23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 OCAK1994 CUMARTESİ 14 DUNYADAN Saddam Kürtlerinyaşamagortaa Irak Kürtlerine onlarca yıldır baskı uygulayan ve Kürtlerin nefretini toplayan Saddam, • diktatör kişiliğiyle ABD ve Avrupa ülkelerinin Kürtlere destek çıkmasının da bir güvencesi 5fte#etorJJorkStmeg K uzey Irak'taki Kürtlerin lideri Mesut Barzani, Saddam Hûse- yin ve akrabalannın Bağdat'ın boğucu yaz sıcağından kaçmak için kullandıklan villalan karargah haline getirmiş. Barzani'nin arkasındaki duvarda, ismi Kürt milliyetçiliğiyle özdeşleşen babası Molla Mustafa Barzani\ı res- meden bir halı asılı. Gerillalar, Kalaşnikoflannı bir ke- nara koymuş. biraz dinJenmeye çah- şırken Barzani de Kürdistan özerk devletinin niye Batı'run desteğiru al- ması gerektiğini açıklıyor: "Burada, tam Ortadoğu'nun göbe- ğinde, bir demokrasi deneyimi yaşanı- yor. Biz yalnızca Irak ya da İran halk- ları için değil, herkes için bir ömek oluş- turuyonız. ABD >e Avrupa ülkeleri, Kürtlerin güıenlik sağlanana kadar ko- nunasından hem politik hem ahlaki açı- dan sorumJudur." Barzani, İngilizceyi, ABD'de 1979 yılında kanserden ölen babasının yamnda öğrendi. Babasının ölümü- nün ardından. milliyetçi hareketle öz- deşleşen Kürdistan Demokrat Parti- si'nin başma geçti. Hem Barzani aşiretinin hem parti- nin başı olarak, Kuzey Irak'ta özerk bir Kürt bölgesi kurulması çabalannın tam merkezinde yer aldı. KÖrfez Savaşfnın bitiminden dört gün sonra 4 Mart 1991 'de başlayan ve ölü doğan ayaklanma, çektikleri açhğı ve sefaîeti fotoğraflardan gören insan- lann ellerini vicdanlanna götürmeleri- ne neden oldu. Selahaddin'deki dağ karargahı, Irak hükümetine karşı başlatılan dire- nişin üssü olarak hizmet görüyor. 1979'da Viyana'da bir suikast girişi- minden sağ çıkan Barzani, başka giri- şimlere de hazır olduğunu söylüyor. Barzani. "Biz soykırım yaşamış, yine de hayatta kalmayı başarmış insania- nz" diyor ve devam ediyor: "1985'te tanıdığını bir kadın hiç aklımdan çıkmı- yor. Bir günde dört oğlunu kaybetmişti. Hali insana dokunuyordu. Zoriukla ko- nuşabildim kendisiyle. Oysa beni azar- ladı, "Sana hiç yaktşmıyor. Giiçlö oima- İBin, iki oğlum daha >ar ve onlan da Irak'a karşı sa>aşa göndereceğim' de- di." Taşıdıklan yurt özlemi Birind Dün- ya Savaşı'ndan beri uluslararası bir konu haline gelen Kürtler için, özerk- lik hareketi yaşama pamuk ipliğiyle bağlı. Güvenîik yalnızca Türkiye'deki Incirlik üssünden kalkan ve Iraİc uçak- lannın, yaklaşık 4 milyon Kürdün ya- şadığı 36. paralelin kuzeyine geçme- mesini denetleyen müttefık uçaklan- nın günlük uçuşlanyla sağlanıyor. Barzani, "Kürt sorumı manşetlerden inse de, Kürtler acı çekmeye devam edi- yor" diyor ve ekliyor: "Uluslararası yardrnı da acil önlemlerden çıkıp, yapn landırma ve kalkındırma boyutuna ulaşmadı." Bu endişenin altında 1975 yılında olanlar da yaüyor. İran Şahı aracılı- ğıyia ayaklanmacılara gizli destek sağ- layan ABD, İran ile Irak arasındaki sınır tartışmalannın bir anlaşmaya bağlanması çabalanna kalkınca, yar- dımı aniden kesmişti. Daha sonra Saddam Hüseyin, geril- lalan ezme hareketi başlattı. Bu arada da, Celal Taiabani önderliğinde ikinci bir Kürt hareketi, Kürdistan Yurtse- ver Birlik oluşturuldu. Barzani, arada bir geleneksel giysi- lerini çıkanp Baülı kıyafetiyle Was- hington'ı ziyarete gitse de, ihanetın anısı hala belleklerde. Bush yönetimi sırasında, ulusal güvenîik danışmanı olan Brent Scowcroft, bir ABD ziyare- ti sırasında şunlan söylemiş: "75'te olanlar utanç vericiydi ama bir daha asla tekrar etmeyecek. Bu kez ba- suı, Kongre, herkes verilen taahütleri büiyor." Tuhaftır, Kürtler için, nefret ettikle- ri Saddam'ın görevde kalması, bir çe- şit sigorta oluşturuyor. Kürtlerin en korkulu rüyası, bir gün, kendilerini koruyan ülkelerin fazla itiranna ne- den olmayacak, ancak baskı politika- lanna da devam edeoek bir liderin Saddam'ın yerine geçmesi. John Darnton New Yofk Tîmes'dan Cumhufiyefe özet Kürtlerve Şiiler için yardım çağnsı A vrupa Konseyi Parla- menterler Meclisi, BM- den Kuzey Irak'taki Kürtlere ve Güney Irak'taki Şi- ilere yardım edilmesi amacıyla bölgeye banş gücü göndenlme- •sini istedi. 32 üye ülkenın oluşturduğu Parlamenterler Meclisi'nin ön- .ceki gün yayımladığı raporda, ; Bağdat yönetimi üficede yaşa- ;yan her iki aanlığa gönderilen •yardımlan engelîemekle suç- 'landı. i Meclis, üye ülkeleri ve Avru- ;pa Birliği ülkelerini bu iki böl- Igeye daha fazla yardım gönder- meyeçağırdı. - ^ • BM'den. bu bölgenin BaŞp idat'a uygulanan yaptınmlar !dışında bırakılmasıru ve böyle- |ce ekonomisine destek vermesi- ni isteyen Parlamenterler Mec- ;lisi, ABD ve Körfez Savaşı müttefıklerinden Kuzey Irak'ı kapsayan uçuşa yasak bölgeyi genişletmesini istedi. ITehlike çanları çalıyor Kürt bölgesinde "tehlike çan- larının çaldığf'nı belirten rapor. bölgenin yüzde seksenini oluş- turan 4 bin köyün Körfez Sava- şı öncesinde tahrip olduğunu bildirdi. Raporda, Bağdat yönetimi- nin bölge ihtiyacının sadece yüzde on kadannı temin ettiği kaydedildı. • Kprfez Savaşı sırasında köy- •Jerini terk etmek zorunda kalan -.1.9 milyon Kürt daha sonra ge- ri dönmüş, ancak 300 bin ila İ500 bin arası göçmen köyleri- !nin ynkılmış olması nedeniyle geri dönememişti. ; Irak'ın 1990 yılında Kuveyt'i •işgal etmesinin ardından BM •bu ülkeye ambargo uygulama- ya başlamış, ancak Bağdat yö- netimi, Kürtlerin Körfez Sa- vaşı'ndan yararlanarak özerk- :lik ilan etmesi üzerine bu bölge- ye ayn bir ambargo daha baş- latmıştı. BM ve Irak'ın uy- guladığı ambargo Kuzey Irak'- taki yaşamı felç etmiş. Kürdis- tan Demokrat Partisi lideri Me- sut Barzani ile Kürdistan Yurt- sever Birlik lideri Celal Taiaba- ni uluslararası toplumu Kuzey Irak'a uygulanan ambargoyu kaldırmaya çağırmışlardı. ISTANBUL BUNLARI 1ÛKUŞUY0JL Alminya Caz Festivali ne divet edilen grup. BALIK AYHAN VE ARKADAŞLAR1 NDAN ROMAN CAZI ÇİNGENELER ZAMANI TRIBUNAL de Çarfamba.Perşembe.Cuma.Cumanesı OÛAKUU IŞ MERKEZİ K.ARJIS! KARACA TIYATROSU »AN! 1ST1KHL C^D TEL 249 7179 Ingiüzokulkmnda Müstiimanhk eğitinüde verUecek fngütere'de okuliann müfredat programlannın yeniden düzenlenerek, dini eğitime daha fazla yer veriimesi için çalışmalar yapdıyor. İngiltere Eğitim Bakanı okullara dini eğitimi geri getirmek istiyor. Bakan, bu konuda kendisini destekleyen diğer bakanlarla birlik te bir yasa tasansı hazırlayarak, parlamentoya sundu. Yeni müfredat programı eğer kabul edilirse, okullarda Hıristiyanlığın \ anısıra beş dünya dini üzerine de eğitim yapılacak. İstek üzerine alınacak olan din dersinin yüzde 75'i Hıristiyanlık konusuna aynlacak; Musevilik, Budizm, Hinduizm, Müslümanlık ve Sihizm konusunda genel bilgiler verilecek. ögrenciler beş yaşından itibaren Hıristiyanlık ve diğer dinlerden tercih ettikleri bir tanesi üzerine dini eğitimine başlayacak. 11 yaşına geldiklerinde ikinci bir din daha seçebilecekler. Y aşları 16 olduğunda isterlerse beş dinin tümünü de öğrenmiş olacaklar. KutsaJ Teslis (Hıristiyanlıkta Baba, Oğul ve Kutsal Ruh üçlemesi) ve On Emir'in yanısıra AUah'ın birliği, Musa Şeriat'ı, meditasyon ve yoga konusunda da bilgi verilecek. tngiltere'nin Nonvick kentinde bulunan Bawburgh ilkokulunda ögrenciler öğlen \ emeğinden önce dua ediyorlar. Çevreadmaçevreye veritiyor Bugüne kadarfosfat tabanlı deterjanlann zeolit tabanlı deterjanlardan daha zararlı olduğu düşünülüyordu, ancak son araştırmalar, ikisininpeh defarklı olmadığını gösterdi DAİMABİRLİKTEYİZ EMRAH MELİKE-TÜLİN-TİMUR-CİHAN What need have you for that What need have you for this You're dancing at the feet of thy Lord all is bliss, all is bliss.. EmpaxİMREHASAN Ç evre politikasının 20 yıl- dır yanlış uygulandığı- na ilişkin ciddi kuşkula- nn gündeme gelmesiyle, Batı'nın belli başlı ülkeleri poli- tikalannı sorgulamaya başlı- yor. ABD. Almanya, İsviçre başta olmak iizere diğer Batılı ülkeler. çevrenin korunması adına tükeü'ci ve sanayici üze- rinde uyguladıkJan baskılann doğruluğundan artık emin ola- mıyor. Ingiltere'de geçen gün- lerde basına açıklanan Fosfat Raporu'na göre çevre konusun- da yirmi yıldır büyük bir yanlış- lık yapılıyor. Söz konusu raporda, fosfat tabanlı ve zeolit tabanlı iki tip deterjan incelenerek, çevreye etkileri karşılaştınlıyor. İki tip deterjanın üretim aşamasmdan tüketim aşamasma dek geçtiği evreler, en ince aynntısına ka- dar gözden geçiriliyor. Bugüne kadar fosfatın, göl ve nehir sulanna kanşmasıyla yo- sun oluşumunu hızlandırdığı, diğer canlılann yaşamasına fır- sat vermediği düşünülüyordu. EMRAH TİNAR DÜNYAMIZDA BİR IŞIK TÜLİN HADİ - CEM İLHAN SEVİNÇ HADİ - İMRE HADÎ Bar • Lokanta 232 64 26 • 233 97 38 En popüler Roman Şarkıları ile Curpa ve Cumartesı geceierı Deli Selim ve arkadaşları Ve her gece C h a r l i e ile Fransızca Şansonlar " BEŞİNCİ MFI/İ'/M ent, Beyoqıu Mıs Sokak Tel 10-212)244 72 70 C'est ld viel Jazz severlere teşekkürler A ANNETTE LOWMAN A Son honser 7 TAHSİN ÜNÜVAR 7 * "Jazz Quartet" fc Program 23.00'te başlar Ç a r ş - P e r ş - C u m a - C . t e s i açık. L S a n t r a l H o l e l R o o l , S i r a s e l v i l e r T e l : 2 S 1 8 1 1 0 / 4 H a t £ • Dolayısıyla, pek çok ülke fos- fatlı deterjanlardan vazgeçerek, zeolitli deterjana döndü. Ne var ki, Fosfat Raporu, iki tip deter- janın üretim ve tüketim aşama- sında çevresel etkilerinin hemen hemen aynı olduğunu ortaya koyuyor. Fosfat Raporu için düzenle- nen panelde, fosfat ve zeolit içe- ren 39 ürünün çevreye etkısi tartışılıyor. Panelin sonunda fosfatlı deterjanlann çevreye verdiği zarara I07 puan verilir- ken. zeolitli deterjanlar 110 puanla daha zararlı bulunuvor. Bu sonuç bile fosfatlı deter- janlann yasaklanmasının yan- lışlığını ortaya koymaya yeti- yor. Diğer taraftan raporun tam anlamıyla tamamlanmadı- ğı düşünüiüyor. Raporun son bölümünde. yazarlar atık sula- nn temizlenmesi işleminde, fos- fatın zeolite oranla daha kolay anndınldığına dikkat çekiyor- Jar İsveç'te şimdiden zeolitli de- terjanlann çevreye daha dost olduğunu duyuran reklamlar yasaklaruyor. İsviçre'de ise de- terjan üretim tesisleri, çevre koruma konusunda aldıklan önlemleri gözden geçirmeye başlıyor. Rapor. diğer ülkelerin de zeolitli deterjanlan çevre dostu olarak tanıtmalanna son vermelerini tavsiye ediyor. Ay- nca, fosfatlı deterjanlann daha etkili temizleyiciler olduğuna dikkat çekiliyor. Fosfatb deter- janın sağladığı temizliği elde etmek için, daha fazla miktarda zeolitli deterjan kullanmak ge- rektiği kaydediliyor. Daniel Green Financial Tünes POLITIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Tepede KapışmaJar... işçilerin, "24OcakKararları"için yaptıkları toplantıda Demirel'le Çiller "fena halde" kapışmışlar. Çiller, "24 Ocak Kararları, 12 Eylül buldozeriyle işçileri, köylüleri, memurları, dar gelirlileri ezdi" demiş. Vay sen misin bunu söyleyen, Demirel hemen ortaya atılmış, "24 Ocak. Kararları'nın sorumlusu benim..." demiş. 24 Ocak faşiz- minden yana olmuş. Buna halk dilinde, "Karıncanın kağımı çıktı"derler. Bilmeyen olur, kağım, akraba anla- mına... Seçimlerde, "Benim işçim, benim köylüm, benim me- murum" diye oy devşiren Demirel, şimdi 12 Eylül faşiz- mine arka mı çıkıyor? Buna öyle derler, başka türlüsü olmaz. Demirel, 12 Eylül faşizmine arka çıkarken Çiller de dinlememiş, salondan çıkıp gitmiş. Neyse, siyaset ka- pışmasıdır, çabuk parlar, çabuk söner. Nitekim öyle de oldu; döviz patlaması geldi, kapışmaları sildi süpürdü, uçurup gitti. Tepede kavgalar, küsüşmeler, barışmalar çok olur. Atatürk döneminde geçer olay: Çankaya'da bir gün sofrada oturuyorlarmış. Bir konu- dan ötürü biraz sertleşmeler olmuş; İsmet Paşa, Ata- türk'e, "Artık memleket sorunları sofralarda mı tartışıla- cak"diye sorası olmuş. Atatürk kızınca, sofradan kalkıp gitmiş... Başbakanlık da elden çıkmış. Bayar'la Menderes küsünce, Menderes çeker gider, Park Oteli'ndeki özel dairesine çekilirdi. Devlet Çan- kaya'dan, hükümet Park Oteli'nden yönetilirdi. Kimi kez bunun aylarca sürdüğü olurdu. Bir gün DP grubunda "Köylü nal, mıh bulamıyor" tar- tışması çıkmıştı. Menderes istifa etmiş, gene Park Oteli'- nesığınmıştı. Bayar Çankaya'da, Menderes Park Oteli'nde, buna- lım 35-40 gün sürmüştü. Demek o yıllarda öyle şeyler oluyormuş. Muhalefet lideri İsmet Paşa ne diyordu ki bu işlere? Eski defterleri karıştırıp bir bakmalı!.. Günlerce sonra birileri çıkmış, küsleri barıştırmış, Menderes'in gönlünü almış, hükümet işleri düzene gir- mişti. Küsme, barışma işlerinde İsmet Paşa'nın yöntemi da- ha başka türlüydü. ismet Paşa, Başbakan'ken bakanlar- dan birine kızdı mı, o bakanla konuşmazmış. Devlet işlerini de küstüğü bakanla yürütmezmiş. Alışverişi bir alttaki müsteşarla olurmuş. Küstüğü bakana ne evrak gönderir, ne haber verirmiş. Sanki o bakan yok!.. Işler alttakilerle yürütülürmüş... Bakan anlarmış ki istenmi- yor, bir süre bekler, sonra da istifayı basmak zorunda kalırmış... Bu da başka türlü bir küsüşme, bir darılma!.. Menderes'in bakanlarla küsüşmesindeki yöntem şoy- le: Menderes, bir milletvekilıni bakan olarak atamadan önce elinden açık bir istifa dilekçesi alırdı. Bu bakanla arası açıldı mı (yani küsüştü mü) bu istifa dilekçesini yü- rürlüğe koyardı. Bunun birçok örneğine tanık olmuşum- dur. Ünlü emekli generallerden birinin elinden istifa dilek- çesi almış, sonra da arası açılınca yürürlüğe koymuştu. Ünlü emekli generale telefon ettim, "Paşam, istifa etmişsiniz?" "Hayır etmedim." "Öğle radyosu istifanızı verdi." "Ya öyle mi?" Paşa, bakanlığa atanırken verdiği dilekçeyi anımsa- mış, bunun, yeri gelince yürürlüğe konduğunu anlarmş-' tı, "Demek Beyefendi bizi gözden çıkarmış " dedi. Ikimiz deolayı anlamıştık. Her dönemde patronlar arasında atışmalar, sataşma- lar, küsüşmeler olur. Her atayıcının kendine göre bir yöntemi vardır. BULMACA 1 2 3SOLDANSAĞA: 1/ Adını, içerdiği beyaz .. renkli sütsü özsudan alan bir bitki cinsi. 2/ Hintke- 2 nevirinden elde edilen o uyuşturucu madde... İşle- necek bir nesnede bulun- 4 ması gereken ısının, ne- min yeterli olması duru- mu. 3/ Bir spor takımının gözde oyuncusu... Ku- marda ortaya sürülen para. 4/ Ege bölgesinde. Bodrum ve Reşadiye ya- nmadalan arasındaki körfez... Notada durak işareti. 5/ Düşünce... Edebıyatta etkiyi ço- ğaltmak için bir şeyin tersini söyle- yerek alay etme. 6/ Asaf Halet Çetebi'nin bir şür kitabı... Eskiden lise derecesindeki okullara verilen ad. 7/ Nişastayı parçalayarak şe- kere çeviren bir enzim... Çıplak vücut resmi. 8/ Kalite. 9/ Vlilan Kundera'nın. dilimize de çevril- miş bir romanı... Tanntanımaz. VTJKARIDAN AŞAĞIYA; 1/ Ge- leneksel Türk evlerinin. arka bahçeye uzanan ve yazın oturulan bölümüne verilen ad. 2/ Matematikte bir kuvvetin derecesini veren sayı... İzmir'in bir ilçesi. 3/ Soluk borusu... Verme, öde- me. 4/ Güney Amerika'da yaban hayvanlannı yakalamak için kullanılan kement... Yabanıl incir ağacına ve bu ağaçlarda döl- lenmeyi sağlay an sineğe verilen ad. 5/ Koca... Çanta ve ayakka- bı yapılan sepilenmiş dana derisi. 6/ Hastalık derecesinde. 7/ Anadolu'da kurulmuş eski uygarlık... Ateş... Eski Mısır inanı- şında insan ruhu. 8/ Cilveli, nazlı. 9/ Geniş, engin... Aza. T.C. ŞANLIURFA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1993 829 Davacı Suphi Ftrat vekili Av. Mehmet Hartavıoğlu tarafından davalı Meral Fırat aleyhıne açılan zina sebebıyle boşanma davasmın yapılan yargılamasmda: Davalj Meral Fırat adresinde bulıınamadığından ve adresinin meçhul olduğundan dava dilekçesinin ilanen tebliğine karar verilmîş olraakla, Davab İbrahim Halil kızı 1978 D.lu Meral Fırat'ın duruşma günü olan 9.3.1994"te, saat 09.00'da Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahke- mesi'ne bizzat gelmesi veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi. aksi takdirde davanın gıyabında karara bağlanaçağı dava dilekçesi yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 20.1.1994 Basın: 45574 İLAN PERTEK ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1993 32 Davaa Hazine tarafından davalılar aleyhine mahkememize açılmış bulunan tapu iptali ve mülkıyetin tespiti davasının yapılan açık yargılamasr sırasında veriten ara karan gereğince: Davahlardan Hasan Demır'in tüm aramalara rağrnen adresinin bulunamadığı ve kendisine Yargıtay ilanu tebliğ edilemedığinden Yargıtay bozma ılamının ilanen tebliğine, ilan edıldikten sonra du- ruşmanın bırakıldığı 25.2.1994 günlü duruşmaya gelmesi veya kendi- sini yetkili bir vekille temsü ettirmesi, ettirmediği takdirde duruşmaya yokluğunda devam olunacağı hususu ilanen tebliğ olunur. 18.1.1994 Basın: 45573
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear