29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 TEMMUZ1995 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 AVRUPA'DAN EDİP EMİL ÖYMEİV • Baştarafı 10. Sayfada Bütün bu hassas dengelerin biraraya getirilmesi için Levon Ter-Petrosyan, ağıriığını koymak zorundaydı. Seçimin bu nedenle çok da adil olması gerekmiyordu. Yeni pariamentoda 190 sandalye var. Bunun 150'si için bağımsız adayiar yanştı. 40 sandalye içinse parti- lerin resmi adaytan... Iktidardaki Cumhuriyetçi Koalis- yon'un ilk tahminlere göre parlamentoda yüzde 55 gi- bi bir blok oluşturması bekleniyor. Yasaklanan partiler. bu 40 sandalye için aday süre- mediler. Ancak adaylan, bağımsız olarak 150 sandal- ye için yanştı. Bu bağımsız adaylardan kazanıp da par- lamentoya girenlerin ne kadannın Daşnak Partisi kö- kenli olduklan henüz belli değil. Toplumda yaygın des- teği olduğu bilinen Daşnak Partisi, her ne kadar parti sıfatıyla pariamentoya giremediyse de yandaşlan giri- yor. Parti yasaklamak, toplumda o partiye desteği yok edemiyor. Canlı örnekleri var. Cezayir en ibret verici olanı. Ermenistan'da da kesin seçim sonuçlan alındı- ğında ve 150 milletvekilinin kökeninin hangi partiden geldiği belli olduğunda Daşnak Partisi'nin etkisi somut olarak görülecek. Bu etkinin gücü, Ermenistan-Azer- baycan-Türkiye arasında bundan sonraki ilişkinin de anahtandır. Ankara'dan, Af Örgütü raporuna tepki 'Terörist şiddet mazur gösteriliyor' ANKARA (Cumhurm* Bürosu) - Dışişlen Bakân- lığı, Türkiye bölümünde insan haklan ihlalleri, gö- zaltında kayıp ve yargısız infaz savianııa yer verilen Uluslararası Af Örgütü 1995 yılı raporuna sert tep- ki gösterdi. Dışişlen Bakanlığı Söz- cüsü Büyükelçi Ömer Ak- bel, örgütün insan hakları- na yaklaşımda ö-nemli ha- talaryaptığını ve yanlış bil- ği yaydığını söyledi. Sözcü Akbel dün yaptığı açıklamada, Af Örgü- tû'nün "teröristşiddeti ma- zurgösterdiğbıi" belirterek raporda terör olgusuna hiç değinilmedığini söyledi. Akbel, "Devletgüclerihak- kındaki insan haklan ihlal- leri iddialan, birkaç örnek- ten yola çıkılarak ülkenin tûınüne şamil genellemeler haHnde sunulmaktadır" dedi. Raporun, "'gerilla, ınfli- tan, siyasi mahkûm, siyasi haklar" gibi tanımlamala- ra, dünyada genel kabul gö- ren hukuki ilkeler dışında anlamlar verdiğini kayde- den Akbel, şu görüşleri di- le getirdi: ' "Uhıslararası Af Örgütü, bazı ülkekrde insan hakla- n iblaUerine Uişkin kam- panyalar düzenlemekte, sonra da bu şeirîlde topUdt- ğı mübalağalı iddialara da- yanarak söz konusu ülkele- re eleştiriler yöneltmekte- dir. Raporda, Türkiye'de te- röristiertarafindan katkdi- lenkrin sayısı. kendilerine tarafinuzdan doğru bügiier aktanlmasına rağmen, ka- srttı olarak düşük düzeyde gösterümiştir. Yargısız infaz denen olaylann büyük kıs- mı televizjon kameralan önünde cereyan etmiş ohıp, güvenlik güçlerinin silahJa mukabele etme şartlannın doğduğu açıkça görülmüş- tür. Kavbolma konusunda- ki iddiaiarııı doğrulanabfl- mesi için adı geçenJerin komşu ûlkelerde üstlenen PKK içinde olup olmadığı veyaBaü Avrupa ülkeierine sığınıp sığmmadığuıı bîl- mekgerekiıf Faıli meçhul cinayetleri asıl PKK'nin yarattığını vurgulayan Akbel, işkence savlan konusunda da örgü- tün bugüne kadar çok yan- lış ve abartılı açıklamalar yaptığını ifade ederek, "Şimdi söylediklerinin ne kadannınyanhş, nekadan- nın doğru olduğunu anla- ma>a olanak yoktur" dedi. Raporda, köy korucusu olmak istemeyenlere işken- ce yapıldığı savlannın da yer aldığını anımsatan Ak- bel, şu anda korucu olmak isteyenlerin sayısının ol- dukça yüksek olduğunu söyledi. Cazda sınır yoktur • Baştarafi 1. Sayfada konsersırasmda orkestra üye- lerinden, geçen gûnlerde ilk solo albûmü '\Varmdaddy in the garden of swing'i çıkaran VVfess Anderson (alto sakso- fon) ve Benny Carter, Buck Clayton gibi ustalarla çalışmış Joe Temperley(banton saksa- tbn ve bas klarnet) ı)e bırlık- te yaptığı sololar büyük ilgi çekti. Müzik yaşaıru boyunca ço- cuk filmı müziklerinden baJe- lere dek bir çok yapıta ımza- sını atan Marsalis, "Çocuklu- ğumda, tdevizyonda caz din- leyebilmenin tek yolu Chariie Brwn"ı izlemektL Bu yüzden müziği çizgi fümlerde din- lemeyi bep çok sevmişûndir" diyor. FİMET DAÖLICII06LU 1. KOŞU: F: Tuncal (5), P: Emrecan (2), PP: Ersencan (3). S: Atınberk (6). Z KOŞU: F: Griffon (2), P: Rain Fall (6), PP: Asos (5). 3. KOŞU: F: Çimen 1 (5), P: Karacakız (11), PP: Biyçe (4). S:StarLayt(16). 4. KOŞU: F: Sabriye 1 (13), P: Rabia 1(15), PP: Satiye (6).S;Charlotte(l). 5. KOŞl: F: Johny Guitar (2), P: Progay (4), PP: Uğur- kan(5). 6. KOŞl: F: Gökhanbey (1), P: Aten (8), PP: Ulusoy (2), S: OğulcaB (11), SS: Finıze 1 (10). 7. KOŞF: F: Timurhan (4), P: Arabun (9), fbocan (8), S: Arapkızı 6 (5). Günün tkflisi: 7. Koşu: 4/9 TabelaBahis.1.8. 2. 11. 10. OTORITELERIN GORUSLERI Burtian Dalgıç ErtanÛzsu MCzkavaz GüreyAkrcı 2-6 2-5*1 6-5-2-4 6-2 5-11-4 5-11 11-14-16 11-54 13-15-6 5*13 10-12-13 10-13-15 2 2 2 2 1-2-8 1-8 8 11-10-9 4-9-6 4 4*9-1 4 AITILIGANYAN 2 6 5 11 4 13 15 6 1 10 2 1 8 2 1 AYAJc Gazi Koşusu'nda uzun mesafeden etkilenen Gıiafon ve.yi bir form tutan Rain Fall. birlikte değerlen- dirimeli. ysos'tan sürpriz gelebilir. 2 AYAR Yanş galoplan beğenilen Çimen 1 ile son ya- n ş m ölçü ümadığımız Karacakız, öncelikle düşünülme- li. Seri terrposuyla Biyçe ve tasayı seven Star Layt daha sorraki ihtmaller. 3 AYAK Kum piste yatkın Sabriye 1, hafif kilolu Ra- bia 1, son plobu göze çarpan Satiye, koşunun önde gelen isinlen. 4 AYAK Johny Guitar, günün bankosudur. 5 AYAK Sürprize müsait bir koşu. Sırasıyla Gökhan- 'ber> Atem, Jlusoy, Oğulcan ve Firuze 1, kuponlarda bu- lıunnalı. Aianım'dan sürpriz gelebilir. 6 AYAKIstikrarlı yanşlar çıkaran Timurhan ve Arabım, eşâtşansa shipler. fbocan, sürpriz. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Bundan iyisi, rafta demokrasi... Son dönemde gazetecilerin zortan- madan yaptığı yorumlann başında, hü- kümetin, "Ya yapacağız ya yapacağız" dediği konular geliyor. Hükümet, "Toplumla... affedersiniz, Terörie Mücadele Yasası'nın (TMY) se- kizinci maddesini yakında değiştiriyo- ruz, mutabakat sağladık" mı dedi, yo- rumda zoıianmıyorsunuz: "Şu aşamada anlaşma varmış gibi görünse bile, son anda bu işi 'kırcala- yan' biri çıkar. Üzerinde anlaşılan me- tin rafta kalır..." Tabii ki siz haklı çıkıyorsunuz. Hükümet, "Anayasayı değiştiriyoruz, üç parti anlaştık. Anayasanın üzerinde- ki 12 Eylül gölgesi kalkacak" mı dedi, yorumu çok basit: "Muhalefetin ipiyle değişikliklere gi- rişenin yasa taslağı elinde kalır. Son an- da bunu da bir 'kırcalayan' ve onu des- tekleyen çıkar..." Yine haklı çıkıyorsunuz. Keşke bu kez haklı çıkmasaydık. Meclis, rüştünü ispatlayabilmiş, anaya- sa değışikliklerinde ilk adımı atabilmiş olsaydı. Meclis bu adımı atamadığı gibi, çok kötü bir sınav verdi. Son iki gün içinde- ki gelişmeler, anayasanın demokratik- leşmesinden önce, milletvekillerinin ve parti liderlerinin demokratJaşması ge- Askıda Yer Kalmadı... rektiğini ortaya koydu. Anayasanın memurlara sendika hak- kı verilmesini öngören maddesi oylana- cak. Önce önerge okunuyor. Oylama açık, madde kabul ediliyor. Ardından gizli oylamaya geçiliyor, ret. TBMM üyeleri 60 milyon insanın gö- zü önünde, ikiyüzlülük ve sahtekârlık yapıyor. Açık oylamaya evet diyorsan, kapalı oylamada niye hayır diyorsun? Meclis üyeieri ikiyüzlülük ve görevi kö- tüye kullanma suçu işledi; cezası, iki ay tatil. Anayasaoylaması, Meclis'in çalışma sistemine yeni bir yöntem daha ekledi: "Oyunu göstererekgizli oylama..." Başta Başbakan Tansu Çiller ile Başbakan Yardımcısı Hikmet Çetin ol- mak üzere DYP ve CHP'lilerin büyük çoğunluğu, oylannın rengini göstererek anayasayı deldiler. Anayasanın nasıl de- ğiştirileceğini düzenleyen 175. madde- de oylamanın gizli yapılacağı yazılı. Anayasa değişikliklerini oylarken ana- yasayı ihlal ediyoruz! Degişikliklerden umut kesilince, ön- ceki akşam Çiller, bir tümcelik bir açık- lama yaptı: "Anayasa değişikliklerini askıya alı- yorum." Çiller'in, "öenyapf/mo/dL/"mantığıy- la hareket ettiği anlaşılıyor: - Özer'ciğim, şu anayasayı tayyörie döpyesimin arasında boş biryere asar mısın? - Olur hayatım, zaten boş yer bırak- mıştım. Diğer demokratikleşme yasala- n, üniversite sınavlarını kaldırma karan, TMY'nin 8. maddesi de az ötede duru- yor zaten, biraz tozlanmış ama... - Tamam öyle kalsın. Ama bunun üzerine bir örtü geçir, tozlanmasın... Boş yer var değil mi? Birkaç şey daha koymak gerekecek de... - Var hayatım, buraya Meclis bile sı- ğar... -Ahh, deşme yaramı... Karşılıklı suçlamalar Çiller ılerleyen saatlerde, açıklaması- nı genişletti ve Mesut Yılmaz'ı kaçaklık- la suçladı. Son durum şu: DYP, ANAP'ı suçluyor, "önce anlaş- mıştık, bozan ANAP oldu" diyor. ANAR DYP'yi suçluyor, "Gizli oyla- mayı açığa çevirdiler. Çalışma düzeni- ni bozdular" diyor. CHP, ANAP ve DYP'yi suçluyor, "Sa- mimi davranmadılar. ANAP'ı ikna ettik DYP karşı çıktı, DYP'yi ikna ettik, ANAP karşı çıktı. Karşımızda çağdışı birittifak var" diyor. RP, üçünü de suçluyor, "Taklitçiler, 24. maddeyi getirmeden bu Meclis 'ten bir şey geçiremezsiniz" diyor. Ecevit dördünü suçluyor, "İlk metin değişmemeliydi. Bu Meclis, gençler- den, üniversite öğretim üyelerinden ve sendikacılardan korkuyor" diyor. Yapılan hiçbir şey yok ama, herkes birbirini suçluyor. Buna, havanda su dövmek bile denmez. Başkentte dün, anayasa değişikliği fıyaskosunun yerini, "erken seçim ola- bilirmi" heyecanı akjı. Yılmaz, anayasa değişikliği defterini kapatmış görünüyor. Grup toplantısın- da, erken seçim çağrısını yineledi. Çetin, anayasa değişikliğinde gelinen noktayı, "hazin" olarak niteledikten son- ra, "Meclis, işlevini yerine getiremez hale gelirse erken seçime gidilir" dedi. Bir bakıma bugünkü durumu tarif etti. Ecevit de ağırdı: "Pariamento kendisini feshedip seçi- me gitmeiidir." DYP'liler de eskisi gibi, "Seçimi ne- reden çıkartıyorsunuz, gündem saptır- mayın. Seçim 1996'da" gibi naralar ye- rine, "Şartlar neyi getirirse o olur" gibi değeriendirmeler yapıyorlar. Bu yaz, siyaset de sıcak geçecek... Olumlu gelişmeler beklenebilir mi? Hükümet, hangi konuda olursa olsun, kamuoyunda genel kabul görecek olumlu birkaç adım atsın... Söz, bilgisa- yanmın tuşlannı sökeceğim... G^ökçek'in amblemine çifte engel ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Ankara Valısi Erdoğan Şahi- noğiu, RP'li Ankara Büyükşehir Be- lediye Başkanı Metih Gökçek tara- findan Hitit Gûneşi'nın yerine geti- rilen amblemin sadece tanıtıcı bay- raklar için degil. tüm alanlarda kul- lanılamayacağını bildirdi. Ankara'nın sembolünü değiştir- me çahşmalannın başında açıkla- masına karşın Sıhhıye'dekı Hitit Gü- neşi Kursu'nu Kültür ve Tabiat Var- lıklannı Konuna Kurulu'nun karan nedeniyle kaldıramayan Melih Gök- çek'in, cami motifli yeni sembolü- nün fazla işlekolmayacağı kaydedil- di. Edinilen bilgiye göre yeni amble- mı, Atatflrk, cumhuriyet ve Meclis'i yansıtmadığı gerekçesıyle reddeden Şahınoğlu. Ankara Büyükşehır Be- lediye Meclisi'mn amblemıni aynı zanianda bayrak olarak kabul ettti- ğine dikkat çektı. Gökçek'in. "Valilik amblemin bayrak veflamaolmasuuODS> Uma- dL AmWem diger alanlarda kullanı- lacak. Ankara'nın tanıbcı bayragı yok" demesine karşın valiliğin, ka- ran açıklığa kavuşturarak yeni amb- lemin EGO otobüsleri ve antetiı ka- gıtlarda kullanılmasına da izin ver- meyeceğı belirtıldi. Cami monflı semboldeki Meclis bağlantısını. "Minareler, Ata- tiirk'ün ilk Meclis'i acarken Hacı- bavranı Camisi'nden dualarla Mec- lis'c )ürüdüğünün sembolüdür" dı- ye açıkiayan Gökçek ıse Bayrak Ya- sası'nın amblemleri kapsamadığını savunarak yeni sembolün bayrak olarak kullanılmayacağını. Hitit Gü- neşi'nin de çöp kutulannda yaşah- lacağını söylemişti. Gökçek, Ankara'nın sembolünü değiştireceğinı açıkladığı gûnlerde, öncelikle Sıhhıye'deki Hitit Güneşi Kursu'nu kaldıracağını açıklamıştı. Gökçek, Kültür ve Tabiat Varlıkla- n'nın 'AnıtHeykeJ' kapsamında ko- rumaya aldığı heykelı değiştıreme- yince, tartışmalar Hitit Güneşi amb- leminde yoğunlaşü. DSP Genel Başkanı Bülent Ece- vitdeGökçek'e yaptığı ziyarette, 10 bin yıllık Anadolu uygarlığını sım- geleyen Hitit Güneşi'nin tarihsel önemıne dikkat cekerken başkentın adının da Hitit uygarlığından geldı- gıni aynntılı bir 'tarih dersi'yle an- tetmıştı. Ecevit, bu yönde bılgileri içeren 1984 yılında yazdığı makalesini ay- nca tüm Ankara Büyükşehir Beledı- ye Meclısi üyelenne göndermişti. Madımak davası Daıııştay a takddıSIVAS (Cumhuriyet) - Sı- vas'ta 2 Temmuz olâylan sı- rasında yakılan Madımak Oteli'nin sahibinin, idare mahkemesinde açtığı davaya ilişkin olarak yürütmenin durdurulması yönündeki iste- mi Danıştay tarafindan redde- dildi. Bu arada Madımak Ote- li'nin maddi zarannın tespiti için oluşturulan komisyona ihmalden dolayı yargılanan ıtfaıye müdürü Remzi Şa- hin'ın de alındığı ortaya çık- tı. 37 kişinin öldüğü Sıvas olaylan sırasında otelinin ya- kılması ile zor durumda kal- dığı için Sıvas tdare Mahke- mesı'nde dava açan Murtaza Oğfitçü'nün, lçişleri Bakanlı- ğı'nın kusuru bulunduğu yö- nündeki istekleri dava sırasuı- da şöyle belırtildi: "2 Temmuz 1993 Cuma gû- nii otaylann başlangıandan 5- 6 saat önce oteİe saldın oiasn hğının bulunduğu haldeemni- yet ve valiliğin gerekli trdbiri almadigı, idarenin kusuru bu- lunduğu, bu nedenle toplam 3 milyar 584 mihon 972 bin 851 lira zarar bulunduğu ve yasal faizi ile birtikte ödenmesL_" Cumhuriyet savcıiığı tara- findan oluşturulanbilirkişi ra- porunda ıstenen tazmınat, Sı- vas ldare Mahkemesi'nce reddedilerek Hazine tarafin- dan oluşturulan bilirkişinin raporu dikkate alındı. Sıvas Idare Mahkeme- sı'nde ıse savunmanın görüş- leri şöyle belirtıldi: "3 Tem- muz 1993 gfinü Srvas Asliye ıvı odulEricsson 337, GSM dünyasının Oscar'ı olarak bilinen CAESAR "1995 Yılı En lyi Cep Telefonu Ödülü"nü kazandı. Üst üste iki yıl kazandığı bu ödülle Ericsson, ürettiği cep telefonlarının teknik mükemmelliğini, güvenilirlik ve servis kalitesini tüm dünyaya bir kez daha kanıtladı. Ericsson GH 337'nin, kazandığı "1995 Caesar En lyi Dijital Dizayn", "En lyı Servis" ve "Kullanıcıyı Bilinçlendirme" ödülleriyle de rakip tanımadığı bir kez daha onaylandı. ERİCSSON $• ERICSSON'unuzda garantı eîıketı bulunmasına dikkat eüınu. Ericsson Yetkili tthalatçılan: CEP TELEFONUNDA ERİCSSON MOiıı mifom.). Tel: (0216) 410 85 00 (6 hat) «İTETt\m rît A ş Tel: (0212) 287 17 17 (10 hat) ı VMfcffl Sarvta U Mto istanbul Avrupa (0212) 237 3100, Istanbol Anadolu (0216) 342 89 90; Ankara (0312) 22112 61 438 76 33; lonir (0232) 486 2168, Mereın (0324) 328 54 33; Antalya (0242) 243 47 86 Hukuk Mahkemesi'nin kara- nna konu bilirkişi raporunda maddi zarann 1 milyar 753 mihon 605 bin 677 lira oldu- ğu, ancak Genel Sigorta AŞ tarafindan ödenen 1 milyar 50 milyon lira düşüldükten son- ra 703 mihfln 605 bin 677 lira maddi zarann olduğu, gelir kaybı ile manevi zarann da kabul edilmesinin mûmkün otanadıgı darvanın reddL." ldare mahkemesinin sa- vunmanın ısteği doğrultusun- da karar vermesıyle birlıkte temyız yolunun açık olduğu belirtıldi. Otel sahibi Murtaza Öğüt- çü'nün Sıvas ldare Mahke- mesi karanndan sonra yürüt- meyi durdurmak için Danış- tay'da açtığı davada aynı is- temde bulunarak karann red- dini istedi. Danıştay 10. Dairesi'nde görülen davada savcının da yürütmenin durdurulması yö- nündeki görüşlen reddedile- rek Daıre Başkanı Erol Dün- dar ile birlikte dört üyenin oy- birlıği ile reddi karar verildi. Kararda, ^lncelenen karann yürütülmesinin durdurulma- suu gerektirecek niteiikte gö- riilmediğinden istemin reddi- ne ovbiriiğiyte karar verilmiş- tir" denildi. Olaylar ve gelişmelerle il- gili olarak basınla hiçbir şe- kilde konuşmayan otel sahibi Murtaza Ogütçü'nün yakın çevrelerinın söylediklerine göre Madımak Oteli'nin bu- lunduğu binanın yine otel ola- rak hizmetverecegi ögrenildi. Binanın binnci katının lokan- ta olarak eskiden olduğu gibi hizmet vereceğı belirtılirken Danıştay'ın lehine karar ver- mesi durumunda ise üst kat- lann mefhışatmın yaptınla- rak otelin faaliyete geçirile- ceği kaydedildi. Madımak Oteli'nin yan- masında ihmali görüldügün- den dolayı Ankara Asliye Ce- za Mahkemesi'nde BeJediye Başkanı Temel KaramoOaoğ- lu ile birlikte TCK'nin 230. maddesi gereğine yargılan- masma devam edilen itfaiye müdürü Remzi Şahin'in de olaylann hemen ardından Sı- vas Cumhuriyet Başsavcıhğı tarafindan oluşturulan bilirki- şi komısyonunda yer aldığı ortaya çıktı. Savcılık tarafin- dan hazırlanan bilirkişi tuta- nağında Remzi Şahin ile bir- likte Köy Hizmetlen'nden bı- ri makine diğeri ise inşaat da- lında iki mühendısin, bir de TEK'ten elektrik mühendisi- nin bulunduğu ve bu komis- yonun verdigi karar doğrultu- sunda görüşüne yer venlen Remzi Şahin'in yanguım üç noktadan çıkanldığının kesın olduğunu belirttiği görüldü. Şahin'in görüşlerine şöyle y- er verildi: " Yapbğımız tetkikJeregöre yangmotelinaltkaondabulu- nan lobi, restaurant ve kah- vara salonuolmakûzere üç a>- n noktada kınüp dokülen eş- yalann y ığınak haline getirilip dışanda bulunan otolann de- polaruıdan dökülen benzinüı bezJerv bulaşünlıp runjstunıl- ması sonucu çıkanlmışür. Yangın sonucu 35 vatandaşı- mız hajatını ka>beöniştir." OLAYLARIN ARDEVDAKİ GERÇEK I Baştarafi 1. Sayfada gerçek bir uzlaşmaya va- nlamaması durumunda Meclis'in keiıdisini feshet- mesi gerektiğini vurgula- mıştır. Görüş açıkiayan lider ve yöneticiler arasında CHP lideri Çetin'in ihtiyath bir dil kullandığı gözleniyor. Çetin, pariamentonun tı- kanması durumunda se- çimin, demokrasinin bir gereği olduğunu belirtir- ken şunları eklemiştir: "Bugün bu noktaya gelin- miş midir, onu söyleye- mem." Erken genel seçimle ilgi- li isteklerin yoğunlaşması- nın yanı sıra zorunlu bir ara seçim de, ANAP Grup Başkanvekili Trabzon Mil- letvekili Eyüp Aşık'ın mil- letvekilliğinden istifası ile gündeme girivermiştir. Anayasanın 78'inci maddesi, üye tamsayısı- nın yüzde beşi oranında boş sandalyeye ulaşılma- sı durumunda üç ay için- de ara seçim yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Eyüp Aşık'ın istifası ile boş san- dalye sayısı fıiii olarak 23'e yükselmiştir. Ancak hukuk açısından istifa, anayasa- nın 84'üncü maddesi uya- rınca 226 milletvekilinin kabulü ile geçerii olmak- tadır. İstanbul Milletvekili Bedrettin Dalan'ın aylar önceki istifası dikkate alın- dığında böyle bir sonuca ulaşılması zor görülmek- tedir. Dalan, aylar önce is- tifa ettiğini belirtmiş ve bu- nun sonucu olarak da ge- nel kurullara katılmama kararı almıştır. Buna kar- şın kendisi halen her otu- rum ve oylamada adı oku- narak oy vermeye çağnl- maktadır. Oysa yine ana- yasanın 84'üncü madde- si "Meclis çalışmalanna özürsüz olarak bir ay için- de beş birleşim günü ka- tılmayanlann" uyeliklerinin de düşürülmesini öngör- mektedir. Başkanlık diva- nının Dalan'la ilgili tutumu- nu anlamak da olanaksız- dır. Pek de uzak olmayan bir dönemde ister ara, is- ter erken genel seçim şek- linde olsun, bir seçim ya- şanacağı anlaşılmaktadır. Yaşanan hafiflikleri gözar- dı edip biriken sorunları dikkate alırsak denebilir ki: "Bu terazi bu kadar sık- leti çekmez." ••• 3 bin asker • Baştarafi 1. Sayfada Genelkurtnay Başkanlı- ğı Basın ve Halkla llişkiler Dairesi tarafindan dün yapı- lan açıklamada, "mahdut" sayıda birliklerle, sınırlı bir alanda, belirlenen nokta- larda terörist unsurlan etki- siz hale getirmek için ope- rasyon yürütüldüğü ifade edıldi. Açıklamada, operas- yona 3 binden az askerin katıidığı belirtılirken, gö- revlerini tamamlayan birlik- lerin peyderpey geri çekil- dikleri kaydedildi. Genelkurmay yetkilileri, sivillerin zarar görmemesi için dikkatli davranıldığını ve uçaklann sivil yerleşim birimlerinin en az iki kilo- metre dışındaki unsurlan hedeflediklerini bildirdiler. Askeri yetkililer, F-16ve F-4 uçaklan tarafindan sağ- lanan hava destegiyle sür- dürülen operasyonlara kü- çük zırhlı araçlann da katıl- dığını aktardılar. AA'ya açıklama yapan diplomatik kaynaklar, ope- rasyon sırasında Kuzey Iraklı sivillere zarar verildi- ğine ilişkin savlann gerçegi yansıtmadığı belirterek, operasyon sırasında hiçbir sıvilin yaşamını yitirmedi- ğini ifade ettiler. Bu arada Tunceli'de 7 PKK'linin öldürüldüğü bü- dirildi. ABD'den tam destek ABD yönetimi, operasyo- nun yasal çerçeveide yapıldı- ğını belirterek destek ver- diklerini açıkladı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nicholas Burns, dün yaptığı basın açıklama- sında, TSK'nin Kuzey I- rak'ta harekât düzenlediğini hatırlatarak '"BM Anaya- sası'nın iilkelere bu tür operasyonlar düzenleme hakkı verdiğini" kaydetti. Türkiye'nin amacının yurttaşlarını korumak ol- duğunu vurgulayan Burns, operasyonda ABD silahla- nnın kullamlmasında sakın- ca bulunmadığını Delırrti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear