14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 11TEMMUZ1993PAZAR f 8 PAZAR KONUKLARI Smıs kattianutihn Tifrkiye'nin ayünSUNUŞ: Pir Sultan AbdalKültür Derneği'nin arîarak sürüyor. Olaylarıyönlendiren kişi olarak, belirtilen olayların içyüzünü biraz olsun geçen hafta Sıvas 'îaki etkinlikleri sırasındayazar Sıvas 'ın Bakanlar Kurulu kararıyla görevden alınan anlayabilmek amacıyla yazar Aziz Nesin ve Aziz Nesin 'in konuşması üzerinepatlak veren ve RP'li Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu görevden alınan Sıvas Belediye Başkanı Temel onlarca kişinin hayatına mal olan olayların yankıları gösteriliyor. Örgütlü veplanlı bir saldırı olduğu Karamollaoğlu ile konuştuk. Söyleşi Leyla Tavşanoğlu Konuklar Aziz Nesin Yazar Temel Karamollaoğlu Sıvas Belediye Başkanı Nesin: Suçluyu anyorsanız aynanın karşısına geçin ıvas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu, Bakan- lar Kurulu karanyla görevden ahndı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? NESİN - Belediye başkanını görevden almak, bu olaylardan en az suçlu adamı görevden almak ve işi kapatmak demektir. Bu, bir belediye başkanının gö- revden alınmasıyja bitecek bir olay değil, Türkiye'- nin ana sorunu. ÜmranıyetJe nasıl çöplük patladıy- sa bu olay da bir toplumsal patlamadır. Atatürk'ün ölümünden sonraki hükümetler bu olaylardan basamak basamak suçludurlar. Bunu, isteyerek ya da istemeyerek hazırladılar. Önce halkı gericihğe doğru ittiler. Sonra, bu gericilerin sayısı arttıkça oy almak için onlara hizmet etmeye başladılar; onlann istediğj gibi hûkümet olmaya çahştılar. Bu, her hükümet zamanında biraz daha arttı. Bütün o hükümet adamlan, kendilen genciliğe prim vermese- ler bile, bu prim hükümetçe verildiği için, hiç prim vermeyen ba- kanlar bile sorumludur. Ama asıl yalan söyle- yen; cumhurbaşkanmı. başbakanı da kandıran, onlar da kandınlmaya hanr olduklan için, tçiş- leri Bakanı Gazioğlu'- dur. Içişleri Bakanf nı da görevden almakla iş bit- mez. Kökten bir önlem almalc gerekiyor. O da Türkiye"rün geldiği yer- dir. Bu da çok kötü bir yer. Ikiyüzlü pohtikayı her yerde kullanıyoruz. Sıvas konuşmam, noktası noktasına Cum- huriyet gazetesinde yayı- mlandı. O konuşmamın neresinde tahrik var? Peki, tçişleri Bakanı ne- den '•tahrik var" dedi. Solcu tanınmış bir ada- ma iftira atarsan sağcı memlekette herkes bu ıf- tirayı haklı bulur; ba- kanlık da, hükümet de kurtulur. rahatlar. Aynı alçakbğı (bu al- çakhk sözünü özellikle kullanıyorum) 6-7 Eylül olaylannda kullandılar. Hükümet tahrik etti, bü- yük bir facia meydana geldi. Ondan sonra olay- laria hiç ilgisi ölmayan bir kaç solcu sorumlu tu- tuldu. Aynısını da Sı- vas'ta bana yaptılar. Onun için işler bununla bitmez. Bugünkü hükü- metin suçu ağır olmakla bırlikte ondan önceki hükümetlerin de bunda payı vardır. lçişleri Bakanı yalan söyledi; başbakanı, cumhurbaşkanını, hü- kümeti, kamuoyunu kandırdı. Ama onlar o yalanı söylemeye hazır olduklan için kandırdı. Bu hükümeün içinde Fikri Sağlar bundan so- rumlu değil. Evet, ama kurtulamaz. Hükümeün genel olarak içinde olun- ca bu politikadan so- rumlu olması lazımdır. Ben hiç durmadan 'Tür- kiye bataklığa gidiyor" diye bar bar bağınrken Fikri Sağlar aydın olarak bunu görmüyor muydu? Bize en yakın insanlardan birisi. O hükümetin içinde görev almak demek. bu kötü yönetimden de sorumlu olmak demektir. Ama bunun suçlu- su, daha önce de söylediğim gibi, tek bir hükümet değil. Atatürk'ün ölümünden sonraki bütün hükümetler. Artarak bu noktaya geldi. - tçişleri Bakanı yalan söyledi, buna da hükümet kandı, diyorsu- nuz. Burada bir danışıkh dövüş durumu sözkomtsu olabiür mi? NESİN - Ben bazı kişilere alçak derken o ölçüde alçaklığı düşü- nemiyorum. 6-7 Eylül'ü, hükümet baştan sona kadar kendisi haa- rlamışlı. Ama ipleri elinden kaçınnca, yani o serseri, lumpen, ayak- takımının o kadar büyük bir yıkım yapacağını ummadığı için şaşırdı. Şaşınnca da o iftirayı. o alçaklığı yapü. Bu hükümetin o kadar büyük kötülük yapabileceğine manmıyorum. Belki, ama inanmıyorum. - Görevden ahnan RP'S belediye başkanı, kendisinin olayları Mçbir şekilde yönlendirmediğini, aksine, olayları yatıstırmaya çahştığuu söylüyj?r... NESİN - Ben belediye başkanıyla tanışmadığım için öyle midir değil midir, bilemiyonım. Ama şu var: Orada bir Pir Sultan Abdal Anıtı dikllmiş. Onun yıkıhnasını istiyorlar. Aziz Nesin'in bu işle il- gisi yok. Bu da Sünni-Alevi çatışmasını gösterir. Bu, aynı zamanda 11 yıl önce Sıvas"ta yapılan kıyımın, Kah- ramanmaraş'taki kıyımın sürdüğünü gös- terir.Belediye Başkanı açık açık, "O hey- kelin yıkılması emrini İçişleri Bakanı ver- di" diyor. Ama İçişleri Bakanı yerinde du- nıyor. Belediye Başkanını Bakanlar Ku- rulu karanyla görevden alıyorlar. Tabii bu belediye başkanını kunarmaz. Onun da söylediği baa sözler var. Gerçi ben onlara tanık olmadım. Tanık olduğum bir olay, tıpkı belediye başkanına benzeyen bir Be- lediye Mecİisi üyesinin "Öldürün kâfiri" diye bağırdığı ve öldürmek için üzerime atiadığıdır. Ama belediye başkanı ne yapmış ne etmiş, bilmiyorum. - Bu vahşet derecesindeki saldınlar din adma, Müslümanhk adına yapıhyor... NESİN - Siz ne dıyorsunuz? Bu, vahşe- lin ta kendisi. Bunlar insan biçiminde ya- ratık. Olayda 31 kişiyı kim kurtardı biliyor musunuz? Benim koruma polisinı. Yani hepimizin kurtulmasını sağlayan insan olan o Doğulu polis memuru. Bir delik bulmuşlar bizimle birlikte olanlar, oradan geçip kurtulmak istiyorlar. Ama karşılan- nda sakallı softalar var. Kendilerini kur- tarmak isteyenlerkadınlar. gencecik kızlar çoğunlukla. Softalar bunlara bağınyorlar: "Orospular. nereden girdiyseni7 oradan çıkın. Geberin, yanın!.." - Diyanet tşleri Başkanı Mehmet Nuri Yıbnaz, "Yücedinumz top- lumdafitne çîkarmayı, kardeşi kardeşe düşürmeyi asia tasvip etmez " diyor... NESİN - İslambk tek anlayışla yürümüyor. Önce halifelerle Hazreü Ali arasında bir çatışma olmuş. Türkiye'de tslamlık çok değişik kollarla yürümektedır. Bu koUar arasındaki aynm ise ayn dınlermış derecesine varmıştır. Örneğin tran'da egemen olan Şiiler. Türkiye'deki Şiiler Türkiyeleşmişi. Aleviler arasında da çok büyük aynm var. Türkıye'deki dinsel hoşgörü Şiilerde yok. Tam tersine. Bütün bu olaylardan, Mustafa Kemal'den sonra gelen bütün devlet ve hükümet adamlan sorumlu ve suçludurlar. Biz de sorum- lu ve suçluyuz. Biz aydmlar da yeteri kadar çahşmadık. '"Hayır" demedik. Suçlu anyoruz. Aynaya bak ve kendini gör. Baştan aşağı Türkiye suçlu. Halk, köylü, işçi de suçlu. Hiç kimse uyarmadı, bun- lar yanbş, diyen olmadı, diyemeyiz. Ama onlar o kadar azınhktı ki... Bu konuda kuşku- lanm var. Emperyaliz- min bu işte parmağı ol- duğuna inanıyorum. Türkiye'nin teslimiyetçi olması demek için din- dar, Müslüman olması lazım. Ama ebmizde belgeli olaylar yok. Bel- gelileri Iranetkısi, Şıi et- kisi ya da Humeyni et- kisiyle bir kol girmiş. Suudı Arabistan etkisi de belli. O da saptandı. Uğur Mumcu, imam- lann Rabıta örgütün- den maaş aldıklannı yazmıştı. Oradakı kala- bahk sekız buçuk saat boyunca "Şeriat isteriz" diye uludu. İçişleri Ba- kanı geldi. inceleme yaptı, bir şey olmadı. Çünkü örtbas etmek is- tiyorlardı. Ama şimdi artık işin örtbas edile- cek yani kalmadı. - Olay çok örgütlü ve pkmhydı. Üç gün önce- sinden böyle bir olay çı- kacağı biliniyordu. Buna karştn Aziz Nesin gitti ve Sıvas'ta o konuşmayı yaptı, diye size yoğun ekştirUer yönehitiyor... NESİN - Beni aylar- dan beri ısrarla cağın- yorlardı. Sağbğım elve- rişli değil diye reddet- tim. Ama sonunda o kadar ısrar ettiler ki kı- ramadım, gittim. Beni böyle eleştirenler de al- çak. Ne iyi etmiş de git- miş, gitmesi isabet ol- muş, demiyorlar da eieştiriyorlar. Bu olay- lann ortaya çıkması az şey midir? Ben orda öle- bibrdim ve ölseydim. Yine de gitmem gere- kirdı. Ama bu konuda Avustralya"dan, Bayra- miç'den çağınyorlar. Ama sağhğım elverme- diği için gidemiyonım. Benim görevimi an- lamıyorlar. Yazann gö- re\i nedir? Bunu yazar- lar bilmiyorlar. Ve bil- _ mediklerini de kanı- tladılar. Bunlar yazar mazar değil. Ben aynca edebiyatçı bir yazanm. Görevim çok daha önemli. Bugünün işi değil. Ben yıllardan beri aynı şeyı yapıyorum. Hep de suçlanıyorum. Yazarlar, kendileri beni suçluyor. Çünkü onlar kalem uşaklan. Neden onlar gitmiyorlar. Ben hastalanabili- rim. gjdemem. Memlekette benim yerime gidebilecek insanlar yok mu? Ama öldürürler, döverler. söverler... Bunlar pis korkaklar. - Bir de sürekü "Ben dinsizim" sözlerini yinelemekte neden ısrar ediyorsunuz? NESİN - Bu Türkiye'de epeyce dinsiz olduğunu sanıyorum. On- lar Müslüman mezarbğına göraülmekten, cenaze törenı yapıbnası- ndan utanmıyorlar mı? Ben vasiyetimde "Tören yapılmasın. Müs- lüman değibm" diye yazdım. Ben dinsizliğimi neden açıkhyorum? Din. mezhep, tarikat, mertebe, her neyse oradan insanlara seslenı- yorum. Ama o insanlar beni kendilerinden sanmasınlar. Bundan daha namuslu bir davranış olabilir mi? Alevilerin içinde Aleviynuş gibi görüneceğim, Sünnilerin içinde Sünni gibi göriineceğim. Sesini çıkarmamak. onlar gibi görünmek demektir. Dinsizbk özgürlüğü başka nasıl elde edilir? Hakkımda başka şeyler de söylüyorlar. "Po- pülaritesini yitirdi. Yeniden elde etmek ya da kahraman olmak için bunu yaptı" diyorlar. Benim ne kahramanbğa ne popülariteye ıhti- yacım var. Onlar namuslu olmayı hazmedemiyorlar. • İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu yalan söylüyor. Sıvas konuşmamın neresinde tahrik var? Solcu, tanınmış bir adama iftira atarsan sağcı memlekette herkes bu suçlamayı haklı bulur. Bakanhk da, hükümet de kurtulur Karamollaoğlu: Gösteridler TugayKomutanı'nıdaalkışladı azar Hidayet Karakuş, Sıvas olaylannı açıkça tahrik etmediğinizi, ama yönlendirdiğinizi söylüyor. Bu ko- nuda neler açıklamak istersiniz? KARAMOLLAOĞLU- Maalesef baa yazarlar sadece tahminlere ve büyük ölçüde şahsi düşünce ve siyasi terahlerine göre fıkır yürütmektedirler. Başı- ndan beri, son ana kadar hadiseleri yaüştırmak için caba gösterdım. Kültür Merkezi Müdürlüğü önün- de bıriken kalabalığı bir konuşma yaparak teskin et- tım ve dağılmalannı sağladım. Tekrar otel civannda toplanan ka- labalığı, yine kendilerini teskin edici sözler söyleyerek dağılmaya çağırdım. Bütün bunlan Sayın Vali ve Emniyet Müdürü'nün lalepleriyle vaptım. Bunlan yaparken îl Emniyet Müdürüde benimle beraber- di. Dolayısıy la hadiselen önlemek yönündeki çabalanma bütün şe- hir halkının v anında askeri ve mülkı erkânla Emniyeı Müdürü dahil bölgedekı asayiş güçlen de yakından tanık olmuş- lardır. - Olaylar sırasında ra- Byle aranızda yetki tartı- şması oldu mu? Güvenlik güçlerinin ve itfaiyenin olaylara müdahakde ge- ciktiği söyleniyor. Bu doğ- ru mu? KARAMOLLAOĞ- LV - Olaylar sırasında vali ile aramızda bir tartı- şma olmamıştır. Zaten beledıyenın asayiş konu- sunda hiçbir yetkisi bu- lunmamaktadır. İttaiye olay yerine hemen sev- kedılmiş, ancak izdıham- dan yangın mahalline yaklaşamamıştır. Bilaha- re yaklaşabilmek için de güvenlik güçlerinden yardım istenmiştir. Yangına müdahale, an- cak güvenlik güçlerinin itfaiye araçlannın yolunu açması ile mümkün ol- muştur. Bırçok kişinin yangından kurtanlması da itfaiye ve zabıta ekip- lerinin gayretleri netice- sinde sağlanmıştır. " - Gösteridlerin sizi at- kışlaahkları bildirih'yor. Neden alkışladılar? Ay- rıntısıyla anlatır mısınız- KARAMOLLAOĞ- LU - Göstericiler arası- nda her türlü davranı- şlarda bulunan insanlar vardı. Bir belediye baş- kam olarak ve halkın seç- tiği bir kişi olarak bana sempatiyle bakanlar ol- duğu gibi, hakarete varan sözler kullananlar da ol- muştur. Zaten valinin, bir belediye başkanı ola- rak benden konuşma yapmamı istemesi de halkın seçtiği bir kişi ol- mamdan kaynak- lanmıştır. Aynca olay mahalbne gittiğinde tu- gay komutanı da benim gibi etraftaki kişiler, yani topluluk tarafından alkı- şlanmıştır. - Dinci kalabahğın polis minihüslerindeki hoparlörleri kuüanarak ezan okuduğu söyleniyor. Bu doğru mu? KARAMOLLAOĞLU - Kalabahğın pobs mınibüslerini kul- lanarak ezan okuduğunu duymadım. Böyle bir iddia da bana ulaş- madı. Polisin buna müsaade etmeyeceğini zannedıyorum. - Göstericiler için, 'çevredekiyerleşim birimlerinden gelenler' deni- h'yor. Bu görüşün gerçekBk payı nedir? KARAMOLLAOĞLU - Kalababk içinde kimlerin bulundu- ğunu bılemem. Dışandan gelen insanlar var mıdır. bu konu ancak tahkikatlar neticesinde ve güvenlik güçleri tarafından çekilen fıbn- lerle tespit edilebibr kanaatindeyim. - Göstericiler arasında, yaşlan 14 ila 18 arasında değişen MüU Gençh'k Vakfi yurtlarında kaian öğrencikr bulunduğu öğreniM. Siz- ce bu öğrendleri kim örgütlemiş olabilir? KARAMOLLAOĞLU - Göstenciler arasında heT yaştan, her gruptan insan vardı. Ama bunun örgütlü bir kalababk olmadığını zannediyorum. Ancak tahrikçilerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bunu da. vapılacak tahkikatın ortaya koyacağını ümit ediyonım. - Belediye Mecİisi Uyesi Cafer Erçakmak 'ın olayda kıskırtıa rol oynadığınm video kasetlerdeki görüntülerde de saptandtğı, Emniyet Müdürü Doğuhan Öner tarafından bildiriltti. Erçakmak sizce bu ola- ya neden ve nasıl kartştı? KARAMOLLAOĞLU - Belediye Mecİisi Üyesi Cafer Erçak- mak'ın. Aziz Nesin'in kurtanlması esnasında yangın mahalh'nde bulunduğunu biz de basındaki fotoğraflardan öğrendik. Kendisi- nin bu konudaki açıklamayı yapmasının en doğru yol olduğu ka- naatindeyim. Ancak kendisiyle beraber olay yerinde bulunanlar davranış ve sözleri hakkında birtakım bilgileri mutlaka yetkib' ma- kamlara ileteceklerdir. Bu iki tarafın açıklaması, Cafer Erçakmak ile ilgili hususlan aydınlatmış olacaktır. - Pir Sultan Abdal heyketini neden kaUhrttuuz? Siz, bakamn kahurttığuu söylediniz. Öysa İçişleri Bakanı Gazioğhı da sizin kalihrttığuazı açıkladı. Bu konuya açıklık getirir misiniz? KARAMOLLAOĞLU - Emniyet Müdürü, heykebn kaldı- Cuma namazından çıkan insanlann bu eylemleri yaptığı iddiası, Sıvas halkma yapılmış büyük bir bühtan olur. Hadiseyi yapanlar, bütün video bantlarmda da görüldüğü gibi çok az sayıda birtakım ajan provokatörlerdir PORTRE AZİZ NESİN Asıladı Mehmet Nusret Nesin. 1915 'te İstanbul, Heybeliada 'da doğdu. İkiyıl Darüşşafaka Lisesi'nde okudu. Daha sonra Kuleli Askeri Lisesi, Kara Harp Okulu veAskeri Fen Okulu 'nu bitirdi. L'steğmenliğisırasında "görev ve yetkisinikötüye kullanmak'' suçlamasıyla ordudan çıkarıldı. Bir süre bakkallık, daha sonragazetecilikyaptı; çeşitli dergiler çıkardı. 96 kitabı yayımlandı. 1972'de, Çatalca'da kimvsi: çocukları okutmayı amaçlayan Nesin Vakfı nı kurdu. Kitaplannın bütün gelirinibu vakfa bağışladı. ''Türkiye halkının yüzde 60 ı cıptaldır'' sözleri büyük tepki uyandırdı. Salman Rüsdü'nün Şeytan Ayetleri adlı kitabmı, buşyuzan olduğu Aydınlık gazeıesinde Türkçe olarak tefrıka edince İran yönetimi tarafından ölümle lehdit edildi. Nesin, İçişleri Bakam'nın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere herkesi kandırdığını söyledi. nlması talimatını validen aldıktan sonra bana iletti. Bu husus vali tarafından yapılan basın toplantısında da teyit edilmiştir. Ancak benim, Sayın İçişleri Bakanı ile yaptığım telefon görüşmesinde bu hususu kendilerineilettiğimde, kendisinin bana "Vali Bey'e gerekli talimatlan verdim" demesi, bende, kendilerinin heykelin kaldın- lması yönünde bir talimat verdikleri kanaatini uyandırmıştır. Bu- rada esas olan, heykelin belediyenin karanyla değil, vilayetten ge- len talep üzerine kalduılmış olmasıdır. - Yazar Aziz Nesin'in Sıvas'taki konuşması üzerine patlak veren olaylardan birgün önce bildiriler dağttıUh ve eylemyapdacağı açıkça duyuruldu. Oysa siz olayların kenditiğinden çıktığtnı söylemiştiniz. Bildirilerin dağıtüması, eykndn örgütlü vepianh olduğunugösternû- yor mu? KARAMOLLAOĞLU - Biklirilenn dağıüldığmı olaylardan sonra duydum. Ancak dağıtılan bildirileri şu ana kadar görmedim. - Sıvas olayları, cuma namazından çıkan kalabahğın saUbnyageç- mesiyle patlak rerdi. Cuma namazından çıkmış inançh bir Müslü- manın, namazın ardından canavarlaşarak dehşet verici eylemlere gi- rişmesi ve insan canuıa kıyması sizce Müslümanhğa ne kadar stğıyor? üsteÛk bu eylemler din aıhna yapılth... KARAMOLLAOĞLU- Cuma na- mazından çıkan insanlann bu eylemleri yaptığı iddiası, Sıvas halkına yapılmış bü- yük bir bühtan olur. Hadiseyi yapanlar, bütün video bantlannda da görüldüğü gibi çok az sayıda birtakım ajan provoka- törlerdir.Olayın Müslümanbkla da bir il- gisi yoktur. Bir grup tahrikçinin toplum psikolojisinden yararlanarak gerçekleş- tirdiği hunharca bir iştir. Ümit ediyorum ki hukuk devletinde yetkililer suçlulan bulup ortaya çıkanr ve adalete teslim ederler.İnsanlann can ve mallanna karşı saldınlan hiçbir Müslümanın tasvip et- meyeceği gibi ben de tasvip etmiyorum. İnsanlann hayatlanna yöneük hunharca saldınlar Müslümanhkla bağdaşmaz. - Sıvas olaylartndan sonra belediye baş- kanı olarak neler hissediyorsunuz? KARAMOLLAOĞLU - Hadıselerden ve 36 vatandaşımıan hayatlannı kaybet- miş olmalanndan dolayı büyük üzüntü duyuyorum. Hayatlannı kaybedenkrin yakınlanna başsağlığı diliyorum. Böyle bir hadisenin bir daha tekerrür etmemesi- ni temenni ediyorum. Sizlere de. bu konu- lan bize sorma hassasiyetini gösterdiğiniz için teşekkür ediyorum. • PORTRE TEMEL KARAMOLLAOĞLU 1941 'de doğdu. Ortaöğrenimini Kayseri Lisesi'nde tamamladıktan sonrayabancı dilbursu kazanarak İngiltere 'ye gittı. Manchester İ niversitesi 'nde tekstilmühendisliği dalında vükseköğrenımyaptı. Öğrenciliğisırasında tanıştiğı bir İngiliz kızla evlendi. Gençliğinaesol siyasi akımlara büyük ilgiduydu. Yurda dönüşünde Devlet Planlama Teşkilan nda uzman olarakgörev aldı. Sanayi Bakanlığı Teşvik Uygulama GenelMüdürlüğügörevinde bulundu. Bir süre Sanayi Bakanlığı Müşteşar Muavinliğivaptı. 1977-80 arası TBMM de'MSP 'den Sıvas milletvekili olarak bulundu. 1989yerel seçimlerinde RP den Sıvas Belediye Başkanı seçildi. Amcası. eski CHP Bursa Senalörü Şefık Karamollaoğlu. Bir özelliğı. evine lelevizyon lokltKIIVUM
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear