25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
28 NSAYIS1992 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI İktisat Fakültesi basın ödûlleri • Ekonomi Servisi - 30 Mayms 1992cumartesigünü saat 10.30'daİstanbul Üniv*ersıtesi Merkez Bina Doktora Salonu'nda İktisat Fakültesi mezuruvet töreni ile bi «"likte "basın ve televizyonda iktisat ödûlleri" töreni de yapılacak. Törene Maliye ve Gümrûk Bakanı Sümer Oral da kaulacak. tstarmbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Basın ve TelevTzyonda İktisat ödûlleri, En İyı Günlük İktisat Gazetesı (Dünya GazetesiHİzmır Ticaret Gazetesi), En lyi Haftalık İktisadi Yayın (Barometre)-(Ekonoınist). En İyi İktisat Penodiği (Banka ve Ekonomik Yonımlar)-(Marketing Türkiye). En İyı İktisat Sayfası ve Yönetmeni (Milliyet: Necati DoğruHSabah: Can Ataklı). En Etaşanlı İktisat Köşe Yazan (Güngör Uras>(Osman Ulagay), En Başanlı İktisat Muhabiri (Osman Arolat)-(Enis Berberoğlu), En İyi Televizyon İktisat Programı (Nazmi Kal)-(Kenan Mortan) aldı. Jün özel Ödûlleri ise;(Şeref Özata-Türkiye), (Abdurrahman Yıldınm-Cumhurryet), Radyo Programı Ozel Teşvik ödül ü: (Neşe Yenice), özel Mesleki Hizmet Ödülü: (Fasih İnaJHÖzden ÜnaJ,) Istanbul Üniversitesi Özel ödûlü: (Zeynep Göğüş-HürriyetHAydın Demirer-Ekonomık Panaroma). Balık araştırması • ÇANAKKALE(AA)- Dokuz Eylül Üniversıtesi'nin araşurma gemisi "Piri Reis" Ege, Marmara ve Akdeniz'deki balık stoklannı belirleyecek. Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri veTeknojpjisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Hüseyin Avni Benli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, araştırmaya ikisi Japon olmak üzere 22 bılim adamının kaüldığını bildirdi. İthalata bakım onarım şartı • Ekonomi Servisi - Çok sayıda malın ithalatında bakım, onanm, parca stoku ıle bakım servislerinde yeterli teknisyen bulundurulması şartı aranacak. Hazine ve Dış Ticaret MüsteşaruğY nın dün Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğı ile bazı ürünlerin ithalatında bakım ve onanm garantisi ile ilgili esaslar yeniden düzenlendi. Tebliğe göre aralannda dayanıkh tüketim mallan ve otomobillerin de bulunduğu çok sayıda ürünün ithalatı için bankalara yapılacak başvurulara. bakım ve onanm gibi satış sonrası yedek parça stokunun bulundurulduğuna ilişkin Sanayive Ticaret Bakanlığı'ndan alınacak belge eklenecek. Yeni şinketler • ANKARA (AA) - Bu yıhn ilk dört ayında toplam sermayesi 1 trilyon 930 milyar 836 milyon lira olan 9 bin 623 adet şirket kunıldu. Devlet İstatisük Enstitüsü verilerine göre içinde bulunduğumuz yıbn ocak-nisan döneminde kurulan şirketlerden anonim şirketlerin sayısı bin 197ve sermayesi 11 milyar 916 milyon lira; komandit şirketlerin sayısı 3, sermayesi 25 milyon lira ve limıted şirketlerin sayısı da 7 bin 487, sermayesi 862 milyar 957 milyon lira düzeyinde bulunuyor. Derisanayii atıkları • İZMİR(AA)-Deri sektöründe, üretim sırasında çevre kirliliğinin önlenebilmesi için tabaklama projesinin gerektirdiği şartlann yeterince şağlanması isteniyor. İzmir'in Yeşildere semtindeki tabakhanelerde, giysilik ve yüzlük derilerin işlenmesi sırasında kromdan yararlanma oranının belirlenmesi amacıyla yapılan bir araştırmada, üretimsırasında gereğinden fazla kromoksit kullanıldığının ortaya çıkanldığı bildirildi. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Deri Teknolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özcan San ve Araştırma Görevlisi Nail Yapıcı'nın araştırmalanna göre Yeşildere'deki deri işletmelerinde tabaklama projesi için gerekli olan şartlar yeterince sağlanamıyor. Toplukonuta5trilyon•Şehircilikten Sorumlu Devlet Bakanı Er- man Şahin belediyelerin elindeki tppluko- nut alanlan üzerinde belediye-TKİ işbirli- ğiyle konut üretileceğini söyledi. •TKI'nin 5 trilyon liralık yatınm bütçesi- nin 2 trilyon lirası 300 bin kooperatif üyesi- ne kredi olarak verilecek. Yapımı süren ko- nutlara ise 1 trilyon liralık kaynak ayrıldı. ANKARA (Cınnhuriyet Bü- rosu) - Şehircilikten Sorumlu Devlet Bakanı Erman Şahin, bu yıl toplukonut yapımı için 5 trilyon lira kaynak aynldığını, bunun 1 trilyon liralık bölümü- nün belediye ve Toplu Konut Idaresi (TKİ) işbirliğj içinde kullanılacağmı bildirdi. Şahin, dün düzenlediğı basın toplanüsında. belediyelerin elindeki toplukonut alanlan üzerinde belediye-TKİ işbirli- ğiyle konut üretimi yapılacağmı söyledi. Şahin, öncelikli olarak düşük ve orta gelır gruplanna yönelik olacak uygulamaya iliş- kin aynntılı açıklamayı, bugün- den başlayarak belediyelere yollayacaklannı bildirdi. Bele- diyelerin, TKİ'nin haarladığı TKI'den tamamlama kredisi ANKARA (AA) - Toplu Konut İdaresi (TKİ), 1989 >ihndan itibaren fondan kredi açılmarruş kooperatif ve sosyal yardımlaşma fcurum- lannın, devam eden konut projelerine, inşaat se- viyesine göre 20 milyon liraya kadar tamamlama kredisi verecek. Gülöksüz, kredinin inşaat seviyesi yüzde 75-94 arasmda olanlara kademelı olarak kullandınla- cağını, bu uygulama ile konut projelerine toplam 1 trilyon lira daha aktarmış olacaklannı bildirdi. Kredinin, Emlak Bankası aracıhğıyla kul- landırılacağmı ifade eden Gülöksüz, bu konuda başka bankalara da görev verilebileceğini kay- detti.Yiğit Gülöksüz, kredinin aylık geri ödeme taksitlerinin, borcun konut büyüklüğüne göre yüzde 0.75 ile yüzde 1.25 orarunda başlayacağını, aylık taksitlenn memur maaş arüş katsayısı ile genelfiyatarüş oranından daha düşük olanı esas almarak 6 ayda bir arttınlacağını belirtti. Gülöksüz Ankara ve İstanbul dışında özellikle göç alan şehirlerde de konut yapmak istedikleri- nı, bunun için hazırlık yapüklannı ifade ederek, bu yörelerdeki konut alanlannı ya satın alarak ya da belediyelerin elindeki arsalardan yararlanarak sağlayacaklannı söyledi. Gülöksüz, Eryaman ihalesinin 16 haziranda yapılacağmı söyledi. yönetmelik çerçevesinde hazır- Şahin, TKİ'nin yapacağı değer- belirtti. Belediye ile TKİ arasın- layacaklan fızibilite raporu ve lendirme sonucunda uygun gö- da yapılacak sözleşme çerçeve- fikir projeleriyle TKİ'ye baş- rûlen projelere yüzde 50 ora- sinde açılacak kredilerde, inşa- vurmalan gerektiğini kaydeden nında konut kredisi açüacağını at süresince nakit akış ve inşaat sonrasında geri dönüş güvence- si sağlanacağını bildiren Şahin şöyle konuştu: •'Belediyelerin arsa ve altya- pısıru sağlayacağı 400 konuttan büyük toplukonut alanlannda, belediye, konut kooperatifleri ve TKİ arasında çok verimli bır işbirliği gerçekleştirilecektir." Şahin, TKİ'nin bu yıl 5 tril- yon lirabk yatınm bütçesi ayır- dığını bıldirerek, bu bütçenin 2 trilyon lirasının 300 bin koope- ratif üyesine kredi olarak verile- ceğini söyledi. Halen yapımı sü- ren konutlar için de 1 tnlyon li- ralık 'hızlı bitirme kredisi' ve- rileceğini belirten Şahin, 1 tril- yon liranın da Eryaman ve Hal- kab'da yapılacak konutlar için aynldığını ifade etti. Kamu işçflerimn huzursuzluğu büyüyor. Darphane işçileri dün alkışlı protesto gösterisi yaptılar. (Fotoğraf: AHMET ŞIK) 15 bin tanm işçisigreveçıkıyor Ekonomi Servisi - Kamu kesırru toplu- sözleşme görüşmelerindeki tıkanıklığın aşılamaması üzerine bugün 15 bin tanm iş- çisi greve çıkıyor. Kamu sözleşmelerinden sorumlu Devlet Bakanı Şerif Ercan'la, Türk-İş yetkibleri arasında dün de görüş- me yapılamadı. Basın-İş Sendikası'mn grev karan aldığı Darphane ve Damga Matbaası işçileri, dün işyerlerine kadar al- kışlarla yürüyerek hükümetin tutumunu protesto ettiler. Tanm ve Köy İşleri Bakanbğı'na bağb 840 işyerinde çabşan 15 bin işçi bu sabah "Baba vaatlere ne oldu" slogaruyla greve çıkıyor. Tanm-'ş Sendikası yöneticileri hü- kümeti ilgisizbkle suçlayarak "Bütün ıste- diğimiz, ücretlerimizin tanm dışı kamu iş- letmelerinde çabşan işçilerin ücret düzeyine getirilmesidir. Aylardır bir mukabil ücret teklifı dahi alabilmiş değiliz" dediler. Tanm ışçılerinin yoksulluk sınınnın altı- nda ücret aldığı belirtilen açıklamada şöyle denildı: "Tanm işçilennin eline geçen net ücret 900-950 bin bradır. Bu mikıar, kamu sek- töründe çabşan diğer işçilerin ayhk ortala- ma ücretinin yansı bile değildir. Hükümet önemb vaatlerle işbaşına geldı. Tanm işçisi bugün bu bu vaaüerin boş seçim vaatlerin- den ibaret olduklarını görmenin hayal kınkbğı içindedir. Grevimiz yok etmeye yönelik bir grev değil, aksine tam bir yaşam kavgasıdır." Tanm-İş Sendikası ile kamu işveren sen- dikası TÜHİS arasında 15 ocakta başla- yan toplusözleşme görüşmelerinin uyuş- mazbkla sonuçlanması üzerine Tanm-İş 6 mayısta grev karan almıştı. TÜHİS. görüş- melerde birinci altı ayda yüzde 50, ikinci altı ayda da yüzde 24 ücret zammı önerdi. Hükümetin kamu ışçılerine önerdiği zam oranı da yüzde 60'ta kaldı. Tanm ve Köy İşleri Bakanlığj işçilennin ardından, Tanm İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nde (Tİ- GEM) çabşan 10 bin 600 işçi de 1 haziran- da greve çıkacak. 48 bin kamu işçisini kapsayan toplusöz- leşme uyuşmazbklannı çözmek amaayla dün bir araya gelmesi beklenen Türk-lş yetkilileri ve Devlet Bakanı Şerif Ercan arasında görüşme sağlanamadı. Ekonomik (Devletsiz) Aııayasa Prof. Dr. SALİH ŞANVER Bu hafta 28-29 mayısta An- kara'da bir üniversitemizin dü- zenlediği ve bır gazetemizın fı- nanse ettiği, Ekonomik Anaya- sa Sempozyumu yapıbyor. Sempozyum, sözlük anla- mında, önce beraber içelim. sonra bir konuyu uzmanlar ola- rak tartışabm ve varabilirsek ortak bir görüşe varalım de- mektir. Programa göre Anayasa Mahkemesi Başkanımız ve üç profesörümüz oturumlara baş- kanbk ediyor, ikisi yurtdı- şından on öğretim üyesı bildiri veriyor, sekiz siyasetçimiz sem- pozyuma katıbyor. Sempozyu- ma dinleyici olarak çağnbyım. diyeceklerimi bu yazımda uzak- tan söylüyorum. Siyasal ekonomi kuramı Son yıllarda, saf ekonomi ku- ramına karşı siyasal ekonomi kuramı tartışması canlandı. Bu tarüşma, neoklasik kuramın eleştirisidir; neoklasikler, dağı- lım ve büyüme ve bölüşüm ku- ramlan ve ekonomilerin ile fiili iktisat politikasının sorun- lannı çözemiyordu. Çözümsüz- lüğün nedeni, önce ekonominin siyasetten tecrit edibnesinde, sonra olaylara dayanmayan hayali modelde ıdi. Siyasal eko- nomi, daha kapsamlı bir kuram gebştirmek; hükümetin, bürok- ratlann, baskı gruplanmn ve seçmenlerin davranışlanm, ekonomik modelle bütünleştir- mek çabasıdır. Tarihsel gebşimde, Montech- retien, siyasal ekonomi sözcü- ğünü (1615) koymuştu, mer- kantilistler ekonomide siyasete yer vermişti, fızyokratlar ve İngiUz klasiklen ekonomiyi si- yasetten ve toplumdan kopuk duruma getırmiştı, bunlar de\ - lete (kamu kesimine) sakın ol ve perhizde kai, biz (özel kesim) her şeyi yapanz. diyorlardı. Keynes, kuramma (1936) dev- leti katıyordu. Günümüzde von Mitchell, yenı siyasal ekonomı kavramım (1968) getirdi. Siyasetin ekono- mik kuramı ya da pazar dışı ka- rar abna kuramı, söz konusu kavramla özdeştır. Olson ve Downs, kuram üzerinde çalıştı- lar. Ne var ki yeni kuram, haya- li neoklasik özel kesim modeb- nin kamu kesimine aktarılma- sıdır. Rakip ureticiler yerine rakip partiler. egemen tüketici- ler yenne egemen seçmenler sözcükleri kullanıldı. partiler oylannı en çoklaştırma çabasın- zümleme bile bile bir köpeksi (cynicab) modele dayandınb- yor, devlet gebrlerini en çok- laşüran ejderha modelinde ele abnıyor" diyordu. Peacock, daha önce 1979'da söz konusu modeb şöyle değer- lendirmişti: Vergilemede refah kuramına almaşık kuram (kabp), VVicksel'den gelen (1901) ve Buchanan'ın bemm- sediş 'mübadele sözleşme' mo- delıdir. Bu kuram iyice soyut- tur, bu kuramın yaşamda işler- bği yoktur. Bu kuram, vergi re- formunun başansını ya da aka- metini oy verenlere, demokrasi- de karar alma sürecine da- yandınr. Abnaşık iki kuramın farkı, vergi yasalanndaki boş- son yıllarda, saf ekonomi kuramına karşı siyasal ekonomi kuramı tartışması canlandı. Si- yasal ekonomi, daha kapsamlı bir kuram geliş- tirmek; hükümetin, bürokratlann, baskı grup- lannın ve seçmenlerin davranışlannı, ekonomik modelle bütünleştirmek çabasıdır. da idiler. Boylece temelde oy avcıbğı olayı vurgulandı. Yeni kuram. ekonomik ve siyasal alanlan aynı yapıda ele abyor. insan kişiye değil çıkarcı kişiye dayamyor diye iyiden iyiye eleştırildi; bu büyük eleştiri, kuramın yandaşlannca henüz yanıtlanamadı. Bir aşırı ikrisatçı Çırak Brennan. ustası Buc- hanan'ın ısminı de kitabına yaf- ta yaparak 1980"de, kısaca Mali Anayasa diye biiinen bir kitap yayımladı. İConu, devletin ver- gıleme ya da borçlanma gücü- nün anayasa ıle sınırlanması idi. Yayıncı, kitabın kapak kap- samında, "Yazarlar kokten- ci bir yaklaşım oneriyor, ço- luklann giderilmesi örneğinde göze çarpar. Ben ekbyorum; boşluk, ver- giden kaçınma ve vergi kaçak- çıbğı olaylan yanında, vergide kaçamak (vergide peçeleme, vergjyi iç etme) olaymı da or- taya çıkanr, boşluklardan ma- hir bir medeni hukuk biçimi se- çerek yararlanan yükümlüler vergi ödemez. Refah kuramı, vergide eşitbk ilkesi nedeni ile boşluklann kaldınlmasını ister; sözleşme kuramı, boşluklar oy alanla oy veren arasındaki pa- zarbğın sonucudur, bu nedenle olağandır, der. V. Savaş, geçen yıl söz ko- nusu kıtabı özetledi, özeti ya- yımladı. Bu arada TÜSİAD. kitabın konusuna ilişkin rapor hazırlatü, toplantılar düzenle- di, demeçler verdi. Bu baskı grubu kuruluşumuz. konuya ülkemiz için sahip çıktı. Sonuçta konunun yandaş- lanna ülkemiz için şu somut so- rulan yöneltiyorum. Ana- yasamıza, devlet, milb gelirin en çok % 25'i kadar vergi ve en çok % 5'i kadar borç alabilir kuralını koyabm da özel kesim % bu kadar kâredebibrve % şu kadar kredi alabilir kuralını koymayabm mı? Kabfomiya eyaletinin minnacık emlak ver- gisi olayı dışında, hangi devle- tin anayasasında sınırlama oranlan yazıbdır? Geçmişte, anayasalanmız hazırlanırken sınırlama konusu enine boyuna tartışıbp bir sonuca vanbnamış mıdır? Aşın enflasyon ve borç- lanma sadece bütçe açıklanna ve vergi idaresine bağlanabilir mi, bu sorunlarda özel kesimi- miz de davranışlan ile sorumlu değil midir? Önerim ise şöyledir: Toplum- da gebr bölüşümünü dışlayan, kendi değer yargılanm gızle- yen, sadece başıboş ve vahşi pa- zara dayanan, uç (sivri) kuram- lan bir yana bırakabm. Pazar kuramında rasyonel davranış deyiminin, ussal (akıllı, makul) davranış anlamı yoktur, bu de- yim çıkarcı (heşapcı) davranış anlamındadır. Ünlü homo eco- nomicus deyimi, çıkarcı kaba yaratık (the selfish brute) an- lamını taşır; insan obna (hu- man being) deyimi ise toplum- da bir kişinin İcendi çıkarlanru toplumdaki diğer kişilerin çı- karlan ile dengeye getirebibne- sı. anlamındadır. Bir kişı çuval- dıa diğer kişiye batınrken iğ- neyi kendine baürmayacaktır, eşitbk ilkesine göre çuvaldıza -çuvaldtz ya da iğneye- iğne davranışında bulunacaktır. Bu tür eşitbğe gıden kuramlara da- yanabm. i uretiası isyanettiRİZE (Cumhuriyet) - Yaş çay alım kampanyasmı baş- latüğı sırada yuhalanan Maliye ve Gümrük Bakanı Sûmer Oral'a tepkiler sürüyor. Birinci sürgün çaya 2 bin 250, ikinci sürgüne 2 bin 300, üçün- cü sürgüne 2 bin 500 lira ödene- ceğini açıklayan Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer Oral'ı yuhalayan çay üreticileri fiyaü beğenmediklerini söylediler. Cumhuriyet Meydara'nın bir anda boşaldığını gören Bakan Oral'ın, "Durun, konuşmama müsaade edin. Bu fiyat geçen yıl verilenın yüzde seksen faz- lasıdır. Enflasyonun üstünde- dir" şeklindeki sözlerini dinle- meyen ureticiler şöyle konuştu- lar: Rıza Kamacı: "Çay fiyaü en az 2700-2800 hra olmahydı. Ve- rilen fiyat çok az. Zaten 1991 yılı ürününe 500 lira ekfiyatve- receklerini açıklamışlardı. Far- kı bile vermediler." HaHl Çağatay: "Böyle fiyat olmaz. Hesap kitap ortada. Enflasyonun çok altında bir ra- kam verildi. Bu, düpedüz çay üreticisine sövmektir. Mesut Yılmaz'a oy veren Rizelilerden intikam ahnmışür." Rize Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Orhan Can da "Çayda yapılan hatalann cezasını ureti- ciler cekiyor. Her şeyin fiyaü alabildiğjne artarken, hiçbir yıl enflasyon nispetinde zam ala- madı üretici. Parasım zamanın- da alamadığı gıbı kuru çaya yapılan fiyat artışımn yansı yaş çaya yansımadı. Bu yü yaş çay fiyatmın 3125 lira olmasuu yet- küilere sunduğumuz raporlar- da istemiştik, ama olmadı" dedi. İgÇİNİNEVRENİNDEN ŞÜKRANKETENCİ İletişimsizlik mi ? Hükümetin anayasa değişikliğine ilişkin ilk taksit hazır- lığı siyasal partiler ve kamuoyunun tartışmasına açıldı. Başbakan Yardımcısı ve SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'- nün verdiği bilgiye göre iki partinin ortak komisyonu şimdi de sendikal hak ve özgürlüklere ilişkin bölüm üzerinde çalışıyor. Bu çalışmanın sonucunu en az ilk açıklanan bö- lüm kadar önemli görüyor, içeriğini merakla bekliyoruz. Sendikal hak ve özgürlüklere en ağır kısıtlama ve yasak- lamalar anayasadan geliyor. Ayrıca başta sendikal yasa- lar, ilgili yasalar ile getirilmiş ek yasaklar da, çok ciddi bo- yutlarda var. Sendikal hak ve özgürlüklerin çerçevesini, mantığını çizen anayasadaki içerik çok çok önemli. Orada uluslararası ölçüler, ilkeler korunabilirse ancak Türkiye'- de sendikal haklarda demokratikleşmeye geçişten söz edilebilir. Ancak o zaman ilgili sendikal yasalarda sendi- kal hak ve özgürlükleri koruyucu içerikte değişiklikler yapılabilir. Oysa edindiğimiz bilgiye göre SHP Genel Başkanı, ana- yasanın sendikal haklar bolümünde 12 Eylül rrurasından kurtulma, demokratikleşme çalışmalannın yürütüldüğün- den söz ederken, SHP'Iİ Çalışma Bakanı Mehmet Moğul- tay, anayasa değişikliği olmaksızın sendikal yasalarda yapılacak değişiklikleri, kamuoyuna duyurmak üzere. Ba- kanlık anayasa değişikliğinin gecikebileceği savı ile yasa- larda yapılabilecek değişiklikler üzerinde yasa taslağı hazırlıklarını tamamlamış. Bakan'ın, daha önce söz ettiği hazırlıkların son şeklini, içeriğini açıklaması bekleniyor. Hükümet içinde ve de dahası, SHP içinde böylesine boyut- lu bir iletişimsizlik olabilir mi? Yoksa temelde başka he- defler mi var? Gerçekten Bakanlık, SHP örgütü ve hükümetle tam bir uyum ve iletişim içinde, anayasa değişikliğini bekleme- den hemen Meclis'ten geçirilebılecek, anayasanın ya- sakçı düzenine rağmen yasalarda yapılabilecek temizliği, demokratikleşmeyi hedeflemiş olabilir. Şeytanm avu- katlığını yaparak soruyoruz: Uluslararası Çalışma ör- gütü'nün yıllardırTürkiye'yi gündeme getirirken, bütün uz- manlık komitesi çalışma ve raporlarında altı çizilmiş belli başlı önemli konular var. Birçoğu anayasada değişiklik yapılmadan da düzeltilebilecek konular. örneğin ILO'nun çok fazla önemle üzerinde durduğu, sendikal hak ve öz- gürlüklerin önünde önemli bir engel olarak gördüğü, top- lusözleşme hakkı önündeki kısıtlamalar, söz konusu tas- lakla kaldırılıyor mu? ILO'nun ısrarla altını çizdiği, top- lusözleşme de yetkili sendikayı belirleme, denetim yet- sinin siyasi iktidar elinden alınması, % 10 işkolu barajmın kaldırılması konuları neoldu? Sendikalaşma özgürlüğü, toplu sözleşme hakkı önün- deki bu önemli engeller kaldırıldı mı? Yoksa duruyorlar mı? Sendikalaşma, grev ve toplu pazarlık hakları önünde- ki anayasaya bağlı olmayan tüm yasaklar, hak kısıtlama- ları kalkmadı ise, böyle bir yasa taslağı hangi amaçla, ive- di gerekçesi ile hazırlanmış olabilir? Sakın çok sınırlı bir- takım olumlu adımfar, demokratikleştirmelerle, toplumun, ILO'nun oyalanması olmasın. Bizim aklımıza daha kötüsü de geliyor. Biliyorsunuz Türk-İş uluslararası plarformlar- de, ILO'dafarklı bir görüntü veriyor, ancakTürkiye'de sen- dikal rekabetten ödü koptuğu için, % 10 barajın kalkmasını istemiyor Bakanlığın yasataslağındaTürk-lş'in çok istedi- ği % 10 baraj korunarak, ILO'ya, nasılsa işverenler de karşı çıkmayacağına göre, "Bu konuda üçlu konsensüsü- müz var. Siz sendika özgürlüğüne.toplu pazarlık hakkına aykırı görüyorsanız da taraflar Türkiye'de bunu istiyor" denebilir. Türk-lş'e bu konuda verilen büyük taviz sayesin- de de sendikal hak ve özgürlüklerde çok sınırlı demokra- tikleşmeye sesiz kalınması sağlanabilir. Neden olmasın? Nasıl, size de, yukarda sozünü ettiğimiz olasılıklar hü- kümet ve SHP içinde iletişimsizlikten daha mantıkh gözük- müyor mu? Keşke bizim şeytanm avukatlığını yapmamız doğru çıkmasa da, gelişmeler bizi utandırsa... Birlikte izle- yeceğiz... ATATURK BBRGUN GELECEK Oktay Akbal 10.000 Hra (KDV içinde) Çağdas Yaymlan Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-fstanbul Ödemeli gonderilmez. EN SESSIZ PRINTERI Sadece Panasonic'ten OPT Ouiet Print Technolögy V* Panasonlc kendln* özgû baskı t*knolojlslnl gellştlrcrck dünyanın EN SESSİZ nokta vımışlu prlnterlnUircttl. Farklı kullanımlarınız İçin 10 d*ğişlk modal. Parusonk Printtr Turkiye Gfntl Dktribüförü Balmumcu, llri Sol. No. 14 BeşikUş/İSTANIIUL Td: 272 05 01 - 272 39 31 - 272 S9 W F*«: 267 5» M Pjıusonk Buluşnu NokUUrı: ISTANIUL > ^LFA 231 22 76 • BETEGA 274 79 02 • Bİ1DE5 241 74 23 BCAN 326 47 C ~ ~ "15 41 J7 f ] INTERLOG 275 42 88 • IV1MAK 280 17 10 • SMART 249 b» 10 • TAM 246 04 b9 • 4K ANKARA > HAliCI 425 fl! 26 BMETROCOM 434 22 91 BPROTEK 427 47 50 •İZMİIt > DATA63 29 21 BURSA > MINERVA 15 1 5 00 • >ELKENLİ 15 86 35 • ADANA > NORSAS 13 I I 15|SAMSUN > VIP 32 35 17 _ KONYA > HALICi İ2 21 î) • CAZİANTEP > VIIDIZ 10 b7 23 • ANTAIYA > ISOMAK 1! 52 03 TEKOFAKS PANASONIC PRİNTER RESMİ SERVİS ÖRGÜTÜ Istanbul, Artkard, l/mir. Bursj, Adjna, Ant*l\j, Trab/on vc D.ft'kfr Bölgr MudurluLlrri i\e hızmdinudrdir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear