Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SA.YFA CUMHURIYET 21EYLUL1993SALI
OLAYLAR VE GORUSLER
Atatürk kurumlarıyaşatılmalıdır
Sıyasal ıktıdar. hukuk devleü ve demokrası yolunda önemlı
adımlar atma karanndadır Nevarkıbukaranndaıçtenliğını
kanıtlaması ıçın Ataturk'e>apüanbüyukhaksızhlda ışe
başlamabdır ÖzeUeşturnedendesozetüğıne gore gereksızyere
devletleştınlen Ataturk kurumlannı öncehkleeskı özerk
konumlanna getırmelıdır
M. İSKENDER ÖZTURANLI Atatürkçü Düşünce
Demeğı İzmır Şubesi Başkanı
lıkla ışe başlamahdır özelleşürmeden Hemen soyleyelım kı Atatürk,
de söz ettığıne gore gereksız yere dev- TDK ıle TTK'nın, kendı kurduğu bı-
letleşünlen Ataturk kurumlannı once- çımlenyle yaşatılmasını ıstemıştır
Malvarlığını kurumlara bağışlaması-
12
E>lul rejımı, başına
buyruk bır kararla
sı>asal parülen ka-
patmış ozel yasa-
lar çıkararak ban
kurum ve kuruluş-
lann yaşamına son vermıştır Ata-
turk'ün kurduğu Turk Dıl Kunımu ve
Turk Tanh Kurumu bunlann arasın-
dadır Once 1982 Anayasası ıle
"Ataturk Kültıır, Dil ve Tarih Yüksek
Kurumu" adı altında bır kuruluş oluş-
turulmuştur Sonra da 11 Ağustos
1983 tanh ve 2876 sa>ılı bır >asa ıle
Ataturk kuruluşlan bu "Yüksek Ku-
rmn"un ıçınde entılerek \ok edılmış-
ür
8 yıllık ANAP ıktıdan dönerrunde
konu bır kez olsun gundeme gelme-
mıştır Ancak 19 Kasım 1991 tanhlı 1
koalısyon protokolunde "kapatılan si-
yasal partilerin >e kuruluşların uğra-
dıklan haksızlıkların gıderileceğı... ve
haklann iades yoluna gidileceğin
önemleveozenledılegetınlmıştır Nı-
tekım kısa bır sure sonra sıvasal partı-
ler yenıden açılmış tum malvarlıklan
kendılenne gen venlmıştır Başta
DİSK. olmak uzere bazı kuruluş ve
sendıkalar da çeşıtlı >ollardan etkın-
lıklennı surdurecek duruma getınl-
mışlerdır Ama bu arada Ataturk'ün
kurumları unutulmuştur Ikı yıla yak-
laşan bır zarrian ıçınde koalısyon or-
taklan bunlann adını agızlanna bıle
almamışlardır
Konu 28 Haaran 1993'te ımzala-
nan2 koalısyon protokoluyleyenıden
gundeme gelmıştır Protokolun temel
ılkcler bolumünde şöyle bır tumce var-
dır "12 Eylül döneminde çeşitü mağdu-
riyetlere uğrayan kişi, kuruluş ve orgüt-
lerin mağduriyetkri hızla giderilecek-
tir." Soylemeye gerek yoktur kı sozu
edılen kuruluşlar ıçınde Atatürk ku-
rumlan da vardır Amaç 12 Eylul'un
haksızlıklannı gıdermek. hukuk duze-
nımızde yarattığı yıkınülan onarmak-
tır Bu kez protokolde "haksızlıklann
hızla giderileceğir
' tümcesı kullanılmış-
tır Aynca "demokratikleşme", "hu-
kuk devleti" ve "özeUeştirme" sozcuk-
lenne de yer venlmış, "Anayasa deği-
şiklikleri gercekkşinceye değin rejünin
temel yasalarında anayasamızın tanıdı-
ğı son sınırlara kadar demokratikleş-
me ve gıdileceğı" vurgulanmışür
Goruluyor kı sıyasal ıktıdar, hukuk
devleti ve demokrası yolunda önemlı
adımlar atma karanndadır Ne var kı
bu karannda ıçtenlijbnı kanıtlaması
ıçın Ataturk'e yapılan buyük haksız-
lıkle eskı özerk konumlanna getırme-
lıdır
Doğal ve kışısel bır hakkını kulla-
nan Atatürk, 5 Eylül 1938 tanhınde
kendı el yazısıyla Beyoğlu Noterhğı'ne
son ısteklennı belırleyen bır mal bıra-
kım belgesı vermışür Bu Ataturk'ün
vasiyetnaınesidır 28 Kasım 1938 gunu
Ankara 3 Sulh Hukuk Mahkemesı'-
nce ılgılılenn önundc açılan ve suresı
ıçınde ıtıraza uğramadığı ıçın kesınle-
şen bu vasıyetnameyı. artık hıçbır oto-
ntenın, hıçbır ıktıdann ortadan kal-
dırmaya ve onu yok saymaya yetkısı
yoktur Vasıyetnamelenn bır yasayla
ıptal edıldığı dünyanın hıçbır yennde
gorulmemıştır Böyle bır davranış hu-
kukun çığnenmesıdır Hem evrensel
hukuka hem de Türk pozıtıf hukuku-
na aykın bır uygulamadır Hak, hu-
kuk ve adalet tanımamaktır
Bu belgeyle Ataturk. malvarlığını
eşıt paylarla TDK ıle TTK'ya bağışla-
mıştır Ne var kı Ataturkçulüğü kım-
seye bırakmak ıstemeyen Eylul kahra-
manlan, hukuka ve vıcdana sığmayan
bır aymazlıkla, Ataturk'ün ıstenç oz-
gurluğünu tanımamışlar, onun yaşat-
mak ıstedığı kurumlan bozmuşlar
değıştırmışler ve tanınmaz konuma
getırmışlerdır
1982 Anayasası ıle gunyuzune cıkan
"Atatürk Kulrûr, Dil ve Tarih YDksek
Kurumu" devlete bağlı bır kuruluştur
"Cumhurbaşkanının gözetün >e deste-
ğinde, başbakanlığın buyruğunda"dır
(m 134) Ataturk kurumlan her ne ka-
dar 2876 sayıh yasa ıle "Yüksek Ku-
nım"a bağlanmış gıbı gostenlmışse de
gerçekte statulen değıştınlmış ve tüzel
kışılıklenne son venlmıştır
run başlıca nedenı budur 12 Eylulcu-
lenn Ataturk kurumlannı yaşattıklan
yolundakı savlannı cıddıye almak ola-
naksızdır Yaşatılmak ıstenen ve yaşa-
tılan yalnız kurumlann adlandır Baş-
ta kıtap ve kıtaplıklar olmak uzere
taşınır ve taşınmaz tum mallar "Yûk-
sek Kurum"a devredılmış, üyelenn
uyelık haklan ellennden ahnmıştır Bu
nedenle Ataturk'ün amaçladığı ve
malvarlığını ozgüledığı kurumlarla
Yüksek Kurum arasında hıçbır ben-
zerlık yoktur Kaldı kı Ataturk, bu
kurumlann devlete bağlı bır kamu ku-
rumu gıbı değıl özel hukuk tüzel kışısı
olarak çalışmalannı düşünmuştur
Bütün bu nedenlerle 12 Eylül'ün
haksız uygulamalannı duzeltmek yal-
nız sıyasal ıktıdarlann ışı dcğıldır
Daha çok parlamentonun ışıdır Ata-
turk e ve onun yapıtlanna sahıp çık-
mak, tüm sıyasal partılenn görevıdır
Hukuku hıçe sayanlann getırdığı hu-
kuka aykın yasalan eskı durumlanna
donüşturmek. adaletın de bır gereğı-
dır
Ataturk'ün vasıyetının geçerlı ve
kurumlannın çalışır duruma geünl-
mesı ıçın anayasa değışıklığıne gerek
de yoktur Bunun ıçın 2876 sayılıyasa-
nın değıştınlmesı yeterlıdır Çunku
anayasanın 134 maddesının 2 fıkrası
^ovledır "Türk Dil Kurumu ve Türk
Tarih Kurumu için Ataturk'ün vasiyet-
namesınde belirtilen mali menfaarkr
saklı olup. kendilenne tahsıs edılır.'" Bı
lındığı gıbı "tahsis" sozcüğu bır şeyı
bır kışıye ya da bır yere ayırma, bağla
ma ozguleme anlamına gelır "Kendi-
lerine" sozcüğu de Atatürk kurumlan-
ru amaçlar O halde anayasa yapımcı-
sının araaa. vasıyetname ıle gerçekle-
şen haklann, bu kuruluşlara aynlma-
sından başka bır şey olamaz Tahsıs
sozcuğunun bulunduğu yerde tuzel kı-
şılık vardır ve o tuzel kışıler de Ataturk
kurumlandır Anayasa, Ataturk ku-
nımlannı kendı bıçımlenyle korumak
ıstemıştır Onlan yıkan 2876 sayılı
"Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek
Kurumu Kuruluş YasasTdır, anayasa
dcğıldır
Ufakbirdeğişiklikle... ~
Son koalıs>on protokolunde "kişi,
kuruluş ve orgutlerin uğradığı Iter türlii
haksızlıkların giderileceği" yazılıdır
Bunun yanında "anavasa değişıklik-
leri gerçekleşinceye değin, anajasamı-
zın tanıdığı son sınıra kadar demokra-
dkkşmeye gıdileceği" de belırtılmışür
Atatürk kurumlannın. gerçek sahıple-
nne gen venlmesı ve Ataturk'e yapı-
lan haksızlıklann gıdenlmesı ıçın
anayasanın sırurlannı zorlamaya hıç
gerek yoktur Çunku 2876 sayıh >asa.
hukukun genel ılkelenne, objektıf hu-
kuk kurallanna olduğu kadar, anaya-
saya da aykındır Yasada yapılacak
ufak bır değışıklık, sorunu çozume ka-
vuşturacakür
Ikı yıl önce verdığı sozü 2 koalısyon
protokolunde yıneleyen sıyasal ıkü-
dardan, konuyu "hızla" ele almasını
beklemek ve tum sıyasal partılen gore-
ve çağırmak, her Türk vatandaşının
hakkıdır Ataturkçuluk yolunda boy-
lesıne bır uzlaşma, ulkemıze çok şey
kazandıracaktır Bırkaç gun sonra, 26
Eylul 1993 gunu Dıl Bayramımızın 61
yıhnı kutlayacağız Yetkıhler, bu so-
rumluluğu şımdıden duysunlar
PENCERE
ARADA BIR
MEHMET AKİF TUTUMLU Yargıç
Medya Deontolojisi
Klasık kamu hukuku ogretısınde basın, yasama-
yurutme-yargı erklerınden sonra devleti daha doğrusu
devlet yonetımını etkıleyen dorduncu guç olarak konum-
landırılır Ancak modernıst çağcılcı dunyada gelışen kıt-
le ıletışımı teknolo|isı bu sıralamayı basın lehıne değış-
tırmış ozellıkle gorsel-sozlu basını bırıncı sıraya oturt-
muştur Boylece Batı da merkezı devlet sıstemını hızlı
enformasyon (haber, goruntu araştırma, yorum) akışıy-
la' eksenmdenoynatan' medyalartoplumlarınegemen
guçlerı halıne geldıler
Artık sıyasetten futbola, sanattan savaşa değin her
turlu yaşam fenomenı medyalar (kıtle ıletışım araçları)
tarafından bıçımlendırılıp topluma sunulmaktadır Boy-
lece yaşam-haber dıyalektığmden uretılen medyatık bıl-
gıler tuketılen bır nesne bıçımınde toplumsal dolaşıma
(tedavule) çıkarak ' kamuoyu' nu oluşturmaktadır Med-
yaların yaşamımıza kattığı olumlu oğelerın yanı sıra
getırdığı olumsuzluklar da vardır Bellı bır ıdeolojının ya
da soylemın topluma dayatılmasıyla dıyalektık bır ıletı-
şım modelını dıştalalayan yayıncılık yontemıyle, ozel
yaşamın gızlılığıne, kışı hak ve ozgurluklerıne saygı du-
yulması gıbı hukuksal ılkelere sırt çevırebılmesıyle
Oolayısıyla ahlaksal ve odevbılımsel (etık ve deontolo-
|tk) bır arka-plandan, çerçeveden yoksun bır medya an-
layışı sağlıklı toplumsallaşmayı engelleyen sosyo-pato-
lojık enformasyonu yaratmaktadır Nıtekım Fransız
toplumbılımcısı J.Baudrillard modernıst toplumda med-
yaları ' haberın ahlaksızlık aşaması, teronzmın kayna-
ğı" olarak yorumlamaktadır
Bu nedenle Batı dunyasında olduğu gıbı ulkemızde de
medyalann dayanılmaz gucunu ', oluşturulacaketıkve
hukuksal bır çerçeve ıçınde denetlemek gerekıyor He-
nuz boyle bır yasaya ve medya geleneğıne sahıp olma-
dığımız ıçındır kı hemen her gun bellı kışıler, bellı duşun-
ce çevrelerı bellı sosyal veya sıyasal çevreler 'medya
ateşıne' maruz kalabılıyor, kışı hak ve ozgurluklerı, kışı
onuru 'basın ozgurluğu kamuyu aydmlatma ılkesı'
kısvesı altında açıkça cığnenebılıyor
Kuşkusuz medya tarafından hakarete uğrayan veya
gerçek dışı suçlamalara muhatap olan gerçek ve tuzel
kışılerın hukuksal ıstemlerde (tazmınat talebı ceza da-
vası açmak gıbı) bulunma haklan vardır Ne var kı asıl
sorun kışısel olmaktan cok toplumsaldır, toplumun tek
yönlu ve denetımsız yayınlarla gudumlenmesı hatta al-
datılmasıdır Bu nedenle kışısel hak ve ozgurluklerle
toplum yararınatartılacağı, ayrıca bu ozgurluklerın "ha-
ber verme' ' kamuyu aydmlatma gıbı bellı başlı basın
ozgurluğu ılkelerıyle denge ıçınde tutulacağı bır temel
norma gereksınım vardır Bu gereksınım sıradan bır ya-
sa boyutunu aşmakta, deyım yerındeyse, ' mınımum
anayasa' kavramına ulaşmaktadır Boylesınetemel bır
normun hazırlanmasında öncelıkle çeşıtlı toplumsal du-
şunuş onerı ve eleştırı bıcımlerının dıle getırılebıleceğı
demokratık platformlar oluşturulmalıdır Dıle getırmeye
çalıştığımız amacın onumuzdekı yasama yılı ıçerısınde
gerçekleşmesını umuyoruz
OKURLARDAN
Tepkislzlepe çagn!
Tepkısız toplum olduğumuzu soyler dururuz Doğrudur
Ama bır toplumda aj dın denen kışıler de tepkısızse, ışler o
zaman kotudur ışte
VIiUi F.ğitim Bakanlığı, \ apüğı bır açıklama ıle 3 Ağustos
1990 tanhınden once goreve başlavan oğretmenlere
"zorunlu hizmet muafıyeti" geürdı (Daha once de bu
muafıyetl5 10 1978 oncesınde goreve başlayanlar ıçın
geçerhydı ve o zaman da tepkısızdık ) \yru meslekte
çalışan kışıler arasındakı "adil çalışma koşullan"na aykın
olan bu uygulamav a ogretmenlerden tepkı gelmedı
Geleceğını de sanmıv onım Çunku "Bana dokunmay an yılan
bin yıl yaşasın" duşuncesı egemen hâlâ
Şu anda "zorunluhizmet bolgesi"nden beter bır yerde
çalışıyorum v e ben de zorunlu hızmete gıtmeye
"zorunhı"yum Durumlan benımkınden farklı olmayan pek
çok -bmlerce- arkadaşa seslenıyorum Bıraz tepkı lutfen,
bıraz tepkı Fahrettin Koyuncu Turkçe öğretmenı
MACINTOSH'LA
Dergi mizanpajı yapabilen eleman
aranıyor.
TİYATRO...TİYATRO... DERGİSİ
TEL: 243 35 33 -243 72 77
adaletistivor
'Adalet ülkenın temelıdır". Özdeyış, toplum adına yapılan ış ve
ışlemlenn (kamu hızmetı=devlet faalıyetının), üremış son eşıtlik
anlayışına uygun olması zorunluluğunu anlatır. Adalet zorunludur;
çünkü sağlanmadıkça halk kıtlelenmn bırlıkteve banş ıçınde
yaşaması (düzen) olanaksızdır.
GALİP YAĞCI İstanbul Barosu avukatlarından
A
dalet,eşıtlikdemek Vurdu-
ğu yukun, devenm ıkı >anı-
na asılan denklenne ve
bunlann eşıtlığınden oluşan
dengeye "el-adl". demış
Arap(l) Bıztaydenz Tay-
lar denk olmadı mı, hayvan adım atar at-
maz yuk tepetaklak olur "Can yongası"
zarara uğrar
Yuk, ölçusu belli nesnedır, duragan
edılgen Dengesı, ağırlığırun ıkıye böîün-
mesınden ıbarettır Yaşamsa, devıngen.
"Eşit ya da özdeş iki kişi ve ilişki bulunmaz"
toplumda Bu alanda adalet hem so>ut
hem somut bır ıçenk alır Somuttur eşıtlığı
anlatır Soyuttur. "eşith'ğin ne olduğunu
söylemez" (2) Boylece devınımın sureklı
değışürdıgı eşıtlik anlayışını surgıt kapsar,
başka deyışle eşıtlik anlayışının değışmesı-
ne elvenr Bu nıtelığıyle hukuku somuta
yonelten, objektıflığı (keyfı olmamayı) sağ-
layan bır kılavuz olur
"Adalet ulkenin temelidir". Ozdeyış. top-
lum adına >apılan ış ve ışlemlenn (kamu
hızmetı = devlet faalıyeunın), uremış son
eşıtlik anlayışına uygun olması zorunlulu-
ğunu anlatır Adalet zorunludur. çünku
sağlanmadıkça halk kıtlelenmn bırlıkte ve
banş ıçınde yaşaması (düzen) olanaksızdır
Bunu ınsanımız şöyle soyler Biri yer biri
bakar, kıyamet ondan kopar.
Yargı organının yetkı-gorevh olduğu
yargılama hızmeü, kamu hızmetlennden
sadece bındır Oyleyse. adalet, yargı ıçın ol-
duğu gıbı yasama ve yurutme organlan (sı-
yasal ıktıdar) ıçın de kılavuz olmalıdır
Adaletın bugunkü ıçenğı nedır
17
Ataso-
zumuz, halk düşuncesındekı ıcenğı ven-
yor Bu algı evrensel tanıma uygun Ger-
çekten, ıkı yüzyıldır ınsanlık, toplumsal
eşıtsızhğın doğal olmadığının bıhnande
Ve bır yüzyıldır kılavuz, "ınsanın ınsanı so-
murmemesı"' doğrultusuna yönelmış
Yenı bır adalet yılı başladı Yasa gereğı
Yargıtay'da acılış torenı yapıldı Ne acıdır
kı Başbakan'm, ürpermeden "devlet çök-
tû" dıyebıldığı bır ulkede yaşıyoruz (3) Bır
başkası, İsvıçre bankalannda parası olma-
yanı "ûlkenin nereye gjttiğıııi bilmemekle"
suçlayabılır Kımı alabıldığıne olanaklıysa,
kımı de saynlığa tutulur Çokse ne gam
Zaran, olanaksız sağlıklılar çekecektır Sa-
vaş halkı kıracaktır Işte bu yüzden top-
lumlan var eden, uretıp gelıştıren, "tarUıi
yapan" kıtle (halk) banş v e adalet ıster De-
mokrası kurumu olan yargı, bu nedenle
halkındır Sorunlannı halk çozecektır
Yargı sorunu, yargılama hızmeürun ul-
kenın sorunlanna çözüm getırememesını
deyımlıyor Adhyenın yenı bır hak algısı-
na ulaşan ınsana ıstedığr pa>ı vermemesı
kışılen konması gereken statuden başkası-
na koyması durumunda yargıda bır sorun
ülkede yargısal bır sorun var olur Adlıye-
den umut kesılır Bunun hukukçulardan
kaynaklandığmı soyleyebılmek ıçın sıyasal
ıktıdann. yetkı gorevlı olduğu şu temel ko-
şullan sağlamış olması gerekır Adıl bır
duzen oluşturacak yasalar yapılması, yar-
gıya bağlı olmayan yargılamaya yardımcı
kurumlann gorevlennı gereğınce yapması,
hukukçu eğıtımı. seçımı ve atanmasında
ozen, ışe denk ücret. yeter kışı, araç-gereç
tktıdann bunlan yargıya sağladığı soylene-
mıyor Posta dağıtıcısı bıle gecıkmeye yol
açabılıyor Başta anayasa olmak üzere (4)
yasalar, üretıcı katmanlann toplumu ılerle-
tecek nesnel koşullan yaratmasına elver-
mıyor Yurutme organının ızledığı "yasa
>oksa, yasak var" (5) anlayışı, toplumun
önünu busbutun alıyor Adlıyeye bağlı po-
lıs gerçekleştınlemrvor Barolar Yargıç ve
Savalar Kurulu, bakanhk vesayeünde
Kadronun yansı kadar yargıç, savcı açığı
var. kapatılamıyor Sabancı Center'a tay
olması gerekmez, hızmete uygun bına, ya-
pılamıyor Dınsel hizmet yargıya yeğ tutu-
luyor Devlet borçlandınlmış, bütçenın
uçte bın faızcıye gıdıyor Anamız gehrlen
toplayacağına. evdekılen. PTT'nın Tsın-
den satmaya başlamış
İküdann odevlennden dolayı ulkede
"yargınm sorunlarından" söz edılıyor
"Yargı sorunu" va da "yargısal sorun" var
denılmıvor ve bunlar yargı uyelennın şu
eylemlennın yaygınlaşmasını anlatır olu-
yor 1) Gorevın savsaklanması, 2) Gorevın
kotuye kullanılması, 3) Hukuksal dogma-
tızm
llk ıkısı suç Aynk durumlar Denetımın
ışlememesı ış çokluğu, can guvensızlığı, ışe
denk gelır sağlayamama ve yasalann adı
1
olmamasma dayanan yabancılaşma gıbı
nedenlerden gehşebılır Sozgehşı, bınler
artık avukata, "Bu işe kanşma!" dıyebıl
mektedır Teror ortada Ve bınlen mılyaı
çalarken, sımıt çalanı yasadakı cezaya
çarpürmak adalet duygusunu ezer Göru
luyor kı, tersınden bakılsa da deneüm dı
şındakı nedenler yasama-yurutmeyı ışareı
edıyor
Gerçek yargısal sorunu, uçuncu duruır
oluşturabılır Yargıç, savcı, avukat, (yurür
luktekı yazılı kurallara) pozıtıf hukuk?
bağlı kalmakta, yasalan adalete uygun de
ğerlendırememektedır Yargılama dogma
lık bır rutelık almaktadır Bunun nedenler
de savılabılır a) Toplumda oluşan hak an
layışının algılanamaması (tıye yasama
uzak durmaktadır), b) Değışen hak anlayı
şının gormezden gelınmesı (uye halka karş>
durmaktadır), c) Zaman dardır (kışı başın?
ış çoktur) Yasarun çıplak anlamına bağl>
kalınır Gorev yenne gelır. ama adalet ger
çekleşmez Anlaşılıyor kı, dogmatızmın bu
ucu da eğıtım, seçım, personel gıbı neden
lerle yıne ıktıdarda
Adhyeden soğumaya, şu sıra, yargıç vç
savcı başına ışçokluğunun yol açtığına ına-
nılıyor Demek. yargmın yargısal olmayan,
ıktıdardan kaynaklanan sorunlan var Sı-
yasal ıktıdannsa, seçıcı halkın elınde olma-
sı kuraldır İşte bu gereğe ve özdeneüme de
katkı vermek üzere yargı, sorunlannı halka
gotürmenın yolunu bulmalıdır
Turkıye ınsanı bılmelı Laık ve bağımsız
yargının, toplumsal gelışmenın toplumsal
çozülmeyeçevnlmesındepayıyok Enyet-
kılının "çokme" duyurusu bıle hukukçula-
nn gorevlennı savsaklamalanna, kotüye
kullanmalanna yol açmayacaktır Bağım-
sızlığa ve ozgürluğe bıçımlenmış yargıç,
savcı, avukat, uşakhğa kaçamaz Halktan-
dır Halkladır Görevını gereğınce. ozve-
nyle ve ağırbaşklıkla (onurla) yapmayı
surdurecektır Ve adalet yılına başlarken
sıyasal ıktıdardan "getikmeyen adalet" ıs-
temektedır
I) t Zekı Eyüboğlu Turkçenın Etımolojı Sozluğu ts-
unbui 1991
2)VecdıAral Hukuku Bıbm Yapan Nedır Ist Barosu
Dergısı c 66 7-9 1992
3) V, dvuz Donat Mıllıyet 20 8 1993
4)HalıtÇdenk Cumhunveı 9 8 1993
5)BulentTanör Turkı>eranİnsan Haklan Sorunu îs-
lanbul 1991 c l s236vd
TARTIŞMA
Bir profesör bunu nasü yapar!..
aşbakan,
unıversıteye
gıremeyen440bın
oğrenayı
unıversıteye
yerleştırdığınıve
bunu nasıl yaptığını açıkladı
Açıklamaya gore, oğrencıler
açıköğreümealınacaklar Bu
eğıtım duzenı ıçınde öğrenım
görecekler mezun olunca ılgılı
fakulteden dıploma alacaklar
llk bakışta, bu modelın
"üniversite önünde birikmiş
öğrenci sorununu' çözdüğü
düşunulebıhr Fakat, bu bır
yanılgıolur Bu>anılgıyı
saptamak ıçın ünıv ersıte eğıtımı
ıle açık öğretımı karşılaştırmak
veterlıdır
Ûnıversıte eğıtımınde bılgı
nakletmekle yetınılmez
Probleme yaİdaşma teknıklen.
bılımsel bılgıye ulaşma yollan
oğretılır Oğrencınıneleştırme,
sorgulamaietencklen
gelıştınlır Ögrencıye araştırma
ruhıı aşılanır Duşunce sanatı
oğaiılır
Avık oğrclımde ıse oğrenaler,
kıtapvcnoılardanTV de
unldlılan dcrslerden bılgı
edınırler Kendılenne sunulan
bu bılgılen ezberlerler
Oğrenalen. bu ıkı farklı
sıstemlerden bınne kaydedıp
dığennden mezun etmek,
gerçek bır aldatmacadır
Kamuoyunun gozunu
boyamaktan başka bır şey
değıldır
Bu karar, oğrencılenn değer
hukumlenru, moral sıstemlennı
dezedeleyecektır Sınava
çalışıp hazırlanan ve başan
gostererek, örneğın, hukuk
fakultesıne gıren \)\\ oğrena,
sınavı kazanamayan
arkadaşının da açık oğretımden
gecerek hukuk fakultesınden
dıploma alacajğmı oğrenınce
sarsılacaktır Ulkenin sıstem ve
kurumlanndan şuphe etmeye
başlayacaktır Çalışma hırsî
kaybolacaktır Hak ve adalet
duygusu zedelenecektır
Başbakan'ın modelıne gore
oğrenım görecek oğrencılenn
geleceğı parlak değıldır Çünku
açık oğretıme ahnacak 40 bın
oğrencı. hizmet sektorunü
ılgılendıren konularda oğrenım
gorecektır Ulkemızın hizmet
sektorü bu boyutta ınsan
gucünü ıstıhdam edemez
Bundan dolayı, Başbakan'm
bu modelı, devlet kapısında ış
bekleyen dıplomab ışsızlenn
sayısını arttırmaktan başka bır
ışe yaramaz
Başbakan profesordur
Ünıversıtenın nıtelıklennı,
unı versıte eğıtımının nasıl
olması gereküğını bılır Buna
rağmen yanlış bırçozumü
ûnıversıte reformu dıye
kamuoyuna sunmasının
nedenı, kısa surede pohtık
başan kazanma hırsıdır
Pohtık geleceğını aydınlatmak
ıçın popuhst polıtıkalar
uretmekgayretıdır Populıst
pohtıkalardan buyük zarar
gorecek kurumlann başmda
ûnıversıte gelır Bu nedenle,
Başbakan'ın populıst,
ûnıversıte operasyonu, YÖK
sıstemı ıçınde zor nefes alan
Türk unıversıtelenru bıtkısel
hayata sokacaktır
Şuphesız gelecekte, araştınalar
Başbakan Çiller'ın
polıtıkalannı da ınceleyecek ve
değerlendıreceklerdır
Üruversıte reformu dıye
sunduğu yanlış modeh
gorduklennde varacaklan
hüküm şu olacaktır Bır
profesör bunu nasıl yapar
1
Prof.Dr.ErenOmay
ÎTÜ
Şıvas'ın Evleri ve
İnsanları...
Cumhurıyet 2 yı ızlıyor musunuz9
Sanat, bılım ve kul-
ture dayalı bır gazete
Pazartesı gunu çıkan Cumhurıyet 2'nın bırıncı sayfa-
sında şu haber yer alıyordu
' Mıman ozellık gosteren eskı Sıvas evlennın sayısı
gun gectıkçe azalıyor Kultur ve Tabıat Varlıklannı Koru-
ma Kurulu'nca tescıllerı yapılmasına karşın odenek ye-
tersızlığınden koruma altına ahnamayan tarıhı evlerın
bırçoğunun tescılı duşmuş durumda Eskı Sıvas evlen-
nın en guzel omeklennden bırı sayılan Dıvrığı'dekı Ab-
dullah Paşa Konağı yok olmakla karşı karşıya Yetkıhler
konağı kurtarmak ıçın yerlı kaynak bulamayınca yurtdışı
olanakları araştırıyorlar Sıvas II Kultur Muduru Mehmet
Talay, Sıvas ı gezmeye gelen ve Strasbourg Kultur Mu-
duru nun arkadaşı olan bır Fransız a konuyu anlattıkları-
nı belırterek Bu kısı daha sonra gonderdığı yazıda
Strasbourg Kultur Mudurluğu ıle ılışkıye gecebıleceğı-
mızt bıldırdı Kultur Bakanlığı ndan ızın aldıktan sonra
resmı ılışkıye gecmeyı duşunuyoruz dedı
Konak 1899-1902 yılında Dıvrığı nın koklu aılelerın-
den olan Abdullah Paşa tarafından yaptınldı '
Cumhurıyet 2 de konağın renklı resmı de vardı guze-
lımyapıhuzunlu yalnız ve dokuluyor
Dıvrığı de tescılı yapılan 240 evden coğu yıkılmış, ta-
rıhsel değerı olan 80 ev kalmış
•
Mehmet Demirkaya'nın Cumhurıyet 2'dekı haberını
okuyunca duşunceye daldım, Şıvas'ın evleri bırer bırer
yıkılıyor
Ya ınsanları'?
Ev, ınsan demektır, ıkısı bırbırınden ayrılır mı' Demek
kı Sıvas ta hıç kımse tanh ve sanat değerlerıne sahıp
çıkmayı duşunmuyor ya da duşunenler azınlıkta kalmış-
lar İl Kultur Muduru ne yapsın'? Sıvas'ı gezmeye gelen
Fransız a sarılıyor
Çunku Turk ten hayır yok
Fransız, Anadolu nun bır ucundagorduğu konağa vu-
ruluyor, bellı kı Abdullah Paşa Konağı geçmışın guzellı-
ğınvbugune taşıyor ama Sıvas kendı tarıhıne sırt çevı-
rınce ış Strasbourg a kalıyor Strasbourg u goren bılır,
bu kent 1870 te ve ikıncı Dunya Savaşı'nda yıkılmışür,
şımdı bal dök yala
1
Kuçuk Fransa adlı mahallesınde-
kı ahşap evler pırıl pırıl bakımlıdır, ama bu da yetmıyor,
Strasbourg a yerleşen uygarlığın elı, Sıvas ın Dıvrığı ıl-
çesıne uzanacak
Ne ayıp bızım ıçın
Strasbourg nere?
Dıvrığı nere?
•
Sıvas ın evleri
Ve insanları
O Sıvas kı daha gecenlerde Madımak Otelı nde 37 ay-
dın, sanatçı yazardırı dırı yakıldı
Evler yıkılmış çok mu'?
Dıvrığı'de Sıvas evlennın en guzellerınden Abdullah
Paşa Konağı'nın pencerelerı oyuk gozler gıbı kor kor
bakıyor, ama aldıran yok' Çunkü uygarlık ıle barbarlık
arasında Sırat gıbı kıldan ınce kılıçtan keskınce bır köpru
var Bır toplum tarıhıne yalnız kılıç kalkan oyunuylayak-
laşırsa ınanç bağnazlığının çarpık açısından külturunu
boğmayâ kalkışırsa uygarlığın guzellığınden ve yaşa-
mın mutluluğundan uzağa savrulur hınçla kınle, duş-
manlıkla keskın sırkenın kupune donuşen ınsanlar,
kendılenne de çocuklarına da yazık ederler
Sıvas ta ekılen yobazlığın tohumları insanları yakar
evleri yıkar
Inanıyoruz kı Sıvaslıların çoğunluğu, bu gıdışe evet'
demeyecek kadar aydınlık ınsanlardan oluşuyor
YEŞİLYURT
TURİZM ANONİM ŞİRKETİ
YÖNETİM KURULU
BAŞKANUĞI'NDAN
Şırketımızın Ortaklar Olağan Genel Kurultop^antısı15 Ekım 1993 Cuma gunu
saat 10 00 da IT U Vakfı Maçka Sosyal Tesısı Konferans Salonu nda asağıdakı
gundemle yapılacaktır
Sayın ortaklanmızm toplant tarıhınden en geç bır hafta once şırketter gırış kart-
lan alarak toplart ya katılmalarını toplantıya bızzat katılamayacakortaklanmızın
kend lennı bır selah yetname ıle toplantıda tems i ettırmelenn rıca edenz
Ortaklara gonderılen ışbu davet meKtubu gırış kart yenne geçer Selahıyetna
melerın toplantı gtnunden en geç bır hafta ofice sırkete brazı gerekır
1992 yılına a tbılanço Karve Zarar Cetvellen ıle yonetım kurulu Denetçı Rapor-
lan 27 Eylul 1993 tarıhınden ıtıbaren şırket merkezınde ortaklann ıncelemesıne
hazır bulundurulacaktır
Sayın ortaklanmızın bılgılenne sunulur
GÜNDEM
1-Açılış toplanbbaskanlıkdıvamteşkılı
2 Dıvana toplant tutanağını ımzalama yetkısı verılmesı
3-1992 yılı yonetım kurulu ve denelçı raporlannm okunması goruşûlmesı ve
tasvıbı
4-1992 yılı bılanço ve kar-zarar hesaplannın tetkıkı ve tasvıbı ve 1992 yılı kar/
zarar hesaplan hakkında ve şırket olağanustu yedeklen hakkında karar alınması
5- Vefat dolayıa ıle boşalan yonetım kurulu uyelığıne şırketımız hukuk muşavırı
Bulent Gurpınar ın tayınının tasd kı
6- Yonetım Kurulu uyelennın ve oenetçılerın ıbraları
7 Yonebm kurulu uyelermın seçımı ve ucretiennın n tespıtı
8- Yonetım kurulu uyelenne Turk Tıcaret Kanunu nun 334 ve 335 maddelerı
uyarınca ızın venlmesı
9- Denetçıler seçımı ve ucretlerının tespıtı,
10- Dılekler
SELAHtYETNAME
YeşılyurtTurızm A Ş nın 15 Ekım 1993 gunu saat 10 00 da yapılacak olağan ge-
nel kurul toplntısma benı/bızı temsılen tam yetkı ıle katılmaya adıma/adımıza oy
vermeye ılgılı yasalar ıle şırket anasozıeşmesıne gore sahıp olduğum/olduğu-
muztum haklarımızı kullahmaya yetkılı olmak uzere şırket hıssedarlarından sayın
ı vekıl tay n ettım
Hıssedann adı soyadı
Hısse mıktarı
Ovadedı
Iııı^ı
BURÇELİK
BURSA ÇELİK DÖKÜM SANAYİİ AŞ
YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN
ŞırketımızSermayesrnın 6 750 000 000 -TL den,
13 500 000 000 -TL'ye yukseltılmesınden dolayı
Bedelsız Dağıtılacak Hısse Senetlerı 23.09 1993
tarıhınden ıtıbaren, Organıze Sanayı Bolgesı Yeşıl
Cad No 20-Bursaadresındekı şırket merkezınden
1 (bır) no'lu Yenı Pay Alma Kuponu karşılığında
verılecektır
Hamılı Hısse Senedı Sahıbı Ortaklarımıza
Duyurulur
YÖNETİM KURULU