23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyetİmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Yazıişlen Müdürleri: ıbrahinı Yıldız. DinçTayanç (Sorumlu) # Haber Merkezı Mıidüaı Hakan Kara # Görsel Yönetmen: Fikret Eser Dı; Haberler Ergun Balcı # Istıhbarat Yalçın Çakır # Ekonomı Bülent Kiianlık • Radyo-TV' L>g»r Eremektar • kullur Handan Şcnköken • Spor Abdülkadir Yficelman • Yurt Haberler Mchmet Sarıç • Makaleler Sami Karaören • Çevın S«>feHin Turhan • Düzeltme: Ahdullah V'azıcı 9 Fotograf. Erdoğan Köseoğlu Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke, Özgen Acar, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Tayanç, Ibrahim Yıldız, Orhan Bursaİı, Mustafa Balbav. Ankara Temsilcisı: Mustafa Balbay 0 Haber Müdüriı Doğan Akın Atatürk Bulvan No: 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020(7 hat). Faks: 4195027 • izmırTemsılcısi: Serdar Kıak, H. Zıya Blv. 1352 S. 2'3 Tel: 4411220, Faks: 4419117 • Adana Temsilcisr Çetin Yiğenoğlu, lnönü Cd. 119 S No.l K.at.1. Tel: 3522550, Faks: 3522570 Müessese Müdüriı: Erol Erkut 0 Kootdinatör AhmetKonılsan#Muhasebe BûlentYeoer • Idare: Hüseyin Gfirer • Işletme Önder Çelik • Bılgı-lşlcm. N«il lnal • Bılgısayar Sıstem. Münjvet Çiler • Reklam: Rcfca Işttman • HalkJa tlışkiler ISurten Berfcsoy Yıvımli)» vc Basan: Yenj GOn Haber Ajansı. Basın \e Yav ıncılık A Ş Türkocagı cad 39/41 Cagaloğlu 34334 Isl PK.246 Istanoul Tel (0.212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95 16 MART 1995 tmsak: 4.43 Güneş:6.08 öğle: 12.20 tkındi: 15.38 Akşam: 18.18 Yatsı: 19.37 Cartos Menenfm oğluöMü BUENOS AİRES (AA)- Arjantin Devlet Başkanı Carlos Menem'in oğlu Carlos Menem Jr. dûn geçirdiği bir helikopter kazasında hayatını kaybetti. Menem Junior'ın kullandığı helikopterin elektrik kablolanna çarparak düşmesi üzerine helikopterde bulunan ıki arkadaşımn da öldüğü açıklandı. Devlet Başkanı Carlos Menem'in ayn yaşadıgı eşi Zulema'dan bir oğlu, bir de kızı vardı. Kıışadası'nda sel baskmı • KUŞADASI (Cumhuriyet) -Tüm yurtta etkili olan yagışlar Ege'de, özellikle Kuşadası'nda yaşamı felce uğrattı. Son 15 yılın en yoğun yağışınm İcaydedildıği ilçede şehir merkezindeki birçok işyeri ve evi sular bastı. Yetkililer yağrourun kısa sürmesinin büyük şans olduğunu, aynı şiddette yağan uzun süreli bir yağmurun can kaybına yol açabileceğini ifade ettiler Ağaç dikme çağrısı • ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, vatandaşlan ağaçlandırma çalışmalanna katılmaya çağırdı. Demirel, Orman Haftası ve Ağaç Dikme Bayramı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, ağaçlandırmayı "Türkiye'nin geleceği" olarak nitelendirerek sorunun yeşil sorununu aştığma dikkat çekti. Yağmur sulanyla erozyona uğrayıp yok olan Türkıye topraklannın ağaca ihtiyacı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Demirel, "Türkiye'de yeşil sadece göz okşamak için veya sadece ekonomik değer olarak değil, Türkiye topraklannın sınırlannın beklenerek korunmasma da yardımcıdır" dedi. Fmkçi Fowler oldu • PASADENA(AA)- Yıldızlann içindeki elementlerin oluşumunu incelemesiyle 1983 Nobel Fizik Ödülü'nü kazanan Amerikalı bilim adamı William Fowler, önceki gün California Pasadena'da tedavi gördüğü hastanede öldü. Böbrek yetmezliğinden ölen 83 yaşındaki Profesör Fowler, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nde öğretim üyeliği görevini sürdürüyordu. Edipne'de kar yagışı I EDtRNE (AA) - Edirne'de önceki gün başlayan kar yağışı sürüyor. Balkanlar'dan gelen soğuk hava dalgasının etkisine giren Edirne'de, gece aralıksız devam eden ve dün de süren kar yağışı, kent yaşamında herhangi bir aksamaya yol açmadı. Kar kalınlığının şehir merkezinde 2 santimetreyi bulduğunu, yüksek yerlerde ise daha fazla olduğunu belirten yetkililer, soğuk havanın etkisinin birkaç gün daha sürmesinin beklendigini söyledikr. Dinozor yumuptası • PEKİN (AA) - Çin'de çok büyük ve çok iyi korunmuş durumda bir dinozor yumurtası bulundu. Halkın Günlüğü gazetesinin haberine göre, Orta Çin'deki Henan eyaletine bağlı Lingbao kentinde bulunan yumurtanın, 100 milyon yıl öncesine ait ve Çin'de şimdiye kadar bulunanlann en büyüğü olduğu bildirildi. Vakıf enflasyonu sürüyor • ANKARA (ANKA) - Üçü dini amaçlı olmak üzere 17 yeni vakfın kuruluşu daha gerçekleştirildi. Yeni kurulan vakıflar arasında köy çocuklannın ilkokul öğreriminden sonraki eğitimlerini üstlenmek amacıyla oluştunılan "Köy Çocuklannı Yükseltme Vakfı" ile Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fiziksel engelliler için oluşturduğu vakıf da bulunuyor. Bakanlık, Açıköğretim Lisesi'ni, meslek dersleri ekleyerek "çok programlı lise"ye dönüştürmeyi planlıyor i EMİNE KAPLAN ANKARA - Millı Eğitım Bakanhğı, "Dışandan bitirme sınavlanyla imam-hatip diploması vtrUiyor*" eleştınienne hedef olan "mesleki ve teknik liselerde dtşandan okul bitirme sınavlan" uygulamasını kaldınyor. Bakanlık, Açıköğretim Lisesi'nı. meslek dersleri programlan ekleyerek "çok programb Bse'"ye dönüştürmeyi planlıyor Mıllı Eğitım Bakanlığı, genel liselerin ardından mesleki ve teknik lıselerde de dışandan bitirme sınavlannın kaldınlması için bir çalışma başlattı. Hazırlanan projeye göre, Açıköğretim Lısesi'ne meslek dersleri konularak mesleki ve teknik lise öğrencilerinin televizyon kanalıyla ders almalan sağlanacak. Meslek derslerinin konulmasıyla Açıköğretim Lisesi "çok programlı liseye" dönüştürülerek mesleki ve teknik liselerde halen devam eden dışandan bitirme sınavlan da kaldmlacak. Uygulama şöyle gerçekleştırilecek: - Bakanlık bünyesinde oluşturulacak komisvon, mesleki ve teknik liselerde yapüacak araştırmalar sonucunda Açıköğretim Lisesi programlanna aunacak meslek derslcrini ve kredilerini belirtevecek. - Okul yöneticilen. öğrencılenn derslik ve öğretmen durumuna göre okulda açılamaması koşuluyla • Milli Eğitim Bakanlığı, genel liselerin ardından mesleki ve teknik liselerde de dışandan bitirme sınavlannın kaldınlması için bir çalışma başlattı. Çok programlı liseye dönüştürülecek olan Açıköğretim Lisesi'ne meslek dersleri programlan konulacak. • Bakanlık yetkilileri, dışandan bitirme sınavlannın tamamının Açıköğretim Lisesi'ne devredileceğini belirterek yeni uygulamanın 1995-1996 öğretim yılında başlatılabilmesi için çahşmalann hızlandınldığını söylediler. Açıköğretim Lisesi'nden alabilecekleri teorik dersleri duyuracaklar. - Ogrenciler, tetevizyon aracılığryla abnak istedikleri dersler için il eğitim araçlan ve donatını merkezJerine başvurarak kayıt yapüracaklar. Bu öğrenciler Açıköğretim Lisesi'nin öğrencileriyle birükte sınava girecekler. ' - Öğrenciler, Açıköğretim Lisesi'nden aldıklan teorik derslerin uygulamalı kısımlannı mesleki ve teknik liselerin atölyelerinde okulun dığer öğrencileriyle görecek ve okulun sınavlanna girecekler. - Açıköğretim Lisesi'nden ders alan bir öğrencinin notlan devam ettiği örgün ortaöğretim kurumuna, Açıköğretim Lisesi öğrencisi oimasına karşın uygulamalı dersleri mesleki ve teknik liselerden alan öğrencilerin notlan da Açıköğretim Lisesi'ne bUdirilecek. - Öğrenimini çeşitli nedenlerle yanda bırakan ve yaş sının ve diğer nedenlerden dolayı okuluna geri dönemeyen öğrenci adaylan, dışandan bitirme sınavlan yerine genel liselerde olduğu gibı Açıköğretim Lisesi'ne kayıt yaptırarak meslek lisesi diploması alabılecekler. Onûmûzdeki yıl uygulanacak Bakanlık yetkilileri, projenin 1995- 1996 öğretim yılında yaşama kallayorgeçirilebilmesi için çahşmalann hızlandınldığını kaydederek, "Böylece, Açıköğretim Lisesi'ni. çok programb liseye dönüstüreceğiz. Çeşitli nedenlerle okuyamayan 50-60 yaşındaki bir vatandaşımız da meslek lisesi diploması alabflecek. Projenin en iyi yönü de yoğun etestirilere neden olan dışandan bitirme sınavı uygulamasına son vermesi" diye konuştular. Yetkililer, bu öğretim yılında başlatılan "genel lise öğrencflerinin Açıköğretim Lisesi'nden ders alrnası" uygulamasının büyük ilgi gördüğünü belirterek büyükşehirlerde Açıköğretim Lisesi'nden ders alan genel lise öğrenci sayısmın 5 bini aştığını kaydettiler. Kolej öğrencilerinden moda gösterisi Catharine Brickhil çizimi olan bu beyaz vinilden yapüma ve tüyleıie süslenmiş gjysL, Londra'da St Martin Sanat Koleji'nde öğrenciler taranndan sergOendi. Marün 14'ünde başlayan ve bir hafta sürecek olan moda gösterisi, kolej öğrencUeri için de ilginç bir anı oluşturdu. (Fotoğraf: AP) F-4 bümecesiçözülemedi• Milli Savunma Bakanlığı'nın, SSM'nin elinden ahp kendisine devrettiği tanker uçaklan, F-4 uçaklannın modernizasyonu projelerinde izlediği politikalar ûzerindeki belirsizlik sürüyor. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halis Bur- han'ın, Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) Icra Komitesi karanndan önce F-4 uçaklannı Israil'e pazarladığı ileri sürüldü. 15 günde bir yayımlanan, Strateji grubuna bağlı haber bülteni Gündem'in dün çıkan sa- yısında, Türk Hava Kuvvetleri envanterinde- İci F-4 Phantom savaş uçaklannın günümüz koşullanna uydurulmasına ilişkin projeyle ıl- gili mektup ve belgelere yer verildi. Bu belgelere göre, SSM Icra Komitesi'nin 23 Ağustos 1994 günü yaptığı toplantı sonun- da aldığı karar ile F-4'lerin modemizasyonu- nun SSM ile Hazine Müsteşarlığı'nın koordi- nasyonunda doğrudan tsraıl Aırcraft Indust- nes (IAI) fırmasıyla yapılması ve çalışma so- nuçlannın tekrar lcra Komitesi'ne getırilme- si karara bağlanıyor. Gündem'in elindeki mektup \e belgelere göre, SSM tcra Komitesi'nin bu karanndan 2.5 ay önce Hava Kuvvetlen Komutanı Bur- han, 1 Hazıran 1994 tarihlı ve ıçenğınde "F- 4'ler konusunda IAI firmasıyla çalışma isteği, tsrail hükümetinin kredi pakeri, Israil ile ya- kuı işbiriiği arzusu" gıbı mesajtann bulundu- ğu bir nıyet mektubunu tsraıl Mıllı Savunma Bakanlığı'nabağlı Savunma Müsteşarlığı Ge- nel Müdürü emekli general David Ivry'e sun- du.Gündem, Türkiye Cumhuriyetı tanhınde ılk kez bir Hava Kuvvetleri Komutanı tarafın- dan imzalandığını belirttığı nıyet mektubunu alan Ivry'nin. bunu 2 Haziran 1994 tarihinde Milli Savunma Bakanı MehmetGöthan'ayaz- dığı bir mektup ile yanıtladığını belirtiyor. !\Ty mektubunda, F-4 modernizasyonu ko- nusunda tsraıl Hazinesi'nden gerekli mali kaynağın sağlanması ıçın elinden gelenı yapa- cağını vurguluyor. Bunun ardından Savunma Bakanı Gölhan. 13 Temrnuz 1994 tarihinde Başbakanlığa "HizmeteÖzeJ" damgalı birya- zı göndererek F-4 uçaklannın modemizasyo- nunun tsraıl'e verilmesini ıstedı. Bakanlar Ku- rulu karan ile Israil'e verilmesı öngörülen pro- je SSM'yi de devreden çıkartıyor. Gündem, bu gelışmelere karşın konuyla il- gıli ginşımlenn SSM tcra Komitesi karanna neden yansımadığımn ıse anlaşılamadığına dikkat çektı. tsrailli IAI firmasının Türkiye'ye verdiği belgelerden, 54 adet F-4 uçağı moder- nızasyonunun mali portesinı 629 milyon do- lar olarak çıkardığı da behrtıldi. DÜNYADAN Gondolculara ehliyet Çeviri Servisi - Bugüne dek kendilerinden yalnızca bir sağlık raporu, iyi hal kâğıdı ve kürek çekme konusunda yetenek istenen gondolcular, artık özel bir gondol kullanma ehliyeti de almak zorundalar. Gondolcu adaylan, bu ay sonuna dek başvuruda bulunarak sınava girecekler. Adaylar, denizcilik, Venedik tarihi ve yabancı dil konulannda sınanacak. Venedik'te kürek çekmenin inceliklerini öğretecek 30 günlük bir kurs döneminden sonra hem yazılı hem uygulamalı sınava katılacak olan adaylardan başanlı olanlara gondol ehliyeti verilecek. Gondolcular Derneği tarafından alınan karann, ülke çapında kamu taşımacıhğı konusunda alınan sıkı önlemlenn bir parçası olduğu belirtiliyor. Dernek, gondolculann turist rehberi işlevini göreceğini dile getiriyor. Kan merkezinden atıldı Çeviri Servisi - Cambridge Üniversitesi'nin ilk kan nakli profesörlerinden Jean Pierre AUain'in Addenbrooke Hastanesi Kan Nakil Merkezi'ne girmesi yasaklandı. HIV viriisü bulaşmış kanı nakletmekten iki yıl cezaevinde yatan AUain'in üniversitesinin hematoloji bölümünde bir odayı kullanmasına ızin verildi. Prof. Allain ile kan nakil merkezinin ekibi. Sağlık Bakanlığı tarafından alınan yasaklama karannı çiğnememek için toplantılannı yakındaki başka bir hastanede gerçekleştirecek. Karar, Sağlık Bakanlığı ile hastane yetkilileri arasındaki ilişkinin bozulmasma yol açtı. Doğu Anglian Yerel Kan Nakil Merkezi'nin başkanlığını yapmakta olan Prof. AUain'in maaşı Sağlık Bakanlığı tarafından ödenmekteydı. Yerel basm ve çevreciler, betonlaşmanın 'suçlusunu' arıyor: Marmaris'te 6 çirldn kentLeşme9 tartışması• 12 Eylül'den sonraki askeri dönemde bütün tanm alanlan imara açılan Marmaris'te, 1980'li yıllann üç belediyeye bölerek yöneltme politikası sonucunda şimdi tam bir imar kargaşası ve düzensizlik yaşanıyor. OKTAY EKİNCİ MARMARİS- "Hangi mimarla ko- nuşsakçevreci; hangi başkanla konuş- sak yeşüci: hangi inşaat mühendisiyle konuşsak doğasever; hangi miiteah- hhie konuşsak yasalara savgıh, hangi mal sahibiy le konuşsak kanaatkâr. Pe- ki kardeşim. Marmaris'i bu haleuzay- ular mı getirdi?_" Bu yakınma, Marmaris'in Içmeler beldesinde yayımlanan aylık 'Haber' gazetesinin Mart 1995 sayısında yer alıyor. "Marmaris'te mimarhk sanat mı; zanaat mı?" sorusunu tartışmaya açan yerel gazete, Şeker Bayramı ön- cesindeki 'Pazartesi Park Sanat Soh- betierinde' ele alınan aynı konuya iki tam sayfa ayırmış. Tartışmanın taraf- lannı "Bir tarafta 'para, para, para' diyen kâr ve rant düşkünü Marmaris- li Napohon'lar, diğer tarafta 'sanat. sanat' diven Marmarisli sanat âşıkla- ru." şeklinde ikiye ayırdıktan sonra da kentin beton yığınını andıran bir fo- toğrafının altında aynı soruyu büyük harflerle yinelemiş: "Marmaris'i bu hale uzayular mı getirdi? _" Betonarme cenneti... Hafta sonuna rastladığı için yeterli tatil olanağı vermese bile yine de bir- kaç günlüğüne olsun büyük şehirler- den kaçmayı yeğleyenler açısından, geçen Şeker Bayramı eşi bulunmaz bir bahar firsatıydı. Bu firsatın en iyi değerleneceği böl- geler arasında ise hiç kuşkusuz 'baha- n önceden yakalayan' Güney Ege yö- İçmeler ile lunınçbükü arasındaki tamamlanmamış otel inşaadan, körfezde mavi geziye çıkan turistJer için ürkütücü görüntükr sergUiyor. resi yine başta geliyordu. Marmaris de bir yandan 'bayram kaçkınlarmr sevinçle ağırlarken öbür yandan asıl büyük sevinci olan 1995 yılı turizm sezonunun sanki 'prova'sı- nı yaşadı. Herkış olduğu gibi yine te- laşlı bir şantiye alanuıa' dönüşen kent- te, inşaat gürültülenyle dinlence mü- ziği sesleri birbirine kanşmış olarak turizm ticaretinin ilk hizmet yoğunlu- ğu boya ve badana kokulan arasında sergılendi. Ceketin fazla geldiği, gömleğin ise yetersiz kaldığı, o parlak, ama karar- sız mart güneşinin altında yat limanın- da gezinirken körfezin karşı kıyısın- da yüksek bir betonarme duvar gibi uzanan bınalann 'omuz omuza' sıra- landıklan kıyı şeridine bakıyonız. Bu duvann hemen arkasında. geri- lerdekı ormanlık tepelere doğru uza- nan Armutalan Ovası var. Yakın yıl- lara dek bir narenciye cenneti olan ve körfezin mavi sularının sanki 'yeşile bürünürek' devam ettiği izlenimini veren bu eşsiz ağaçlık alan da beton- laşmaya esir düşmüş durumda. Kenan Evren'in yamaçta yer alan beyaz köşkü bile, artık yeşil Armuta- lan ile mavi körfezi değil, göz alabil- diğine uzanan siteleri, otelleri, apart- manlan ve sanki hiç bitmeyecekmiş gibi durmadan çoğalan inşaatlan sey- rediyor. Beldibi'nin belini doğrultması zor Marmaris'in bir başka cennet köşe- si olan ve yine yakın yıllara dek or- manlarla çevrili yeşil bir vadi olarak hemen tüm turizm broşürlerindeki do- ğa fotoğraflanna konu olan Beldi- bi'nin ise artık belini doğrultması çok zor. Dubleks ve tripleks villalardan oluşan siteler. vadide yer kalmaymca yamaçlardaki çamhkJara doğru kol at- maya başlamışlar. Yıllardır 'doga parkı' ilan edilme- yi bekleyen Cennet Adasf ndaki ka- çak yapılaşma da almış başını gidi- yor. Bu genel görüntü, daha doğrusu 'genddurum', Marmaris'i bu hale ge- tirenleri merak eden yerel Haber ga- zetesinin yayımlandığı tçmeler kesi- minde de pek farklı değil. Betonarme kasaba Körfezin Akdeniz'e açılan boğazı- na doğru dünya güzeli bir koyun çev- resindeki verimli tanm alanlanna ve yine ormanlık yamaçlara ait olan es- ki 'tçmeler' adı, şimdı artık yoğun ya- pılaşmadan ibaret bir 'betonarme ka- saba' için söyleniyor. Marmaris'le iç- meler arasındaki vaktiyle 'Çubucak mesire yeri'olan çamlarla kaplı kıyı kuşağında da 'Oave bk)k inşaatlanyla' birlikte denize kadar yayılan dev Al- tınyunus Oteli ile diğer 'leb-iderya' ta- til köyleri yer alıyor. Bütün bu gözlemler, aslına bakılır- sa Marmaris'i çirkin ve yoğun yapı- laşmadan kurtarmak için 'sorumlu aranmaya başlanmasında' belki de geç kalındığını göstenyor. Ama, öyle bile olsa hiç değilse geriye kalan gü- zellikleri yağmacılardan kurtarabil- mek için yerel Haber gazetesinin so- rulanna 'gerçekçi' yanıtlan bulmak gerekiyor: Marmaris'i bu hale uzay- lılarmı getirdi?.. Marmaris, 1980'li yıllann ortalan- na dek sadece, 'Marmaris' idi. Yani hem yerel yönetim erki açısından hem de 'imar düzeni' bakımından tek bir belediyesi vardı. Bu yönetim ve yetki düzeni ise son derece doğru ve ola- ğandı. Çünkü Marmaris, Muğla'nm gözde ve güzel bir ilçesi, sevimli bir kıyı kasabası olarak öyle 'büyük şe- hir' falan değildi. Ohnak hevesinde de değildi. Ciddi engel Ne var ki 1989 yerel seçimlerinden önce. bu doğal bütünselliğin 'siyasi ve ekonomik çıkarlar" önünde ciddi bir engel oluşturduğu görüldü. Çünkü 12 Eylül'den sonraki 'aske- ri yönetim' yıllannda geniş bir imar planı yapılmış, Marmaris'le birlikte hemen bitişiğindeki Armutalan ve îç- meler köyleri de 'kentsdgelişme alan- lan' içine alınmıştı. Marmaris'i ')«şfl cennet' yapan narenciye bahçeleri bi- le yapılaşmaya açıhrken kıyı kuşağı da 'yüksek oteller zinciri' oluşturmak üzere planlanmıştı. 1980'lerin bu yağma planlanyla gündeme gelen 'rant padaması' üze- rine devreye giren siyasi çevreler, imar talanının 'Imzaya uğramaması' ve tek bir belediyenin olası direnışıne karşı 'riske girilmemesi' için Marmaris'i 'üçe parçaladılar'. Armutalan ve tç- meler köylerini belediye yaparak 1989'dan itibaren bu güzel beldenin 'bölünerek yönetilmesi' sürecini baş- lattılar. 3 başh yerel yönetim düzeni tşte, bugün Marmaris'in gerçekten içler acısı olan çarpık ve çirkin görün- tüsünün temelinde, 12 Eylül dönemi- nin mirası olan bir yağma planı ve bu planın yine yağmaya dönük 'imar yet- Idsi karmaşasuıı' başlatan 'üç başh' yerel yönetim düzeni yatıyor. Doğal ve kültürel açıdan 'bütüncül bir du- yarfahğm' elinde olması gereken yer- leşmede ünlü 'böl ve yönet' kuralını anımsatırcasına bir çöküntü ve kaos dönemi yaşanıyor. Marmaris'i üçe parçalanmış bir imar düzenim'n 'kuralsız yapdaşma- sıyla' baş başa bırakıp Muğla'ya doğ- ru uzaklaşırken Beldibi 'nin üzerinde- ki virajlardan bir kez daha kentin bü- tününe bakıyoruz. Acaba, şu beton ve inşaat denizini aralannda üleşen üç belediye başkanı ve üç belediye meclisi, yaklaşık 10 yıldırbu cennet beldeyi durmadan ke- miren imar planını artık iptal edebilir- ler mi? Ve hemen ardından 'yetld şo- venizmini' bir kenara bırakıp Marma- ris-Armutalan ve içrneler için tek bir yerel yönetim düzenini, yine tek bir imar disiplinini getirecek tarihsel ka- rarlar alabilirler mi?...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear