Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM1993 CUMARTESİ
HABERLER
MPM'nin
venmlilik
yanşması
• ANKARA (AA) - Milli
Prodüktivîte Merkezi'nin
(MPM)açtığT'kadın
gözüyle verimlilik'" yaa
yanşmas^sonuçlandı.
Yanşmaya kaülanlann
ortak görüşü, aile ve topluın
içın daha mutiu yannlara
ulaşmanın yolunun verimli
davranmaktan geçtiği
şeklinde. Verimlilik
olgusumın toplum
tarafından bir yaşam biçimi
olarak benimsenmesi
amaayla düzenlenen
yanşmada, birinciliği
Ankara'dan katılan Sıdıka
Selen Gökpar,, ikinciliği
İstanbul'dan katılan Habibe
Akşit, üçüncülüğü ise
Bursa'dan katılan Neriman
Yigit kazandı. Yanşmada
birintiye 5 milyon. ikinciye 3
milyon, üçüncüye ise 2
milyon lira verileceği
belirtildi. Aynca mansiyon
alan 6 kişiye birmilyon lira
ödûl verilirken 10 kişiye ise
jûri özel ödülü verilecek.
Yanşmaya yan gönderen
tûm katıhmcılara ise
verimlilik gönüllüleri belgesi
gönderilecek.
Kalfalıkve
ustalık belgesi
• ANKARA (AA) - Milli
Eğitim Bakanlığı, çıraklık ve
mesleki eğitim kanununa
göre kalfalık ve ustalık
belgesini zamanında
alamayanlar için 3 ayhk yeni
başvuru süresi tanıdı. Halen
çıraklık eğitimi
uygulamalannın sürdüğü 70
il ve 74 meslek dalında,
kanun kapsamına alınma
tarihinden önce birişyerinde
çalışanlar ile işyeri
sahiplerinden bugüne kadar
başvuruda bulunmayarak,
kanunun getirdiğı haklardan
yararlanamayanlariçin 3
ayhk ek bir süre tanınması
kararlaştınldı. Ek süreden
yararlanmak isteyenler
doğrudan çırakhk eğitimi
merkezi müdürlüklerine
başvuracaklar.
Orman köylüsûne
400 milyar
• ZONGL LDAK (AA) -
Orman Köyleri Genel
Müdürlüğü tarafından. 9 bin
88 aileye besicilik yapmalan
için 400 milyar lira kredi
verileceği bildirildi. Orköy
Genel Müdürü Osman Çelik,
yaptığı açıklamada,
Türkiye'de 17 bin 445 orman
köyünün bulunduğunu.
orman köylüsünün de
ormanlar üzerinde büyük
baskısı olduğunu söyledi.
Orman köylüsünü
eğitebilmek ve ekonomiye
kazandırabilmek için çeşitli
projeler geliştirdiklerini
anlatan Osman Çelik.
Türkiye'de et açığmı
kapatabilmek için orman
köylüsûne besicilik
yapmalan için 400 milyar lira
kredi dağıülacağını açıkladı.
jşhayatındaki
stres
• ATtNA(AA)-İş
hayaündaki stresin 20.
yüzyılda insan sağlığını en
fazla tehdit eden unsurlardan
biri olduğu açıklandı.
Uluslararası Çahşma
Örgütü'nün(ILO)1993
raporunda iş hayatındaki
stresin ABD sanayisinde
yılda 200 milyar dolar zarara,
Ingiltere'de de üretimin
yüzde 10 oranında düşük
olmasma yol açtığı belirtildi.
İş hayaündaki stresin
öncelikleçalışanın
bulundugu ortama bağlı
olduğu vurgulanan raporda,
sürekli ihtiyaçlan artan
günümüz ınsarunın çalıştığı
yereuyum sağlamasının
fevkalade önem taşıdığı
kaydedildi.
SSK'lıya yeni
çileANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Eczacılar. "SSK'nm
ağır koşullar öne sûrdüğö"
gerekcesiyle kurumla yeni
sözleşme
imzalamayacaklannı
açıkladılar. Kararuyannca,
eczaneler, sadece peşin
ödeme yapan SSK'lılara ilaç
verecekler. Türk Eczacılan
Birliği Başkanı Ahraet Uras,
yaptığı açıklamada, SSK'nın
eczanelerle yapüğı
sözleşmeyi tek taraflı iptal
ettiğini ve yeni düzenlenen
sözleşmede de "SSKIıdan
kimlik sorma, eşdeğer ilaçtan
en ucuz olanı verme gibi"
vatandaşla kendilerini karşı
karşıya bırakacak
hükümlere yer verildiğini
bildirdi. Uras, eczaa
odalannın, 1 Ekim 1993
tarihinden itibaren SSK ile
sözleşme yapmama ve peşin
para ödemeyenlere ilaç
vermeme karan aldığını
vurguladı.
Solda 'ilkeli bütünleşme' arayışıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - SHP Parti Meclisi'nin sol-
da birleşme gündemiyle yann ya-
pacagı Parti Meclisı toplantısı
öncesinde. "Ukeli bütünleşme me-
kanizmaları" arayışı başladı.
CHP yöneticileri. birleşme çaba-
lannın yoğunlaşması üzerine,
SHP ve DSP'ye karşı "üsluplannı
ynmuşarnklannj" vurguladılar.
SHP yönetimi, solda birliğın sağ-
lanması için "ah düzeyde komis-
yon" kurulmasının ardından, li-
derlerin biraraya gelmesini öner-
di.
SHP Genel Sekreteri HaH Çul-
haoğiu. görüşmelerin genel baş-
kanlar düzeyinde başlamasını
doğru bulmadığını söylerken,
Grup Başkanvekıli Ercan Kara-
kaş da "Genel başkanlar hemen
biraraya gelince beklenti büyük
ohı>or. Sonra da düş kınklığma
uğranıyor. Önce parti yöneticileri
biraraya gelsiıı" dedi.
Birleşme tartışmalannın yo-
ğunlaşmasıyla birlikte, yolsuz-
luklar nedeniyle SHP'ye karşı
sertleştirdikkri üsluplannı yu-
muşattıklannı vurgulayan CHP
Genel SekreteriErtuğrul Günay.
Genel Başkan Baykal'ın artık
SHP'ye "şizofrenik partT deme-
yeceğini bildirdi.
Günay, "koituğunu Karayal-
çın'a vermeye hazır oiduğunu"da
söyledi. SHP PM yann toplana-
rak solda bütünleşme konusunu
tartışacak.
Bu toplantı öncesinde SHP
Gene! Sekreteri Halil Çulhaoğlu,
"Diyalogları genel başkanlar dü-
zeyinde başlatmak çok doğru gei-
miyor. Bence aşagı kademeterden,
yönetim kademelerinden gelip üst
noktaya kadar tıkanmadan git-
mek gerek. Bir komisvon oluştu-
rulabüir" dedi. SHP Genel Baş-
kan YardımcısıMustafa Timisi
de aynı görüşte olduğunu vurgu-
layarak. "önce genel başkanlar
görüşürse ve bu düzeyde tıkanma
olursa, daha başlangıcta sıkıntı
olur. AH düzeyde beyederie görüş-
meier başlatılabilir" görüşünü
dile getirdi.
SHP Grup Başkanvekıli Ercan
Karakaş da başlatılacak diyalo-
gun genel başkanlar düzeyinde
olmaması gerektiğini söyledi.
Karakaş parti yöneticilerinin bi-
raraya gelebüeceğinı, TÜSES'in
de bir araç olarak kullanılabilece-
ğini ifade etü. Karakaş "Diyalog
başladıktan sonra temel ilkelerde
netleşme sağlanır. Burada çok bü-
yük sorun olmaz. tki partinin tü-
züğü gözden geçirilcbilir" dedi.
Birleşme sürecinde parti içi de-
mokrasinin, çok seslıliğin önemi-
ne dikkat çeken Karakaş sözleri-
ni şöyle sürdürdü:
"Parti içi çoğıdculuğun güven-
ce altına alınması çok önemli.
Parti içinde çok seslilik sağlan-
raazsa, fikir ve düşünce kanat-
larmın yaratüraası sağlanmazsa
biriik olınaz. Birieşilirse de. tekrar
bötünmeye kadar giden ayrışma-
lar olur. Birlik için, parti içi çoğol-
culuk, parti içinde hukuk \e tüzük
egemenliği sağlanmalı. SHP'de
kanatlann olması çok doğal. Hi-
zip ayrı. kanat ay ndır. Fikir ve dü-
şünce kanatları SHP'nin gücü ve
motorudur. Bugün de belli ölçüde
parti içinde kanat >ar. SHP'de
çok başldık olmaz. Partkle farklı
görüşlen'n olması böyle yorumlan-
mamalı. Parti icerisindeki her tür-
lü eteştiriyi, eski anlayışia, hizip
olarak görenteviz."
Kadrolann biraraya gelmesi
için HP-SODEP birleşmesi öme-
ğınin geliştirilebileceğini vurgula-
yan Karakaş. "Bugün bu konu.
üst otuşum bakmundan biraz daha
kolay çözümlenebilir. Genel baş-
kan yardımcılıklan var. Genel
başkan olayı böyle bir biriiğin
önünde engel olmamalıdır" dedi.
Karakaş CHP yöneticilerinin
"CHP cansT'nda ısrarlı olmalan
konusunda da "kimsenin dayat-
macı ohnaya hakkı olmadığını"
söyledi. Karakaş SHP'nin hükü-
met ortaklığının, güçlü bir sos-
yaldertıokrat partiye ihtiyaa pe-
Başkanlarsolda
bntik için topkuuyov
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - SHP ve CHP'li baa bele-
diye başkanlannın, solda bütün-
leşme konusunda başlattıklan gi-
rişimin genişletilmesi için çalı-
şmalar sürüyor. 9 ekimde, tüm
CHP ve SHP'li belediye başkan-
lannın toplantıya çağnldığmı bil-
diren CHP'li Gaziantep Anakent
Belediye Başkanı Celal Doğan.
"Türkiye'de sağın alternatifi yine
sağdır olayının \ebalini üzerimde
taşunak istemiyorum" diye ko-
nuştu. SHP'li Âlündağ Belediye
Başkanı Ali Rıza Koç. tabanın
bütünleşme istemesine karşın,
SHP ile CHP'nin birleşmesini
toplara 30 kişinin engellediğini
savundu. SHP ve CHP'li 9 bele-
diye başkanının, geçtiğımız hafta
iki partinin bütünleşmesi yönün-
de yajımladıklan deklarasyon,
700 dolaylanndaki SHP ve
CHP'li belediye başkanına gön-
derildi. 9 ekim toplantısının sek-
reteryasını CHPli Yenimahalle
Belediye Başkanı Abdurrahman
Oğultürk ile birlikte yürüten Altı-
ndağ Belediye Başkanı Alı Rıza
Koç. "Yaptırdığımız araştırmaya
göre. yüzde 89 civannda sosyal
demokrat. iki partinin birieşınesi-
niistiyor'"dedı.
Koç, gelecek mart ayında ya-
pılacak yerel seçimlerde birliğin,
daha sonra iki partinin birleşme-
sinin gündeme gelebıleceğini ifa-
de ederek. "Sosyal demokratlann
birleşmesi konusunda öncelikle ön
koşulsuz masaya oturulur. Parti-
lerin, program ve tüzükkri
tarnşdır. Hangisinde, daha çok bi-
zdm dünya görüşümüze uygun
noktalar varsa, onlar alınır. Arka-
dan, kongre takvimi calıştırılır"
diye konuştu. SHPli ve CHFB bazı belediye başkanJanmn çağnavla gerçekleşecek birlik zirvesi 9 ekimde Ankara'da yapılacak.
kıştirdiğini savunarak, " Ben hü-
kümet mesetesini birleşme önünde
ciddi bir engel olarak görmüyo-
runı. Sorun, hükümet içinde etkin-
lik sağlanmasıdır. Sonucta, parti-
lerin amacı iktidar olmaktır. An-
cak son 2 yılda beklentilere de
yamt »erilmemiştir. Bunlar konu-
sunda ortak değerlendirmeler ya-
ptlabilir" dedi.
Bu arada CHP sözcüleri de,
SHP'ye karşı üsluplannı yumu-
şattılar. CHP Genel Sekreteri Er-
tuğrul Günay, yolsuzluk savlany-
la birlikte SHP'ye karşı tavır-
lannı sertleşürdiklenni, ancak
solda birliğin yeniden gündeme
gelmesiyle bu tavırlannı değiştir-
diklerinı söyledi. Günay "Mese-
la. Sayuı Baykal SHFden, şizof-
renik parti, diye bahsetmeyecek.
Bir il başkanımızın deyişiy le, SHP
ve DSP'ye karşı politikarmzı, her
an büiesecekmiş gibi karşı hoşgö-
riilü. hiç birleşmeyecekmiş gibi de
CHP için çaltşarak yüriiteceğiz"-
dedı.
Bir seçim ittifakı gündeme ge-
brse, bunun ancak CHP catısı al-
tında olabileceğini yineleyen Gü-
nay, SHP PM toplantısından
beİdentilerini de. "Hükümet sar-
hoşluğu içinde genel temennileri
içeren bir karar çıkarsa bundan
sonuç çıkmaz. Biam böyle bir du-
rumda zaman yıtirmeye taham-
mülümüz yok. koltuk sevdamız
yok. Ben Sayın Karayalçın'a ma-
kamtını vermeye her zaman hazı-
rım. SHP içinde de yolsu/lukla-
nm üzerine gidelim. diyenler var.
CHP, bizim tarihsel adımız, di-
yenler var. SHP PM'de bunun
yansımasını görürsek ne iyi. An-
cak oyalamalara tahammülumüz
yok"diye özetledı. Birleşme ve
bütünleşmeden erdemlı bir yapı
çıkmasının önemli olduğunu söy-
leyen Günay, ancak aşure çorba-
sı yapmanın doğru olmayacağını
vurguladı.
U/l/^'NİN YENİ PROGRAMI
92'deyeniden doğan CHP içinen yücedeğereıııektiı*
-2-
C
umhuriyet Halk Partisi'nin
yeni program çalışmalannın
"İdeolojik özümüz ve temel ter-
dbJerimiz" başhklı ilk bölümü
tamamlandı. Bu bölümde
CHP'nin ve "CHP misyonu-
nun" tanımı yapıhyor. "ÇHPnin sol ve de-
mokrat özü" anlaülıyor. İlkeleri ve hedefleri
açıklanıyor. Programın parti örgütlerinin
değerlendirmesine açılan "İdeolojik Özümüz
ve Temel Tercihlerimiz''' bölümünü yayınla-
mayı sürdürüyoruz.
Halkçılık: CHP'nin "Halkçıüiı", öncelik-
le kitlelerin emeğiyle ve alınteriyle üreten, de-
ğer yaratanlann önde tutulmasıdır. Siyasal
meşnıtiyetin temeh'ni halkta bulabilmektir.
CHP'nin halkçılığı, ahlaki ve siyasi bir önce-
lik tercihidir. CHP, ekonomik ve siyasal im-
tiyaz odaklannın dışındakileri öncelikle
temsil eden partidir. CHP'nin amaa. önce-
likle sade ve sıradan yurttaşa hizmet götür-
mektir: ona fırsat yaratmak, önüne ufuk aç-
maktır. CHP siyasetinin özü budur. Bu özel-
likleriyle "Halkçdık", CHP'nin tarih sü-
recinde geliştirdiği sol kimliğin de kaynak-
lan arasındadır.
DevletçUik: Devlet, özel yararlarla top-
lumsal yararlar arasındaki dengenin, sağlıklı
oluşması için getirilmiş bir güvencedir. Bu
güvence, özellıkle piyasa mekanizmalannın
özel çıkarlar için çarpıülmasını önlemek
açısından gereklidir ve etkilidir. Toplumun
bü>ük tercihlerinin belirlenmesinde, uzun
vadeli ekonomik stratejilerin oluşmasında,
devletin öncelikli görevı vardır. Ulusal
bağtmsızhğın ve egemenliğin sağlam siyasal
ve ekonomik temellere dayanması; kişinin
özgürlüğü, güvenliği ve yaşam koşullannın
i>iüği. devletin gözetmesi gereken temel öl-
çülerdir.
Laikük: Bütün inançlar, devlet önünde
eşittir. CHP, devleti dinsel inançlara kanştı-
rmaz; dinsel inançlann da devlet işlerine
kanşmasma kesinlikle izin vermez. İnanç ve
ibadet özgürlüğünü, kişinin kutsal ve doku-
nulmaz hakkı sayar. Dinin baskı unsuru ol-
masına da din duygusunun ve dinsel
inançlann baskı altına almmasına da
karşıdır. Laıklik. cumhuriyetin ve demokra-
sinin, ulusal bütünlüğün. çağdaşlığın. bilim-
selliğin ve içbanşın temel taşıdır. Laiklik,
toplumdaki farklı inançlann banş içinde bir-
likte yaşama yöntemidir. Laiklik. inananla-
nn, farklı inananlann farklı düşünenlerin
kendi tercihlerinin "ortak güvencesidir".
Laiklik korunmadan demokrasi yaşaüla-
maz. Eğitim laikleşmeden. yeniliğe ve değişi-
me açık çağdaş bir toplum ve devlet yapısı
oluşturulamaz. CHP, dinin istismannı başta
eğitim olmak üzere her alanda önlemekte
kararlıdır.
Devrimcilik: CHP'nin devrimcilik an-
layışı, çağdaş düşüncelere açılarak yenilikle-
ri kavrayıp benimsemektir. Toplumun, ku-
rallan ve kendini sorgulayarak daha iyiye,
daha doğruya ve daha güzele ulaşmamn yol-
lannı açmasıdır. Yenileşmenin ve değişimin
araçlannı oluştumıası, yöntemlerini düzen-
lemesidir. CHP, halkla birlikte, halktan güç
ve yetki alarak demokratik hukuk devleti
kurallanna bağlı kalarak ve banşçı yöntem-
lerle devrimciliğini sürdürür. Demokratik-
leşmenin evrensei sürecinde ve bölgemizin
kendine özgü tarihsel oluşumunda, CHP,
"özgürlük ve eşitlik sentezinin" yolunu açan
çağdaş ve evrensei ilkelerin, devrimlerin sa-
hibidir ve takipçisidir.
CHP: "Değişimin gücü"
Program çalışmasının sonraki bölümün-
de. CHP'nin 1950 sonrasındaki gelişimi
özetlenerek 1959'un "flk hedefler beyan-
namesine" değiniliyor. Türkiye'nin değişimi
anlatıbyor, 1976 programının esaslan belir-
tiliyor. CHP^îin 1980'de kapatılmasmı izle-
yen dönem değerlendirildikten sonra CHP'-
nin 9 Eylül 1992'de yeniden doğduğu belirti-
lerek "Günümüzün CHP'si, CHP geleneği-
nin sürekhliği içinde, CHP'nin 1976 prog-
ramının getirdiği yeniliklerden ve ulaştığı zir-
velerdcn hareketle temel yaklaşımlaruu oluş-
rurmaktadır; geleceği yaratmanın sürecini bu
ilkeleriylc başlatmaktadır" deniyor.
Özgürlük: Anayasada ve yasalarda, çağ-
daş, çoğulcu dempkrasilerin tüm özgürlük-
leri yer almahdır. Özgürlüklerin özü olan in-
san haklanna her düzeyde sahip çıkılmalı,
bu haklann ihlal örneklen kesinlikle gecmişe
terk edilmelidir. Siyasal, düşünsel, toplum-
sal. dmsel ve bireysel özgürlükler bir bütün-
dür. Özgürlüklere bu bütünlüğü içinde sahip
çıkılmalıdır. însanlann "farkbJaşma" özgür-
lüğü. "alışılmışın dışına çıkmak, genel kabul-
lerden avnşmak" özgürlüğü, temel bir
hakür; sakınılmah ve korunmalıdır. "Bire-
yin" özgürlüğü ve dokunulmazlığı. yeri ve
önemi. yeniden düşünülmelidir. Bireysel di-
namiğin topluma katkılannın önü acı-
Imahdır. Türkiye, toplumsallıkla bireyi uz-
laşüran. bireyi olumlu kulvarlarda destekle-
yen politikalann izleyicisi olabılmelidir.
Eşitlik: Gelirlerin oluşumunda ve pay-
laşımındaki adalet, CHP'nin öncelikli hede-
fidir. Bu anlayış, bir "standartlaşma", bir
"monotonlaşma" özleminin ifadesi değıldir.
Süreç içinde insanlar çalışkanlıklanyla ve ye-
tenekleriyle birbirlerinden farklılaşacaktır.
Önemli olan herkesin mümkün olabildiğin-
ce eşit koşullarda bu sürece başlayabilmesi-
dir. Önemli olan. kimseye haksızlık yapılma-
masıdır. Amaçladığımız adil Türkiye'nin
cıkış noktasında, "fırsat eşidiğinin" kurum-
sallaşmasını görmekteyiz. Sosyal sınıflann
ve bölgelerin. kadınla-erkeğin arasındaki
eşitsizlikleri azaltmak, devletin öncelikli he-
defıdir.
Dayanışma: 21. yüzyıhn eşiğindeki Türki-
ye. birbirine sevgisi artan. şefkat duygulan
gelişen bir toplum düzeni kurmahdır. Sosyal
demokrasinin toplum ve insan anlayışında.
sorumluluk ortaktır; hepimiz birbirimizden
sorumluyuz. Engelliler. yaşlılar ve yalnızlar,
toplumun ortak duyarlılığı, ortak kaygısı ol-
mabdır. Türkiye, her vatandaşma "temel ha-
yat düzeyini" sağlamakla kendini yükümlü
görmelidir. Kaynak dağıhmında gözetilmesi
gereken başlıca bir ölçü bu olmalıdır. Bütün
vatandaşlann asgari ihtiyaçlan karşılan-
madıkça, bazı vatandaşlann çok özel ihti-
yaçlan devlet desteğinden öncelik alma-
malıdır.
Emeğin üstünlüğü ve bütünlüğü: Cumhuri-
yet Halk Partisi için en yüce değer emektir.
CHP, toplumun tümüne refah getirmeyi
amaçlayan partidir, toplumun bir kesitini
gözetip diğerini dışlayan bir anlayışın temsil-
cisi değildir. Ama Cumhuriyet Halk Partisi,
öncelikle emeğin tarafı, emeğin kitle partisi-
dir. Teknolojinin gelişimi ve yeni toplumsal
aynşma ölçülerinin oluşumu, çağımızda
emeğe yeni bir boyut getirmiştir. Emek,
klasik tanımındaki kol ve düşün işçilerinin
yanı sıra sanatçılardan, iş yöneticilerine, ser-
best meslek sahiplerine. üreticilere,
zanaatkâra ve esnafa kadar geniş bir kesime
açılmaktadır.
Gelişmenin bütünlüğü ve etkinliği: Daha
fazla üreten, büyüyen. iş yaratan, dünya
rekabetinde yeri olan. ürünlerini ve oluşan
değerlerini daha eşıtlikli paylaştıran. akıla.
verimli birekonomi amaçlanmalıdır. Sadece
varolanı daha adil paylaşmak değil, paylaşı-
lacak olanı büyütmek de hedeflenmelidır.
Sosyal haklar ve duyarlılıklarla çerçeve-
lenmiş ve koşullanmış örgütlü ve rekabetçi
piyasa mekanizmalan, ekonomik gelişme-
nin başlıca yöntemi olmalıdır. Kural olarak,
bu nitelikleri taşıyan girişim özendinlmeli ve
CHP'nin altıokımdan vazgeçmeyiz
IŞIK KANSU
ANKARA - Cumhuriyet Halk
Partisi (CHP) Genel Sekreteri Er-
tuğnıl Günay. CHP'nin bir söy-
lem değişikliği içinde olmadığını
belirterek. "CHFde son dönemde
daha Atatürkçü bir soylemin öne
çıkması. Türkiye'de, Âtatürk ve
cumhuriyet ilkelerine saldınların
yoğunlaşmış olması karşısında
partinin kararlı bir tavır alması-
ndan kaynaklanıyor" dedi.
CHP Program Kurultayı'nın
ekim ayı sonunda gerçekleştiri-
leceğini açıklayan Günay, CHP'-
nin altı okundan vazgecilmesinin
söz konusu olmadığını dile geti-
rerek. bu ilkelere yeni çağdaş ku-
rallar ve hedefler ekleneceğini bil-
dirdi. Günay, Cumhuriyet'in so-
rulanna şu yanıtlan verdi:
- CHP'nin. yeniden açıidtğında
2. Cumhuriyet tartışmalanna
yakm olduğu. ancak son dönemde
Atatürk ilkelerine daha sıkı bağ-
landığı yolunda görüşler var.
CHP, söyleminde bir değJşiklik mi
yapn?
GUNAY-CHP, 1992de yeni-
den siyasal yaşama döndüğün-
den bu yana, aynı söylemi sürdü-
rüyor. Bir söylem değişikliği söz
konusu değil. Belki bazı alanlar-
da bir takım kuşkulan, kaygılan
ortadan kaldıracak bir açıkhk,
kararlılık söz konusu. CHP, dev-
let kuran bir parti. 70 yıl sonra.
devletin yenileşmesi, birtakım
kurumlannı değiştirmesi gerekı-
yorsa, bunun sorumluluğunu da
ençok üzerinde taşıyan parti. Biz,
gelişme, yenileşme, değişme id-
dialanmızı vurguladığımız za-
man, belki değişim sözcüğünün,
öteki siyasal partiler tarafından
moda olarak kullanıhyorolması-
ndan kaynaklanan haksız yo-
rumlar olmuş olabilir.
Ancak. baştan itibaren özenle
anlatmaya çalıştığımız. Türkiye
Cumhuriyeti'ni, kuruluş felsefesi
üzerinde yenileştirmek ve geliştir-
mektir. CHP olarak. hiçödün ve-
remeyeceğimiz, kıskançlıkla
bağlı olduğumuz temel düşünce.
Türkiye'nin bütünlüğü ve çoğul-
cu demokrasi.
- CHP'nin seckhtci bir ketıt par-
tisi olduğu yolunda savlar ortaya
atılıyor. Katılıyor musunuz?
GÜNAY- CHP. bir kitle parti-
si. Seçkinci bir parti değil kuşku-
suz. CHP'nin olmadığı 10 yıl için-
de. CHP'nin yerini doldurma id-
diasındaki partiler; ne kent, ne de
köy partisi olabildiler. Yaşanan
hızlı göç sürecine uygun olarak,
daha çok gecekondûlarda örgüt-
lenen. bir ara kültürün, kültür-
süzlüğün partisi oldular. İncitici
terimler kullanmak istemiyorum,
ama bunlann siyasal terminoloji-
de adlan var: İşçi smıfı altı, plo-
terya altı, bir ara tabaka partisi
görüntüsü verdıler. CHP, Tür-
kiye'de işçilerden, köylüden, es-
naftan, sanatkardan, işsizden,
emekliden. emekçiden, o toplu-
mun çalışan meslek sahibi tüm
ara sınıflanndan güç ve destek al-
maya calışıyor. Ama onlardan
sadece birinin partisi görüntüsü
verecek davranışlardan özenle
sakınıyor. Toplum. kendi gelece-
ğini emanet edeceği siyasi parti-
nin kadrolannın da, çalışma mc-
kanlannm da güven vermesini
anyor. Yöneticilerimiz güleryüz-
lü; parti mekanlanmız, temiz,
aydınlık. Siyasete getirmeye
çalıştığımız temizlik anlayışını,
önce CHP merkezlerinden. yöne-
ticilerinden başlatıyoruz. Bu. bi-
zim seçkinci, kent partisi gibi
algılanmamıza yol açıyorsa, bun-
dan çok fazla kaygı duymuyo-
rum._
- Örgürlenmede, parti yapısını
oiuşturmada yeni bir yöntem ge-
liştiriyorsunuz. Bu yöntemi açn
klayabilir mismiz?
GÜNAY- Artık, Türkiye kent-
lerden yönetiliyor, yönlendirili-
yor. Kırsal kesimde. partinin bir-
kaç üyesi olması, sizin iyi temsil
edibnenize yetiyor. Ama. özellik-
le yeni göç alan kentlerde. parti
GÜNAY-
Amacımız
toplumu
ürkiiten,
partiden
kaçıran bir
örgüt yapısı
yerine,
insanları
özveriyie,
sabırlaçağıran
ayduüık
görünümlü bir
parti
oluştunnak.
örgütü konusunda dikkatli ol-
mazsanız, bir süre sonra parti
merkezleri, gerçekte olmayan in-
sanlann üye kayıtlanyla, ya-
şayıp, yaşamadığı belli olmayan,
haksız, anlamsız, işlevsiz üye
kayıtlanyla doluyor. Çok işlevli
bir parti yapısı kurma anlayışı
içindeyiz. Örgütlenmeye. sandı-
ktan başlıyoruz. Üye, önce kendi
seçmen olduğu sandıkta görevini
yerine getirmelidir. Her sandık
bölgesinde. en az bir temsilcimi-
zin olmasını anyoruz. Aynca, o
sandık bölgesinde yeni bir takım
insanlara görev verilecekse, ikinci
temsilcinin mutlaka kadın. üçün-
cü temsilcinin de mutlaka 25 yaş
kuşağında bir genç olmasını an-
yoruz.
Amacımız; toplumu ürküten,
insanlan partiden kaçıran bir
parti örgütü yerine, insanlan si-
yasal düşünceye özveriyie. güzel-
likle. sabırla çağıran aydınlık
görünümlü bir parti yapısı kur-
mak.
- CHP'nin altı okunda simgele-
şen ilkdcrinde bir değişiklik söz
konusu mu?
GÜNAY- -Alü okta herhangi
bir değişiklik yok. CHP'nin 1976
yılındaki kurultayında progra-
ma; özgürlük, eşitlik. dayanışma.
emeğin üstünlüğü, gelişmenin
bütünlüğü ve halkın kendisini
yönetmesi hedefleri konulmuştu.
CHP'nin vazgeçilmez, tarihsel
anlam taşıyan aitı oku var. Elbet-
te altı oku. daha çağdaş yorum-
larla, yeni bir anlayişla ele alıyo-
ruz, açıyoruz. Ömeğin, CHP'nin
tarihinde. millıyetçilik, hangi et-
nik kökenden. farkh kültürden
gelirlerse gelsinler, insanlan yurt-
daşhk temeünde buluşturmak
amacı öne cıkmıştır.
Bugün, bunu daha çok öne çı-
kararak yazma ihtiyacı doğdu.
Geçmişte etnik aynlıklarla, kül-
türel aynhkiarla ilgili bugünkü
gibi tartışmalar olmadığı için.
belki CHP'nin bu yaklaşımını
çok altını çizerek. vurgulayarak
yazmak, o günlerde siyasal ola-
rak bu kadar önemli değildi.
Ama bugün, temel anlayışımızı
çok daha açarak anlatmak istiyo-
ruz. Yeni bir anlam kazandırmı-
yoruz. 1976 programından biraz
daha ileri bir anlayışia. özgürlük.
eşitlik, dayanışma, emeğin üstün-
lüğü ve bütünlüğü. gelişmenin
bütünlüğü ve demokrasi kav-
ramlannı, hemen altı ilkenin
yanısıra; altı kural, hedef olarak
programımıza koyuyor ve gelişti-
riyoruz.
desteklenmelidir. Gelişme dınamizm sergile-
yen küçük ve orta boy girişimlere yardıma
olunacaktır. Kamu ekonomik işletmeleri ge-
rekli olduklan alanlarda ve özerk. etkin, ve-
rimli çalışmalan koşuluyla işlev taşıyacaktır.
Kamu, gerekli durumlarda ve öncelikle tek-
noloji geliştirmeye, bölgesel dengesizlikleri
gidejrmeye dönük yeni işletmeler oluşturabi-
lecefctir. E>evlet, toplum ve yurttaş yaranna
ekonomide etkin önlem alabilmenin yetkisi-
ne ve imkanına sahip olmalıdır. CHP, üyesi
olduğu Sosyalist Enternasyonal'in ilkeleri
doğrultusunda. belirli bir alanda toplum ço-
ğunluğunun mutlak yaran varsa sosyalleş-
tirmeyi: gene belirli bir alanda toplum ço-
ğunluğunun mutlak yaran varsa özelleştir-
meyi öngörebilir.
Ekonomi araçür. Amaç insandır; amaç.
insanın yaşam kalitesini bütünlük içinde
yükseltebilmektir: Üretimin ortamı. üreti-
min üretenlere ve doğal çevreye etkileri. in-
san kişıliğinin gelişimine. insanın mutlulu-
ğuna katkılan. bir bütün içinde değerlendiri-
lecektir. CHP ekonomiyi moral değerlerle
bütünleyecektir.
Demokratiklesme: "Demokrasi", 'İnsan
haklan", "çağı paylaşmak", "sosyal adalet",
"laiklik", "dürüstİük'', "çoğulculuk", "geliş-
me" gibi temel ölçülerçevresinde bütünleşen
bir toplum oluşmalıdır. Demokrasinin bir
"yaşam biçunine" dönüşebilmesi için "özgür-
ce farklılaşıp tartışarak. uygarca uzlaşma"
yeteneğı, "farklı olanlarm birlikte yaşayabü-
me" özelliği. "karşıtlaruı meşnıiyeti" anlayışı
"hoşgörü" ve "sentez" alışkanlıklan sistemli
şekilde özendirilmelidir. CHP için demokra-
si, sürekli ve sonsuz bir kavramdır.
Bu bağlamda. "sivil toplum" desteklenme-
li ve geliştinlmelidir. Amaç. "sıradan yurt-
taşuı" sivil kurumlar aracılığıyla ülkede "et-
ken" olması, "resmi devlet" karşısında "edil-
genlikten" çıkanlmasıdır.
Demokrasi, atanmışlann değil, seçilmişle-
rin öncelığinde ve mutlak sorumluluğunda
gelişir: CHP. ulusal iradenin temsilcilenni
her düzeyde belirleyici ve işlevsel kılarak,
son sözün sahibi yaparak çağdaş demokrasi-
nin kurumsal dengelerini kuracaktır.
Topluma "hedef gösteriyoruz
Program çalışmasının son bölümünde,
CHP'nin hedefleri belirlenerek bunlann kısa
tarumlan yapılıyor. Hedeflere ilişkin bölüm
ve hedef başlıklan özetle şöyle:
CHP, Türkiye'nin siyasal tarihinde yeni bir
dönem başlatmak işleviyle; Gecmişle gelece-
ği, Bireyle toplumu. Verimlilikle cşitliği,
Farklılıkla bütünlüğü, Özgüriükle sorumlulu-
ğu, Yeni sentezlerde birleştirmenin iddiasıyla;
Yeni bir "toplum öngörüsünü", y eni bir "für-
kiye modelini" getirerek; Tarihsel misyonu-
mın ifadesi olan "değişimin" öncülüğünü ya-
parak; 9 Eylül 1992'de yeniden doğdu.
Demokrasi ve insan haklan; sivil toplum;
laik devlet; farklılaşma özgürlüğü; banş ve
evrensei dayanışma; dürüst devlet. temiz yö-
netim; emeğin önceliği; ekonomide verimli-
lik ve etkinlik; sanayileşme ve bilgi toplumu-
na geçiş; yaşam kalitesini yükseltmek; ada-
letli gelir dağıhmı; tüketicinin korunması; iş-
sizliğin azalühnası; fırsat eşitliği; ileri bir eği-
tim düzeni; gençliğin umut olması; sosyal
güvenlik ve dayanışma; çocuk haklanrun
korunması; kadmla erkeğin eşitliği; sağlıkh
kentleşme; yönetimde yeniden yapılanma;
yönetime kaülım; doğa ve çevrenin korun-
ması; ulusal bağımsızlık, kişilikli Türkiye...
Atatürk'ün emanet ettiği, halkın özgürlük
ve eşitlik özlemleriyle, çağı paylaşmak id-
diasıyla geliştirdiği, bizden önceki CHP ku-
şaklarının özveriyie, emekle, bazen harana
kendi hayaünı katarak yücelttiği CHP mis-
yonunu yannlara taşımak ve daha da yücelt-
mek için CHP yeniden doğdu, CHP yeniden
var.
BİTTİ