25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet imtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Özgen Acar •Genel Yaym Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Genel Yayın Danışmanı: Orhaıt Erinç •Yaaışlen Müdürlen. tbrahim Yıkiız, Dinç Tayanç (Sorumlu).» Haber Merkea Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmerr Ali Acar # D ı ş Haberler: Er- gun Balcı • Ekonomı: Abdurrahman Yıldınm • Istihbarat: Yalçın Çakjr • Yurt Haberleri: Mefamet Saraç • Makaleler: Sami Karaöreti • Spor: Abdül- kadir \'ücebnan • Düzeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsılcisi: Mustafa Balbay •Haber Müdürii: Doğan Akın AtatürkBul- van No-125, Kat. 4, Bakanlıklar-AnkaraTel: 4195020(7 Hat). Telex- 42344, Fa.x. 4195027 •fzmir Temsilcisi. Serdar Kmk, H.Ziya Blv. 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telex: 52359. Fax: 4419117 »Adana Temsilcisi Çetin Yiğenoğhı InönüCd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492. Telex: 62155, Fax 3522570 Müessese Müdürü: Erol Erkot •Koordınatör Ahmet Konıfcan • Muhasel*. Bütent Yener • ldare- HüseyinGürer •tşletme önderÇeUk • Bılgı-lşlem: Nail Inal •Bılgisayar Sistrm:* Mürüvet Çüer • Reklarn: Refaı Işrtnun Ytyahyıa w B e a c Yenı Gün Haber Ajansı. Basın le Yavıncılık A Ş TürkocagıCad 39 41 Cağajoglu 34334tşt PK 246IslanbulTel.(0 2l2)5l20505(2Ohjl)Telex 22246 FJX 10 2l2 25NİSAN1994 lmsak:4.28 Günes 6 04 Öğle: 13.09 tkindı: 16.55 Akşam: 20.01 Yatsı: 21.30 Conrad Otel'de çocuk balosu • tstanbul Haber Servisi- istanbul Conrad Oteli. çalışanlannın çocuklan içın parti düzenledi. Dün. otelin balo salonunda düzenlenen partide palyaço ve sihırbazlar sunduklan gösterilerle çocuklan coşturdular. Gösteriyi. ftalyan aşçısı Mieola Di Giacomo'nun Koreli kansı Mi-Ja Lee veçocuğu Julia ilginç bakışlarla izleyenler arasındaydı. (Fotoeraf: U Ğ L ' R G C N Y Ü Z ) OECD Turizm Komitesi • ANTALYA(AA)- Ekonomik İşbırliği ve Kalkınma Örgûtü (OECD) Turizm Komitesi bugün 1961 yılındanbuyanailkkez Pansdışında Antalya'da toplanıyor. Turizm Bakanı Abdülkadır Ateş'ın de katılacaa toplantıda, "OECD ülkelerinde Turizmın Ekonomidekı Yeri". "Turizm Sektöründe Potansiyel fşgücü", "Turizm Pazarlannda Politik İnisiyatifler". "Turizm jşkollannda Uygun İşgücünün Bulunmasında Karşılaşılan Engeller" konulannda pancller yapılacak. Dört gün sürecek toplantıda aynca OECD Tunzm Komitesi'nın 65. dönem toplantısı yapılacak ve Türkiye'nin turizm politikası da bu toplantıda sunulacak. Pilotlardan qçıklama • Haber Merkezi-Türk Hava Yollan Pilotlar Cemiyetı(TALPA).THY yönetiminın sadece personel yönetiminde değil diğer çalışmalanndada yönetmeliklerin dışına çıktığınıönesürdü. TALPA'dandünvapılan yazılı açıklamada. TH Y yönetiminin "görevini kötüye kullanarak ve ön yargılı olarak" önceki cemiyet başkanı kaptan pilot Ertuğrul Bilişlfden sonrakı başkanı kaptan pilot Erkan Potukönen'in de işine son verdiğibelirtildi. Potukönen'in TALPA başkanı ve Ha\a-İş ışyen temsilcisi olarak konuşma ve açıkiama yapma hakkının bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada. "Ola> THY yönetiminin karşısında örgütlü toplum istememesi. suskun toplum yaratmak istemesi ve bu hedefıne ulaşmada karşısında engel olarak gördüğü kişilerden kurtulmayı amaçlamasıdır" denildı. Ders kitaplarına zam yok • ANKARA (AA)-Milli Eğitim Bakanı Nevzat A>az, ders kitaplannın geçen > ılki fıyatlardan satılacağını açıkladı. Ayaz. özel okullann da fiyatlanm velilerin ödeyebileceği seviyede tutmalannı ıstedi. Ayaz yaptığı açıklamada mevcut kitaplar içın herhangi bir zam yapma düşünceleri bulunmadığını ve bu konunun gündeme gelmediğini söyledi. Eczacıbaşı anısına resital • İSTANBL L (AA) -Devlet sanatçısı Idil Biret, bir süre önce yaşamını yitiren Dr. Nejat Eczacıbaşı anısına bir piyanoresitaliverdi. Resital Istanbul Rotary Kulubü eski başkanlanndan Dr. Nejat Eczacıbaşı adına. Harbiye Askeri Müze Kültür Sitesi Konser Salonu'nda düzenlendı. Resıtalden önce, işadamı Feyyaz Berker ve Eczacıbaşf nın kurucusu olduğu İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu üyesı Faruk Yener birer konuşmayaptı. Devlet sanatçısı İdil Biret resitalde. Bach-KempfTden "Sicıliano" ve "Largo". Beethov en'dan "Sonat No: 21 Waldstein", Chopin'den "BalladeNo: i"iseslendirdi. Büyük kentlerde demokrasi Veto' kıskacında Anakent belediye başkanlarına 'monarşik'yetkiler veren 3030 sayılı yasa 10 yıldıryürürlükte OKTAYEKİNCİ İstanbu! Büyükşehir Belediye Başka- nı Recep Tayyip Erdoğan. 15 Nısan 1994 tarihinde belediye meclisinin ilk toplantısını açarken yaptığı konuşma- da. öncelikle şunlan vurguladı: "Saygıdeğer Meclis Cyeleri, Bence dcmokratik rejimlerin en er- demli yanı. halkın seçtiklerini denetleme- sidir. (...) Bizim yönetimimiz süresince halkın seçtiklerini denetlemesi için ge- rekli şartlar hazırlanacaktır..." Yürürlükteki yasalara göre. seçimle gelen belediye başkanlannın 'halk tara- fından denetlenmesi' kuralı. yine seçimle gelen 'belediye meclisi iiyeleriyle' ancak yaşama geçebiliyor. Recep Tayyip Er- doğan da bu sözlerini özellikle 'meclisi açarken' söyleyerek. bir anlamda meclis üyelerine de sanki 'sorumluluklarını' anımsatmış oluyor. Demek istıyor kı: "Sizler, halkın temsilcileri olarak beni denetleyeceksiniz ve ben, bunun için ge- rekli şartlan daha da demokratik kural- larla sağlavacağım..." Ne var kı Recep Tayyip Erdoğan. baş- langıçta çoğu kimsenin yüreğine su ser- pen bu sözlerini, daha ilk' meclis top- lantısında bile yerine getiremedi. Konuşmasını yaptığı 'aynı oturumda 1 , halkın temsilcilerinin belkı de 'kendisini denetlemek amacıyla" farklı partilerden seçtiklen başkan vekillenni hemen veto etti. Demokratik denetimin 'gerekli şartlarını hazırlamak' bir yana. var olan 'anti-demokratik kurallara" dört elle sa- • İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi"nde Refah'a karşı birleşen sağ ve sol partiler. Recep Tayyip Erdoğarûn başkan vekillenni veto etmesiyle yeniden gündeme gelen ve belediye başkanına sınırsız yetkiler tanıyan anti-demokratik yasalann değişmesi için aynı 'mutabakatf hiçbir zaman gösteremediler... rici belediyecilik' anlayışına yasal gü- vence sağlamak. Başkana 'cumhurbaş- kanında bile olmayan' yetkiler sağlaya- rak belediye meclisini işlevsiz bırakıp bir tür 'yerel krallık' oluşturmak... nlarak değışık görüşlerdeki vekillerle çalışarhavacağını ilan etti. Ve elbette çok daha önemlısı. yıne o övgüyle söz ettiğı 'demokrasinin en erdemli yanını' vanı bir 'secim sonucunu" hemen bir ke- nara itiverdı.. Büyükşehir Beledıve Başkanı, muha- lefetı 'ayağa kaldıran' bu davranışını. 3030 sayılı Büyükşehir Belediyeleri Ya- sası'na day andmy or. Çünkü. aynı y asa- nın 14. maddesi, başkana 'mecİis karar- larını geri çevirme' yetkisi veriyor. Dahası. >ıne aynı maddeye göre, meclis gen çev nlen bir karannda ise ancak '2/3 çoğunlukla' ısraredebilivor... Gerçi başkan vekillerinin belirlenme- sı. herhangi bir meclis karanyla değil. adaylar arasından yapılan bir 'seçimle' gerçekleşivor ve başkanın bu seçim so- nuçlannı veto etmesi, 14. maddenin 'şekline' pek uygun düşmüyor. Ama öyle bile olsa. Recep Tayyip Er- doğan'ın bu tutumu. 3030 sayılı yasanın 'ruhuna' oldukça yakışıvor. Çünkü bü- yükşehir belediye başkanlanna sınırsız ve denetimsiz 'monarşik yetkiler' tanı- yan bu yasa, o ünlü '83 ruhunun' bir ürünü olarak. 1984 yılında 'Özal'ın im- zasıyla' yürürlüğe girmış durumda. Temel amacı ise, Dalan'lı yıllann İşbiti- On vıldır vürürlükte Şimdı. rahmetli Özal'ın birinci ölüm yıldönümünde, kendisinin vaktiyle öve öve bıtıremediği bir yasayı, bu kez Re- fah Partılı başkan daha ilk günden ıtiba- ren 'kurtarıcı' gibi kullanmaya başladı. 1984'ten bu y ana. yani neredeyse 'on yıl- dır' yürürlükte olan bu 'krallık yasasına' bugüne dek hıç ses çıkarmayan diğer partiler ise. hop oturup hop kalkıyorlar: 'Böyle yetki olamaz' diye tepki gösteri- yorlar. 3030 sayılı yasanın 'monarşik içeriği", 14. madde ile de sınırlı değil. Örneğin, yine belediye meclisinin 'gensoru' hakkı. yani 'başkanı düşürme' hakkı. 1580sayı- lı diğer beledivelere ait yasada 2 3 ço- ğunluk koşuluna bağlıyken. büyükşehir belediyelen için bu oran 3 4'e çıkanl- mış. Böylece başkanlık makamı 'dikta- törlüğe' dönüştürülmüş. Benzer şekilde. yine 1580 sayılı yasa- da belediye encümenlerine meclis üyele- ri de katıbrken Özal'ın 3030 sayılı yasa- sında 'secilmiş üyeler' kapı dışan edil- miş. Büyükşehir belediye encümeni, tümüyle 'başkana bağlı memurlardan" oluşuyor. Diktatörlüğün en çarpıcı kurallann- dan biri de, hiç kuşkusuz 42. maddede yer alan 'tadilen onay' yetkisi. Meclis ne karar alırsa alsın. 'işbitirici' olması iste- nen belediye başkanı bu karan 'değişti- rerek' onay layabiliyor. Sözgelimi, mec- lis Taksim Meydanı'na ikinci bir kültür merkezi yapma karan alırsa. Recep Tayyip Erdoğan bunu 'camiye çevire- rek', yani tadilen' onaylayabilir... Açıkçası. kentlerimiz ve demokrasi- miz, aslında bugün salt 'Refah'ın monar- şik rutumları" nedeniyle sancıh günler yaşamıyor. On yıldır süregelen bir 'ay- mazlığın' ve yine salt 'yağma' uğruna karşı çıkılmayan bir anti-demokratik belediye vasasının, şimdi hıç hesapta ol- mayan 'gerilimleri'yasanjyor. Ö nedenle, galiba önce Recep Tayyip Erdoğan'ı değil. 'Bir gün belki de ben diktatör olurum' diye düşünerek 3030 say ılı yasaya bugüne dek sessiz kalan şu sıkı 'muhalefet cephesini' sorgulamak daha doğru olacak. Bakalım, böylesı bir orlaçağ yasası. daha ne kadar yerel demokrasinin tüm erdemlerinı dinamitlemeye devam ede- cek? Ve TBM M. Özal'ın bu kez şeriatçı- lara sunduğu bu 'bayram armağanını'. daha ne kadar yürürlükte tutmaya de- vam edecek?.. Çevrecilerin Gökova santralı icin baslattıgı direniş sürüyor Bacanıngölgesinde açlıkgrevi• Çok sayıda çevreci kuruluşun katıldığı eylemle iljgili olarak bir açıkiama yapan Oren Belediye Başkanı Kazım Turan, santrala karşı yürütülen mücadelenin her şeyden önce yöre insanının ekmek ve yaşama mücadelesi olduğunu belirtti. OLCAVAKDENtZ MİLAS - "Egemenlik ulusun ise ulu- sun sesi dinlenmeli \e Göko>a Termik Santralı çaltştınlmamalıdır" diyen çev- reciler. önceki gün başlattıklan açlık grevini sürdürüyorlar. Henüz birinci ünitesinin "deneme ûretimi" tamamlan- mamasına karşın ikinci ünıtesi de "de- neme üretimT'ne başlayan Gökova Termik Santrah'nın. zaman zaman uçak gürültüsünü andıran homurtulan ve yine zaman zaman, içınde yakılan fuefoılın kara dumanlannı kusan 300 metrelık bacasının gölgesinde kurduk- lan cadırlannda çevrecıler. bir şenlik havasında başladıklan dırenişlerinde. yetkililerden verdikleri sözleri tutmala- nnı istivorlar. Bodrumlu Gönüllüler Derneği. Mar- maris Çevre Derneği. Muğla'ya Gönül Verenler Derneği. Bodrum-Türkbükü Köyü Çevre Koruma Derneği. Datça Çevre Dostlan. Muğla Kadın Davanış- ma Grubu. Çepeçevre Gazetesi istan- bul Grubu. Muğla Cnıversitesi Çevre Kulübü. SOS Bodrum Grubu. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği. Milas- Ören Çevre Derneği. Muğla Belediyesi Şehir Tiyatrosu Grubu'nun katılımıyla başlatılan ey lemde. dileyen herkesin ko- nuşabileceği ve görüşlerinı açıklayabıle- ceği bir "serbest kürsü" oluşturuldu. Burada ilk sözü alan. eyiemin de ev sa- hipliğini üstlenen Ören Belediye Başka- nı Kazım Turan oldu. Turan konuşma- sında santrala karşı yürütülen mücade- lenin her şevden önce yöre insanının ekmek ve yaşama mücadelesi olduğunu belirterek "Bugün için yöremizde deniz kenanndaki arsalar, termik santral \ar diye metrekaresi 1-2 milyon liradan satı- lacağı yerde 100-200 bin tiradan satıln yor. Burada santral var diye hiçbir turis- tik tesis yapılmıyor"dıyekonuştu. Bodrum Belediye Başkanı Tuğrul Acar'ın da eylem alanına gelerek açlık grevine katılan çevrecilere başan dile- mesinden sonra konuşan Türkevlen Köyü Muhtan Mustafa Çerçi, termik santrala karşı direnişi kendi köylüleri- nin başlattığını anlatarak "Ancak o zaman çok az kişi bize sahip çıktı. Şimdi ise direniş için çok geç kalındı" dedi. Gökova Termik Santralı'nın kapatılması talebiyle süresiz açlık grevine başlayan eylemciler, santralın çalıştınlmayaca ğına dair yetkililerin kesin olarak söz vermesine kadar direnişi sürdüieceklerini belirttiler. Çernobil'in yıldönümünde nükleer santral ihalesi ADANA (Cumhuriyet Güney Illeri Bü- rosu) - Akkuyu Nükleer Santralı için planlanan ilk ihale. tatsız bir tesadüf so- nucu sekiz yıl önce Çernobil'de meyda- na gelen nükleer kazanın yıldönümün- de yapılacak. Çevre ve Tüketiciyi Koruma Derneği (ÇETKO) Başkanı Hilmi Çamurdan, "Nükleer facianın yıl- dönümünde nükleer santral ihalesi yap- mak acı olduğu kadar düşündüriicü. Protestoya hazırlandığımız bir olay yani başımızda. pes doğrusu" dedi. İçefin Si- lifke ilçesi yakınlanndakı Akkuyu'da yapılacak nükleer sanfal için 26 Nısan 1994 Salı günü gerçekleştirilecek ulusla- rarası "damşman şirketi belirleme iha- lesT'nin, eski Sovyet Cumhuriyeti Uk : rayna'va bağlı Çemobil Nükleer Sant- ralı 'nda meydana gelen facianın seki- • İçel'in Silifke ilçesi yakınlanndaki Akkuyu'da yapılacak nükleer santral için 26 Nisan 1994 Salı günü gerçekleştirilecek uluslararası 'danışman şirketi belirleme ihalesi'nin Çernobil faciasının yıldönümüne rastlaması, çevrecilerce düşündürücü olarak vorumlandı. zınci vıldönümüne denk düştüğü fark edildı. Enerji ve Tabii Kavnaklar Ba- kanlığı'na bağlı TEK tarafından ger- çekleştirilecek ihaleye. yerh ortağı da olan uluslararası şirk'etler girebilecekler. Akkuyu"daki nükleer santralın tipini belirlemeye yönelik bu ihalenin ardın- dan yine uluslararası olmak üzere nük- leer santralı yapacak ve bir süre işlete- cek şırketın saptanacağı ikinci ihale yapılacak. Kamuovunda hâlâ "Nükleer enerji zonınlu mu?", "Yereceği zarar. getirece- ği yarardan çok olmayacak mı?" dıye tartışılması bir yana. Akkuy u'da y apımı tasarlanan nükleer santral için gerçek- leştirilecek bu ilk ihale. Çernobil Nükle- er Santrah'nda 26 Nisan 1986'da mey- dana gelen nükleer facianın yıldönü- münde yapılacak. Yüzlerce kışinin ölmesi. doğanın (hava. su. toprak) uzun süre kullanılamaz hale gelmesi. dahası rüzg3rlarla cıvar ülkelere ve hatta Tür- kiye'nin Karadeniz kıyılanna kadar radyasyonun taşınmasına neden olan kaza içın yoğun protestolar düşünülür- ken aynı gün nükleer santral ihalesi ya- pılacak olması "düşündürücü'* bulundu. Eski yaşam kalmayacak ÇETKO Başkanı Hilmi Çamurdan. Akkuyu'da ne deniz ve ne de toprakta eski yaşamın kalacağını vurgulayarak. "Çe>Te Etki Değerlendirme Raponı ge- rekiyor. Bunu vermezler. Olsa olsa bir kılıf bulurlar, o da kamuoyunu tatmin et- mez. Şimdi söz Akkuyu'da, Silifke'de, civarda oturan halkımızda. İnsanlar ken- di gerçeğine sahip çıkmalıdır" diye ko- nuştu. Turizmşirketleri Güneydoğu'yu karaUsteyeakh • Turizm şirketleri, can güvenliği bulunmadığı gerekçesiyle talepleri geri çevirirken Turizm Bakanı Ateş, 'PKK terörü olmazsa Güneydoğu'ya 3 milyon turist göndeririz' dedi. ERGÜNAKSOY ANKARA - Doğu ve Gü- neydoğu'da süren "kanlı ey- lemlerin" turizm sektörünü olumsuz yönde etkilediği bildi- rildi. Yerli ve yabancı tur ope- ratörlerinin Güneydoğu'yu kara listeye aldıklan ve bu yöndeki talepleri "can gmenli- ği" bulunmadığı gerekçesiyle geri çevirdikleri kaydedildi. Turizm Bakanı Adülkadir Ateş, en büyük sıkıntıyı bu böl- geye turist gönderememe ko- nusunda yaşadıklannı söyledi. Ateş, "Güvenük ortamı sağlan- mış olsaydı. Güneydoğu'ya yıl- da 3 milyon turist gönderirdik. Bu da 1.8 milyar dolar gelir de- mektir"dedi. PKK'nın tunst kaçırma ey- lemleri ve bölgede süren kanlı olaylar nedeniyle. Doğu ve Güneydoğu'daki turizm sök- törünün büyük sıkıntılar ıçin- de olduğu kaydedildi. Son ikı yıl içinde bölgeye gıden turist sayısında yüzde 90 oranında düşüş gözîendiğı belırtilırken. turizm şirketlennin de "can gü- venliği" bulunmadığı gerekçe- siyle bölgeye tur düzenlemek- ten kaçındıklan bildirildi. Tur operatörleri. turist kaçırma ey- lemlerinin yanı sıra. Güney- doğu'da yol güvenliğinin de bulunmadığını belirtiler ve "Tatile çıkan yabancılar genel- de huzurlu ortam ister. Güney- doğu'da huzurun >arlığından söz edemeyiz. Şimdi siz, Bosna Hersek'e tatil için gider misi- niz? Olaya bu açıdan bakın"- dediler. 3 milyon turist Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş, bölgeye istedikleri ölçüde turist gönderemedıklerini söy- ledi. Ateş. konuyla ılgilı Cum- huriyet'e yaptığı açıklamada. şu görüşlen dile getirdi: "Bakanlığım boyunca yaşa- dığım en büyük sonın. iki sene- dir Güneydoğu'ya istediğimiz ölçüde turist gönderememektir. Eğer bölgede terörist faliyetler olmasaydı, güvenlik ortamı sağlansaydı bakardrk olarak bölgeye yılda en az 3 milyon tu- rist gönderirdik. Bu 3 milyon turist, 1.8 milyar dolar demek- tir. Doğu ve Güneydoğu ekono- misine büyük bir kaynak. Böl- gedeki durum, Turizm Bakanı olarak benim kontrol edebilece- ğim bir olay değil. PKK eylem- leri sonuçlanırsa. bölgedeki iş- sizlik sonınuna da en fazla katkıyı yapacak sektör oluruz. Tüm oİumsuzluklara karşın, bölgedeki turizm faaliyetlerini canlandnmak için birtakım projeler üzerinde çalışıyoruz." Ateş. PKK tarafından Av- rupa'da yürütülen "Türkiye'ye gitmeyin" şeklindeki kampan- yayla ilgili olarak da, son bir yıldır büyük bir tarutım faali- yetı içıne girdiklerini söyledi. Turizm pazannı genişletmeye çalıştıklannı kaydeden Ate şunlan söyledi: "Tabii, bu negatif propa- gandanın etkisi oluyor. Ülke turizmine bu kadar saldın ol- masına karşın, yürütüğümüz tanıtım kampanyasıyla büyük mesafe aldık. Negatif propa- gandanın etkisini azaltabildik. Bütür terör olay larına >e PKK'- ya duyarlı yaklaştıklarını dü- şündüğümüz Batı Avmpa paza- n dışına çıktık." PKK'nın turistik bölgelerde gelıştirebileceklen olası eylem- ler içın İçişlen. Dışişleri Ba- kanlıklan. jandarma ve istih- barat bırimleriyle koordineli bir şekilde çalıştıklannı belir- ten Ateş, her türlü önlemi al- dıklannı vurguladı. Otellerin güvenlik personelini valilikler ve emniyet müdürlükleri araa- lığıyla eğittiklenni belirten Ateş. "Ekipler tamamlanmış- tır. Elektronik cihaz gerekriren yerlere, bu cihazlar yerleştiril- miştir. Denizden ve havadan kontrollerimizi yapabilir duru- ma geldik. Turistlerin güvenliği, bakanlığımızın ilgilendiği en önemli konudur"dedi. Ateş, üc- retli kesimin ucuz tatil yapması için de birtakım proje çalışma- sı içinde oldulannı. ucuz tatil kredısinin sağlanması konu- sunda bankalarla bir dizi gö- rüşme başlattıklannı. bu ça/ ş- manını da önümüzdeki gün/("r- de sonuçlanacağını söyledi. Giı laııdlı lahit I urkıye ye dondu • Gazetemizin yaymıüzerine Türkiye'ye iade edilen Girlandlı lahit, İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde medya ve tüm dünya kamuoyuna tanıtıldıktan sonra Antalya'ya, ikizinin yanına götürülecek İstanbul Haber Senisi - Tür- kiye'den Nevv York'a kaçınlan 4 tonluk "Girlandlı lahit" dün Türk Hava Yollan'na aıt bir uçakla İstanbul'a getirildi. Antalya yöresinde yapıldığı tespit edilen 4 tonluk mermer lahit. Türkiye'den dılım dılim kaçınlrruştı. Geçen günlerde. Nevv York'taki Brooklyn Mü- zesi'nde bulunan lahtin Ameri- kalı sahibi ile Türk yetkililer arasında yapılan görüşmeler sonunda lahtin Türkiye'ye ıa- de edilmesi kararlaştınlmıştı. Dün saat 10.45'te İstanbul Atatürk Havalimanf na getiri- lerek özel güvenlik önlemleri altında kargo biriminde koru- maya alınan lahit. Arkeoloji Müzesi'nde medya ve tüm dünya kamuoyuna tanıtıla- cak. Anayurduna geri getirilen lahitle ilgili gelişmeler ve geri getinliş öyküsünün Kültür Ba- kanı Fikri Sağlar tarafından açıklanacağını behrten yetkr" ler. lahtin özel koşullarda saJt- landığını ve tanıtımın ardın- dan ait olduğu Antalya'ya götürüleceğini söylediler. Cep telefonu alanlar 30 bin kişiye ıılaştı • 28 Şubat 1994 tarihinde hizmete giren cep telefonuna gösterilen ilginin Avrupa ülkelerinden daha yoğun olduğu bildirildi. TV Servisi - Kamuovunda cep telefonu olarak bilinen GSM mobil telefon şebekesi- nin. hizmete girdiği 28 Şubat 1994 tarihinden bugüne kadar yirmi bini aktif olmak üzere otuz bin aboneye ulaştığı bildi- rildi. TURKCELL firması tara- fından Mövenpick Oteli'nde düzenlenen bayiler toplantı- sında konuşan Pazarlama Müdürü Oğuz Özcü. 2 aydan kısa sürede kaydettikleri abo- ne sayısının diğer ülkelerdeki GSM sistemi ile karşılaştınldı- ğında bir rekor olarak değer- lendirilebileceğiı' söyledi. Özcü. 1992 yılında faaliyete ge- çen ve şu anda bır milyon abo- neye ulaşan Almanya dışında- ki hiçbir ülkede. cep telefonla- nna bu hızda abone kaydı yapılmadığını belırtti. Konu hakkındakı sorulanmızı da ya- nıtlayan Oğuz Özcü, bir ara gunde 500 kışıye ulaşan talep olduğunu, son zamlardan son- ra bu rakamın 200'e kadar düştüğünü ifade etti. Bılındiği gibi son zamlarla sadece PTT- ye ödenen hat tesis bedeli 10 milyon liraya yükselmişti. Te- lefon cihaz bedelleri ise 1000- 1500 dolar arasında değişiyor. Halen ülke genelinde 50 baz is- lasyonuyla çahşmakta olan TURKCELL. 10 ay sonra Türkiye nüfusunun yüzde 70"- inin yaşadığı bir alanı kapsam içine almayı planlıyor. Zaman zaman cep telefonf *- n hakkında. arayamama ya da aranamama gibi şikayetler ol- duğunun hatırlatılması üzerine ise TURKCELL yetkilileri. bunlann çoğunun kullanıcı hatasından kaynaklandığını belirtiyorlar. Aboneler, şikâ- yetleri ile ilgili olarak ve daha aynntıh bilgi almak için 0 800 211 0211 nolu telefonu araya- bilecekler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear