Catalog

\ NİSAN 1995 SALI CUMHURİYET SAYFA VJÖNÜNTÎ TELEVIZYON 15 ÎLMLERİ Gazap Rüzgân 09.00 Kanal D Duygusal . Politikada başan basamaklannı tırmanan adamla avukat bir kadı- ^ / nın ilişkisini konu alan filmin yönetmeni Orhan Aksoy. Oynayan- lar: Hülya Koçyigit ve Cihan Ünal. (1982) İpekçe 10.30 Show TV Duygusal Bilge Olgaç'ın 1987 yapımı filminde birTlR kamyonuyla köye ge- tirilip bırakılan fahişe ile köyün genç nakışçısı Seyyit'in duygusal ilişkisi anlatılıyor. Başrollerde Perihan Savaş ve Berhan Şimşek var. Guguk Kuşu 2 11.00 Kanal 6 Dram İlk bölümü dün ekrana gelen ve bir otelde geçen filmde Zekâi Tun- cabaşrolde. Bilinen kalıplann dışına çıkamayan filmde Savaş Yurt- taşdavar. Sabotaj 11.30 HBB Gerilim (Sabotage) - Yönetmenin gölge ve efektlerle süslediği casusluk fil- minde Sylvia Sidney, Oskar Homolka, John Loder rol ahyor. Yö- netmen: Alfred Hitchcock (1956). Çiçekter Boy Verince 11.30 Kanal D Dram /||k Avni Kütükoğlu'nun 1990 yapımı filminde öldürdüğü adamm ai- ^ P lesinibulup günah cıkartan gençle acıh bir annenin dramı konu edi- liyor. Tolga Savacı ve Güler Ökten rol ahyor. Aşk tksiri 12.00 Show TV Duygusal p , (The French Lüıe) - Paris'e gelip modellik yapmaya başlayan Tek- VV sash kızm aşkını konu alan filmin yönetmeni Llyod Bacon. Jane Russel ve Gilbert Roland rol ahyor. Kansas Sürücükri 12.10 interstar VVestem /7>\ (Kansas Raiders) - Amerikan iç savaşı yıllannda Quantril Sürü- v£/ cüleri'ne katılan Jesse James'in öyküsü anlatılıyor. Yönetmenliği- ni Ray Enright'ın yaptığı filmde Audie Murphy. Brian Donlevy var. Zoıiu Damat 13.50 İnterstar Duygusal • ^ Bir çiftlik sahibi ile zengin ve şımank kızm aşk öyküsünü konu alan *& filmin yönetmeni Hulki SaneT. Oynayanlar: Ayhan Işık ve Türkân Şoray. (1962) Fırari Âşıklar 14.00 Kanal D Duygusal /Jjv Zorla evlendirilmek istenen adamdan kurtulmak için sevgilisiyle ka- ^0* çan kızın öyküsü. Nejat Saydam'ın yönettiği filmde Ekrem Bora ve SemaÖzcan var. (1970) Kısnıet 14.30 Show TV Duygusal /^\ Fakir bir şarkıcı kızla tesadüf sonucu zengin olan gencin aşkını ko- ^C/ nu alan filmin yönetmeni Vural Pakel. Oynayanlar. Neşe K.arabö- cek ve Izzet Günay. (1974) Gûlbeyaz 14.40 atv Dram /^\ Evlilik dışı bir ilişki ve sakat bİT adamın verdiği namus mücadele- 'O' sini konu alanfilminyönetmeni Avni Kütükoğlu. Oynayanlar: Fik- ret Hakan ve Meral Konrat. (1989) ÇocukSevgisi 15.00/04.00 Kanal 6 Dram p . (For Love a Child) - Birbiriyle yakm dost olan komşu iki ailenin vf/ trajik öyküsü. Yönetmen: Kevin James Dobson'ın yönetip rol aldı- ğı filmde Belinda Montgomery de var. ABye 15.20 Kanal D Dram ©Dul bir kadm olan Aliye'nin babasının evinde yaşadığı trajik olay- lan konu alan filmin yönetmeni Sım Gültekin. Oynayanlar. Meli- ke Zobu ve thsan Yüce. (1986) Takip 15.30/01.00 TGRT Macera (Pursuit) - Terorizmi ve politik değişimleri etkileyecek otayitt ar<- dındaki gerçekleri konu alan ve TGRT'nın sık sık ekrana getirdiği filmin yönetmeni M. Crichton. Oyn: Ben Gazzara, E. G. Marshall. 16.501 Kanal DI Adı Vasfıye Aynntı yanda Anılar 17.10 atv Duygusal /£> Kadınlardan nefret eden şarkıcı genç bir kadtnla tanışır. Samim Ut- vS' ku'nun yönettiği filmde Coşkun Sabah ve Annabeth Berendsen rol ahyor. (1989) AfleKadını 18.15 ShovvTV Dram Evli kadınm yaşamı öğrencilik yıllanndaki sevgilisinin ortaya çık- ifJ masıyladeğişir. KartalTibet'in yönettiği filmde Müjde Ar ve Muh- teşem Demir rol alıyor. AfYok 20.15 İnterstar Macera p . (Zero Tolerance) - Bir FB1 ajanı, uyuşturuculara karşı mücadele KZS verir. Joseph Merhi'nin yönettiğifilmdeRobert Patnckve MickFle- etwood rol ahyor. Kan Panltısı 20.30 Kanal 6 Macera /fN (Shining Blood) - Bir Kızılderili ile kaçan kızkardeşıni arayan ka- \Z/ dın, bu araştırma sırasında kendisıni efsane içinde bulur. Stash Klos- sovvski'nin yönetmenliğini yapıp oynadığı filmde Machel Penn de var. Davetsiz Misafır 20.35 Show TV Güldürü Zeki Alasya'mn yönetip rol aldığı film Istanbul'a gelen bir ailenin maceralannı konu alıyor. 1983 yapımıfilmdeMetin Akpınar ve Sev- da Ferdağ da rol alıyor. 21.001TRT11 Yerel Kahraman Aynntı yanda Amerikan Yakuza 21.40 atv Macera (American Yakuza) - Japon yeraltı dünyasında Yakuza'lar arası- *<zJ na giren bir Amerikahnm maceralannı konu alanfilminyönetme- ni Frank Capello. Oynayanlar: Viggo Mortensen, Pyo Ishibashi. Beni Maça Götür 22.15 HBB Müzikal (Take Me Out to the Ball Game)- İki beyzbol oyuncusu sezon dı- şmda kalan zamanlarında şarkıcılık yapmaktadırlar. Yönetmenliği- ni Bursby Bereley'in yaptığı filmde Gene Kelly, Frank Sinatra var. 23.001 Show TV I Best Seller Aynntı yanda Son Gerisayım 00.10 Kanal 6 Macera /•fN (Final Countdown) - Bir savaş gemisi tatbikat sırasında esraren- vi/ gizbirenerjidalgasırun içinden geçer. DonTaylor'ın yönettiği 1980 yapımı filmde Martin Sheen ve Kirk Douglas rol ahyor. Oda Hizmetçisi 24.00 TRT 2 Macera /Os (Le Calopin) - Şirketini kaybeden Victor uşak olmaya karar verir. v v Serge Korber'in yönettiği filmde Berrerd Le Coo, Jean Yues Geui- os rol alıyor. \ıldınm Aşkı 00.15 HBB ? ^ N ( ? ) - HBB'ninyine hakkındabilgi vermeye gerek görmediği bk fihn. x_>Gönderilen basm bülteninde filmin Türçe adı dışında herhangi bir bilgi yer almıyor. Ne çıkarsa şansınıza... Kötü Tohum 01.35 atv Gerilim (Bad Seed) - Yakın arkadaşı ölünce kendisinden şüphe edilen kızı <J konu alan filmin yönetmeni Mervyn Leroy. Başrollerinde Nancy Kelly ve Patty Mc Cormack. ÖlümcülArzular 03.10TRT1 Macera (Deadly Desires) - Özgürlüğünü yaşamak için evden kaçan Deni- zJ ce, aradığını bulamayınca geri döner. Joseph Sergant'ın yönettiği fiknde Sally Field ve Elenor Parker rol âhyor. O Yerli Orta Halli Yabancı TKT ı 2i.oo\ Bill Forsyth'tan, iki ayn kültür çatışmasma ince bir mizahla bakış ğdaş masal Yerel Kahraman Local Hero / Yönetmen. Bill Forsyth / Görüntü: Chris Menges / Müzik: Mark Knopfler / Oyuncular: Burt Lancaster, Peter Riegert, Fulton McKay, Denis Lawson, Norman Chancer,' 1983 İngiltere yapımı, 110 dakika. TV Servisi - TRT, bir zamanlar en güzel yabancıfilmlerinisalı geceleri yayvmlardı ve Bill Forsyth'ın "Ye- rel Kahraman" adh yapıtını da yıl- lar önce, bu salı gecelerinden binnde göstertnişti. Şiirli bir görsellik taşı- yan bu çevTecı çağdaş masal, §imdi yeniden TRT ekranlannda. Unutul- maya başlanmışken Burt Lancas- ter"a görkemli bir 'geri dönüş' ftrsa- tı veren yapım, 1980'ler Ingiliz sine- masının büyük başanlanndan bıriydi. Knox Oil petrol şirketinın başkanı Felix Happer'ın, küçük bir lskoç kö- yüyle ilgıli tasanlan vardır. Burada, en son teknik donanımlarla, dev bir petrol rafinerisı kuracaktır. Adamla- nndan Maclntyre'ı bu köyde gereken yerleri satın alması için gönderir. An- cak işler umulan yönde yürümez. Bir kere ünlü 'lskoç inadı'm hesap et- memişlerdir. Maclntyre, köyün şiirsel güzelliğinden etkilenmiş ve buraya endüstn getırmenin yanhş olacağını düşünmeye başlamıştır. Felix Happer sonunda bizzat ipleri eline almaya ka- rar verir... Forsyth, iki ayn kültürün çartşma- sını ince ve derinlikli bir mizahla an- latıyor. Bir yanda, yaptıkian işin doğ- ruluğuna inanan yuppiler var. Petrol onlar için ısmma, naylon, mürekkep, deodorant, su geçirmez yağmurluk, kımyasal temizlik maddeleri demek- tir. Bir yanda da olanca güzelliğiyle doğa. Biri gelirse. öteki gidecektir. Köylüler ve sanayici kentliler bu ya- man çelişkinin içinden bir türlü çıka- mayacaktır. Felix Happer bile... MERCEKLE BAKINCA TRT'nin yıllar önce ekrana getirdiği 'Yerel Kahraman', İngiliz sinemasının basarılı örneklerinden. Film, Burt Lancaster^a görkemli bir 'geri dönüş' fırsatı yaratmıştı. TKT1 I4.io\ 'Hayatımız Roman'ın ilk bölümü geçen hafta ekrana gelmişti Hayatuı içiııdeki kadınlar TV Servisi - Kadmlara yönelik ve gün- düz kuşağmda yayımlanmaya başlayan "Hayatımız Roman" adh program, TRT'nin Tilbe Saran'a yaptığı teklifle or- taya çıktı. Saran, Füsun Âkatlı, Zeynep Avcı ve TRT lstanbul Televizyonu kadro- lanarasındakt görüşmeter sonucu, kadın- lan ele alan, neşeli ve kadm konulannı tar- tışan bir program yapısı oluşturuldu. Ka- rar aşamalannda ise ekibe, Boğaziçi Üni- versitesı öğretim üyesi Işıl Baş, Yaprak Zihnioğlu, tiyatro yönetmeni Işıl Kasa- poğlu ve danışman psikolog Ferhan Öze- nen de katıldı. Toplumun çeşitli alanlann- da faaliyetlerini sürdüren ve bunun yanı sı- ra 'kadın' sorunu üzerine fıkir üreten Tilbe Saran'ın (solda) sundugu programda Z.eynep Avcı damşmanhk yapıyor. program ekibi, konulan hayatın içinden yansıtmak isteyince edebiyat ile gerçek ha- yatın iç içeliğini vurgulamak için konu- nun başmda bir edebi yapıt seçildi ve böy- lece programın adı da kendihğinden orta- ya çıktı: "Hayatımız Roman'". tzleyicilerle program ekibi arasındaki önemli köprülerden bin "babaanne" ka- rakteri. Pek çok ailenin yaşamında önem- li rol'er oynayan bu "muhaliF' babaan- ne, programda. yapılan her şeyi sorgulu- yor. Bir yandan anlamaya ve programın anlaşılmasına çahşırken bİT yandan da to- runu Tilbe'nin sevimh görünmesini isti- yor. Çünkü ona göre böyleprogramlar ya- parak hayat geçmez, evlenmek önemhdir. Aynca babaanne çok da merakh, konu- şulanlann aynntısını, nedenini öğrenmek istiyor. Bu yüzden sık sık telefon ederek programa katıhyor.Koordinatörlügünü Se- zi Ergun Anar, yönetmenliğini Abdül- hamit Avşar ve yapımmı Nur Özbu- dak" ın üstlendiği programın ilkbölümün- de Aka Gündüz'ün "Bu Toprağın Ku- ları" adh kitabından hareket edilerek top- lumdaki "kadın imgesi" tartışıldı. "Analık, babalık ve çocuklar"m ele ahnacağı ikinci bölümde ise Bertold Brecht'in "Kafkas Tebeşir Dairesi" ad- lı oyunundan hareket edilecek. Saran ve Prof. Ayşe Öncü'nün sohbetlerinin ardın- dan Gül Baysal, Hilmi Yavuz, Selda Özen, Aysel Gürel ve Burçin Orhon konuyu tartışacaklar. Kanal D 22.20 Mezarcı ve Gürkan 6 Teke Tek'te TV Servisi - Fatih Altayh'nın sundugu ve canh yayımlanan ' 'Teke Tek'" in bu haftaki konuk- lan Hasan Mezarcı ve Aydın Göven Gürkan olacak. Bir dö- nem Atatürk hakkmda söylediği sözler nedeniyle dokunulmazhğı kaldınlan eski Refah Partisi mil- letvekili Mezarcı. canh yaymda iddialan yanıtlayacak. Hüküme- tin eski bakanlanndan Gürkan da programda son dönemdeki çıkışı- nın nedenlerini açiklayacak. atv 23.20, w SanaÜa Randevu' TV Servisi - Sunuculuğunu Se- tna Atalay'ın üstlendiği "Sanatla Randevu"nun ikinci bölümünde "Salaklar Sofrası" adh oyun ta- nıtıhyor. Müşfik Kenter'in yönet- tiği oyunda Nedim Saban, Pekcan Koşar rol alıyor. Programda yer alan ikinci oyunsa Gencay Gü- rün'ün yönetip Nurseli tdiz ve Can Gürzap'ın oynadığı "Seneye Bugün''. Aynca halen devam eden lstanbul Film Festivah'nden gö- rüntüleTİe devam edecek progra- mın "Bir Portre" bölümünde Derya Baykal Şensoy konuk. Fransız Kültür Merkezi'nde 16 ni- sana kadar devam edecek "Sine- manın 100. Yılı Orijinal Fransız Film Afişleri Sergisi"nden görün- tülere de ver verilecek. MAHMUT T. ONGOREN Sözde Demokratlık!»Dışandaki kaynaklardan yararlanarak içerideki sorunlar üzerinde görüş açtklayan sanatçılara Or- han Pamuk'un da katılması, kimilerınce elbette tepkiyle karşılanacakti. Bu tepkileri yadırgamak gerekmez. AZK Nesin, Yaşar Kemal ve şimdi de Orhan Pamuk'un düşüncelerine ve görüşlerine yabancı dergilerin, gazetelerin ya da televizyonlann yer vermesi, kimilerini kıskandırıyor. Çünkü yabancı- lar onlara bu gibi olanaklan tanımıyoriar. Onlar da kendilerini yetersiz görüp yeterliiiklerini kanıtla- yanlara yükleniyorlar. Ama bu olayda "kıskançlık", en hafrf tepkidir. Tepkilerin oluşmasını sağlayan en önemli neden, "demokrasi" anlayışıyla ilgili... Şimdi bir de he- men, "Demokrasi diye tutturmuşuz, herşeydeonu ileri sürüp dunıyoruz" diyenlerin çıkacağına emi- nim. Ama her yerde "demokratik" ilkelerin yete- rince düşünülüp düşünülmediğini araştırmaktan kaçınamayız. Demokratikleşmek çabası içinde ol- duğumuz, en yetkili ağızlardan bile düşmüyor. Te- levizyonlardan öğrendiğimize göre, Içişleri Baka- nı da "Türkiye'nin demokrat olduğunu" vurgula- mış. O zaman son olarak Orhan Pamuk'un Al- manya'nın Der Spıegel dergısinde görüşlerini açıklamasını da "demokrasi" açısından yorumla- mak zorundayız. Aziz Nesin, Yaşar Kemal, Orhan Pamuk ve di- ğer sanatçılanmız, düşünen insanlarımız ve insan haklan savunuculanmız, neden zaman zaman kal- kıp Türkiye'deki soaınlan yabancı plattormlarda dile getirme gereğini duyuyorlar? Demokrasiden ötürü mü? Elbette... Hiç kuşkunuz olmasın... "Neden" di- ye sormaya da hiç gerek yok. Demokrasi anlayı- şı; sınırian, engelleri, milliyetçiliği, "Sonjnlanmızı kendi aramızda tartışahm" görüşünü, bağnazlığı tümden ortadan kaldırmaktadır. Yaşamın ancak demokrat anlayış ve uygulamayla daha hoş ola- cağına inanan dünyadaki çeşitli çevreler, artık is- teristemezbirbirterineyaklaştyor. Bu "yaklaşma", devletlerin ya da ulusların birbirierine yaklaşimın- dan apayn özelliklertaşır. Örnegin iki devlet, hat- ta iki ulus, birbirine henüzyaklaşamayacak düzey- dedir diyelim. Ama bu iki ulus içindeki sanatçılar, karşılaştıkları baskılar ve diğer olumsuzluklardan ötürü ortak görüş üreterek yakınlaşabilirler ve bir- birierine kendi ülkelerindeki olumsuzlukları akta- rabilirler. Hatta bu gibi kesimler, salt kendi yanla- rındaki olumsuzluklar üzerinde de durabilirler. De- mokratik anlayışa sahip kesimlerde bu gibi uygu- lamalar anlayışla karşılanabilir. Çünkü sorunlar, artık uluslararası düzeyde tartışılıp görüşüldüğün- de ortadan kaldınlabiliyor ya da en azından hafıf- liyor. Demokratik anlayış ve uygulamada böyle olduğuna inanılıyor. Işte bu anlayıştan ötürü de Türkiye devleti de dahil pek çok devlet, aralannda uluslararası söz- leşmeler imza ederek hem uluslararası hem de ulusal düzeyde demokrasiyi koruma altına alma- ya çalışıyoriar. Bu sözleşmelere göre de eskiden "iç işlerine müdahale" gibi görünen kimi ilkeler, yerterini çok daha değişik uygulamalara bıraktılar. Artık demokrasinin gereği olarak bu sözleşmele- re dayanarak ülkeler, gerektiğinde birbirlerine temsilciler göndererek birbirlerini denetliyorlar. Türkiye de bu sözleşmelere imza koyduğu için hem kendini denetlettiriyor hem de diğer ülkele- re denetlemek amacıyla giden temsilciler arasına kendi temsilcisini de katıyor. Türkiye'nin resmi düzeydeki ilişkileri bu düzeye geldiğine göre, özellikle yaratıcı insanlanmızın ya- bancı kitle itetişim araçlarında kendilerini rahatsız eden Türkiye sorunlannı dile getirmelerini kınama- mak gerekir. Ama yine de bu kınamayı yadırga- mamalıyız. Çünkü Türkiye'nin devleti, hükürneti ve basının büyük bir bölümü, demokrasinin bu ince noktasını henüz sezebilmiş değil. Devlet bir yan- dan Avrupa'nın sözde parçası olmaya hazırlanıp uluslararası sözleşmelere imza atarken, öte yan- dan aynı sözleşmelere hiç de demokratik olma- yan "çefcınceter"koymuştur. Kısacası, Türkiye, "Ben demokratik olacağım. Ama benim istediğim türde bir demokrasi gelişti- receğim" demektedir. Böyle bir durumda yazar- lanmızın yurtdışında yazı yayımlamasını, hangi sözde demokrat kabullenebilir ki? Bir sinemacı-yazarın yeni çıkan kitabı: Ahmet Soner, "Akıntıya Karşı", Sorun Yayınları, lstanbul, 1995. Show TV 23.oo\ John Flynn'm yönettiği filmi James Woods ve Brian Dennehy sürüklüyor Biklik klişelerle rutin bir poBsiye Best Seller / Yönetmen: John Flynn / Senaryo: Larry Cohen / Görüntü: Fred Murphy / Müzik: Jay Ferguson / Oyuncular: James Woods, Brian Dennehy, Victoria Tennant, Allison Balson. Paul Shenar, / 1987 ABD yapımı. 110 dakika. TV Servisi - Şimdiye kadar vasat yapımlardan öteye gidemeyen John Flynn, nıtin bir polisiyeyle Show TV'de. Fazla önemli değilse de, sü- rükleyici konusu ve başroldeki Ja- mes Woods ve Brian Dennehy sa- yesinde ilgiyle izleniyor. New Yorklu polis Meechum, ba- şından geçen olaylan anlattığı kitap- lanyla belli bir ilgi uyandırmış, ama gerçek bir başanyı henüz yakalaya- mamıştır. Profesyonel bir katil olan Cleeve, baştan çıkancı bir teklif su- nar: Akıllara durgunluk veren bir ola- yı anlatacaktır. Cleeve, bir Holding patronu hesabına, bir dizı cinayet iş- lemiştir. Ancak, adam şimdi onu dış- lamaktadır. Cleeve, her şeyi Meec- hum'a anlatarak intikam alacaktır. Holding patronu, bu iki adamı yok etmek için harekete geçer... İki ahbabın bir araya gelip bir ola- yı çözümlemesi, Sherlock Holmes- Dr. Watson öykülerinden bu yana polisiyede çok iyi bilinen bir klişe. Larry Cohen, senaryosunda bu iş- birliğinin ahşılmadık bir çeşitleme- sini sunuyor. Meechum, polisliği bir yana bırakıp başarıh bir yazar olmak ister. Cleeve de kendini daha çok bir 'işadamı' olarak görür. Ama, yapa- bileceklen şeyler sınırhdır. Bir kere, polis ve katil rolleri bazen kolayca kanşmaktadir Aynca polis ve katil rollerini 'yasa ve düzen' değil, top- lumun ekonomık ve sıyasal durumu belirlemektedir. Bununla oynamayı denemek, ölümcül sonuçlar doğura- caktır. Cohen"in senaryosu işte böy- le çok sağlam ve tutarh. Ama John Flynn'ın yaklaşımı, ne yazık ki çok yüzeysel kalmış. KanalD I6.5o\ Yılmaz'ın 'geleneksel kadm imajı'ndan sıynlmış yapımı yeniden ekranda Toplumsal konuya gerçeküstü bakış Kadm-erkek ilişkisine £>etirenfilmdeMüjde Ar başrolde. TURHAN GÜRKAiN Necati Cumah'nın "Ay Büyür- ken Uyuyamam" kitabındaki beş oyküsünden derlenen "Adı Vasfı- ve" filminde, dört erkekle ilişkiye izırmiş tutkulu bir kadının, bu kişile- nn gözüyle anlatılması sergileniyor. Toplumsal bir konuyu akıcı, usta bir anlatımla gerçeküstücü biçimde per- deyeyansıtan Atıf Yılmaz, gelenek- sel kadın imajını değiştirerek kendi- ni arayan, bu uğurda her engeli aş- mak için savaşan bir kahraman ya- ratmış. Kasaba çevresinin başanyla çizildiği, kadm-erkek ilişkilerinin yeni bir yorumla ele ahndığı, sıradan bir şarkıcının aşklannın fantastik, se- vecen öyküsü. 1986 lstanbul Sinema Günleri'nde film, yönetmen. senar- yo. kadın oyuncu, müzik; 23. Antal- Yönetmen: Atıf Yılmaz / Senaryo. Barış. Pirhasan / Yapıt: Necati Cumalı / Görüntü: Orhan Oğuz / Müzik: Atilla Özdemiroğlu / Oyuncular: Müjde Ar, Aytaç Arman, Yılmaz Zafer. Macit Koper, Levent Yılmaz / 1985, Estet Vıdeo yapımı. ya Film Şenliği'nde üçüncü film. yö- netmen, kadın oyuncu; Sinema Ya- zarlan seçmelerinde film, senaryo, kadm oyuncu ve müzik ödüllerini kazandı. Konu arayan genç bir yazar, afişi- ni gördüğü Sevim Suna adh bir şar- kıcıyı arayıp bulur