02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Cazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Beria N»di « Murahhas Uye: Eraiae UşakbgiJ « Yazı Işleri MûdurU. Okay Göoensin 9 Yazı Işleri Mudur Yardımcıları: Salira Alpasian, Kenm Çaiış- kam, Necdet Doğ«n, Lötffi Hnç • Sayfa Duzeni Yönetmen). Ali Acar % Ankara Temsilası: Ahmet T»n tç Politika: Mehmet Tezkan Ekonomi: Meral Tamer, Kültür: Mnrşit Balabanklar, Istanbul Haberleri: Muhittin Sirer, Spor: Abdülkadir Yücelman, Makaleler: Şahin Alpay, Duzeltme. Abdullab Yaacı 0 Koordinatör: Ahınet Korulsao % Mali Işler: Erol Erkut # Muhasebe: Bulent Yener % Butçe- PlanJama: Sevgj Osmanbcş«ofta % Reklam: Ayşe Torun % (dare: Hüseyin Görer % tşletme: Önder Çciik • Bılgi-lşlem: Nail İnal % Personel: Sevgi Bostancıoglu Basan ve Yayan. Cutntıunyet Matbucılık ve Gazeıecilik Tj^Ş. Tarkocagı Cad 39/41 34334 Ist PK 24* Isunbul Tel 512 05 05 (20 hal), Tdcr 22246. Fu: (1) 526 60 72 0 Bttrotar A l k n Zıya GOkaip Blv Inkılap S No 19/4, 1il:433 II 41-47. TM». 42344, Hx (4) 133 05 65 % lımlr H Zıya Blv 1352 S. 2/3, Ttl. 13 12 30, TOcx. 52359, F«: (51) 19 53 60 # M n c Inonü Cad 119 S No I Kal 1. Tel 19 37 52 (4 hal), Teleı. 62155, F«: (71) 19 25 78 TAKVİM:8MART1992 İmsak:4.57 Güneş:6.21 Öğle: 12.20 Ikindi: 15.33 Akşam: 18.09 Yatsı: 19.28 Alkrtûseviyopuz IAA (İstanbui) - YeşiJaj Demeği Genel Başkam Selahattn Kaptanağası, TCrkiye'de alkollü ıçki ve sigara tükeurrinde büyük boyutlarda artış oruja ÇLktığını belirterek. "Gddi önlernlerahnmazsa bu gidişat bizi aJkolık bır toplum haline getirecek" dedı. Kaptanağası, Yeşilay Derneği'nin kuruluşunun 72 yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye'de yılda 600 mii>on iilre alkol tüketildiğini belirterek, "Alkol Jtullanımında heryıl yüzde 30'lara varan artış söz konusu. Alkole başlama yaşı 12-14'tür"diye konuştu. Türkiye'de yılhk sigara tüketiminin de 100 mil)on kilogram olduğunu bildiren Kaptanağası, kişi başına yılda yaklaşık I.5kilogram sigara tüketildiğini belirtti. Kaptanoğlu, kaçak olarak getirilen ve Rus. Polonya pazarlan gibi yerlerde satılan alkol ve sigaralann bu rakamlara dahil olmadığıru da kaydetti. Çevrekoruma birtiği • AA (İzmir) - Çevre Bakaru Doğancan Akyürek, "Karadeniz çev re koruma birliği" kurulması ile ilgili olarak 12 nisanda bır toplantı yapılacağını, oluşturulacak birliğin öncüsünün Türkiye, merkezinin de tstanbul olacagını söyledi. Akyürek, çevre konusunda başanlı olabilmek için bu konudaki uluslara/ası anlaşmalarla belirlenen kural ve prensipleri uygulamak gerektiğini biidirdi. Akyürek şöyle devam etti:" 12 nisan tarihinde Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerle bir toplantı yaparak Karadeniz çevre koruma birliğinın kuruluşşartlannı görüşeceğiz. Bu birliğin öncüsü Türkiye, merkezi de tstanbul olacak. Sekretarya İstanbul'da bulunacak. Sulak alanlann korunmasıyla ilgili uluslararası sözleşme olan Ramsar Konvansiyonu'na da Türkiye olarak taraf olmanın haarlıklannı sürdürüyoruz." Sağlık kulübü • tstanbul Haber Servisi - Kempinski Oteller Gmbu'na dahil Çırağan Palace Hotel'de "Saglık Kulübü" açıldı. Saat 09.00'dan 21.00'e kadar hizmet verecek Saglık Kulübü'nde, profesyonel form aletleriyle donatılmıj jimnastik salonu ve masaj üniteleri, Türk hamamı, saunaJar, jakuzi, açık ve kapalı yüzme havuzları bulunuyor. Kulübe üyelik ücretleri, verilen hizmetlere göre 520 bin lira ile 6 milyon lira arasında değişiyor. ükrayna sergisi • Istanbul Haber Servisi - Türk- Ukrayna tş Konseyi ve Ukravna ile iş olanakları toplantısı, dün TÜYAP Tepebaşı Sergi Salonu'nda gerçekleşti. Ukrayna hafif sanayiinden sorumlu Devlet Bakanı Grigori G. Nikitenko, Ukrayna İş Konseyi Başkanı Servet Harunoğlu, Alinex Ukrayna Tüketim Malları Ihraçatçılar Birliği Genel Direktörü AJexander Tchangouli ve Ukrayna Ticaret ve Sanayi Odası Uluslararası ve Dış Fuarlar Direktörü VaJeriy L.Beliy'in başkanhk ettiği toplantıya 34 fîrma temsücisi katıldı. Ukrayna Ihracat Malları Fuarı'nda 27 flrmanın sergilediği tüketim ve sanayi mallan da izleyenlerin ilgisini çekti. Alinex firmasının slandında Troyanda fabrikasında üretilen malların çeşitliliği beğeni topladı. Kievli Natlia Yoch kendi boyadığı kumaşlan sergilerken, Türkiye ile yapılacak ticaret bağlantılarından ümitli olduğunu söyledi. BedavaAIDS testi • UBA (Ankara) - Istanbul Üsküdar'da açılan yeni bir sağlık kuruluşu "Usküdar'a AIDS giremez" kampanyası başlattı. Sağlık kuruluşunun ilgjnç kampanyası kapsamında, çağımızın amansız hastalığı AIDS için bedava eliza testi yapılıyor. Yeni açılan özel sağlık kuruluşunun, adını duyurmak için başlattığj kampanyanın büyük ilgi gördüğü belirlendi. Nokta'nın haberine göre bu sağlık kuruluşuna test yaptırmak için 10 gün içinde başta gençler. TIR şoförleri ve gemiciler olmak üzere 52 kişi başvurdu. ITBfuamnda İstanbui' tamtımı • Istanbul Haber Servisi - Turizm Otelciler ve İşletmeciler Birliği TUROB, Uluslararası Berlin Turizm Fuan'na büyük birstandla katıldı. İstanbul'u ve Istanbul'daki otellerin tanıtımı amacıyla kiralanan TUROB standında bindalb giysisiyle bir Türk kızı ve bir de Alman hostes bulunuyor. TUROB. İstanbui ağırhklı tanıtım yaptığı ITB için özel olarak broşürler ve tanıtım malzemeleri hazıriadı. Daha önce "I Love İstanbui" kampanyası yapan TUROB'un ITB'de temsil ettiği otellerden bazılan şöyle: "The Marmara. Holiday Inn, Ramada, Pera Palas. Divan, President, Çınar. Kalyon. Harem, Büyük Şahinler, Olcay, Grand Ştar, Sheraton, Eresin, Gezi, Hilton İstanbui, Parksa Hilton, Konak. Svvissotel." Kordon'u kurtaralım • AA (İzmir) - Yeşiller Partisi İzmir İl Örgütü, sahil boyunca yapılması düşünülen "kazıklı yoP'a karşı çıkarak "İzmir'i yaşatma>olunda"adıilebir kampanya başlattı. "İzmir'i yaşatma yolunda" kampanyası ile ilgili hazırladıklan bildirileri Kordon'da fzmirlileredağıttılar. Kazıklı yol projesi ile Alsancak, Pasaport iskelesi ve Balıkhali'nin yok edileceği ve İzmir'in tanınmaz hale geleceği öne sürüldü. Kadmlar 8 Mart'ta haklannı tartıştıHaber Merkezi - Birleşmiş Milletler tarafından alınan bir kararla Dûn- ya Kadınlar Günü ilan edilen 8 Mart nedeniyle çeşitli kuruluşlar Türkiye'de etkinlikler düzenliyor. Bu arada Kadın ve Aileden So- rumlu Devlet Bakanı Türkân Akyol da "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" etkinliklerine katılmayacağını ve hayatını kaybeden maden işçilerinin aileleriyle birlikte olacagını belirterek Zonguldak'a gitti. Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kap- samında, SHP il ve ilçe örgütleri çeşitli kentlerde paneller sempozyumlar düzen- liyor. Türk-İş'in İstanbul'da düzenlediği sempozyum ise iki gün sürecek. Açılış ko- nuşmasını Türk-İş Genel Başkanı Şevket Yılmaz'ın yapacagı sempozyum "AAF- LI" Türkiye Temsücisi Sinan Yazıcıoğlu'- nun konuşmasıyla sürecek. Dünya Kadınlar Günü nedeniyle An- kara Barosu da bir konferans düzenleye- cek. "1992 Dünya Kadınlar Günü'nde Türk Kadırunın Konumu" adlı panele ko- nuşmacı olarak Devlet Bakanı Tansu Çil- ler, ANAP İstanbui Milletvekili İmren Aykut, SHP PM üyesi avukat Güler Tan- yolaç, sanatçı Olcay Poyraz, yargıç Ülkü Toprak katılacak. DYP Kadın Kolu'nun Sheraton Oteli'- nde yapacagı "Dünya Kadınlar Günü" panelinin açılış konuşmasını ise Başbakan Süleyman Demirel yapacak. Panele gaze- teci-yazar Nazlı Ilıcak, Prof. Oya Araslı, Çatalca Belediye Başkanı Gülay Ateş ve Kocaeli Milletvekili Fethiye Özvera ko- nuşmacı olarak katılacak. Kadınlar Günü nedeniyle ANAP'ta da bir toplantı yapıla- cak; bunun açılışında Genel Başkan Me- sut Yıîrnaz konuşacak. SHP İstanbui II Örgütü. 8 Mart kutla- malan çerçevesinde, "Kadın Kotasının Getirdikleri" konulu bir söyleşi ile şenlik düzenledi.JÜ Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygulama Merkezi ise şiddete karşı ey- lem kampanyasında en çok imzayı topla- yan kişi ve kuruluşlara piaket verirken Devlet Bakanı Türkân Akyol'un davetli olduğu bir kokteyl düzenledi. Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı'nda ise ••Feminizmin İçinde Bulunduğu Durum ve Önümüzdeki On Yılda Feminizmi Bekleyen Sorunlar" konulu bir toplantı yapılacak. Toplantıdan sonra Kadın Kü- tüphanesi'nde ve Sinematek Bafda iki ayn şenlik yapılacak. Petrol-İş Sendikası da tiyatro, müzik topluluğu ve dia gösteriminin yer alacağı bir toplantı düzenledi. İSKİ ve SL'SER iş- çileri de çeşitli memur sendikalanndan kadın temsilcilerin de katılacagı slayt gös- terili bir toplantı yapıyor. Aynca Başbakanlık Kadının Statüsü ve Sorunlan Genel Müdürlüğü'nün düzenle- diği kutlama programı çerçevesinde de kadınlar, Kavaklıdere Milli Eğitim Parkı'- nda toplanarak bir bildiri okuyacak ve Kadınlar Vardır" şarkısını seslendire- cekler. Türk Kadınını Güçlendirme ve Tanıt- ma Vakfı'nca Ankara Sheraton Oteli'nde düzenlenen "Dünya Kadınının Bugünkü Durumu" adlı sempozyumda vakfın Ge- nel Başkanı Elvan Ozal \e Onur Başkanı Semra Özal bırer konuşma yapacaklar. Daha sonra düzenlenecek sempozyumda "BDT Türk Cumhuriyetlerinde Kadın", "Avrupa Ülkelerinde Kadın", "Uzakdo- ğu Ülkelerinde Kadın", "ABD'de Ka- dın", "Afrika Ülkelerinde Kadın". "Asya Ülkelerinde Kadın" ve "Türkiye'de Ka- dın" konulan anlatılacak. De%let Bakanı Türkân Akyol da grizu patlamasında hayatlannı kaybeden işçile- rin aileleriyle birlikte olmak için Zongul- dak'a gitti. Akyol. Kadınlar Günü nede- niyle yayımladığı mesajda Ankara'daki etİcinliklere katılamayacağını belirtti. Ak- yol, mesajında şu ifadeyi kullandı: "Sizleri temsil etmek üzere çok acı, çok hazin bir görev için Zonguldak'tayım. Zonguldak ilimiz akıl almaz bir felakete uğradı. Tüm ülkemiz ve hepimizin aası büyüktür. Bu faciada yitirdiğimiz işçileri- mize rahmet diliyorum. Onlann analan, eşleri ve çocuklannın, ailelerinin yanında olacaeım. Onanlmaz kayıplar verdik." Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'nün eşi Sevinç İnönü, Dünya Kadınlar Günü'nde kayınvalidesi Mevhi- be İnönü'nün anısına bir toplantı düzenle- di. Pembe Köşk'te yapılacak toplantıya eski başbakanlardan Yıldınm Akbulut'- un eşi ve Anayasa Mahkemesi üyesi Sa- mia Akbulut ile Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın gelini ve Türk Kadınını Güçlen- dirme ve Tanıtma Vakfı Başkanı Elvan Özal da katılacak. Açılış konuşmasını Se- vinç İnönü'nün yapacagı toplantıya İngi- liz Işçi Partisi milletvekili ve gölge kabine bakanı Anny Olwyd, Prof. Emre Kongar ve Mevhibe İnönü'nün torunu Gülsüm Bilgehan konuşmacı olarak katılacak. Er- dal İnönü de kapanış konuşmasını yapa- cak. Söyledikleriyle yaptıklan birbirini tutmuyor Iki kisilikli erkeklerBERAT GÜNÇIKAN (Istanbul) - "Kocam işyerinde son derece düzenli, tertiplı, eve geldi- ğinde ise alabildiğine dağınık bir insan. İşyerin- de dosvalann birbirine kanşmasına tahammülü yok, ama evde çorabının teki bir yerde, diğeri başka..." "Kocam her zaman her yerde özgürlükten ya- na. Her yerde eşitliğimizi de savunuyor. İkimiz başbaşa kaldığımızda ve uygulamada ise bam- başka biri. Çocuğu sadece seviyor, ev işlerinde her zaman için seçme şansı ona ait." "Kocam son derece başanlı bir işadamı. Baş- kalannın yanında da sevecen, sıcak bireş, baba. Sokak kapısı kapandığı anda tam anlamıyla bir canavar. Onun karşıtı bir görüş belirttiğimizde çocuğumu da beni de dövüyor." Bunlar, genel çerçevede 'aydın' diye tanımla- nan erkeklerin eşi olan kadınlann sözleri. Hare- ket ignde etkin bir şekilde yer almasa da kadın haklannı savunan bu kadınlar, iki ayn kişilikle bir arada yaşamanın sancısını taşıyorlar. Çoğu kez, kendi düşüncelerini yaşamlannda uygula- yamamanın sıkıntısı da buna ekleniyor. Mor Çatı Sığınma Vakfı Başkanı Canan Ann. kadın hareketi içinde aydın erkeğin yerini değerlendı- rirken "Konuşmaya geldiğinde mangalda kül bırakmıyorlar. ama günlük yaşamda herhangi birerkekten farksızlar" diyor. Aydın kadının, ev içi şiddete maruz kaldığın- da, okuma-yazma bilmeyen cahil kadınlardan daha sıkıntıh bir süreç yaşadıklannı, bunun da utanma duygusuna bağlı olduğunu vurgulayan Ann. "Utanılacak olanın dayak yemek değil. dayak atanın kendisi" olduğu göriişünü yineli- yor. Ann'a göre aydın erkek daha bilinçli bir şekilde bencil vedaha fazla kadını sömürüyor. Erkeklerin, kadın hareketini kendilerine karşı bir eylem olarak gördüklerini arumsatıyor Prof. Dr. Türkân Saylan. Erkeğin rolünün daha zor olduğuna inanıyor: Ataerkil baba, annesini dö- vüyordu, o da kansını dövüyor. Bu genel çerçe- ve içinde de, aydın erkeği aydın olmayandan farklı tutmuyor. Alman toplumunda artık idealler değil, zevkler ön planda Önce güzellik, sonra hakDİLEK ZAFfÇIOĞLU (Berlin) - "Ülkenin yeni erkeklere ihüyacı var" - Almanya'nın son yıllarda ortaya çıkardığı en güçlü seslerden biri olarak tanımlanan ufak tefek esmer kadın şarkı- cı İna Deter. bundan sekiz yıl önce bu bestesiyle ünlenmişti. "Artık kadınlan çok iyi tanıdığını zanneden ukala erkeklerden bıktık Tann bize Noel'de gökten yeni erkekler indirecek" diyor- du İna Deter ve bu şarkılanyla bir anda Alman kadın hareketinin simgesi haline geliyordu. 1980'lerde yükselen feminist hareket erkeğin üs- tünlüğünü toplumun bilincinden zorla çekip kopartmak amaandaydı. Ve bunda belli ölçüde başanlı da oldu. Ama 1990'lar tüm baü dünyasında olduğu gi- bi Almanya'da da farklı birgelişmeyi beraberin- de getirdi. Arük slogan "kadınlara özgürlük"- ten çok "erkeklere özgürlük" olarak ifade edili- yor. Almanya neredeyse bir "erkek hareketi"ne tanık oluyor. Popüler yazarlann çok satan ki- taplannda ifade bulan eğilim şöyle: Yaklaşık on yıl boyunca hep kadınlann ezilmesi ve nasıl kur- tulacağı tartışıldı. Erkekler kendilerine sürekli "Yanlış ataerkil düşünce ve davramşlardan na- sıl kaçınabilirim?" sorusunu sordular ve kendi- lerini "zalim" olarak hissedip utanç duydular. Artık yeter! Erkeklerin de haklan var. Erkekler ille zalim değil, asıl baskıyı onlara, bitmek tü- kenmek bilmeyen suçlamalanyla kadınlar uygu- luyor. Özellikle şimdi 20'lerinde olan genç kuşak erkekler "Hayatımızı yaşamak istiyoruz" diyor \e "kendimizi sürekli suçlu hissetmekten artık kurtulmak gerek ' gorüşünü savunuyorlar. Ço- ğu kariyerini ailesinden üstün tutan, sadece ken- di geleceğini, düşüncelerini ve duygulannı ön plana çıkartan gençler için artık cümlelerçogun- lukla "Ben.." diye başhyor ve "...istiyorum" di- ye bitiyor. Beraber olduklan lcız arkadaşlanyla ille evlilik düşünmemek, kariyerine engel olan ilişkilerden kaçınmak, yalnız yaşamak, önce kendi dört duvan arasında olabildiğince kon- forlu bir hayat kurmak bu gençliği on va da yir- mi yıl öncesinin gençlişnden ve erkeklerinden ayırdeden özellikler. Günümüz gençliğine ege- men olan bu eğilim, bir eskiye dönüşü berabe- rinde getiriyor. Kadının artık ille çalışıp ekono- mik bağımsızlığını kazanmasına gerek yok. Çocuk doğurma eğiliminin de artmasıyla kadın- lar eskiye oranla çok daha fazla işini bırakıp sadece ev ve aileyle uğraşmakta beis görmüyor- lar. Çalışmak mutlak bir değer olmaktan çıkı- yor. para kazanmak için zorunlu eylem haline geliyor. Ve eğer erkek yeterince kazanıyorsa ve çoluk çocuk varsa. kadın çalışmıyor. Feminizmin sorguladığı ve dudak büktüğü "güzellik". "zarafet", "görgü kurallan" gibi kavramlar da Almanya'da yeniden revaçta. Genç kızlar ve kadınlar güzellik ürünlerine tek- rar büyoik paralar harcamaya. kılık kıyafete es- kisinden çok daha fazla önem vermeye başladı. Haftalık çalışma saatinin 35'e indiği Alman top- lumunda boş zamanın artmasıyla birlikte klasik eğlence ve yaşama tarzına bir dönüş ve bireycilik eğiliminde tırmanış gözlemleniyor. Artık ideal- ler değil "zevk" kavramı ön planda. \ onca Evcimik, politikacıların parçasına ilgi duymalarından memnun. ANAP, Abone'yetalip İstanbui Haber Servisi - 20 Ekim mil- letvekili seçimlerinde Sezen Aksu'nun yaz boyunca dillerden düşmeyen "Hadi Bakalım"ıyla büyuk sükse yapan ANAP bu kez Abone'ye el attı. Abone'yle üç ayda zirveye tırmanan Yonca Evcimik. politikacılann parçasına ilgi duvmalanndan hayli memnun oldu- ğunu söylüyor: "Bildiğim kadanyla Abone'ş i ANAP'tan başka DYP ve SHP de seçimlerde kullanmak istiyor. Parça- nın kime gideceği benim ıçın onemlı değil. Abone'nin bu kadaryoğun talep edilmesi parçanm geniş kitlelere ulaşüğının belirti- sı. Sanınm Abone'yi mayıs-haziran dö- nemınde kullanacaklar. Bu da benim için avantaj. Zaten o güne kadar Abone'nin güncelliği bitecek. Belki de se- çim kampanyası Abone'nin yeniden can- lanmasmı sağlavabilir." Abone'yi yaratan Garo Mafyan ise şu anda karar vermek için cıddi bır adım atılmadığmı. kendisine resmı bir teklifin gelmediğini belirtivor: "Bence de Abone'yi hangi partinin alacağı önemli değil, yeter kı benden ızin talep etsinler. Bu olaya sıcak bakıyorum. parçanın po- pülaritesi artıyor ama şu ana kadar kim- seyle oturup ciddi ciddi konuşmadım. Ne kadar ücrçt isteyeceğimi de düşünmedım doğrusu. Önce "Hadi Bakalım"ın beste- cisi Onno Tunç ve Sezen Aksu'via konu- şacağun. Onlar nasıl bir yol ızledi. onu öğreneceğim. Yonca'nın da fıkrini aldık- tan sonra karar vereceğim." ABD'de erkek hareketi büyüyor ŞEBNEM ATtYAS (New \ork) - Kadınlar Günü kutla- nırken, Amerikan feminist ha- reketinin önündeki en önemli sorunlann başmda. gelişmekte olan erkek hareketi geliyor. Robert Bly'ın "Demir John" (Iron John) kitabının etrafında bütün ABD'de gelişen yeni er- kek hareketinin ne olduğunu anlamak ve bu harekete karşı belirli bir tutum geliştirmek ge- reği feminist hareketi zorluyor. Erkeklerin kendiierini ve iç dünyalannı bulmalan, "doğa değerlerini" yeniden kazanma- lan için çeşitli ayinlerde bir ara- ya gelmelerine feminist hareke- tin ilk tepkisi son derece olum- suzdu. Feminist hareket içinde- ki kadınlar "Bunca yıl erkek egemenliği altında kadınlann çektıği sıkıntılan düşündükçe, şimdi bir de erkek hareketiyle karşılaşıyor olmak son derece tüyler ürpertici" sözleriyle bu tepkiyi yansıttılar. Daha sonra Bly'ın ayinlerine katılıp belli bir terapi gördük- ten sonra bu ayinlerden olumlu otkj gören erkeklerin yorumla- nyia feminist kadınlann erkek hareketine bakışı daha farkh bir derinlik kazandı. Erkeğin iç dünyasını keşfetmesinin, ka- dınlan ve çocuklan sevmesine yarayacağını gören kadınlar, erkek hareketine tepki göster- mek yerine destek vermeye baş- ladılar. Ancak şimdi bundan bir adım ileri gidilmiş durumda. Robert Bly'ın "Demir John" kitabını feminist bir bilinçle da- ha iyi ınceleyerek okuyan femi- nist liderler, Bly'ın aslında ka- dınlar açısından bir "mucize" olmadığını fark ettiler. "Anne- lik", "Kâğıt Bebek, Bir Baba Arayışı İçinde" adlı kitaplann yazan Jill Johnston, geçen haf- ta The New York Book Re- view'da yayımlanan makale- sinde "Demir John" kitabında kadının yerini inceledi. Johnston, "Demir John ki- tabının temel teması, erkek ço- cuğun hayatı öğrenişi ve büyü- mesi üzerine geleneksel hikâye- ye dayaruyor. Bu hikâyede er- kek çocuk kendini arayan, an- ne buna engel olan, kız çocuk ise sonunda kendini bulan erkek çocuğun başansına ödül olarak biçimleniyor. Demir John'ınid- diasında erkeklerin kendiierini bulabilmeleri için kadının top- lumdaki geleneksel yerini değiş- tirmemesi şartı mevcut" dedi. Johnston'ın eleştirisi feminist hareketten erkek hareketine yöneltilen en ciddi eleştiriyi oluşturdu. Fransa, AT'nin aldığı karan iki ay içinde uygulamaya koyacak Gecevardiyasında kadın-erkekesi t •33900 900 699 YILDIZ yerlerindeki kadın-erkek eşitsizliği bir ölçüde giderilecek. böylece cinsi- yete bağlanan iş koşullanndan biri daha yerle biredilecek. Feminizm mücadelesinde bugüne MtNE G. ŞAULNIER (Paris) - Eşitliğin sının olabilir mi? Daha az eşit ya da daha çok eşit olabilir mi kadın ve erkek? An- lamsızlığını kendi içinde taşıyan bu sorunun yanıtını tartışı- yor bugünlerde Fransa. Demokrasi ve insan haklannın beşi- ği bu ülke. son yıllarda feminizm konusunda verilen kavganın, kadın- lann sosyal ve kişisel rahatlanyla ça- tıştığı noktaya vardı. Fransa. önü- müzdeki iki ay içersinde, Avrupa değin kadın haklanna önemli ölçüde Topluluğu'nun aldığı ortak kararlar- sahip çıkan sol eğilimli CGT ve dan birini uygulamaya başlamak CFDT sendikalan, evelediler gevele- zorunda. Bu AT karan. gece çalışan düer ve söz konusu AT uygulamasıy- işyerlerinde artık kadın emekçilerin j a ilişkili karan "Elde edilmiş sosyal de gece vardiyasına kalmak koşulu- haklarda birgerileme ve üzüntü veri- nu içeriyor. 1969 yılından beri, sendi- cj bir gelişme" olarak nitelediler. Bu kal anlaşmalar sonucu kadın çalışan- vorumu yaparken eşitlik ilkesiyie çe- lar gece vardiyasına kalmaya zorla- liştiklerinin bilincinde oluşlan, tepki- namıyorlardı. lenni böyle bir yorumla zayıflatıp Yeni AT uygulamasıyla bu konu- geçişurdi. da isteğe bağlılık kaldınlacak ve iş- Yansız bir bakışla incelendiğinde ne Fransa ne de dünyanın başka bir yerinde çöpçü olmak, lağımcı olmak. inşaat işçisi olmak için eşit ış haklan arayan feministlere rastlanmıyor. Kuşkusuz bu yüzden. yaşamını etini satarak kazanmayı yeğleyen kadın- lann sayısı, aynı olanaklardan yarar- lanan erkeklerden fazla. Yani. zor ve pis iş koşullanyla karşılaşınca onu- runu daha ucuza satışa çıkaranlar büyük çoğunlukla kadınlar. Ovsa kadın ve erkek eşitse eğer. yalnız mü- hendislikte, doktorlukta vb. değil gece vardiyalannda ve zorunlu as- kerlikte de eşitlik olmalı. Kadınlar da çöpcü, lağımcı ya da inşaat işçisi olarak yaşamını kazanmah. Üsteİikfizikselgüç farkının günü- müz teknolojisi içinde önemini \itir- diğini ve özellikle Batılı toplumlarda her iki cins arasındakifizikselgücün giderek dengelendiğini de bıliyoruz. Elisabeth Badinter'in söylediği gi- bi. her şeyin. özgürlük ve eşitliğin de bır bedeli var. Özellikle Batılı kadın için bu bedel ödenmeye başlandı. Gece vardiyalan. kendisini üstün gö- ren bir erkekle yaşamaktansa yalnız vaşamanın ağır sorumluluğu bu be- delin birkaç diliminden başka bir şey değil. Yakında kadınlann biyolojik olarak erkeklerden fazla yaşama ge- nel ortalaması da tarihe kanşacak. Çünkü bu ortalama alınırken yapı- lan araştırmalar. çoğunlukla bizden önceki kadın kuşaklannın, yani e\de oturup yemek yaparak çocuk bü> ü- ten \e\ergi beyannamelenvleilgilen- meven hemcinslerimizın genleriydi. Evde. okulda. işte. erkeklerden daha çok koşuşturmaya başla>an bizler, pek yakında kolesterol perhızlerine girip. \orgun kalplerimizleuğraşmaK zorunda kalacağız. KENTEMİNİK DOKUNUŞLAR Yıldız Kenter, yaşam denilen oyuna minik dokunuşlar yapıyor! Arayın, yeni ufuklar açan bu sohbetleri paylaşın.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear