Catalog

18 EYLÜL1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mimar Behruz Çinici, Park Otel'in yıkılmasına katkıda bulunmak için dilenmeye bile hazır olduğunu söyledi 'Şantiye şefi olmaya hazırım'• Başbakan Tansu Çiller'in başdanışmanı olarak hizmet veren Mimar Behruz Çinici Park Otel'in fazla katlannın yıkılacağına kesinlikle inanmadığını belirtiyor. Yıkım karannın, Büyükşehir ve Beyoğlu belediyeleri arasında gidip gelişini, iki başkanın da yıkıma arzu duymadıklan şeklinde değerlendiriyor. • îstanbul Belediye Başkanı Sözen ve Beyoğlu Belediye Başkanı Aslan'ı, Türk hukukunun aldığı kararlan uygulamayarak onu ayaklar altma almakla suçlayan Çinici, 'Ben kesinlikle oteli yıkacaklanna inanmıyorum. Seçimleri bekliyorlar. Otelin yıkımını yeni yönetime bırakmak için bunu savsaklıyorlar' dedi. HÜRRİYETUYMAZ Cumhurbaşkanı Süleyman Demirerin başbakanlığı döne- minde başdanışmanlığını ya- pan ve halen Başbakan Tansu Çiller'in başdanışmanı olarak hizmet veren Büyükelçi-mimar Behruz Çiraci, Park Otel'in faz- la katlannın yıkımında "şantiye şeflijğP> ni üstlenmeye talip oldu. Çinici, İstanbul Büyükşehir Be- lediye Başkanı Nurettin Sözen'e bir mektup göndererek Park Otel'in fazla katlannın yıkımın- da "şantiye şefliğTni üstlen- mekten şeref duyacağını, İstan- bullulann yıkıma katkıda bu- lunmasını sağlamak içinse otel inşaatı önünde dilenmeye hazır olduğunu bildirdi. Ancak Çini- ci'nin bu mektubuna Sözen ta- rafından hala yanıt verilmedi. Çinici, otelin fazla katlannın yıkılacağına kesinlikle inanma- dığını belirtiyor. Yıkım karan- nın, Büyükşehir ve Beyoğlu be- lediyeleri arasında gidip geli- şini, iki başkanın da yıkıma ar- zu' duymadıklan şeklinde de- ğerlendiren Çinici, Büyükşehir Belediye Başkanı Sözen ile Be- yoğlu Belediye Başkanı Hüse- yin Aslan'ı, Türk hukukunu. verdiği kararlan uygulamaya- rak ayaklar altma almakla suc- luyor. Çinici'nin Büyükşehir Bele- diye Başkanı Sözen'e 2 tem- muzda gönderdiği mektup şöy- le : "Hepimiz, kenri seven ve onun için düşünen hcr kesürü arrık ziyadesiyle üzen Park Otel ve Gökkafes gibi 'kentsei ka- tillerin' yasaiara uygun biçimde yıkımına dair bu yazıyı ben >e 10 mimanm imzalayarak Beyoğ- lu'na göndermiş bulunuy oruz. Mimarlar Odası'nın kampan- yası daha da gelişecek... Benim bu yoldaki özel çabala- rım da bilinmektedir. Prof. Müfıt Vorulmaz'ın (sta- tik betonarme uzmanı) yıkım planının gerçekleştirilmesi için çok deneyimli ihtisas sahibi bir müheodis de tanıyorum. Kendi- siyle de görüştüm. Fakat kendisi yıkım sürecinde işin bizzat Yo- rulmaz Hoca'ıun denetiminde yaptınlmasını önermekte... Ben- deniz de gereğinde sorumlu bir şantiye şefliği görevini üstlenme- ye hazırım. Bu benim için meslek hayatı- mın en şerefli görevlerinden biri olur. Ayrıca: Halkın küçiik ve sembolik parasal katkdarını sağlayacağı bir kiosk'un yerieşi- mi için inşaatın önünde bir yer için aylar önce Sn. Tapan'a bah- setmiştim. Yani bu inşaatnr önünde dilenmeyi önermiştinı. Hala da hazırım. Ayrılacak uygun bir yerde ki- osk'un yapunını ve yönetimini üslenebileceğimi de söylemiştim. Bilmem ne dersiniz... Ben ve görevlendireceğûn ar- kadaşlarımla yönetilecek ve ya- Çılgın katiller dehşet saçtı• Eli silahlı katiller yurdun değişik yerlerinde dehşet saçtı. Tabanca ve bıçakla işlenen cinayetlerin aktörleri arasında 80 yaşındaki katillerden nişanlı kızının boğazını kesen canavarlara kadar her türden "insan" vardı. Haber Merkezi- Antalya'da aile faciası yaşandı. Bir genç, kötü yola düştükleri gerekçesiyle iki kız kardeşini öldürdü, annesi- ni ağır yaraladı, daha sonra da in- tihar etti. Gaziantep'te de bir baba, nişanlı kızının boğazını ke- serek öldürdü. Îstanbul Fatih Karagümrük'te ise bir kişi tartışüğı kansını bıçaklayarak öl- dürdü. Antâlya'nın Kışla mahallesin- de oturan Recep Kardaş (18), aynı evi paylaştıkları annesi Sahi- be Türkkan KardaşS (42), kız kar- deşlenni kötü yola düşürmekle suçladı. Kızkardeşlen Medha Kardaş(19) ve eşinden aynldı- ktan sonra ailesinin yanına geri gelen Zeynep Kardaş'la da (23) bir süre tartışan Recep Kardaş, ruhsatsız tabancası ile önce anne- sini, sonra kardeşlerini vurdu. .Meliha ve Zeynep Kardaş olay yerinde hayatını kaybederken başından yaralanan anne ise ağır yaralı olarak Antalya Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Recep Kardaş ise daha sonra tabancayla intihar etti. Yetkililer, olayla ilgili soruş- turmanın sürdüğünü belirttiler. Gaziantep'te ise bir baba, nişanlı kızının boğazını keserek öldürdü. Emniyet Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre olay, Cengiz Topel Mahallesi 32 nolu sokakta mey- dana geldi. Akrabası Mustafa Marangoz ile nişanlı olan Necla Marangoz (19) bir süre sonra bir başkası ile kaçtığı gerekçesiyle babası Halil Marangoz tarafı- ndan boğaa kesilerek öldürüldü. Baba Marangoz olaydan son- ra polise teslim oldu ve soruştur- maya başlandı. İstanbul'da Fatih Karagüm- riik. Geçici Karaş Mahallesi Tür- kıstan Sokak, 73 numaralı apart- manın birinci dairesinde mevda- na gelen olayda, Mehmet Öztu- ran adlı bir kişi. tartışüğı kansı Sıtkiye öztunuı'ı (35) bıçakladı. Ağır yaralı olarak tstanbul Üni- versitesi Tıp Fakültesi Hastane- si'ne kaldınlan 4 çocuk annesi Sı- tkiye Özturan, yapılan müdaha- lelere rağmen kurtanlamayarak öldü. Olaydan sonra yakalanan Mehmet Özturan, poüse verdiği ifadesinde, eşinin kendisini 28 temmuz günü 18 yaşındaki kjzmı da alarak evi terk ettiğini, ken- disinin de savcıhğa başvurarak eşinin bulunmasını istediğini an- lattı. Koca özturan, "Eşûn evi terk ettikten sonra kötü yola düş- tüğü şeklinde haberier geliyordu. Eve gefince kendisine çocuk- lanmıztn hatırı için eve dönmesini önerdim. Onu affettiğimi söyle- dim, kabul ermedi. Birden kendimi kaybettim. Yemek masasında du- ran ekmek bıçağıyla onu bıçak- ladınT'diye konuştu. Sinop'un Gerze ilçesinde 80 yaşında sabıkalı bir kişi, yıllar önce oğlunu öldüren komşusu- nun kansını av tüfeğiyle öldürdü. Hamza Ersoy (80). aralannda arazi anlaşmazlığı nedeniyle hu- sumet bulunan komşusu Şûkriye Sansoy'u (60) av tüfeğiyle öldür- dükten sonra yakalandı. Belediye işçfleriyine eykmde • Eminönü Belediyesi işçileri geçtiğimiz ay da birikmiş ücretlerini 9 gün vezne önünde süren eylem sonucunda almışlardı İstanbul Haber Senisi- Geçtiğimiz ay da maaş Yönetim Kunılu Başkan Yardımcısı İsmail ve ikramiyelerini eylem yaparak alan Eminönü Belediye işçileri. yıne eylemde... Dün Kadırga'daki Temizlık ve Fen İşleri Müdürlüğü'nden Eminönü Belediye Binası'na kadar yürüyerek, Belediye Başkanı'nı protesto etmek isteyen işçilerin yüriiyüşleri polis tarafından engellendi. Eminönü Belediye işçileri geçtiğimiz ay 9 gün süren veznede bekleme eyleminin ardından. birikmiş alacaklanndan bir maaş ve bir ikramiyelerinin ödenmesi üzerine eylemlerine son vermişlerdi. Alamadıklan bir ikramiye ile ağustos ayı maaşına bir de eylül ayı maaşı eklenınce ışçıler bir kez daha eyleme geçüler. Belediye hizmetlerini aksatmayan işciler. dün öğle arasında Temizlik ve Fen İşleri Müdürlüğü'ndetoplandılar. Belediye Başkanüğı'na yürüyerek basın açıklaması yapmak isteyen işçileri polis, izinsiz yürüyüş yapüklan gerekçesiyle Kadırga meydanında durdurdu. Genel-İş Sendikası 7 Nolu Şube Yurtseven bir süre polislerle tartıştı ancak yürüyüşe izin verilmeyince işçiler. çeşitli sokaklaradağıldılar. Yol boyunca bildiriler dedağıtan işciler belediyesi birtası önünde yeniden bir aray a geldiler. ismail Yurtseven ise yaptığı basın açıklamasında ağustos ve eylül aylanna ait maaşlan. ikramiye vc yol paralannın ödenmediğini hatırlatarak "Bugünden sonra başlatacağnnız eylemlerimizle Belediye Başkanını ve hükümet yetkililerini uyanyoruz. Sorunlarımıza bir an önce çözüm bulsunlar. Aksi takdirde tüm eylemleri deneyeceğimizi duyunıyoruz"dedı. Eminönü Belediyesi Başkan Yardımcısı Satılmtş Ayhan ise biitün dığer belediyelerin olduğu gibi kendilerinin de ekonomik sıkıntı içınde bulunduğunu belirtti. Ay han "Sadece işçi ücretlerimizin tutan 7 milyan buluyor. Para bulmaya çalışıy oruz. Hafta başında işçilerimizin maaşlarını ödemeyi umu\oruz." dedi. Öğretmen aııti-laik taıilıe başkaldırıyor Bir grup tarih öğretmeni, Cumhuriyet ilkelerine aykın bulduklan lise 1 ve ikinci sınıflarda okutulan tarih kitaplan için suç duyurusunda bulundu. Haber Merkezi- Öğretmenler rek savahğa suç duyurusunda rek cumhuriyet savcılanna suç Tarih oğretmenleri kitaplar için yetkilileri göreve çağırdı ve bu kitapları öğrencilere okutmak istemediklerini açıkladılar. çağdışı ders kitaplanna savaş açü. Bir grup tarih öğretmeni. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu'nca hazırlanan ve "Devlet Kitaplan" arasında yayımlanan ve 1993-94 ders yı- hnda genelge ile zorla okutuhnak istendiği öne sürülen "Tarih lise 1-2" ders kitaplannı, Cumhuri- yet'in temel ilkelerine aykın bul- duklannı belirterek okutmak is- temediklerini belirttiler. Öğretmenler, ders kitaplannın yetkililerce incelenmesini isteye- bulunduklannı bildirdiler. Tarih öğretmenlerince yapılan yazılı açıklamada, 1993-1994 ders yılında "genelge ile zorla okutuîması istenen tarih lise bir ve iki kitaplannın Cumhuriyet ilkele- rine, anayasanın özüne, Milli Eği- tim Temel kanunu'nun laik eğitim anlayışına aykın bulduklarını ve öğrencilerine okutmak istemedik- lerini" vurguladılar. Öğretmenler. söz konusu ders kitaplannın yasal görevlilerce en kısa sürede incelenmesini isteye- duyurusunda bulunduklannı kaydettiler. Öğretmenlerin açıklamasında aynca, "Bu duyuruyıı, Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'in, TBMM Başkanı Hüsamettin Cin- donık'un, Başbakan Tansu Çil- ler'in, Başbakan ^ ardımcısı ve Devlet Bakanı Murat Kara- yalçın'ın, Milli eğitim Bakanı Na- hh Menteşe'nin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi sayın üyelerinin de bilgilerine ve ilgilerine önemle sunanz" denildi. rablacak böyle bir olavın etkili olacağı kanısındayım. Bütün du- alarımla bu yıkım olayının ger- çekleşmesini diliyor. çabala- rınızı destekliyorum. Gerçekleşmesi halinde hiç kuşkusuz bu olay, şehircilik tari- hi nt dünyada ikinci örnek ola- caktır. Birinci olay: Amerika'da St.Louis Şehir Mecüsi karanyla dinamitle yerle bir edilen bu tip bloklar ünİü Pruig-Aigo olayıdır ve Dünya Şehircilik Literatürü'- ne geçmişfir. Dramatik, ama uygarca olan benzer bir olavın İstanbul'da gerçekleşmesini canı gönülden diliyonım ve uhdeme düşecek görevlerde daima yanuiızda ola- cağımı duyurmak istiyorum. Ayrıca. böyle işlere neden olan malum yöneticilerle bunlara vize veren çeşitli kurum üyelerinin de takibi ile gereğinin yapılmasını da dilemekteyim. Zira, böyle iş- lerin tekrarlanmaması için bunu şart görmekteyim." Sözen'e bu mektubu gönder- diğını, ancak bugüne kadar bir yanıt alamadığını belirten Çini- ci, inşaatın önüne kuracağı bir kiosk ile İstanbullulardan mak- buz karşılığında para toplama- ya hazır olduğunu belirterek "dilenmeye hazırım" sözüne de açıklık getırdı. Bu önerisini ay- lar öncesinde Büyükşehir Bele- diyesi Genel Sekreten MeteTa- pan'a da ilettiğini belirten Çi- nici. "Ancak kendilerinden hiç ses çıkmadı. Oysa ben 10 mü- hendisimle orada makbuz karşı- lığında otelin yıkımı için halkın sembolik katkılarım makbuz karşılığında toplayabilir, böyle- ce Istanbullular'ın Park Otel konusundaki düşüncelerini de ögrenmiş oluruz" dedi. Sözen ve Aslan"ı. Türk hukukunun aldı- ğı kararlan uygulamayarak onu ayaklar altına almakla suç- layan Çinici. "Ben kesinlikle oteli yıkacaklarına inanmıyo- rum. Seçimleri bekliyorlar. Ote- lin yıkımını yeni yönetime bırak- mak için bunu savsakhyorlar. Sürmeli de yeni yönetimde oteii kartarabilir miyiz diye bakıyor" dedi. Çinici sözleririi şöyle sür- dürdü: 'Yıkımı yapacak şirket bula- mıyorlarsa, bıraksınlar bir hafta içinde ben bulayım. Yıkımda so- rumlu şantiye şefliğine de tali- bim. Her ay bir kat olmak üzere 7-8 ayda fazla katları indiririm. Ben bu tür açıklamaların. ciddi bir araştırmaya day andırıldığı- na inanmıyorum. Çünkü yıkımı yapabilecek kadro Türkiye'de var. Onlara obnaz denirse yurt- dışında var." Büyükşehir Bele- diyesi Başkanı Sözen ise, ısrar- lanmıza karşın sözkonusu mektup ve Çinici'nin açıklama- lanna ihşkin görüş bildirmek üzere karşımıza çıkmadı. Çinici kimdir? 1932 yılında İstanbul'da d(> ğan Behruz Çinici, 1954te İTÜ Mımarlık Fakültesi'nden me- zun oldu. Meslek hayaü bo- yunca. 30 kadar konkura katıldı ve çeşitli ödüller ka- zandı. ODTÜ kampusu, TBMM ek binalan ve milletve- kili lojmanlannın mimarhğım da yapan Çinici, 1987 yılında Uluslararası Taksim Meydanı Yanşması'nda ikincilik ödülü aldı. 1980'de Uluslararası Mi- marlar Birliği (UIA) Kentsel ve Kırsal Düzenleme Çalışma Gu- rubu Üyeliği'ne, 1982'de ise Uluslararası (Maroc-Fes'in ge- lişme ve korunmasıyla ilgili) Hadara Derneği tarafından şe- ref üyeliğine seçildi. Libya ve Suudı Arabistan'da toplu ko- nut siteleri, tatil köyleri, oteller ve saray projeleri gerçekleştirdi. BAKANLK-MPM MERKEZİ Öğrenciler bu yıl veriııılilik için yarışaeak tstanbul Haber Senisi - Yeni öğretim yılında tüm öğrendler "verimlilik" için yanşacak. Milli Prodüktivite Merkezi, Milli Eğitim Bakanlığı ile işbir- liğj yaparak verimlilik bilinci- nin öğrenciler arasında oluştu- ruhnası ve yaygmlaştınhnası amaayla ilk, orta, lise ve üni- versite öğrencileri ile Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti lise öğrencileri için öykü, düz yazı. kompozisyon, inceleme ve yazı olmak üzere 5 ayn dalda yanş- ma düzenledi. Yanşma konulan, ilkokul •Verimlilik bilincinin öğrenciler arasında oluşturulması ve yaygınlaştınlması amaayla ilk, orta, lise ve üniversite öğrencileri arasında 5 ayn dalda yanşma düzenlenecek. öğrencileri için "verimlilik", or- taokul öğrencileri için "öğrenci için verimlilik nedir?". lise öğ- rencileri için 'Serimlilik neden yaşam biçünimiz olmalıdır?", üniversite öğrencileri için de "çeyre ve verimlilik". Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nden katılacak lise öğrencileri ise "ve- rimlilik nedir?" sorusuna yanıt arayacaklar. Yanşmaya kaühm için son gün ilk, orta ve lise öğrencileri için 19 kasım, üniversite ve KKTC'den katılacak öğrenci- ler için ise 31 Aralık 1993. Yanşmalar sonucunda her dalda ilk üçe girenlerle mansi- yon kazanan öğrencilere 1-5 milyon lira arasında değjşen para ödülü verilecek. Ansiklopedileriniz ve romanlarınız yerinizdenalınır. TEL: 5540804 JAPON GÜLÜ İlhan Selçuk 6. bası 30.000 (KDV içinde) Çağtlaş Yayınlan Türkoıağı Cad. 39-41 Cüğaloğlu-hkmbul ödemeti gönderibnez Scorpions'dan ıniİTJkşöleni Ünlü Alman hard rock topluluğu Scorpions, dün gece tnönü Stadı'nda iki saatlik bir rock fırtınası esrirdi. "Face the Heat'93" düny a turu kapsamında Türkiye'ye gelen Scorpions önceki gece de İzmir'de bir konser vermişti. Dün gece saat 19.30'da alt grup Nuh'un Gemisi'nin sahne almasıyla başlayan konser, 20 senedir rock müziğin devi sayılan Scorpions'un iki saatlik müzik şöleniyle devam ettMFotoğraf: KAAN SAĞANAK) ARAYIS TOKTAMIS ATES 68*1 Olmak Televizyonda iğrenç bir 68'liler programı izledik. Insa- nı budala yerine koyuyorlar. Sanki o kuşağın insanlan- nın tümü ortadan kalktı, sanki insanlar daha 20-25 yıL. önce yaşanan herşeyi unuttu... Geçen yıl kimi yazılarımı "687/ Olmak" başlığı altında toplamış ve Ümit Yayıncılık'ta yayınlatmıştım. Ama Sevgi Özel'in bütün çabasına karşın dağıtım işleri bir türlü düzene girmedi. Çoğu kişinin bu kitaptan haberi yok. (Bir akıllı dostum "Üretmek yetmez"derdi, "Pazar- lamasını da bilmek gerek." Ben de bunu yapıyorum.) Bu kitaba adını veren "687/ Olmak" başlıklı yazım da bir vakıf kurma çabaları çerçevesinde yazılan "deklaras- yon"öu. Sonu şöyle noktalanıyordu: "Ve 907/ yıllara gelindi. Dünyanın bir bölümü, yüzyıl- lardır unutulan vahşi ve insanhk dışı bir kapitalizmin bayraktarlığmı yaparken, SSCB ve Doğu Bloku da so- runlannın çözümünü piyasa ekonomisi yalanımn ardın- da arar olmuştu. Toplumsal oncelikler ve endişeler, ye- rinı 'birey'ebırakmıştı. Bir siviltoplum'efsanesiiçinde, tüm değerler altüst olmuştu. 79687/ bu dönemi derin bir ızdırapla karşıladı ve uy- maya çalıştı. Bir yanda insanı insan yaptığına inandığı ve yoiuna baş koyduğu değerler, ote yanda bir sürü so- rumluluğun dayattığı dış dünya... Bir kısmı bu dünyaya ve gelişmelere karşı inatla direndi, ağır faturalar ödedi ve ödüyor. Bir kısmı iki kutup arasında denge kurmaya çabalarken, kaçış yolları anyordu. Ve bir kısmı tercihini kolaydan yana kullandı. Acaba diğerleri de fırsat bulsa- lar bunu yaparlar mıydı? Bılmiyorum, sanmıyorum da. Yıllar gittikçe özlemler de buyüdü. Kimileri 'nostalji' diye dalga geçedursun; insanlar o arkadaşlık, dostluk, yiğitlik, özveri ve erdem günlehni gitgide daha fazla arar oldular. Bu arada özel yaşamlar dayanılmaz fırtına- largeçirdi, kimiailelerosertrüzgârlarkarşısındadağıldı. İnsanlar dostluğu, dayanışmayı, o dostluk ortamının paylaşma günlerini arar oldular.Gerçekten, ekonomik çıkarların belirlediği sahte dostluklardan kurtulup ortak amaç ve umutlarla beslenen gerçek dostluklara duyu- lan özlem; günlük ekmek endişesinin sıkıntılanndan sıynlıp. büyük beklentilehn heyecanına duyulan özlem; silinip gitmenin acısından kurtulup, 'Biz varız, hep vardık ve hep varolacağız' diye haykırabilmeye duyulan özlem, 1968'lileri 1990larda gene biraraya getirdi. Bizim birlikteliğimiz, belki de nesli tükenmekte olan bir inanç grubunun son direnmeleridir. Olabilir. Ama bi- zi biraraya getiren, sevgimiz ve özlemimizdir. Birkısmı- mızın hiç ayak uyduramadığı; ayak uyduran birkısmımı- zın da içine sindiremediği kaypak bir düzende duyduğu- muz huzursuzluk ve belki de yalnızlıktır bizleri biraraya getiren. Bizler zaman zaman büyük mutlulukları; zaman za- man da sonradan biraz mutlulukla anımsadığımız bü- yük acıları paylaşan insanlarız. Bizi kaynaştıran ve ke- netleyen budur. Ve hangi ad altında ve ne biçimde olur- sa olsun; bizi biraraya getiren ve yüreğimizi kavuran duygu, geçmışimize duyduğumuz özlem, kendimize ve yaşadıklanmıza duyduğumuz saygıdır. ... Bizler bir zamanlaryetersiz bir iki m ve eksik deneyi- mimize karşın; kocaman yürek ve heyecanımızla Tür- kiye yi sarsmış, bir umud şenlıği yaratmıştık. Şimdi fark- lı yer ve zeminlerde (ki bu iarklar her zaman vardı) olsak ve kavgarrıızı sürdürsek bHe; omzumuzda bir dost elin iicakfığinı arıyoruz..." """ 1 Aynı kitapta 68'lileri şöyle tanımhyordum: "Aslında '1968 Kuşağı' olarak adlandırılan kuşak, hiç kuşkusuz türdeş (homogen) insanlardan oluşmuyordu. Kimisinin manevi doyumu ve önderi, kartal bakışlı bir Mustafa Kemal, kiminin Noel Baba benzeri bir Ho Chi Min, kiminin babayani bir Mao, kiminin ki sert ve kararlı bir Lenin idi. Ancak ortak bir zemini sağlayan ad, gür sakallı bir filozofve eylem adamı olarak Karl Marks'tı. ... 1968Kuşağı, Türkiye'ninhiçgörmediğivebugünde çok gerilerine düşmüş olduğumuz bir özgürlük ortamın- da yetişti ve gelişti. 1961 Anayasası'nm getirdiği özgür- lük ortamı içinde hem ülkelerini, hem bu ülkenin insan- larını sevmeyi öğrendiler. 1968 Kuşağı 'nın tüm eylemle- rinde bu insan sevgisinin (hümanizmin) izlerini görmek mümkündür. ... Hareketin önder kadrosuna baktığımız zaman, ge- nellikle toplumun üst ve orta sınıflannın, çok iyi eğitim almış nitelikli çocuklarını görüyoruz. Ruhlanndaki yurt ve insan sevgisiyle birleşen 'önder özellikleri' belki de onları, kendilerinin olmayan bir kavganın önderliğine getirmişti. Ve yenildiler. Ama bu öyle bir yenilgi oldu ki, yenenler yenilenlerin gurur ve mutluluğunun yanına bile yaklaşa- madılar. Bu öyle bir yenilgi oldu ki; yenilenler bayrakla- şır ve büyürken yenenler unutuldu ve silinip gittiler. An- cak yaşam sürüyordu ve zaman denilen amansız çark 1968'lileri ezip ufaltmaya başlamıştı..." Fakat her ne olursa olsun 68'liler, televizyonda göste- rilen olayların ardındaki insanlar olmadı. Daha dünkü tarihi bu kadar saptırmak kimsenin haddi değildir, olma- malıdır, olmayacaktır. Prof.Belkıs Mutlu'yu kaybettik • Kültür Servisi - İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Müdürü Prof. Belkıs Mutlu, uzun süren bir rahatsızlıktan sonra dün yaşamını yitirdi. Aynı zamanda Mimar Sinan Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyelerinden olan Prof. Belkıs Mutlu'nun ölüm nedeninin kan kanseri olduğu belirtildi. 19 Temmuz 1936'da İstanbul'da doğan Prof. Belkıs Mutlu, 1960ta İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü'nü bitirdikten sonra çeşitli liselerde sanat tarihi öğretmenliği yaptı. 1962 yüında Devlet GüzelSanatlarAkademisi Resim Bölümü'nemitoloji asistanı olarak atanan Prof. Mutlu, 1967'de öğretim yardımcıhğına, 1969'dadoçentliğe, 1978'dedeprofesörlüğe yükseldi. 1982 yılından bu yana Mimar Sinan Universitesi Resim ve Heykel Müzesi Müdürlüğü'nü sürdüren Mutlu'nun çok sayıda yayımlanmış yapıt ve makalesi de bulunuyor. 1988 yılında 2 numaralı Kültür ve Tabiat Varhklannı Koruma Kurulu üyeliği yapan Prof. Mutlu, 12Ocak 1991 tarihinde Fransız Hükümeti tarafından Türk-Fransız ilişkilerine sanat alanında yaptığı hizmetlerden dolayı" An et Lettres" nişanıyla onurlandınldı. Yabancı okul fuarı açıldı • İstanbul Haber Servisi - Yurtdışında yükseköğrenim görmek isteyen öğrencilere okullan tanıtmak amaayla düzenlenen "4. Uluslararası Eğitim ve Okul Fuan", The Marmara Oteli'nde açıldı. Panajans tarafından düzenlenen fuara. Avrupa, Amerika ve Avustralya'dan okul ve eğitim kurumlan kaühyor. 4. Uluslararası Eğitim ve Okul Fuan. yann akşam sonaerecek. Yarın Avrupa yakasına su yok • İSTANBLL(AA)- Kâğıthane Antma Tesisleri'nde meydana gelecek elektrik kesintisi nedeniyle 19 eylül pazar günü bazı semtlere su verilemeyeceği bildirildj, İSKİ'den yapılan açıklamaya göre, saat 07.00-18.00 arası su alamayacak bölgeler şunfar: Kâğıthane, Çaglayan, Okmeydanı, Mecidiyeköy, Kurtuluş, Feriköy,'Taksim, Nişantaşı, Şişli, Levent, Gültepe. Çeliktepe, Sanayi Mahallesi, Ulus, Etiler, Alibeyköy, Silahtar, Gaziosmanpaşa, Eyüp, Bayrampaşa, Esenler. Sultançiftliği, Atışalanı. Sanyer ile Fatih ve Beşiktaş'ın bir bölümü.