Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1AYFA CUMHURİYET 29 KAS1M 1995 ÇARŞAMBA
14 KULTUR
Ortadoğu'daki kadının toplumsal rolünü irdeleyen İranlı sanatçı Shirin Neshat'ın yapıtlan Antrepo'da
ötesmdeldDoğuhıkadm
EMRE KOYUNCUOGLÜ
195~'de İran'ın Kuazvm şehnnde doğan
Shirin Neshat, 1974'te Amerika" va göçmen
olarak yerkşmiş. Sanatçı.çalışmalannı ha-
len Nevv York'ta sürdürmekte. Fotoğraf te-
mellı. ancak bu sanatı aşan eserlerinde Or-
tadoğu'dakı kadının kişisel ve toplumdaki
yerine dıkkatı çekıyor. Batıh gözlenn. Do-
ğulu kadmı •*sterotip"kr gibı gördüğünü be-
Hrtip bu çerçeveyi asan eserler vermeyı
amaçlıyor. lslam hukukunun kurallan için-
de yaşayan kadının modern dünyadaki ha-
bercısi olurken. Batı anlatımında yer alma-
yan farklı bir femınizmin de müjdecisi olu-
yor. Düşünsel yoğunluk taşıyan çalışmala-
nnda Pers tarihini, lran kimlığıni ve İslam
değerkrini yakalamak mümkün. Fotoğraf-
lanndaki kadmların elkrindekı ve yüzlerin-
dekı Arapça yazılarda da tran'ın çağdaş ka-
dın şairkrinin dizelen ve duaian yer almak-
ta.
- Fotoğraflannızda yalnızca Doğulu ka-
dınlar var. Bu zaten direkt olarak bazı şev-
leri iş,aret etmiyor mu?
SHİRİN NESHAT -îslam kültürü ıçınde
yaşayan kadınlar ılgımi çekıyor. İslam dev-
rimi sırasında ülkemde değıldim ve ne olup
bittiğine şahsen tanık olmadım. 10 yıldır
Büyük Pers'ten İslam de\nmine geçen ül-
kemde ne olup bıttığıni hem kendi ızlenim-
lerim aracılıgıyla hem de kitaplardan öğ-
renmeye çalışıyorum.
- tran'a rahat girip çıkabiliyor musunuz?
SHtRtN NESHAT - Halen lran pasapor-
tum \ar. Ben sanatı. salt sanat olarak değer-
lendiremiyorum. Çalışmalanmda özellikle
kadmların üzerinde durmamın nedenı.
lran'daki bu ani değişimı. en ağır onlar ya-
şamak zorunda kaldılar ve en çok onlann
hayatlartnı etkiledi Şah'ınbabası peçetak-
rnayıvasaklamıştı.Humeynidepeçetakrna-
yi zorunlu kıldı
- "Kitaplardan ögrenmeve çalışıyorum"'
dediniz. Ne tür kitaplar okuyorsunuz?
SHİRİN NESHAT-Özellikle lran çağdaş
kadın edebıvatı çok ılgimı çekıyor. lran'da-
ki feminızm Batı'nın anlayabikceğı bırtarz
değıl. Çok genç. 34 yaşında ölen feminıst
şair FuruğFarukaade'nın yazdığı şiirve ro-
manlardan çok etkikndim dıyebilinm. Eser-
lennde. şımdıye kadar lran edebıyatında bu-
labikceğtnız kadın ımajının ya da bugüne
dek kadına oturtulmuş sterotiplenn dıştnda
canlı karakterler \ardir. Kadın cınsellığı \e
bunun algılanışbiçimı yeniden sorgulanmış
ve eserkrinde bir konuyla ilgili yaratılmı^
kurallan yıkmay ı amaçlamıştır. Oldukça ra-
dikalbırsanatçtydı.Hayatıboyuncatran'da
yaşadı, devrim sa\unucusu değıldi. tslam
dönemı kadın yazarlan da ılgiyle okuyo-
rum. Ikı tip yazar söz konusu. Hükümetm
yanında ya da karşısındaolanlar. Farklı ıde-
olojıkri savunsalar da hepsinin yazı dilinde
oturmuş bırkültürün izlenni ve gücünü bu-
labilirsiniz.
- Yalnızca bienalde olanlar değü. diğer fo-
toğrauannızıda gördüm,hepsindebirkaç te-
hirin Neshat, tslam hukukunun kurallan içinde
yaşayan kadının modern dünyadaki habercisi
olurken, Batı anlatımmda yer almayan farklı bir
feminizmin de müjdecisi olmayı amaçlıyor.
~TL Teshat için 'peçeyi açmak", yapay bir imajın
/ \ / altmda yatan gerçeği ortaya çıkarmak anlamma
JL y geliyor. Sanatçı, yapıtlannda kadını "kadın"
olarak, ama bunun ötesinde "insan" olarak
yansıtmaya çalışıyor.
mel motif var. Neden ağırlıkh olarak bunla-
nn ü/erinde duruyorsunu2?
SHİRİN NESHAT -Benim çalışmalanm-
da üç farklı motıfvardır. Bunlardanbın.vü-
cudunkullanılışbıçımidır. Çoğunlukla ken-
di \ ücudumun fotoğraftannt çekiyorum. is-
lam dmınde kadın vikudu utanç \e günalv
la bağlantılı ka\ramlarla bırlikte yer alır.
Ikıncı motifım. peçe. Bence peçe. çok güç-
lü bir sembol. Islamın kuralları dışında pe-
çenın bir kadın ıçın ne anlamlara geldiğme.
ne olduğuna bakacak olursak çok farklı yön-
kre gıdersıniz. Bir parça kumaşın altında
kadın kültüru ve varlığı nasıl ışkmektedir?
Bütün kadınlann görüntüsü aynıdır. Birey-
sel farklıhklar olamaz Bu kumaş parçası.
kadının kendisiyledışdünyasınıbelirkyen,
sınırla>an somut bir nesnedir. Peki, bu bir
parça kumaşla peçevk kadın kimlıgi ne
oiur? Yok mu olur? Eskiden güçlü olan ka-
dın güçsüzkşır mi? Peçenin çok mecazi an-
lamfan var. İslamkültüründe yaşayan kadm-
ların egemen söykm tarafından algılanı^la-
n ya da mitik konumlan onlann edılgenlı-
ğı üzenne. lran"dakı kadın edebivatı a^-lın-
da görüntüdekı pasif kadın imajınm altında
-peçenin altında- yeralan entelektüelhğin ve
düşünsellığın ne kadar güçlü olduğunun bir
örneğıdır
Kendi vücudu, peçe ve silah
Benim için -pe<;e>iaçmak" aslında yapay
imajın altında >atan cerçeğı ortaya çıkar-
mak anlamını ta^ıyor. îslam de\ riminı sav u-
nan kadmların eserlerine bakacak olursanız
"de\rim sonrasında kurban gitmiş kadını"
bulamazsınız. tam tersıne bavrağı ta^ıyan-
lann onlar olduğunu fark eder&iniz. Her tür-
lü sınırlamanın yarattığı dennlikler vardır.
Batı her zaman îslam kurallanna göre s aşa-
\an kadınlara kurban gözüyle bakmıştır.
İran'da devnm taraftan edebi eserler veren
kadınlar ise
u
Allah «çin savaşan kadınlar"
otarak görüyorlarkendiknni. Londra'da ya-
şayan İranlı Mlnou Reeve'ın kıtaplannda bu
konu oldukça detavlı bir biçimde yer alır.
Askerlik yapan, "elleri silah tutan" kadın-
ları anlatır İslam de\Tİmine aktıf olarak ka-
tılan kadınlann bu seçimıni sorgular. Tabii
benı etkıleyen yanı, Batı'nın pasıf diye ad-
landırdığı bu kadınlann aktif olarak İslam
devnmi içın çalı^malan, ön saflardayeral-
malan oldu. Fotoğraflanmda bulacağmız
üçüncü motif de silah. Silah astında vahşe-
tin sembolüdür. ancak belli bir gerçeği de
yansıttr Fotoğraflardaki kadınlann eilenn-
de \ücutlanna yapıştırarak tuttuklan silah.
kadının vaşamak zorunda kaldığı polıtika-
nın sertliğini göstermektedır Fotoğraflanm-
da bir taraftan kadını "kadın" olarak, diğer
taraftan da "insan" olarak yansıtmak istiyo-
rurn.
Çalışmalanmda dikkate aldığım konula-
nn başında "İsJamıny ükselişinin nedenkri"
geliyor. Fotograflarda kadınlan kullanmam,
yalntzca kadın sorunuyla ilgili olduğumdan
değil. İslam felsefesinin yeniden yükselişi-
ne farklı açılardan bakmayı denemek içın.
İslam denince akla gelen sterotipkn kırma-
yı amaçhyorum. Ben politik bir insan degi-
İım. Ancak. felsefı açıdan ve ınsani biryak-
laşımla tüm bu olgulann şiirselliğinı gör-
mek \e yansıtmak önemli benim için. Ben
kişisel düşüncekrimı sanatıma yansıtmıyo-
rum. Dünyadaki birçok gerçeğe ve bunlann
karmaşıklığına yakından bakmak çok
önemli. Batı dünyasına. kendi algılama bi-
çimlen di!)inda kalan bazı gerçeklen göster-
mek gerektiğini düşünüyorum. Batı ile Do-
| u arasındakı bu boşluğu doldurmak lazım.
Batrnın. bu insanlann felsefı anlamda ne-
reden geldiklerinı. bütün bu değişimkrin
kökünün aslında ne olduğunu artık sorgula-
malan gerekiyor. Çünkü onlar yalnızca ken-
di dünyalannı görüyorlar. Ye İslam devrimi
onlar içın anlaşılmazbirşey. Sanınm. insan-
lann islam kurallanna göre yaşamayı ne-
den tercih ettıklerinın bilınenden çok daha
derin ve karmaşık açıklamalan var Foto|-
raftakı kadın hem suçlu birini. yanı teröris-
ti hem de se% ilen. duygu dolu. mançlı. ru-
hani birini aynı andatemsi! etmekte İkisi de
birdir. Sevdığını öldürmek. ölesıye se\ mek.
sevdiğin için öldürmek;bu tip kavramlar, bir
Batılı için anlaşılmazdır. Tüm bunlann al-
tında yatan ölümte olan ihs.kidır Bu kav-
ramlar askn tslam kökenlidir.
- Çalışmalanntzda kuUand^ıaız aslında
açık bir dil. Batı sanat anla>ışında Doğu fel-
sefesini yansıtan eserteriniz >ar. Peki, biraz
önce bahsettiğiniz Batı \e Doğu arasında yer
alan boşluğu doldurabildiğinize inanışor
musunuz? ıki tarafa da seslenebiüyor musu-
nuz?
SHtRİN NESHAT - Sanat tarihi aslında
Batı'nın sanat tarihıdır. O yuzden çaliijma-
lanmla nereye ait olduğumu bilemiyonım.
Ve hangi sanat tarihinde, nasıl yer alacakla-
nnı da bilemiy orum. Ben estetiğe önem \ e-
riyorum. Ancak bir sanat esennin söyleye-
ceği bir şey de olmalı. Yalnızca kendi ile il-
gili bir sanat eseri. bana çok anlamsız geli-
yor.
Halkla bütünkşebilen bir sanat esenni be-
ğenebiliyorum. Şu anda Amerika'da benim
çok üzüİerek karşıladığım bir sanat akını
\ ar. Salt estetık üzenne çalıs.malar y apıhvor.
Bence sanat esen cevap degıl. soru üretme-
lı. Ben Batı'da aldığımeğitımı, yetıştiğim ve
içimde taşıdığım kaynağımla birkştiriyo-
rum. Benim söykyece^çok sözüm %ar.
Batı'da aldığım egitim de Denim. bir Doğulu
olarak Batı'ya ulas.mamı sağlıyor. onlara
Doğu'yu anlatabılmemi. Batılı olmamı
değil. '
Çisenti'den
'atmosfer
tiyatrosu'
• Çisenti Sanat Topluluğu. "Yabancv'da
Albert Camus" adh oyunda, iktidar-birey
ilişkisine varoluşçu bir temelden bakıyor.
Bienaliçindeğl, sanatiçin sanat!
Server Demirtaş, tsmet Doğan ve Genco Gülan'danbienale göndermeyapan etkinlikler
TOMLRATAGÖK
DL'YGU DURGL'N
"Bir tanma inanırsanı/
\aşamak çok kola>. ama tan-
nvı ortadan kaldırarakyaşa-
maya dayanmak çok zor.
n
Varoluşçu düşüncenın
önemli adı Albert Ca-
mus'den hareketle sezona
Ytbancı'da Albert Camus'
adlı oyunlanyla başlayan Çi-
sentı Sanat Topluluğu da ik-
tidar-btrey ilişkisine varoluş
temelınden bakarak yeni bir
tıyatro dili yaratmaya çalışı-
yor. FeridunBenden ve Nur-
şen Gürboğa'nın, Camus
üzenne yaptıklan metın ça-
lışması sonucu ortaya çıkan
oyoınu Enver Avse\«r sahne-
liyor.
"Çisenti Sanat Topluluğu
olarak,bizim Camus'ye nasıl
yakla^tığımrzı ortaya koyan
bir oyun bu" diyor Aysever.
Camus'yü yeniden ortaya
koymak degıl. gızli kalan bir
yönünü; saçrnanvnmantığını
yakalamaktan yola çıkan
oyun. iktidar-birey iliskisini
desorguluyor "İktidarlarta-
rihin her döneminde karşı-
mıza çıkıyor. Ama burada
önemliolan, iktidan yok say-
mak, çünkü \ar saydığınız
andan rribareno çarkın doğal
bir parçası oluyorsunuz. Bu
durumda tercihimizien azın-
dan oyun icerisinde iktidan
yok saşinaktan yana kullanı-
yoruz. Gerçek \aşamda ise
bunu becerdiğini kimse söy-
leyemez. Ancak sanat, çok
daha özel \eözgür bir alansa
iktidan yok sayarak hareket
etmekteyararvar" diyor En-
ver Aysever. Oyun. Çisenti
Sanat Topluluğunun "Çağ-
daşTragedyalar' üçkmesın-
den sonragercekleştırdiğı 60
dakıkalık bir sahne perfor-
mansı. Performans. çünkü
icerisinde müzik ve dan^
göstenkrini de banndınyor
Aysever, farklı gosteri sanat-
larına neden gereksinim
duyduklarına ilışkın sonı-
muzu "Camus'den hareketle
muziği ve dansj bir ara>a ge-
tirerek "atmosfer tıyatrosu"
dediğimiz şe\i yaratmak isti-
\oru/.. Camus felsefesinin
sosval karşıhğı olmavan >er-
lerde dans \e muziği kullan-
dık. Müzik. bir anlatım dili
olmanmyanı ara buo>ıında-
kigerekliliğiaçısındanönem-
li" diye yanıtlıyor. Oyunun
bütünlüğü ıçensınde her un-
surun 'olmazsa olmaz'Uğın-
dan hareketle. sinemasa!
kurguyu da bunlar arasında
önemli bir yere oturtan Ayse-
ver, sey ircinın klasik. drama-
tik oyunlardan artık sıkddıgı
ve bunun ıçın de yeni bir tı-
yatro dılı varatılması gerek-
tigı düşüncesinde... "Yapn-
ğımız işin anlamca algüan-
ması taraftan değUinı. Tıpkı
bir klasik müzik konserinde
olduğu 0bi seşircinin ne ka-
dar haz aldığı daha önemli
bence-."
Camus'nün. moderniteyi
sorgulayan bır yazar olarak
şu dönemde yaşadıklanmız-
la önemli ölçüde örtüştüğü-
nü düşünen Ayse\er, 'saç-
ma'yı kapitalist toplumun
dayatmalannakarşı en ıyı di-
renme yolu olarak degerkn-
dirıyor.
Tiyatronun da kuramsal
olarak seyırcıye kımı şeylen
dayattığını sa\unan A\se-
ver'e göre "Tiyatronun ken-
di içindeki sorunlann. se>ir-
dye dayatüan noktalann A\-
şınaçıkabilirseniz >eni bir di-
lin şaratılmas» mümkün ola-
bilir". Görsel, düşünsel ve
işıtsel yönden seyırcıyı ya-
kalamak kaygısıyla yola çı-
kan Çısentı Sanat Toplulu-
ğu'nun "Yabancı'da Albert
Caraus* adlı oyunu. Foks Fun
Kültür Merkezi'nde farklı
bır tiyatro dıhnin peşindekı
seyırciyı bekliyor.
20. Nuzyılın son yıllannda Doğu'dan
Batı'ya göçkr peşpeşe sürerken. küre-
selkşen dünyada coğrafya ve kavram-
lar değişıyor. Bunun Batı dünyasının
sanata bakı^ açılannı değıştirmesine
katkıda bulunduğu söyknebılir. Gide-
rek bu bağlamda önem kazanan tema-
lı sergıler sanatta bir y andan kımlik,
kırnlik arayışı, merkez ve çevre. ben ve
diğeri gibi sosyal anlatımlara yol açar-
ken. diğer taraftan Batı'nın kendi dı-
şında kalanı, Doğu'yu da görmesını
sağhyor. En azından Batı-Doğu ayn-
mının azaldığı görüşüne doğru yol ka-
tediliyor. Doğal olarak bunu olumlu bir
gelişme olarak değerlendirmek gere-
kir. Rene Block gibi Batılı danışmanlar
bu tür yaklaşmalan belki sağlayabik-
cek. Batı, Doğu'yu belki de ılkkez, za-
man zaman etkilendiği bazı özellıkk-
rinden dolayı sanatı ile değıl, tek tek
sanatçıları ile tanıyacak,tanımlayacak.
kabulknecek.
Bunun dinamik bir süreç \e bağlan-
tı olduğunu düşünerek umutlansak da
her "beholder^in. görenin. erdemine
inanmak o kadar da kolay değıl. Duru-
mu bıraz da kumarda el'rest görmeye
benzetmek olası. Ama ne olursa olsun
iyi nıyete ve olumlu çabalara inanmak-
tayız. Bıenalın yarattıöı heyecanlı or-
tamda keyifli anlan birçok önemli sa-
natçıntn işi önünde yaşarken, bazılan-
nı da sessizce gende bırakıyoruz. Çün-
kü biliyoruz ki bir kez daha, bir 3. Dün-
ya Ülkelen Bienali'ni izkmek istemi-
yoruz.
tstanbul'un Batı ile diyaloğu
4. Uluslararası İstanbul Bıenah'nin
paradoksal bir dünyada sanatın görünü-
mü \e Orientation: yönelmek ve yön-
kndirme sözcukkrinin içinde olan ori-
entin önemli bir anlamı olabileceği ve
bu kitmotif baSlamında dinamik bır
süreçten söz etmenin gerekli olduğunu.
Block'un sözlerinden anlıyoruz. Bu sü-
recin. izlemenin ötesinde. lstanbul'un
Batı ile diyaloğu ıçın bır vesile olabıl-
mesini. bır kez daha destekleyıci bir
yaklaşımda bulunmak olanağını yarat-
masını düşlüyoruz, katkıda bulunmak
iitiyoruz.
10 kasımda açılan İstanbul Biena-
li'nin 3 ayn mekânındaki sergikrini bir
bakıma tamamlamak. destekkmek hat-
ta karşılaştırmalı bir ortam sağlamak
amacıylayadabienalli'bienalsiz İstan-
bul"da sanatın normal sürecinı yaşamak
için bazı sergiler yapılıyor. Kim. neyi.
nerede sergiliyor? Kim. neyi, nerede
görüyor? Batılı, Doğulu sanatçılar ki-
İsmet Doğan*ın bienal kavramına gönderme vapan "Orientaluv Ensta)as\onu"
Sabancı Sanat Merkea'nde. •
Yrtdız Teknik Üniversitesi Yüksel
mm i>ınt nerede tartıştı? Bienale katı-
lan sanatçı. küratör ve yazarlar ne gibi
değerkndirmeler yaptılar panelkrde
duyduklanmız dışında? Bır katıltmcı
ülkenin küratöründen yoğun bir tempo
nedenıyle bu bienalde de sergi sahiple-
rinin pek birbiri ile tanışıp ilişki kunna-
lannın kolay olrnadığını duyduğuma
göre, İstanbul yine sanatçılara ev sa-
hıpüğini yapıyor. ama sanatçılar sanat-
çılara değil İzlenen o ki masklan ve kı-
yafeti ile Afrikalı sanatçı en popüleri.
Arkasından pilav ve tartışrna köşesi ile
yokluğuna rağmen Sarkis.
Yine de "•Doğu" \e -Orient/ation'"
adına şu stralarda açılmış bazı sergile-
rı görmek gerekiyor Yıldız Teknik
Üniversitesi Yük>el Sabancı Sanat
Merkezf nde 1 araîığa kadar sürecek
ikı sergı. Server Demirtarç'ın "Bir Sa-
natçı-Bir İş" dızısının bu yıl ılkı olan.
yere özel "sitespecific" işi ve İsmetl>o-
ğan'ın bienal kavramına gönderme ya-
pan "Orientalux Enstalasyonu" ile
Genco Gülan'ın perfortnansı farklı üç
\ aklaşımı kapsıyor. K.arşıtlık söz konu-
su bu işlerde.
Server Demirtaş. mekânın sınırlı es-
pa>ıvlabütünleşen. onutanımlayanbir
kurgu ile yönünü yalınlaşma ile biçim-
üyor. Demirtaş"ın. merkezin giriş salo-
nundaki açıklığı ile dört taşıyıcı çevre-
sınde karton şeritkrle oluşturduğu 9 m.
çapındakı daire salonun ortası ile çakı-
şırken mekânın dış ölçülen ile sınırlan-
mamakta. daırenın içindeki ölçülerin
açılımı olan karton şeritkrin 2160 sa-
vısı ile ifade edilebılmektedir. Galeri
mekânı açılıp yeniden kartonla yapıla-
nırkentekrar istiflenmekte. yapıt ve mi-
mari bırlikte var olmaktadır. Yapvtın bi-
çımi mekânın varlığı ile sınırlıdır. Gön-
derme dışan, bienale değil. yapıtın ve
mekânın içine doğrudur. Yapıtın kat-
manlan sonu olmayan çemberi v e kat-
lan içerir. Bu katmanlar sonsuzluğun
yalınlığında var olurken. sanatçının ter-
cıhi yapıt ve mekân birlikteliğinin on-
tolojik yapısındadır. Bu tavn ile de •sa-
nat sanat içindir' der gibıdır Server De-
mirtaş, 'bienal için değil*
Gülarfın performansı
Ismet Doğan ise YTÜ Yüksel Saban-
cı Sanat Merkezi'nin galerisinde ayna.
metmler, plastik bayrak/perdekr ve or-
yantal kıyafetkri içinde duyulmayan
bir müzığe dans eden dansözler ile mer-
kezin mekânının dtşına, bıenalin tema-
sına gönderme yaptyor. ismet Doğan
kavramın farklı katmanlannı tartışıyor.
Doğu tartışıhrken. doğunun olmaması,
yönlendirme derken kuzey v e güneye
işaret etmesı. belki de tamamıyla
"disorientatMMT yaptığı ındırekt gön-
dermekrk bır ortamı oluşturuyor. Dö-
nen dansözlerk başlayan ilgi. bayrak-
larla peçelenmiş alanlann gızemliliği
ya da şeffaflığı ile genişlerken, içbükey
aynalardaki akıslerk daha da yayılıy or.
Stephen McDonells'ın Orientalux kav-
ramı (Ex Orients Lux) Fluxus'a gön-
dermesi olan bır kavram oyunudur. ts-
met Doğan sanatın yüceltilmesi venne
"eseri" bitmiş bır ış gibi algılamaktan-
sabırüretım aşaması gibi görmektedir.
Bir de bu bır şakadır, her Fluvus ışı gibı.
Genco'nun performansı ve çaiınmış
piyano da Fluxus olayının devamıdır.
Batı ile Doğu arasında Fluxus gibi ama
Fluxus olmayan bir enstalasyon ile çok
yönlü bır kavramla İstanbul'un bien-
aline göndermeler bır yankı bulacak
mı. Bienal çevresı Istanbuldan bu yan-
kılan alacak mı? lstanbul'un gerçek
yüzü-sanatı görülecek mı, beklivoruz.
ümıtlı...
lanmsalYaşantı'
lotoğra! yarışması
Kültür Servisi - Yeni Yüksektepe
Demeğı'nin her yıl gekneksel olarak
düzenkdiği fotoğraf yanşmasının bu
yılki konusu. "Tanmsal Yaşantı"
olarak belırkndi Kaybolmavayüz
tutmuş geknekleri belgekmek
amacından yola çıkan Yeni
Yüksektepe Demeğı'nin. bu
belgelerin arşivde tozlanması yerine
yurtiçı ve vurtdışında ülkemtzin
gekneksel görüntüsünü tanıtmak için
düzenkdiği yanşmaya siyah-beyaz.
renklı. sayda'm olmak üzere üç dalda
katilabıîinır. Ozan Sağdıç. Sıtkı Fırat.
Mehmet Baltacı. Mehmet Arslan
Güven, Adnan Polat. Abdullah
Gündüz ve Ferim Çıkgel'in seçıci
kurulunu oluşturduğu yanşmaya son
katılma tarihi 10 Şubat 19%. Katılım
broşürkri. Mazhar Öktel Sok. 18/8
adresındeki dernek merkezinden
saâlanabilır.
Metin Unsal'ın resim
sergisi
Kültür Servisi - Metin Ünsal.
yapıtlannı 11 aralığa dek Capitol
Cumalı Sanat Gakrisi'nde sergiliyor.
1*558 yılında istanbul'da doğan
Ünsal, Boğazıçi Ünıversıtesi'nde
mühendıslik eğıtımi gördü. 1977-
1980 yıllan arasında temel sanat
eğitimi alan Ünsal. çahşmalannı
yurtıçi ve vurtdışında sürdürdü. 1980
yılında Hobı Sanat Gaknsf nde.
1989'dan başlayarak Cumalı Sanat
Gakrisi'nde kişisel sergıler açtı.
Karma sergikre \e 1992 İstanbul
Sanat Fuan'na katıldı. Ünsal'ın
vapıtlan her gün 10.00- 22.00
arasında ızknebilir
Toto Maraton' ödülterî
belli oldu
İSTANBLL (l'BA) - İFSAK
(îstanbul Fotoğraf %e Sinema
Amatörteri Demeği) tarafından
düzenknen 11. Fotoğraf Günkri
kapsamındaki "Foto Maraton"da
ödül kazananlar belırkndi. Konusu.
"Halıç Sokaklan. Sınemanm 100.
Yılında İstanbul Sinemalan ve
Hoşgörü" olarak belirknen
etkinliğin seçicı kurulu Cem Çetin,
Uterüs Tezer. Aramis Kalay, lbrahim
Zaman \e Ali îhsan Gökçen'den
oluştu. Yanşmaya göndenlen
yapıtlan incek\en jüri Buğra
Sadıkoğlu'nu bınncilık. Sinan GüTü
ikincılık. Remziye Akça'yı ise
üçüncülük ile ödülkndırdi.
iFSAK'm düzenkdiği yanşmada
| ödül kazananlara ödüllen bugün
düzenknecek bir törenle v erilecek.
Yanşmaya katılan tüm fotoğraflar
Yıldız Teknik Ünıversitesi
Odıtoryumu'nda sergıknecek.
Liselerarası şiir ve
öykü yarışması
Kültür Servisi - Kadıkoy Beledıyesi
\e Güçlü Fen Dershanekri işbirliği
ile hsekrarası ödüllü şiır ve öykü
yarışması düzenledı. Şiırde özgürlük,
öyküde ise sevgi konulannın
işkneceğı yanşmada jüri Faik
Baysal. Jak Sınar, Selman Altındal,
Hurşit Aslan. Şükru Beşiktaş.
Kemakttin K.oç'tan oluşuyor. Son
katıhm tarihınin 11 aralık olduğu
yanşmada yapıtlar 5"er fotokopi
halinde elden Jak Sinar'a teslım
edikcek
Ilgiknenkr için Tel: 345 71 34.
EsinEroj resim sergisi
Basm Müzesi'nde
Kültür Servisi-Esın Erolun farklı
dönemkrdeki peysaj. natürmort ve
son dönem antık çalışmalarını içeren
resim sergisi 21 kasım günü saat
17.30'daîstanbul Basın Müzesi'nde
açıhyor. 8 aralık tarihıne kadar açık
kalacak sergi, 64 yaşındaki
sanatçının 2. kişisel sergisı. Resim
çalışmalanna StüdyoPeinture'da I
başlayan Esin Erol. çahşmalannı ]
daha sonra tstasyon Sanat Evi'nde
Sabri Berkel ve Hülya Düzenli ile
sürdürdü. §u an. ressam Deniz
Orkuş'la çalışan Erol. antık kentkrıı
kalıntılanndan yeni kompozisyonlat
ortaya koyarken Hitıt. Heknistık.
Bizans, Selçuk ve Osmanlı |
dönemlerinin etkikrinden •
faydalanıyor. Tual üzenne yağlı bo;
teknığini kullanan sanatçı, şvmdiye
kadar Cemal Reşit Rey'de de bır
kişisel sergi açtı ve Istasyon Sanat
Evi'nde düzenknen 3 karma sergi'
katıldı.
Kutluğ Ataman'dan
Nazım Hîkmet klibl
Kültür Servisi - Nâzım Hıkmet'ın
'Memkketimi Seviyorum' adlı şi
yönetmen Kutluğ Ataman tarafm
klip olarak çekiliyor Külrür
Bakanlığı'nın başlattığı şiır klıplı
projesi içinde yer alan "Memleke
Seviyorum' khbinin senaryosu d
Kutluğ Ataman tarafından >azık