22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18FVLÜL1993CUMARTESİ HABERLER Murat'ınbaşaracağınainanıyorum Neşe Karayalçm 31 yıldır beraber olduğu eşi SHP Genel Başkanı Murat Karayalçm'ı anlattı IŞIKKANSU ANKARA - Bahçeye girildiğinde. dut gölgelerinin arkasında fıstık yeşili ev gözüküyor. Elmalann üze- rindeki meyveler neredeyse yere değecek... Eve gir- meden önce, sevimli bir ankarakecisi heykeli karşıhyor sizi. Karayalçmlar, yaklaşık 2 yıl önce bu konula yerleşmişler. Geçmişte Ziraat Bankaa'na ait olan bu eski Ankara evı, belediye başkanhk konutu olarak Başkent'e kazandınlmış. Evin. bugünkü durumuna gelmesinde Neşe Karayalçın'ın büyük emeği geçmiş. Yüksek tavanb. geniş oylumlu ev, özenle döşenmiş. Salonun köşesinde duran çini soba, odaya gülümsüyor gibi. Neşe Karayalçm, evinden hoşnut. Yakındığı tek nokta, otobüslerin bır bölümünün, yandakı cadde- den geçmesi ve çok gûrültü yapmalan. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçm'ın eşi Neşe Karayalçın. kahvelerimizı ikram ediyor. Söyieşimız başlıyor: -Saym Murat Karayalçm, gerek belediye başkan- fağna, gerek SHP Gend Başkanuğı'na adaylığını kovmadan önce size daıuştı mı? KARAYALÇIN - Ben belediye başkanı, ben parti başkanı olayım mıT dıye hiç konuşmadık. Ama, ev- deki konuşrnalar, o yola zaten kendilığinden dökül- dü. Zaten biz çok arkadaştzdır. Benden müsaade al- mak gibi bır şey değil, de hep konuşuldu. Yoksa, 'Ben şunu olayım, bunu olayım' ğıbı özel bir şey ko- nuşmadık. -Eşimrin SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- droası olması nasıl bir duygu? KARAYALÇIN - Çok mutlu oldum. Doğrusu. bu kadar mutlu olacağımı tahmin etmıyordum. Sa- yın Erdal İnönü, genel başkanlıktan istifa etmeden önce Murat'm parti başkanhğı söz konusu oluyor- Birbirini görsen de, görmesen de, uzaktan da görsen, birbirinin ne hissetüğini biliyorsun. Nerede, ne yardım yapabileceğinı biliyorsun. İnsanlann birbi- rini daha çok tanıması, birbinne daha şefkatli, daha anlayışlı olmasını sağlıyor Murat'ın yeni konu- munun bir sorun getireceğıni sanmıyorum. - Evin bütcesi sizden sorulurmuş. Murat beyin, eve yapdacak harcamalara yönetik size berhangi bir tel- kini olur mu? KARAYALÇIN - Parayla ilgilı hıçbir şeyi öner- mez. Kaç lira maaş aldığıru da sorsanız. bilmiyor- dur. Kaç lirayla ne yapılır. evmızde ne yapılmıştır da. ona masraf edılmışıir, ne kadar tasarrufumuz vardır? Hiç böyle şeylerie ılgıli, yanı parayla ilgili ko- nularla uğraşmaz. Bunlann hepsini bana bırak- mıştır. 'Zarnan zaman. biraz tasarrufumuz var mı?' diye sorar. İşsiz kabrsam şu olursa. bu olursa gibi böyle bir şeylerden biraz korkar. Çünkü ben. biraz dostlanmız, eski arkadaşlanmız. 25-30 scnclik ar- kadaşlanmız var. Partilerimizi, özellikle hep beraber yapmaya çaiışıyoruz. - Ya tatiller? Tatik de çtkamıyorsunuzdur herhal- de? KARAYALÇIN - Evlendiğımizden bu yana hıç- bir zaman 10 günden fazla tatıl yapmadık. En uzun tatilimız 10 gün oldu Genellikle de. hep onun içinde bayramlar olmuştur. Murat, "Hayatımda bir ay izin alayım da. tatıl yapalım' demedi. Hiç öyle bir şansımız olmadı Her zaman işini çok ciddiye aldı, 'Aynlamam' dijerek. En son Kurban Bayjamı'nda bir tatil yaptık. Kurban Bayramı'nın son günü Erdal Bey'in istifası ile birlikte şoke olmuş bır şekilde An- kara'ya döndük. Tatilimizin son gününde, yalnızca telefonlarla konuşuldu. Tatille ilgili hiçbir şey yapı- Imadı - Bundan sonra yaşammızda bir değişiklik olacak lannı okuyor. Bu sıralarda daha çok felsefi kitaplar okuyor. Ben ise. daha çok roman okuyorum. - Murat Bey, hangi yemekleri sever? KARAYALÇIN - Kuru fasulye sever. Et sevmez. Daha çok sebze yemeklerinden hoşlanır. Bunca se- nedir, "Şunu yapsana' dedığini duymadım. Bazen bunalıp da "Bir vemek söyleyin' dediğim zaman bile, 'Ne ıstersen yap' derler. - İş yaşamma atibmşsmız. Dekorasyonla ilgOeri- yormuşsunuz. Bir sûre ev tşlerinden mi kopmak iste- diniz? KARAYALÇIN - Bir kere, bu evi döşerken, bu iş- ten çok zevk aldığımı hissettim. Zaten senelerdir bu işten zevk aiıyordum. Bu evi döşerken ne kadar zor bir iş olduğunu gördüm. Çok hoşlandığımı farket- tim. Zevklerimizde çok anlaşüğımız bir arkadaşım var. Bu evi döşerken, eşyalan birlikte aldık. Onunla beraber bir yer açük. Arkadaşimın eşi mimar. Parayla ilgili hiçbir şeyi önermez. Kaç lira maaş aldığını da sorsanız, bilmiyordur. Kaç lirayla ne yapılır, evinizde ne yapılmıştır da, ona masraf edilmiştir, ne kadar tasarrufumuz vardır? Hiç böyle şeylerle uğraşmaz. Bunlann hepsini bana bırakmıştır. du, ceşitli çevrelerden, 'Böyle birşey dûşünmez mi- siniz?' gibi. Ben, hep böyle şeyter açıldığı zaman bek- diye başkanbğına bir 5 sene daha devam etmesini dûşünüyordum. Ben de doğrusu farkına varmadan, onun arzusuyla isteğıyle beraber; bu havaya girdim, sonradan da çok memnun oldum. - BUdJğüniz kadarı>1a siz Çerkezsniz, Saym Murat Karay alçın da Karadenizli. Bir Çerkez ile bir Karade- nizlTnin anlaşnıası nasıl oluyor? KARAY ALÇIN - Herhalde, iki msanın anlaşması oluyor. İnsanlann ırki özelliklerinden anlaşma farkı olmaz. İnsanlann değişık karakterleri vardır. birbiri- ni tutar, tutmaz. Irkı nedenden dolayı değıl. - Saym Murat Karayalçm'ın çevresine, oğlu Alp ile çok yakından UgUenemediğinden yakmdığı biliniyor? Oğhıyla ve eviyle fazla Ugüenememesi kendisinde bir burukluk yaratıyor mu? KARAYALÇIN - Öyle çok evde olmamaktan yakıruyor, ama onun 'Niye olamıyorumT diye dü- şünecek vakti olmuyor. Alp'i gördüğü zaman işte, 'Ah, olamıyoruz' diyor, ama geciyor gjdiyor. Çünkü oğlumuzun da öyle bir yaşı ki, çok fazla bıze ihtiyacı yok. Şu sırada, en fazla arkadaşa dönük olduğu yaş- ta. O bizim için kurtana bır vaaf tabii. Daha küçük olsaydı, bize daha çok ihüyacı olsaydı, babası da daha çok burukluk duyardı. - Murat beyie 31 yıldır berabersiniz. Sizce, Sayın Murat Karayalçın'm yeni konurau bu mottuluğu göl- geleyecek mi? KARAYALÇIN - Yanı birbinmizı iki senedır ta- nıyor olsaydık, belki bu daha fazla sorun olurdu. 31 senedir beraber olunca, bu daha az sorun oluyor. Neşe Karayalçın 1944'te Ankara'da doğdu. Ankara Kolleji'ni bitirdikten sonra Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Farsça Bölümü'ne girdi. Ancak buradan mezun olmadan eğitimine ara verdi. 1962 yılında Murat Karayalçm ile evlendi. Bir çocuk annesi olan Neşe Karayalçın şu anda dekorasyon işi ile uğraşıyor. eh açık sayıhnm. Hesapsız harcamalar yapanm. O zaman biraz paniğe kapıhr, parayla ilgili herhangi bir önerisı olmamıştır - Bu eve Ugisizlik değil de, size güvenme herhalde? KARAYALÇIN - Hayır, hayır. Paraya ilgisi yok yani. Mesela, insanlar çarşıya çıkar, bır şey bakar. kendine bir şey alır. Hiç böyle bir huyu yok. Yalnız şimdi değil. esİciden beri böyle. - Sa\ m Murat Karayalçın'ın yeni görevinden dolayı bir ktskancjık hissediyor musunuz? KARAYALÇIN - Hayır. Çok hoşuma gidiyor. Bir tek. bazı özel gjttiğimiz yerlerde, o sırada gelip kendisini esir ahp, sorunlannı söylemekten çok ra- hatsız oluyoruz. Çünkü, o da bizim özel zamanımız zaten çok az. O zaman rahatsız oluyoruz. - Fazla boş zamanmtz yok sanınm. Bu zamanı ya- rattığını/ zaman nereye gklersiniz? KARAVALÇLN - Sınemaya gidenz. Yemeğe çı- kanz. Eymir'e çok giderdik, yürürdük. Ormanda yürürdük. Bu sıralarda pek bir şeye vakit bulamı- yoruz. Eşimızle. dostumıizla beraber heryere gideriz. - Murat Bey, en çok kimlerle obnak ister? KARAYALÇIN - Ankara Anakent Belediyesi Genel Sekreteri Tinıur Erkman Bey. DPT'den eski mıdnr? KARAYALÇIN - Bundan öncekinden farklı ol- mayacakür. Murat'm elinde daha büyük güçler ve imkanlar olacağı için kendinı daha çok tatmin ede- cek. Memlekete daha fazla ışler yaparak, bunu ya- pabıleceğine inanıyorum. Daha mutlu olabileceğine inanıyorum. Onun yapüğı işten mutlu olması, beni de mutlu edecektir. -Bir lider eşi sizce nasıl otmalı? KARAYALÇIN - Bir kere kendisi olmah. Dola- yısıyla; her b'der nasılsa. onun kansı da, onun kansı nasılsa öyle obnab. Bir lider eşi gibi bir tip düşüne- miyorum doğrusu. Her lider eşi, başka bir kişidir. Her insanın başka olduğu gibi - Sanata düşkün olduğunuz biliniyor. Bu durum, Murat Be> 'in siyaset yaşanuna nasıl etkide bulunur? K.4RAYALÇIN - Güzellikleri sevmek. her şeyi güzel etkıleyen bir şe>dir. -Şiir se>er misiniz? KAR.4Y ALÇIN - Çok fazla merakb degilim. - Ya Murat Bey? KARAYALÇIN - O da değil. - N'eier okursunuz? KARAYALÇIN - Murat, daha çok felsefe kitap- başımız sıkıştığı zaman bize destek oluyor. İyı kötü şimdilik böyle yuvarlanmaya başbyoruz. -Siyaset sözcüğü size ne>i annnsatryor? KAR.4YALÇEM -Cıddi bır ışi. -Demokrasi? KARAYALÇIN - Herkese layık. •Ya lider? KARAYALÇIN - Çok iyi olmah. -Murat? KARAYALÇIN - Lider. -Sevgi? KARAYALÇIN - Insanlara en çok lazun olan şeylerden. -Ev? KARAYALÇIN - Bu fikrin parçalanndan. -Çocuk? KARAYALÇIN - Azı iyi, çoğu fazla. - Sayın Murat Karayalçın, titiz mktir? KARAYALÇIN - Hayır. Daha doğrusu işle ilgili bazı konularda titiz. İşle ilgjb konularda zaman za- man sinirü olduğu konusunda şikayet ederler biraz. Evde. öyle özel bir titizliği yok. - Murat Bey, yeni görevierinde başarılı olacak mı? KARAYALÇIN-Olacak azı özel gittiğimiz yerlerde, o sırada gelip kendisini esir ahp, sorunlannı söylemekten çok rahatsız oluyoruz. Çünkü, o da bizim özel zamanımız zaten çok az. O zaman rahatsız oluyoruz. - Bu yargıya varmamzm nedem? KARAYALÇIN - Bır kere 31 senedir tanıyorum. Çabşmalanna güvenıyorum. Bilgi bırikımine güve- nıyorum. Senelerdir, insanlara sevgıyle yaklaşmasını görüyorum. Son kurultay sonrasında, medyanın desteklediği aday obnakla çok kınandı. Benim gör- düğüm, basında Murat'ı destekleyen insanlann çoğu. senelerdir onu tanıyarak. bu işi yapacağına inanarak, dost arkadaş olduklan. güvendikleri için destekleyen insanlar. Bunca senedir, hıçkimseyle kötü olduğunu görmedim. Herkese severek yaklaş- mıştır. Bizi se\meyen düşman olanlara da sevgıyle yaklaşmıştır - Kendinizi halkm yerine kovnn. Murat Beyin eşi oiduğunuzu unutun. Murat Bey, ilk önce hangi sorunu çözmeü? KARAYALÇIN - Şu anda bır koalisyon içinde olunduğuna göre, koabsyon içindeki SHP'nin, DYP ile arasındaki farkblaşmayı SHP'liler herhalde his- setmek isterler ve koalisyon içindeki ağuiıklannı gö- rebümek isterler. -Kendinizi yorgun hissediyor musunuz? KAR.4YALÇIN - Öyleyız tabü. Fiziksel olarak hissedıyorum. Çok. hep uykusuzuz. - Gerginlik de var mı? KARAYALÇIN - İnanılmaz bır şekilde gerginlik yaratmıyor. Rahat dönemlerimız. slresh dönemle- rimiz oldu. İkımizin çok gergın olduğunu düşüne- rek, herhalde ikımiz de bırbirimize daha şefkatb' dav- ranıyoruz ve ılişkimiz çok daha yumuşak oluyor. Sanki daha ters olması gerekırken... - Murat Bey'in sevmediği şeykr var mı? KARAYALÇIN - Kafasına vurulmaktan hoşlan- maz. Çok sinirlenir. - Murat Beyie anemada taıuşmışsınız. Yine el ete sinemaya gkkbikcek misiniz? KARAYALÇIN - Elbette Görevden ahnan Valilere halk desteği Yurt Haberteri Seryisi - Trab- zon ve Kastamonu üç gündür merkeze ahnan valileri yüzün- den ayakta. Kentler üç gündür olağanüstü bir dönem yaşıyor. Sokaklar hareketli. Ötede beri- de imza kuyruklan. Araçlarda çeşitli sloganlann yer aldığı dö- vizler. Klakson sesleri. Yerel radyolarda kızgın açıklamalar. Sokağa dökülmüş insanlar. Esnafı, memuru, işçisi, köylü- sü, partilisi, partisizi hepsi aynı ruhu taşıyor: "Valimizi iste- riz..." Belki de ilk kez toplum kendi yöneticisini, kendi idare- cisini, valisini böylesine kucak- lıyor. Onlan görevden alanlara tepkisini, kızgınbğını dile getir- meye çalışıyor. Trabzon'dan arkadaşımız Ahmet Şefik'ın bildirdiğine gö- re kent dün olağanüstü bir gün yaşadı. Vali Kemal Esensoy'un görevden ahnmasıyla başlayan tepkiler gjderek organize hare- ketleredönüştü. Tepki gösteren insanlann ortak düşüncesı şuy- du: ''Bugüne kadar hep tepkisiz kaldık. Siyasiler ne karar ver- mişse ya eyıallah dedik ya da kendi kendimize söylendik. Ar- tık yeter. Tepkisizlik bitmeli. Demokratik tepkimizi göster- mehyiz." Trabzon ayakta Bu, işin bir yönüydü. Diğer yönü Karadeniz'le, Trabzon'la ilgUiydi. Son 20 yıldır doğru dü- rüst yatınm ve hizmet görme- yen, kendi politikaalanndan bile destek alamayan, hep en- gellenen Trabzon ve Karade- nizli, istediği bır idareciye sahip olmuştu. Çalışkan, demokrat, halkçı, Atatürkçü, sevecen, çö- züm üreten ve uygulayan, uzun süredir taş üstüne taş konulma- yan bir yöreye bir şeyler yapma Trabzon \ ausinin görevden almması üzerine halk protesto yûrüyûşö yapö. çabası içinde olan bir idareci. Trabzon'da herkes birbinne şu soruyu soruyordu. Acaba valimiz ne hata işledi? Bilmedi- ğimiz bir iş mi yaptı? Politıkacı- lann tepkisini çekecek bir şeyler mi bulaştı? Ama bu sonılann hepsi yanıtsız kahyordu. Ve eylemler Saat 09.00'u gösterdiği sıra- larda Trabzonlu dolmuşçular Avni Aker Stadyumu'nun önünde toplanmaya başlıyor- lardı. Çok kısa sürede araç kon- voyu kilometreye ulaşıyordu. Sonra bütün caddeler konvoy oluyordu. Ellerine "Valimizi geri ver ana", "ödûl yerine ceza mı?", "Beraber olalun valimizi alalun", şeklinde pankartlar alan vatandaşlar da araçlara bi- niyordu. Saat 10.00'da vilayet önünde araçlann hareket etme- siyle aynı anda bütün şehirde bü- yük bir kıpırdanma yaşanıyor- du. Trafik uzun süre kilitleniyor. Şehrin her yanı klakson sesleri ile inliyordu. Yol kenarındaki vatandaşlar da alkışlarıyla bu eyleme destek veriyordu. Aynı anda Esensoy şöyle sesleniyor- du: "Devletin verdiğl arabalara binip o kokteylden bu kokteyle mi gitscydim? Yan gelip yatsa mıydım? Susayım da Trabzon'a 3-5 > ıl daha > ali olurdum diye mi düşünse) dim? Halkın bu tepkisi karşısında ne yapacağmu bile- miyonım. Keşke bir şeyler yapa- bilsem. Eğer buradan gitmemle Trabzon bir yarar sağlayacaksa bir değil bin Kemal Esensoy feda olsun." Trabzon'daki hareketli- lik bitmiyordu. Öğle saatlerin- de Trabzon Batı Pazan mevki- inde toplanan yüzlerce vatan- daş. "Esensoy'a kalkan eller Esensoy ne yaptı? •OSB'ıun pazarlanmasına aracıhk etü, bitirilmesi için büyük çaba harcadı. •Tekel Deposu'nun iş merkezi hafine getirilmesi için girişimler- de bulundu. • 1988'de üretime son veren Trabzon Giyim Sanayi'ndeki Kalkı- nma Bankası hisselerinin il özel idaresme devrini sağladt. •Tanjant Yolu Projesi'ne kredı sağlanmasında etkıli oldu. • Uzanlann aldığı Trabzon Çimento Fabrikası'na Trabzon- lulann sahip çıkması için yoğun çaba harcadı. Demircioğlu ne yaptı? • İlk görev döneminde Kasturtaşİa tnebotu. Abana ve Cide'de turizm yatinmlan, Kürede, Kükütaş kireç sanayıi yaünmı. • Türkiye Kalkınma Vakffnın bir örneği olan Kastamonu Kalkınma Vakfı'nın kurulmasını sagladı. • Fon kaynaklanru kullanarak gerçekleştıriten çok sayıda yatınma yöneldı. • Özel ıdare imkanlan ile gerçekleştirdıği tanm projeleri. kmlsuı" diye bağınyordu. Top- "luluk yürüyüşe geçiyordu. Araçlar yine klaksonlannı çaldılar. Bu topluluk arasında bir çocuğun taşıdığı döviz belki de Trabzon'un neden bu kadar tepki gösterdiğini ortaya koyu- yordu: "Siyasiler Trabzon'a bir şey vermedi. Devlet bir vali verdL Onu da siyasiler aldı." Topluluk Vilayet önüne gekli- ğindc Kemal Esensoy aşağı ini- yor ve dolu gözlerle vatandaşlan suçluyordu. Buradaki kısa ko- nuşmasında devlet memurlarınm ülkenin her > antnda çauşabilece- ğini. bundan hiçbir zaman rahat- sızlık du>madığuıı vurguluyordu ve hiçbir yönetici ve makamm halktan kendisini üsrün göreme- > eceğini söylüyordu. Esensoy, "En çok da yanm kalan yarmm- lara üzülüyorum" diyordu. İşte burada vilayet önünde toplanan kalabalık hükümete karşı kendi vabsini tercih edi- yor ve 'hükümet istifa' diye ba- ğınvordu. Kastamonu'da eylem Muhabirimiz Murat Köse'nin haberine göre Kastamonu Vali- si Kamil Demircioğlu'nu destek- lemek amacıyla kentte Sendika- lar Birlıği önderbğinde büyük capb eylemler hazırlanıyor. Sen- dikalar. siyası partıler, İcoopera- tıfler, Kuzey-Koop, Şoförler Cemiyeti, Esnaf Odalan, Tka- ret Odası, bazı belediye başkan- lan, basın kuruluşlan, yerel basın ve radyolarla vatandaşlar. Vabler Kararnamesi'nin yayı- nlanmasından bu yana Demir- cioğlu'na sahip çıktılar. Konuy- la ilgili olarak önceki gün Bele- diye Düğün Salonu'nda Sendi- kalar Birlıği tarafından yapılan toplanü>a yüzlerce kişı kaüldı. Erkal, ANAP'tan belediye başkanı olmasına karşın RP yanlısı çalışmalar yaptı 'Gönlündeolan 9 partiyegeçti • Samsun eski Belediye Başkanı Vehbi Gül ile _ _ Malatya Belediye Başkanı Münir Erfcal'm RP'ye Gül- Samsun Belediye Başkanı geçmelerinin yankılan sürüyor. Yurt Haberleri Servisi - Samsun eski Beledıye Başkanı Kemal Vehbi Gül'le, AN AP'ın Türkıye genebndeki tek ıl mer- kezi belediye başkanı olan Münir Erkal'ın partisinden istifa ederek bır süre bağımsız kaldıktan sonra Refah Parti- si'ne geçmelerinin yankılan sürüyor. Malatya muhabirimiz Sela- hattin Gökatalay'm haberine göre Erkal"ın 1989 yerel seçim- lerinde ANAP'tan belediye başkanı olmasına karşın, hep RP yanlısı çalışma yapüğı izle- nıminı verdiği belirtıhyordu. Fazla sayıda olmasa bile be- lediye kadrosuna aldığı perso- neli RP yanlısı kişılerden seçti- ği ileri sürülürken, bu durum ANAP örgütünü de olumsuz etkiliyordu. t Özal'cı bilinirdi ANAP il yöneticüeri. "Er- kal bizim partiden seçilmesine karşın adeta RP'den seçiuniş gibi hareket ediyor" diye yakınıyorlardı. ANAP'lılann yakmmala- nnın hiç de gerçek dışı oknadı- ğının ortaya çıktığı ve Münir Erkal'ın "hep gonlünde olan" partjye geçüğj kaydediliyordu. "Ozalcı" olarak bılınen par- tılilenn ANAP'tan kopmalan- nın ardından kendisi de bu parüden istifa ederek bir süre bağımsız kalan Belediye Başkanı Münir Erkal'ın RP'- ye geçmesi, "pazarlığı yapıktı" yorumlanna da yol açtı. Bir süre önce kente gelen RP Genel Sekreteri TBMM Grup Başkan Vekillerinden Malatya Mılletvekili Oğuz- han Asiltürk ile görüşen Er- kal'ın, "Seçimlerde RP'den aday gösterilirsem RP'ye geli- rim" dedıği, belediye baş- kanının RP'ye transferinin bu savlann doğru olduğunu gös- terdiği savlandı. 'Vakit tamamdır' Samsun'dan arkadaşımız Cemil Cigerim'in bildirdiğine göre eski Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül RP'ye ge- çer geçrnez hemen ilk demeci- ni verdi: "Canla-başla hizmet erri- ğim, gençliğuni kendilerine eserler vermek, hizmetler jap- mak için sebil evlediğim Sam- sunlu kardeşlerimi benimle be- raber bu muhteşenı halk hare- ketine katümaya cağırıyorum. Bana inananları saflarunızda kenetlenmeye davet ediyorum. Önce Samsun, sonra parti di- yerek parti taassubunu terk et- meierini tavsiye ediyorum.*' Cumhuriyet, Gül'le Ankara'- dan döndükten sonra bürosun- da görüştü. Sorulanmızı yanıt- layan Kemal Vehbi Gül, "Gördüğüm manzara odur ki, bağımsız olarak seçiune şansım ve gücüm, bir parti adayı ol- mam halinde en az yüzde 10 fazladır. Ancak beni samimi- yetie da\asına kazanmak iste- yen bir siv asi parti olursa daha geniş çapta hizmet için tercih ederim" dedi. 'Kumar oynamıyorum' Kumar oynamadığmı, ba- ğımsız aday olması halinde bile yüzde 75 seçilme şansımn olduğunu söyleyen Gül, " R F - nin gerirdiği sistem sadece bu millerin değil bütün insanlığm kurtuluşuna vesile olacakrır. Neden zamanmda RP'ye git- medim diye kendi kendüne kızıyorum. Öteki partilerde bulundu- ğundan dolayı kendimde bir hata ettiğimden bir vebal taşıdığundan dolayı kendimi affertirmek için RPye gittiın." Gül, mahalle toplantılan yapüğını gördüğü ilgi ve man- zara karşısında komünist partisinden bile aday olsa seçi- leceğini ileri sürdü.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear