Catalog

16 MART1995 PERŞEMBE SAYFA 13 KİM KİME DUM DLMA BEHIÇAK T»feOJJ2J12 05 05 Fakt:0J212J13 90 98 Üzerinde düşünülıııesi gereken nokta K öşe yazan olduğu gazetesin- deki fotoğrafta. omuzlarday- dı... Fotoğrafın altında, DSP 1 Genel Başkanı Bülent Ece- vit'e bile saldın derecesinde tepki gös- teren öfkeli kalabalıktarafından omuz- lara alınıp, alkışlandığı vurgulanıyordu. Yazı, "Bu da üzerinde düşünülmesi ge- reken önemli bir noktaydı" tümcesiyle bitiyordu. Kasetinde Pir Sultan Abdal'dan derlenmış şarkılar söylediğı için mi yoksa fotoğraf altında yazdığına göre bulunduğu her platformda öfkeli kala- balığın sorunlarına değındiği için mi omuzlara alındığı belli olmamakla bir- likte, bu fotoğraf, gerçekten üzerinde düşünülmesi gereken bır "nokta"yı gö- rüntülüyordu... Düşünülmesi gerektiği bildirildiği için düşünüldüğünde, omuzlardaki fotoğ- rafının yanı sıra aynı gün asii görevini yaparak köşesinden fikirlerini açıkla- Denizcilik Müsteşarlığı aşbakanlık ve başbakanlığa bağlı kuruluşlarda çalışanla- rın fazla çalışma ücretı, 1993 yılında kurulan Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı personeline ne- dense verilmıyordu... 9 Mart 1995 tarih ve 22222 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 547 sa- yılı Kanun Hükmünde Kararname ile Denizcilik Müsteşarlığı personeli, tüm- den kapsam dışı bırakıldı. Yeri geldiğinde Türkiye'nin üç tarafı- nın denizlerte çevrili olduğunu söyle- yenler nedense Denizcilik Müsteşarlı- ğı'nda çalışan yaklaşık 200 kışiye faz- la çalışma ücretini çok görmüştü... Işin ilginç yanı, Kanun Hükmünde Kararname'yi imzalayan bakanlardan biri de denizcilikten sorumlu Devlet Ba- kanı Mehmet Gülcegün dü Daha da ilginci, Denizcilik Müsteşar- lığı'nda çalışanlar, konuyu defalarca ilettikleri "Sayın Bakan"ın kararname- yı okuyup ıncelemeden imzaladığını öğreniyordu... maya devam ettiği farkediliyordu. Ayrıca gazetesinin öfkeli mahallenın muhtarlarıyla düzenlediği "tartışma toplantısı"na katıldığı ve bırinci sayfa- dan anonslu bu haberin fotoğrafında en düşünceli haliyle not tuttuğu dikkat çekiyordu. Ve sıra iç sayfalardan birinde tam sayfa olarak anlattığı politika günleri- ne geliyordu... Bu arada akla. yenıden politikaya so- yunmaya niyetlendiği ve önerrrli bir toplumsal olayı kendisine "malzeme" yaptığı geliyordu... Asli görevi, olaylan dışında kalarak izlemek olan bir gazeteci eğer, boyle- si önemli bır toplumsal olayda "konu" olmayı göze alıyorsa, bu tür düşünce- lerin de akla gelebileceğini düşünüyor ve ona göre davranıyordu... Gazetecilerin politikaya girmesi ye- ni birolay değildı. Bunun eleştirilecek bir yanı da yok- tu. Kaldı ki kendisinden önce de bırçok gazeteci ve köşe yazan milletvekili se- çilmişti. Bunun örnekleri her zaman görül- müş, yakın geçmışte de Altan Oymen, Kemal Aydar, Uluç Gürkan. Mümtaz Soysal milletvekili seçilmişti. Aynca, Oktay Eksi'nın. Ismet Solak'ın, Aydın Özdalga'nın aday olup seçimı yitirdi- ği de biliniyordu. Ne seçimı kazananlar, ne de seçimi yitirenler politikaya soyundukları için en küçük bir eleştiriyle karşılaşmıştı. Çünkü onlar, gazeteci-yazar kimlik- lerıni kendilerine asla ve asla "malze- me" yapmamışlardı... Üstelik bugüne dek hiçbir gazeteci politikaya soyunurken ya da soyun- mazken, eski bir gazeteci olan 40 yıl- hk politikacı Bülent Ecevit'le kıyaslan- mamıştı... Yoksa dünya değişırken, deger yar- gılan da yozlaşarak mı değişiyordu! Güner Ümit adlı şahsı da muttaka yakaiayacağcz. Nahit Menteşe Babıtelli: Okura daha ucuz kitap A Mert Ali Başarır'dan SÖZDEYİŞLER İş bulmakta kararlıydı CV'sini CD yaptı. rkadaşımız Ümit Otan "Babı- telli"yi yazmış. Kitapta ilginç bir not var: Otan'ın okura da- ha ucuz kitap yaklaşımıyla bu çalışmasının karşılığında telif ücreti al- madığı bildiriliyor... "Babıtelli"de, Türkiye'deki medya- nın durumunu ortaya koyan Otan. 1919 yılında Fransız Gazetecileri Ulu- sal Sendikası'nca benimsenen "mes- lek şartnamesi"ni de kitabına almış. Bir kez daha hatırlamakta ve hatırlatmak- ta yarar var: "Bir gazeteci: Yazdığı her metnin sorumluluğunu üzerıne alır. Her türlü iftirayı ve delili olmayan suçlamayı, belgelerde tahrifat yapma- yı, olayları değiştirerek sunmayı ve ya- lanı meseleki hatalaty) en büyüğü ola- rak algılar. Yalnızca mesleğine yaraşır görevle- ri kabul eder. Kendisini farklı bir kimlikle göstere- rek veya yasal olmayan yollara başvu- rarak bilgi edinmeyi ve kişilerin iyi ni- yetinden yararlanmayı kendisine ya- saklar. Kendi gazeteci kimliğini, bu kimliğin yaratacağı etkiyı ve ilişkilerini kullanabilecek hiçbir resmi ya da özel kuruluştan para almaz. Ticarete ya da paraya değgin hiçbir reklam metnine kendi adıyla imza at- maz. Bir diğer gazetecınin ürününü kendi adıyla yayınlamaz. Haberini veya metnini kullandığı ar- kadaşının adını mutlaka venr. Meslektaşının yerine göz dikmez ve daha düşük şartlarda çalışmayı önere- rek meslektaşının işinden olmasına önayak olmaz. Mesleki sırları saklar. Basın özgürlüğünü kendi çıkan uğ- runa kullanmaz. Edindiği haberı asltna sadık, dürüst biçimde yayınlama özgürlüğüne sahip çıkar. Adil olmakta dikkatli ve tiiiz davran- mayı en önemli kural olarak görür. Kendi konumunu polisın konumuy- la kanştırmaz." KTFlerdeki sözleşmeli personel barutfiçısıgibi eni hükümetin numarası üzerinde anlaşmaya vanldı... DYP-SHP ortahğı ile başla- I yan 50. hükümet DYP-CHP ortaklığı ve aynı numara ile devam Bu en önemli sorununun Tansu Çil- ter ile Hikmet Çetin arasında çözül- müş olması, siyasilerimizin memleket meselelerine ne denli duyarlılık gös- terdiğinin kanıtıdır... Şimdi sıra 50. hükümetin "baba"sı 49. hükümetin kuruluşaşamasındave- rilmiş sözlerin tutulmasına geldi. O kadar çok söz vermişlerdi ki, hep- sini hatırlamak olası değil. Ama vatan- daşlar gerekli hatırlatmaları yapıyor: "Bizler 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye bağlı KlT'lerde sözleş- meli çalışan 260 bin kamu çalışanlan- yız. DYP-SHP koalisyon hükümeti ik- tidara geldiğinde, hukuken varlığı ta- nınmayan sözleşmeli personel uygula- masını kaldıracağını belirtmesine rağ- men, aksine diğer vaatleri gibi uygula- mayı sürdürmüştür. 657 sayılı yasaya bağlı kamu çalı- şanlannın sahip olduğu tüm haklardan sözleşmeli personel statüsünde çalı- şanlann da yaraıiandırılacağı yasal ola- rak belirtilmesine rağmen, uygulama ters yönde işlemektedir. Sözleşmeli personel aleyhine olan bu durum çalışanlar arasında huzur- suzluk yaratmakta, iş banşını bozmak- tadır. Bunun son ömeği, hükümetin kamu çalışanlarına ek zam yapmak için TBMM'den aldığı yetki yasası KİT ça- lışanlarını da kapsamasına rağmen sözleşmeli personele zam verilmeye- ceğinin hükümet tarafından belirtilme- sidir. Yani hükümet, kendi kararlanna uymamaktadır. Biz KlT'lerde sözleş- meli statüde çalışanlar: 1-Nisan 1995'te 657 sayılı yasaya bağlı kamu çalışanlarına yapılacak zamların bizlere de yansıtılmasını, 2-lşçi, sözleşmeli, kadrolu aynmına son verilerek çalışanların tek statüde istihdam edilmelerini, 3-Tek taraflı ücret belirlemelerine son verilerek, bir an önce sendikalan- mızla toplusözleşme yapılmasını, ta- lep ediyoruz. Bu taleplerimiz gerçek- leşmediği takdırde, üretimden gelen gücümüzü kullanacağımızı kamuoyu- naduyururuz." Anlaşıldı... Yakında yine polislere iş düşecek! BAŞSAGLIGI Tütünbank Y.Kurulu üyesi, dürüst ve değerli insan, aziz dostum SE kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Tann'dan merhuma rahmet, kederli ailesi ve Tütünbank çalışanlarına başsağlığı dilerim. ŞEHMUS TATLICI BAŞSAĞLIĞI Son iki yılı Yönetim Kunılu Başkanlığı olmak üzere. K.urumumuz Genel Kurulu'nda dört yıl başanlı hızmetlerde bulunan Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı, kadirşinas insan Sayın M. ATİLLA TEKEOĞLU maalesef 13 Mart 1995 tarihinde vefat etmiştir. Merhuma Cenab-ı Hak'tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlanna başsağlığı dilenz. BASIN tLAN KURLMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İnsan sevgisiyle dopdolu yiğit kızımız LATİFE KARAMAN (EREREN) Sen ölmedin, seni öldürenler öldü. Tarih seni aklayacaktır. Uğruna can verdiğin halkın, bunun takipçisi olacaktır. Fikirlerinle yaşayacaksın, rahat uyu. KARAMAN - EREREN AİLELERİ ÇIZGILIK h iMiı. M ı.s mu.ı 1 \ HARBİ SEMİH POROY ĞİBİ TAHRİIC OLSALAF. BULUT BEBEK Iıssi f 5iş« sularmı unutrnvşurn [ TARİHTE BUGÜIN \ri\mz ARIKAS 16 Mart CAILLAUX OLAYH. 1914 'TE 8UGUN, FKAAISA MAUYE &AKANININ £f/ HBUeıETTB CAILLAUK(KAyö'), FlGAKO GAZE- TESİ'MıM yAZI ıÇLSe.ı MUDuRÛ GASTVN ÇAL- METT& 'i (KALAfter) ÖLDUISAAUÇTÜ /. f/fA/Ü2 İLK £ŞÎYL£ Et/LİYKEtJ, SEVGıUSi HEfJei£TTA'YA YA2- Ğ AUNUIÇ AAÂA, BU ABADA KAeiS/MlM ELİNE GEÇMİÇTİ- BOŞANDfKTAM SOUfSA, £SK/ £f ME/CTL/PCARI F'GAIZO GAZE7~ESt 'Aj£ GÖTük. - MüfTTÜ- *4E/aZlPLA&,AŞK KAJM&. POLİTİ/t KO- KJULARI DA İÇEKİyoKDU VE İK.I AY BOYUNCA yAYfMLAMMlfT?- AMCAK , HEfJBlETTA CAlLLAUK SOAJUAJPA DAYAUAMAMIŞ I/E TASAfJCAYLA YAZI İSLE& MÜDÛKUMÜ ÖLDUKMÜÇru.. MAHKEMS CAILLAIUCYU BERAAT ETTimECEKTI!. SUÇSU2 İBUİunurken, efı 3o- VEFAT VE TEŞEKKUR Merhum Kemal Yaatası ve Saadet Yaatası'nm kıymetli kızlan: merhum Erol Yaatası, Nurselen Elbir, Erdal Yaatası, Leyla Ercan, Cengiz ve Hülya Yaatası'nın ablalan; Şenol Baydar'm kayınvahdesı; Kerem ve Kaan Baydar'ın anneanneleri: Tülay Baydar. Tunur ve Tülin Argadal'ın sevgili anneleri AYSEL YAATASI 13 Mart 1995 günü Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesine katılan, çiçek gönderen, TEV'e bagışta bulunan, acımızı bizlerle paylaşan tûm dost, akraba ve yakınlanmıza teşekkür edenz. AİLESİ GAYRİMENKULÜN AÇIKARTTIRMAİLANI MARMARİSİCRA MÜDÜRLLĞÜ'NDEN Dosya No: 1994/2209 Satılmasına karar verilen gaynmenkulün cınsı. kıymeti, adedi. evsafı: lzmir Gemi Sicılı'nin 1201 sicıl ve Bodnım -426 bağlama numarasında kayıtlı 1982 yılında Bodnım'da ahşap malzemeden. tam güverteii olarak baş ve kıç şekli gulet tıpınde ıkj dıreklı olarak yapılmış, 16.00 m. boyun- da 5.10 m enınde. 1.40 m. dennliğinde \e 24 69 groston. 14.33 net ton ölçülennde üzerinde MAN marka 240 Hp'lik 6 sılindirli 3164739057A301 sen no'lu makınesı mevcut ve lcom IC-M 80 marka demz telsızı, Zodıac marka 5.138 model şışme bot, Yamaha marka 9 9 Hp'lik kıçtan takma denız motoru, fınnlı ocağı ile bir adet çıft kişilik ve ıkı adet tek kişihk kamarası bulunan 1.200.000.000- TL. değerindekı yat satılacaktır. Ş»hş şartlan: 1- Satış 18.04.1995 Salı günü saat 14.00'ten 14.15'e kadar Marmaris lcra Müdürlûğü'nde açıkarttırma suretiyle yapılacaktır. Buarttırmada tahmın edılen kıymetin yüzde 75'inı ve rûçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmııunu ve satış masraflanm geçmek şartı ıle ıhale ol- unur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyia 28.04.1995 Cuma günü aynı yer ve aynı saatlerde ikmci arttırmaya çıkanlacaktır Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklılann alacağını ve satış masraflanm geçmesı şartıyla yüzde 40 arttırana ıhale olunur. 2- Arttırmaya ıştirak edeceklenn, tahmın edilen kıymetin yüzde 20'sı nispetinde pey akçesi veya bu mıktar kadar mılli bir bankanın temınat mek- tubunu vermelen lazımdır. Satış peşınpara iledir, alıcı ıstedığınde 20 günü geçmemek üzere mehıl verilebılır. Tellâlıye resmı. ıhale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergıler satış bedelinden ödenir 3- lpotek sahıbı alacaklılarla diğer ılgılılenn(*) bu gaynmenkul üz- erindeki haklannı hususuyla faız ve masrafa daırolan iddıalanm dayanağı belgeler ıle on beş gün ıçınde daıremıze bıldirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sıcili ile sabıt olmadıkça paylaşmadan hariç bırakıla- caklardır. 4- Satış bedelı hemen veya \erilen mühlet ıçınde ödenmezse lcra ve Iflas Kanunu'nun 133. maddesı gereğınce ıhale feshedılır. tkı ihale arasmdaki farktan ve yüzde 30 faızden alıcı ve kefîlİCTi mesul lutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendılennden tahsil edılecektir. 5- Şarrname. ilan tarihinden ıtıbaren herkesın görebılmesı için daırede açık olup masrafı venldigı lakdirde ısteyen alrcrya bir ömeği gönder- ilebilir. 6- Satışa iştırak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatım kabul etmış sayılacaklan. başkaca bılgı almak isteyenlerin 1994'2209 sayılı dosya numarasıyla müdûrlügümüze başvurmalan ilan olunur 08.02.1995 (*) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın 11550 Dursun ÖZDEN Sendikal Kriz ve Endüstriyel Demokrasi Mavi-Beyaz-Altın Yakalılar ve Meşru Itaatsizlik Tüm kitapçılarda Evrim Yayınian, •" ; Dursun Özden P.K: 32 Silivri-ÎST. Tel: 0212-727 01 08 "GöUaışagı Tarlası adhsıir kilabı ve Ugur Mumcu aıtuına yazdıgı aniamh şıiri 'Uğurum Oı ile tanuhğınız Dursun Özden 'in bu özverilı çalışması, '2000 'ler Eşiğınde Tıirhye ve Endüstriyel Demokrasi' konusunu tartıstıran bır basucu vapındır..." Prof. Dr. Toktamış ATEŞ GAZtOSMANPAŞA Gazi Mahallesi'ndeki saldın olayını ve her ne sebeple olursa olsun insanlann öldürülmesini şiddetle kınıyoruz. Bu katliamı demokrasiye yapılmış saldın olarak görüyoruz. Insanlanmızı duyarlı olmaya çağınyoruz. ARGUVAN ve KÖYLERt SOSYAL YARDE^ILAŞMA ve DAYANIŞMA DERNEĞt, EYMİR KÖYÜ DERNEĞt, SIĞIRCI UŞAĞI KÖYÜ DERNEGİ, YUKARI SÜLMENLİ KÖYÜ DERNEĞt, ŞOTtK KÖYÜ DERNEĞt, BtRİK KÖYÜ DERNEĞt, ERMİŞLİ KÖYÜ DERNEĞt