25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacüık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına lç Politika: Mehmet Tfczkaa, Istanbul Haberleri: Şe«ay KalkaB, Dış Haberler: Ergun Baka, Bcria Nadl • Genel Yayın Yönetmeni: öxgea Acar • Gencl Yayın Kttltür: Mdrşit Balabuklar, Makaleler: Sami K a n ö m , Spor: Abdttlkıdir Yttcdmu, Düzekme: Koordiıutörü: HlkmM Çtüakay» • Yazı lşleri MadOrleri: Fasun öıMJgtn AMullâh V ı a a • Koordinatör: Ahmet Korulsan • Mali tşler: Erol Erkut • Muhasebe: (Sorumlu), Cdal BaşJanpç • Yazı lşleri Mudttr Yardımcısı: Salim Alpaslaa Biikııt Yener • Bütçt-Plaıüama: Scvgi OnBubeşeogla • Idare: HöJtyln Gürer • lşletme: • Ssyfa DOzeni Yönetmeni: Ali Acar • Adana Temsücisi: Çetta Yitcaotta öader ÇeUk • Bilgi-tşlem: NaD taal • Personel: Srrji Basm v* toyan Cumbunyn Malbucılık «c Gunealılt TJLŞ. Tllrkoa» Cad. 34334 Ist PK 246 lsunbul Td 512 03 05 (20 bal), Tda 22246. ftur (1) 526 «0 72 • BBmltr \mkm Zıyı «kilp Btv lnkıtıp S. No: 19/4. Td- 433 II 41-47. TUOL 42344. Fu. (4) 433 05 65 • hmir. H Zıya Blv 1352 S. 2/3. Td 13 12 30. Ttla 52359. Fn. (51) 19 53 60 >• Aâmm: lnOnU Cad 119 S. No 1 Kat I. Tcl 19 37 52 (4 hat). TMer 62155, Fax: (71) 19 23 7( TAKVİM6MAYIS1992 Imsak. 4 08 Guneş:5 Öğle. 13 06 tkındı. 16.58 Akşam:2O.I2 Yatsr21 46 Yılın annesi •ANKARA(AA)-Türk Kadınlar Birüği, konfeksiyon işçisi Şükran Daban'ı yılın annesi olarak seçti. Türk Kadınlar Birliği Başkanı Ayseli Göksoy, bütün annelerin yılın annesi olmaya layık olduğunu ancak, heryıl sembolik olarak bir anneye yılın annesi ödülü verildiğini söyledi. Göksoy, Daban'a yılın annesi ödülünün hayatı boyunca karşılaştığı güçlüklerden yılmaması nedeniyle verildiğini belırterek genç yaşta eşini kaybeden Daban'ın üç çocuğunu lüm zorluklara karşın iyi bir şekilde yetıştirerek okutmasının örnek birdavranış olduğunu kaydetti. Anneler için fuar • İstanbul Haber Servisi - Anneler Günü nedeniyle, Soyata Fuarcılık larafından düzenlenen "Anneler Günü Armağan Fuan" bugün açılıyor. Mecidiyeköy'deki FM-Meliha Avni Sözen Kültür ve Fuar Merkezi'nde gerçekleştirilecek fuara 100'den îazla firma katılacak. Soyata Genel Müdürü Erkan Gürdai açıhş töreninde tanınmış anne sanatçılann da bulunacağını belırterek fuann her gün 11.00-20.00 saatleri arasında açık kalacağını söyledi. Betül Mardin jöpi öyesi • İstanbul Haber Servisi - Türkıye'nın ılk kadın halkla ilişkiler uzmanı Betül Mardin. Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği(İPRA) tarafından verilen ve bu yıl üçüncüsü gerçekleşlinlecek olan "Dünya Altın Ödülleri' Yanşmasr'nın Asya ve Ortadoğu Temsilciliği'ne atandı. Eylül ayı içinde ABD'deyapılacak olan yanşmada jüri üyelıği görevini de yerine getirecek olan Betül Mardin "İPRA Altın Dünya Ödülleri"yle ılgili şunlan söyledi: "Çevre sorunlan, personel ve yaratımcı ilişkileri ve kamu yöneiimigibi 17ayndalda düzenlenen yanşmada tek kriter 'mükemmellik' olarak nitelendinlıyor. Tüm meslektaşlanmın katılmasını arzuluyorum." Son başvuru tarihi 31 Ağustos 1992 olan yanşmanın sonuçlan kasım ayı içinde Tel Aviv'de açıklanacak, ödüller ise mayıs 1993'teGüney Afrika'da düzenlenecek bir törenledağıtılacak. BayındırTıp Merkezi • İstanbul Haber Servisi - Bayındır Holding tarafından Ankara'da yaptınlan 200 yatak kapasiteli "Bayındır Tıp Merkezi" dün düzenlenen törenle hizmete açıldı. Yapımı 21 ayda tamamlanan ve 30 milyon dolara mal olan tıp merkezi kalp ve damar cerrahisı. genel cerrahi, kardiyoloji, jinekoloji ve kadın doğum. göz, K BB ve anestezi ile radyoloji dallannda hizmet verecek. Öğrencilerve kimsesizler • İstanbul Haber Servisi - Kurtuluş'takı Kuvayı Milliye İlkokulu öğrencileri Darülaceze'yi ziyaret etti. Çevremizi tanıyalım konulu derste Darülaceze'ye gitmek isteyen öğrenciler, beraberlerinde öğretmen ve veüleri ile buradaki yaşlı ve kimsesizlerle yakından ilgilendiler. Bazı bölümleri gezen öğrenciler yanlannda getirdikleri değişik yiyecek ve hediyeleri verdiler. Yaşlı ve kimsesizlerin bu ziyaretten son derece mutlu olduklan yüzlerinden okunuyordu. Baykonıır? daıııasaldevleri IŞDC KANSU • Arabalar köhne bir binanın önünde duruyor. Duvarlar sanki 10 yıl önce badana edilmiş. Kapıdan içeriye girince bambaşka bir dün- ya. Gelişmiş uzay teknolojisi karşısmda donakalıyorsunuz. Üssün içindeki Lenin resmine pipo yerleştirikniş, bâşına da şeytan kulaklan. yer yer dökülmüş, su oluldan paslanmış bir binanın önünde duruyor. Camlan çatlamış, hatta kınlmış kapıdan içeriye girildiğinde, Zonguldak'taki maden ocaklanna girişteki manzaraya benzer bir görüntü ile karşılayorsunuz. Kasa- balann devlet dairelerindeki demirbaş portmantolanna benzer askılıklarda giysiler asılı. Duvarlar, en son 10 yıl önce badana yapılmış sankı. Görevliler, Başbakan Demirel ve heyettekilere, be- yaz gömlekler gjydiriyor. Dar kapıdan içeriye girildiğinde, bambaşka bir dün- ya kucakbyor sizi. Koskoca ateşleme platformlan içeriye buyurediyor. Geliş- miş uzay teknolojisi İcarşısında dona- kalıyorsunuz. Türk gazetecıler, fırsat- BAYKONUR- Aeroflot uçağı çölün üzerinde uçuyor. Ufuğa yakın çizgide, göğe yükselen uzun rampalar gözükü- yor. Eski Sovyetler Birliği'nın tüm dün- yadan sakladığı, ABD'ye uzay çahşma- lannda nispet yaptığı Baykonur uzay üssü, artık bağımsız Kazaİcistan'ın. Askeri havaalanına indik. Bayko- nur'un tesislen ileride gölge gibı. Hava yaklaşık 2 derece. Soğuk bir yel, kulak- larda vınhyor. Havalaanında kurulan askeri çadırlarda çay içtikten sonra, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Başbakan Süleyman De- mirel, Devlet Bakanı Cavit Çağlar ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ile uzay üssüne hareket ediyoruz.Ûsse, bugüne değin 1966'da eski Fransa Cumhurbaş- ka*hı de Gaulle dışında, deyim yerindey- se, yabana sinek bile girememiş. Oysa, Türk heyetı, parlamenterinden gazetecisine, Dışişleri Bakanlığı men- suplanndan başbakan ve bakan eşlerine degin cümbür cemaat uzay üssü geze- cek. Araba ve otobüsler, köhne, sıvalan tan istifade masal devlerini andıran fü- zelerin, uzay mekiklerinin önünde poz poz anı fotoğrafı çektiriyorlar. Kenarda duran ve Rus olduğu anlaşılan bir tek- nisyen, bu manzara karşısında olumsuz tepkisini göstermekten kendini alamı- yor. Rus teknisyen, kafasını iki yana sallayıp, "Ne hallere düştük" gibisinden "cık cık" diyor. Ancak, Orta Asya Türk cumhuriyetleri çeb'şkilerülkesi. Rus tek- nisyenin tutumunun hemen ardından, üssün içindeki Lenin resmi dikkatimizi çekiyor. Lenin'in ağzına kalemle bir pipo yerleştirilmiş, başına da şeytan ku- laklan çizilmiş. Kazak Cumhurbaşkanı Nazarbayev, Demırel'ın yanında hararetle, etraftaki füze gövdeleri, uzay araçlannın işlevle- rini anlaüyor. Nazarbayev, heyetle bir- likte dolaşan sanklı, cüppeli din adamı- na, bir füzenin önünde takılmadan ede- miyor: "İşte, bununla Cebrail'in olduğu yere çıkıyoruz." NE NEDİR / BAYKONUR UZAY ÜSSÜ Baykonur, eski Sovyetler Birliği'nin, şimdi Kazakistan Cumhuriyeti'nin en büyük peyk ve uzay araçlan atma istasyonu niteliğinde. 12 Nisan 1961'de Gagarin'in yörünge uçuşundan bu yana birçok peyk ve füze bu istasyondan atıldı. Ay ve gezegenleri inceleyen uzay araçlan gönderilmesi ile kıtalar arası balistik fuzelerin denenmesi de bu büyük istasyonddn yapıldı. General de Gaulle, 1966'da Rusya gezisi sırasında burayı ziyaret etti ve bu istasyonu gören Batı Bloku'na dahil ilk devlet adamı oldu. Sıra rampalarda. Petrol kuyulannı andıran rampalara, 1961 yıbnda ilk kez uzaya giden kozmonot Gagarin'i at- mosfer dışına atan çebk yığınlanna im- renerek bakıyoruz. Bir gün önce Türk heyeti ile çeşitli an- laşmalar yapmış, kredi senetlerine kol çekmiş (kredi sözleşmelerine imza atmış) Nazarbayev, nispet yapar bir tavır içinde. Demirel'e dönüyor: "İsterseniz size uzay adamı yeüştiri- riz. Uydulanruzı atmak için başka ülke- ye gitmenize gerek yok. Biz, bu rampa- lardan uydulannızı atanz, size uçak ya- panz." Nazarbayev, güçlü olduğunu kanıtla- mak istiyor olmab. Ebnde, binlerce nükleer başbklı füze var. Hepsi de ABD'yeyönelik. Her yıl, ancak bin nükleer füze sökü- lebüiyor. Kazak yetkib'lerin tüm füzele- rin sökülebilmesi için 15 yıl gerektiğini söylemeleri, bu ülkede yaklaşık 15 bin nükleer başbk olduğunu kanıtbyor. ABD'nin Orta Asya'da ilk büyükelçili- ğini Kazakistan'da açmasının nedeni, açıkça ortaya çıkmıyor mu? Üs gezimiz tamamlanıyor. Bir Türk diplomata yöneliyoruz: - Kazaklann, uzay üssünü ilk kez Türklere açması birjest. Bujestin ardın- da güven duygusu da mı var? Diplomat yanıtbyor: - Kuşkusuz. Ancak güvenin ötesinde, bize artan ilginin bir kanıü. 'Tarih' konuklarını bekliyor V l a r t l k B ,mdl Turistler sezonu çoktan açtı. Antik kentlenn kış boyu süren dinginliği de yerini harekete bıraktı. Milas yakınlanndaki Euromos Antik Kenri'nde biılunan Zeus Tapınağı'- nın ilk konuğu gelmiş bile. Motosikletini bırakmış. kendisi kimbilir nerede. Zeus'un beyazı karalara bulanmış. Beyazlamak için ilgi bekliyor. Çe>Tebi- limciier, öncelikle çevre kirtiliğinin önlenmesi gerektiğini belirtiyorlar. Asit yağmurlaruıın bembeyaz antik kentleri her geçen gün kararttığını öne süren uzmanlar, kararan tarihi kurtarmanın çok da masraflı olduğunu söylüyor- lar. "Tarih" konuklarını bekliyor. Almanya'daki Zeus Tapınağı'nı geri al- mak için büyük çaba harcayanlann, bizdeki Zeus için kollan ne zaman sıva- yacaklan merak konusu. (Fotoğraf: ÜMİT OTAN) Çaııdaılı'da çanlar define için çalıyor ÜMTTOTAN İZMİR - "Bugüne dek hep nal topladık, şımdi atını da bul- duk." Çandarlfdaki defınenın bu- lunmasından sonra bir arkeo- log böyle diyordu. Ama 1910 yılında yapılan kazılarda Sicıl- ya seramığine, Miken \azosu- na. İon hevkelinc rastlanmıştı. yani at yıllar önce bulunmuştu. Ne var ki tarihi M.Ö. 2000 yıl- lara kadar uzandığı sanılan an- tik Pitane kentinın en aandan belli yerteri arkeolojik SİT alanı olarak saptanamamtştı... Çandarlı'nın gündeminde define var. Tarihiy le. doğasıv la. en önemlise de keşfedilmemişlı- ğiyle şinn bir sahil beldesı Çan- darlı. Yöre halkı bugüne dek hıç gündeme gelmemelerindeh . şikâyetçi. İşte, gün gelip çattı. Herkes defineyi konuşu>or. ka- zılara yardım edıyor ve araştın- >or. Helenistık dönemden İ9 gü- müş sikkenin bulunduğu Çan- darb'da araştırmalannı aralık- sız sürdüren İzmır Müzesı vetkıhleri. önccki akşam 8 sikkc daha buldular. Kanaldan çıkan loprak elekten geçirilivor Tu- ran Özkan. çıkan toprak elden gecınldikten sonra kanalın sa- ğının ve solunun kazılacağını belırtıp şunlan söylüyor: "Açılan kanalın hemen orta bölümünde yangıt kesitı görü- lüyor Gördüğünüz gibi topra- ğın tümünde arama vapıvoruz. Yörenın arkeolojik SİT alanı>- la ilgili konumunu araştınvo- ruz. Müze Müdürlüğü yetkıhlcn- nı Çandarlı Beledive Başkanı Hüseyin Gürcl konuk edı\or. Kazılarda beledıye ışcılen çalı- şı>or. Başka n, beyaz heykelin peşıne düşmüş. Sözü edilen. bir türlü bulunamayan beyaz hey- kelin İsmail dıye birinde olduğu haberlen dolaşıyor. Çandarlf- daki İsmairierbeledıyeyeçağn- lıp soruluyor Başkan Hüsevın Gürel. "Eğer böyle bir heykel gerçekten çıktıysa bunu bulu- rum" diyor ve yörenin antik buluntulannın başka yerlerde sergilenmesini bir türlü içine sindıremiyor. Adal Mahallesı denilen yan- madanm uç kesimınde Sicilva seramığı türüne rastlanıyor. Daha sonra temel uzennde He- lenıstik dönemine ılişkin parça- lar ele geçiriliyor. Aynca. İstanbul Müze Mü- dürü Osman Hamdı Bey tara- fından yapılan kazılarda, Ar- kaik-monokrom çanak. çöm- lek ve çeşitli kaplara rastlandı. Yine Hamdı Be>'in kazılann- da. ak üstüne bıticisel motifli ve figürlü sahnelerle süslü vazolar ıse M.Ö IV. yüzyıla kadar gö- rülen örneklere eşdeğer bulun- du. Şemsiye gölgesiııde 'caretta'lar ÖZCAN ÖZGÜR ML'ĞLA - Denızkaplumbağalan 'caret- ta caretta'lann üreme bölgesi olan Dalyan İztuzu plajının, Özel Çevre Koruma Kuru- lu tarafından ihaleye çıkanlması tepkiyle karşılandı. Muğla'daki çevre koruma bÖl- gelerinde yer alan Orman Bölge Müdür- lüğü'ne ait büfelerin de milyonlarca liraya ihaleye çıkanlmasını eleştiren çevreciler ve yerel yönetimler, "Özel Çevre Koruma Kurulu'nun işi ticarete döktüğünü" ileri sürdüler. Caretta carettalann üreme bölgesi olan Dalyan İztuzu plajı. özel koruma bölgesi ılan edılmesine karşın, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da "şezlong ve şemsiye" kiralanması için ihaleye çıkartıldı. Aynca Ölüdeniz'- deki Belcekız sahilindeki kumsala "güneş şemsiyesi, şezlong ve sörf' konulabilmesi için Fethiye Kaymakambğı'nda ihaleye çı- kanlacağı öğrenildi. 29 nisanda Muğla Kültür Merkezi'nde ihalenin yapılacağını belirten çevreciler ve yerel yönetimler, uy- gulamanın durdurulmasını istediler. Özel çevre koruma bölgelerinin 1988 yıbnda belirlendiğini söyleyen Dalyan Be- lediye Başkanı Mehmet Ali Tezcan, "Çev- re Koruma Kurulu 3 yıldır bölgenin ko- runması yönünde ne yaptı da sahilleri kira- ya vererek para kazanıyor" diyerek şunlan söyledi: "İztuzu plajı, caretta caretta denizkap- lumbağalannın üremelerinin devamı için korumaya alındı. Eskiden burada yaz- lannı geçiren Dalyanhlann barakalan yıktınldı. Geceleri plaja gjriş yasaklandı ve günübirlik turizme açıldı. Biz beledıye ola- rak buraya götürdüğümüz hizmetin karşıbğuıı almayı planlarken, Çevre Koru- ma Kurulu şemsiye, şezlong kiracıbğına başladı. Plajın çöpünü biz kaldınyoruz, kazananı Çevre Koruma Kurulu ahyor." Özel çevre koruma bölgelerinde yer alan Orman Bölge Müdürlüğü'nün büfeleri bu yıl da bol sıfırlı rakamlarla ihaleye çıkanl- dı. Fethiye'de geçen yıl yapılan ihalede "baskı" unsunı kullanıldığı gerekçesiyle ikinci kez Ankara'da gerçekleştırilen ihale- de sezonluğu 504 milyon liraya GESTAŞ adb şirkette kalan Ölüdeniz büfesi, bu yıl da 550 milyon lira bedelle ihaleye çıkanldı. Geçen yıl yaşanan olaylann yinelenmemesi amacıyla ihaleye katılacak kışi ve kuruluş- lardan 15 metrekareük büfe için 200 mil- yon lira depozito, savcıbktan 'iyi hal' kâğıdı ve 'Türkiye sınırlan içinde oturduklanna dair ikâmetgah senedi' ıstendığı öğrenildi. 30 nisanda Fethiye'de yapılacak "Ölüdeniz büfesi" ihalesine katılacak kişilerin pobs 'gözetım ve koruması'nda tutulacaklan da yetküilerce bildirildi. Bölgedeki büfelerden büyük kazançlar elde edildiğini belirten Fethiye Belediye Başkanı Özer Olgun, olaya ilişkin olarak şunlan söyledi: "Bunlann rakipleri yok, denetimleri de yok. Çok iyi kazanç elde ediyorlar. Bu ne- denle ihalelerde olaylar çıkıyor. Onlar para kazanırlarken, biz bunlann çöpleriyle, su- yuyla uğraşıyoruz. Versinler biz ışletelim. Hem tatilci büyük para ödemekten kurtu- lur hem de biz buralann korunmasında daha etkin oluruz." Bakanlık dövülen kadına kucak açıyor HÜRRİYET UYMAZ Aile içinde özellikle kadın ve çocuklan hedef alan ve daha düne kadar bir yazgı gibi kabullenilen dayak ve şiddet, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Türkan Ak- yol'un gündeminde. Yeni Ba- kan Akyol, bakanhğmın teşki- lat yasası parlamentoda kabul edibr edilmez 72 ilde kadın sığınma evleri açılacağını açık- ladı. Bakırköy ve Şişli belediyele- rince bundan birkaç yıl önce açılan kadın sığınma evlerinin talebi karşılayamaması ve di- ğer belediyelerin sığınma evi açma konusunda girişimde bulunmamalan, yurdun dört bir yanında kadın ve çocuklan aile içindeki şiddet karşısında çaresiz bırakı- yor. Dövülen kadınlann "er- kek egemenliği- nin hüküm sür- düğü karakolla- ra" başvurulan- nın çoğu kez so- nuçsuz kaldığı ve şiddetin üst boyutlarda ya- şandığı ülkede, bu soruna Kadın ve Aile- den Sorumlu Devlet Ba- kanlığ'ının ne şekilde yaklaşa- cağı merakla bekleniyor. Sığınma evlerinden edinilen izlenimler, bu evlere ilişkin her TV programı ertesinde, bu ku- rumlaıa başvurulann inanıl- maz boyutlarda arttığı yönün- de. Dayaktan kaçabilecekleri bir yer olduğunu öğrenen kadınlar, bu evlere girmeye çalışıyor. Devlet Bakanı Akyöl, bakan- bğının teşkilat yasası Meclis'- ten geçer gecmez, 72 ilde oluş- turacaklan bakanbk örgütle- rince, kadın sığınma evleri açı- larak bu sorunun çözüleceğini beürtti. "Yasamız geliyor" di- yen Akyol, bakanlığın kurulu- şu tamamlandıktan sonra, "Kadın, Aile ve Sosyal Araş- tırma Genel Müdürlüğü'nün, Türkiye'nin taraf olduğu tüm uluslararası belgelerde ön- görülen ilkelerle çelişen "kadı- na karşı" yasalanmızda mev- cut olan tüm aynmcıbğın kaldınlması temel ilkesiyle gö- revini yürüteceğini söyledi. Bu ilkeler doğrultusunda 72 ilde kadına ibşkin bir örgütlenme yapılırken, bu genel müdürlü- ğün, kendilerine kadın sorun- lannınçözümü yönünde "müt- hiş bir serbesti ve etkinük" sağlayacağını vurguladı. • Aileden Sorumlu E>evlet Bakanı Tür- kân Akyol, 72 ilde de kadın sığınma evleri açılacağını söyledi. AkyoJ kadın sığınma evlerinin illerdeki temsilciliklerce örgüt- leneceğini söyledi. Ancak öncelikle ba- kanlığın teşkilat yasa- sının Meclis'ten geç- mesi gerekiyor. Akyol, bu konuda şunlan an- lattı: "Sağlık ve Milli Eğitim ba- kanlıklannda olduğu gibi tüm illerimizde örgütlerimiz ola- cak. Kadın sığınma evleri de oralardaki temsılcıliklerimiz tarafından örgütlenecek. An- cak, bunlann yaşama gecirile- bibnesi için, öncelikle ba- kanbğımızın teşkilat yasaşının Meclis'ten gecmesi gerekiyor. Aynı zamanda her ilde sığınma evi açmamıza olanak verecek bakanbgımızın ondan sonraki tek amacı, imza koy- duğumuz Birleşmiş Milletler, Insan Haklan, Avrupa Kon- seyi, Sosyalist Enternasyonal, UNICEF ve UNESCO tara- fından alınan ve 'kadına karşı' yasalanmızla çelişen tüm aynmcıhğı ortadan kaldır- mak. Yasamız gebyor, bu ko- nuda hiç kimse- nin endişesi ol- masın. Zaman zaman tepki koydular, 'Çocuklar ba- sında, hep onlar konuşuluyor, kadınlar ikinci planda kaldı' diye. Tam tersi. En büyük ve en aktif işlevimiz, adı üstünde kadın zaten." Bazı kadın çevreleri, geçen günlerde, Çabş, ma Bakanı Mehmet Ivioğul- tay'm iş yaşamını düzenleyen yasa tasansını kamuoyunda tarUşmaya açabildiği halde, Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan Akyol'un bakanlığının teşkilat yasasını tartışmaya aç- mamasını tepkiyle karşılamıştı 4 öğretim üyesi de yayımla dıklan bir bildiri ile yasanın konunun uzmanlan dışlana- rak hazırlanmasını eleşürmiş- lerdi. Prof. Dr. Necla Arat, Prof. Dr. Aysel Çelikel, Prof. Dr. Türkan Saylan ve Prof. Dr. Nermin Abadan Unat'ın eleştirileri şöyle: "Kadın So- runlan Bakanlığı teşkilat ya- sası, Türk kamuoyunda henüz tarüşılmamıştır. Demokratikleşme sürecinde önemb bir halka olarak gör- düğümüz bu bakanlığın temel hedefinin kadın ağırbkh ol- ması beklenmektedir. Bu açı- dan yeni kurulacak ba- kanlığın, Türkiye'de çok yo- ğun talepler içeren sosyal hiz- metler alanıyla iç içe oluşturul- ması, kadın sorunlannın çözü- münü ikinci plana itecektir. Çok önemli bir işlevi olan yeni bakanlığın teşkilat yasaşının, alanın uzmanlan dışlanarak hazırlanması bir eksikliktir." 34 harfli yeni alfabe sistemiANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türki Cumhuriyetlerinin, Latin alfabesıne geçmesi ve Türkiye ile ortak dıl kullanıl- ması durumunda 34 harflik yeni bir alfabe sisteminin geti- nlmesı önerildi. Kültür Bakanlığı'nın düzen- lediği Sürekli Dil Kurultayı'- nda görüşlerini açıklayan. Türki Cumhuriyetleri"nin tem- silcileri. Türkiye Türkçesi'nde bulunmayan "X.W.Q" ile ge- nızden söylenen "N" ve gırt- laktan söylenen "H" harfleri- nın yeniden düzenlenecek alfabe sısteminde yeralması ge- rektiği görüşünü savunuyor- lar. Kurultaym "ABECE komisyonu"nda söz alan bazı konuk üyeler, 34 harflik siste- min kabu! edilmesıni, her ülke- ye bu harflerden istediklerini kullanma özgürlüğünün ta- nınması istemıni dile getirdiler. İstanbul Üniversitesi Öğre- tım Üyesi ve Kazakistan'ı tem- silen kurultaya katılan. Uygur asıllı Mahmut Kaşgarlfl davet- lileraçısından Kurultay kapsa- mının dar tutulduğunu söyle- di. Ozbekistan. Kırgızistan. Azerbaycan, Kazakistan gibi sadece Batı Türkistan cumhu- riyetlerinin kurultaya davetli olduğuna dıkkat çeken Kaş- garlı. "Oysa, Uygur, Tatar, Sincan özerk bölgesinde yaşa- yan 25 milyon Türk var, bun- lann da cağnlması gerekirdi. Onlar yıllarca latin alfabesini kullandılar. Arap alfabesine geçtiler ve bundan son derece pişmanlar" diye konuştu. tekfoodo^. AmkteUfonJadobeyecank, soluk kesen oyvnlor oynayabSrsaiz! 900 900671 YILDIZ SAVAŞÇISI Troa'a yardma ofcın. 900 900672^ VAMPİR AVCISI kM'tui'obicuk MSMZ? . .»"nhı her rerimlm sarvisierimizin 1 dohdoEi 5833 TUr. lOrtdann stm süres M doldkodif. PK.16Torabn/kt.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear