22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1 ARALIK1993ÇARŞAMBA HABERLER 1994 bütçesi kabul ediltii • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 1 kasımdan bu yana > apılan görüşmelerde, 1994 yıh bütçe yasa tasansı kabul edildi. 1994 bütçesi. komisyonda toplam 7 trilvon 731 milyar 200 milyon lira artınlırken. konsolide bütçenin genelinde yüzde 4 oranında kesinti yapılması da kararlaştınldı. Böylece. 1994 yılı için öngörülen bütçe açığı değişmedi. 'Bizhüküntet değil miyizT • ANKARA (UBA) - DYP ve SHP labarunda koalisyon hükümeti hakkında y apılan yorumlara biryenisi daha eklendi. Yıllardır AP'ye oy verip daha sonra da DYP'ye geçen Ali Dede. günlerdir, askerden gelen oğluna iş bulmak için partisinin üst düzey yöneticilerinin kapısını aşındırdı. Ankara milletvekilleriyle görüşmesinden a> larca sonuç alamayan Alı Dede, çareyi Grup Başkanvekili Ihsan Saraçlar'da aramaya karar verdi. Biryolunu bulup Saraçlar'ı Meclis"teki makam odasında yalnız yakalayan Ali Dede her zamanki gibiricasınıiletti. Dede. Şırnak'tan gelen oğluna iş aradığını. ancak bütün bakanlık kadrolannın SHP'ye tahsis edildiğini belirterek. "Biz hükümet değil miyiz" diye sordu. Yaşar Kaya'mn DEP Başkanlığı • ANKARÂ(LBA)- Demokrasi Partisi kurultayı yaklaşırken Ankara Merkez KapalıCezaevinde tutuklu bulunan Genel Başkan Yaşar Kaya'nın genel başkanlığa yeniden aday olup olmayacağı tartışmalan yoğunlaştı. DEP Genel Başkan Vekili Murat Bozlak, "Genel Başkanımız Yaşar Kaya'nın 12 marttan önce tutukluluk haünin sona ermesini bekliyoruz" dedi. DEP Genel Başkanı Yardımcısı ve Genel Başkan Vekili Bozlak. henüz aday sayısının 2 olduğunu söyledi. Genel Başkan Kaya'nın Almanya'da ve Kuzey Irak'ın Erbil kentinde yaptığı iki ayn konuşma nedeniyle tutuklu bulunduğunu hatırlatan Bozlak, bu konuşmalardan biri nedeniy le lutukluluk halinin sona ermeşijıe karar verildiğini belirtti. Muhalefette açılan dava • ÂNKARA(UBA)- SHP'nın muhalefette iken Anayasa Mahkemesi'ne açtığı dava, iktidar partisi iken karara bağlandı. SHP'nin o dönem Grup Başkanvekili olan Hasan Fehmi Güneş imzasıyla kamu personeli ile ilgili Kanun Hükmünde Kararname"nin iptali için açtığı dava konusunda Anayasa Mahkemesi, "Karar verilmesine yer olmadığı" hükmüne vardı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında y ay ımlanan Anayasa Mahkemesi gerekçeli karannda, SHP'nin açtığı iptaldavası konusunda. sözkonusu kararnamenin tamamen değişikliğe uğradığı, ilk haliyle zaten yürürlükte bulunmadığı için hakkmda olumlu ya da olumsuz bir karar vermenin söz konusu olamayacağı görüşüne yer \erildi. TMOyolsuzlujju karara kaMı • ANKARA (AA) - Toprak Vfahsulleri Ofısi'ni (TMO) 200 bin dolar zarara uğratarak görevlerini kötüye kullandıklan gerekçesiyle haklannda dava açılan eski Genel Müdür Ahmet Özgüneş ile kururnun 5 üst düzey yöneticisinin yargılanmalanna devam edildi. Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bugünkü duruşmaya sanıklardan, Ömer Faruk Mühürdar ve Aslan Ağır ile taraf avukatlan katıldılar. Mahkeme başkanı, daha önce bilırkişiye gönderilen dava dosyasımn geldiğini haürlatarak bilirkişi raporunda sanıklara isnat edilen "Görevın genel mtelikte kötüye kullanılması" suç unsurunun bulunmadığını söyledi. Mahkeme başkanı, avukatlann bilirkişi raporu hakkındaki görüşlerini belirtmeleri amacıyla duruşmayı ileri tarihe bıraku. Alman Başbakanı HelmutKohl,Başbakan Çiller'le yaptığı telefon görüşmesinde, "Biz üstümüze düşeni yaptık. Şimdi de siz gerekeni yapın" dediAlmanya demokratikleşmeistiyorHAKKI ERDEM ANKARA - Almanya ve öte- ki Batı ülkeleri, PKK'ya karşı uygulamaya konulan yaptınm- lann ardından. Türkiye'den Kürt sorunu konusunda de- mokratik adımlar bekliyor. Al- manya Başbakanı Helmut Kohl'ün önceki akşam Başba- kan Tansu Çiller ile yaptığı tele- fon görüşmesinde. bu yaklaşı- mı açık bir dille iletüği öğrerul- di. Kohl. Almanya'nın PKK'ya karşı uygulamaya koyduğu yıl- dınm operasyonu ile ilgili ola- rak önceki akşam saat 19.00'da Başbakan Çiller ile bir telefon görüşmesi yaptı. Çiller'in Al- manya'nın son uygulamalann- dan duyduğu memnuniyeti dile getirdiği görüşmede, Kohl'ün, bundan sonra Türkiye'den beklenen adımlar konusundaki görüşlerini iletüği belirlendi. Başbakan ÇiDer Edinilen bilgiye göre: Kohl, Çiller'e, "Biz üstümüze düşeni yaptık. Şimdi siz gerekeni ya- pın" mesajını iletti. Kohl, bu mesaj çerçevesinde, hem Al- manya kamuoyunda hem öteki Batı ülkelerinde oluşan "Tür- kiye'nin Kürt sorunu için siyasal çözümleri uygulamaya koyması gerektiği" görüşünü dile getır- Siyasal çözüm Alman Başbakanı Kohl, Çiller'le görüşmesinde, 'Türkiye'nin Kürt sorunu için siyasal çözümleri uygulamaya koyması gerektiği" görüşünü dile getirdi. di. Başbakan Tansu Çiller. dün DYP grubunda, Kohl ile tele- fon görüşmesi yaptığmı belirtti, ancak görüşmenin içeriği konu- sunda aynntı vermedi. Çiller, bu görüşme hakkında bilgi ve- rirken Türkiye'nin terörle mü- cadele sırasında "demokrasi ve insan haklanna inancını son de- rece iyi biçimde anlattığını" söy- Heunut Kohl ledi. Almanya'nın, teröre karşı tavnnı, teröriste karşı olmak bi- çiminde de ortaya koyduğunu belirten Çiller. Almanya'nın son tavn ile dostluğunu göster- miş olmasından memnuniyet duyduğunu bildirdi. Başbakanlık Basın MerkezT- nden dün akşam yapılan açık- Iamada da Kohl'ün telefon gö- Ahnan polisi ülkedeki PKK yanlısı gösterilere zaman zaman sert müdahalelerde bulunmuştu. rüşmesi sırasında, PKK terör örgütü ve yandaşı dernekler için Almanya'nın aldığı kapat- ma karan, operasyonlar ve öte- kı önlemlerle ilgili olarak Çil- ler'e bilgi verdiği belirtildi. Iki başbakanın aynca. terörün ön- lenmesi dahil pek çok konuda işbirliğine devam karan aldık- lan bildirildi. Açıklamada, iki başbakanın Almanya'nın terör örgütüne karşı aldığı önlemle- rin AT üyesi diğer ülkelerde de yaygınlaştınlması konusunda görüş alışverişinde bulundukla- n ve bu konudaki girişimlerde Almanya'nın öncülük etmesi fıkri üzerinde görüşlerini de be- lirttikleri kaydedildi. Türkiye'den beklentiler Kohl'ün Başbakan Çiller'e ilettiği ve öteki Batı ülkeleri ta- rafından da gündeme getirilen "PKK operasyonunun ardmdan Türkiye'den beklenrüeri' Çiller ve kurmaylan tarafından de- ğerlendiriliyor. Bu konudaki görüşler, Al- manya'da PKK operasyonu başlaulmadan önce de günde- me getirilmiştı. Nitekim, 10 kasımda Almanya parlamenıo- sunda yapılan ve TBMM Baş- kanı Hüsamettin Cindoruk ile bir Türk parlamento heyetinin de izlediği görüşmelerde. PKK'ya karşı başlatılacak ope- rasyonun kararlılığı ortaya ko- nurken Türkiye'den beklenen demokratikleşme adımlan dile getirilmişti. Almanya İçişleri Bakanı Kanther'in, PKK'ya karşı hu- kuken mümkün olan her şe>in yapılacağını belirterek "Militan Kürtler tarafından gerçekleştiri- lebilecek her şiddet evlemi. biz- den daha sert karşılık bulacak" dediği toplantıda. Dışışlen Ba- kanı Kinkel. PKK'nın eylemle- rini kınarken "Kürt sorununun AGİK ilkeleri çerçevesinde çö- züme kavuşturulmasının acilivet kazandığmı" söylemişti. Kin- kel. Türkiye ile ilgili insan hak- lan sorunlannı gündeme getir- meye devam edeceklerini de be- lirtmişti. Aynı toplantıda söz alan çe- şitli partilere mensup Alman parlamenterler. PKK'ya karşı tavır koyarken "Türkiye'nin Kürtlerc otonom tanımasından. askeri çözümden vazgeçilmesi- ne" kadar çeşitli görüşler dile getirmişlerdı. FransaPKfCran örgütkriniyasakkuk Fransa hükümetinin iki paravan PKK örgütünü yasaklamasına karşın, İsveç hükümeti, örgütün ülke genelinde faaliyetlerinin yasaklanmasının gündemde olmadığını açıkladı. Haber Merkezi - Fransız hükümeti. PKK'nın paravan kuruluşlan niteliğindeki iki örgütü yasakladı. İsveç. PKK'nın ülkesindeki faaliyetlennin yasaklanmasının gündemde olmadığını açıkladı. Almanya'nın Nürnberg ve Ingolstadt kentlerinde mühürlenen PKK dernekleri, bölücü örgüt yandaşlannca işgal edildi. Fransa hükümet sözcüsü NkolasSarkozy, Kürdistan Komitesi ve Fransa'daki Kürdistan Yurtsever İşçileri Kültür Dernekleri Federasyonu'nun 'birdizi suça kanştıklan' gerekçesiyle yasaklandığını açıkladı. Sözcü. "PKK'nın cephe kuruluşlan niteliğindeki bu örgütlerin Fransa topraklan üzerinde faaliyet göstermesini engellemeyi amaçladıklarını'* belirtti. Sözcü. İçişlen Bakanı Charles Pasqua'nın Bakanlar Kurulu'na iki Kürt derneğinin kapatılmasını önerdiğini ye bu önerinin kabul edildiğini açıkladı. İsveç Dışişleri Bakanı Margarethaa Lgglas, PKK'nın İsveç'teki faaliyetlerinin yasaklanmasının gündemde olmadığını söyledi. Bakan. ülkede faaliyet gösteren herhangi bir örgüte karşı, ancak yasalara karşı gelmesi durumunda yasal önlemlere başvurabileceklerini kaydetti. İsveç İstihbarat Örgütü SEPO'nun üst düzey yetkililerinden Kent Robert de PKK'nın yasaklanmasını gerektiren koşullann oluşmadığmı ileri sürdü. İsveç istihbaraünın yaklaşık 200 PKK yandaşının faahvetlerini çok yakından takipettiğini belirten Robert. PKK'nın Almanya'dan sonra öteki Avrupa ülkelerinde de yasaklanması durumunda yeraltına ineceği görüşünü savundu. Türkiye'nin Stockholm Büyükelçisi Solman Aydın İsveç Dışişleri Bakanhğı ıleyaptıklanher temasta. PKK veyan kuruluşlannın yasaklanmasını istediklerini bildirdi. PKK'dan işgal Almanva'nın Nürnberg ve Ingolstadt kentlerinde. Federal İçişleri Bakanlığı'nın karan ile kapatılan ve kapılan mühürlenen PKK demekleri, bir grup yandaşlan tarafından işgal edildi. Nürnberg'dcki işgal sırasında polisin engel olmak ıstemesi üzerine olaylarçıktı. Polis. eylemi engelleyemedı. Ünlü İngiliz yazar ve Lordlar Kamarası üyesi Jefîrey Archer, hükümetten PKK terör örgütü mensuplannın Londra'daki Türk esnaftan haraç toplamalan konusu üzerine ciddi birşekildeeğilmesini istedi. Parlamentoda konuşan Archer. "Bazı teröristlerin 1990 yılmda 44 Türk okulunu y aktığını da hatırlatmak isterinT'dedi. Yunanistan'da yayımlanan iktidar yanlısı Etnos gazetesi, "Türkiye'ye tokaf'başlık lı haberinde, PKK'nın tüm AT ülkelennde yasadışı sayılması gayretinin Yunanistan'ın müdahalesi ile engellendiğini öne sürdü. HAfTAYABAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Köy Enstitüleri Yeniden Açılmalı! Annem ilkokul öğretmeni. Ben de üniversitede öğretmenim. Ve yaptığım işler içinde en çok öğretmenliğimden kıvanç duyuyorum. Ama 24 Kasım geldi geçti... Bu konuda iki satır yaza- madan... Şimdi bazı okurlarımın "İyi güzel de Köy Enstitüleri'- nin yeniden açılması da nereden çıktı" dediklerini duyar gibi oluyorum. Bazı "numaracı cumhuriyetçiler"\n ise "Bu Kemalistler de iyice dinozorlaştı" diyerek keh keh güldüklerini... • Yıl 1943. Yani yarım yüzyıl öncesi. Köy Enstitüleri'nin babası Tonguç, yavrularını görme- ye gider. Yurt Bilgisi dersinin o günkü konusu, "Devletin yurttaşlara karşı görevleri'öir. ["Yurttaşların devlete karşı görevleh" değil!..) Tonguç, oğrencilerden Mahmut Makal'ı kaldırır ve anlatmasını ister. ilerki yıllarda "Bizim Köy" ile ulusla- rarası bir boyut kazanacak olan bu küçük köylü çocuğu- nun dili tutulur. Onca büyüğün önünde heyecandan konuşamaz. Ama onun yerine Tonguç öğretmene dönerek konu- şur: "- Bunlaryüzyıllardırsusturulduklan için konuşmalan kolay olmaz. Derslerinizde ve derslerin dışında üstünde duracağınız ilk şey, bunlann dilinin çözülmesini, konuş- malarmı sağlamak olmalıdır..." Köy Enstitüleri'nde -her cumartesi öğleden sonra- toplantılar yapılır. Okulun, çevrenin ve ülkenin sorunları tartışılır. Müdürlerin, öğretmenlerin ve öğrencilerin katıldığı bu toplantıları kim yönetir biliyor musunuz? Biröğrenci... Müdür dahil, konuşmak isteyen herkes o öğrenciden söz ister... Ve Fakir Baykurt tan Mahmut Makal'a, Emin özde- mir'den Adnan Binyazar a, Talip Apaydın'dan Feyzul- lah Ertuğrul a bınlerce pırıl pırıl, yaratıcı kafa topluma kazandırılır... • Aradan tam 50 yıl geçti. Ankara'nın göbeğinde, bırakın ortaöğretimi, yükse- köğretimde öğrencilerin soru sormalarının bile yasak olduğu dönemler daha dün değil miydi? Bacak kadar çocukların -okul ödevlerınde dile getir- dikleri-düşüncelerindendolayı "ağır" biçimde cezalan- dınlmalarının üzerinden ne kadar geçti? Üniversite öğrencilerine bile "ikinci sınıf insan" mua- melesi yapan bir kişi, bugün YÖK'ün başında oturmuyor mu? Ve daha geçen gün, Eskişehir'in ilçelerinden birinde görevli gencecik bir bayan öğretmenin bana ilettiği şu gerçeği, Türkiye'deki onbinlerce öğretmen yaşamıyor mu: "- Okulda bırakın öğrencileri, ben bile düşündüklerimi söyleyemiyorum. Kemalıstim' demeye korkuyorum! Atatürk ve laiklik düşmanı bir yöneticimiz var çünkü..." Bir yanm yüzyıl önceye bakın. bir de bugüne. Hadi bakalım "Atatürk'u yıkmadan çağdaş olunmaz, sivil toplum kurulmaz" deyin!.. Eğer kişiliğinizi ve ma duygunuzu tümden yitirmemişseniz elbette..." • Türkiye 1920'lerin Türkiyesi değil... Doğru! Kırsal kesimin yapısının ve toplam nüfustaki oranının çok değiştiğide doğru! Ama geri kalmışlık kısırdöngüsünün kırılmasında ne- redeyse "mucize" bir çözüm oluşturduğu UNESCO ta- rafından da kabul edilen Köy Enstitüleri'ne artık gerek- sinmemiz kalmadığı doğru değil!.. Doğu ve Güneydoğu'dan iç Anadolu'ya, çağın çok ge- rilerinde bir yaşam biçimini sürdüren binlerce köyün varlığını kim yadsıyabilir? O köylerde yaşayan onbinler- ce çocuğun, yeteneklerini yeterince geliştiremeden yitip gitmeyeceklerini kim öne sürebilir? Eğer Köy Enstitüleri olmasaydı, yazınımızdan eğitimi- mize bu topluma çok şey kazandıran bir Köy Enstitülüler kuşağı yitip gitmeyecek miydi? • Köy Enstitüleri'ni kapatıp imam-hatip okullannı tüm yurda yayan "fcafa'nın Türkiye'yi getirdiği nokta önü- müzde... Atatürk "Ortaöğretimdeki eğitim ve öğretim yöntemi- nin işe ve uygulamaya dayanması ilkesine uymak kesin olarak gereklidir" diyordu. "Düşüncesi özgür, anlayışı özgür, vicdanı özgür" kuşaklar yetiştirmek istiyordu. Gerisini Makal'dan dinleyelim: "Köy Enstitüleri ndeki özgur düşünme ve tartışma or- tamı, öğrencilerin toplum sorunları üstünde düşünmele- r'ıne ve kafalannda sorulann yığılmasına yol açıyordu. Yeri geldiğinde, çekinmeden düşünceleriniaçıklıyorlar- dı, yazıyorlardı... Köy Enstitüleri gitti, Atatürk devrimleri de neredeyse bitti..." Hayır bitmedi!.. Ve bitmeyecek!.. Çünkü yaşadığımız tarih O'nu haklı çıkardı ve çıkarı- yor; "gaflet, dalalet ve hatta hıyanet" içinde olanları değil!.. CHP lideri Baykal, 'sarmısağın kokusunun yakında çıkacağını' söyledi: PKK'yıyasaklama, teşvik ödülü mü? ANKARA (AA) - CHP Ge- nel Başkanı Deniz Baykal. "Av- rupa'nın PKK ile ilgili tutumu Türkiye'den daha büvük bir ödiilün sağlanmasını öngören teş>ik ödülü mü? Sarmısağın ko- kusu önümüzdeki günierde çıka- cak"dedi. Denız Baykal. CHP TBMM grup toplantısında yaptığı ko- nuşmada. Batı dünyasının Tür- kiye'nin bölgede oynaması gereken rol ve dış poliüka ala- nında atması gereken adımlarla ilgili telkinlerini bildiklerini söyledi. Baykal, durum böyle iken Avrupa'run PKK konu- sunda son günierde sergilediği tutumun Türkiye'den daha bü- yük bir ödün istemeden önce verdiği teşvik ödülüne benzedi- ğini savunarak, şöyle konuştu: "Kendi olanaklarımızla kendi sorunlarımızı eözebileceğimize güvenmeliyiz. Başkalarının bir anda aldığı, bi/i sevindiren tavır- lar konunun çözüldüğü sonucu- na bizi irmemeli." Bu aşamadaki olumlu tablo- nun Türkiye'yi terör konusun- da nıhai bir sonuç alınmış gibi sevinme noktasına getirmemesi • CHP Genel Başkanı Denız Baykal, dış politikanın artık ikramlarla, hediyelerle yürütüldüğünü söyledi. Baykal, vergi tasarısına da karşı çıkarak "ABD bile vatandaşa sormadan vereivi artıramadı" dedi. gerekıiğinı kaydeden Deniz Baykal. hükümeti daha soğuk- kanlı. daha ölçülü, daha ağır- başlı bir tavır almaya davet etti. Baykal. şunlan sövledi: "Bütün umutlanmızı Al- manya'nın karanna bağlayama- yı/, bağlamamalıyız. Bu konuyıı bir iç politika başansı haline dö- nüştürmekten de hükümetin kendini alıkoyması gerekir. Bu konu yeter derecede kullanılmış- tır. Artık bu anlayışı bir kenara bırakmak. konunun özüne in- mek gerekir. Türkiye önümüz- deki günierde Çekiç Güç konu- suyla karşı karşıya kalacak. Çekiç Güç konusuna dönük ta\- rımı/ı bir yeni değerlendirmeve tabi tutnıa ihtivacı içine girdiği- mizi Başbakan ima ediyordu. Eğer Çekiç Güç'ü. hiçbir şey de- ğişmediği halde sürdürme tavrı- na girdiysek. bu tavrımızın Almanya, Fransa'daki gelişme- lerle bir ilgisi >ar mıdır dive dü- şünmemek mümkün değil. Terö- re karşı Batı ülkelerinin takın- dıkları tavırla Türkive'nin bundan sonra da izleveceği poli- tikalar konusunda bir ilişkinin, irribatın olup olmavacağı ciddi- yet ile izknecektir. Sarmısağın kokusu önümüzdeki günierde çı- kacak mı çıkmayacak mı izleye- ceğiz. Çekiç Güç'te izleyeceğiz, Kıbns'ta izle>eceğiz." Aşiret reisleri Terör konusunun aşiret reis- leri ile görüşülmesini doğru bul- madıklannı da belirten CHP Genel Başkanı Denız Baykal, "Hükümetin, Türkiye Cumhuri- yeti sınıriarı içindeki bir sorunun çözümünde aşiret reislerinin vardımını istcme noktasına gel- mesi üzücüdür" diye konuştu. Baykal. "Devlet terör konu- sunu hukuk, insanlık, eşitlik, resmi otorite kavramlarını bir yana bırakarak pa/arlıkla. ken- dince akıllı >ollarla çözme>e ça- Iışıyor"dedı. Vergi reformu CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümetin vatandaş- tan daha fazla vregj istemeden önce kendi harcamalannın he- sabını iyi vermesi gerektiğini söyledi. Vatandaştan daha faz- la vergi isterken, daha önce alı- nan paraların iyi harcandığını göstermek zorunluluğu oldu- ğunu kavdeden Baykal. "Ame- rika büe vatandaşa hesap verme- den vergiyi artıramadı" dedi. Baykal, bunun için öncelikle KİT yönetimlerinin gözden ge- çirilmesi. KİT'lerin bir arpalık olarak düşünülmekten vazge- çilmesi gerektiğini kaydetti. Bağclat ve Kürtlerden operasyona sert tepfcl 'Egemenliğimizçiğnendi'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'nin, Kuzey Irak'ta PKK hedeflenne karşı savaş uçaklarıyla yaptığı operasyonlar. Kuzey Irak'lı Kürtlerden ve Bağdat yönetiminden sert tepki gördü. Irak. operasyonlan,egemenlik haklannın ihlali olarak gördüğünü belirterek kendilerine önceden haber verilmediğini bildirdi. Kuzey Iraklı Kürtler. saldınlan kınavarak "PKK'lılann veya PKK üslerinin bulunmadığı" yerlere yapılan "saldınlar" sırasında. sıvillerden yaralanan ve ölenler olduğunu açıkladılar. Kürtler, Türk hükümetinden zararlann tazmini ve saldınlann durdurulmasını istediler. Irak'ın Ankara'daki Büyükelçisi \Iijwel El-Tıkriti. operasyonlardan önce kendilerine hiçbir bilgi venlmediğinisövledi. Bağdat'a bilgi \erilmeden yapılan saldınlann kendi egemenlik ve bütünlüklennı çiğnemek anlamına geldiğini söyleyen Tıkriti. "Bu tür harekatlar diyalog içerisinde yapılmalıdır" dedi. Cumhunyet muhabiri tarafından Kuzey Irak'ın Irak yönetimi tarafından kontrol edilemediğinin anımsatılması üzerine Tıkriti. "Kontrol edilemivor bile olsa. uluslararası hukuk kurallanna göre, bu bölge hala Irak toprağıdır ve Irak'ın egemenliği söz konusudur. Onun için uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde, habersiz ve bilgilendirilmeden operasyon yapılmasını doğru bulmuyorum" dedi. Çiller, 1BMM"de dün yaptığı konuşmada. operasyon öncesinde "Irak'a" bilgi venldiğini ve hiçbir "Irak askerine" zarar gelmediğini açıkladı. Kuzey Irak'taki Kürtler de Türkiye'rin operasyonlannı kınayarak 3 sivilin saldınlar sonucu öldüğünü ve 6 kişinin de yaralandığını ileri sürdüler. Kürt liderlerden Mesut Barzani nın lideri olduğu Kürdîstan Demokrat Partisi (KDP) sözcülüğünden yapılan yazılı açıklamada. "Türk savaş ucaklan, Irak Kürt köylerini bombalıyor" başlığı kullanıldı. Açıklamada, 29 kasımdan bu yana yapılan bombalamalarda, "Barzan" bölgesindeki Kürt köylerinin bombalanması sırasında Hıezan ve Siena köylennde üç sivilin öldüğü. altısının da yaralandığı savunuldu. Başbakanlık tarafından yapılan açıklamada, Kuzey Irak'taki yetkililere önceden haber verildiği ve sivil birimlerin hedef almmadığı belirtilmişti. Açıklamada aynca, bu köylerin Türk-Irak sınınndan 40 kilometre içeride olduğu vurgulanarak köylülerin, uluslararası yardım örgütlerinin yardımlanyla köylerine henüz dönmüş olduklan belirtildi. Türkhava saldınlannın "ayrım gözetmeksizin". "masum Kürt sivillere" yapıldığı belirtilerek bu saldınların Türkivenın "hatası" sonucu yapıldığı yolunda şüpheler olduğuna dikkat çekildı. Açıklamada. bombalanan yerlerde, PKK varhğı veya üslen bulunmadığı da yer alırken Türk hükümetinin saldınlara son vermesi ve saldınlardan zarar görenlere tazminat ödenmesi istendi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear