25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
/A CUMHURİYET 30KASIM1993SAU HABERLER Demiral: Soruşturmaya gerek yok •ANKARA (ANKA)- TRTnın birinci kanahnda 25 kasımda yayımlanan 'Açı" adlı programda Jirki aşireti lideri Tahir Adıyaman'm Kürtçe konuşması nedeniyle bir soruşturma açılmasına gerek bulunmadığı bıldmldi. Ankara DGM Başsavcısı Nusret Deırural, Jırkı aşireti lideri Adıyaman'ın katıldığı açıkoturumda, görüşlerini Kürtçe açıklaması gerekçesiyle kendisi, bunlan yayırnlaması nedeniyle de TRT yönetimi hakkında bir soruşturma başlatıüp başlatılmadığına ilişkin soruyu yanıtlarken, "Bunun mevcut mevzuata aykın bir durumu yok, niye soruşturma yapalım" karşılığını verdi. İran: Türkiye'nin düşmanımız •ANKARA (Cantariyet Bürosu)-İranlslam Cumhunyeti Güvenlik tşteri Genel Müdürü Golam Hüseyın Bolandiyan, '"Türkiye'nin düşmanlan, bızim de düşmanımızdır" dedi. Bolandiyan, İran'm. Türkıye'nin toprak bütünlüğüne yöneHk hareketlere asla izin vermeyeceğıni ve bölgede bir Kürt devleti kunılmasına şiddetle karşı olduğunu söyledi Demirel bütçesini • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Cumhurbaşkanlığı bütçesı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in işteği üzerine 5 milyar 808 milyon lira kesinti yapılarak 342 milyar 705 milyon liraya indirildı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki bütçe görüşrnelerinde, Turgut Özal ile Süleyman Demirel karşılaştınhrken RP Şanlıurfa Milletvekili Ibrahim Halil Çelik, "özal'ı Mesut Yılmaz öldürdü, Demirel'i de Tansu ÇUJer öldürecek" dedi. Sağ ile sol barıştı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür Bakam Fikn Sağlar, kütüphanekrin ozgür olduğunu, insanlann istedikleri yayınlan bulabildığmi belirterek, "Artık kütüphanelerde sağcısı, solcusu, ilenası, gericisi herkes bir arada" dedi. 1. Halk Kütüphaneleri Sempozyumu'nun dünkü bölümüne katılan Sağlar, bılgı çağını yakalamanın bilgjye ulaşmakla sağlanacağını kaydederek, halk kütüphanelerinin de bu anlayışla yeniden düzenlendiğini anlatü. Çîller: AşireOer •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devletin en üst düzey yetkilileriyle görüşmelen nedeniyle yoğun eleştirilere neden olan aşiret liderlerinin temaslan konusunda, Başakan Tansu Çiller'in, "Benim bilgim dışında gelişen bir olay" dediğ öğrenildi. Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçm,Çiller ile Başbakanlık Konutu'nda dün kısa bir süre görüştü. Daha sonra TBMM'de partisinin Grup Yönetim Kurulu toplantısına katılan Karayalçın'ın burada, Çüler'e aşiret liderleriyle yapılan görüşmelerden duyduğu rahatsızlığı aktardığını söyjediği öğrenildi. Edinilenbügjye göre, Grup Yönetim Kurulu'nda, Karayalçın'a aşiret liderleriyle yapılan toplantılardan duyulan rahatsızlık aktanlırken, Karayalçın'ın da "Ben de sizin gibi dûşünüyorum. Bu çirkin bir olay." dediği öğrenildi. 3KATLI SATILIKTEKNE 20 metre boyunda, yemeksalonu, Amerikan barı, mutfağı,2WC,2duş, 2'şer kişilik8 kamarası ve güneşlenme terası olan ahşap ticariteknesatılıktır. Tel.: 251 8897 Karayalçın, terör suçundantutukluve hükümlülerin sayısmın arttığını belirtti TerörekarşıbaşankyızANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, DYP-SHP koalis- yon hükümetlennin. terörle mücadelede başan sağladığını belirtti. Adalet Bakanı Seyfı Oktay da terör suçlulannın ba- nndınldığı cezaevlerinin tutuk- lu ve hükümlü sayısındaki artış nedeniyle giderek büyüyen so- runlarla karşı karşıya olduğunu bildirdi. Karayalçın. terör suçlann- dan tutuklu ve hükümlülerin banndığı cezaevlennin sorunla- nmn ele alındıâ toplantıya ka- üldı. Binncı DYP-SHP koalıs- yon hükümetinm ış başına gel- diği tarihte terör suçundan tu- tuklu ve hükümlü bulunanlann sayısının 900 dolayında ol- duğunu anlatan Karayalçın. "Hükümetimizin terörle müca- delede sağladığı başarı sonucu bugün terör suçundan tutuklu >e hükümlü sayısı, 5 bin 250'ye ulaşmıştır"dedı. Geçmış hükümetler döne- mınde terör suçlulannın ceza- evlennde muhafazası konusun- sanıklann konulacağı cezaevle- rini belirlemede sıkıntılar çekil- diğini söyledi. Devletin fırar olaylanna, te- rörün bir parçası olarak bak- ması gerektiğini vurgulayan Oktay, 40-60-80-100-110 kişilik koğuşlann güvenlik açısından karşı karşıya bulunulan güç- lükleri acıkça ortaya koyduğu- nu belirtti. Oktay, toplantıda sorunlann çözümüne yönelik önerilerin tartışılacağını bildirdi. Aynca DGM'lerdeki yargılamanın hı- zlandınlması için gerekli ön- lemlenn saptanarak bunlann bir an önce uygulanıaya geçiril- mesi için bakanhğımn her türlü olanağı seferber edeceğjni söy- ledi. Başbakan Yardımcısı Karayalçın, Hâkimler ve Sa>cüar Yüksek Kurulu toplantısına katıldı. da ınsani açıdan büyük sıkınu- lar yaşandığını anımsatan Ka- rayalçın, cezaevlerinde insani uygulamalan olabildiğince yüksek düzeye ulaştırmamn koalisyon hükümetin önemli politikalanndan bırini oluştur- duğunu söyledi. Karayalçın, "Cezae?terini çağdaşlaştınrken devlet egemenliğiııi de kuraca- ğg"dedi. 33 cezaevi yetmiyor Adalet Bakanı Seyfi Okta> da terör suçlulannın banndınl- dığı cezaevlerinin tutuklu ve hükümlü sayısındaki artış ne- deniyle giderek büyüyen sonın- larla karşı karşıya olduğunu bildirdi. 1991'de 10 olan terör cezaevi sayısmın bugün 33'e çıküğını kaydcden Oktay, özel- likle Istanbul ve Diyarbakır'da terör suçlanndan tutuklanan ÇHD, İHD ve Tabip Odası temsilcileri Kutlu Aktaş'tan yardım istedi Vali,jandarmabaskısuıaelkoydu İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-Buca Cezaevi'nde jandarmarun siyasi tutuklulara yönelik baskısıı^a son verilmesi için ÇHD, İHD ve Tabip Odası temsilcileri tzmir Valisi Kutlu Aktaş'tan yardım ıstediler. Buca Cezaevi"ndeki jandarma baskısına Aktaş'ın el koyduğu öğrenildi. Vali Kutlu Aktaş ile görüşen ÇHD İzmır Şubesi Başkanı Avukat Ercan Demir, İHD İzmir Şubesi Başkanı Dr. Yeşim lşlegen ile Tabip Odası İnsan Haklan Komisyonu üyesi Dr. Hahık Aydın. görüşmenm olumlu geçtıgini söylediler. Vali Aktaş'ın olaya el koyduğunu belirten ÇHD Başkaru Ercan Demir görüşmeyle ilgili olarak şunlan söyledi: "Görüşmede Buca Cezaevi'ndeki jandarmanın cezaevi dışında tutuklulara mahkemeye ve hastaney e gidiş geüşlerinde dayak attığmı anlattık. MihekkiUerimizinjandarmanın bu uygulaması nedeniyle DGM'deki duruşmalara gitmediklerini, bu nedenle yargılamanın aksadığını, sanıkların bundan zarar gördüğünü belirttik. Tutuklulann ciddi bir şekilde tehdit altında olduğunu anlattık. Jandarma Lzman Çavuş Sezai Pala ik Zekai Şahın'in. tutuklulardan Cengiz Şengül'ü DGM'deki dumşmaya giderken doverek ağır şekilde yaralanmasına neden olduklaruu söyledik. Vali Kutiu Aktaş'tan jandarma baskısına son verilmesi için v antımcı olmasını istedik. Vali Kutlu .Aktaş, sonınlanmızı dinledikten sonra kendisine de bu konuda şikayetfcr geldiğini, olav ın aydınlatılması için jandarmay ı da dinleveceğini sö> ledi. Tutuklulann can güvenliklerinin sağlanması için gerekli girişünlerde bulunacağını açıkladı." Vali ile vapılan görüşmenin ardındanjandarmanın tutuklulara yönelik sert tutumunun yumuşadığını belirten ÇHD İzmir Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Avukat Nedim Değirmenci, "Müvekkillerim \ aptığım göriişmede, duruşmalara geliş gidişlerde jandarmanın tutumunda >umuşama olduğunu, kendilerine iy i davrandıklaruıı sö\lediler"dedi. Mesut Yılmaz ve Cem Boyner'den sonra Deniz Baykal da Toptancı Haü'nin nabzmı tırttu. (Fotoğraf: ENİS ONAT) Deniz Baykal da toptancıhattnde tstanbul Haber Servisi - CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal Bayrampaşa Sebze ve Meyva Hali ile Rami Gıda Çarşısf nda in- celemelerde bulundu. Baykal aynca İstan- bul Sebze, Meyva ve Bostancılan Komis- yonu (İMESKOM) ve İstanbul Gıda Toptancı Tüccarian Demeği'nde kendisi ıçın venlen brifınglere kaüldı. Söz konusu brifınglerde komısyonculann sorunlannı dinleyen CHP Genel Başkanı, yöneltilen sorulan da yamtladı. öncelikle Başbakan Tansu ÇiUer'in özelleştirmeyle ilgili politi- kasını eleşüren Baykal, yeni vergi paketi için de kaygılannı dile getirdı. Vergj oranlanmn yükseltrlmesinin vergj kaçağmı arttıracağını savunan Baykal, sa- dece ücretli kesimden vergi alınabıldiğini belirtti. CHP Genel Başkaru'nın hal turu Bayrampaşa'da başladı. Türkiye'nin en büyük sebze ve meyva halinde kısa bir tur atan Baykal daha sonra İMESKOM'un verdiği brifinge kauldı. Baykal, partileri için bir hal uzmanına gereksinımlerini ol- duğunaışaret edıp İMESKOM yöneticile- rinin de bir partiye üye olması gereğini vurgulayarak CHP'ye katılmalan mesajını verdi. SHP revizyonda ısrarh SHP'rân MYK ve Grup Yöne- tim Kurulu toplantısında. SHP'h bakanlarda değişiklık istekleri yı- nelendı. Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'ın, "Geod görüşme sonuçlansın. ba- kanlanmız keouşsun, ondan sonra bk değ^ikik yapacağun" dıye- rek, değışiklik sınyaDeri verdiği öğrenildi. SHP MYK dün saat 13.30'da Karayalçın başkanhğında genel merkezde toplandı. Edinilen bil- gjye göre, toplantıda MYK üye- leri, SHP'li bakanlann partı poli- tikası üzerinde etkin olamama- sından yakmarak, bakanlar arasında geniş çaplı bir değişilik- ten yana olduklannı belirttiler. Toplantıda, TBMM'nin günde- minde bulunan bazı milletvekille- rinin dokunulmazlıklannın kal- dmlması ile idam cezalanmn onaylanmasının da ele alındığı bildirildi. MYK'nm. TBMM'- deki bu gırişimlerin yaşama geci- rihnesini engelleme yönünde görüş bildirdiği öğrenildi. Grup Yönetim Kurulu toplan- tısında da, revizyon istekleri bir kez daha Karayalçın'a aktanldı. Karayalçın'ın. laiklik konusunda ödün vermeyeceklenni de bir kez daha yineledıği belirtildi. Alınak'tan Demirel ve Çiller'e suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DEP Şımak M'illetvekılı Mahmut Aluıak. Cumhuriyet BaşsavcıhğYna başvıırarak Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel. Başbakan Tansu ÇiDer. Emnıyet Genel Mudüru Viehmet Ağar, Jandarma Genel Komutanı Or- general Aydın tltef ve TRT Genel Müdürü Tajfun \kgüner hak- kında "aranan kişiteri yctkili mer- cilere bfldirmedikieri" gerekçesiy- le kamu da\ ası acılmasını istedi. Alınak. duzenledığı basın top- lanusında "Aşiret reislerinin kim- seyi temsO «tmediklerini, seçilmiş kişfler obnadıklannı. feodalizmin kınntılan olduklannı" söyledi Alınak. "'Bu kişnerin kanuni statüsü yoktur, yetki ve sonımlu- lukları yoktur. Devlet tarafından kabul görmeleri. devletin Dlegal faaliyetlerimn resmikştiritmesi- dir"dedi. 'Tûrkiye'nm ak\tine5 Öte >andan DEP Şırnak Mil- letvekili Ortıan Doğan, Avrupa'- da PKK'ya karşı yürütülen ope- rasyonknn, "Türkiye'nin aleyht- ne geüşmekr" olduğunu ileri sürdü. GUNDUZ GOZUYLE MELIH CEVDET ANDAY İnsan. Eski başbakanlardan merhum Menderes, mahkeme- de idam kararı çıkınca, elbet sıkıntılı geçen hapislik gün- lerinde, isteği üzertne kendisine verilen, fakat yutmayıp bir yerde sakladığı sükunet verici ilaçları bir avuçta yut- muş ve komaya girmişti. Bu durumu gören hapishane yetkilileri, doktorları ça- ğırıp hastanın midesini yıkattılar, hasta kendine gelince de götürüp astılar. Doktor iyı ediyor, öteki de asıyor. Ama bu arada unutulan bir şey var: İnsan. Onu kimse düşünmüyor Baygın olan asılmaz, ceza hukukumuz buna karşı; pe- ki, doktor, baygın durumda olanı neden iyileştırdi? Asılması için. Bir sevecenlik uğraşı olan hekimlik buna nasıl razı olur? Şimdi daha da kötü bir durumla karşı karşıyayız: Bölü- cü örgütten bir yaralıyı iyileştirmeye kalkan hekim, bu örgüte yardımcı olduğu için suçlu sayılacakmış. Gazete haberini birlikte okuyalım- "Türk Ceza Yasası'nın 169 ve Terörle Mücadele Ya- sası'nın 7. maddesi bolucü orgüt mensuplarını tedavi eden hekimleri yardım ve yataklıkla suçluyor." Oysa hekimlerin yükümlülüğünü beiirleyen Tıbbi De- ontoloji Tüzüğü'nde, hekimin temel görevinin insan sağılığına gereken özenı ve saygıyı göstermek olduğu vurgulanarak bu yükümlülüğü yerıne getırmeyenlerin cezalandırılacağı belirtilmektedir. Demek hekim, "zanlı" hastaya baksa ceza yiyecek, bakmasa gene ceza giyecek! Nasıl olur? Düşüncemizeyol açmak için, önce "deonto/oy/"termi- ni üzerinde duralım. Ansiklopedi bu termini, "ödev etiğı" diye çevirmiş, (etik: ahlak). Yunanca sözcuklerden yapılmış bir termin (deon: ödev ve logos: bilim) Anlamı da şu: "felsefede insan eylemlerinin ahlaklılığı ile ödev kavramı arasın- daki ilişkilere ağırlık veren etik kuram." ödev ahlakının ilkelerıni ilk beiirleyen, aydınlanmacı filozof Immanuel Kanftır; ona göre iyi niyet dışında hiç- bir şey iyi olamaz, iyiyi istemek ise ahlak yasasma uy- gun olarak eylemde bulunmak demektir. Ahlak yasası kesin bir buyruktur ve içeriği usça temellendirilir. Işte hekimlik ilkçağdan beri bu kesin buyruğu kendine ilke edinmiştir. Hekim, daha başlangıçta, bu yasaya uyaca- ğına yemin eder. Ankaralı avukat Sayın Ztynet Örçellk'in verdiği bilgi- ye göre "zanlı" hastaları iyıleştırdikleri için Güney- doğu'da 12 hekim gözaltına alınmış. Bu olayı, sadece Güneydoğu'ya özgü saymak yanlış olur; Terörle Mücadele Yasası ülkenin belli bir bölümü için çıkarılmış değildir, kapsamı bütün yurdu içerir, bu yuzden de hekimlik bir polis uğraşı durumuna gelecek- tir. Başka bir deyişle, bundan sonra hastanelerimiz ve hekimlerimiz, hastalardan iyi hal kağıdı istemek zorun- da kalacaklardır. Birinci olayda hekimi nasıl görevlendirdiğimizi, ikinci olayda ise nasıl görevlendirmediğimizi görüyoruz. Adamı asmak için hekimden "asılabilir"raporu bekle- mek deontoloji ile çatışmıyor mu? Hekimin, karşısına gelen hastaya bakmaması, deon- toloji ile çatışmıyor mu? Nedir bunun çaresi (umarı)? İdam cezasını kaldırmaktır. Nitekim Türk Tabipler Bırliği Tıp Etiği Çalışma Grubu ile Bolu Tabip Odası'nın ortaklaşa düzenlediği "Tabip Etiği Sempozyumu" idam cezasınm insan haklarınaay- kın olduğunu duyurdu. Avrupa'dan insan hakları bağışıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Avrupa Komisyonu, Türkıye'deki "hükumet dışı" kuruluşlar tarafından haarîa- nacak insan haklan projelen- ne. 500 bin ECU tutannda bağış yapmayı kararlaştırdı Bağışlar. topluluk üyesi olma- yan ülkelerdeki sivil eğitimin gelişmesini desteklemek ve de- mokratık ilkelerin yerleştiril- mesine yardıma olmak ama- ayla bir "Avrupa Demokrasi Girişüni" oluşturulmasını ön- gören AT Parlamentosu'nun ayırdığı bütçeden sağlanacak Türkive İnsan Haklan Der- neği, önerdiğı üç projeyi yüriit- mek için 100 bin ECU alacak. İnsan Haklan Derneği'nın önerdiğı projelerden birisini Ankara. Istanbul. İzmır. Di- yarbakır, Adana ve Samsun barolan ile Çağdaş Hukukçu- lar Demeği tarafından hukuk- çular ıçın düzenlenecek olan "bireysel başruru" hakkı ko- nusundakı eğitim programı oluşturuyor. Eğitim programı- run amacı, her Türk vatandaşı- mn ATye "bireysel başvunı" hakkını kullanmasına yardım- cı olacak 500 avukattan oluşan bir organ oluşturmak. Ç llgl- Başbakan Tansu Çiller'in dünkü İstanbul turu, "kültür" ağniıklıydı, ancak gezi boyunca konuk- lann ilgi noktasnun ağıriığı kültürel eserlerden çok Çiller'den yana okhı. Devlet Bakanı \e Hûkümet Sözcüsü Yddmm Aktuna, abşıbnışaı dışında "sakin" bir tablo çizerken, Kültür Bakanı Fikri Saglar'm adeta gözleri parb- yordu. Protokolde oturan bayanlardan birfei üzerinde nazar boncuklan bulunan bileziğini Başbakan ÇiUer'e ar- mağan etntek isterken ANAP eski Milletvekili Leyla Yeniay Köseoğlu'nun da Çiller'e gösterdiği \ akınlık dikkat çekti. (Fotoğranar: UĞUR GÜNYÜZ) Sürucü belgemi kaybettım. Hukumsüzdür. ZAFER MUHUS USLU 'Çağbr Boyunca Anadolu'da Kadm Sergisi'nekatılan Çiller'iANAP'tan D YP'yegeçen Köseoğlu ile Ibrahim Özdemir de karşûadı EskiANAP'hlararükÇiller'inarkasındasaf tutuyor tstanbul Haber Servisi- İstanbul'da sık sık meydana gelen elektrik kesintisı. Başbakan Tansu ÇiUer'in açılışını yapüğı Topkapı Sa- rayı Has Ahırlar Bölümü'nde "Anadolu Kadmnun 9000 Yılı SergisT'ni gezmesı sıra- sında da yaşandı. Kültür BakanlığYnca düzenlenen "Çağlar Boyunca Anadolu'da Kadm" konulu serginin açıbşı için İstanbul"a gelen Başbakan Tansu Çiller, gezisini olağanüstü güvenlik önlemle- ri arasında tamamladı; Herhangj bir saldın- ya karşı alarma geçen İstanbul polisı, havaa- lanından itibaren büyük güvenlik önlemleri aldı. Çiller'in yakın korumalannın artünldı- ğı görüldü. Ata uçağıyla Ankara'dan İstan- bul'a gelen Başbakan Tansu Çiller'i Devlet Bakanı Türkan Akyol ve bazı mülki erkanın yanı sıra bir süre önce ANAP'tan DYP'ye geçen mılletyekılleri Leyla Yeniay Köseoğhı ile Ibrahim Özdemir de karşıladı. Havaalanı- ndan Topkapı Sarayı'na gelen Başbakan Tansu Çiller, ilk olarak Kültür Bakanı Fikri Sağlar ile birlikte Has Ahırlar Bölümü'nde- ki "Anadolu Kadınının 9000 Yılı Sergisi"nin açıbşmı yaptı. Çiller sergiyi gezerken birkaç dakika süren elektrik kesinüsi yaşandı. Çil- ler, sarayın o bölümüne jeneratör bağlanusı olmadığı için bir süre kameralann ışığında sergiyi gezdi. Açılıştan önce bir konuşma ya- pan Başbakan Çiller. Türkiye'nin "Anjrya ayrı bir önem ve değer" verdiğini söyledi. Kadımn tarih icınde farklı konumlarda yer aldığına dikkat çeken Çiller, "Kimi zaman tarnıça, bereket. yönetici, şimdi de sanatçı olarak önümüze çıkıyor" dedi. Anadolu'nun medenıyetlenn karması olduğunu anlatan Çiller. şöyle devam etti: "Biz et ve tımak gibi tarihten bu yana gel- misiz. Hangi kökenden olursak olalun kay- naşmışız, bir potada erinüşiz. Bu, bütün zen- ginliğimiz olmoş." Atatürk sayesinde kadımn önünün açıldı- ğrm ve erkeğin yanındaki yerinin verildiğini belirten Çiller, bunun tesadüf olmadığını da sözlerine ekledi. Çiller, "Bugün dünyada in- san haklan sözcülüğünü yapmamtz, demok- rasiye olan inancımızı bütün dünyava haykır- mamız, birçok değerde dünyada öncü duruma gelmemiz kadınla erkeğin bir araya gelmesi ve omuz omuza vermesinden olmuştur. Kadm- erkek diye ayıntn yok. Olmamaiı. Önemli olan bu birlik ve beraberlik içinde Türkiye'yi dünyava tamtmamız. Dünyadaki önder yeriıri almasında işbirliği yapmamız" diye konuştu. 2001 yılında Türkıye'nın sadece Avrupa tarafından kabul edilen bir ülke değıl, dün- yanın öncülüğünü yapan bir ülke konumu- na geleceğinı ifade eden Çiller. "Bunun adı önder Türkiye" dedi Çiller daha sonra Ar- keoloji Müzesinde "Cumhuriyetten Günü- müze Kadm Sanatçılar" konulu serginin açılışını yaptı. Alay Köşkü'ne geçen Çiller, kendisinın de 'İlk kadın Başbakan" olarak ver aldıjh "Çağdaşlaşma Yolunda Kadm: llklerden Bir Kesit Sergisin ne katıldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear