin Fransa'nın nükleerde- nemelerine dünyanın dört yanın- dan nasıl tepki yükseliyorsa. Ege'deki koruma kararlanna sa- vaş açan duyarsız çe\Telere karşı da Türkiye'nin de birçok köşesin- den eleştiri yagıyor; StT karanna destek mesajlan yayımlanıyor. Bu nedenle de yöresel olması- na karşın temelde ulusal ve hatta evTensel önem ta$ıyan bu türko- nulann. ülke basınında salt bölge sayfalannda ya da yerel gazeteler- de duyurulması pek dogru degil. Nitekim. yine Ege'dekı olanı bi- teni merak edip, çareyi bölgeye gitmekte bulan mimar arkadaşı- mız ŞenerÖzler. son gelişmeleri dehşetle izledikten sonra tstan- bul'a ilettigi faks mesajına şu no- tu düşüyor: "İmar ve çevre konu- lannda gazetelerin veğlediği bölge- sel yavın anlayışu artık her v önüy- le bir yurt sorunu haline gelen rant canavarianna karşı toplumsal bi- lincin yavgmlaşmasında da tıka- nıkhkyaratıyor. Son günlerde Ege basımndaki manşetleri tüm ülke de izlemeli ve gereken önlemler ulusal öiçekte tartişılmalı..." Şener Özler'de böylesine "alarm" duygulan yaratan bölge- sel haberler arasında Içişleri Ba- kanı Nahit Menteşe'nin son lzmir ziyaretindeki açıklamalan da \ar. Yagma konusunda "resmi Ueti- şimin" de bölgesel sınırlara baglı kalmadıgını gösteren bu habere göre "güvenlikten sonımlu" ba- kanımız. lzmir \'alısı KutluAktaş \e Büşükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'y la görüştükten sonra. Ege'deki "SİT sorununu halledeceğini" söylüyor. Içişleri Bakanı 'nın. SlT konusu Koruma Yüksek Kurulu'nda gö- rüşülmeden önce bu tür açıklama- larda bulunması, kurullann "öz- erk" oldugunu kavrayamayan ki- mi rant çevrelennde umutla karşı- lanırken, yine Özfatura'nın bu kez Konak Meydanı'nı ezmeye aday hafif metro projesi demeçlen de Şener Özler'i hayrete düşürüyor. Çünkü Özfatura. bu "onaysız projeyle" ilgili olarak. "Gecikti- ğimiz her gün için 15 bin dolar fa- iz ödüyoruz. Bu yılda 2 trilyon lira eder" derken. aslında yasadışı bir ödeme yaptıgını da açıklamış olu- yor. Buna karşın ne vali, ne lçiş- leri Bakanı. ne de savcılar, "lyi a- ma SİT alanı olan Konak'ta Koru- ma Kunılu'nca onaylanmayan bu projenin yasalhğı söz konusu degil- ken, neye güvenerek kamunun bu paralannı harcıyorsunuz" diye bir soru>u gündeme getırmiyorlar. Kordonyolu projesi Benzer şekılde. kent ve çevre konulannda bölgesel sınırlan aşan resmi iletişimin bir başka çarpıcı sonuçlan "Kordonywlu" projesin- de de ortaya çıkıyor. Kenti deniz kültüründen tü- müyle uzaklaştırmasının yanı sı- ra tarihi Pasaport iskelesi ve çev- resini de gözden çıkaran bu pro- jeye karşı meslek odalannın ve duyarlı çevrelerin direnişi elbette ki sürüyor. Ne var ki yakın geç- mişte bu direnişe sıcak bakarken, şımdi ne olduysa projeden yana birtutum içerisine giren Bayındır- lık Bakanı HalilÇuIhaoğnı'nunbu görüş değişiklığıne kımse bir an- lam veremiyor. Neyse ki bütün bu tartışmalara ragmen, tarihi AsansörSokağı'na gidip vaktiyle Dario Moreno'nun yaşadıgı evin cephesini süsleyen "lzmir'im, güzel Izmir'im" söz- lerini okuyanlar. henüz her şeyin bitmediğini de düşünebiliyorlar. Asansöre binip, yukardaki teras- tan bu duygu dolu kente yine duy- guyla bakıldığında, hiçbir kişinin böylesine eşsiz bir güzelliğe "çir- kin projeler" yakıştıramayacagı umudu da daha bir güçleniyor. Elbette, yine Şener Özler'in faks mesajında vurguladıgı gibi, eger "kimilerinin içine gizlenen şu rantcanavan"da artık durdurula- bilirse. Evet. lzmir Fuan ne kadar renkli ve ne kadar coşkulu geçer- se geçsin. bu uyganklar kentinde şımdi herkes Koruma Yüksek Ku- rulu'nun 14 eylüldeki toplantısını bekliyor. Bazıları hiç kuşkusuz kaygı ve gerilim içindeler. Ama "sessiz çoğunluk" ise eminim ki korumanın getireceği toplumsal kazanımlann şımdıden farkın- dalar ve gelecege artık daha bir umutla bakıyorlar... Genelev kadunna annelik lıakkı• Genelevde çalışan Kıymet Yürgüç ile Muhittin Banş arasındaki, çocuğun babaya verilmesiyle sonuçlanan dava, Yargıtay'da temyiz edildi. Yargıtay karannda "Bir kadının genelevde çalışması. onun kötü bir anne oldugunu göstermez" denildi. NECATİAYGIN İZMİR - Yargıtay. genelevde çalışan kadının annelik hakkı ol- duguna karar verdi. Genelevde ça- lışan bir anne ile baba arasında so- run olan çocuğun mahkeme kara- nyla babaya verilmesiyle sonuçla- nan davanın Yargıtay'da temyiz edilmesi. annelik hakkını günde- me getirdi. Davayı "Genelevde ça- lışması. onun kötü bir anne oldu- gunu göstermez" diye yorumlaya- rak sonuçlandıran Yargıtay'ın ka- ran. "toplumun ortalama değer yargısına bağlı kalmamak" diye değerlendinldi. Kocaelide AloCocukJmdaf servisikuruldu Çocuklar cinsel tacizden şikâyetçi AMVIETKURT İZMİT - Kocaelide "Alo Çocuk lmdat" servi- sine yapılan başviırulann çogunluğunun cinsel ta- ciz ve şiddetten yakınma oiduğu bildiriidi. Kocaeli'debarobünyesindekurulan "Alo Çocuk tmdafservisi komisyon başkanı av ukat SerpflÖ- zok. 4 ay önce kurulan servise günde ortalama 7 başvuru yapıldıgını vurgulayarak, servise başvu- ranlann çogunlukla cinsel taciz ve şiddetten şikâ- yetçi olduklannı söyledi. Dayakyiyen çocukların çogunlukta oldugunu, cinsel tacize uğrayan ço- cuklann yanı sıra aralannda çocuk yaşta hamile kalan kızlann da bulunduğunu açıklayan Özok, yardım isteğinin yoğunJaştığı diğer bir konunun da anne-babası ayn yaşayan çocuklardan gelen nafaka istemi oldugunu kaydetti. Çocuklann içinde bulunduklan durumu, kork- tuklan ve utandıklan için açıklamaktan çekindik- lerini belirten Serpil Ozok. u Bu çocuklar korku ve utanma duygosu içinde gerçekleri söylemedik- kri için kendilerine biryardunda bulunamıyoruz. Bu nedenle çocuklan bunalıma sürüklev ip gelece- ğini karartan birçok oiav sır olarak kalıyor" dedı. lzmir Genelevi'nde çalışan Kıymet Yürgüç. evlilik dışı olan çocugunun velayetinı almak iste- yen Muhittin Banş'ın açtığı da- vayı kazanması üzerine Yargitav 'a başvurdu. Yargıtay. davayı bozma karann- da. "Anne, çocuğu bu yaşantısının dışında tutabiliyor ve çocuklar kendi yaşanhsında uygun bir ya- şam biçimi oluşturabiliyorsa an- neye verilebilir" aörüşüne yer ver- di." Muhittin Banş'ın dost hayatı yaşadıgı süre içinde Kıymet Yür- güç'ten bır kızı oldu. Banş, Kıy- met Yürgüç'ten aynldıktan sonra kızının velayetini üzerine almak için lzmir 1. Asliye Hukuk Mah- kemesi'ne dava açtı. Mahkeme, kızın velayetini babaya verdi. Yürgüç, Yargıtay'a başvurarak karan temyiz etti. Yargıtay 2. Hukuk Daıresi'nce yapılan incelemede, annenin ge- nelevde çalışmasının. 'annelik hakkını ortadan kaMırmadığı' be- lirtılerek Izmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesı'nin verdiği karar bo- zuldu. Yargıtay karannda şöyle denildi: "Davacının genelevde çalışması, onun kötü bir anne oldugunu gös- termez. Çocuk diğer kardeşleriy- le birlikte yaşamını sürdürüyor, öğrenimini görüyor. Anne, çocu- ğu bu yaşantısının dışında tutabi- liyor ve çocuklar kendi yaşantısın- da uygun bir yaşam biçimi oluştu- rabiİiyorsa, bu vaşam biçimi ço- cuklannyarannaisevelavetanne- ye verilebilir. Nitekim idrak çağın- daki küçük de annesi ile birlikte kalmasını istemektedir. O halde velayetin düzenlenmesinde bu hu- suslann gözetilip değerlendirilme- si, çocuklann arzulan ve yararia- rının tartışılması sonucu doğnıl- tusunda karar verilmesi gerekir- ken delillerin değerlendirilmesin- de vanılgıva düşülerek anlatıldıgı şekilde karar verilmesi vasava ay- kındır." Yargıtay karannı degerlendiren Yürgüç'ün avukatı İbrahim Kay- nar. "Bu tespft. yüksek Yargrtay 'm toplumun ortalama değer yargısı- na bağlanıp kalmadtğını. bu değer yargısına ters düşen insanlann da haklannı koruduğunu göstermek- tedir" dedı. Kaynar. kararda, ço- cuâun yarannın göz öniinde tutul- masının da önemli oldugunu vur- guladı. Belediye yasaya aldırmıyor Trabzon'da imar-istismar tartışması• Refah Partili Trabzon Belediyesi'nin parklara cami yaptırma isteklerine yasal . • girişimlerle engel olan Mimarlar Odası'nın kent merkezine yaptınlmak istenen gökdelenle ilgili olarak idare mahkemesine başvurması, iki kurum arasındaki tartışmayı alevlendirdi. AHMET ŞEFİK TR.\BZON - Kent mer- kezine kurulmak istenen gökdelen ve parklara ya- pılmak istenen carruler için Trabzon'un RP'li beledi- yesi ile Mimarlar Odası arasındaki mücadele gide- rekbüyüyor. Belediye, Mi- marlar Odası'nı u e*mi düşmam" ve "belediye hiz- metlerine engel olmak"la suçlarken Mimarlar Oda- sı. hiçbir polıtik kaygılan olmadıgını, parklar dışında uygun mekânlara kendile- rinin bile cami yaptırabüe- ceklerini açıkladılar. Trabzon Belediyesi'nin parklara cami yaptırma is- teklerine çeşitli yasal giri- şimlerle engel olan Mi- marlar Odası "nın kent merkezine yaptınlmak is- tenen gökdelenle ilgili ola- rak idare mahkemesine başvurması iki kurum ara- sındaki tartışmayı büyük boyutlara ulaşhrdı. Gökde- lenle ilgili olarak Mimarlar Odası'nın dava açması, açılan ihaleye hiçbir firma- nın katılmaması sonucunu getirdı. Bunun üzerine çe- şitli açıklamalarda bulu- nan, kendisini destekleyen bazı yerel televizyonlarda programlara çıkan Beledi- ye Başkanı Asrnı Aykan, Mimarlar Odası'nın bele- diye hizmetlerini önleme- ye çalıştıgını. camilere de karşı oldugunu öne sürdü. Aykan, bütün engelleme çabalanna karşın gökdcten inşaatına başlayacakiannı açıkladı. Belediye başkanının ve bazı basın yayın organlan- nın aleyhine bir kampanya yürütmesi üzerine Mimar- lar Odası Başkanı Bekir Gerçek, beledıyenın rant geliri sağlamak amacıyla kentin geleceğıni perişan ettiğini öne sürdü. RP'li başkanın halkı yanılttığını, gökdelenin yapılması ha- linde yanındaki bınalann da aynı yolu izIeyecekJeri- nı, bunun bır felaket anla- mma gelecegini savundu. Mimarlar Odası tarafın- dan yapılan açıklamada da belediyenin anayasa, yasa- lar ve imar mevzuatına ay- kın olarak aldığı kararlara karşı odanın mücadelesi- nin bazı kesimlerin çıkar- lanna ters düştügü vurgu- landı. Odanın kent adına bu mücadeleyi yürüttügü belirtilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: *Yasalara saygı' ~ "Mimarlar Odası kamu kurumu niteüginde bir ku- rumdur. Odamız yasadtşı kararlara karşı itiraz et- mekte, ancak itirazlanmtz beîediye meclisi tarafından hep reddedilmektedir. Ge- lişen bu safahat karşısında kaçınılmaz olarak idare mahkemesi volunu deniyo- ruz. Bugüne kadar hiçbir davayı kay betmedik. Bu da ne kadar meşru olduğu- muzu göstermektedir." Belediyenin denize çöp dökmeyı. bınalara fazla kat yapabilme olanağı verme- yi. yeşil alanlan daraltarak yok etmeyi. cadde ve so- kaklan büfelerle doldur- mayı görevleri arasında gördügü belirtilen açıkla- mada, Mimarlar Odası'nın kentin gelecegi ile ilgili olan bu konularda sessiz kalamayacağı. gerekli gi- rişimleri bundan sonra da yapmaya devam edeceği açıklandı.