Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25 '•AZİRAN 1995 PA2AR • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
'Sıfir'lar Çffler'i
M taştarafi 1. Sayfada
a>ı rınde, gelecek yıl pıya-
saya surulmesı planlanan
yen banknotlar ıçın yurtdı-
şınan ozel kâğıt ısmarlan-
mas-gerektığını kaydettıler
De\let Bakanı Kumbara-
cıba*ı'yla geçen hafla ıçın-
de, TDden 3 sıfir atılmasına
yonelık çalışmayı göruşen
Başbakan Çıller'ın, proje
ıçın olumlu veya olumsuz
bır janıt vermedığı oğrenıl-
<fi *
Çalışmayı. ıncelemelenn-
den sonra değeriendıreceğı-
nı açıklayan Çıller'ın. Hazı-
ne \e Devlet Planlama Teş-
kılatı bürokratlanyla göruş-
tuğubıldınldı
TL'den 3 sıfınn enflasyon
duştukten sonra atılması ge-
rektığı yonundekı goruşlen
de dıkkate alacağını bıldıren
Çıller. kesın yanıt vermez-
ken Kumbaracıbaşı, "3 sıfir
atmak için enflasyonun düş-
mesini beklersek, anlacak sh-
fırlara 3 sıfir daha ekknir.
Bu teknik bir zorunluluk.
Enflasyon duşse de artsa da
yapılacak" uyansmda bu-
lundu
Projenın zamanlamasını
Başbakan Çıller'ın belırle-
yeceğını. ancak gelecek yıl-
dan once ışleme geçınlme-
sınm olanaksız olduğunu da
kaydeden Kumbaracıbaşı.
"Biz yapılması gereken ha-
ANKARA (Cumhuriyet
Börosu)- DSP Genel Başİca-
nı Bulent Ecevit RP v e dığer
partılerden muhafazakâr
rriılletvekıllennce protesto
edılmesıne neden olan "Ku-
nuı, cumhuriyet doneminde
evlere girdi" sozıinun tanh-
sel dayanaklannı açıkladı
DSP hden Ecevıt'ın çok
sayıda tanh kıtabından der-
ledığı ve buyuk bolumu or-
taoğretım kurumlannm ders
kıtaplannda yer almayan he-
sabı şoy le
- 1455 yıhnda Gutenberg
matbaasL tncil'i basarak.Uk
basıb eseri ortaya koydu.
- Gutenberg matbaası ılk
urununu verdıkten 40 yıl
sonra lstanbul'da Musev ı ba-
sımevı kuruldu Benzer bır
matbaa 1515 yılında Sela-
nık'teaçıldı Bunlann ardın-
dan Osmanlı tebasındakı Er-
menı ve Ortadoks Rumlar
kendı matbaalannı kurdular
- 1666 yıhnda 4. Sultan
\hmed'in çev irmeni Ali Be>
Tevrat ve tncil'i, halk Tiırk-
çesi'ne çevirdi.
-1727 yılında Turkler ıçın
Ibrahım Mutefernka matba-
ası kuruldu Bu matbaada
Kuran'ın basılması engel-
lendı Hattı Humayun'da
yalnız Kuran'ın baskı yoluy-
İa çoğaltılması değıl, fıkıh,
kelam, tefsır ve hadısle ılgı-
lı her tûriu yayın da yasak-
landı
- Mısır'da basılan Ku-
ran'lann \nadolu'da yay-
guüaşması uzerine, 1874 y>
lında Kuran'ın Osmanlı top-
raklannda basılması kaçınıl-
maz hale geldi. Osmanlı do-
neminde Ku ran ilk defa 1874
yıhnda Cev det Paşa'nın giri-
şimiyle basılabıldı. O zama-
na kadar sadece İstanbul'da-
ki bin kadar hattatm el yaz-
ması kitaplan vardı. Lzun
zamanda yazımı tamamla-
nan bu kıtaplar pahalı oldu-
ğu için, ancak varlıkhlann
evine veya medresekre giri-
yordu.
- Kuran'ın Türkçe çevın-
sı Osmanlı donemının sonu-
na kadar yasak kaldı 15
yuzyıl ortalanna kadar Ku-
ran'ın Turkçe'ye muhtelıf
çevınlen vardı Orta Asya
v e Anadolu'da yapılan çevı-
nlerortadankaldınldı Cev-
det Paşa gıbı bır ıkı bılgm
zıriıklarla ilgili çalışmayı
başlattık. Karan ve zaman-
lamasını Sayın Başbakan
açıklayacak" dedı
Başbakan Çıller'den yanıt
bekleyen Merkez Bankası
yetkıhlen ıse TUden 3 sıfir
ahlmasına yönehk projenın
1996 yılında uygulanabıl-
mesı ıçın 10 gun ıçınde ka-
rar ahnması gerektığını bıl-
dırdıler
Sıfirlan atılmış banknot-
lar ıçm en geç temmuz ayın-
da yurdışuıdan ozel bır kâğıt
sıpanşı venlmesı gerektığı-
nı anlatan yetkılıler, yapıla-
cak çalışmayla ılgılı şu bıl-
gılen verdıler
"Projenin kabul edilmesi
durumunda, gelecek yıl 3 sı-
fın atılmış, me\ cut banknot-
lardan daha değişik bir kâ-
ğıda basılmış damgah bank-
notlan piyasaya sureceğiz. 2
yıl boyunca, uzerinde 3 sıfi-
n atılmıştır' >önünde bir
damga bulunan banknotlar
kullanılacak.
Daha sonra pıyasalarda
yeni rakamlara alışıhnca ye-
ni banknotlar pivasava sunı-
tecek. Bu aşamada, 2 y û bo-
yunca piyasada kullanılan
menkul değerler, bonolar,
çekler ve değerli kâğıtlann
iizerine de aynı damga bast-
lacak. Yani asıl yeni para 2 yıl
sonra kullaniimaya baş-
lanacak."
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştaraft 1. Sayfada
Çocuk okula gıder Babanın ışe gıdış
yolu değışmıştır
Bır hafta sonu guzel bır kahvaltının
ardından gazetelerını okurken, çocuk
meraklı ve tıtrek bır sesle mırıldanır
- Baba...
- Soyle evladım
- Bana bır şey anlatmanı ısteyece-
ğım.
- Ne ıstersın ıkı gozum, soyle
- Annemı, bana annemı anlat
O andan ıtıbaren, anne olmasa da ya-
şam artık uç kışılıktır.
1978 kuşağının ıçındekı çocuk buyu-
du "Içındekı çocuğu" oldurmeyenler
"O"na, o gunlerı anlatmak zorunda
Oldurenlerse "vıcdan azabını" yene-
bılmış mıdır, bılemem
1978 kuşağına ılışkın yazılann yankı-
sı, oldurmeyenlenn hıç de az olmadığı-
nı gosterıyor
Kımı, hep onunla yaşamış
Kımı, arada bır ılgılenmış, çocuk ken-
dı başına buyumuş
Kımı, oldurmemış ama evlatlıktan
reddetmış
Kımı, "bakamayacağım" deyıp, kım-
sesızler yurduna vermış
Kımı, bır camı avlusuna bırakmış
Kımı, evden kovmuş Sonradan pış-
man olmuş Yıllardır ızını suruyor
Ben, olçtum, tarttım Sanıyorum, ıkın-
cı tanıma gırıyorum.
Geçen gun, arkadaş toplantılanndan
bınnde, "e/Gfen"bır mektup aldım Dort
sayfalık mektup "Ben bır tembelım "
Kimliğimi Yitirdim, Geçenlidin -1978...
dıye başlıyor bırkaç paragraf aktara-
yım
" 1968'ın yası tutulan-tutulacak
kahramanlan, yılda bırkez anımsanmak
uzereyeralıyor artık takvımlerde Ya da
hepsı Che Guavera gıbı nostaljıyı ya-
şatan bırer tıcan meta artık' Hayır, ha-
yır, herhangı bır şeyı yadsıyor ve eleş-
tınyor değılım
1978 kuşağının kahramanlan yoksa,
şımdı de yok1
Kahramanlan olmadıysa
78 kuşağının, çok daha 'rafine' bır ya-
şam suren kemale ermış adsız kahra-
manlan var Ustelık onlar bır avuçtular,
78ıseçokavuç Çok avuç* Çok hapts1
Çok kuskun' Çok olu< ÇOK*
1978 kuşağı yıtık ya da değıl, bugu-
nümü, okumayı, yazmayı, muzık dınle-
meyı, âşık olmayı, konuşmayı, yaşamı
sorgulamayı ve yaşam karşısında so-
runlar ıçın çozum uretebılmeyı, hep a-
ma hep yaşanan bır surecın katkılan
olarak goruyorum "
Avukat Cem Alptekin 1978 kuşağı-
na ılışkın ıkıncı yazının ardından tele-
fonla aradı Sonra da 16 Mart 1978'de
Beyazıt Meydanfnda Hukuk ve Iktısat
Fakultesı oğrencılerı uzerıne atılan
bomba sonucu yaşamını yıtıren yedı
gençle ılgılı daha once yayımlanmış bır
yazısını gonderdı Bır paragrafını akta-
rıyorum
" Bız 16 Mart katlıamını yaşayanlar,
o cehennemın ıçınden çıkıp gelen bız,
o gun orada korkuyu yendık Ve unut-
mamayı oğrendık Katlıamın ardından
haykıran Mumcu'nun o gur sesı, kor
karanlıkta bıze ışık oldu, yol oldu. Bız
o ateşten gunlerın oğrencılerı, değışık
mesleklerde de olsak bugun, hepımız
onların avukatı olduk.. "
Yazar, yaşdaşım, Ahmet Ümit de 11
hazıranda yayımlanan uçuncu yazının
ardından, telefonla aradı ikı kıtabını ve
"Hışt" dergısını gonderdı Dergının ılk
sayısı, 1978 kuşağına ılışkın Içınde çok
guzel yazılar vardı Ahmet Umıt'ın,
1977'de Gazıantep'te oldurulen arka-
daşı Enver Kurt'a 13 yıl sonra yazdığı
mektuptan bırkaç bolumu bırlıkte oku-
yalım
Hayaller öldürülemez
" Emınım, benı gorsen tanıyamaz-
sın Son 13 yılda bırkaç omre sığacak
kadar çok yaşadığımı sanıyorum Ön-
ce yıllar suren kanlı bır takıpte, butun
kuşağımla bırlıkte av rolu oynadım
Sonra daha nasıl olduğunu bıle anlaya-
madan, o granıt kadar sağlam sandığı-
mız ınançlarımızın temellennden sarsıl-
dığını gordum
Hergun bmlerı televızyonda, gazete-
lerde, Teknolojı sosyalızmı yendı' dıye
bangır bangır bağmrken epeyce geç
kalmış bıryolcunun telaşıyla, o kıtaptan
bu kıtaba savrularak, duşunsel bır hıs-
terıyı yaşamaya başladım
Bılıyorsun, bızım kuşak 68'lılerkadar
bıle okumamıştı. Tekseslı bır kulturden,
daha demokrasının 'D'sını bıle oğren-
meden sosyalızme gelmıştık Baskı
donemının yok edemedığı bızler, ıçer-
de, dışarda, surgunde, ıçımızdekı fırtı-
nalarla kalakaldık Artık 'bız' yoktu ama
'ben' de oluşmamıştı henuz Sosyalızm
tanhın uzun kondorlannda kendı kımlı-
ğını bulmaya çabalarken, bızler de yıl-
larca uzak kaldığımız gundelık yaşam
bıçımının kıvnmlannda gençlığımızı ara-
maya koyulduk
Varsın, Moskova'da McDonald's'ın
önundekı kuyruk, Lenin mozolesınden
uzun olsun Varsın halka dayanmayan
sosyalıstyonetımlerçoksun Varsın ça-
ğı yakalayamayan komunıst partıleryı-
kılsın Ben yıne de adı yuzyıllarca yaşa-
yacak olan o gur sakallı ıhtıyann ütop-
yasını sevıyorum "
Okuyucuyla paylaşmak ıstedığım da-
ha çok yazı var, ama yenm dar
Evet, her şeyı ama her şeyı yok ede-
bılıyorlar, ama hayallerı yok edemıyor-
lar, edemezler de Ne notron bomba-
sı, ne patnot fuzelerı hayallere hukme-
debılır Onlan yok edecek sılah sadece
kendımızde var
Hayaller, yaşam tarlamızın guneşı,
yağmuru Ne kadar çok oluriarsa, ya-
şamımız o kadar yeşerecek, o kadar
çok meyve verecek
1978 kuşağına ılışkın aldığım mek-
tuplar, kıtaplar, dergıler, benım yaşam
tarlama umut gubresı oluyor
Daha çok gondermek ıstersenız
Istemem, postaya verın
h
Üf
p
İşcan'dan tarikaüara suçlama: Şöhret avcılarırandan bazı parça- 3 S J>
daha Kuran'dan bazı parça-
lan tercume ettıler
Bulent Ecevit. Osmanlı
donemının kutsal kıtaba
yaklaşımını şoyle değerlen-
dırdı
"Bilim en önemli iktidar
aract Osmanlı yonetimi din
kurallanna dayanarak dev-
leti yönettiği iddıasında, fa-
kat kendi işine geldiği gibi
kanunlar, fervalar çıkamor.
Bunlann din kurallanna uy-
gun olup olmadığını halk oğ-
renemiyor.
Çünkü Kuran'ı Kerim'e
erişemivor. Bovlelikle en
önemli iktidar aracı olan bil-
gi. halkın elinden alınmış
oluyor. Buna karşılık. Buyiık
Miİlet Mechsi'nin ılk aldığı
kararlardan biri Kuran'ı
Kerim'in gu%enüir bir çevi-
risinin yapılması. Bu görev
Mehmet Akıfe veriHvor. Fa-
kat Mehmet Akif Ersoy,
1923 yılında, Mısır'da yapti-
gı çeviriteri yok ediyor. Bu
çok aa bir şey, kimbılir. Meh-
met AJdrin kalemınden ne
kadar guzel bir çevin çıkmış
olacaka. Mısırlı ulema,' Ku-
ran'ı Kenm'ın çevınsı ya-
saktır' iddiasında bulunuyor.
Onlann bir kültur emperya-
Hzmi>ar. Osmanlı emperya-
lizminin y onebmı altındaİar,
ama kendi kultur enıperya-
lizmiyle Osmanlı'yı esir al-
mış oluyorlardı. Laik cum-
huriyet doneminde Kuran'ı
Kerımmealı adıattuıdagu-
veniür çeviriler yapılıyor.
Bunlann \rapcasıda,Tiirk-
çesi de hemen her evin baş
koşesine kadar laik cumhu-
riyet doneminde giriyor."
Ecevit, devlet yönetımın-
de din kurallannın esas alın-
dığı Osmanlı doneminde ca-
mı bulunmayan pek çok ko-
ye. laik cumhunyet döne-
mınde camı yapünldığını ve
ıyı yetışmış din görevlılen
atandığını vurgulayarak
şunlan so> ledı
"Bıitun bunlar bir araya
geldiği vakit,' Laik cumhun-
yette din elden gıttı, dıne
baskı yapıldı' iddialannın ne
kadar asılsız olduğu ortaya
çıkıyor. Tek parti doneminde
laikİik uygulamasında aşın-
yagidibniş olabilır. ama o bu*
geçiş dönemiy di. Dini hura-
felerden anndırma gayreti
\ardi'" dedı
DAÖUOĞLU
1. KOŞU: F Haylaz (2), P Black Pearl (4), PP Berat 2(1)
2. KOŞÜ: F Sertan (2), P Hastay (1), PP Cansucan (4), S
Nurtay (5)
3. KOŞU: F Vezu (5), P Kınalım (4), PP Yakutıye (9), S
Satıye (8)
4. KOŞU: F Martın Dance (9), P SandStrom(10),PP Çıft-
çıo|lu(49 S Dont Forget Me (5)
5. KOŞU: F Bozambo (3), P Aırman (2), PP Sakab (9), S
JerryLevus(6), SS ShınıngStar(15)
6. KOŞU: F Şentay (2), P Serkanbey (5), PP Yıldiisever
(1),S Rula(4)
7. KOŞU: F Mah (10), P Sam-Ay (8), PP tlter (4), S Ko-
sanyel 1 (5)
Veliefendi'de Gazi heyecam
Türk yarışçılığının en onemlı klasıklerınden olan Gazı Ko-
şusu, bugüj saat 16 30'daîstanbul Velıefendı Hıpodromu'nda
yapılacak Bu yıl 69'uncusu gerçekleştınlecek Gazı Koşu-
su'na, 16 uç yaşlı safkan Ingıhz tayı katılacak 2 bın 400 met-
re mesafelı çım pıstte gerçekleşecek koşuda ılk dört sırayı alan
safkanlann sahıplenne toplam 7 mılyar lıra ıkramıye venle-
cek 69 Gazı Koşusu'nda en buyûk ıkramıyeyı bınncı olan
safkan kazanacak Koşuda bınncı olan safkan, yehştuıcılık
prunıylebırlıkte sahıbıne 5 mılyar lıra ıkranuye kazandıracak
69 Gazı Koşusu'nda Aganı, Aır Man, Bozambo, GnfFon, Jer-
ry Lev ıs, Legıoner, Lockton Boy, Sakap, Sertkay a, Şakırefen-
dı, Cessy, Elbruz, Nanu I, Shıng Star ve Welldone gıbı saf-
kanlar start alacak Gazı Koşusu'nu bugüne kadar, en fazla 12
kez Ehyeşıl ekünsı kazanırken, Jokey Mıunin Çügm da, 9 kez
bınncı olma başansını gosterdı
Dikkat: Bugun >apılacak 5 koşuda Detenatör ısımlı at
K.omıserler Kurulu karan ıle koşudan çıkartılmıştır
ALTILI GANYAN
H Baştarafı 1. Sayfada
manımdır" duşuncesınde
olduklannı savundu Işcan,
tankatçılann şohret kazan-
mak ıçın kendılennı böyle
pazarladıklannı ve yapma-
cık davrandıklannı belırte-
rek Hz. Ali'den ornek verdı
•"lslanı'da benim belimi i-
Id kişi kırdı. BinncLsL ilmi ol-
duğu halde ilmıni koruma-
yan, onun buyııkluğune ay-
kın hareket eden. ılnıın say-
guıhğını ayaklar altına aian-
lar. Jkincısi de cahıl olup ken-
disini tankat onderi goste-
renler. tlimsız tasa\-\-uf eden
yoldan çıkar. Biz dinden ha-
beri olan insanlar. din adına
cahillik yapan insanlann
noksanlannı soylemek zo-
rundayız."
Işcan, Aczmendılenn kı-
yafetlennın yasaklanması
gerektığını \-urguIarken. or-
taya çıkan gorunrunun genç-
lık uzennde olumsuz etkı ya-
ratacağını bıldırdı "*Tiksin-
dirici da\ ranışlan \e kıy afet-
lertyle kotü ömek oluyorlar"
dıyen Işcan, Turkıye'de
Muslumanlığm bır yaşama
serbestısı ıçınde yennı bul-
duğunu, ancak Aczmendıle-
nn bu çerçevede değerlendı-
nlemeveceğınıbelırrtı Tan-
katlann arkasında sanıldığı
gıbı buyuk bır kıtlenın olma-
dığını belırten Işcan. tanka-
tın gerçek ışlevının yenne
getınp getınlmedığı konu-
sunda kavgı taşıdıgını so>-
ledı "Din adına şahsi men-
faarini ortaya koyuyorsa bu
kabuledüemez" dıyen Işcan,
şu değerlendırmevı vaptı
"Akşemseddin, Vunus Em-
re, Hacı Bayram Veli gibı ger-
çek tarikatçılar onûmuzde.
Tıirkiye'de. bu insanlann ni-
teliğine sahip kimse yok. Ta-
rikat lideri de yok. Şohret \«
makam sahibi olmak. bir
menfaate konmak gibL adı-
nı dile getiremeveceğım kim-
selere tarikatçı demeve insa-
nın dıli \armrvor. Bu nılelik-
li kişiler. bugun kendileri adı-
na Tankat ondenyım' diye
orta\a çıkanlan gorselerdi,
bunlan kovarlardı. Aynca
tarikatçılığı moda olarak ka-
bul edenler de var. Medyum-
lar gibi. Oyle gulunç şeyler
kT
Sıyaset-tankat ılışkısınde
ıkı onemlı noktanın gozden
kaçırıldığına dikkat çeken
Işcan "Ulkemız iki şeyden
zarar gordu. Kendı shaseti-
ne dinı alet edenlerden. diğe-
ri de dinsulığı kendı sıyaseti-
ne alet edenlerden" dedı
Ahlakı değerlen savunan
bırsıyasetçı portresının doğ-
ru olduğunu kaydeden Işcan
şoyle konuştu "Siyasetçi
bunlann karşıiığında siyasi
bir menfaat beklememeli.
Dini kuüanmak siyasetçi yo-
niınden tehlike olmayabılir.
Ortada. boşlukta bulunan
heyecanlı bir gençlik \ar.
Gençler bu heyecanlannı
yenmek için her zaman doğ-
ru biryol seçmeyebilirr Sı> a-
sı parti lıderlenyle yaptığı
goruşmelerle dıkkatlen ûze-
nnde toplayan Gulen'ın, bır
tankat lıden olmadığını be-
lırten Işcan, "Tvurculuk bir
tarikat değJL yaratıcısı Saidı
Nursi'nin goruşlerini vaMm-
ladığı yapıtlardır. Fethullah
Gulen lider olama/. olsa olsa
Saidi Nursi'nin murıdıolabi-
Br"dedı Işcan. ^ıyaset-tan-
kat ılışkılennın ortaya koy-
duğu eoruntu ışığında, Dı-
yanet Işlen'nıngoruşaçıkla-
ma alanının genışletılmesı
gerektığını soyledı
4
Refah istismar ediyor'
BÜLENT SARIOĞLU
ANKARA - DSP Genel Başka-
nı BulentEcoit anavasanın, 'dev-
letin sosyal, ekonomik, hukuki ve-
ya siyasi temel duzeninin, kısmen
de olsa, din kurallanna day andın-
lamay acağuıı. din du\ gulannın si-
yasi nufuz amacıyla kullanılama-
yacağmı\eistismaredileme\eceği-
ni'hukme bağlay an 24 maddesı-
nın değıştınlmesınde ısrar ederek
TBMM'yı kılıtleyen RP'nın, 'di-
ni istismar etmeyi' surdurmek ıs-
tedıgını vurguladı Ecevit. "Laik-
lik, cumhuriyet Turkiyesi için
Aşil'in topuğu. Bu cumhuriyet vu-
rulursa, y ıkılırsa. o topuktan yıkı-
lır. Bu konuda anavasanın da de>-
letin de duyarlı olması doğal" de-
dı
'Laikh'ğin bağnazhğına kaçan"
sıyasetçılenn, laıklık-Musluman-
lıİc çatışması goruntusu vererek
RP lıden Necmettin Erbakan'ın
'ekmeğineyağsurmemeleri' koşu-
luyla referandumdan kaygı duy-
madığını belırten Ecevit, boyle bır
oylamanın laıklığın dıne saygısız-
lık olmadığını gostereceğmı şöy-
ledı.
Gençlenn sıyaset yapmalannın
önundekı engeller nedenıyle 'po-
litika fıdanhğının kuruduğunu'
vurgulayan Ecevit, "Orgutlu top-
lum kesimlerinin Meclis'e gjrmesi
istenmiyor: bilimden korkuluyor.
Bu şekilde ulke yonetilemez. Kim
kımı kandınyor?" dıye konuştu
DSP Genel Başkanı Ecev ıt, ana-
yasa değışıklığı çalışmalan \e re-
ferandum tartışmalan konusunda,
Cumhuriyet'ın sorulanna şu ya-
nıtlan verdı
- Vülardan beri değiştirilmesi
için çalışılan anayasaya ilişkin gö-
ruşmelerin tıkanmasını neye bağ-
hyorsunuz?
"ECE^lT- ANAP, DYP ve
CHP'nın yönetımı hem kendı
gruplanna egemen değıl hem de
yönetım olarak da kendı ıçlennde
aynlığa duşmuş durumdalar Ko-
alısyon zaten çatlak Koalıs>onun
ıkı kanadı da kendı ıçınde çatlak
31 PKK'K
RP'nın bellı kı DYP'de de
ANAP'tadauzantılanvar DYP'lı-
ler de açıktan soylemıyorlar ama
ozel goruşmelerde onlann ıçınden
de ret oylan olduğunu kabul edı-
yorlar RP'nın bu ıkı partıde cıddı
uzantılan var Bu kısmı RP kafa-
lı, eğılımlı, bır kısmı da RP ıle ay-
nı kulvarda yanşarak bır yere va-
racaklannı sanıyorlar Fakat bu
mûmkün değıl Erbakan'ın dedığı
gıbı, aslı varken. nıye taklıdıne ov
versınler
t
CHP samimi, ama incitici
Artık 301 oy umudu hemen he-
men ortadan kalktı 270oysağlan-
ması durumunda referanduma gı-
dılmesınden kaygım yok RP, bu-
nubırlaıklık-Muslumanlıkkarşıt-
lığı zemınıne oturtmaya çalışacak
Son derecede tehlıkelı bır bolucü-
luk Irk aynmcılığından daha teh-
lıkelı bır bölunme olur DSP ola-
rak böyle bırtarhşmada, RP ıle ba-
şa çıkabıleceğımıze ınanıyoruz
Ama CHP uslubuyla başa çıkıla-
maz Çunku onlar laıklığı savunur-
ken samımıler, ama oyle bır soy-
lemle savunuyorlar kı bu dıncı ol-
mayan dındarlan, samımı dındar-
lan da ıncıtıyor, rencıde ediyor
Eğer CHP, RP'nın tuzağına duş-
mezse, konuyu sankı laıklık ve
Müslümanlık çelışınmış gıbı gös-
termezse, kanşmasa daha ıyı olur
Erbakan'ın ekmeğıne yağ surmuş
olur
Laıklığın bağnazhğına kaçanlar
var Onlar zıhınlen bulandırmaz-
larsa ve RP'nın tuzağına duşmez-
lerse, bızbu ışı, dındarkesımı ın-
cıtmeden yûruturuz Ama kavgı
duyuyorum, bazı çevreler bunu
kolaylaştıracak şekilde dav ranabı-
lırler Referandumun kulfetı ve
masrafı var, ama şu yararı da \ar,
halkımız, ılk kez "Benozgûrce,de-
mokratça bir anayasa değişikliği
yaptun, benim eserim. bunlan ben
yaptım" dıyebılecek Emınım kı
buyuk çoğunluk laıklıkten yana çı-
kacak Bu referandum, laıklığın
dıne saygısızlık olmadığını Turkı-
>e'degostenr
- Referanduma gkliunesi duru-
munda nasıl bir yontem izleyecek-
siniz?
ECEV İT- Bır Muslumanlık-la-
ıklık karşıthgının söz konusu ol-
madığını, Turkıye'de dınle yakın-
dan ılgılı çevrelenn de buna karşı
olduğunu anlatacağım 24 madde
dıkkatle okunursa. bu konulann
tartışılmasının yasaklanmadığı
görulur Nıtekım en olmadık eser-
ler, RP'nın bıle tepkı göstereceğı
dergıler çıkıyor Bunlar serbestçe
konuşuluyor, tartışılıyor Yasak
olan, istismar etmek, kotuye kul-
lanmaktır Bu gozden kaçıyor Ilk
fıkraiarda da ınanç ozgurluğu. ka-
naat ozgurluğu ıbadet ozgurluğu
güvence altına alınıyor
'LaiklikAşU'in topuğu^
Laıklık. cumhunvet Turkiyesi
ıçın Aşıl'ın topuğu Bu cumhun-
yet vurulursa, yıkılırsa. o topuktan
yıkılır Devletın can alıcı noktası
Bu konuda anayasanın da dev letın
de duyarlı olması doğal Fakat bu
ınanç ve duşunce ozgurluğunu en-
gellemıyor Inançlann, dının. dın-
ce kutsal sayılan şeylenn ıstısma-
nnı ve kotuye kullanılmasını >a-
saklıyor "Bu yasak kalksın" de-
mek ne demektır9
"Biz bunu istis-
mar edebilelim. kotuye kullana-
Iım" demektır Nıtekım Erbakan
ve yakınlan yapmıyor mu bunu0
"RP'yeoy \ennezsenizcehennem-
lik olursunuz. kâfir olursunuz,
RP'yi destekleyerekcennete gider-
siniz" propagandalan yapıyorlar
Kotuvekullanma istismar bunlar
"Bırakılsın biz bu istisman siirdu-
relim*' dıyorlar
Bunun kalkması, "İstismar ser-
besttir" anlamına gelecek Zaten
yapılmakta olan ıstısmarlar, çok
daha başına buyruk hale gelecek
Munfent ıddıalarda bulunuyor-
lar Bunlann hıçbınsı 24 madde-
den kaynaklanmıyor Her ulkede,
her konuda olabılecek >anlış uy-
gulamalar var Tam aksi yönde
baskılardavar Oruç tutmadı dıye
oğrencıler dovuluyor Bu yasalar
yuzunden olmuyor Uygulamada
munfent bırtakım taşkıniıklar.
karşılıklı olarak olabılıyor
"Kim kimi kandın>or?'
- Çalışma yaşamı \e siyaset katı-
lunı konusundakı değişiklikler için
yaklaşımmız nedir?
ECEVİT - Ö> le onenler var kı
Meclıs, bundan sonrakı Meclısle-
n de tıkayabılır Kamu gorevlısı-
nın onurunu ıncıtıcı bır metın gel-
dı Meclıs'e Buna gore, kamu sen-
dıkalan veya ust kunıluşlan, ıda-
reyle toplu goruşme yapabılecek-
ler
Goruşme sonunda bır tutanak
tutulacak, fakat bu tutanak ıdare-
v ı de TBMM 'yı de bağlamayacak
O zaman kım kımı kandınyor
9
Bu
Meclıs, yaptınmlı kamu görevlısı
sendıkacılığını goze almayabılır,
ama ban bundan sonrasını engel-
lemeyın Onun ıçın, "Bu sendika-
laruı işlevi kanunla belirtilir" den-
melı Belkı daha genış goruşlu
Meclıs gelır ve farklı bır şekilde
yaklaşır
Aynca, sendıkalann ve meslek
kuruluşlannın yönetıcılen, denet-
çılen, avukatlan, aynı zamanda
mılletvekılı olamıyorlar Boyle bır
anayasa kuralı îskandınav ulkele-
nnde. Almanya'da olsa Meclıs'ın
buyuk kısmı boşalır Bu yasak, ye-
nı metınde de alıkonuyor Budaen
azmdan kanuna bırakılabılırdı
Tolitikanın fıdanlığı
kuruyor'
Turk toplumu dunyanın en genç
nufuslu toplumlanndan bın Nu-
ftısun yuzde 66 sı 30 yaşın altında,
fakat 30 yaşını doldurmamış bır
kımse mılletvekılı olamıyor
Gençlıkten bır korku var Ayn-
ca unıversıte oğrencılen partılere
uye olamıyor Bu yasak guya kal-
dınlıyor. fakat gençlere ancak sı-
nırlı sıyaset hakkı var Oysa ıletı-
şım teknolojısı nedenıyle gençler.
çok erken yaşta ergınleşmeye ve
bılınçlenmeye başladılar Sadece
30 yaşın uzenndekıler mılletvekı-
lı olunca polıtıkanın fıdanlığı ku-
ruyor Çağı en yakından ızleven
gençkesım.polıtıkayaaktıfkatkı-
da bulunamıyor Bır > andan partı
uyelığı yasak, bır yandan rrulletve-
kıh olamıyor PolıtılSie<fttf**Nf»
t
ğı, değışımı vakalamakta zorluk
çekıyorlar Genç kuşak çok daha
kolay yakalayabılır
Gençhğın aktıf sıyasete gıreme-
mesının bır başka sonucu olarak
yolsuzluklar y^ygınlaşıyor Oysa
gençler. henuz çıkar bağımlılığı
ıçıne gırmemıştır Gençlenn polı-
tıkada ağırlık kazandığı bır do-
nemde, yolsuzluklann uzenne da-
ha kolay gıdılebılır
Polıtıkada ve dev let yönetımın-
de uzmanlığın onemı çok arttı
Turkıye'de öyle buyuk çapta bı-
lımsel kuruluşlaryok, uzman kad-
rolan buyük olçude unıversıteler-
de Fakat unıversıte oğretım uye-
lennınpartı uyelığı yasak 12 Mart
dönemıne kadar en azından partı-
Ienn merkez organlannda gorev
alabılıyorlardı bız de bundan çok
yararlanıyorduk Hıçbır şıkâyet
gelmemıştı Bılakıs, kursulennde
tarafsızhğa nayet eden hocalardı
Denebılır kı "aynlsın, partiye
girsin." O zaman bilimden kopu-
yor. partıcılığın ayak oy unlan ıçın-
de kayboluyor Bılım sureklı ıler-
leyen bır sureç
Orgutlu toplum kesımlennın
Meclıs'e gırmesı istenmiyor Ne-
den korkuluyor9
Bilimden korku-
luyor Bu şekilde ulke yonetile-
mez
- Milletvekillerinin bazı ozluk
haklan ile emeklılık durumlannuı
iyıleştırilmestne ılışkın duzenleme-
lerin anavasa huknıu olmasını na-
sıl değerlendınyorsunuz?
ECEVİT-Bırçok kesımden bır-
çok haklaresırgenıyor. ama mıllet-
vekıllenne, mılletvekılı emeklıle-
nne, dışandan bakan olanlara, o
emeklılenn aılelenne sının belır-
lenmeyen bır tazmınat hakkı ge-
tınlıyor Bu, toplumda çok buyuk
tepkılere yol açacak Mıllet-
vekılının elıne geçen parayı arttır-
mak ıstıyorsanız bunun sabıt bır
olçusunukoyun
2
1
9
10
4
3
2
9
6
2
5
10
8
I Baştarafı 1. Sayfada
operasyonlar sırasında Hakkân 'nın Çu-
kurca ılçesı guneyındekı sınıra yakın
Çığlı bölgesınde 19, Şemdınh'nm kır-
sal kesımınde 4, Bıtlıs yakınlanndakı
Şeyhhabıt Dağı'nda 7, Lıce Güldıken
Koyu yakınlannda 1 olmak uzere top-
lam 31 teronst öldürüldu
Guvenlık kuvvetlennce vapılan ara-
malarda da Hakkân'nın Yuksekova ıl-
çesınde 1 teronst yakalanırken 1 terö-
nst teslım oldu
Batman'a bağlı Sason ılçesmden sa-
bah saat 07 00 sıralannda motosıkletle
hareket eden çıftçı İsmet Erdem (45)
ıle Mıllı Eğıtım gorevhsı ftlün Hadi
Güngördü (32), gıtmekte olduklan De-
regeçıt Köyu'ne bır kılometre kala yo-
la doşenen mayının patlaması sonucu
olduler Deregeçıt Köyü'nde korucula-
nn bulundugunu belırten ılgılıler, ma-
ymı PKK'lılenn döşemış olabılece-
ğmı behrttıler
Gndonık'tan Yıınan parlamenterlere kuuuııa
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TBMM Başkanı Hüsa-
mettin Cindoruk, PKK lıde-
n Abdullah Öcalan ıle Lub-
nan'da goruşruğu belırtılen Yu-
nan parlamenterlenn rutumunu
"şiddetle kınadığını" bıldırdı
Cindoruk, NATO uyesı ulkele-
nn parlamento başkanlan ıle
Avrupa Konseyı Parlamenterler
Meclısı Başkanı Miguel Angel
Martinez ve Av rupa Bırlığı Par-
lamentosu Başkanı Klaus
Hanch'a, Yunan Parlamento-
su'nun rutumunu kınayan bırer
mektup gonderdı
Cindoruk, mektubunda, bır
grup Yunanlı mılletvekılının bo-
lucu teror orgutunun lıden Ab-
dullah Ocalan ıle Lubnan'da bır
goruşme vaptıklan ve Yunanıs-
tan'ın amblemı olarak nıtelen-
dınlen antık Makedonya şıltını
verdıklen yolunda haberlerçık-
tığma. ancak bu haberlenn ya-
lanlanmadığına dikkat çektı
Cindoruk'un mektubu
Yunan parlamenterlenn, daha
once de PKK lıden ıle gorûştu-
ğu, bazı Yunan parlamenterlenn
Yunanıstan'da terorle ırtıbatlı
kuruluşlara destek verdıklen ve
teror orgutunun çeşıtlı toplantı-
lanna katıldıklannın bılındığını
kaydeden Cindoruk, mektubun-
da şu gorusiere yer verdı
"Terorizme karşı tavır ahn-
ması insanlığın ortak bir ideali
olması gerekirken, Yunan parla-
menterler, bunun sorumluluğu-
nu duymamaktadırlar. Bu tu-
tum aynca ulkelerimizin taraf ol-
duğu NATO itüfakı ruhu \e hu-
kiımleri ile \ unanistan"m ulusla-
rarası belgelerden kavnaklanan
taahhutlenv le bağdaşmadığı gi-
bi ıleride, butun medenı toplum-
lar için geri tepecek çok kotu or-
neklen oluşturmaktadır.
Bir parlamento başkanı ola-
rak, herhangi bir parlamento
iiyesi için kabul edilemeyecek
olan Yunan parlamenterlenn bu
tutumunu şıddetle takbih eder
\e önemle dikkatlerinize suna-
nm.
Kaldı ki, \ unanistan Mecli-
si"nin başkanv ekili \eçeşitli par-
tilerden dört mülervekilinin ka-
tılımıyla gerçekleşen bu ziyaret,
bir parlamento hevetinin, terör
örgutunu resmen ziyaret etmesi
anlamını taşımaktadu*.
Demokratik bir ulke parla-
mentosunun masum insanlan
olduren \e demokratik değerle-
ri yikmak isteyen. Avrupa Kon-
seyi'neiiye ülkelerin yasadışı Uan
ettiği bir terörist karargâhını zi-
yaret etmesini, sadece kınamak
yeterli değildir.
Bu olay, aynı zamanda Yunan
parlamentosunu. bu örgütün
komşusu Turkiye halkına karşı
yuruttüğu şiddete destek olma
anlamını içermektedir. Tiirki-
ye'nin böylesine bir gelişmeye
sessiz kalması elbette düşunüle-
mez."
OLAYLARIN
ARDEVDAKİ
GERÇEK
• Baştarafı 1. Sayfada
uyesı Yaşar Işcan, sıya-
set-tarıkat ve cemaat ılış-
kılerını değerlendırırken,
kendısını tarikat ya da ce-
maat lıderı olarak gorenle-
n "şohret avcısı cahıller"
olarak nıtelendırıyor
Yaşar Işcan, Fethullah
Hoca olarak unlenen Fet-
hullah Gülen ı ıse şoyle
değerlendırryor
"Fethullah Gulen lıder
olamaz, olsa olsa Saidi
Nursi'n/n murıdı olabi-
lır "
Bu değeriendırme çok
onemlı bır noktadır
Acaba Fethullah Hoca
bır cemaat lıden mıdır?
Boyle bır cemaat oldu-
ğuna, Gulen, Fethullahçı
olarak bılınen Nurcuların
temsılcısı, yanı lıdendır
Yaşar Işcan, Turkıye'de
tankat ve cemaat lıderle-
nnm 'şan ve şohret' pe-
şınde koştuklarını da ıd-
dıa ediyor
Bu bır gerçek
Olayın bır başka yuzu,
kımı 'cahıllenn' kendı çı-
karları ıçın dını hem sıya-
sette hem de tıcarette
araç olarak kullanmalan-
dır
Işte tehlike de burada-
dır
Sıyasetçılenn 'oy' uğru-
na bu tur ılışkılere gırme-
lerı laik demokratik Turkı-
ye Cumhunyetı ıçın bır
tehlıkedır
• • •
Başbakaıı
ÇiUer
Kıratboğlu'nu
yine azarladı
ANKAR4 (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Tansu Çiller Muğla ıçme
suyu projesı ıçın gereklı 45
mılyar lıralık odeneğı ver-
meven Devlet Bakanı Esat
Kıratlıoğlu nu, TBMM Ge-
nel Kurul Salonu'nda azar-
ladı
Olay şoyle gelıştı
DYP Muğla mılletvekıl-
len Irfettin Akar ıle Muzaf-
fer İlban. Başbakan Çıl-^
Jer'Fh tafımatına rağmenJ)
odeneğı vermeyen Kıratlı-
oğlu'nu şıkâyet etmelen
Başbakan'ı sınırlendırdı
TBMM Genel Kurul Salo-
nu'nda Kırtalıoğlu'nu yanı-
na çağıran Çıller, 45 mılyar
lıralık ödeneğın hemen ser-
best bırakılmasını ıstedı
Kıratlıoğlu ıse "Efendim
benim zaten 900 milyar lira-
lık odeneğım var. Bunun 45
milyar ürasını nasıl bir tek
yere >ereyim"dedı
Çıller bunun uzerıne
elmdekı kâğıdı onune doğ-
ru fırlattığı Kıratlıoğlu'na,
" Va bu parayı bulursun, ya
gereğini yaparsın" dedı
Başbaşa göriiştüler
Ne yapacağmı şaşıran Kı-
ratlıoğlu, daha sonra Başba-
kan'a bu konuda konuşmak
ıstedığım soyledı
Çıller ve Kıratlıoğlu bır-
lıkte Başbakan'ın Mec-
lıs'tekı makam odasına gı-
derek burada bır sure goruş-
tuler
Çıller Kıratlıoğlu'nu da-
ha önce de telev ızyonda ya-
v ımlanan bır tartışma prog-
ramında gosterdığı kotu
performans nedenıyle TB-
MM'de azarlamıştı
24. madde
içinimza
kampanyası
Haber Vlerkezi -
TBMM'de anayasanın bazı
maddelennın
değıştınlmesıne yonelık
tartışmalar sürerken
yurttaşlar 24 maddenın
'kesinlikle
değiştirilmemesi' ıçm ımza
kampanyası başlattılar
Mılletvekıllenne gazete
ve ajanslann burolanna
topladıklan çok sayıdakı
ımzayı gonderen
yurttaşlar. faks metnınde
Atatürk'un onderlığınde
buyuk çabalarla kurulmuş
olan laik Turkiye
Cumhunyetı'nı sonuna
dek savunmaya kararlı
olduklannı belırttıler
Yurftaşlann gazete
burolanna ve
mılletvekıllenne
gonderdıklen faks
metınlennde. "Anayasanın
24. maddesinin. laikiiği
guvence altına alan ve
dininsivasetealet
edilmesinı onleyen son
hukmunun Turkiye
Cumhuriyeti
Anayasası'ndan ,
çıkanlmasına karşıyız"
denıyor