23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
!5 HAZİRAN 1995 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Şefika Kutluer, Iskoç Oda Orkestrası'nın bu akşam Istanbul Festivali'nde vereceği konserin solisti: Festivalde çabnaktan gurur duyuyorum GAMZE VARLM En büyük sanatçılar Istanbul Festıvalf ne davet edılmiş olmaktan gurur duyuyorlar. En önemlı orkestralar festıvale katılmak ıçın fırsat kolluyorlar. Festıvalın 23 senelık bır geçmışı var. O kadar gururlanılacak bır geçmış kı... Onjınal mekanında 'Saraydan KJZ Kaçırma' sahnelenıyor. Bu, dünyanın hıçbır yennde yapılacak ış değil. mekanında "Saraydan Kız Kaçırma' sah- neleniyor. Bu, dunyanın hiçbir yerinde yapılacak iş değil. Bir de Aya İrini'deki konserler. Hem tarihi yerlerimiz, hem sa- natımız. hem sanatçılanmız. hem festiva- limiz, hepsi super..." Sanatçı, New Vork'tan Istanbul Festhali'nin progra- mını takip ederek rezenasyon yaptıran- lann. Turkiye'de yapacaklan tatili festi- \ale göre a>arla>anlann bulunduğunu anlatıyor gururla. Kutluer. karşı karşıya kaldığı onyargı- lar ve engelier yuzunden bır Turk sanat- çının yurtdışında bır yere gelmesının zorluklannadeğınıyor "Sanatçı kimliği- nin dışında Tiirk olması bir engel. Bunu aşabilmek, kendini kabul ettirebtlmek buyük başan. Bir Avrupab sanatçının yaptığının çok daha fazlasını yapmanız gerekiyor. Onlarla a> nı duzeyde, çok ba- şanlı bile olsanız Turk olmanız birçok şe- yi kaybettiriyor. Boyle bir savaşa başla- mışsanız, bunu yanda bırakmanıza im- kân yok. O artık sizin için bir göre> olu- yor" Kutluer, bu gorev ı başanyla yenne ge- tınyor 1986 yılında Vıyana'da, Doblın- ger Lluslararası Flut Yanşması'nda bı- nncı olan sanatçı yanşmanın 25 yılını kutlama konsenne, kendısı gıbı daha on- ce bınncı olan beş sanatçıy la bırlıkte da- vet edıldı Geçenmayısta Vıyana'daver- dığı konser. Sony Classıcs tarafından CD olarak yayımlanmak uzere kaydedıldı BuCD ıkı ay sonra çıkacak Kutluer, Vı- İskoç Oda Orkestrası, 23 Uluslarara- 5i Istanbul Muzık Festıvalı kapsamında bugun Aya trını'de Sır Charles Macker- ras > onetımınde bır konser \ erecek Flut- çu Şefika Kutiuer'ın solıst olarak katıla- cağı konserde. HaendeTın Su Muzığı Su- ıtı. Mozart'ın 1 numaralı Sol Major Flut Konçertosu. Benjamin Britten'ın 'Frank Bridge'nin Bir Teması L'zerine Varyas- yonlar'ı ve Beethoven'ın 'Promethe- us'un Yaratıldarı' Sahne Muzığı Op 43ten bolumler seslendınlecek 1994-95 konser me\ sımmde 21 kuru- luş vılını kutlayan. dünyanın seçkın or- kestralan arasında yer alan lskoç Oda Orkestrası'yla ılk kez çalacak olan Şefi- ka Kutluer. "Bu festivale gelmeleri, bu orkestray la çalmak buyuk mutluluk. Sir Mackerras, Mozart uzerine derin bilgı- ye sahip bir şef. İskoç Oda Orkestrası'na bir Mozart orkestrası diyebiliriz1 " dıyor Sanatçı. bugun dunyanın onemlı fes- tıvallenyleboyolçuşen Istanbul Festıva- h' nın ulaştığı duzey den duy duğu mutlu- luğu dıle getırıyor "Böylesine prestijli bir festivalde çalmaktan gurur duyuyo- rum. En başta bizim fesfivalimı/ olduğu için... En büyiık sanatçılar İstanbul Fes- rivali'ne davet edilnıiş olmaktan gurur duvuyorlar. En onemli orkestralar festi- vale katılmak için fırsat kollu\orlar. Fes- tivalin 23 senelik bir geçmişi >ar. O kadar gururlanılacak bir geçmiş ki_. Orijinal PENALTI Kutluer, 'Tıirk sanatçısının yurtdışında kendini kabul ettirebilmesi büyük başarTdiyor. (Fotoğraf DEVRİM BARAN) yana'dakı başanlı konsennden sonra za- fennı. kendısını gururla tebnk eden un- lu >ef Zubin Mehta ıle bırlıkte kutlamış Mehta oncekı yıllarda sanatçıya buyuk ölçude destek olmuştu Turk yorumculann CD'lennın duny a- da ne olçude satıldığını soru>oruz Şefi- ka Kutluer'ın eşı Refik Kutluer gınyor burada soze "Eğer bir plak şirketi CD için istekte bulunur, sıpariş verirse o CD kataloglara \e dunya dağıtım ağına giri- yor. Dola\ısıyla her yerde satılıyor. \ma bir başka organizasyon CD yaptınrsa \e satmak amacıyla Turkiye've getirirse, o plak şirketinin gundemınde olmadığı için diinya dağıtım ağına girmiyor." Şetıka Kutluer'm vaptıgı ıkı CD. ıkı ayn plak şirketinin talebıy le gerçekleştığı ıçın ka- taloglara gırmış \e bugün Amenka, ln- gıltere Almanya ve Uzakdoğu'da bulu- nabıltyor Sanatçı bu CDIerden bınnde Cek asılli bestecı Kromer'ın Senfonı Konçertantrnın dunyada ılk kez seslen- dırıldiğını belırtı>or Italya. Avusturya, lsvıçre. Almanya, Ingıltere Uraıl Sıngapur \e ABDde konserler \eren. festıvallere katılan sa- natçı farklı ulkelerde karşılaştığı farklı tepkılerı anlatıvor "Mmanya'dasanatçı- ya ulusal kimliğivle bakan bir seyirci kit- İesi \ar. \ma bız bunu yıktık. Seyircinin ilgisi çok değışti, son zamanlardaki kon- serler çok daha değişik boyurlara ulaştL Ingiltere'de seyircı çok ciddi. Ona rağ- men oradaki son konserimde çok guzel tepkiler akiım. Lzakdoğu'da çok coşku- lu bir seyirci var. Amerikalı seyirci ise Türk sanatçılann konserierini hasretle bekKyor" Kutluer. New York'ta. Cama- gıe Hall'da verdığı konserden sonra Ne» York Tûnes gazetesınde > ay ımlanan bır eleştırı yazısında, dünyanın seçkın flut- çulen arasina katılan uluslararası bır sa- natçı olarak şoyle selamlanmış "Şu an- da müzik arenasında James Galwa>. Je- an-Pıerre Rampal gibi unlü miızikçileri- miz varken, şimdi de uzaklardan, Turki- ye'den gelen bir ftutçümuz var.~ PELtN OZER nun Müşterileri' adlı romanı İstanbul'da sinemaya aktanlıyor ; yazılan bir aşk öyküsü İstanbuPda çeşhii mekânlarda çekilen fılmde 1000 fıgüran yer alıyor. Georges Simenon un "Avre- nos'nun Vluşterileri*' adlı roma- nı bugunlerde Fransız>onetmen PhilippeVenaulttarafından sine- maya aktanlıyor Çekımlerı İs- tanbul'da gerçekleştınlen fılmın teknık ve oyuncu kadrosunun buvuk çoğunlugunu Turk sıne- macılar oluşturuvor Jacques Gamblin, Carlorta Natoli \e Claire Borotra nın ba^rollennı ovnadığı tılmde Mahir Gunsı- ray, Menderes Samancılar, Is- mail Incekara. Konuralp SunaL Nıhat Nikerel, İlteray İlter, Er- giın Koknar. Anı İpekkaya. Na- şit Ozcan, Mehmct Gurhan gı- bı Türk ovuncular da rol alıyor Goruntu vonetmenlığını Anne Khripounoff un ustlendığı fıl- mın Fransız yapımcısı Georges Campana (Le Sabre) Turk ya- pımcısı ıse İFR adına Emel Bi- lal Turkıye'desınemalardagos- terıme gırmesı planlanan fılm. 1995 yılının Istanbul'undaajnı erkeğe âşık olan ıkı genç kadı- nın ovkusunu konu alıyor Sı- menon'un Istanbul'u zı>aret et- tıkten sonra 8 gun gıbı kısa bır suredekalemealdığı ve ınsanlar arasındakı ılışkılerı dennlığıne ışledığı romanı EmmanuelCar- rere \e Philippe Vcnault bırlık- te senaryoya aktarmış Istan- bul'unçeşıtlımekânlannda vak- laşık 1000 fıgüramn katılımıy- laçekilen fılmın son duraklann- dan bın de Paşabahçe'de eskı bır yalı>dı Bugune dek polısıye. komedı turunde fılmlere ve psı- kolojık dramlara ımza atan Phı- lıppe Venault ıle yoğun çekım- ler arasında verılen oğle veme- ğı sırasmdakısabır^öyleşı >ap- ma fırsatı bulduk - Georges Simenon'un ro- manlan, televizyonda gösteril- mek üzere sinemaya aktanlıyor. "'Avrenos'nun Muştenlen de bu filmlerden biri. Bu proje uze- rine bil«ı \erir misıniz? Beş fılmlık bır paket olacak bu Dızılerın hepsı de Sıme- non'un romanlanndan vola çıkı- larak gerçekle^tırılıjor Hertıl- mı farklı vönetmenler ycrı,ek- le^tırı\or Benımle bulıkte K- panvol \e Ingılız \onetmenler de bu projcnın ıı,ınde Projenın adı da "Simenon des Trophiqu- es."Tabıı bunun anlamı oldukça genış Valnızca Istanbul u kap- samıvor Bu fılmlerın çogu Si- menon'un 1930 lu vıllarda At- nka\e Latın Amenka'va vaptı- gı zıvaretler sonucu vazdıgı ro- manlardan aktanlışor Bugune dek çekımlerı Bulgariitan \e Afrıka'da çekilen ıkı tılm ta- mamlandı - Buromanısinemaya aktar- maya nasıl karar \erdiniz? Avrenos'nun Ylıisterılen" bence Sımenon'un en guzel ro- manlanndan bın Aşağı vukan 10 vıl once ben bu romanı sine- maya aktaımav ı duşunmuştum. ancak bunu gerçekleştııeme- mıştım Şımdıkarşımabovlebır fırsat çıktı \ebendebırduşumu gerçekleştınvorum Simenon bu romanları 1930-^ \ ılları ara- sında \e çok hızlı bır sekılde vazmış ' Avrenos nunMuşten- lerı" deSgundevazılmışbırro- man Zatenromanlarınn,ok hız- lı yazmak gıbı bır ozellığı var onun Çokfazlanotalı>orvehıç durmadan yazabılı\ormuş Za- ten boyle olmas<ıydı 300 roma- nı bırvaşama sığdıramazdı - Simenon bu romanında İs- tanbul ı/lenımlerini de aktarmış değil mi? Tabıı Ronıanların- da anlattığı her verı zı- varet etmış En kuçuk ayrıntılara varana dek her şevı betımlemesı 4İe bunu kanıtlıvor Is- tanbul da ne kadar kal- dığını bılmıyorum, ama Istanbul da v a^aıtı ve Istanbul'un eoğrafi özellıklerı hakkında çok şev bıldıgı kesın - Simenon'un anlat- tığı İstanbul'la gunü- mıı/un İstanbul'u ara- sında oldukça bıiyuk bir fark \ ar. Bu da çok ciddi bir çalışmayı ge- rektiriyor. Buraya gefip bir doncm filmı çekmeye karar vermeden once ne gibi çalışma- lar yaptınız? Bu vuzden bız de bayagı ça- liştık Savastan sonra Istan- bul un durumunu araştırdık Çunku gerçekten de Istanbul'da 19M) lu vıllann atmosferını va- ratabılmek oldukça zor Tabıı yabancı bır ülkededonem filmı çekmek de oldukça zor Başan- lı olabılmek ıçın çekımlerden once bırkaç kez Istanbul'a gel- dık Fılm ıçın uygun mekânlan araştırdık Aslında fılmm konu- sunun geçtıgı Turkıye de gerçek degıl Fılmın şıırsel bır anlatımı var Bu anlamda fılm, yalnızca 1950 lı vıllann Istanbulu'na ışık tutmuyor Bu fılm ıkı ınsanın macerasını anlatıvor Bu mace- rada fon da Istanbul olarak be- lırlenmış Fılmde gerçek olav- larla hıçbır kar>ılaştırma >ok Bu polısıye bır fılm degıl Si- menon'un romanlan zaten çok psıkolojık fılmlerdır Tehlıke, şüphe. tedırgınlık gıbı ınsanı duygulan araştınr - Turk oyunculan seçerken neleri göz onunde bulundurdu- nuz? Pek çok o\uncu>la tanıştım. onlarla konuştum. fılmlerını gördum Türk oyuncularla ça- hşmaktan çok memnun olduğu- mu da söyleyebılırım Tûm o> uncular ışlenne dort elle sanl- dılar Aradakı tarklılıklaravedıl sorununa karşın çok ı>ı bır »o- nuç elde edeceğımızı duşunu- yorum -Sesli çekilen bu fiimde teknik ekibin buyfik çoğunluğu da Turklerden oluşuyor. Fiimde teknik açıdan bir zorlukla kar- şılaştinız mı? Butehlıkelıbırsoru Tabıı her fılmın çekımlerı sırasında bazı zorluklar yaşanır Bu doğaldır Zaman zaman da çok sınırlı ve duş kınklığı ıçınde aynlırsınız setten Ama bu çok da onemlı değıldır Çunku sonunda her şey unutulur ve fılm değerlendınlır Tabıı arada kultürel farklılıklar var Çalişma sıstemlerınde de değışıklıkler soz konusu doğal olarak Olavları kavrayışımız estetık kaygılarımız. gerçeklığe bakışımız gerçeklığı yorumla- ma çabamız ovuncu vonetımı- mız Arada pek çok fark var ta- bıı kı - Filmin Fransa'da sınemalar- da gösterime girmesi de soz ko- nusu mu? Bu şımdılık bır sır Fılmler Fransız Alman ortak telev ızyo- nu olan RT'de göstenlecek Çe- kımler önumuzdekı bıtecek ve montaj ıçın Fransa'va donece- ğız Tabıı ışın en önemlı kısım- larından bın venı başlı>or Philippe \enault, Türk oyuncularla çalışmaktan çok memnun. 'Günümüz Çin'i 30'lu yıllardan farklı değil' Kultür Senisi - Çınlı vonetmen Zhang Yimou bu yıl Cannes Fılm Fes- tıvah'ne son filmı "ShangaiTriad-Şan- gay Mafyası" ıle katıldı Genç bır kov- lunün gozunden '30'lu vıllann Şanga- yı'na ışık tutan fılmde tehlıkelerle dolu mafyadunyasıanlatılıyor Bufılmdede başrolu yönetmenın fetış oyuncusu Gong Li ustlenıyor Acımasız bır maf- ya babasının metresı olan kabare ^arkı- cısını canlandıran Lı. bu fılmde de gu- zellığı ve başanlı oyunculuğuyla dık- katlen çekıyor Bu>ıl Uluslararası Istanbul Fılm Fes- tivali'nde "Yaşamak"adlı fılmını ızle- me fırsatı bulduğumuz \ ımou. Fransız Le Fıgaro gazetesının son filmı uzenne vönelttıgı sorulan yanıtlamıs -Gecen yıl Cannes Film Festivali'nde Jüri Buyuk Odulü'nu kazanan "Vaşa- mak" adlı filımnizi tanıtmak üzere Can- nes'a gelmemiştiniz. Odulu filmin erkek oyuncusu Ge You almıştı. Bu seçımini- zin nedenini açıklar mısınız? Çok basıt Fılm hıçbır zaman sansur- den geçemedı Hıç kımse de bana bu- nun nedenini açıkaçıkanlatamadı Boy- le bır durumda benım Cannes Fılm Fes- tıvalı'ne gelmemın de bır anlamı yok- tu - Konusu 1930"hı yıllann Şangayi'nda gecen son filmıni/in adını "Şangay Maf- vası" kovdunuz? Bu donem sizin neden ilginizi çekiyt)r? Bugunlenn Çın'ıyle '30'hı yıüannÇi- nl' arasında buyuk bır benzerlık var O zamanlar Şangay maceraperestlenn. zengın olmanın vollannı arayanların. gezgınlenn kentıydı Bugûn de Çın'de uygulanan serbest ekonomı polıtıkasıy - la bırlıkte Şangay. Pekın ve Çanton gı- bı kentler ınsanlara kalkınmaya açık kentlerhalınegeldı Çomertlığımızıko- rumak yenne materyalıst ısteklerımız tarafından yonlendınlıyoruz Fılmde bu mesajı ıletmek ıstedım - Ama filminizde mafvadan soz edi- yorsunuz? Mafyayı fon olarak kullanıyorum Fılm boyunca mafyanın varlığı, özel- lıkle ıktıdara karşı ısyan olarak hıssedı- lıyor Şıddet dolu, acımasız bır fılm ger- çekleştırebılırdım Ama beş para etmez bır konu uzenne fılm çekmek ısteme- dım doğal olarak Bu fılmde bır kabare şarkıcısı ve bır mafya babasının metresı olan Xiao Jin- bao(Gong Lı) \e Shuisheng( Wang Xı- aoxıao) adında 14 yaşındakı bır çocu- ğun çevresınde gelışıyor Aslında Fılm Xıao Jınbao'nun emnnde çalışan bu genç koylu çocuğun bakışlan uzenne kurulu Fılmın sonunda açıkyureklılık yennı vahşete bırakıyor - Cömertlik uzerine ciddi bir eleşa'ri getiriyorsunuz fiimde. Ancak Kultur Devrinıi'nden sonra hâlâ ınsana olan guveninizi koruyx>r musunuz? Boyle zorlukları yaşavan yalnızca ben değıldım Mılyonlarca ınsan pek çok zorluğa katlandı o yıllarda Geç- mışte yaşanan guçlukierı unutmak mumkun olmasa da fazla hayıflanmı- yorum bu y uzden - Sizin hakkınızda bir efsane varahl- dı. Fotoğrafmakınesi alabtlmek için ka- nınıa sattığınız doğru mu? Evet, gerçekten kanımı satTım Bov- lece 18 frank kazandım Bu paray ı da dı- ğer bınkımlerıme ekleyerek bır fotoğ- raf makınesi aldım - Sinemacı olma\a nasıl karar verdi- niz? Şans eserı' Basketbol oynamak ıstı- yordum. ama bu ış ıçın çok ufak tefek- tım 1978'de unıversıteler. öğrencı al- mak ıçın kapılannı yenıden açmışlardı Ben de fotoğraf sanatıy la ılgılendıgım ıçın Sınema Akademısı'nı seçtım So- nuçta sınavı da kazandım' -Avrupayada Amerika'da.ozgurbir ortamda film çekmek istemez mi> diniz? Havır Bunun ıçın de geçerlı bır ne- denım var Bu ulkelerı çok ıvı tanımı- yorum Ben her ortamda fılm çekebılen bır yonetmen doğaustu bır yaratık de- ğılım Bugune dek pek çok guçluğıı aşabıldığım ıçın başanlı bır yonetmen oldum MEMET BAYDUR John Berger İkibin Yılında Herkesın yalnızca kendıne aıt yazarları, şaırien vardır Okuyan, okumayı seven ınsanların demek ıs- tıyoaım Bu ozel yazarlar çok unlu, çok satan ya- zarlar da olabılır. Kışıye ozel konumlarını zedelemez bu durum. Insan onların yazdıklarını yalnızca ken- dısı ıçın yazılmışa benzer bır heyecanla okur. Ro- man, hıkâye, şıır hepsı bır okura yazılmış uzun bır mektuptur artık Yazar ıle okur arasındakı o gorun- mez kopru, o kopmaz gobekbağı kurulmuştur bır kere Herkesın yalnızca kendıne aıt yazarları, şaır- len vardır John Berger'ı yırmı yıl kadar once Yedtna Adam adlı kıtabıyla tanıdım Sonra "Gormenın Yollan"m okudum Londra'da. Sanata değil hayata bakışımı etkıledı bu kuçuk dev kıtap Bu ıkı krtaptan sonra, ıkı romanı gırdı araya Zamanımızın Ressamı ve G Bu ıkı kıtabı da yıllardır ayırmadım yanımdan Arka- sı benım açımdan çorap sokuğu gıbı geldı Bakmak Uzenne, Pıcasso'nun Başansı ve Başansızlığı, Go- nış Duyumu, Nesnelenn Gonınuşu, Sanat ve Dev- nrn, Corker'ın Özguriuğu, Sureklı Kırmızı, Domuz Toprak, Bır Zamanlar Evropa'da, Leylak ve Bay- rak. Yakın bır dostummuş gıbı ızledım Berger'ı Konferanslanna gıttım, gazete - dergı yazılarını oku- dum. Açtığı resım sergısıne gıttım geçen yıl New York'ta. Olağanustu sergı kataloğu! Yazdığı fılmle- rı seyrettım defalarca Dünyanın Ortası ve Jonas 2000 yılında 25 yaşında olacak. Bu ıkı enfes fılm duşlerıme gırdı, yerleştı John Berger benım yaza- nm oldu Yirmı yıldan fazla zaman geçmış Berger'i okumaya başlayalı Şımdı elımde son romanı var. "Duğune Doğru" Berger'ın yetmış yaşına gırerken yayımladığı, yırmıncı yuzyılın bıtışını, bılgece, usta- ca, efendıce anlatan bır roman Dırı, taze, berrak bır anlatım Kısık gozlerının ar- dında dunyayı ve tarıhı, bulutları ve coğrafyayı, umudu ve kuskunluğu, olumu ve hayatı pırıl pınl net gören bır ınsanın satırları Her şey, her satır, ancak bır ustanın yazabıleceğı ama yedı yaşında bır çocuğun hemen anlayabıle- ceğı karmaşık bır duzgunlukle orulu Berger, yuzyıl bıterken ınanılmaz guzellıkte bır belge bırakıyor okurunun elıne • • • Yüreğı, savı, ateşı, kapılan olan (açık kapılan olan) bır roman Duğune Doğru Gızlı, saklı, ortulu, şıfre- lı hıçbır şey yok ıçınde Şıfrelerden soz edıyor el- bet, hemen anahtarını sunarak Gızlı olan bır şey an- latırsa, aynı sayfada harıtasını da buluyorsunuz. Kultur vesınırtanımayan bır yazar John Berger In- gılız ama Fransa'da yaşıyor. ama Turkıye hakkında yazıyor; Yunanıstan, eskı Yugoslavya, eskı Çekos- lovakya hakkında yazıyor John Berger neresı hak- kında yazıyorsa oralı. Roman, Fransız asıllı bır genç kadın (Nınon) ıle Italyan Gıno'nun yavaş yavaş evlılığe doğru yolcu- luklarını anlatıyor Can sıkıcı bır durum var. Nınon AIDS'ten mustanp. Nınon'un annesı bır Fransızla evlı, Slovakya vatandaşı AIDS, Berlın Duvarı, bo- lunmuş ulkeler, bolunmuş ılkeler, aşk, olum, anılar, geleceğın anılan, gelecek nostaljısı her şey mucev- her kırıntıları gıbı yennı alıyor bu romanda Butun bunlar da kor bır Yunanlı tarafından anlatılıyor Ho- meros değil bu çeşıtlı yolculuklan anlatan roman kışısı. Kılıse suslen satan bır guzel adam. Çobana- kos Berger, ancak bır şaırın yapabıleceğı bır ışı kota- rıyor Tnsan aklının ıçerebıleceğı her şeyı tutkulu ama soğukkanlı (çocuksu bır soğukkanlılık bu) bır dılle anlatıyor. Içınızden okursanız bırturtu, yuksek sesle okursanız başka turlu ama aynı ağırlıkta, ay- nı yoğunlukta tatlar veren bır yazı Hem geçmışı, hem de geleceğı anlatan sakın, akasyalı, kırazlı, ruzgârlı, ımkânsız, unutulmaz bır roman Duğune Doğru. Marquez'ın Kolera Zamanında Aşk'\n\ du- şunuyorum Berger'ın bu kıtabı ınsan aşkını daha yukarılarda bır yere, ınsanın avucunun ıçıne yerleş- tırıyor. Korkutucu guzellıkte. • • • John Berger'ın bu yaprtı da çevrılecektır dılımıze. Torunlarımız onun butun yapıtlarını okuyacaklar, okuduklan ıçın daha guzel ınsanlar olacaklar. Ber- ger kadar onemlı bır başka yazarın satırlarıyla bıtı- relım bu pazar yazısını Nurullah Ataç'ın ben ço- cukken yazdığı satırlarla "Pek overler dayanışma- yı, goklere çıkanrtar Gençler bır ış başarmak ıstı- yorsa aralarında dayanışma olmalıymış, tutmalı, korumalılarmış bırbırlerını Hanı anlatırlar: Bırbaba dort çubuğu bırer bırer kırıvermış de dordunu bır- bınne bağlayınca kıramamış Kışıler de o çubuklar gıbı oimalıymış, sımsıkı bağlanacaklar bırbırlenne, kımse onlan kıramayacak lyıya, kışıoğlu başka, çu- buk başka Çubuk duşunmez, çubuk bu! Hangı çubuğun yanına koysanız uzlaşır, bağdaşır, duygu- su yok, düşüncesı yok Kışıoğlu oyle mı 7 Öyle ol- sun ıstıyorlar, duygulannı, duşuncelerını bıraksın, kımınle olursa olsun uzlaşıp bağdaşsın, bır daya- nışma kursun dıyortar." Eskıden "tesanûd" derlermış. Ataç "dayanışma" dıyor o yıllarda Ben de oyle dıyorum. Bu yıllarda... Tarih gün ışığına çıkıyor •MUĞLA (AA)-Mugla ve yoresındekı antık kalıntılann bu yıl başlanacak 10 arkeolojık ve 2 antropolojık kazıvla gun ışığına çıkanlacağı bıldınldı. Muğla Bodnım ve Marmarıs muze mudurluklerınce gerçekleştmlecek olan kazı ve araştkırma çalışmalan, dokuz Türk, ıkı lsveçlı ve bır ingılız bılım adamı başkanlığındakı heyetler tarafından yapılacak Kazı ve araşırmalar, ekım ayı sonuna kadar surecek Kültün-Sen'den Bozkupt Kuruç'a suçlama • \NKARA(ANKA)-Kultür-Sen ve Kultur Bakanlığı Devlet Tıyatroları çalışanları. Devlet Tıyatrolan'nda bır kaç yıldır uygulanmaya çalışılan çağdaşlaşma ve demokratıkleşme surecının Dev let Tıyatrolan Genel Muduru Bozkurt Kuruç'un mahkeme kararıyla gorev ıne donmesıyle sekteye uğradığını belırttıler ve yıllar oncesınde kalmış kımı baskı ve yasaklann gen geldığını savundular Kayserfde yeni bir yeraltı şehri Zhang Vlmou'nun 'Şangay MafvasT adlı son filminde başrol oyuncusu yine Gong Li. • ANKARA(AA)-Kayserf nın Veiîilhısar ılçesıne bağlı Keşlık koyündekı ıçi fresklerle suslu kaya kılıselerı tunzme açılmayı beklıyor Yeşılhısar ılçesıne dort kılometre uzaklıkta bulunan Keşlık koyü, "Urgup-Goreme. Yeşılhısar-Soğanlı tıpı" kayalıklara oyulmuş kılıse. magara ve sığınaklann bulunduğu dogal ve tarıhı yapısıyla dıkkat çekerken. Kultur Bakanlığı yetkılılen bolgenın tunzme açılabıleceğı yolunda goruş bıldınyorlar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear