Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 ARALIK1994CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Denktaş, Nadir
için devrede
• LEFKOŞA (Cumhurryet)
- Kıbnslı Türk işadamı Asil
Nadir'in devlete olan vergi,
sosyal sigorta ve kredi
borçlan nedeniyle hükümet
tarafmdati başlatılan haciz
işlemlerinin durdurulmasına
yönelik girişimler, nihayet
başanyla sonuçlandı.
Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş'ı ziyaret ederek
devlete olan borçlann
ödenmesi konusunda yeni bir
plan sunan işadamı Asil
Nadir, "Sunzest" narenciye
konsantre ve paketleme
tesisini devlete satmaya teklif
etti. K.KTC Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş ise Nadir'in bu
teklifinı Bakanlar Kurulu'na
götürerek anlaşmazlıkların
olumlu bir kararla
sonuçlanmasını sağladı.
Vergi denetimleri
• ANKARA (AA) - Malıye
Bakanı tsmet Attıla.lstanbul.
Ankara, lzmir ve Adana
illenndeki büyük ve orta
ölçekli işletmelerde vergi
denetim ve fıili tahsilat
çalışmalannın
hızlandınlacagını kaydetti.
Attila, beyana dayanan
vergilemede hedeflere
ulaşılmasının, yaygın. etkin
ve venmlı \ergi denetımiyle
mümkün olduğunu belırtti..
Bektrik tüketimi
azalıyor
• ANKARA (ANKA)-
Sanayinin gelışme
göstergelerinden bın olan
elektnk enerjisi tüketimi,
ocak-eylül döneminde geçen
yılın aynı dönemıne göre
binde 6 genledi. 1993'ün ilk
9ayında 1992'nın
eşdönemine göre sanayı
kesiminin elektrik
tüketıminde yüzde 4.4
oranında artış kaydedılmiştı.
Emeklilik yaşını ortalama ölüm yaşma yükselten tasannın geçerlilik tarihi tartışmalı
Maaş kuyruğunda ölmeyecekler
• Tepeden tımağa kadar Batı'nın yakın takibinde olan Türkiye,
sosyal güvenlik sistemini de Dünya Bankası'na emanet etti.
Tasan halindeki emeklilik yasasının Dünya Bankası'nca yapılan
incelemenin tamamlanmasından sonra yasalaşması bekleniyor.
•"Hükümet, SSK'nin işveren tarafından ödenmeyen alacaklannı
çahşanın sırtına yüklüyor" şeklinde yorumlanan emeklilik yasa
tasansı ise mevcut haliyle yasalaşırsa, sağhk hizmetleri için
emeklilerin ödemeleri gereken tutarlar da yükselecek.
AHMETÇELtK
Tepeden tırnağa kadar Batı'nın
yakın takibinde olan Türkiye.
sosyal güvenlik sistemini de Dün-
ya Bankası 'na emanet etti. Halen
tasan halinde bulunan emeklilik
yasasının Dünya Bankası tarafın-
dan yapılan incelemenin tamam-
lanmasından sonra yasalaşması
ve emeklilik yaşının Türkiye'de-
ki ortalama ölüm yaşına eşitlen-
mesi bekleniyor.
"Hükümet SSK'nin iş>eren ta-
raftndan ödenmejen alacaklannı
çauşaıun sırüna yüklüyor" şek-
linde yorumlanan emeklilik yasa
tasansı ise mevcut haliyle yasa-
laşırsa emeklileri maaş kuyru-
ğunda ölmekten kurtaracak mad-
deler içeriyor. Ortalama yaşam
süresinin 64 yıl olarak belirlendi-
ği Türkiye'de emeklilik yaşının
kadıniarda 50'den 55'e ve erkek-
lerde 55'den 60'açıkarmayı plan-
layan tasannın bu maddesinin
Dünya Bankası 'nın etkısi ıle ge-
tirilmeye çalışıldığı belirtiliyor.
DİSK tarafından yapılan bir
çalışmaya göre, SSK'ye bağlı ça-
lışanlar 1965 ile 1986 yıllan ara-
sında 5000 işgününü doldurmak
şartı ile emekli olabiliyorlardı.
Yasa Turgut Özal tarafından de-
ğiştirildi ve kadınlar için 50, er-
kekler için ise 55 yaş sının geti-
rildi. Avrupa Birliği ülkelerinde
ise emeklilik için hizmet yılı 33
ile 37 yıl arasında değişirken.
emeklilik yaş sının ise kadınlar
için 60 erkekler için ise 65. An-
cak bu ülkelerdeki ortalama ya-
şam süresi 75-77 yıl olarak he-
Yeni tasan ne getiriyor?
•Emeklilik yaşı kadıniarda 50'den 55'e,
erkeklerde 55'ten 60'a çıkıyor.
•Emeklilik için prim ödeme gün sayısı 5
binden 9 bine yükseliyor.
•Sağlık yardımlanndan
yararlanmak için 120 gün olan staj süresi 300
güne çıkıyor.
•Muayene ve tedavi hizmetlerinden
yararlanmak için 240 gün hastalık sigortası
primi ödemiş olmak gerekıyor.
•Emekli aylıklannı katsayıdan kurtararak,
SSK'nin bugünkü nsk hesaplamasına göre
tespit etme ımkânı sağlıyor.
• Sosyal yardım zammı ödemelennın
1.960.000 lirada dondurularak, bu yetkinin
yönetım kuruluna verilmesını hükmediyor.
saplanırken, söz konusu oran Tür-
kiye'de 64 yıl. Uzmanlara göre Türkiye'de-
kı çalışma süresinin gelişmiş ülkelerdekin-
den daha aşağıda olması hem emeklilik dö-
nemının yaşanması hem de genç nüfusa ye-
ni iş onaklannın yaratılması açısından öneııı-
li.
Dünya Bankasf nın önerilen doğrultusun-
da hazırlandığı belirtilen tasan ise emeklilik
yaşının gelişmiş ülkelerdeki ölüm yaşı baz
alınarak oluşturulduğu ileri süriilerek eleş-
tiriliyor.
Var olan yasa tasansının Özal Dönemi'nde
getirilen emeklilik yasasından daha katı ol-
duğunu belirten Türk-lş Genel Mali Sekre-
teri Eıtver Tbçoğlu, "Mevcut şekliyle yasa-
iaştığı takrirde geçenterde Ankara 'da yapılan
Banka kapısında maaş bekleyen emekliler. emekli olamavanlar yanında daha şanslı hale gelecek.
dı-yüriiy üşün çok daha büyüğü gercekkşir'
ye konuştu.
Yasanın kazanılmış haklara dokunmama-
sı gerektiğinı belirten Toçoğlu. tasanda yer
alan emeklilik yaşı konusunun çalışma ya-
şamına 1990'dan sonra başlayanlar için ge-
çerli olmasını istedı. Halen hükümet ve ILO
temsılcilerinin yasa üzerınde çahştıklannı
belirten Koçoğİu. "Çalışma Bakanı Nıhat
Matkap çıkanlacak >asanın kazanılmış hak-
lara dokunma\acağına dair söz verdi" dıye
konuştu.
Kurum olarak farklı bir sıstem öngördük-
lerini belirten Bağ-Kur Genel müdürü Rıd-
van Selçvk emçkliük yaşı konusunda var
olan sistemin devam etmesıni savunurken.
pnm ödemelennın yeni bir düzene bağlan-
ması konusunda çahştıklannı söyledi. Dü-
zenlı pnm ödenmeyen her ay için emeklıh-
ğin 1 ay gecıktınlmesı >önünde bir çalışma
ıçerisınde olduklarını belirten Selçuk.
"Ödenmeyen prim tutan yaklaşık 24 trilyon
lira. Bunun 6 triKon lirasını zaten tehsil ûn-
kanı yok. Geri kalan 18 trilyon liranın tahsil
edilmesi gerekiyor. Bu yüzden emekliliğin ge-
ciktirilmesine da\anan sistemin gecmişteki
borçlar için de uygulanması düşünülebili-
luVdedı.
Emekli Sandığı Genel Müdürü Naci Yat-
maz ise kurum olarak yeni yasa tasarısı
konusunda her hangi bir çalışma yapmadık-
lannı belirtti.
EMEKLİ SANDIGI
Devletinpayı
yüzde 15
Emekli Sandığı'na ödenen prim
oranı maaşın yüzde 35'i kadar.
Bu oranın yüzde 15'i memur,
yüzde 20'si ise işveren
tarafından ödeniyor. Halen 980
bın emeklinin bulunduğu
kurumda, 1 mılyon 890 kişinin
iştiraki bulunuyor. Kurum maaş
ödemelerini üç aylık dilımler
halinde yapıyor. En düşük maaş
4 milyon 396 bin lira.
SSK
Çıplak aylık
3.5 milyon lira
SSK emekh aylıklannı, 1 Ocak
1982'den önce emekli olanlar, I
Ocak 1982'den sonra emekli
olanlar, süper emekliler.
gösterge tablosundan emekli
olanlar ve üst gösterge
tablosundan emekli olanlar.
olmak üzere 5 değişık esasa göre
hesaplıyor. SSK'den aylık alan
işçi emeklilennin yüzde 88'ine
1136-1696 göstergeden emekli
aylıgı bağlanıyor. Sayılan 1
milyon 508 bın kişıyi bulan söz
konusu ışçı emeklilerinın çıplak
aylıgı ise 3 milyon 445 bın lira.
BAĞ-KUR
Primler
toplanamıyor
717 bin 188 emekliye aylık
ödeyen \e 1972 yılında faaliyete
geçen kurum esnaf-sanatkân
kapsıyor. Prirnlerin düşüklügü
nedeniyle. emekli aylıklan da
oldukça düşük. Bağ-Kur'da 20
yıl pnm ödeyen kadın ve 25 yıl
prim ödeyen erkek emekli
olurken. aynı zamanda 50 yaşını
geçmış kadın 10 yıl 55 yaşını
geçmış erkek ise 15 yıl prim
öderse emeklilik hakkı elde
edıyor. Primlerin yüzde 70.6'sı.
6. basamaktan yani maaşları 711
bın lırayı aşmıyor.
YORUM
Yasa ile 11 kişilik 'Rekabet Kurumu' oluşturulacak
Rekabetin önü açılıyor
Adil Milli Ucret Politikası
T
ürkiye'de ücret adaletsizliğı varmış. İşveren
kesimi, sonunda bu gerçeği fark etmiş.
Bakın duyduklan tepkiyi nasıl dile getiriyorlar:
"Profesör, boyacı kadrosuna
geçntek için aekanhğa
oaşvurdu.
Ülkemizde giderek büyüyen bir ücret
karmaşası yaşanmaktadır. Bunun sonucu
kamuda vasıfsız bir işçının ücreti, üniversite
mezunu bir memurun maaşının dört katından
fazla hale gelmiştir. Devletin aynı kurum
içinde işçisine amirinden fazla maaş vermesi,
ne adalet ilkesiyle ne sorumluluk bilinciyle ne
de yöneticilik kurallanyla bağdaşmaktadtr.
Çalışma yaşamında yıllardır biriktirilip
bugüne kadar sorumsuzca tekrarlanan
dengesiz ve mantıksız ücret politikalan,
çalışanlarda yılgınlık ve güvensizlik
yaratmaktadır. Sorumlu devlet bu yanlışlığa,
bu çarpıklığa, bu adaletsizliğe milli bir ücret
politikası üreterek acilen care bulmak
zorundadır."
Y
ukandaki yazı ve karikatür, 35 yıllık
işveren örgutü MESS'in yayın organı
İşveren gazetesınde geçen ay
yayımlandı.
Aynı sayfaya Dünya gazetesinin 'yıllanmış
kalemi' Fasih Inal'ın 'Kamu Ücretlerindeki
Aşın Dengesizlikler' başlıklı köşe yazısı da
aktanlmıştı. Inal, işçılerin nasıl
müdürlerinden fazla aylık aldığını uzun uzun
anlattıktan sonra, Başbakan Tansu Çiller'in
son toplusözleşme farklannın 56 tnlyon
liraya ulaştığı şeklindeki sözlerini hatırlatıyor.
Inal'a göre, sanayici, müteahhit ve serbest
çalışanlardan alınan ek vergi tutannın 100
trilyon lira olduğu düşünülürse bu farklann
'ne muazzam' rakamlara ulaştığı ortaya
çıkıyor.
Inal'ın yazısı şöyle bitiyor:
"Çalışanlarda yılgınlık ve güvensizliğe yol
açan bu yanlışlığa ya da çarpıklığa, ulusal
bir ücret politikası uygulanarak son verme
zamanı artık gelmiş de geçiyor."
MESS'in görüşüyle arada bir fark
görebıliyor musunuz?
Ben göremiyorum. Seçilen kelimeler bile
aynı. Inal'ın geçen yaz Halit Narin'in Martı
Tatil Köyü'nde, Tekstil Işverenleri
Sendikası'nca düzenlenen seminerdeki
sözlerini hatırladıkça, bu benzerliğı normal
karşılıyorum. Inal, orada yaptığı konuşmada
da 'Türk işçisinin işıni nasıl savsaklayıp iş
elbisesi giyip çıkarırken ve çay molalan ıle
üretim saatlerini harcadığını' anlatmıştı.
Söylenmek istenen oldukça açık: "İşçiye bu
kadar para çok." Ancak yöntem çirkin.
"Vasıfsız işçi; profesör, öğretmen, doktor,
mühendis ve müdürlerden nasıl daha fazla
para alır?" kışkırtmasıyla 'düşük ücret'
politikasına kamuoyu desteği yaratılmaya
çahşılıyor. Bunun adına da 'adil milli ücret
politikası' diyorlar.
MESS'e göre, 'haksız ve adaletsiz' biçimde
yüksek maaş alarak profesörü bile
imrendiren işçilerin aylıklarına bir göz atalım.
Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, TlSK'in
seminerinde yaptığı konuşmada, bu yıl
temmuz ayı itibanyla ortalama giydirilmiş
işçi ücretinin 13 milyon 187 bin lira
olduğunu söyledi. Kamudaki işçiler,
hükümetin önce vermekten cayıp sonra
bonolarla ödemeye kalktığı toplusözleşme
zamlannı da alabilirlerse ortalama giydirilmiş
net maaş, bu yılın sonunda 19.5 milyon
liraya çıkıyormuş.
Arkadaşımız Hülya Genç'in araştırması,
geçen hafta başında Cumhuriyet'te
yayımlandı. Buna göre kasım ayı itibanyla
kirada oturan 4 kişilik bir aile, birçok şeyden
fedakarlık etme pahasına aylık harcamalarını
ancak 18 milyon liraya kadar indirebiliyor.
Bu hesap, ancak 4 milyon liraya kiralık ev
bulunabilirse, ailede sadece bir kişi, iki
aktarmalı olarak toplu taşıma araçlanyla işe
gidip gelebilirse, 4 kişi ayda ancak bir çift
ayakkabı ve bir kazakla giyim ihtiyacını
karşılayabilirse geçerlilik taşıyor.
Yargıtay, yüzde 136.5'e ulaşan Toptan Eşya
Fiyat Endeksi'nin aynı oranda kiralara
yansrtılmasına hükmederken, hükümet ve
özel sektör işçiye kendi politikalarının eseri
olan enflasyonun çok altında ücret artışını
yeterli görüyortar.
Ortalama net maaşları 5 milyon 690 bin lira
olan memurların yaşadığı sefaleti ortadan
kaldırmak yerine, diğer sabit gelırlilerı de
aynı düzeye indirmeye çalışmayı 'adalet'
olarak ortaya koyuyorlar.
'Adil maaş politikalan' bekleyenlerin soruyu,
"İşçiler neden çok alıyor?" yerine, "Devlet,
memuruna neden insanca yaşayabilecek bir
gelir sağlayamıyor?" biçiminde sormaları
gerekiyor mu? Yoksa bu soruya cevap
ararken, grev ve toplusözleşme hakkının
engellenmesi için yaptıkları lobilerin,
çalıştırdıklan kaçak işçilerin, ödemedikleri
vergi ve primlerin, teşvik ve kredilerte
tükettiklen kaynakların yüzlerıne
vurulmasından mı korkuyorlar?B
ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türki-
ye'nin, Gümrük Birliği \e Avrupa Birliği'negiriş
sürecini hızlandırmak, tekel ve kartelleşmeyi ön-
lemek amactyla hazırlanarak, TBMM Genel Ku-
rulu'ndan "hızla" geçirilen "Tüketicinin Korun-
ması Yasası" ile ticari kuruluşlann; tekelleşmeye
yönelik sözleşmeyle; anlaşma, bırlik kurma giri-
şimlerinin önüne geçıliyor. Rekabetin ilkeleri, bu-
nu bozacak faaliyetlerin geniş bir şekilde tanım-
landığı ve "antikartel yasası" olarak da bilinen
yasa ile denetim organı niteliğinde bir de "Reka-
bet Kurumu"oluşturulması öngörülüyor.
SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı
Murat Karayalçın, Sanayi ve Tıcaret eski Bakanı
Tahir Köse ıle bırlikte düzenledığı basın toplantı-
sında, TBMM'de kabul edilen rekabetin korunma-
sına ilişkin yasa tasansının önemine dikkat çeke-
rek. "Ozelleştirmede, herhangi bir konuda devlet
tekeli kalkacaksa. özel tekellere de izin verilmeye-
cektir öngöriisü \ardi. Özelleştirme Vasası'nın he-
men ardından karşı tekel yasasının çıkması kamu-
munda güven mesajı olarak alınmalıdır. İnşallah
19 aralıkta Gümrük Birliği sözleşmesini inı/alava-
cağız. lürkive'nin gümrük biıiiğine girmesinde
bu vasanın çok büvük önemi \ardır" dıye konuş-
tu.
Karayalçın, yasa hakkında bilgi verdi ve eski
bakan Köse 'ye teşekkür etti, yeni Sanayi ve Tıca-
ret Bakanı Mehmet Dönen'e de yasanın uygulan-
masında başan dıledi.
Yasa neler getiriyor?
Avrupa Birliği'nde uygulanan
rekabeti koruma sisteminin
esas ahndığı yasa ile ticari
kuruluşlann, rekabeti
sınırlayıcı anlaşma kararlan.
hâkim durumun kötüye
kullanılması ve bu amaçla
birlüder kurulması kesin olarak
yasaklanıyor.
Yasanın yürürlüğe girmesi ile
rakip firmalar. mallannın
fiyatlannm saptanması, pazar
paylaşması, üretim miktannı
kontrol, piyasaya yeni
firmalann girmesini engelleme
anlasmalan yapamayacaklar.
aynı durumda olan
müşterilenne ayınmcı
davranışta bulunamayacaklar
ve muşteriye sözleşmenin
niteliğine veya ticari teamüllere
aykın ek yükümlülülder
yükleyemeyecekler. Ancak
ticaı i kuruluşlan piyasa
üzerinde olumlu etki yapacak
anlaşmalar konusunda muaf
tutacaklar. Buna göre de,
mallann üretim ve dağıtımında
iyileştirme yapılması. bu
yarardan tüketicinin adil pay
alması, rekabet ortamının
tamamen kalkmaması
koşuluyla anlaşmalar
yaptlabılecek. V'asa. "Bir
kuruluşun pryasada
rakiplerinden bağımsız olarak
ekonomik parametreteri
befirlevebilme gücü" olarak
tanımlanan "hâkim durum"ıın
kötüye kullanılması da
yasaklanıyor.
Yasanın ihlali durumunda ise
agır yaptınmlar getiriliyor.
Yasanın ihlali durumunda,
ticari kuruluşlann tekelleşmeye
yönelik yaptıklan anlaşma ve
kararlar geçersiz sayılırken,
zarar gören tarafın bu zarannı
tazmin etmesine olanak
tanınıyor.
Yasada, ihlal durumunda ıki tür
para cezası uygulanması
öngörülüyor.
Buna göre, muafiyet, menfı
tespit, birleşme veya devralma
için izin başvurusu konulannda
kurula eksik veya yanlış bilgi
verilmesi gibi "şekü" ihlaller
durumunda 50-100 milyon lira
arası para cezası öngörülürken,
kasıtlı olarak ihlalde
bulunanlara da. bir önceki yılki
gayri safı gelirlerinin yüzde
10'u oranında para cezası
verilmesi hükme
bağlanıyor.
ÖZTİN AKGÜÇ
Türkiye'nin Dış Kredi hlotu
Türkiye'nin dış kredi notunun veya değerliliğinin 1993
yılında uluslararası derecelendirme (rating) şirketleri tara-
fından iki kez düşürülmesi ve bunun ardından mali piya-
salaraa yaşanan bunalım, uluslararası derecelendirme
şirketlerinin (Standard & Poors ve Moddy's) ne ölçüde
nesnel (objektif) davrandıkları sorusunu gündeme getir-
miş, söz konusu şirketlerin Türkiye aleyhine kasıtlı dav-
randıkları görüşü basınımızda yer almıştır.
Bir ülkenin kredi değerliliği belirtenirken politik riskler,
finansal ve ekonomik riskler dikkate alınmaktadır. Risk de-
ğerlendirilmesi, bir ölçüde öznellik taşıdığından; bu yoru-
mumuzda Türkiye'nin dış borçlarında gelişmeler, bu ko-
nudakı anlamlı oranlarla birlikte açıklanmıştır. Dış borç
yükü değerlendirilirken dış borç tutannın GSMH'ye (Gay-
ri Safi Milli Hasıla), toplam döviz gelirlerine, dışsatım tu-
tanna oranı, dış borç servisinin (faiz ve anapara ödeme-
lerinin) GSMH'ye, toplam döviz gelirlerine, dışsatıma ora-
nı ve uluslararası rezervlerin dış borç tutarına oranı gibi
nesnel ölçüler kullanılmakta ve bu oranlardaki gelişmeler
belirlenerek bir değerieme yapılmaktadır.
Dış borçlarla'ilgili büyüklükler ve oranlar
Dış borç stoku
Kısa vadeli (%)
Orta ve uzun
vadeli (%)
Dış borç servisi
Anapara
Faiz
Toplam Döviz
Gelirleri
Dışsatım (FOB)
Net Döviz Gelirleri
Uluslararası
Rezervler
Toplam Dış Borç/
GSMH
Toplam Dış Borç/
Top. Döv .Gelirleri
Kısa Süreli Borç/
Top. Döv. Gelirleri
Top. Dış Borç/
Dışsatım
Dış Borç Servisi/
Top. Döv. Gelirleri
Dış Borç Servisi/
GSMH
Rezervler/
Top. Dış Borç
Rezervler/
Kısa Süreli Borç
1990
49.035
80.6
19.4
7.250
3.986
3.264
26.490
13.026
(2.625)
11.387
32.7
185.1
35.9
376.4
27.4
4.8
23.2
119.9
Yıllar
1991
50.489
81.9
18.1
7.525
4.095
3.430
28.111
13.667
258
12.250
34.3
179.6
32.4
369.4
26.8
5.1
24.3
134.4
(Milyon
1992
55.592
77.2
22.8
8.088
4.871
3217
29.401
14.891
(942)
15.252
uso)
1993
67.356
72.5
27.5
7.873
4.412
3.461
31.221
15.610
(6.380)
17.761
Yüzde (%)
36.2
189.1
43.1
373.3
27.5
5.3
27.4
120.5
38.7
215.7
59.4
431.5
25.2
4.6
26.4
95.8
Acıklama:
(1) Toplam Döviz Gelirlen= Dtşsatım (FOB) + Göfünmeyen Geürter +
Karşıbksız Transferter.
(2) Net Dovız Getın= Can işlerrHer Dengesı.
(3) Uluslararası Rezervler = Altın + Bankalar Brut Rezervı +
TCMB Brut Rezervı - Muhabır Açıklan
Kaynak: (1) TCMB 1993 Yılı Raporu
(2) HDTM Başiıca Ekonomik Gostergeleif-yenı sen
Not: 1993 yılına ılışkın oranlar tarafımızdan hesaplanmıştır.
Yukandaki tablo, ağır bir dış borç yükünün varlığının ya-
nı sıra, dış borçla iigili tüm anlamlı göstergelerin 1993 yı-
lında belirgin bir şekilde bozulduğunu ortaya koymakta-
dır. Bu konudaki olumsuz göstergeler şöyle özetlenebilır:
1) 1993 yılında dış borçlar, USDbazında, bir önceki yı-
la göre yüzde 21.2 artarak 67.356 milyon USD'ye yüksel-
miştir. Kısa süreli borçlar yüzde 46.4 oranında artarak
18.533 milyon USD'ye yükselirken orta ve uzun süreli
borçlardaki artış, yüzde 9.3 oranında olmuştur.
2) Kısa süreli borçlarda hızlı artış, dış borçlann vade ya-
pısını bozmuş, toplam borçlar içinde kısa süreli borçların
payı 1989 yılında yüzde 13.8 düzeyinde iken 1993'te teh-
iikeli biçimde yüzde 27.5'e yükselmiştir.
3) Borçlarda hızlı artış, dış borçlann GSMH'ye (yeni se-
ri) oranını bir önceki yıla göre en az 2.5 puan arttırarak yüz-
de 38.7'ye yükseltmıştir. GSMH eski seriye göre ise dış
borçlann GSMH oranı yüzde 53.0 düzeyine yaklaşmıştır.
4) Dış borçlann toplam döviz gelirlerine oranı, bir önce-
ki yıla göre yüzde 189.1'den, yüzde 215.7'ye, dışsatıma
oranı da yüzde 373.3'ten yüzde 431.5'e yükselmiştir.
5) Kısa süreli borçlann toplam döviz gelirlerine oranı da-
ha dramatik bir yükselişle yüzde 59.4'e çıkmıştır.
6) Uluslararası rezervlerin kısa süreli borçlara oranı
"7.0"ın altına düşerek yüzde 95.8'e gerilemiştir.
Türkiye, tarihinin en yüksek carı işlemler açığını 1993
yılında vermiş oldugundan, dış borçlarlacan işlemler den-
gesinin karşılaştırması, en olumsuz görüntüyü anılan yıl-
da vermiştir.
Uluslararası derecelendirme şirketlerinin yanlı davran-
dıklan ileri sürülebilir; ancak 1993 yılında Türkiye'nin dış
borçlara ve dış ödemelere ilişkin tüm göstergelerinin dra-
matik bir şekilde bozulduğu da bir gerçektır.
Prof. Dr. Osman Altuğ, kiracının yükünü hafifletecek bir model önerdi:
Kira vergiden düşiüürse sorun kabııaz
ÖZLEM YÜZAK
Bir yandanbu yıl yüzde 136.5
olarak belirlenen toptan eşya fı-
yat artışının kira artışına aynen
yansıtılarak kiracının belini bük-
mesi, diğer yandan enflasyon
karşısında kendisini korumak
zorunda olan ev sahibınin, kira-
lan ya enflasyona ya da dövize
endekslemesi. Türkiye'nin sene-
lerdir çözümsüz bekleyen bu so-
rununu tekrar gündeme getiri-
yor. Uzmanlar. kıracı-ev sahibi
sorununa daha radikaljji r çözüm
getırilmesi görüşündeler.Mar-
mara Üniversitesi öğretim üyele-
nnden Prof. Dr.Osman Al-
tuğ'göre sorun, hertürlü kiranın
masraftan düşürülmesi ile çözü-
lebilir. 5 Nisan kararlanyla bir-
likte. ücretli ödediğı kira bedeli-
nin üçte birini masrafa işleme
hakkına sahip oldunu belirten
Altuğ. serbest meslek mensubu,
tüccar v e esnafı n bu haktan yok-
sun olduğunu belirtiyor.
Altuğ, herkesin vergi mükelle-
fi yapılması ve kira bedellerini
masraf olarak gösterebilmeleri
halinde sorunun kendiliğinden
çözüleceğini. biroto kontrol sis-
Vergi iadesinde büyük harcama geçerli
ANKARA (AA) - Aynı harcama belgesınde
(fiş veya fatura) birden fazla harcama
çeşıtı olması halinde. bu belge. özel gıder
indınmıne konu olan harcama cinsınden.
miktan yüksek olan gruba aıt harcama
belgesi olarak gösterilecek.
Resmi Gazete'de yayımlanan özel gider
indirimi (ücretlilere vergi iadesı) ıle ılgilı
Maliye Bakanlığı tebliğine göre bir
harcama belgesinde birden fazla harcama
çeşidinin olması halinde, özel gıder
indirimine konu olmayan harcamalar belge
toplamından düşülerek, ındınme konu
olacak harcama tutan tespit edilecek.
Özel gider indinmıne esas olan belgelerle
ılgili zarf doldurulurken. belge sayısının
50'den fazla olması halinde. zarfın arka
yüzü fotokopi çekılerek çoğaltılabilecek
\e bunlara belge yazılabilecek.
Zarfın arka yüzünde yer alan genel toplam,
her bir yaprağın toplamını da ihtiva edecek
şekilde yazılacak.
Tebliğe göre eğitim amaclı servis ücretleri
de eğitim gideri olarak sayılacak ve özel
gider indirimine konu olacak.
Işverenler özel gıder indirimi ile iigili
bordroyu, fiilen calışan ücretliler için ayrı.
emekli olanlar. işten aynlıp da başka bir
işveren nezdinde
çalışmayanlar ile ölenler için ayn
düzenleyecekler.
Belgeler 20 ocakta teslim edilecek
Ücretliler, I ooak-31 aralık tarihleri
arasında toplayacaklan harcama
belgelerini 20 ocakta teslim edecekler ve
özel gıder indinmi 1 şııbattan ıtibaren
ödenecek ücretlerden kesilecek gelir
vergisinde mahsup edilecek.
temının oluşacağını söylüyor.
Bu durumda vergi kaçırmak gi-
bi bir sorun olmayacağı için ki-
ra kontratlan da gerçek bedelle-
riyle resmi mercilere sunulabile-
cek.
Altuğ'a göre olayın bağıntılı
diğer bir boyutu da konut yatı-
nmlannın yeterince teşvik edıl-
memiş olması. Konut kıralannın
yıllık 6 milyon liraya kadar olan
kesimi vergi dışı. Altuğ. kira ge-
lirlerinin daha büyük bir kısmı-
nın vergi dışı bırakılması, para-
sını rant gelirlerine bağlayan ya-
tınmcıyı konut yatınmına özen-
direbileceği görüşünde. Yıllarııı
bir türlü çözülemeyen bu soru-
nunun bir arz taiep sorunu oldu-
ğunu kaydeden Prof. Altuğ, söz-
lerini şöyle sürdürdü:*
4
Konut va-
tınmı arttıkça konut arzı art;n.
Bu da kira bedeUerinde rekabet
ortamını doğurarak kira be-
delinin düşmesine yol açar."