25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURtYET 4HAZİRAN1993CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER Görmezdengeldim... MELIH CEVDET AND AY I rbanoğlunun >eryuzunde (bel- kı de e\ rende) lek akılh > aratık olması, bıa doğadan ozel bır da\ramş bekleme >anılgısına duşürmuştur Oyleva yaratık- lann en onurlusu (eşref-ı mah- lukat) olan ınsana kedı kopek gıbı davranılır mP Oysa doğamn bızım ıçın hıçbır ozel amaa yoktur Boşuna ha>ale kaptır- mayalım kendımızı Kemal Tahır ın kanser olduğu orta- ya çıkınca eşı aglamaya başlamış, bu- nu goren unlu romancı da ona Ha- nım. ben de nezle olacak değıldım ya'" derruş Bunu, o zaman, televızyonda dınle- mışüm Demek doğa bıze hastalıklannı göndenrken değenmızegöredavranı- vor, buyuk adam ısek büyük hastalık, kuçuk adam ısek kuçuk hastalık ven- yor Kemal Tahır'ın sozunu başka nasıl anlamlandırabüınm 1 ' Keşke böv le olsaydı Bö> le olsaydı kımse buyük adamlığa kalkmazdı, nezle üe omrünu tüketır gıderdı Ama durum hıç de boyle değıl Büyuk İskender hangı hastalıktan öldu. bılıyor musunuz 0 fshalden Evel ıshalden genç yaşında öldü gıttı Ona büvuk nıtenurun kondurul- ması hıcbır savaşta >enılmemış olma- sındandır O zaman dunyanın tek bu- vuk devletı Pers devletı ıdı onu yendı iskender ve ta Persepolıs e dek gıttı Ama vşte ne olduysa orada oldu. çe\ resındekıler (dalkavuklar) onu tan- n olduğuna ınandırdılar Ne tuhafür şu ınsanoğlu, hem ıshal olur, hetn tan- n 1 Neyse efendım, tann olduğuna ına- nınca tören yapılmasını ıster Buyuk iskender ve tören başlar NasıP Çevre- sınde dönuyorlar ve yaruna geldıkle- nnde yanağını opuyorlar Işte bu 1 Kırahn kuzenı ve eskı arkadaşı olan KJeıtos da oradadır, fakat torene ka- ühnamıştır Bu gözupek kahraman, bır ara İskender'm yaruna geür, der kı -Tann olduğuna nasıl manabıbrsın 1 Grarukos (Edremıt yöresınde tsken- der'ın Pers ordusu üe karşılaşüğı ılk sa\aş) savaşında senı ölûmden ben kurtardım, yetışmeseydım bır duşman asken senı şışleyecektı Kendıne gel 1 Tann olmanın verdığı mutluluk ıçınde kendınden geçen kıral, bu sözle- re sırurlenır ve kıbcııu çektığı gıbı Kleı- tos'un karrana saplar KJeıtos oracık- ta olur Madem başladık, bıtırebm bu oyku- iskender yaptığına pışman olur, ka- panır bır yere üç gün yemez ıçmez, ağ- lar Kımseyı almaz yanına Ne yapmah 7 Ordu ıle gelen bır Yu- nanlı sofist vardır, onu gorevlendınr- ler kırabyaüştırması ıçın Adamustle- nır bu görevı Gel de merak etme ne dıvecek, ne edecek 9 Sofist, yaruna gırer tskender'ın, şu- nu soyler -Bır kıral ne yaparsa doğrudur, der Ve İskendeT kendıne gebr Sofist'ın 'Bır kıral ' yenne 'Bır tan- n ' dememesı düşundurücudur Yoksa ınanmamış mıydı onun tann olduğuna 9 Sonuna gelıyoruz oykünün İsken- der ıshalden olur, ötekı dunyayı boy- lar Derken orada babası Kıral Phıbp- pos çıkmaz mı karşısına 1 Şu konuşma geçer aralannda Phıbppos Benım oğlum olduğunu arük yadsıyamazsm, tann Ammon'un oğlu olsaydın olmezdın İskender Ben Amyntas'ın oğlu Phı- bppos'un oğlu olduğumu pekala bıb- yordum, baba, ama tasarladığım ışlere yarayacağı ıçın tann sözcüsünün dedı- ğıne ınanır gıbı gozükmüştum Phıbppos Ne dedın"> Falcılann du- zenlenne kanmayı yararlı mı bulmuş- tun'' İskender Öyle demedım, ama bunu duyunca yabanlar yıbverdı, bana karşı komayı bıraktılar, benı bır tann sanı- yorlardı, kolayca haklanndan geldim Demek böylece bır savaş hıtesıne başvurmuş, İskender Pekı ama dostu, arkadaşı, kuzenı Kleıtos'u neden öl- durduöyleyse' 1 Yarutı kolay Tann olduğuna ınan- dığını gostermek ıçın Bakın Napolyon boyle bır hıleye başvuracak durumda değıldı, çunku çoktannb dûzen yıkılab yuzyıllar geç- mışu Ona, yenılmezbgıne bakarak, tann demek kımsenın akbndan geçe- mezdı Boyle dıyemeyınce, 'şeytan' dc- dıler Evet, geçen yüzyıl Rus edebıyaü bu şeytan masab ıle doludur Kendısı ıse yengılennı şoyle açıklar -Savaş alanında karşı karşı>a geldı- ğımızde düşman ılk gınşımı benden bekbyor, boylece savaşı daha baştan yıtırmış oluyor Hakkı var Waterloo Savaşı sabahı yağmur yağmasaydı, belkı gene yen- gın çıkacaku Burada doğa ona oyun oynadı Büyûk adamlara büyûk hastahk, küçüklere küçük hastabk Konuya buradan gırmışuk Sürdürehm Doğa'nın kendı başınahğını gere- ğınce kavrarsak, boyle bır aynmın ne saçma olduğu anlaşıhr Aynca hasta- bklarla savaşımda bıbm çok büyûk yol almıştır Bır zamanlann oldürücü hastabğı verem, bugün kımseyı kor- kutmuyor Tuhafür, hastabklardan korkuyo- ruz da ölûmden korkmuyoruz Bır ak- rabamız vardı. ıçkı ıçmez, agara ıç- mez, her gun bırkaç saat yurûr Kırk yaşında gıdıverdı Doktoruna sormuş- lar şaşarak 'Neden oldu''' dıye, 'Husn-ı ısümalden' demış adam Latın ozanı Martıabs şoyle yaayor Ne olumden kork ne de olumü ıste Korkmak ışe yaramaz, ıstemek ıse yaşamı danltır Anlaşılan, sagbğımıza özen gostermek de bın kurtarmıyor Ünlûler arasında gençken ölûm hıç de az değıldır, Rımbaud'yu, Mozart'ı, Orhan Veb'yı duşünün Buyük fızıkçı Bay Cune'yı bır atb araba çığneyıp öl- dürmüştü Montaıgne, "Berum hasta- hğım, hastabklann en kötusü, en azıb- sı, en ağnbsı, en belabsı, en sürekbsı- dır" der O zaman kanser bıbnmedığı- ne göre neymış bu hastabk 9 Ne ola- cak. kum hastabğı E, doğrusu Mon- taıgne buyuk adarndır, demek o çağda kum sancısı buyuk adamlara balta olurmuş Bır Roma ımparatonınun, oturaklı sandalye üstünde. 'gabba tannlaşıyonım' dıye ölmesı, hıçbır ölûm hoş değıldır ama, çok hoşuma gıder Ah bızım büyûklük tutkumuz 1 Ölûmden, hastabktan bıle kendımıze payçıkarmayabakıyoruz Bırkezyaz- mıştım, bana en hûzûn veren cenaze, Karaköy Koprüsü'nde gordüğum, sa- dece dört kışının götürdüğû bır cenaze ıdı Ben olüye saygı duruşuna geçınce. bu dört kışıden bın bana nerdeyse yal- vararak bakmıştı, yardımına koşayım dıye, görmezden gebnıştım ARADABİR Prof. Dr. MUSTAFA ALTINTAŞ Korsan Üyelik ve 12 Eylül Hukuku 1980 lı yıllar Turkıye de, başta hukuk sıstemı olmak üzere hemen her tur etık değerlerın yıkıma uğratıldığı, yağma ve talanın erdeme donuşturulduğu, hemen her- kesın ele geçırdığı konumunu, yasa hukumlerıne karşın elde tutma becerısını gosterdığı ınsan vetoplumsalkır- lenmenın doruklaştığı yıllar olarak anımsanabıleceğı gıbı, etkısını daha uzun yıllar surdurecektır 1980 lı yıllarda çokertılen kurumlardan ve yıkıma uğ- ratılan değerlerden en onemltsı unıversıteler olmuştur YÖK sıstemı, toplumun aklı olması gereken unıversıte- lerı bır yanı ıle ışlevsız kılarken, ote yandan da etık de- ğerlerın yıkıma uğramasına katkıda bulunmuştur Bu- nun orneklennı hemen her gun basına yansıyan ve gı- derek basın toplantıları ıle karşılıklı suçlama-savunma bıçımıne burunen yuksekoğretım kurumlarındakı, yol- suzluk.usulsuzluk ve yasadışılıklarda gormekteyız 12 Eylul hukuku olarak adlandınlan duzenlemeler, bır • yandan "kışıye özgu" kurumlar ve kurallar oluşturur- ken ote yandan da kışıye dayalı sıstemler' e kaynaklık I etmıştır Hukuksa) kurallara ve hatta yasal hukumlere ' iazla onem gösterılmedığlnden, ışleyış ve duzenleme- ler buyuk bır keyfılık göstermıştır Bu turden yozlaşma ve çurümenın toplumda yaratuğı tepkı, 20 Ekım 1991 secımlennde, ozellıkle muhalefet partılen tarafından seçım kozu olarak kullanılmış ve se- çım propagandalarını bunun uzerıne temellendıren sı- yasal partılerın seçımden sonra kurdukları koalısyon hükumetı de,' hukukststemındekı, evrensel demokrası- ye aykırı hukum ve yapılanmaların tumunun evrensel değerler ve olçutlere göre değıştırıleceğını, 12 Eylul hu- kuku kalıntılarının yürürlukten kaldırılacağını" progra- mına almıştı DYP-SHP hukumetının programının gereklerını neol- çude yaptıkları tartışılmakta olan bır konudur Bu konu- ya dalmak amacımız olmadığından herhangı bır değer- İendırmede bulunmayacağım Amacım hukumetın bu- tun sonuçları ıle ortadan kaldırmaya soz verdığı 12 Eylul hukukuna sığınma durumuna duşmesını değerlendır- mektır öğretım Uyeterı Derneğı olarak Danıştay Beşıncı Daı- re nezdınde Şubat 1993tarıhınde Mıllı Eğıtım Bakanlığı aleyhıne bır dava açılmıştır Davanın konusu, Mıllı Eğı- tım Bakanlığı taratından YÖK uyelığıne seçılen ıkı uye- nın uyelıklerının yasadışı olması savıdır Demek Ana- yasadan bır yıl once yururluğe gıren 2547 Sayılı Yasanın 6/b maddesının 4 nolu bendının, 1982 Anayasası'nın yu- rurluk tarıhı olan 9 Kasım 1982 tarıhınden sonra, yıne aynı Anayasanın 177/e maddesınde ortadan kaldırıldığı- nı ve bu tarıhten sonra Mıllı Eğıtım Bakanlığı tarafından seçılen ıkı uyenın yasal dayanaktan yoksun kalarak kor- san üye statusune duştuklennt ılerı surmuştur Davalı Mıllı Eğıtım Bakanlığı yaptığı bırıncı savunma- sında, davanın ' Turkıye Cumhurıyetı Anayasasının Ge- çıcı 15 maddesıne göre yasal dayanaktan yoksundur' gerekçesı ıle usulden reddı ıstemınde bulunmuştur Bı- lındığı gıbı Geçıcı 15 madde '12 Eylul 1980 tarıhınden ılk genel seçımler sonucu toplanacak TBMM'ın Baş- kanlık Dıvanını oluşturuncaya kadar geçecek sure ıçın- de ( ) çıkanlan kanunlar, kanun hukmünde karama- meler ıle 2324 sayılı Anayasa Duzenı Hakkında Kanun uyarınca alınan karar ve tasarrufların Anayasaya aykırı- lığı ıddıa edılemez' hukmunu taşımaktadır Açılan davanın 'anayasaya aykırılık savını' taşıma- masına karşın, anayasaya aykırılık platformuna çekıl- mek ıstenılmesı ve buradan da yasaya aykırılık taşıyan korsan uyelığe ' dokunulmazlık' kazandınlma çabası- na, protokol ve programında 'Demokratıkleşme Paketı" bulunan hukumetadına uzulmez mısınız? Mıllı Eğıtım Bakanlığı 2547 sayılı yasanın Mıllı Güven- lık Konseyı taratından duzenlenmış çıkanlmış ve yurur- luğe konmuş olduğunu belırterek anayasanın geçıcı 15 maddesının koruması altında olduğunu ılerı surmesının otesınde Mıllı Eğıtım Bakanlığı tarafından seçılen ve cumhurbaşkanı tarafından onaylanan bu ıkı korsan uye- nın, cumhurbaşkanının tek başına yapmış olduğu ışlem kapsamına gırdığını ve bu nedenle de yargı yolunun ka- palı bulunduğunu ılerı surebılmıştrr Program ve protokolunde, 12 Eylul hukuku kalıntıları olarak nıtelendırılebılecek yasal duzenlemelerı, uygula- malarıvekısıtlamalarıhızlayururluktenkaldırma","Ana- yasanın geçıcı 15 maddesını nesnet ve evrensel hukuka aykırı olarak nıteleyerek uygulamaktan kaldırma',' Se- çım yontemınden başlayarak gorev ve yetkılerı ıle parla- menter demokrasının gereklenne aykırılık taşıyan cum- hurbaşkanlığını, parlamenter sıstemın gereklerıyle uyumlu bır konuma kavuşturma sozunu vermış bır hu- kumetın ve onun Mıllı Eğıtım Bakanının ışlerıne ya- radığını sandıklarında bu turden hukumlere nasıl sı- ğınma çabası ıçıne gırmelerı bır ıbretlıkfotoğraf bır su- çustu belgesı oluşturmaktadeğıl mıdır'' Yozlaşarak yoz- laşmanın d<*ha da çuruyerek çurümenın ustesınden gelmek mumkun mudur? TARTIŞMA Muğla yöresindeki termik santrallar B ıbndığı gıbı Muğla ıundeüç tane termik santral bulunmaktadır Bunlardan Yatağan ve Yenıkoy termik santrallan çabşır durumda, Kemerkoy (Gokov a) Termik Santrab ıse henuz ınşaat aşamasındadır Çabşır durumda bulunan bu ıkı termik santral fıltre sıstemlen olmadığı ıçın çe\Tesıne zarar vermekte ınsan ve doğa ıçın onemb bır çevre sorununun kaynağmı oluşturmaktadır Yatağan Termik Santrab, 3x210MWgucundedır Bu santralın 1 urutesı 1982 de, 2 unıtesı ıse 1983'te faabyete geçınldı Yenıkoy Termik Santrab, 2x21 MW gucundedır ve 1985 yıbnda yapılmışur Bu santrallar kurulduğu gunden bugune kadar çevrelennde hava kırblıği yaratmakta, doğa ve toplum sağlığını tehdıt etmektedır Bu santrallann hıçbınnın bacasında, SO2 gazını ve baca tozlannı emecek "desulfünzasyon filtrelen" bulunmamaktadır Geçen aylarda Muğla'da,TAEK tarafından yerleştınlen "radyasyon erken uyan" sıstemlennın alarm vermesınden sonra gözler bır kez daha Muğla'} a ve Muğla ılmdekı termik santrallara çevnldı Bu konu gunlerce basırun gundemınde yer aldı Bu konuda yenıden araştırmalara başlandı Yatağan ve yöresınde bu nedenle yaşanılan hastabk ve olum olaylanna dıkkat çekıldı Muğla ıü ve ozelbkle Yatağan ve Mılas havzası, zengın komûr yataklanna sahıp olan bır bolge Bukomurler,kalonsı dusuk, SO2 rruktan yûksek ve fazla mıktarda uranyum ıçermektedır Yatağan Termik Santrab'run çahşması sonucunda, gûnde 5 000-6 500 ton yer kulu oluşmakta, uçucu kul mıktan gunde 30-40 tonu bulmakta ve bu arada bacalardançev reve >ayılan SO2 mıktan da 600 tona ulaşmaktadır Hayatı tehhkesı olan uranyumun, Yatağan Termık Santrab'run uçucu ve yer kullenndekı mıktan ıse yılbk 300 tondur Bu rakam kuçümsenecek b»r mıktar değıldır 600 MW gucündekı bır nukleer santrabn yılbk doğal uranyum ıhtıyacınm 80 ton olduğu duşunülurse bu rakamın korkunçluğu kendılığınden ortayaçıkar Yenıkov Termik Santrab'nda ıse günde 400 ton SO2 gazı. 30 ton baca kulu \e 3 000 ton yer kulu çevrev e saçılmakta, bu kullerde ıse yılda 200 ton dolayında uranyum oluşmaktadır Kemerköv Termik Santrah çabştığında bıbmsel venlere göre. bu santraldan da gûnde 600 ton SO2 gazı, 50ton baca külü ve 5 000 ton yer kulu çevreye saçılacaktır Tum bu venler goz onune abndığında Yatağan, Yenıkoy ve Kemerkoy'de tam bır ölum uçgenı oluşmaktadır Yatağan Termik Santrab'nda ?jnde 16 500 ton. Yenıkoy ermık Santrab'nda günde lOOOOtonkömür kullanılmaktadır Yatağan Tenruk Santrab'nm kullennde yılda 300 ton. Yenıkoy Termik Santrab'run kullennde ıse yılda 200 ton uranyum oluşmaktadır Bu komürlenn 1 tonundakı uranyum mıktan ıse 80-120 Yetkıbler, yukanda sıralamaya çabştığunız bılgıler ışığında, Yatağan ve Mılas yöresınde yaşayan ınsanlann sağlıklannı koruyucu onlemler afinahdır Termik santrallann bacalanna, malıyetı ne olursa olsun "desulfîınzasyon filtrelen" takılmabdır Kullerde var olan, doğa ve ınsan sağlığını tehdıt eden uyanyum madenı değerlendınlmeb ve çe\re>c zarar vermesı onlenmebdır Muğla ıb, ülkemızde tunîm potansıyebnın en yoğun olduğu ıllenn başında gelmektedır Muğla ıb bu yonuyle ulkerruze en çok dovız gırdısı sağlayan bır ıbmızdır Temuk santrallann çevreye verdığı zararlardan dolayı, Muğla'dakı tunzmharekeünın yok edılmesıne seyıra kabnmamab, bunun ıçın de Yatağan ve Yenıkoy termik santrallannın bacalanna bır an önce fıltre takıbnab, Kemerkoy (Gokova) Santrah da çabştınlmamabdır FevziTopuz Milas Beledıye Başkanı Kâğıt sanayii desteklenmelidir 2 000lı yıllara doğru hula artan kağıt-karton gereksınımı, ülkemızm nufus artışı goz onune ahndığında. bu sektörde ıvedı onlemler alınmasını ve kısa surede sonuç abcı yatınmlar yapılmasını zorunlu bırakmaktadır Teknolojık yonde yenı atıbmlar planlayan ve bır kamu kuruluşu olan SEKA, ülke kâğıt sanayıınde > aşanan geçmışın gozardı edıbnış gerçeklenne karşı, 1993 yüı ortalanndan ıübaren kımı onlemler almak amaçve projesındedır 1980'b yıllarda bırçıvı cakılmaksızın gundemden sılınen kâğıt sektorundekı yatınm olgusu, SEKA'nm durgun geçen yıllannı oluşturmuştur Geçmışte yaşanan ve görünen gerçekler ne denlı uğraşıbrsa uğraşılsın büyuk merceklerle sunulmaya çalîşılan abz rakamlarla sapünlamaz Gucunügerçek başan oğelennden almayan sunı aükmlar, bıyık altlannda oluşan tebessümlerden ote sonuç getırmez Bu nedenle, Turkıye kâğjt sektorû, planlanan anlamda sılkınmeye ve ıç bukey aynalann büyuttüğû rakamlarla değıl, köklü yaünmlann geüreceğı yenı ufuklarla sanayıde yennı abnabdır Ancak, buyuk aübmlar, umut .vaad eden yatınmlar ütopyalarla değıl muhakkak kı guçlu fmansman kaynaklanyla sağlanır Dev adımlarla ılerleyen gebşmış ulkeler kâğıt sanayıınc uyum sağlayabılmek ve serbest rekabet pıyasasının kulvannda soz sahıbı olabılmek ıçın bu yonde atıbm planlan ıçensınde olan SEKA'ya. gereklı desteğın hukümetlerce venlmesı şarttır OzelleşUrmenın. hammaddesının o /o87'sını orman kaNTiaklanndan sağlayan SEKA'da, ıstenılen sonuçlan vermesı çok zor, belkı deolanaksızdır Bu nedenle, ozelleştırme ıdeallenrun, SEKA acısından. vaşadığımız yıllar aşamasında dondurulması \e bu kunımşun, a> ağının uzenne basabıbr duruma getınlmesı, ulke ekonomısı acısından daha yararlı sonuçlar getıreceğı ınanandayız Bu yonde, yenı dmamıklerle ve akılcı bır > onetım anlayişı ıle soruna >aklaşan \ e yenıleşen SEKA'nın temebnı atmak arzusunda olan SEKA yoneümı, fmansman acısından desteklenmezse, bu büyuk Sayın Sağlar'a açık mektup S ayın Sağlar İstanbul unender bolgelennden, şehnn fethı esnasında şehıt duşmuş kırk bır askenn kabırlennın yer aldığı, feühten once Bızans Imparatorluğu'nun lejyonerlennın, atb askerlenrun unlü dhın Tzycanıstenon'un da bulunduğu Ahırkapı, tanhı yanmadanın onemb bır SİT alanıdır 1984 yıbnda o zamanın Emınönu Beledıye Başkanı Tahır Aktaş tarafından yerle bıretünlen Kuvayı Mıllıye'ye aıt mıllı mucadele yıllannda Anadolu'y a kaçınlan sılahlann gızlendığı vedepolandığı Barbaros Evlen, vakıflann tasarrufunda ıken bır ış adamına ıhale ettınlerek bugun yap, ışlet, devret modelının kurbaru olarak secılmışür' 1 Tzycanıstenon ahırlannın bulunduğu bu bolgede kazma v e kurekle çabşan ınşaat şırketı ozelbkle bolgenın ve tanhı kabntılann fotoğraflanmasını bızzat engellemeye çabşmış \e 1 dereceden SİT alanı olarak bılınen Ahırkapı SokağYndakı bu önemb bölgeyı vakıflardan ıhale ıle alan kışı, Emınonu Beledıyesf nın ıznı ıle kamuoyunun gözlen onünde Armada Oteb'nın ınşaatına başlamışür Boylesı onemb tanhı bır alarun tasarrufu, Vakıflar'ın elınden, nasıl olup da bır ışadamına devredılmış, koruma kurulu ıle bırbkte yıne ıcraaüanyla kamuoyunun dıkkatlennı sürekb uzenne çeken Emınonu Beledıyesı, bu onemb yere otel yapılabılır dıye nasıl 'olur' verebılmıştır'' 2- Bölgede Arkeoloji Müzesı'nden en az bırkaç arkeoloğun bulunması ıcap ederken yıne Ahırkapı bolgesı sahıl şendının uzennde yeralan Hnstos Fılantropos çıfte manastın bu sefer başka bır uygulamanın kurbanı olarak secılmıştır Sarayburnu Fenerarası Marmara Surlan Restorasy on ve Çevre Duzenlemesı Inşaatı adı altında İstanbul Buyııkşehır YanıkTedavi Merkezi 1 6 Ma>ıs 1993 tanhb Cumhunyet gazetesırun "Pazar Konuklan' sayfasmda Sayın Leyla Tavşanoğlu'nun, IU Tıp Fakultesı Acıl Cerrahı Merken Başkanı Prof Dr Saman Belgerden ıle yapmış olduğu soyleşıyı bırçok Cumhunyet okurupıbı dıkkat ve havranbkla okudum Maddı olanaksızlık ıçınde çırpınan, kendılennı übba ve ınsanbğa adamış bır ekıbın başanlannı gormek ıçın Prof Belgerden'ın soyledığı "Acıl Cerrahı BınmTnın açıbşına gjttım Bu bınanın eskı habnı bırkaç yıl once görmüştüm Yardımsever vatandaşlann ve dost muhıtının katkılan ıle Prof Belgerden ve ekıbının dokuz ay gıbı kısa bır zaman dılımı ıçensınde yaratüklan bu mukemmel esere hayran oldum Bır kadırşınasbk orneğı olarak maddı yardımda bulunan hayırsever vatandaşlann ısımlen, >enılenen hasta odalannın kapılanna konan plaketlere yazılmış, bır bakıma, bu ısımler olumsuzleşmış Prof Belgerden buesenn ıkı buçuk mılyar braya yapıldığını soyluyor Yanı uydukentlerde alınan bır kat karşıbğı fiyata vanbşbğm faturasının, ulke kâğıt sanayunın en kısa zamanda yok oluşu olacağından kımsenın kuşkusu olmamabdır Bu konuda uzun yıllar kâğıt hamunı ıle beraber yoğrulrnuş olmamız, SEKA'nın yavaşlatılacak kâğıt sıbndırlennın huznünu formeye bızı dayanıklı ılmıyor Bız. bmanlanmızda dış ülke bayraklannı taştyan ıçı yabana kâğıtlarla dolu gemıler değıl, Turk ışçı ve münendısının abn tenyle urelılmış pınl pınl kâğıtlardan oluşan ve dış ülkelere dovız getırmek üzere bayrağjmızı taşıyarak hareket eden Turk kâğıtlanvlayüklü gemılen gormek ıstıyoruz Lutfen bu gerçeğı sağduyunun penceresınden gorme>e çahşabm BurhanÖzbey Beledıyesf nce bır ınşaat şırketme ıhale edılen bu bolge kontrolsuz ve rasgele bır kazı çahşmasının alanı olarak kullanılmakta ve çıkanlan çanak, çomlek ve keramık parçalar rasgele ortabğa bırakılmakta ve 13 yuzyılaaıt onemh buluntular ışçılenn kazma darbelen altında yok olmaktadır Duyarsız, özensız ve sorumsuzınsanlann tanhımıze ve arkeolojık değerlenmıze verdıklen onem ortadayken boylesı tanhı alanlan bakanhğmızm denetlemesı gerektığıru burada ozenle ahmı çızerek bebrtmek ıstıyorum H.KemalÇağm yapılmışbıreser Prof Belgerden'ın yenı amaa, bu bınmın üst katını 30-40 yataklı "Yanık Tedavi Merkezi" yapmak Gunlennın 24 saatını tıbba ve ınsanbğa adamış olan Prof Belgerden ve ekıbının, bu guzel ınsanlann, amaçlanna ulaşması ıçın bırçok yardımsevenn elbırbğı edeceğme ınanıyorum CAHİT MLRATHANOCLU Y.Mühendis PENCERE Bu Kafa DeğlşmeSL Balkanlar Anadolu Mezopotamya Kafkaslar Bu coğrafyanın çarpıct bır ozellığı var Uluslar, halk- lar, etnık topluluklar, dınler, mezhepler ıç ıce geçmıştır, ınanç ve soy harıtası çeşıtlı renklerden oluşuyor, devlet sınırları ıçınde benekleşıyor Neden1 ? Ikı nedenı var Fetıh ve goç 1 Osmanlı fetıhlerı Turklerı ve Müslumanlan bu coğraf- yaya serpmış, göçler benekleşmeyı artbrmış, ıç ıçe ya- şayan halklar çeşıtlı nedenlerle bırbırlerının bogazına sarılmaya hazır yaşıyorlar Kıbrıs, bu coğrafyanın bır parçası • Tatlısu entelımızde Batı'ya karşı aşağılık duygusu dü- şunce bıçımıne donuşmuştur Batı dıyor kı - Turkıye Kıbns'ta ışgalcı konumundadır, bu durum değışmedıkçe AT ye gıremez Içımıze ışleyen bu tepeden ınme yargının bızı getırdığı nokta şudur Kıbrıs belasından kurtulursak çok rahat ederız, dış polıtıkamızın ustunden bır ıpotek kalkmış olur Yuz bın Kıbrıs Turku, 60 mılyonluk Turkıye'nın burnuna halkayı takmış goturuyor Rauf Denkfaş cumhurbaşkanlığına alıştı, bırakmak ıstemıyor, Ada'da astığı astık, kestiğı kestık, sırası geldığınde Ankara'ya şantaj da yapıyor, uzlaşmaya yanaşmıyor Bu ışe bır son vermefc gerekır öyleyse "- Ver kurtulı " • New York'ta Bırleşmış Mılletler gözetımınde yapılan son Kıbrıs gorüşmelerı bır olçüde "ver kurtul" baskısı- nın dışında yapıldı Bunun nedenı açık Çankaya'da de- ğışıklık oldu Koşk artık ' ver kurtul' sıyasetinın kaynağı olmaktan çıktı Ancak Ankara'da "suçluluk kompleksi" daûılmış değıl, bu gıdışle kalkacağı da yok Once bır "zıhnıyet' değışıklığıne gerek var, bu kafa değışmelıdır Balkanlar'da yaşanan olaylar gozlerımızı açmalı! Bosna'da ' etnık temızlık" surecı yaşanıyor Batı ellerını kavuşturmuş seyredıyor Kafkasya'da Dağlık Karabag dramı, 'ıbret vencı' nrtelıkler taşıyor Ne yazık kı etnık çelışkılerı korukleyerekortalığı mezbahayaçevırmekıs- teyen ılkel guduler Anadolu da bıle uç verıyor Ya Almanya'ya ne dıyelım? Goçler nedenıyle Almanya harıtası da etnık açıdan benek benek olmadı mı' Ardından gundeme gıren, vahşetbr Batı, kendı ıçındekı vahşetı durduramıyor, barbarlığı engellemekten yoksun kalıyor Pekı, Kıbrıs'takı Turklerı Rumların elıne nasıl teslım edeceğız' Bırleşmış Mıllet- ler'ın kodamanlan Kıbrıs ı da Bosna'ya mı çevırecekler? Turkıye, Kıbns'ta "ışgalcı" değıldır, Bırleşmış Millet- ler'ın bugun Bosna'da yapamadığını 1974'te devletler rhıkukunu ve yururluktekı antJaşmaları uygulayarak yapmış, akan kanı durdurmuştur, şımdı neden suçluluk duygusuna kapılsın 9 New York takı Kıbrıs goruşmelerıne ara verıldı, taraf- lar 14 hazıranda yıne bır araya gelecekler, bu ortamda ayrıntılara gırmenın bır yararı yok Once "kafa 'yı değıştırmek, Bosna dan, Almanya'dan, Kafkasya'dan çıkan derslerı Batı'nın gozlerı onune ser- mek, 'suçluluk psıkozu"ndan kurtulmakta yarar var "Ver kurtul" baskısını aşmayan sağlıklı çözüm bula- maz Hem neyı verıp kurtuluyorsun'? Kıbrıs bır yana, Bosna'da bıle verıp kurtulamamışsın VEFAT Değerh büyuğumuz FİKRİYE KALELTyi 31 Mayıs 1993 gunü elım bır trafık kazasında yıtırdık. Acımız sonsuzdur Torunu: LEYLA ESENLİ EĞİTİMDE DEVRİM 12. YIL ANKE ATAMER'İN KAMPI ÇOCUĞUNUZUN Dersten zevk almasını Yaratıcılığının teşvık edılmesını Ozguven kazanmasını İSTİYORSANIZ Bızı arayınız' 1-3366617/197-78368 LISftNTIYATRO MUZIKSERAMIK RESIM SPOR tLAN SÎNOP ASLtYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN EsasNo 1992 391 Davacı Recep özdermr vekıh tarafından çek yaprağının ıptahne karar venlmesı dava edılrruş olmakla yapılan yargılamada alınan ka- rar gereğınce, Iptab ıstenılen T Halk Bankası Sınop Şubea nce RecepOzderaır'e verılen E 1303995 sayılı çek yaprağı zayı edıldığınden, hâksız olarak ebne geçırebılecek kımselere odenmemesı ıçın çek yapragı uzenne ödeme yasağı konulmuş olup, açılan bu çek ıptalı davasmdan bılgı sahıbı olmalan ve gerektığınde ıtıran olanlann ıtırazlanru ılen sunne- len, avnca bu çek yaprağını bulanlann çekın ıadesı ıçın Sınop Ashye Hukuk Mahkemesı run 1992 391 esas sayılı dava dosyasına müraca- at etmelen ılanen duyurulur Basın 49019 CEYHAN 2. KADASTRO MAHKEMESt'NDEN tLANEN DAVETtYE 1977/57 Ce>han m Yalak köyune aıt 100 nolu parseUeügıb kadastro tes- pıüne lüraz davasının yapılan duruşmasında venlen ara karan gere- ğınce, Adreslen tespıt edıletneyen davalılardan Ramazan Özen, Mustafa ören, Selver Cent ve Guner özen adlanna ılanen teblıgat yapılmas»- na karar venlnnş olmakla, 13 7 1993 gunu saat 09 OO'da davalılardan Ramazan özen, Mus- tafa Özen, Selver Cent ve Guner özen'ın Ceyhan 2 Kadastro Mah- kemesı'nde davab sıfaü ıle hanr bulunmalan, aksı halde yokluklann- da yargılama yapılacağı teblıgat yenne kaım olmak uzere 7201 sayılı kanun uyannca ılanen tebbğ olunur 17 5 1993 Basın 49008
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear