Catalog

SAYFA CUMHURİYET 14 OCAK 1995 CUMARTESİ 12 DIZIYAZI 'O hep kopya ile sınıf geçerdi' dediği okul arkadaşıyla siyasal yaşamda yıldızı banşmadı POLİTİKA VE ÖTESİ Demirel-Erbakaıı rekabeti E rbakan'in agzindan herçı- kanın doğru olup olmadı- ğını duşundurmesı, yaşa- nan sayısız omekler nede- nıyle olağanlaşmıştır Ar- tık kamuoyu da Erba- kan'ın şakacılığına, boş fakat hoş, ke- çıboynuzu lezzetı veren konuşmalarına alışmıştır 25 Eylul 1974 gunu Başbakan Yar- dımcısı Necmettın Erbakan'la yaptığı- mız goruşmeyı bandaalmak ıçın teybın tuşuna bastığımızda, bu konuşmanın gunun bırınde belge nıtelığı kazanaca- ğını hıç aklımızdan geçırmemıştık Ör- neğın Demirel'ı kastederek, "O hep kopya çekerek sınıf geçerdi" sozunu ha- tırlatıp yonelttığımız "Demirel'i nasıl tanırs|nız" sorusuna Erbakan ın o gu- nun koşullanndaonemsemedığımızce- \abı, Demırel tarafından şımdıye kadar tekzıpeddmedı Bu nedenle o gun soy- lenenler, hem Erbakan hem de Demırel ıçın bugun değerlendı Erbakan'ın yır- mı yıl once Demırel ıçın soyledıklerı şoyleydı "Teknik l'niversite'deki talebeligimiz sırasında Suleyman Demırel ile aynı sı- nıftaokuduk. Ancako.oncf Makınc ye girmişti, sonra değiştirtp inşaata gecmiş- ti. Bb ise Makıne ye dogrudan doğru- ya girmiştik. İkinci sınıfa gırdığımiz için • Teknik Üniversite'nin penyodık yayınlanndan 'An'da Demırel ile Erbakan'ın çok ılgınç bır karşılaştırması var. Yazıda, Demırel ile Erbakan'a 'Demir nedir' sorusu yöneltıldığinde, Demırel'ın demirin elde edılmesınden sonrakı ışlemlerle ılgılı olarak saatlerce konuşabıleceğı belırtılıyor. • Süleyman Demirel ve Necmettin Erbakan, siyasal yaşamda sık sık karşılaştılar. Önce Erbakan'ı TOBB Başkanlığı'ndan indiren Demirel, daha sonra da onun Adalet Partisi'ne girmesini engelledı. • Demirel-Erbakan mücadelesinin getirdiğı bugünkü sonuçlarla ılgilı bazı sorular, herhalde uzun yıllar zihınleri kurcalamayı sürdürecektir. arkadaş olmuştuk. O zaman Teknik İ nrversitc'nin kuruluşunda ikinci, uçöncu sınıfta çeşitli fakultelerin, şube- lerin dersleri bir arada okutuluyordu. Bu münasebetle devremiz obnuştur. \e Demirel hakkındaki yargıma \e Sayın Demirel ile a\ nı dcrshane ıçerisinde bir- çok defalar belki yan >ana oturarak dersleri takip etmek değerlendirmeme gelince. Demirel'in sınıfi; son sınıfta toptan ik- male kalmış idi. Bir derse de\am etme- diklen ıçin. O yıl mektepte kalıyorlardı. Ikmal de\ resine kadar. Bendenizdeoza- man asistan idim. Burada şunu özel şey olarak söy lemek isterim. Bızım bu sınırtan acaba han- gı arkadaşlan namazabaşlatabılınz' di- ye ıtç kişi seçtik. Bunlardan biri de De- mirel idi. Neticede bû oradayken bera- berce namaza başlanııştık. Fakat Anka- ra">a gelince de\am fırsatı bulamadı herhalde " An dersisindeki öykü Demırel ile Erbakan arasındakı mu- cadelenın başlangıcı Teknik Unıversı- te'dekı oğrencılık yıllarına dayanıyor Teknik Unı\ersıte'nın penyodık yayın- lanndan 'An'dakı bıryazıda. Demırel ile Erbakan'ın çok ılgınç bır karşılaştır- ması yayımlanmıştır Yazıda. Demırel ile Erbakan'a "De- mir nedir'1 sorusu voneltıldıfeınde. De- mırerındemınn elde edılmesınden son- rakı ışlemlerle ılgılı olarak saatlerce ko- nuşabıleceğı belırtılıp Erbakan ıçın de şöyledenılıyor "Erbakan söze toprağın yapısıflebaş- lar. Toprağın ne olduğunu. nasıl kazıl- nıası gerektiğini anlatır. anlatır. anlatır ve bir nokta koyup nama/a gider. Na- mazdan donduğunde. nokta>ı koyduğu yerden konuşmasına devam eder. fakat bir turlu toprağın altından demiri gun ışığına çıkaramaz." Erbakan ın toprağın altındakı demı- rı gun ışığına çıkarıp çıkaramayacağını bılemıyoruz. amma 148 kılo altını ka- muoyunun onune çıkarmak zorunda kaldığını gorduk Konumuz. 'Gümüş Kotku'nun öliımünden sonra yerine gecen Seyh Esat Coşan'dan Erbakan'a Tuz ve ekmek hakkı bilmeyen nankör'Bu ulke ve ınsanlan bugunku nokta- ya kendılıklennden gelmedıler Nasıl ve kımlertarafından getınldığının oykusu- nu de bu konudakı otontelerden Erba- kan ve taıfesının 40 yıllık dost \e vakını Şeyh Zaıt Kotku'nun olumunden sonra yerine geçendamadı Şeyh Prof Esat Co- şan'dan dınlevelım 40 yıllık arkadaşı Necmettın ı 'tuzve ekmek hakkı bilmeyen nankör' sayan Prof Esat Coşan'ın bır sohbet toplanti- sında (*) kendısıne yoneltılen bır soruya \erdığı ce\ap şoyle "Tarihi bilmiyoriar. Cahilkr. "Cıhat \ a- pıyoruz' diyor. Ben cıhat en\ım'diyor. Muhterem kardeşlerim şu anda bir harp var mı Turkiye'de. \ar mı? \ani harp. Vok. Vani silahlı bir çatışma yok. Irşat var, tetdiğ var. terbiye var, Hakk'ı so>le- mek var, çeşitli çalışmalar var. Cihat kâ- firle olur. Sen cihat yaptin mı kâfirlerle? Afganistan'a gittin mi? Orada duşmana silah attın mı? Mer- cedeslere kurulup saltanat sürüyorsun. Vaptın mı cihat? Cihat emiri. Nerede ci- hat emirliği vaptın? Vapmadın. Sadece • Coşan, servetın kaynağını açıklıyor "40 yıldır tanıdığım ınsan 40 yıldır destekledığımız ınsan Besledığımız ıhsan Varlığımızın her çeşıdı ile katıldığımız ınsan Kardeşlerımızın parasıyla butçesı kabarmış, şışmış ınsan. Almanya'dan valızlerle gelen paralarla zengınleşmıs ınsan Suud'dan, Kuveyt'ten gelen paralarla şey yapmış ınsan nutukattın. Neler vaptık şu vatan ıçın' dediği gibi şairia, kimimi/ öidük, kimimiz nutuk soyledik. Sadece nutuk söyledin. Hain de oyle yapıyor... Bana bıat etmeven kendıne dın arasın' diyor. Vâni insanlıktan mı çıkıyor? Böyle saçtna şey olur mu? Sen nesin? Bulunmaz Hint kumaşı mısın ki ben sana itinıat et- mediğim zaman kusurtu gonınmuşum. Ben sana niye uyayım.' Beğenmiyonım ki metodunu. Benim metodum o değil ki. Benim metodum se>gi, kardeşlik. ahde \efa. Hani nerede ahde \efa? Peygamber efendimb buyuruyor ki, "Ahdıne \efası olma>anın dını yoktur' diyor. Hani nerede ahde vefa? Hani nere- de 20-30 yıllık arkadaşlık? Hani nerede iy iliğe iyilikle mukahele etmek? Ben seni 90 yılına kadar desteklemişim, sen benim vakfımı niye desteklemiyorsun?" Erbakan'ın maskesını ındırerek ger- çek yuzunu ortaya çıkaran Prof Coşan 40 yıllık arkadaşı Necmettın'ın paraya duşkunluğunu. yurtıçı ve yurtdışı para- sal dolaplarını da şoyle gun ışığına çıka- nyor "40 yıldır tanıdığım insan. 40 yıl- dır tanışınz. 40 y ıldır desteklediğimiz in- san. Beslediğimiz insan... \ arlığımızın her çeşidi ile katıldığımız insan. Kardeşlerimizin parasıyla bütçesi ka- barmış, şişmiş ınsan... Almanya'dan va- lizlerle gelen paralarla zenginleşmiş in- san. Suud'dan, Kuveyt'ten gelen paralar- la şey yapmış insan_" Şey h Prof Esat Coşan hızını alamayıp konuşmasını surdüruyor "Şûrayı (**) kabul etmiyor adam. "Ben diyor,'Emırım ve'Ben ıstedığım gıbı ıçtıhatederım' diyor.Seniçtihatede- mezsin— Çiınkıi sen ne ayet ne de Arap- ça bilirsin._ Ne de içtihahn şartlanndan herhangi birine sahipsin. Ne de ekseri- yetle tas\ ip gormuş, seçilmiş insansın. Se- nin eski yol arkadaşlann bile sana kınl- mış. senden ay nlmışlar. Bu kafay la nere- ye\anrsın?" Zaıt Kotku'nun olumunden sonra şeyhlığı devralan Prof Esat Coşan'ın, dört yıl once Necmettın'eyonelttığı "Bu kafay la nereye\anrsın" sorusunun bek- lenen cevabı gunumuzde gelmıştır Çün- ku Necmettın Hoca'nın Gumuş Motor ile başlayan macerasının sonu yaklaş- mıştır Necmettın Hoca'nın her yanı ve yönu üzenndekı cılalan dokülmeye baş- layıp gerçek kımlığı ile bırlıkte ıplığı de pazara çıkmıştır (*) 26 Mavıs 1990, 4sfa Dershanesı (**) Kuran \e hadıslerle <,o:umleneme\ en sorunlarda goruş bıldırme Motor" ve 'Erbakan"ın maskesini indir- mek'olduğundan. ayn bır dızı olabıle- cek Erbakan-Demırel mucadelesıne bu- rada bır nokta koyuyoruz Erbakan'ın yabancılarla ılışkı kurma bdğımlılığı. Almanya'da bulunduğu sı- rada başlamıştır Hİtler'ın hayallerı yu- zunden Ikıncı Dunya Savaşı felaketını yaşayan yıkılmış Almanya'nın ve ezıl- mış Almanlann dısıplını ve ınancından etkılenen Erbakan'ın kafasında bazı 'eksantrik' düşunceler fılız vermıştır Teknik Üniversite'nin kazandırdığı teknolojık bırıkımle Islamı bılgılerını paçal eden Erbakan'ın beynınde "Diı- şüncelerin gerçekleşebilmesi için önce finans yararılmair fıkn de şımşek gıbı çakmışhr Almanya'da kalması ıçın ya- pılan cıddı \e de paralı onenlerı redde- den Erbakan, ceketının sağ ıç cebınde- kı kara kaplı ajandaya esaslannı not ct- tığı Gumüş Motor hayalını gerçeğe do- nuşturmek ıçın Türkıye'ye donmuştur Nakşıbendı Şeyhı Zait Kotku'nun ve Nakşıbendılerın parasal desteğıne kar- şın Gumüş Motor hayalı. fiyasko ile so- nuçlanmıştır Erbakan, pohtıkaya atıl- mak ıçın Demirel'in koyduğu engellen ogünün koşullannda aşamamıştır Bu- nun uzenne Erbakan, sonsuz polıtık ve ekonomık potansıyel gorduğu sanayıcı \e ısadamları ile esnafa yonelmıştır Deınirenn engelerj Kotku'nun ağırlığı olan Anadolu es- nafının desteğı ile Erbakan, Turkıye Odalar ve Borsalar Bırlığı Başkanlı- ğı'na seçılmıştır Fakat seçımın hemen ardından Demırel Danıştay'a davalar açtırmıştır Sonuçta Danıştay'dan bırbınyle çe- lışkılı ıkı kararçıkmıştır Erbakan'ı ken- dı gelecegı bakımından tehlıke olarak g_ören Demırel. zamanın Ankara Valısı OmerNaci Bozkurtıle Emnıyet Mudu- ru ibrahim Liral'a butun sorumluluğu alarak vazılı emır verıp Erbakan'ı TOBB Genel Merkezı'nden polıs zo- ruyla attırmıştır TOBB bınasından polıs zoruvla çı- karılıp sokağa konulan Erbakan. \akıt geçırmeden doğruca Adalet Partısı ne gıderek kaydını vaptırnıı>tır Demırel onunu kesmekte kesın kararlı olduğun- dan bu kcz de \cto ederek Erbakan ı Adalet Partısı nden tamamen koparıp atmıştır Demırel-Erbakan mucadelesı- nın getirdiğı bugünkü sonuçlarla ılgılı bazı sorular. herhalde uzun yıl- lar zihınleri kurcalamayı surdu- recektır Orneğın "Erbakan, Demirel tarafından AP'den atıl- mayıp kalsaydı Türkiye yine Mıllı Nızam Mıllı Selamet ve Refah seruvenı ni \aşawp şeri- abn dolu dizgin koştuğu bugün- kü noktaya gelir miydi?" Ya da "Erbakan AP'de kal- saydı Demirel'ı devirip Adalet Partisi'ni kısa yoldan bugunku RP'ye mi dönuşturürdü?" Varsay ınıa dayalı bu sorulann cevabını almak. maalesef ola- naksız Fakat su gotuımez ger- çek Sıvas Madımak Otelı'nde 37 avdının cayırcayıryakıldığı \e yakanların yargılandıkları mahkemede karar açıklanınca ısyan edebıldığı noktaya Turkı- ye Cumhunyetı Devletı'nın ge- tınlmışbulunmasıdır Sıvaskat- lıamı sanıklarının karar açıkla- nınca gosterdıklerı tepkıye tanık olanlann şu sozlen laık \e de- mokrat Türkiye Cumhurıye- tı'nın geldığı noktayı gosterme- ve yetıp de artıyor "Sanki hepsi de delirmişri. Bunlar ellerine fırsat geçtiğinde kendilerinden olmayanları kör testere ile keserler." -BİTTt- ette yoktur.ONAT KUTLAR Reklamcılar Derneği Değerli dost, örnek insan ONAT KUTLAR'ı kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Ailesine ve tüm dostlarına başsağlığı dileriz. Ajans Ekol P E R A A J A N S Reklam Yazarı Müşteri Temsilcisi Tasanmcı Grafiker İ , s ^ J A R I Y O R m, •> -m Ilgılenenlerın 293 89 78 no lu telefondan § g Nurşen Demır ı arayarak randevu alması rıca oiunur litıilal tnd Mejrhk Snt DuıısuHan Nn 1HI2O Kal < Br\n$lu 1ılanhul Rusça dersler, ogretmenınden 325 80 39 Sevınçlıyız, çunku. uluslararası odul kazandık Akşamlarda nostaijıyı, dans muzığını, tangoyu bızımle yaşayabılırsınız Cumartesı 15.00'te danslı matınelenmız devam edı>or orrıRestaurant Cafe - Bar Tel.: 251 0000 Fax:2527580 MEHMED KEMAL Ofkemiz Kınındadır... "Kalem"[ açmak zorunda olduğum yıllar; Bayındır so- kağındakı dukkânı hem buro hem de buluşma yen gıbı kul- lanıyoruz işte o yıllarda tanıdım Onat'ı. Kapıdan hızla ve telaşla gırer, Hüseyin Baş'ı sorardı: "Huseyın geldı mı?" "Hayır, gelmedı. Bır mesaı falan var mı?." ı "Hayıryok " TİP'ın çok hızlı, Sınematek'ın kurulma yıllanndaydı. He- pımızde sanatsal ve siyasal bır telaş vardı. Kendımızı her şeyde geç kalmış sanıyorduk Telaş edersek aradakı boş- luğu kapatırız ıvedısındeydık Bır an once Sınematek ku- rulmalı, tezelden partı orgutlenmelıydı. "Fıkırkuluplennın" telaşı da bu yuzden değıl mıydı? Son yılların mılıtanı ola- cak gençler de bu yuzden keskın degıller mıydı? Huseyın Baş'la Onat Kutlar, Sınematek ıçın Ankara'ya gelmışlerdı Ankara'yı ıyı bılmedıklerı ıçın bırbırlennı yedı- yorlardı Sorular bırbırını ızlıyor. "Onat nerde?" "Huseyın nerde''" Onlerıne duşen Abdullah Nefes'tı Nereye gıdecekler, kımınle goruşecekler, resmı daıreler nerede, Kızılay ve Ba- kanlıklar arasında donuyorlardı Ankara da bu kadarlık bır yer değıl mıydı9 Şımdı bakıyorum da bu anlattıklanmın arasından 30 yı- la yakın bır sure geçmış 30 yılda da koprulerın altından çok sularaktı, başımızdan çok belalargeçtı Huseyın (Baş) açılan davalardan kaç kez tutuklandı Banş davasından gırdı, çıktı Onat, hapıshane kapılarında, mahkeme korı- dorlarında az mı hapıs yolu gozledı Nezaretlerde Parıslı arkadaşını az mı bekledı Olayların bır Ankara yonu var, bır Istanbul yonu. Bu say- dıklarım Istanbul yanıdır. Istanbul'a goçelı 30 yıl olmuş. Çok bar safamız var Bır de mahale arkadaşlığı var. Bır gun Zeytınoğlu'nun (sokak) başında karşılaştık. Acaba kaç yıl oldu? "Oooo, maşallah Onat, ne ışın var bızım buralarda?" "Ben burada oturuyorum Karşıda annemın evı var." Sokaklarımız henuz tenhaydı, Akmerkez'ın pazar tela- şı yoktu Sokağımız oto park değıldı Arada bır rastaşıyorduk. Bır gun Ece'nın barında (Levent) baş başa kaldık Bar- de teke tek kalma çok az olur Bu oyle azlardan bınydı Serde gazetecılık var ya sordum "Onat sende bu bar merakı nereden?" "istaribul'a geldıkten sonra Bıraz da Pansten gelır" "Istanbul"un eskı barlannı bılır mısın?" "Bıraz " "Park Otelı?" "Kım bılmez 7 Yahya Kemal " "Dıvan^" "Bıraz arıstokrat, seyrek gıderım " "Tokatlıyan?" "Yetışmedım " "Pera Palas?" "Arkadaşlarla buluşursak arada bır uğradığım olur. Gençlığınde Atatürk gıdermış değıl mı? Yerını gosterdı- ler, hâlâ duruyor?" "Bebek Bar?" "Yazları keyfıne doyum olmaz " "Kulıs'e ne dersın?" "Fikret Adil donemı'. " "Arıf'ın Çıçek'ıne gıdıyor musun?" J ' Son gunlerde Opera Bar'a gıdıyormuş. Ayağı alışık de- ğıl Gene faıl-ı meçhuller bıze duştu BüLMACA SOLD\N SAĞA: 1/ Kılçıksız ın \e yassı tanelı bır fasulye CIIIM 2/Aza İn bır çeşıt çığ- de 3/ Kuşu. dıkenı \e tabanı \ardır Bır du- vardakı taş ya da tuğla sırası 4/Herhangı bır mekanık enerjıyı elekt- nk akımına çevıren ay- gıt 5/ Tarlavı surerek dınlenmeye bırakma 6/ Afnka'da bır ulke Af- rıka'da yaşayan bacak- ları beyaz çızgılı bır hayvan II Bır meyve Çıt. perde 8/ Iyı. hoş. guzel Bıldık, tanıdık 9/ Halk dılınde ey- liılayına venlen ad VUKARID4N AŞAĞIVA: 1/ Göl ve akarsu kıyılannda yaşa yan uzun bacaklı bır kuş 2/ Bınek hayvanlarının sırtmdakı oturma- lık "Sana dun bır tepeden bak- tım — Istanbul Gormedım gez- medığım. se\medığım hıçbır yer" (\ahya Kemal) 3/ Bır tur kalın pamuklu bez 4/ \unan abecesınde bır harf 5/ Yıyecek bulama- \an. yoksul kımse Tokyo'nun eskı adı Bır renk 6/ Sabahat- tin -Vli'nm bır oyku kıtabı II tspanyollann se\ınç sözü Ame- rıka'da yaşayan \e yavrulannı sırtında taşıyan keselı sıçan 8/ Çağıran. seslenen Çıplak \ucut resmı 9/Bır soru sozu tz- mır'ın bır ılçesı AydınlıkJ^J HAFTA.IK HABEH YORUM DERGISI Birleştiren çizgi: Alevilikten sosyalizme Yazar Neıat Bırdogan "Yunus Emre Şeyh Bedreddın hepsı Alevı' Kapıtalızme karşı Sunnılerte bırteşemezsek ne yapabılı rız kı" "Bugun bırleştırecek Kleolo|i Sosyalızm' "Şımdı küçuk partıyf buyutmek lazım Alevı kullurunun bırteştına dınamığıne guzel ornek Pır Sultan Dernegı nın Sunnı kokenlı yonetıaterı Hasan Yalçm Zaman gazetesının Star protestosuyla Madımak vahşetını birleştiren haberını yorumladı "Cehennem ateşı kor testere ve yalan Doğu Perinçek'ın başyazısı: Kurt sonjnunda sınanmış çozum1 Refah, lETT'yi özelleştiriyor Uzun vadelı ve dolanar hatlara etveda Aylık kart uygulaması da tehlıkede Ya saat 10 00 15 00 arasında yolcunun azaldıgı saaöerdekı selerler7 Ozel halk otobuslen bugun varolan kada/ıyta denetlenemıyof pekı yarın nepsı ozelleşınce 7 Haftanın Konuğu: Sıbıryalı madertcı önderi Hıdırov Yakında çok buyuk bır ışçı hareketı Yeltsın ın onune duvar gıbı dıkılecek" Rusyalı madencılenn buyuk tecrubesı Dağıstanlı Hıdırov un mıllı meseleye bakışı Prof. Dr Izzettın Önder Meksıka'yı yazdı Ozelleştırme ornek gostenlen Meksıka ekonomısını nasıl çökerttı" YOK, şerıatçılara bursrezaletınisavundu YOK Başkanı Mehmet Sağlam Aydınlık a hem yazıiı yanıt yolladı hem de teletonla aradı Şenatçı ogrencınm Internet le kulurlu yanıtı La k ogrenc Bu mucadelede hayatımı vermeye hazınm Çiller'ın öıelleştirme danışmanı yabancı şirfcetl seçti: Karabuk te o, Mefcslka da ylne o BUGUN VE HER CUMARTESİ BAYİLERDE