22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhuriyeCİmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Genel Yayın Danışmanı: Orhan Erinç • Yaaişleri Müdürleri: Ibrahim Yıldız (Sorumlu), DinçTayanç •Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara • Gorsel Yönetmen: Fîkret Eser Dış Haberler: Ergun Bakı • Ekonomi: Bülent Kızanlık • İstihbarat: Yalçm Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah YazKi Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay •Habcr Müdürü: Doğan Akın AtatürkBul- vanNo:I25, Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat), Tdex: 42344, Fax: (4)4195027 •İzmir Temsilcısı: Serdar Kızık, H.Ziya Blv. 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telex: 52359. Fax: 4419117 • Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu İnönü Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1. Tel: 352255O-35226OI-3522492, Telex: 62155. Fa\: 3522570 Müessese Müdürü: Erol Erkut •Koordına- tör' Ahmet Konılsan • Muhasebe: Bülent Ye- ner •Idare Hüseyin Gürer •Işletme önder Çelik •Bilgı-lşlem. jNailloa] •BilgisayarSis- tem: Mürüvet Çiler • Reklanv Reha Işıtman Yıvmtavıa n Basın: Yenı Gûn Haber Ajana, Basın ve Yayıncüık A.Ş. Turkoca'a Cad. 59 41 Cagalotlu 34334 lst. PK: 246 Istanbul Tel: (0212) 512 05 05120 hal) Tele.v 22246. Fax (0 212) 513 85 95 28AĞUSTOS1994 Jmsak:4.47 Güneş:6.I9 Öğle: 13.10 İkindi-İ6.53 Akşam: 19.51 Yatsı:2I.I7 Harçzamları Bakanlar Kurulu'na takıldı • ANKARA (ANKA) - . Yüksek Öğretim Kurumu tarafından yüzde 162 ile yüzde 192arasında belirlenerek Bakanlar Kurulu'na sunulan Yüksek Öğretmen Kurumlan öğrenim ücretleri (harçlar) yaklaşık bir aydır Bakanlar Kurulu'nda onaylanmayı bekliyor. Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) tarafından örgün eğitim harçlan yüzde 167ile yüzde 192. kamuoyunda gece eğitimi olarak bilinen ikinci öğretim harçlan da yüzde 43 ile yüzde 207. açıköğretim harçlan ise yüzde 150 olarak belirlenerek Bakanlar Kurulu'na I ağustosta sunuldu. Yüksek Öğretim Kurumlan kayıtlan 1 eylülde başlayacak olmasına karşın Bakanlar Kurulu hâlâ harç zamlannı onaylamadı Prof. Hüseyin Erdinç öMü • BURSA(AA)-Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Hüseyin Erdinç vefatetti. 1943 yılında Denizli'nin Tavas ilçesinde doğan Prof. Dr. Erdinç. 1970 yılında Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nden mezun oldu. Evli. iki çocuk babası olan Prof. Dr. Hüseyin Erdinç. yann Denizli'de toprağa verilecek. kampanyası • BURSA(AA)-Bursa Büyükşehir Belediyesi ile En Club. kimsesizçocuklariçin kitap bağış kampanyası başlattı. Büyükşehir Belediyesi ve En Club'ten yapılan açıklamada. 1994-1995 öğretim yılının başlamasına kısa bir süre kala, Bursa genelinde kimsesiz ve yoksul öğrencilerin okul ihtiyaçlannı karşılamak ve eğitimlerine katkıda bulunmak amacıyla kampanya başlatıldığı bildirildi. Kitap. defter veya araç gereç bağışlamak isteyen vatandaşlann "223 51 86" numaralı telefona başvurmalan istenilen açıklamada .kampanyanın 12 eylüle kadarsüreceği bildirildi. "Bu yıl kapalı okul kalmayacak" • BOZOVA (AA) - Şanlıurfa Valisi Zij aeddin Akbulut, ilde bu yıl kapalı okul kalmavacağını söyledi. Vali Akbulut, Bozova ilçesindeki okullan gezerek yetkililerden bilgialdı. İl genelinde bu yıl kapalı okul bırakmayacaklannı belirten Vali Akbulut. şöyle konuştu: "Bununiçinçaba harcamaktayız. Geçen günlerde Milli Eğitim BakanlığYnın yaptığı kura çekimleri sonucunda 672 öğretmenin ataması Şanuurfa'ya gerçekleşti. Bunlardan 272'si ilkokul, 400'ü de branş öğretmenidir." GÜ'de kayrtlar • GAZİANTEP(AA)- Gaziantep Üniversitesi'ne bağlı fakülte ve > üksek okullarda öğrenci kayıtlan, 5-16 eylül tarihleri arasında \ apılacak. Yeni öğretim yılına da 26 eylülde başlanacak. Rektörlük yetkilileri. üniversiteye bağlı fakülte ve yüksek okullara bu yıl 1.200 yeni öğrenci alınacağınj belirterek öğrenci kayıtlannın tıp, fen-edebiyat. iktisadi ve idari bilimler fakültesi ile sağlık hizmetleri yüksek okulunda 5-6 eylül. mühendislik fakültesinde 7-9 eylül. Gaziantep ve Kilis meslek yüksek okullannda 12-15 eylül tarihleri arasında yapılacağını bildirdiler. 50 milyonluk merhaba • ISTANBUL (AA) -Yeni doğan bir bebek ailelere mutluluğun yarunda büyük masraflar getiriyor. Bir bebek, doğum masraflan dahil, anne ve babaya zorunlu ihtiyaçlan için 15-50 milyon lira harcatıyor. Bir doğumun masrafı, hastanenin niteliğine göre 8-30 milyon lira arasında değişiyor. Üniversite hastanelerinde normal doğum ücreti. tüm masraflar dahil 8 milyon lirayı bulurken, bu miktar özel hastanelerde 30 milyon liraya kadarçıkıyor. Doğumun sezaryenle gerçekleşmesi durumunda ise ücretler daha da artıyor. Bakanlığa bağlı devlet okullanna girerken istenen para bazı yerlerde 50 milyon liraya ulaşıyor Kayıtparası bu yıl da dert olduHaber Merkezi - Milli Eğitim Ba- kanhğYna bağlı devlet okullannda kayıt parası 5 ile 50 milyon lira arası- nda değişiyor. Ankara Beytepe 60. Yıl İlkokulu'nda bağış adı altında 50 mil- yon lira istenirken. Adana Erkek Lisesi ve Danişment Gazi Lisesi bünyesinde açılan 'süper lise' ve laboratuvar okul- lanna kayıt yaptırmak için 10 milyon lira 'bağtşlanmasınuı' şart olduğu bclır- tildi. Antalya'da uygulanan kayıt be- deli ise 5 ile 22 milyon lira arasında de- ğişiyor. ANKA'nm haberine göre. Beytepe 60. Yıl İlkokulu'nda velilerden bağış adı altında 50 milyon lira isteniyor, ve- rilmemesi halinde ise öğrenci okula kayıt edilmiyor. Milli Eğitim Bakanlığı llköğretim Müdürlüğü'ne bağlı devlet okulu olmasına karşın Bakanlıkla im- zaladığı protokole bağlı olarak özel okul gibi işliyor. Prosokole göre vakıf. BAKAN ZORUNLU BAĞIŞIN ÖNLENMESİNİ İSTEDİ Ayaz, velileri 'katkıda bulımmaya' çağırdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Okul yöneticileri. kayıtlar sırasında velilerden 5-10. hatta 50 milyon li- raya varan zorunlu bağış isterken. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz. milli eğitim müdürlerinden kayıtlar sırasında para alınmasını engelle- melerini istedi. Ancak. Ayaz. eko- nomik durumu iyi olan velilerin eği- time katkıda bulunmasını bekledi- ğini bildirdi. Ankara'da yapılan Milli Eğitim Müdürleri Semineri sona erdi. Bakan Ayaz, seminerin kapanış oturumunda yaptığı ko- nuşmada. kayıtlar sırasında veüle- rin eğitime katkı yapmaya zorlan- masını doğru bulmadığını belirte- rek. "Kayıtlar sırasında para alı- nmayacak. Ancak sonra ekonomik durumu iyi olan velilerimiz eğitime katkıda bulunabilirler" dedi. okulun arazisini tahsis binasını inşa ederek bakanlığa 'okulun demirbaş ve personelini gönder gerisüıe kanşma* şartını koyuyor. Okul bu protokole da- yanarak usulsüz olarak bağış adı altı- nda 50 milvon lira alıyor. 60. Yıl flkokulu M'üdür Yardımcısı Kadir Benli. 50 milyon lirayı Hacettepe Üniversitesi Geliştirme Vakfı'nın aldığını. kendilerinin bu konuda hiçbir yetkilerinin olmadığını. vakfın istediği öğrencileri kaydedebildiklerini söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdür Yardıması Abdûlkadir Akgül konuya ilişkin "Böyle bir şey ol- maz ufak miktarlarda bağış alııidığını duyiîiuştuk, ama 50 milyon alındığını ilk kez duyuyonım. Ancak biz dump durur- ken müfettiş gönderemeyiz. Ama veli- nin şikâyet etmesi halinde müfettiş göndeririz" diye konuştu. Antalya muhabirimiz Bülent Ece- vir'in haberine göre. Antalya'da Milli Eğiıim Bakanlığı'na bağlı okullarda kayıt bedeli 5-22 milyon lira arasında değişiyor. RP'den isim getirenler veya tarikat yurtlannda kalan öğrenriler- den ise kayıt parasının alınmadığı öne sürülüyor. Antalya'da 'sûper lise' ola- rak bilinen ve ilk bilgisayarlı eğitim ve- ren Karatay Lisesi'nde 10 milyon lira- dan aşağıya kayıt yapılmıyor. Adının açıklanmasını istemeyen bir okul yöneticisi Ataîürk. Mustafa Ke- mal, Faruk Tugay ortaokul ve lisele- rinde olduğu gibi Antalya'da birçok okulda en az kayıt bedelinin 5 milyon lira olduğunu hatırlatarak. ailesi yurtdışında çalışan ailelere ayn fiyat uygulandığını, yurtdışı doğumlu bir çocuk için kayıt parasının en az 1000 mark olduğunu belirtti. RP ve tarikat yurtlan ile bağlantılı çocuklardan 300-500 bin lira gibi di- ğerlerine oranla çok düşük kayıt ücreti alınmasına yönelik soruıan yanıtlayan Karatay Lisesi yöneticileri."Bunlann heniangi bir siyasi ve dini bağlantılannı araştırma gibi bir durum söz konusu ola- maz" diye karşı çıktıiar. Adana Büromuzun haberine göre hem süper lise, hem de laboratuvar okullan- na gırmek ısteyenden 10 milyon lira alı- nıyor. Eğit-Sen Adana Şube Başkanı Gülabi Köseoğlu, konuya ilişkin incele- melen sonucu Adana Erkek Lisesi ve Danişment Gazi Lisesi bünyesinde açı- lan ve laboratuvar okullanna puanı tu- tan başanlı çok sayıda öğrencinın baş- vuruda bulunduğunu belirterek. "Her iki okula kayıt yaptırmak için başvuran öğrenciden kayıt parası adı altında 10 milyon lira istenmiş. Yaptığımız araştı- rma. velilerin ihbarını doğrular nitelikte sonuçlar verdi" dedı. Tüylerve derininbüyülüdünyası • Çeneye kadar yükselen, ultra mini siyah deri elbiseler, upuzun minnacık düğmeli deri çizmeler. üstte yere kadar inen maksi mantolar. başta upuzun, rengarenk tüyler!.. Erik Martensen kış kadınını kınından çekilmeye hazır bir kılıca benzetiyor... Sherrer'in ilginç bir modeli. Yakut rengi üzerine altın de- senli bir rob-manto ve kıyafete eş çizmeler. Baştaki türbanı upuzun tüyler süslüyor. NECLA SEYHUN Dam üstünde saksağan mı?.. Değil. Konu moda olunca, değil. Konu Erik Mortensen olunca, hiç değil. Scherrer'in stilisti Erik Mortensen. hem çok deneyımli. hem çok ünlü. hem çok usta, hem de çok gözüpek bir modacı. Kiminledansettiğini bileceksini.. Ondan gelen fıkirlerin cüret dozu fazla. Kendini fantezilere kaptırmakta onunla yanşmak zor. Şimdi de tutmuş, 1994-95 kışmın başında tüylederiyi biraraya getirmiş. handiyse kalçalara kadar yükselen çizmelerle tüylü şalvan. tüylü şapkalan beraber kullanmış... Modada olmaz. hiç olmaz!.. Temelkuralbu!.. Damlarla saksağanlar hemen her zaman yan yana. Ne yapıyor modaeı?.. Çeneye kadar yükselen. ulıra mini siyah deri elbiseler, upuzun minnacık düğmeli deri çizmeler, üstte yere kadar inen maksi mantolar, başta upuzun, rengarenk tüyler!.. Erik Martensen kış kadınını kınından çekilmeye hazır bir kılıca benzetiyor... Yoluna çı kana kolay gelsin!.. Erik Martensen deri ve tüy kanşımı bir sarhoşluk yaşıyor. yaşatıyor!.. Deriyi alabildiğine seksi kullanıyor. Siyah deriden. baştan çıkancı. çarpıcı, çekid, büyüleyici güzellikte gece elbiseleri yaratıyor. İncecik askılı, dekolte. Deri uzun çizmeler... Ve.... Üstünde vual üzerine deve- kuşu tüyleri ile bezeli şallar... Tam Mortensen'euygunbiraçı!.. Deriyi bir ipek yumuşaklığı ile kul- lanıyor, vuali bir deri sağlamhğı ile... Tayyör kuplan ile, keskin dekolte- lerde muslinle inanılmaz netlikler sağlıyor. Zora koşuyorherşevi... Kolay olanı yapmayı sevmiyor. Şaşırtmak, şıklıkta şaşırtmak. onun amacı... Bu amaca ulaşamadığım da hiç kimse söylemeyez. Onun koleksiyonunda bu kış tüy- lerin büyülü dünyası var. Tek tek kullanılmış, kumaşla. tweedlerle dokunmuş tüyler... Gerçek renkleri ile tüyler, boyanmış tüyler... Düşsel birgörüntü!... Hayvanlar alenünde, altını rengarenk çizerek söylüyorum. erkeklerin dişilerden daha albenili. daha güzel olduğu bir gerçek!.. Doğa, erkekleri dişilerini etkilemek için en güzel tüylerle donatıyor. Ve bu tüyleri bugün kadınlar, erkeklerin başını döndürmek için kullanıyor. Kadere bak!.. Scherrer'in ince askılı mini deri elbisesi. Eşarp siyah devekuşu tüyleri ile süslü. Modeli upuzun siyah deri çizmeler tamamlıyor. TERMAL STRES YARATIYOR KJüııa, îşyerînde verîmi düşürüy or SERAPDtKMEN fZ.VlfR - Veriminizdüştüyse. patronunuz sinirli bir şekilde ortalıklarda dolaşıyorsa bunun nedeni yalnızca sıcaklar değil; bunda klimalann da azımsanmayacak etkileri var. Daha iyi çalışmak ve patronunuzu güler y üzlü görmek istiy orsanız işyerinizdeki klimayı bozun. Çünkü. klimalar "termal stres" yaratıyor. Klimalar. suyunda banndırabileceğj "lejyonella tinemotilya" adlı bakteriyle sağlınızı da tehdit ediyor. Klimalar. yaz sıcaklannda özellikle işyerlerinde her ne kadar vazgeçilmez olarak görülse de iş yaşamına olumsuzetkilerde bulunabiliyor. Vücut. sıcak ve soğuk ortama uyum saglamaya çalışırken bundan olumsuzşekildeetkileniyor. Isı mekanizmasının suni olarak bozulmasına karşı vucüdun dengeyi ayarlamaya çalışması, ani sırt v e boyun ağnlanyla birlikte, stres de yaratıyor. Uzmanlar. bunu "termal stres" olarak adlandınyor. Nemli ortamlarda yaşayan \ ezatürreeye neden olabilen "lejyonella tinemotilya" adlı bakteri de klima suyunda üreyebiliyor ve klimadan verilen hava yoluyla akciğerlere solunabiliyor. Vücudun iç mekanizma dengesini sürekli korumaya çalıştığını belirten Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ramazan Akşit. "\'ücudumuz normal ısısı 36.7 derecevi, sıcak ortamda başka, soğuk ortamda başka reaksiyonlarla korumaya çalışu'. Bu iki ortamla birlikte, klima yoluyla yaşanan ani ısı değişiklikleri sırasında iç mekanizma dengesini korumak zorlaşıyor" dedi. Canlılann iç mekanizmasının dengeli olması gerektiğini vurgulayan Akşit. şunlan söyledi: "Çevre ısısı yüksek olursa vücut, iç ısısını dışarı atmakta zorlanıvor. Atılamazsa biriken ısı zarar veriyor. Çevre ısısı düşük olursa da vücut, dışarıya kaçacak ısıyı korumaya çalışıyor. Deri damarlarında daralma oluyor. bunlar dokulardaki beslenmeyi etkiliyor. Dokulardaki bozulma da metabolizmayı etkiliyor. Kan dolaşımı bozuluyor, kaslar kasılıyor. Klimanın en büyük etkisi iç ve dış ısı mekanizmasının yapay olarak bozulmasıdır. Bu önce sırt, boyun ağrısı gibi lokal etkiler yaratıyor. Dışansı sıcak, içerisi klimayla soğutumiuş. Bu dunımda vücut hemen iç mekanizma dengesini korumaya çalışır. Ama genellikle yetişemez. N'ücut dengeyi saglamaya çalışırken ağrılar gibi lokai etkiler göriilür. Bazı vücutlar bu dengeyi sağlamakta çok zorlanu-." Klimalar. vücut ısısıyla ilgili yaratacağı problemin yanısıra. suyunda "lejyonella tinemotilya" adlı bakteriyi de üretebiliyor. Bu bakteri solunduğunda, zatürreeve neden olabiliyor. Bu nedenle, klimanın kontrolden gecmesi gerekiyor. Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Âna Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. AliOsman Karababa. "Havadan solunması yoluyla akciğerlere giren lejyonella tinemotilya adlı bakteri. nemli ortamlarda ürer. Kiimalardaki suda da üreyebilen bu bakteri, zatürreeye neden olabilir" dedi. Klimada bu baktennın olup olmadığının kontrol ettirilmesi gerektiğini vurgulayan Karababa. "Bakteri, akciğerde yaşamaya başlamışsa kısa öksürük. yüksek ateş, gögüs arası gibi bulgular veriyor. Bazen ishale de yol açabiliyor. Akciğere y erleştikten sonra 2-10 gün içinde ortaya çıkan bakteri, olgunlarda ve erkeklerde daha çok etkili oluyor. Bunun nedeni sigara içmeye bağlı olabilir" diye konuştu. Bakanlık ile4 kuruluş arasmdaki protokole göre ilk aşamada eğitim alanında işbirliğine gidilecek Koruniâbölgeleriçevrecilerepaylaşbrıldı ASUMAN ABAOOĞLU tZMİR - Türkiye genelindeki 12 'özel çevre konıma bölgesi'nden yedisinde ko- ruma amaçlı projelerin uygulanmasında. dört gönüllü çevre kuruluşuna görev ve yetki verildi. Merkezleri İstanbul ve An- kara'da bulunan dört çevre kuruluşu ile Çevre Bakanlığı arastnda imzalanan pro- tokol. başlangıç olarak eğitim alanında iş- birliğini öngörüyor. Özel Çevre Konıma Kurumu Başkanı Mustafa Keten, bir gö- nüllü kuruluşun gjrdiği yere bir diğerini sokmadıklannı belirterek. "Bu kunıluş- lann yansmacı olmalarını istedik. Çalışma- larda en başarüı olanlann, gelecek yıllarda daha fazla teşvik ve daha geniş alanda so- nımluluk almalan sağlanacak" dedi. Çevre alanında Türkiye genelindeki yüzlerce gönüllü kuruluştan dördü. Çevre Bakanlığı ile bir protokol imzalayarak 'özel çevre konıma bölgeleri'nde uygula- nan konıma projelerinde "aktif katılım" sağladılar. Yapılan protokole göre. Be- lek'te Türkiye Tabiatını Koruma Derne- ği, Köyceğiz-Dalyan ve Göksu Deltasf- nda Doğal Hayatı Koruma Derneği. Dat- ça-Bozbunın ile Gökova Körfezi'nde Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme • Belek'te Türkiye Tabiatını Koruma Derneği, Köyceğiz-Dalyan ve Göksu Deltasf nda Doğal Hayatı Koruma Derneği, Datça-Bozburun ile Gökova Körfezi'nde Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu, Gölbaşı ve Ihlara Vadisi'nde ise Av ve Yaban Hayatı Koruma VakfTna görev ve yetki verildi. Kurumu. Gölbaşı ve Ihlara Vadisi'nde ise Av ve Yaban Hayaü Koruma Vakffna görev ve yetki verildi. Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanı Mustafa Keten, çevre korumacılığı işlevi- ni tek bir kurumun gerçekleştiremeyeceği düşüncesinden harekeüe böyle bir uygula- maya gHüklerini belinerek. "Şu an dört gönüllü kuruluşla protokol yaptık. İsteyen olursa onlarla da işbirliğine ha/ınz" dedi. Yapılan protokolun. yerel yönetimleri de içine alan üçlü bir işbirliğini öngördüğünü kaydeden Keten, "Yerel yönetimler ve gö- nüİlü kuruluşlar ile çevre koruma bilinci ve eğiriminin sağlanması. planlama \e bu pian- lardaki konıma karaıiarının uygulanması konulannda birlikte çaltsacağu" dedi. Uygulanacak eğitim ve araştırma proje- si önerilerinin gönüllü kuruluşlardan gele- ceğini. kendi kurumlannın da materyal ve araştırma malzemesi sağlayacağını kayde- den Keten. sözlerini şöylesürdürdü: "Sonbaharda başlayacak çalışmalarda öncelikle eğitim ve bilinçlendinne konulan ete alınacak. Biziın eğitimli uzman arka- daşlanmız, önce uluslararası kriteıier ve standartlarda eğitimcilerin eğitimini ger- çekieştirecek. Bu alanlarda sorumlu gönül- lü kuruluşla neyi, nerede, ne zaman, kaç ki- şiyle yapacağımız konulannda karşılıklı mutabakat sağlayarak çalışmalara başla- yacağız. Böytece konıma uygulamalan daha tutarlı ve gerçekçi olacak." Seçimin ölçütü \'üzlerce gönüllü çevre kuruluşu ara- sından dördünün secilmesindeki ölçütü, "Bu kunıluşlann öteden beri aktif katılım yapmak konusunda dilekleri, başvunıları vardı" biçiminde açıklayan Keten. "Bazı gönüllü kuruluşlar 'Biz serbest platformuz. oiumsuz uygulamalara tepki gösteririz' di- yerek böyle bir çalışmaya yanaşmıyorlar. Bu, onlann secimi. Adı üstünde, bunlar gö- nüllü kuruluşlar"diye konuştu. 'Özelçevre koruma bölgeleri'ni "dört gönüllü kunıluşa taksim edip diğerlerine 'Bekleyin' demek gibi" bir düşünceleri olmadığını vurgula- yan Keten. "Başka kuruluşlar da isterlerse onlarla da işbirliğine hazırız" dedi. Türkiye genelindeki 12 "özel çevre ko- ruma bölgesi'nden yedisinin dışmda ka- lanlarda da merkezi İstanbul ve Ankara'- da olmayan "yerel gönüllü kuruluşlara" görev \ermek istediklerini belirten Keten. şu bilgileri verdi: "Görev ve yetki verme sırasında. bir gö- nüllü kuruluşun girdiği y ere bir diğerini sok- madık. Kunıluşlann yarışmacı olmalarını istedik. Çalışmalarda en başarüı olanlann gelecek yıllarda daha fazla teşvik ve daha fazla alanda sorumluluk almalannı sağla- yacağız. Sadece "özel çevre koruma böl- geleri' değil, Türkiye'de çok sayıda SİT alanlan. tabiat parklan. milli parklar, su bavzalan ve koruma alanlan var. Bu alan- lan da yerel katkı sağlamadan polisiye tedbirleıİe korumak mümkün değil. Bu liir başlangıç. Başka bakanlıklar da bu tür Uişkileri yaygınlaştıracaklardır."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear